27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SA^rTA CUMHURİYET 9 EYLÜL 2004 PERŞEMBE 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr Ulusal Takım, 2006 elemelerindeki ikinci maçında Yunanistan ile golsüz berabere kalırken dostluk kazandı AtiıuTda sessiz geceYunanistan: 0 - Türkiye: 0 STAT: Yorgos Karaiskaki (Atina) HAKEMLER: Anders Frisk (5), Kenneth Petersson (5), Pe- ter Ekström (5) (İsveç) YUIVAıNİSTAN: Nikopolidis (6), Fyssas (5) (dk. 81 Pa- padopoulos), Seitaridis (6), Basinas (6), Katsouranis (5), Kapsis (5), Zagorakis (6), Karagouinis (6), Giannakopoulos (4J fdk. 81 Tsiartas), Vryzas (5), Charisteas (4) TÜRKİYE:Rüftü (7), Ümit (6), îbrahim (5), Senet (8), D- eniz (6), Gökdeniz (6), Okan (5) (dk. 73 Hüseyin 5), Emre (6), Serkan (7), Nihat (6) (dk.90+3 Serhat), Faiih (6) (dk 89 Hamit) SARIKAKTLAR: Okan, Serkan, Emre, Charisteas ATİNA (Cumhuriyet) - Atina'da beraberliğe üziil- dük. Son dünya üçüncüsü Türkiye'yle son Avrupa şam- piyonu Yunanistan ı karşı karşıya getıren 2006 Dünya Kupası elemelerinin ikinci maçından gol sesi çıkmadı. Belİd bu sonuç ıkı takıma da yaramadı ama bu maçuı so- nunda kazanan dostluk oldu. Teknik direktör Ersun Ya- nal; Ay - Yıldızh futbolcular- dan maç öncesi yaptığı top- lantıda, Yunanistan önünde her şeylerini ortaya koymala- nnı istedi. Bu istem iÜc yan- da sahaya ne kadar yansıdı bilemeyiz ama savunma kur- gusundaki başan, komşunun gol beklentisini kırdı. Kaleci Rüştü'nün zamanmda çıkış- lan da defansa güven verdi. Servet ise biri çızgiden iki pozisyonu önlemeyi başardı. Orta sahada topa iyi basan ulusal takıra, gol noktalanna yerden ve hızlı paslarla ça- buk indi; ancak çalım sevda- sı ön plana çıkınca, Yunan sa- vunması yerinı çabuk aldı. Bu dakikalarda gözlerimiz Hakan Şükür'ü aradı. Komşunun aynı tempoyla bize karşıhk vermesi, oyunun seyir zevkine renk kattı; an- cak orta sahada topla fazla oynayınca, kanatlan da iste- dıği gibi kullanamayınca ilk 45 dakikada gole ulaşamadı- lar.tlk devrede ulusal takım, Nihat ve Deniz le iki net po- zisyonbuldu. Mavi-Beyaz- lılar ise Giannakopoulos ve Charisteas la tehlıkeleryarat- tı. Ilk yandaki göriintü buy- du. tkınci bölümde de savun- mamız dikkatliydı. Bu yanda oyunu soğutan ev sahibı ta- kım, dakikalar ilerledikçe ha- kemin de hoşgörüsüyle sert hareketlere başvurdu. Orta sahada fazlalaşan top kayıplannarağmen Yanal, ilk 11 'deki ısrannı sürdürdü. An- cak bazı oyuncularda yorgun- luk belirtileri gözlendı. Bu- nun üzerüıe Yanal, ilk oyun- cu değişikliğini 73. dakikada yaptı (Okan - Hüseyin). 77. dakikada Chnsteas'ın attığı golü hakem FHsk. Rüş- tü'ye yapılan faul gerekçe- siyle saymadı. 81. dakikada Gökdeniz, ce- za sahasında iki kışıyi geçtı; açısı dar ohnasına rağmen yaptığı vuruş kaleyi tutmadı. Ersun Yanal son bölümde Hamit ve Serhat'ı oyuna aldı. Bu ikilinın oyuna ginnesıyle hücumdaki etkinliğimiz arttı. Sonuçta Ulusal Futbol Ta- kımımız çekinerek geldiğı Atina'dan 1 puan çıkardı. Mac sonrası Yanal: Bir puanda önemli ATİNA (Cumhuriyet) - Ulusal Takım Teknik Direktörü Ersun Yanal, Yunanistan önünde galibiyet istediklerini ancak elde edilen beraberliğe de üzülmeye- ceklerini söyledi. Yanal, Gürcis- tan beraberliği sonrası kendileri- ne ağır eleştiriler yapüdığını an- cak fiıtbolculann profesyonelce mücadelelerini sürdürdüğünü dile getirdi. Ersun Yanal, Hakan Şükür'ün eksikliğini hissettikle- rini kaydederek şöyle devam et- ti: "Hakan'ın eksikliğini hisset- tik. Ancak yerini oynayanlarda ryi mücadele ettiler. Bugün (dün) özellikle Servet'in oyunundan çok memnunum. Henüz takun- La iki çahşma bile yapmadan sa- haya çıktL Çok da iyi oynadı. Bu beraberlik bizim için körünün ryisi oldu. Kazanamadığımız bir maçı berabere bitirdik Gnıbu- muzdakibütün takımlariyi. Her an sürpriz sonuçlar olabâiı:" Maçın son bülümünde forma şansı bulan SerhatAkın ise, çok heyacanb olduğunu ve bu ne- deale son dakikadaki pozisyon- da Serkan'ı göremediğini dile getirdi. Ulusal futbolculardan Nihatda. Yunanistan önünde za- man zaman net pozisyonlar bui- duklarmı ancak bunlannı deger- lendiremediklerini ifade etti. fark attı Spor Servisi - Sakaryaspor maçı- nın hazırlıklannı sürdüren Beşik- taş, İkinci Ligı (A) Kategorisi ta- kımlanndan Karagümrük Kyo- to'yla yaptığı özel karşılaşmayı 3-0 kazandı.Yenilenen BJK Inönü Sta- dı'nda Cûneyt Elmaskeser'in yö- nettiği macta Siyah - Beyazlıların gollerini 19. dakikada Veysel, 38. ve 60. dakikalarda Juanfran attı. Ser- gen ise 22. dakikada penaltı kaçır- dı Belindeki ağnlan nedeniyle Ka- ragümrük Kyoto maçında oynaya- mayan Berkant'ın çeblen MR'ın- daherhangi bir soruna rastlanmadı- |j bildirildi. 1 Gürcıstan 1 Ukrayna 3 Amavutluk 4. TÎ1RKJYE 5 Danımarka 6. Yunanistan 7 Kazakıstan Emre Inter' takım arkadaşı Karagouinis ile sık sık karşı karşı va gekti. Ibrahim Toraman zaman zaman hatah hareketlerde bulandu. ELEŞTtRİ/lVRRATİLEM Golcü Nerede? ATİNA - Ulusal Futbol Takımımız, Dünya Kupası 2. Eleme Grubu'ndakı en zorlu maçını oynadı dün akşam. Sakatlığı nedeniyle sahaya son daki- kada Hakan'sız çıkmak zorunda ka- lan Ay - Yıldızlı ekip, 'bitirici' santrfor eksikliğini 90 dakika boyunca hisset- tı. Gerçi ilk 11 'de Fatih gibi, Nihat gi- bi şutör özelliği bulunan isimlervardı ama libero Dellas'tan yoksun Yuna- nistan'a karşı uzun boylu bir santrfor 'işyapardı.' Ya da Serhat ve Hamitbi- raz daha önce oyuna alınabilirdi. Ulusal takımın forvet hattını bir ya- na bırakacak olursak, orta alan ve sa- vunmanın iyi direndiğini - en azından Gürcıstan maçından daha iyi olduğu- nu - söyleyebilınz. özellıkle Servet'in iyıleşmesi, bırçok sorunu çözmüş sanki. Hatta Ibrahim Toraman'ın ha- talarını bıle kapattı. Eğer Servet bıraz aksasa, Yunanistan ilk 20 dakikada 2- O'ı bulurdu. Aynca sağa çekılen Ümrt Özat ve yeri olmasa da soldaki De- niz Barış da hem bek hem stoper özellıklerıni bir arada kullandılar. Orta alanın en çalışkanı Serkan gibi gözü- kürken, Okan'ın kart görmeye elve- nşlı futbolu, Gökdeniz'in yennı kay- betmesı, Emre'nin de sadece toplu oyunda gözükmesi temponun düş- mesine yol açtı. Böyle olunca da sadece Karago- uinis ve Zagorakis önderliğindeki Yunan orta sahası, ıstediği gibi top kullandı. Oysa Okan - Emre - Gökde- niz üçlüsü biraz uyum sağlasa, ev sa- hibı ek/p top göremezdi. Hakem An- ders Frısk'e gelınce; iyi değildi. Belki gazetelerin yazdığı gibi 'Türk düşma- nı' falan olduğu söylenemez ama kartlar ve taktir haklarında formanın rengine göre karar verdi. Gerçi Ser- kan'ı 2. san kartan atabilırdı ama ken- disine gösterilecek olası tepkileri her halde göze alamadı. Sonuçta kazananı olmayan bir geceydi ama ulusal takım içın 1 puan 2. grupta hiç de kötü değil. A T İ N A K A R A Î S K A K İ S T A D I ^ N D A N N O T L A R Islık da var dostluk daATtNA(Cumhuri)'et)-Futbolcularmaçtan 1.5 saat önce olağanüstü güvenlik önlemlen altında stada sorunsuz bir şekilde geldi. Ulusallar, bir süre sonra takım elbiseleriyle sa- hanın zeminini kontrol etti. Ay - Yıldızlı takımda Hakan Şükür. sakatlığı nedeniyle son anda Ulusal Takımlar Teknik Di- rektörü Ersun Yanal tarafuıdan 18 kişilik kadro- dan çıkanldı. Hakan, maçtan 1 saat 15 dakika ön- ce kondisyonerle birlikte sahada koşu yaptı. Bu sırada Yunanlı taraftarlar Hakan Şükür'ü ıslıkla- dı. Emre ve Okan, tnter'den takım arkadaşlan Yu- nanlı Karagounis'le 10 dakika kadar saha içinde samimi bir şekilde sohbet ettiler. Aynca Emre, önceki akşam takımın otelinde küçük bir tören- le 24. yaşgününü kutladı. Maça yoğun ilgj Yunanlı taraftarlar, maçtan 45 dakika önce sta- dı tamamen doldurdu. Ohmpiyat oyunlan nede- niyle yenilenen Karaiskaki Stadf nın oldukça mo- dern görünümü dikkat çekerken, taraftarlann da taşkın hareketlerden geçmişe oranla vazgeçme- leri dikkat çekti. Ancak küçük bir taraftar grubu Kıbns Bayrağı açtı. Ulusal Umit Takımı da tam kadro karşılaşma- yı tribünden izledi. Karşılaşma öncesi Istiklâl Marşı çalmırken bir grup Yunanlı taraftar protes- to etmek istedi. Diğer grup onlara engel oldu ve daha sonra birlikte îstiklâl Marşı'm alkışladılar. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Meh- met Ati Şahin, karşılaşmayı protokol tribününden izledi. Bakan Şahin, gündüz de ulusal takımın kaldıgı oteli ziyaret ederek fütbolculara moral verdi.Maç sonrası ise kaçan goller konuşuldu. Özellikle son dakikadaki pozisyon geniş yankı buldu. Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bıçakçı, futbolculan ve teknik kadroyu kutlarken, kafile polis eşliğinde havaalanına götürüldü. Yu- nan futbol severler, Hakan, Tuncay, Rüştü gibi isimlerden imza aldı. Bu beraberlüde Türkiye ile Yunanistan arasın- daki maçlarda ilk kez Yunan ekibi puan almış oldu. Daha önceki 5 maçı Türkiye kazanmıştı. Çek Cumhuriyeti karşısmda 2 gole imza attı, Boliç ve Pancu da boş geçmedi Hooijdonk eoştu coşturdu SporServisi-Dünya Kupası eleme- lerinde Türkiye'de aynı grupta yeralan Gürcıstan Arnavutluk'u 2-0, Ukray- na'da deplasmanda Kazakistan'ın 2-1 yendi. Ukra^a galibiyet golünü 90. dakikada buldu. Hollanda ise kendi evinde Çek Cumhuriyeti'ni 2-0'la ge- çerken goller Fenerbahçeli Pieroe Van Hooijdonk'tan geldi. Romanya ise deplasmanda Andor- ra'ya 5-1'lik skorla fark atarken, Be- şiktaşh DanielGabrieJPancu iki gol at- tı. Güçlü rakibi Ispanya'yı ağırlayan BosnaHersek ise 1 -1 'le 1 puan alırken, Gençlerbirhğı'nden ElvirBoKçtakımı adına ağlan sarsan isim oldu. Diğer gruplarda alınan sonuçlar şöyle: Diğer gruplarda alınan sonuçlar şöyle: Hollanda - Çek Cumhuriyeti: 2-0. Andorra-Romanya: 1-5, Ermenistan- Finlandiya. 0-2, Slovakya - Liechten- stein: 7-0. Faroe Adalan- Fransa: 0-2, Israil - Kıbns Rum Kesimi: 2-1. Isviçre - İrlanda: 1-1. Norveç - Be- larus: 1-1, Moldova - Italya: 0-1, Iskoçya - Slovenya: 0-0, Avusturya - Azerbaycan: 2-0, Polonya - İngiltere: 1-2, Galler - Kuzey İrlanda: 2-2, Lit- vanya - San Marino: 4-0. Bosna Hersek - Ispanya: 1-1, Isveç - Hır- vatistan: 0-1, Macanstan - Izlanda: 3- 2, Lüksemburg - Letonya: 3-4. O R U Ş D O Ğ A N H O Geçen cuma akşamı GaJatasaray ü- sesi bahçesinde derneğin balosu vardı. Amaç, bir araya gelerek lisede yatılılığa destek sağlamaktı. Galatasaray'da kar- deşlik ve dayanışmanın oluşmasındaki en önemli etmenlerden biri olan yatılılık, heryıl yinelenen balonun getirisiyle des- teklenen öğrenci burslanyla canlandınl- maya çalışılıyor. Baloda Galatasaraylılar Derneği Baş- kanı Ahmet Yolalan'ın söyledikleri il- ginçti. Buraya aktararak sizlerle paylaş- mak istiyorum: "Bu balolan özellikle yatılılığı teşvik amacıyla düzenleme girişimimiz, 'Okul ikinci ailedir; sosyal kardeşlik orada baş- lar' düşüncesinden kaynaklanmıştır. Bu fıkrin sahibiAbdurrahman Şeref Efen- di 1908'de mektep müdüriüğünden ay- nlır ve maarif nazın olur. Müdür sıkıntı- sı çeken Mektebi Sultani için sadarete gönderdiği tezkerede, müdüriüğe 1888 mezunu edebiyat hocası Tevfîk Fikret Bey"in tayininin uygun olacağını belir- tir. Padişah II. Abdülhamit'/n onayıyla, G.Saray Yalmzca Bir Spor Kulübü Değil Tevfik Fikret müdür olur. Tevfik Fikret'in Mektebi Sultani'de yaptıklanna bir göz attığımızda, önce- likle büyûk biryangın felaketi geçirmiş mektebin yaralannı sarmaya gayret et- tiğini görürüz. Beyoğlu'ndaki mektep binasının, sağlam kaian duvarlanndan yararlanmak suretiyle, yeniden inşa edilmesine başlanmıştır. Fikret öğrencilerin, daha mektepte iken toplum karşısında güzelkonuşma- ya alışmalannı sağlayabilmek için, inşa- at sürdüğü sırada, mektepte birde kon- ferans salonu yaptırmıştır. Konferans salonu yanında, mektebe yeni labora- tuvarlar, fizik amfisi, kütüphane, ecza- ne ve revırgibi eserlerkazandırmıştır..." "... Bu ülkenin yetiştirdiği en önemli şair ve edebiyatçılardan biri olan Tevfik Fikret iyi bir yöneticiydi, ama aynı za- manda aydınlıkçı bir Türk düşünürü idi. Tevfik Fikret, Atatürk'ün esin kaynağı olacaktı. Atatürk'ün, Fikret'i sadece şa- ir olarak görmediği, sadece şiirine önem vermediği kesin. Fikret, aydın- lanmanın temsilcisidir. Kadın hakları, özgühük, eşitlik, halkçtltk ve adaletko- nulanndaki görüşleri, Cumhuriyet dö- neminin ve aydınlanmasının temelini oluşturmuştur. Bu akşam Tevfik Fikret'ten bahset- memizin birçoknedenivar. Galatasaray ne sadece bir eğitim kurumu ne de sa- dece bir sporkulübüdür. Bir kunıluşun camiaya dönüşebilmesi için, toplumun her kesimine hitap edebilmesi; ülkesi- nin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için yurttaşlanna ve yurduna hizmet götü- ren, başanlı insanlaryetiştiren birkurum olması gerekir. Işte Galatasaray bu ni- telikleh taşıdığı için bircamiadır; Tevfik Fikret'ler yetiştirdiği için bir camiadır. 2005yılı Tevfik Fikret'in 90. ölümyıl- dönümüdür, aynı zamanda Galatasa- ray Spor Kulübü'nün de 100. kuruluş yıldönümü. Galatasaray Spor Kulübü, köşedeki şu sınıfta kurulmuştur. Spor kulübümüz bu çatı altında ilk adımlan- nı atarken, kurulduğu sınıfın tam karşı- sında okulmüdürü TevfikFikret'in oda- sı bulunuyordu. Bugün de okul müdü- rünün odası aynı yerde olup okul mü- dürümüzde Tevfik Fikret'in mûdürfüğü sırasında kullandığı masada oturarak yeni TevfikFikret'lerinyetişmesiiçin ça- ba gösteriyor. Eğerbizörnekbircamianın mensup- ları isek ve bu camiayı daha büyûk ba- şanlara taşıma inancı içinde isek Tevfik Fikretgibideğerlerimize ve mektebimi- ze sahip çıkalım." Ahmet Yolalan'ın mesajından çıkan- lacak dersler olmalı. E-Posta: merkezcŞ hasmimariik . com.tr - Faks: (212) 2113420 NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN İrlandalılar ve Lavvrens'ler Fenerbahçe ulusal takımlara 17 futbolcu vermiş; A ta- kımına 7,19 yaş altına 2,18 yaş takımına 4, Genç takıma 2,17 yaş altına 2 futbolcu veren Fenerbahçe altyapıya bü- yük yatınm yapıyor. Ama yapıyor da ne oluyor?.. Önceki gün de Adanaspor'un 17 yaşındaki genç futbolcusu Gür- han Gürsoy'u renklerine katan Fenerbahçe, geçen sezon Ümit takımından 7 genç transfer etmişti, onlar ne oldu, ne- redeler bugün; hangi takımda oynuyorlar? Gürhan da on- lann arasında kaybolup gitmeye rpahkûm mu olacak; mu'su yok, öyle. Daum'un eline teslim edilen Ümit takı- mının en iyi gençleri futbolu unutmuşlar. Ümitlerimiz de- diğimiz futbolculan Gürcistan ve Yunanistan maçlannda gördük, O Mahmud Hanefî, o Semih ne hale gelmişler? Gerçi diğerlerinde de bir fark yok, futbolun gerektirdiği hiçbir şeyi yapmadılar. Fenerbahçe'nin golcüsü olarak ta- nımlanan Semih gol kaçınma makinesine dö'nmüş, unut- muş her şeyi. Bilınçli bir tek hareket göremedik, topu alan ya gidiyor (gidebilirse) ya da çalım sevdasından topu kaybediyor. Boş alanlarda bile top kaybı çok fazla. Pas veremeyen ya da top kapmak için gayret göstermeyen bir takımın sonu ne olur, Asiye olmuş bizim Umit takımı... Teknik Direktör Raşit Hoca, takımlannda oynamayan futbolculardan medet ummuş. Ümit takımından alınan ve Fenerbahçe'de kızağa çekilen futbolculardan ömek verme- min nedeni de bu. 6 yabancılı bir takımda bizim çocukla- ra yer kalmayınca onlara sadece idman yapmak düşüyor, maç yapmayan futbolcu istediği kadar idman yapsın işe yaramaz. Fenerbahçe Başkanı, "Daum kardeşim, istedi- ğin futbolculan aldık, oynatmıyorsun, bari kiralık bir baş- ka kulübe verelim de pişsinler" diyormuş; Alman "Olmaz, bana lazım" diyormuş, turşusunu mu kuracak dıyeceğım ama zaten turşu olmuşlar bile... Alman ne isterse alıyorlar, oynatmıyor, almasalar, "Bana adam lazım" diye tutturuyor, elindeki bellı başlı isimlerin üzerinde duruyor, onlar da zaten sakat. Bu gidişle bir gün Daum a "Be adam, Fenerbahçe'nin Lavvrens'i misin?.." diyecekler. Gerçi Mustafa Denizli'nın dedıği gibi İrlanda- lılar var, ama futbolumuzdaki Lavvrens'ler daha tehlikeli. 6 yabancılı lig, Avrupa Kupalan'nda oynayan takımla- rımıza da fazla bir şey getirmedi. Önümüzde yine Avru- pa Kupalan var, göreceğiz, bakalım takımlarımız kaç tur atlayacaklar?.. Bu yıl da görelim, eğer yine 6 yabancılı lig, Avrupa yolunu açmazsa şapkayı önümüze koyup dü- şünelim. Bunu genç futbolcularımız ve ulusal takımımız için yapalım. E-Posta: ayucelman(Ş yahoo.com - Faks: (212) 5138595
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle