Katalog

15ŞUBAT2005SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 13 TlSK Başkanı Kutadgobilik, 'Zaten teşvikli 36 ilde yatınm olmadı ki yeni 13 ilde de olsun' dedi 6 IMF boşuna telaşLanıyor' liığı ııl Kııdatgobilik. Ekonomi Servisi- Türkiye'nin en önemli soruııunun işsizlik ol- duğunu belirtcn Türkiye tşve- renler Sendikalan Konfederas- yonu (TİSK) Başkanı 1\ığml Kııdatgobilik, bunuıı teşvik kap- samındaki il sayısının arttırılma- sı ıle değıl, bütün taraflann ka- tılımı ile hazırlanacak bır mak- ro istihdam politikasıyla, özel- liklc de istihdam üzerindeki yüklerin azaltılmasıyla çözüm- lenebileceğini söyledı. TlSK Başkanı Kudatgobılik, teşvik ve istihdam konusundaki • Türkiye'nin bir numaralı sorununun işsizlik oldugunu belirten Türkiye îşveren Sendikalan Konfederasyonu Başkanı Kutadgobilik, "Üniversiteyi bitirenler bile işsiz" diyerek şöyle devanı ettı: Sorun teşvikli illerin sayısını arttırarak çözümleneınez. Ücıetler yüksek demiyorum. Ama ücretler üzerindeki yük çok ağır. Önce bu sorun çözülmeli. soruları cevaplandınrken özetle şu noktalan vurguladı; Bu iş teşvikle çözülemez IMF'nin telaşlanmasım hak- sız buluyorum. Daha öneeki 36 ilde yatınm olmadı ki bu yeni 13 ilde olsun. Geçenbir senenin tat- bikatı ortada. Bu konunun abar- tılmaması gerekir. Ayrıca yatı- nm yapılacak diye devletin ce- bınden de para çıkmiyor. Türkiye'nin istihdam sonınu, çok büyük bir problem haline geldı. Önümüzdeki 10 ve 20 yıl- lık dönemm en önemli konusu olmaya da devam edecek. Genç üniversite mezunları işsiz, aile- leri de üzgün. Her gün binlerce insan iş bulmak için bize müra- caat ediyor, istihdamı yapan en büyük teşkilatın başkanıyım, ben bu konuda caresiz kalıyo- rum. Sorun teşvikli il kapsamı art- tınlarak çözülemez. Bunuıı ye- rine uzun vadeli makro düzelt- meler gerekir. Ekonomik ve Sosyal Konsey'in hemen, bütün görüşleri kapsayan bir istihdam projesi hazırlaması gerekir. Temel düzelrme şu: Bugün ıs- tihdamın üzerindeki maliyet çok fazla. OECD'nin en pahalı istih- damını yapan ülkeyiz. lşçi üc- retlerinin yüksek olduğunu söy- lemiyorum, vergi ve sigorta gi- bi maliyetler çok yüksek. Bun- lan masaya yatırarak yarın işe girecek olan genç nünısu da dü- şünerek tüm kesimlerin uzlaş- masıyla hazırlanacak bir projek- siyona ihtiyacımız var. Sanayici olarak bu çerçevede üstümüze düşeni yapmaya hazınz. TÜRK EXIMBANK îhracatçıya faiz müjdesi Ekonomi Servisi - Türk Eximbank, dünden geçerli olmak üzere, dış ticarct sermayc şirketleri YTL kredilerinde 2 puan, diğer kısa vadeli YTL kredilerinde 1 puan faiz indirimi yaptı. Türk Eximbank Genel Müdürü Ahmet Kılıçoğlu yaptığı yazılı açıklamada, yeni faiz indırıminden sonra ihracatçıların, dünden itibaren yüzde 11-17 faiz arahğından krcdi kullanabileceğini belirtti. DENİZBANK DÜŞÜRDÜ Taşıt kredi faizi yüzde 1.6 Ekonomi Senisi - Denizbank, taşıt kredisi faizinde indirime gitti. Dcnizbank'tan yapılan açıklamaya göre, bugünden geçerli olmak üzere 1 aydan 36 aya kadar vadelerde yüzde 1.80 olan faiz oranı yüzde 1.64'c çekildi. Denizbank'ın taşıt kredilerindc, ikinci el taşıtlar için de aynı faiz oranları geçerli bulunuyor. Banka, tüketici kredilerinin aylık yüzde 2.45, konut kredilerinin ise yüzde 1.9 olan faizlerinde ise değişiklik yapmadı. ŞEKERBANK Rabobank'la görüşmeler sürüyor Ekonomi Senisi - Rabobank'ın Şekerbank'ın çoğunluk hisselerini satınalmasına yönelik görüşmelerinın devam ettiğini bildirdi. Şekerbank'tan borsaya gönderilen açıklamada, Şekerbank Personeli Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfı ıle Rabobank arasındaki ortaklık görüşmelerine ve degerleme çalışmalarına devam edildiği belirtildi. OCAK AYINDAIİDER Toyota üretimde Renault 'yu solladı AISKARA(ANKA)- Toyota, ocakta otomobil üretiminde Renault'yu gcride bırakarak liderliğe yükseldi. Ocak ayındaki otomobil ürctiminin yüzde 38'ıni Toyota gerçekleştirdi. OYAK Renault yüzde 36'lık payla ikinci sıraya inerken Tofaş ise yüzde 14'lük payla üçüncü sırada yer aldı. Otomotiv Sanayii Derneği'nin (OSD) verilenne göre ocakta 27 bin 235 adet otomobil üretildi. Üretim, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18.2 oranında gerileme gösterdi. Ocak ayında Toyota 10 bin 302 adet otomobil üretti. PKF'NİN ARAŞTIRMAS1 tngiliz gençliği kredi kartı batağında Ekonomi Servisi - Ingiltere'de yapılan bir araştırma, kredi kartlan, bireysel ve mortgage türii ev kredılen yüzünden ,j "nıüfljs" bir gençlik yaratıldığını ortaya koydu. PKF adlı büyük bir muhasebe şirketi tarafından yapılan araştırmaya göre, bütün "şahsi iflaslann'' yansı, 30 yaşın altmdaki gençler tarafından yaşa- nıyor. PKF yöneticisi Bryan Jackson, uygulamalann heııüz 20'li yaşlarını sür- mekte olan on binlerce kişıyı "iflas" noktasına getirdığinı savundu. 'Divan City Ankara' 2006'da Ankara Güniz Sokağı'nda açılacak 7. otel DemıreFe komsu • Divan Genel Müdürü Berk, "Hem Türkiye genelinde hem de yurtdışında, özellikle şehir otelciliğinde yıldan yıla büyümeyi hedefliyoruz" dedi. Ekonomi Servisi - Koç Grubu bünyesinde yer alan Divan, 2006'da, Ankara Gü- nız Sokak'ta açılacak Divan City Ankara Oteli için yatı- rımeı firma ile anlaşma im- zaladı. Divan Genel Müdürü Ka- mil Berk, imza töreninde yaptığı konuşmada, Istanbul Mecidiyeköy'de hizmete aç- mayı planladıkladı "Divan City İstaııbur ile şehir otel- ciliği alanındaki büyüme hamlelerini başlattıklarını belirtti. Divan City Ankara'nın 4 yıldızlı bir otel olarak tasar- lansa da 5 yıldız konforuna sahip olacağını anlatan Berk, 83 odalı otel ile Türki- ye çapındakı oda sayısının bin 131'e çıkacağını ifade etti. Otel sayısını 2007- 2008'de 12'yeçıkarmayıhe- defledıklerini belirten Berk; Moskova, Paris ve Lond- ra'da da otel açmayı planla- dıklarını kaydetti. Divan Genel Müdürü Kanıil Berk ve yatırımcı flrmanın yönetim kurulu başkanı Turgut Uyar yeni otel için el sıkıştı. (AA) Berk, bir gazetecinin, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in sokağı olarak bi- linen Güniz Sokağı'nın ken- dileri için bir avantaj mı yok- sa dezavantaj mı olduğunu sorması üzcrine şunlan söy- ledi: "Güniz Sokak'ta olma- yı bir dezavantaj olarak dü- şünmcdik. Ankara'nın en merkezi noktalanna bu ote- lin yapdıyor olması bir avan- tajdır. Ulaşımı kolay, çıkışı kolay..." Yatınmcı fırma Moment Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Uyar, otelin yatınm bedelinin 7 milyon dolar ola- cağını açıkladı. Istanbul42.66'lıktahsilat oranı ile birinci olurken 38.4 katrilyon liralıkvergi toplandı Vergi sadakatinde Tunceli ikinci ANKARA (AA)-lstanbul, yüzde 94.12'lik tahsilat oranı ile Türkiye'nin vergi bor- cuna en sadık ilı oldu. Maliye Bakanlığı'nagöre Türkiye'de geçen yıl mükelleflere 97 kat- rilyon 747 trilyon 673 milyar liralık vergi tahakkuk ettirildi. Yıl içinde bunun 90 katrilyon 92 trilyon 896 milyar liralık bölümü toplandı ve böylece tahsilat oranı da yüzde 92.17 olarak gerçekleşti. Vergi gelirlerinin iller ba- zında tahakkuk ve tahsilinde Türkiye'de tahsilat oranı en yüksek il, yüzde 97.89'luk oran ile Kocaelı olarak belir- lendi. Ancak TÜPRAŞ'ın ödcdiği vergiler çıkarıldığın- da, Kocaeli'deki lahsilat oranı çok aşağılara düştü. Bu ne- denle ilk sırada Istanbul yer aldı. Ülkedeki vergi gelirleri- nin yüzde 64'ünü Ankara, ls- SAYIN: ZORDA OLMAYAN NEMA KREDİ8İ ALMASIN Ekonomi Servisi - Kanuı Bankaları Ortak Yönetim Kunılu Başkanı, Uaşak Sigorta ve Başak Emeklilik Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın, Zıraat Bankası'nın nema kredisi konusunda, "Kişi, zaruri ihtiyaçlannı karşılayacaksa alsın, dcğilsc gclip almasıııa gerek yok diye düşünüyorunr dedi. Zeki Sayın, Başak Sigorta ve Başak Emeklilik'in özelleştirilmesiyle ilgili toplantının ardından basın mensuplannın sorulannı yanıtladı. Sayın, Ziraat Bankası'nın nema alacaklarını kredilendirmesi uygulamasını çok güzel bulduğuııu belirtti, ancak uyarmayı da ihmal etmedı. Zeki Sayın, "Kişieğer daha yüksek faizle borçlanmışsa bunu ahp o borcunu ödemesinde fayda var. Daha fazla bir faizle borçlanmamışsa ahp da borçlanmasına gerek yok" diye komışru. Sayuı, Ziraat Bankası'nın iştirakleri Başak Sigorta ve Başak Emeklilik'in özelleştirme kapsamına alındığını açıkladı. Sayın, Ziraat Bankası'nın Başak Sigorta'da yüzde 56.67 oranında, Başak Emeklilik'te ise Başak Sigorta'dan gelen yüzde 21.28 hisse ile birlikte toplam yüzde 62.28 hıssesi bulunduğunu kaydetti. Sayın, özelleştırmenin blok satış yöntemiyle olabileceği gibi halka arz suretiyle de yapılabileceğini söyledi. Sayın, özelleştirilecek Halk Bankası'na yeni talip olup olmadığına ilişkin bir soruya karşılık, yerli yabancı 4 talip bulunduğunu daha önce açıkladıklannı anımsatarak, yabancı sayısının 3 olduğunu, ABD'den, Avrupa'dan ilgı gösterildığını bıldırdı tanbul ve Izmir karşılıyor. Is- tanbul, devletin kasasına gi- ren her 100 liralık verginin 42.66 liralık bölümünü tek ba- şına sağlıyor. 2004 yılında 40 katrilyon 830 trilyon 333 mil- yar lira vergi tahakkuk eden Istanbul'da, gelir idaresi bu- nun 38 katrilyon 429 trilyon 734 milyar liralık bölümünü de topladı. Bu şekilde Istan- bul'da tahsilat oranı da yüzde 94.12 olarak hesaplandı. Tah- silatta bu ili yüzde 93.66'lık oran ile Tunceli takip etti. An- kara'da tahakkuk eden vergi 12 katrilyon 57 trilyon 376 milyar lira, bunun tahsil edilen bölümü de 11 katrilyon 196 trilyon 795 milyar lira oldu. Bu rakamlar Izmir'de ise sırasıyla 8 katrilyon 766 tril- yon 924 milyar ve 8 katnlyon 16 tnlyon 53 milyar lira olarak gerçekleştı. Vergide 2004 yılında en düşük performansı gösteren il ise Igdır olarak belirlendı. Narenciye üretimini don vurdu Sevgililer Günü için 23 ülkeye Türkiye 'den çiçekSoğuk hava, narenciye üretimini olumsuz elkiliyor. Adana Ziraat f'' Mühendisleh Odası Başkanı Ayhan Barut, narenciye bahçelerin- % de etkisini gösteren don olayımn üreticiyi vurduğumı söyledi. Ba- rut, "Korktuğıımuz başımıza geldi. Adana, Mersin ve Hatay 'da çok sayıda narenciye bahçesini etkileyen don önce ürünü sonra üreti- ciyi vurdu "dedi. Çulaırova bölgesindeki üreticinin bu dönem, don olayım ikinci kezyaşadığını belirten Barut, "Geçen jfk aylarda yaşanan soğuk, üriinün yüzde iO'unu et- kilerken alıcı çıkmaması kaybı yüzde 60 'lara çek- ti. Bugünlerde tüm ülkeyi etkileyen soğuk, gece- , leri don şeklinde kendini gösterinceAdana, Mer- î sin ve Hatay'dakinarenciye hahçelerinde ürün ya çatladı ya da suyu çekildi, yanı kulitesı düştü, ürün \kaybı iyice büyüdü. Havalar böyle giderse narenciye lüreticisiyandı" dedi.(SAVAŞ KÜRKLÜ) L Sevgililer Günü 'nde, Antalya dan 23 ül- keye, 13 milyon 854 bin 293 dal çiçek ihracatı yapıldı AA 'nm haberine gö- re 14 Şuhat Sevgililer Günü çerçeve- sinde, 1-14 Şııbat tarihleri arasında Antalya dan 23 ülkeye, 13 milyon 854 bin 293 dal çiçek ihracatıyapıldı ve bu ihracattan 1 milyon 296 bin 488 dolar döviz girdisi sağlandı. Antalya dan enfaz- la ihracat, sırasıyla Ingiltere, Rusya, Hollan- da, Ukrayna, Almanya, Rumanya, Türkmenis- tan, Yunanistan, KKTC, Japonya ve Ispanya 'ya gerçekleştirildi. (Fotoğraf: AP) İŞÇENİN EVRENİNDEN ŞÜKRAIS SONER İyimi? Son günlerde borsa yupilerimiz daha bir fazla altını çizer oldular. IMF ile anlaşma durmadan geciktiği, IMF cephesinden hükümetin izlediği politikalara eleştiri gel- digi halde yabancı sıcak para girişinde kayda değer bir düşüş yaşanmıyor. Borsa yorumcularımız efelenir bir havada, "Dünyanın hiçbir parasında bu kadar kazan- ma şansları yok. Nerede tutsalar on yılda kazanabile- ceklerinibizde bir-ikiyılda kazanıyorlar..." diye, Türk pa- rasının dolar ve Euro değeri üzerinden kimi hesaplarla açıklamalarda bulunuyorlar. Benim ekonomi kültürüm, bilgim bunu anlamayayet- miyor. Sahi bu iyi bir şey mi? Siyah bıyıklısı, hakikisi.. yabancı sıcak para Türkiye'ye gelecek, iki yılda başka ülkelerde ancak 10 yılda kazandığını kazanıp, vurup gi- decek... Yabancı para yeni yatınm için nerede ise hiç kapı çalmayacak. Cumhuriyetten bu yana bizim birikim- lerimizleyaratılmışdeğerlere, kamuyatırımlarına ancak göz dikecek. Ortaklı, ortaksız, en kârlı, blok satışlı işlet- melerle ancak ilgilenecek. Yani yabancı yeni teknoloji- nin gelişi gibi anlamlı bir şeyler de ortalıkta olmayacak... Buna izin vermek, buna dayalı ekonomide pembe tablolar çizmek gerçekten iyi bir şey mi? Erdoğan Hükümeti bugünlerde IMF ile anlaşma im- zalamada biraz nazlı davranır gibi gözüküyor ya, kimi piyasacılar, iş dünyası sözcüleri biraz telaşlı, uyarma- dan edemiyorlar. Orneğin Brezilya'nın anlaşma imza- lamaması üzerine, Türkiye'nin durumunun Brezilya ile kıyasalanamayacağını anımsatıyorlar. Brezilya'nın dış borcunun GSYİH'ye oranı yüzde 30'larda iken bizim- kisi yüzde 55'lere çıkmış. Brezilya'nın kamu borç sto- ku yüzde 30'larda dolaşırken, bizimkisi yüzde 70'lere yarmış. Üstelik Brezilya cari fazlası veriyormuş... öze- ti, Erdoğan Hükümeti iktidarında para piyasalarında çi zilen pembe tabloyu, iç ve dış borç katlanmasına, Bre- zilya'nın çok gerisinde bir çizgiye düşürülmemize borç- luymuşuz. Bu nedenle IMF'ye kafa tutma lüksümüzün olmadığı üzerine uyarı üzerine uyarı yapılıyor. önemsiz olduğu söylenen ihracat-ithalatın bozulan dengesi, bü- yüyen açıktan söz bile etmiyoruz... ••• Haftanın siyasi havalarına geçelim... Erdoğan - Gül ikilisinin Irak'ta kırmızı çizgilerimizin yok sayılışına iliş- kin, "dozu fazla" olarak değerlendirilen bir dizi çıkışla- rından sonra, birden, yeniden sıcak rüzgârlar esmeye başladı. En taze medyamıza yansıyan özel haberlere göre, "Rice'a Türkiye'nin kaygıları çok iyi anlatılmış, o da çok iyi anlamış. llişkileryumuşamış. Startejik ortak- lıkhavası yeniden doğmuş..." Sizin anlayacağınız ABD lobicileri boşuna korkmuşlar. Bizimkileren sertdemeç- lerini, ABD'nin Irak poltikalarına yönelik, Türkiye'nin kır- mızı çizgilerinin yok sayılmasına ilişkin.. Türk kamuoyu- na yönelik patlatırlarken, kapalı kapılar arkasında ha- valar, işin rengi çoktan değişmiş bile. Sizi bilmiyorum ama kendi adıma, bütün önemli konulardaki gelişme- lere bir bir bakıyorum, hangisinde, hangi boyutunda, Türkiye'nin kaygılarının ciddiye alındığına ilişkin en kü- çük bir ipucu bulamıyorum. İyi mi? • • • Hafta sonu Erdal Inönü'ye armağan niteliğindeTÜ- SES'in bir toplantısı vardı. Erdal Inönü'nünkendisi da- hil, Murat Karayalçın, Şükrü Sina Gürel, Özden San- berk gibi işin içinde, gelişmeleri sorumlu olarak yakın- dan izlemiş insanların birikimlerinden "AB sürecinde Kıbns"\n masaya yatırılmasını dinledik. Ayrıntı gibi gö- rünen, öze ilişkin satır arası çok önemli gelişmeler üze- rine de bilgi sahibi olduk. Kıbrıs, AB gelişrrielerine hangi pencereden bakarsa- nız bakın, maddi olgular olarak reddedilemeyecek çok önemli gerçekler, gelişmeler var. Farklı pencerelerden bakanların, belge, bilgi olarak masaya koydukları, bir diğerini dogrulayan bilgilerin bütününden ortaya çıkan- larçokdüşündürücü. Kamuoyunda, medyanın da kat- kıları ile yaratılan imajın aksine, Erdoğan Hükümeti ik- tidarı sürecinde, Kıbrıs üzerine geri dönüşü olmayan bir dizi kayıplar, üstelik savlananın aksine AB'ye yakınlaş- maya yaramayacak biçimde gerçekleşiyor. En hafifi ile, AB'nin Türkiye pazarlık gündeminde ol- mayan Kıbrıs, bizim dış politika çuvallamamız, bir dizi gafımız sayesinde, üyelik koşullarının en başına otur- tulmuş oluyor. Daha vahim bir boyut, artık Türkiye'nin sadece Kıbrıs ve AB üyeliği değil, genel dış politikası- nın ilkeleri, çizgisi belirsiz, bilinmiyor. Dışişleri'nin elin- de resmi kayıtlar, tutunaklar yok ki, nereden nereye gi- dilmekte olduğu üzerine bir fikir edinilebilsin. Tutanak tutulmayan, resmi Dışişleri sorumlularının yerine özel ki- şilerin katıldığı, ağırlıklı Başbakan, bazen Dışişleri Ba- kanı'nın kontrolünde, zikzakların çizilip durduğu, ilkeleri belirsiz bir dış politika süreci yaşanıyor... İyi mi? soner(n>cumhurlyet.com.tr Düzeltme ye özür: Yolsuzluk iddiasıyla gözaltına alınan Elektrik Üretim Genel Müdür Vekili Piyade'ye iliş- kin 12 Şubat günü yayımlanan yazımda, Piyade'nin ödül aldığı işveren örgütü yanlışlıklaTÜSlAV yerine TÜ- SİAD olarak çıkmıştır. Daha doğrusu Türkiye Sanayjci ve Işadamlan Vakfı'nın verdiği ödülden söz edilirken TÜ- SİAD 'ın işveren örgütü olarak marka kimliği ağır baş- mış olmalı, yazılım yanlışına yol açmıştır. Piyade, TÜ- SAD'dan hiçbir ödül almamış, 2003 yılında Ankara Gru- bu'ndan yılın bürokratı, 2004 yılında daTÜSİAV'dan hiz- met başarı ödülü almıştır. Düzeltir özür dilerim. Denetim konuları düzenlendl Bankalar Yasa Taslağı'na rötuş ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bakanlar Kurulu'nda ımzaya açı- lan Bankalar Yasa Tasla- ğı'nda, bankaların fona alınması ve IMF'yle so- run çıkaran bankaların denetimi konuları yeni- den düzenlendi. Taslak- ta, bankalann denetimle- nnin bilışim elemanlan, hulaıkçular, uzmanlar ve murakıplar tarafından yapılması öngörüldü. IMF'yle yeni stand- by'ın ön koşulları arasın- da bulunan Bankalar Ya- sa Taslağı, dün Bakanlar Kurulu'nda ımzaya açıl- dı. Taslakta şu düzenle- meler yapıldı: Fonaalma:BDDKta rafından hazırlanan ve Başbakan Yardımcısı Şener'e gönderilen tas- lak, artık bankalann fona alınmamasını öngörü- yordu. Yapılan değişık- likle, mali yapısı bozu- lan bankalann fona alın- ması düzenlemesi yeni- den taslağa girdi. Denetim maddesinde değişiklik: BDDK tara- fından hazırlanan taslak, bankaların denetimleri- ne BDDK Başkam'nın izin vermesi durumunda murakıplar dışındaki BDDK uzmanlarının da katılmasını öngörüyor- du. Taslakta yapılan de- ğışıklikle ise ilgili mad- dedekı "BDDK Başka- nı'nııı i/ni" ifadesi kaldı- nldı. Buna göre, banka- lann denetimlerini bili- şim elemanlan, hukuk- çular, uzmanlar ve mu- rakıplar birlikte yapacak.