18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
O AĞLSTOS 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER '. teririst C-4'le yakatandı • İZJVOl (Cumhuriyet Bürosu) - Izmir'in Çeşme ilçesrade gerçekleştırilen operasyonda, terör örgüû PKK KONGRA GEL üyesi 2 kışi, yaklaşık 1.5 kJogram C-4 patlayıcı ile yakalandı. Çiftlkköy mevkiindeki bır eve düzenlenen basknda gözaltına alınan iki zanlının örgütün dağ kadrcsunda yer aldığı belirtildi. Öte yandan Tuncîli'de Yağmur Restoran'da bir ses bombasının patlanası sonucu Denız Gerçek adlı müşteri yaralındı. Gerçek'in sağlık durumunun iyi olduğu bilduildi. MEB100 kitabı bellPİedi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanlığı, ortaöğretımı bitiren her öğrencinin mutldca okuması gereken 100 kitabı belirleyerek gene geyle il milli eğitim müdürlüklerine bildirdi. Listenin başında Atatürk'ün "Nutuk"una yer verilrken Nâzım Hıkmet, Aziz Nesin ve Necip Fazıl Kısakürek'in eserleri de kitaplar arasında yer aldı. 73 yerli, 27 yabancı yapıttan oluşan kıtap listesinde önerilen ikinci kıtap Kutadgu Bilig'den "Seçmeler" olurken Sokrates'in "Savunması'" da listece yer aldı. *nne baba cesediyle 3 gün M ALANYA (AA) - Antalya'nın Gündoğmuş ilçesinde uçunıma yuvarlanan araçta anne ve babası ölen ve 3 gün ailesınin cesediyle kaldıktan sonra köylüler tarafindan yaralı kurtanlan 8 yaşındaki Y.Y, bu süre içinde hayatta kalış öyküsünü anlattı. Alanya Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Y.Y, 3 gün boyunca arabada bulunan asma yaprağı salamurasından yıyerek ve bunun kutusundaki suyu içerek hayatta kaldığını anlattı. Alanya Devlet Hastanesi Başhekimi Ismail Başaran, Y.Y'nin sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi. SÖZÇIZGMN TurhanSelçuk PUTİN, TÜRKİYE'YE GELİYOR (HABERLERDEN) PUTİN - HAYDİ ÇOCUKLAR, LÂLELİ'YEL İzmir Valüiğimadendefttcdiyeûerin durdurulması için Bergama Kaymakamhğı'na talimatverdi Bergama'dahukukkazanıyor 'Şişman Usta' kalbine yenik • KAHRAMANMARAŞ(AA)- Kahramanmaraşh 350 kiloluk Recep Karsıkan (şişman usta), yaşamıru yitirdi. Recep Karsıkan (47), önceki gün, merkez ilçeye bağlı Sankaya Köyü'nde rahatsızlanması uzerine, özel bir sağlık ekibi tarafindan muayene edildikten sonra ambulansla Kahramanmaraş Devlet Hastanesi'ne getirildi. Hastanenin iç hastalıkları servisi yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınan Karsıkan, sabah saatlerinde fenalastı ve.tüm müdahalelere karşın kurtanlamadı. Dr. Ismet Önder Işık, hastanın kalp ve solunum yetmezliği nedeniyle hayatım kaybettiğini söyledi. Opera sanatçısımn lZMtR(CumhuriyetEgeBürosu) - Köylerinde siyanürle liç yönte- miyle altın çıkanlmasına karşı mü- cadele yürüten Bergama köylüleri önemli bir kazanım elde etti. tzmir Valisi Yusuf Ziya Göksu'nun, tçiş- leri Bakanlığı'nın "gereğininyapü- ması" isteği sonucu Bergama Kay- makamlığı'na madende faaliyetle- rin durdurulması için talimat verdi- ğıbildirildi. İzmir Valiliği'ndenya- pılan açıklamada, "Açıkça hukuka aykın olan ve uygulanmaması du- rumunda telafısi güç ve imkânsız zararlann doğtnasına neden olabi- leceğinden yürütmenin durdurul- masına ilişkin mahkeme kararuun uygulanmasına karar verilmiştir'' denildi. Danıştay'ın 23 Haziran tarihli, madenin işletilmesine olanak sağ- layan gizli Bakanlar Kurulu kara- nna yürütmeyi durdurma vermesi- nin arduıdan Bergamah köylülerin avukatlan, Cumhurbaşkanlığı, Baş- bakanlık, konuyla ilgili bakanlıklar Mahkeme kararları hiçe sayılarak çalıştanlan Bergama'daki altn madeninin kapatılması yönündeki isteklere "kulağını tıkayan" idare, son Danıştay karanyla biıiikte madenin kapatılması talimatını verdi. İz- mir Valitiği'nden yapılan açıklamada, "Yürütmenin durdurulmasına ilişkin mahkeme karannın uygulanmasına ka- rar verilmiştir" denildi. ve İzmir Valiliği'ne baş\ r urmuştu. Danıştay karannın ardından ma- dendeki çahşmalann en geç 30 gün içinde durdurulması gerekiyordu. Ancak Izmir Valiliği'nden şu açık- lamayapıldı: "Konu hakkında başbakanhk ve ilgili bakanhklara yapdacak işlem sorulmuştur. tçişleri BakanhgTnın 18.82004tarihliyazılan ile gereğı- nin yapılması' emredilmiştir. Bu- nun uzerine, Bergama Kaymakam- bğı'na 'altın madeni işlerme faali- yetlerinin durdurulması' konusun- da aynı gün talimat verilmiştir.'' Açıklamada, şöyle denildi: "Daıuştay 6. Dairesi'nin karanna göre Bergama Ovacık Çamköy'de bulunan altın madeninin işktüme- sinin devamına izin verilmesinde hu- kuka uyarhk bulunmamaktadır. Açıkça hukuka aykın olan ve uygu- lanması durumunda telafısi güç ve imkânsız zararlar doğmasına ne- den olabileceğinden dava konusu Bakanlar Kurulu karannın yürüt- mesinin durdurubnasma ilişkin 23 Hazirantarihlikarann uygulanma- sı konusunda Bergama Kaymakam- hğı talimatlandınbnıştır.'' Avukat başvurmuştu Bergama köylülerinüı avukat- lanndan Arif ABCangı, Ovacık'ta- ki altın madeninin yarattığı çevre kir- liliğinin belirlenmesi ve olası zarar- lannın karşılanması için *ttıtiyatited- bir" istemıyle daha önce Çevre ve Orman Bakanlığı'na başvurmuş- ru. Cangı, madenin çalışmasına onay veren Bakanlar Kurulu kara- nnın yürütmesinin, Danıştay tara- findan durdurulduğunu anımsata- rak önümüzdeki birkaç gün içinde işletmenin çalışmalanna son verme- si gerektiğine dikkat çekmişti. Da- ha önce de tzmir 3. İdare Mahke- mesi'nin, çevre ve orman ile sağ- lık bakanlıklannın işletmeye verdi- ği deneme izinlerini iptal ettiğini vurgulayan avukat Cangı, "Bu mah- keme kararlan ile arbk duraksa- ma ve tarüşma bitmelidir'' diye ko- nuşmuştu. SSK'de görevli D.G., uzman doktor hakkında suç duyurusunda bulundu Hemşire: Fıkrayla taciz edildik l ANKARA (AA) - Türkiye'nin ABD'deki sanat elçisi Burak Bilgili, Avrupa'nın en önemli opera yanşmalanndan Finlandiya'daki 5. Uluslararası Mirjam Helin Opera Yanşmasf nda ikinci oldu. Eleştirilerde birinciliğe daha yakın gösterilen bas -bariton Bilgili, başanlı performansıyla ileride ismi çok duyulacak bir sanatçı olarak yorumlandı. 1984'ten beri Finlandiya'nın başkenti Helsinki'de düzenlenen ve bu yıl 55 ülkeden 286 yanşmacının katıldığı yanşmada ikinciliği elde eden Bilgili, Türk opera sanannı en iyi şekilde temsü etmeye devam edeceğini beürtti. acı konuştu • GAZİANTEP (AA) -Gaziantep Valisi Lütfullah Bilgin, "Zeugma kazılannı kendi olanaklanmızla yüz yılda bitiremeyiz" dedi. Zeugma Antik Kenti'nde Birecik Barajı sulannın yükselmesiyle acil kurtarma kazılan yapıldığını, ancak sergilenecek yerin hiç düşünülmediğini ifade eden Bilgin, küçük bir müzede sergilenmeye çalışılan mozaiklerin birçoğunun, fiziki şartlar elvermediği için depolarda bekletildiğini belirtti. Sibel Kalaycı için Açıkhava Tiyatrosu'nda gerçekteştirilecek konserde sanatçüar ücretsiz sahne alacaklar. Sibel için söyleyecekler İstanbul Haber Servisi - Ya- kalandığı kanser hastalığı mü- cadelesini, "Kansere Gülüm- semek" adlı bir kitapta anlatan gazeteci Sibel Kalaycı'ya "des- tek ve moral" amacıyla bu ak- şam Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda ger- çekleştirilecek konserde çok sa- yıda sanatçı ücretsiz sahne ala- cak. Amansız hastalığma karşın hayata sımsıkı tutunan ANKA Ajansı muhabırlerinden Kalay- cı için "Haydi Hep Birükte Si- bel ile Yaşam Mücadelesine" sloganıyla düzenlenen gecede Nilüfer, Nükhet Duru-Cenk Eren,YavuzBingöl Emrah,Vot- kan Konak, TankTüfekçi, Ege, ÜmitSayın,Yaşarİpek,AyçaTe- kindor.İarkanBuhıtEsra Kah- raman. SedaÜren, Tayfun, Bin- gölCoşkun sahne alacak. Sunu- culuğunu Gülgün Feyman'ın yapacağı gecede izleyeciler ün- lü sanatçılan dinleme firsatı- nın yanı sıra Kalaycı'nın kan- serle mücadelesine katkıda bu- lunulacak. Şahın Özer Plakçı- lık ve Bıleta'in önemli katkı- lanyla düzenlenebilen geceye İs- tanbul Valiliği, İstanbul Büyük- şehir Belediyesi, İstanbul Em- niyet Müdürlüğü. Türkiye Ga- zeteciler Cemiyeti (TGC), Çağ- daş Gazeteciler Demeği, Maga- zin Gazetecileri Derneği. Ran Ajans destek verdi. Biletlen 20 milyon liradan satılan "Şarta- lar Sibel İçin Sürecek" konseri saat 20.00"de başlayacak. Has- talığını yenmek için memleke- ti Trabzon'da yaptıracağı bir küçük ahşap evde yaşamını sür- dürmek istediğıni ve kanseri böyle yenebileceğıne inandığı- nı söyleyen Sibel Kalaycı, ge- cede hastalıkla mücadelesini anlattığı "Kansere Gülümse- mek" kitabını imzalavacak. Uzman doktor I.D.'nin kendisini ve diğer çalışanlan taciz ettiğini öne süren hemşire, "Kendisi servis çalışanlanna karşı hakaret, aşağılama, küfretme gibi olaylan alışkanlık haline getirmiş bir kişidir" diye konuştu. CAN HAaOĞLU Bölge Hastanesi Göğüs Kalp Da- -mar Cerrahi Servisi'nde görevli uz- man doktor İD. hakkında suç duyurusunda bu- lunuldu. SSK Bölge Hastanesfnde görevli SES üyesi hemşire D.G^ uzman doktor I.D.'nin ken- disine ve diğer sağlık çalışanlanna yönelik söz- lü taciz, fiziksel şıddet, baskı uyguladığını öne sürdü. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan D.G. burada yaptığı açıklamada, "Doktor İJ). serviste hemşirelere, hekimlere çirkin. meslek ahlakuıa yalaşmayan, çahşanlann moti\asyonunu bozan. servis içinde huzursuzluklar yaratan davTanışlar sergilemek- tedir. Kendisi servis çahşanlanna karşı hakaret, aşagdama, küfür etme gibiolavlan ahşkanhk ha- Une getirmiş ve sistematik bir şekilde uygulav an bir kişkür" dedi. Doktor I.D.'nin kendisini 'Serviste kan çıka- cak' şeklinde tehdit ettiğini iddia eden D.G., be- raberinde hemşirelerle beraber dilekçesini Cum- huriyet Başsavcılığı"na iletti. Hastanede görev- li N.C. ise uzman doktor İ.D.'nin sözlü cinsel ta- cizine uğradığmı iddia etti. N.C, "Doktor I.D., gerek cinseliçerildi fikralar anlatarak, gerek ser- \istekitele\izyondazoria cinsel içeriküprogram- lar açarak ve özeDikle yalnız kaldığmuz zaman- larda doğrudan sözlü cinseliçerikBtacizlerine ma- ruz kaküm. Tüm kov duğum tavıriara rağmen bu tacizlerini özeUikle nöbetlerde buiikte çahşmak zorunda olmamızdan faydalanarak bana erkek arkadaş ayarlamak talebine kadar götürdü" id- diasında bulundu. SSK'de görevli hemşire H.E.'nin 1 Arauk 2003 tarihinde uzman doktor Î.D. hakkında şikâyet dilekçesini Başhekimliğe verdiği öğTenildi. H.E., doktorun kendisine hakaret ettiğini ileri sürdü. GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Sabır Taşınca PKK terör örgütünün mızrakbaşı olarak kulla- nıldığı, Türkiye'nin dengesinin bozulmasını ve giderek bölünmesini hedef alan savaşın ilk aşa- ması 1984-1999 arasındaydı. Türkiye, hazırlıksız yakalandığı bu savaşta büyük kayıp verdi. Sa- dece can kaybı en az 30 bin... Türk güvenlik güçlerinin, ilk kez karşılaştığı bu savaş türüyle başa çıkabilmesi, kendini yeni ko- şullara adapte edebilmesiyle mümkündü. Bunu başardı. Taktik ve teknik açıdan kendini geliştirip saldınyı denetim attına aldı. Ama kimileri kabul etmese de bir gerçek var- dı: Bu, sadece bir terör hareketi değildi. Terör örgütünün tetikçi olarak kullanıldığı, geniş dış destekli bir saldırıydı. O dış destek kesilmediği sürece kesin başarıya ulaşmak olanaksızdı. Türkiye'yi 1998'de Suriye ile savaşın eşiğine getiren gelişmeler, işte bu düşünceden kaynak- lanıyordu. O son sürecin öyküsünü, bugünlerde, Murat Yetkin'ın Radikal'deki "137 Fırtmalı Gün" başlıklı yazı dizisinden okuyoruz. Aslında, bir kararlılığın öyküsü bu. Terör örgütünün lideri, kadrolarının ve militan- lannın bir bölümü Suriye'de. Orada barınıyor, yi- yip içiyor, korunup kollanıyor, eğitiliyor ve Türki- ye'ye sokuluyor. Yıllar içindeki tüm uyarılara rağmen Suriye bu gerçeği inkâr ediyor ve saldı- rıya desteğini sürdürüyor. Artık tepelerin tası atmıştır. Asker kararlıdır. önce dönemin Kara Kuvvet- leri Komutanı Orgeneral Atilla Ateş. Hatay'da parmağmı Suriye tarafına uzatarak konuşur: "Sabrımız taşmak üzeredir... Bunun komşumuz Suriye tarafindan çok iyi anlaşılması lazımdır." Bu tavır bir devlet politikasına dönüşür. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğlu, "Terörie mücadelede elimizden ge- len her şeyi yapıyoruz... Ancak terör örgütünün başı Suriye'de oldukça, yapabileceklerimizin bir sınır var" diye konuşur. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Meclis açış konuşmasında tavrı sürdürür: "Tüm uyan- lanmıza ve banşçı adımlanmıza rağmen hasma- ne tutumundan vazgeçmeyen Suriye'ye karşı mukabelede bulunma hakkını saklı tuttuğumu- zu, sabnmızın taşmak üzere olduğunu bir kere daha dünyaya ilan ediyorum." Başbakan Mesut Yılmaz aynı sihırli ıfadeyi kullanır: "Sabrımız taştı. Suriye'den söz verme- sini değil, Apo'yu vermesini istiyoruz. Yoksa meşru müdafaa hakkımtzı kullanınz." Türkiye, askeriyle siviliyle ortak bir paydada buluşmuş, savaşa kadar gidebilecek bir süreçte birlik sağlanmıştır. Suriye, Türkiye'nin ciddiyetini anlamıştır, ama işi zamana yayarak unutturma politikası gütmektedir. Tahmin edileceği gibi devreye hemen arabulu- cular girer. Arap birliği kozunu masaya süren Mısır, ardından tran. Ve tabii ki Amerika. 1964 ve 1974'te Kıbrıs'ta aynı şekilde devreye giren Amerika, bu kez Suriye için devrededir. Ameri- ka'nın mesajı da, Arap liderlerınki gibi tehdit do- ludur. Tehditler işe yaramaz. Türkiye kararlılığını sür- dürür. Hatta, Türk tankları Suriye sınınndan 10- 15 kilometre içeriye girerek Suriye ordusunu test eder. Istenen sonuç alınır. öcalan, Suriye'den çıka- rılır. Suriye, Türkiye'nin öne sürdüğü koşulları kabul eder. Bu koşulların en ilginci belki de şu- dur: "Suriye, teröristlerin üçüncü ülkelerden (Avrupa, Yunanistan, Güney Kıbns, Iran, Libya, Ermenistan) Kuzey Irak'a ve Türkiye'ye geçişle- rine imkân tanımayacaktır." Murat Yetkin'ın yazı dizisinde daha birçok ay- nntı var. 2004 yazında o saldırının ikinci aşaması başlarken 1998'de yaşananların ayrıntısıyla bi- linmesinde de yarar var. [email protected] AB Parlamentosu üyesi Özdemir: 'Doğd enerjikoynağı çokykuüananyok' U" yesi olduğu Yeşiller Partisi'nin rüzgâr ve güneş enerjisi konusunda önemli görevler üstlendiğini söyleyen Cem Özdemir, Türkiye'deki nükleer enerji tartışmalarını şaşkınlıkla izlediğini belirtti. tZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Av- rupa Birliği Parlamentosu üyesi Cem Öz- demir, alternatif enerji kaynaklan potan- siyeline karşm Türkiye'deki nükleer ener- ji tartışmalannı şaşkınlıkla izlediğini söy- ledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğhı'nun onuruna verdiği resepsiyon- da konuşan Özdemir, Türkiye-AB ilişkile- rinin daha çok insan haklan ve demokrasi konulanna odaklandığıru anımsanrken çev- re konusunun da en az bunlar kadar önem- li olduğunu söyledi. Türkiye'deki doğal ve külrürel değerlerin hızla yok edildiğini, sa- hil kesimlerinin çarpık yapılaşmayla bo- zulduğunu \-urgulayan Özdemir, nükleer santral konusuna da değindi. Üyesi olduğu Yeşiller Partisi'nüı, Almanya'nın güneş ve rüzgâr enerjisinden daha fazla yararlanma- sı konusunda önemli görevler üstlendiğini belirten Özdemir, şöyle konuştu: "Abnanya her iki enerji türünde de önem- li yol kat etti ve bu tekniği geüştiren ülkele- rin başında geldi. Türkiye, rüzgâr ve güneş enerjisi bakımından AJİnama ve diğer Av- rupa ülkelerinden daha i\i bir konumda ol- masuıa karşm bunu ne yazık ki değerlendi- rememektedir. Bütün doğal ve veraltı zen- ginlikleriyfc daha çevreci ve alternatif ener- ji üretilebilirken nükleer santrallann tarO- şümasım şaşkınhkla izByorum." İzmir Sanat'ta düzenlenen resepsiyona, CHP İzmir 11 Başkanı Alaattin YükseTın ya- nı sıra bazı metropol ilçe belediye başkan- lan ve belediye bürokratlan da katıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle