23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHU3İYET 6 TEMMUZ 2004 SAI 8 HABERLERÎN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edırne Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Dentzlı A A A A A A A A 29 33 31 32 38 39 40 37 Sinop B 26 Adana A 37 Samsun B 26 Mersın A 34 Trabzon PB 26 Dıyarbakır A 39 Giresun PB 26 ganlıurfa A 42 Ankara A 32 Mardin A 38 Eskişehır A 32 Siirt A 39 Konya A 31 Hakkâri PB 33 Sıvas B 28 Van PB 29 Zonguldak B 25 Antalya A 38 Kars B 24 0Açık ı buluttu Doğu Karadenız ıle Doğu Anadolu'nun doğusu yer yer çok bulutlu, üığer yerler az bulutlu ve açık qe- çecefc. Hava sıcaklı- ğı. artmaya devam edecek. Rüzgâr, ku- zey ve doğu yonler- den hafıf ara sıra orta kuvverte, yurdun ku- zeybatı kesımlerınde yer yer kuvvetlı ola- rak esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y PB Y Y Y Y PB Y 18 18 17 22 21 22 24 21 Münih Y 26 Zürih Berün Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına Y PB PB PB A B A A 21 29 28 21 31 21 31 32 Y 20 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahire Y A PB A PB Y Y A 20 35 24 36 27 28 25 38 A 41 Bulutlu \ Çok butrtfu % Yağrrurfu Sulu kar k Gc* gurültulü G U I V C E L CÜNEYT ARCAYÜKEK • Baştarafi 1. Sayfada da'dan yurda dönmüş, avukatlığı sırasında edin- diği derin hukuk ve demokrasi bilgisini konuştu- ruyor. Her zamanki gibi ne şiş yansın ne kebap üslu- bu içinde tabii AİHM'nin türban karanna çatıyor; terör ve şiddet çağrıştırmadığı sürece alabildiği- ne özgür yaşanmasını istiyor. Bir başka savı da -birdenbire tam kadro Avru- pacı oldular ya- türbanın üniversitelerde yasak- iandığı Avrupa Konseyi üyesi yoktur, diyor. Meclis Başkanı'nın bu iki yargısı Türkiye ger- çekleriyle örtüşmüyor. Türkiye'de türban, terör ve şiddet olayları kadar kaygı verici bir olgu. Si- yasal simge türban, Islami düşünceyi egemen kılmak, sindirmek için kullanılıyor. islami bir cumhuriyet arzusunu çağrıştırıyor. Avrupa Konseyi ülkelerinde türban yasağı o\- maması doğal. Zira bu ülkelerde Türkiye'deki gi- bi, üniversiteleretürbanla girmeyi siyasal biryön- tem olarak kullanan da yok, kullanmak da. O ül- ke/erde din etkeninı siyasal açıdan sömüren bir harekete, bu konuda toplumu rahatsız edecek eylemler zincirine de rastlanmıyor. Tabii Meclis Başkanı öteden beri türban tutku- suyla siyaset yapan bir eski RP'Iİ, SP'li ve niha- yet bu zincirin son halkası bir AKP'Iİ olduğu için madalyonun diğer yüzüne bakmıyor. • • • Bu kadro, tornadan çıkmış gibi belirti konular- da aynı içerik ve biçimsellik içinde konuşuyor. örneğin Arınç, -tabii genel bir ifade kutlanıp hu- kukçular diyerek- türban kararını yeniden göz- den geçirmesini istediği AİHM'ye yükleniyor. Başbakan beyefendi de toplumu, İHL sorunu- nu reddeden, laikliği temel öğe kabul eden sivil asker bütün kurumlara karşı kışkırtıyor. -Cumhuriyet dışında- Başbakan'ın kışkırtıcı üs- lubuna görsel veya yazılı tek bir yayın organı kar- şı çıkmıyor. • • • Medyanın kayıtsızlığı, sadece bu konularda mı? Ulusal sorunların pek çoğuna medya duyarsız. Kuzey Irak'ta yuvalanan PKK/Kongra-Gel'e karşı TC hükümetinin eli kolu bağlı. Amerika, Irak savaşına başlarken PKK'yi temizlemek için TSK'nin Kuzey Irak'a girmesine karşı olduğunu Ankara'ya bildirdi. O gün bugündür bu hükümet sayesinde Türki- ye'nin Irak'ta ne kırmızı çizgileri ne de PKK'yi te- mizleme umudu kaldı. Askeri sivili; VVashington'da ya Amerikalı ilgili- lerin Ankara'ya teşriflerindeki sözleriyle ya da ABD Büyükelçisi'nin höt höt açıklamalarıyla ye- tinmek, "Amerika'nın terör örgütüne karşı silahlı mûcadeleye gihşmesini beklemek" zorunda. Bu acz karşısında PKK harekete geçti. Can alı- cı iki konudaki hazırlıklannı "güvenlik birimleri" basın aracılığıyla: PKK/Kongra-Gel'in "1500'e yakın silahlı terö- ristiküçükgruplar halinde Türkiye'yegeçlrdiğini" ve son bir yıida, yani ABD'nin Kuzey Kürt aşiret- leriyle birlikte TSK'nin PKK'yi temizleme harekâ- tına karşı çıktığı günlerden bugüne 1 milyar 700 milyon dolarlık yeni silahlar aldığını kamuoyuna duyurdu. Her türden silah. Kalaşnikof tüfeklerden Kan- nas suikast silahına, roketatarlara, anti-tank, an- ti-personel mayınlan... Dört kol çengi Kürt oyunu yeni bir aşamaya gir- di; Kuzey Irak'taki PKKTürkjye'de kanlı eylemle- re girişiyor. Elimiz kolumuzABD'ye bağlı. Hâlâ bö- lücülükten sanık Leyla Zana ve çevresi Anka- ra'da büyükelçileri yemeğe davet ediyor. Dışişle- ri Bakanımız /ütfetmişler, davete yoğun işleri ol- duğunu öne sürerek katılamayacaklannı bildir- mişler. llk habertere göre, Dışişleri birmemurgön- derecekmiş yemeğe. Güneydoğu'daki mitingler- de Bıji Apo; Apo'ya af haykınşlan yükseliyor. Türban, türban diyesürekli konuşan bu iktidara Kürt sorunu nereye diye soran yok! Ümit Pamir'in adı öne çıkıyor MGK'ye sivil sekreter A.NKARA (Cum- buriyet Bürosu) - Mil- li Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekre- terliği'ne sivil bürokrat atanmasına yönelik ça- hşmalar sürüyor. Kulis- Ierde Büyükelçi Ümit Pamir'in adı öne çıkı- yor. Başbakan Tayyip Erdoğan bu konuda yaptığı açıklamada. "Ağustos ayından jti- baren MGK Genel Sekreteri'nin sivilles- mesi yönflnde AB'ye verdiğimiz sözü ger- çekleştireceğiz" dedi. ÖZGÜR KURTÜLUŞ SEVGİ VE ÖZLEMLE ANIYORUZ AİLESİ Sınavda ahiret sorusuB Baştarafi 1. Sayfada Edinilen bilgilere göre Dışişleri Ba- kanhğrnın 14-15 Haziran tarihlerinde yapılan "aday hukuk müşavirliği sına- vı"nın ardından geçen gûnlerde adayla- ra psikolojik bir test uygulandı. Bu test- te adaylara "Ahirete inanır mısınız", "Haftada kaç defa Kuran okursu- nuz". "Peygamberin gökyüzüne çıktı- ğına inanır nıısınız" gibi sorular yönel- tildi. Bu sonılann, AKP hükümeti döne- minde yöneltilmesi dikkat çekti. Aday- lar, psikoloji testinde dinsel tercihlerine yönelik sorular yöneltilmesine tepki gös- terdiler. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkili- si ise adayların girdiği mesleki sınavlar- da dinsel hiçbir sorunun sorulmadığını savundu. Yetkili şunlan kaydetti: "Aday- lara 4-5 senedir psikolojik bir test de uygulanıvor. Lzman bir psikoloğun uyguladığı bu teste Minnesota, çok yönlü kişilik envanteri adı veriliyor. Evrensel bir test. Buradaki sorulan bakanlık belirJemiyor. Bu testte bu yönde sorular sorulmuş olabilir." Din duygulannın devlet işlerine kanştınlmamasının önemini vurguladı BımıiıAleıı laiklik uyarısı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Anayasa Mahkemes) Baş- kanı Mustafa Bumin. Anayasa Mahkemesi üyelerinin, kutsal din duygulannın, devlet işlerine ve politikaya kesinlikle kanştınla- mayacağını göz önünde tutmak zorunda olduklannı beJirtri. Anayasa Mahkemesı'nde dü- zenlenen törende, Aysel Peki- nelin emekliye aynlmasıyla bo- şalan yedek üyeliğe seçilen Fet- tah Oto ıle Ali Hüner'in emek- liye aynlmasıyla boşalan asıl üyeliğe seçilen Serdar Özgül- dör, ant içerek görevlerine baş- ladılar. Törende konuşan Bumin, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa- sı'nı korumak, Anayasa Mahke- mesi üyeliğini doğruluk, taraf- sızlık ve hakka saygı duygusu içinde yerine getirmek sözlerini de içeren andın içilmesi zorunlu- luğunun büyük anlam taşıdığına işaret etti. Anayasaya sadakat Tarih ve Türk ulusu önünde yüklenilen sorumluluğun önemi- ni vurgulayan ant ıçme töreninin, anayasaya sadakat görevini de sımgelediğini belirten Bumin "Anayasa Mahkemesi üyeleri, anayasanın 148. nıaddesiyle di- ğer maddelerinde öngöriilen görevlerini yerine getirmesi ve tanınan yetkilerini kullanma- sında. laiklik ilkesinin gereği. kutsal din duygulannın, devlet işlerine ve poİitikaya kesinlikle kanştırılamayacağının özenle vurgulandığı başlangıç bölü- münü de göz önünde tutmak zorundadırlar" diye konuştu. Anayasa Mahkemesi'nin ba- Göreve yeni başlayan üyeler için düzenlenen törene Cumburbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve TBMM Başkanı Bülent Arınç da katıldı. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) ğımsız ve güvenceli yapısının, ödünsüz görev yapma anlayışını egemen kılacak bir çalışma orta- mı yarattığını vurgulayan Bumin şöyle konuştu: "Son derece onurlu, ancak aynı ölçüde de sorumluluk gerektiren Anaya- sa Mahkemesi üyeliği görevi- ne, bugün ant içerek başlaya- cak olan Oto ve Özgüldür'ün, anayasanın bağlayıcıbğı ve üs- tünlüğü ilkesini savunarak gö- revlerini sorumluluk bilinci içinde anayasaya, yasaya ve hu- kuka uygun olarak yerine geri- recekleri kuşkusuzdur." Klsvelerl glydirlldl Oto ve Özgüldür'ün, ant içme- lerinin ardından, Bumin yeni gö- reve başlayan üyelere kisvelerini giydirdi. Törene, Cumhurbaşka- nı Ahmet Necdet Sezer, TBMM Başkanı BülentAnnç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başba- kan Yardımcısı Mehmet Ali Şa- hin, Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, Danıştay Başkanı En- der Çetinkaya, Sayıştay Başka- nı Mehmet Damar. Askeri İrar- gıtay Başkanı Hâkim Tuğamiral Ferhat Ferhanoğlu,Askeri Yük- sek ldare Mahkemesi Başkanı Hâkim Tuggeneral Erol Alpar, Yargıtay Cumhunyet Başsavcısı IVuri Ok,YÖK Başkanı Prof. Er- doğan Teziç veAnkara Büyükşe- hir Belediye Başkanı Melih Gökçek de katıldı. Azmi: Gericiliğekarşı çözümlaiklik Tübingen ÜniversitesVnceLucas Ödülü'ne layıkgörülen Suriyeli düşünür, Türkiye:i nin Batı karşısında ciddiye alınabüirbirgüç olmasında, laiklikdışındaşansı olmadığını söyledi 22 üniversitenin rektûfieri atandı Cumhurbaşkanı 5 ismideğiştirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer, 22 üniversi- tenin rektörlerini atadı. Sezer, 17 üniversiteye YÖK'ün kendi- sine gönderdiği listede ilk sıra- da yer alan rektör adaylannı atarken Gazi, Erciyes, Cumhu- riyet, Fırat ve Trakya üniversi- telerinin rektörlükleri için, ikin- ci sıradaki adaylan seçti. Sezer, Gazi Üniversitesi'nde 1064 oy alan mevcut rektör Prof. Dr. Rı- zaAyhanın yerine 366 oy alan ikinci sıradaki Prof. Dr. Kadri Yamaçı atadı. Sezer. rektörlerinin görev sü- releri ağustos ayında bitecek olan 22 üniversitenin rektörle- rini atadı. Sezer, YÖK'ün ken- disine gönderdiği listede ve üni- versitelerindeki seçimlerde ilk sırada yer alan 5 adayı eledi. Cazl'ye Yamaç'ı seçtt Sezer, Gazi Üniversitesi'nde- ki seçimlerde 1064 oyalan Prof. Ayhan'ın yerine 366 oy alan Prof. Yamaç'ı, Cumhuriyet Üni- versitesi'nde 163 oy alan Prof. Dr. Faruk Kocacık'ın yerine 115 oy alan Prof. Mehmet Ba- kır'ı, Erciyes Üniversitesi'nde 284 oy alan mevcut rektör Prof. Zeld Yılmaz'ın yerine 239 oy alan Prof. Cengiz Utaş'ı, Fırat Üniversitesi'nde 245 oy alan mevcut rektör Prof. Ahmet Feyzi BingöTün yerine 159 oy alan Prof. Mehmet Hamdi Muz'u, Trakya Üniversite- si'nde de 126 oy alan Prof. Le- vent AümgiTin yerine 109 oy alan Prof. Enver Duran'ı atadı. Sezer'in 17 üniversiteye ata- dığı rektörler de şöyle: Akdeniz Üniversitesi'ne Prof. Mustafa Akaydın, Anka- ra Üniversitesi'ne Prof. Nusret Aras, Atatürk Üniversitesi'ne Prof. Yaşar Sütbeyaz, Boğazi- çi Üniversitesi'ne Prof. Ayşe Soysal, Çukurova Üniversite- si'ne Prof. Alper Akınoğlu, Dicle Üniversitesi 'ne Prof. Fik- ri Canoruç, Dokuz Eylül Üni- versitesi'ne Prof. Emin Alıcı, Ege Üniversitesi'ne Prof. Ülkü Bayındır, Gaziantep Üniversi- tesi'ne Prof. Erhan Ekinci, Inönü Üniversitesi'ne Prof. Fa- tih Hilmioğlu, Istanbul Teknik Üniversitesi'ne Prof. Faruk Karadoğan, Karadeniz Teknik Üniversitesi'ne Prof İbrahim Özen, Mimar Sinan Üniversite- si'ne Prof. tsmetVildanAlpte- kin, Ondokuz Mayıs Üniversi- tesi'ne Prof. Ferit Bernay, OD- TÜ'ye Prof. Ural Akbulut, Uludağ Üniversitesi'ne Prof. Mustafa Yurtkuran, Yıldız Teknik Üniversitesi 'ne Prof. Dunıl Ören. • Baştarafi 1. Sayfada Sadık Azmi, dönemin aydın- lanma düşüncesinden yararla- nan özgür düşünceli, eğitimli bir kadın olan annesinin ve ba- basının. Mustafa Kemal Ata- türk ün hayranı olduğunu söy- ledi. Atatürk hayranı baba Dinin kötüye kullanılması ve siyasete alet edibnesinde aile- den gelen bir dikkate sahip ol- duğunu kaydeden Azmi, Isviç- re 'de yayımlanan Neue Zürcher Zeitung'un sorulannı yanıtlar- ken şu açıklamalarda bulundu: "Annem ve babam ilerici bir yaşam sürmek isrivordu. Ge- leneksel çevremizle karşılaş- tırıldığında bayağı öncü bir aileydik. Özellikle annem di- nin kötüye kullanılmasıvia il- gili olarak bizi duyarlı kıldı. Babam KemalAtatürk hayra- nıydı. İkinci Dünya Sava- şı'nda Arap dünvasında Al- man yanbsı bir hava egemen- ken de müttefiklere sempati duyuyordu." Sömürgecilik tarihine ve kor- kunç savaşlara rağmen Avrupa veABD'nin ailesi için model ol- duğuna işaret eden Azmi, araş- tırmalan sürecinde A\xupa'da devlet ile dinin birbirinden ay- nlma sürecinin ne kadar şiddet- le dolu olduğunu bildiğini söy- ledi. Tutucu çevrelerin şimşeîc- lerini zaman zaman üzerine çek- mekten çekinmeyen 69 yaşın- daki düşünür, Islam ve Arap dünyasının Batı için bugünkü koşullarda ciddi bir tehdit unsu- ru olamayacak kadar zayıf ol- duğunu savundu. Laikliğın ana- Sadık Azmi klmdlr? Sadık Azmi, 1934'tetanın- mış bir Sünni ailenin oğlu ola- rak Şam'dadoğdu. 1963'teYa- le Üniversitesi'ndeki çalışma- lannın ardından Beyrut Ame- rikan Üniversitesi'nde dersler vermeye başladı. Marksist ol- madığını söyle- yen Azmi, ken- disini materya- list bir düşünür olarak tanımla- dı. 1968'deya- yımlanan ve Altı Gün Sa- vaşlan'ndan sonra.Araplann "gözünün açı- lışını" analiz ettiği kitabı "Bozgun Sonrası Özeleştiri" ile ünlenen Azmi'nin kitapla- n, Arapça dışında Ingilizce, Almanca, Italyanca, Hollanda ve Norveç dillerinde yayım- landı. Azmi, yalnızca Şam ve Beyrut'ta değil, Harvard, Prin- ceton ve Hamburg üniversite- lerinde de dersler verdi. yasalara sağlamca yerleşmesi halinde gerici hareketlerin altın- dan kalkılabileceğini vurgula- yan Sadık Azmi şöyle devam et- ti: "Aslolan ilkedir. Dinsel azınlıklann aşağılanması, ka- dınlann baskı altında kalma- sı, vücuda yönelik cezalar: Dogmatik tslamın bütün bu kuralları sadece belli bir za- man için bir kenara bıraküa- maz. Bu, sadece laf olur. Bu kurallar bütün zamanJar için geçersiz kılınmalıdır. Yani İs- lam ilahiyatı da kendi içinde reforma gitmelidir." GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada at 01.00 sıralannda yaşama veda ettin... 9 yıl oldu... Şimdi Piriştina başkanla nicesinizdir bilmiyoruz ama, bizim buralarda olupbitenler tam Aziz Nesin'lik... Nereden başlasak? Işimiz gereği, önce güncel konulara girelım... Hükümet bütün temsilcileriyle tam bir demokrasi dersi veriyor. Başbakan yen gel- dikçe gelmedikçe, "Milliirade herşeydir. HaJkbirşey istiyorsa onun önünde duramazsınız" derdi. Geçen hafta sonu halka çıkıştı. Imam hatip üniversiteleri ya- sasını Köşk'ten döndükten sonra yeniden Meclis'e getirecektik ama, ayağa kalkan olmadı, dedi. Baş- bakan'ın mantığına göre zikir affedersiniz, fikir yü- rütmek gerekirse mademkı halk istemiyor, vazgeç- mek gerekir... Ama Öyle demedi, toplum bedel öde- meye hazır olsun, o zaman yeniden getiririz, dedi. Hiçbir siyası de ayağa kalkıp "Demokrasilerde be- del ne demek, çıkar ağzındaki baklayı" demedi! Avrupa'yla ilişkilerimizde de "tam demokrasi" sü- recindeyiz. Insan Haklan Mahkemesi türbanla ilgili bir karar aJdı. Han/ sızin, olmazsa olmaz dediğiniz laikliğın korunması için üniversitelerde bazı kurallar konabileceğıne ilişkin bir karar. Hükümet oybiıiiğiyle alınan bu kararı elbirliğiyle çürütmek için harekete geçti. En etkili çalışmayı yü- ce Meclis'in başkanı yapıyor. Dedi kı: "Bu karar) hukukçulann enine boyuna tartışması gerekir!" Karan alan rnahkeme, hükümetin temel hedef i- lan ettiği Avrupa'nın yüksek yargı organlanndan bi- ri. Meclis Başkanı, bu karan demokratik tartışmaya açıyor! Bundan böyle demokrasiye yeni bir unsur daha ekleniyor: Mahkeme kararlannı tartışmaya açıp kabul etme- me hakkı! Hani cimri birine sormuşlar: iki kere iki kaç eder? O da karşı soru yöneltmiş: Satın alırken mi satarken mi? Bizim iktidar da hukuka o kadar çok önem veri- yor ki, yargı kararlannın bazen altını çiziyor, bazen üstünü! Çin'i geçeceğiz! Ekonomi mükemmel... Herşeyimiz büyüyor. Hal- kın durumu kötü ama rakamlar iyı. Zaten önemli olan da bu! Arada biri çıkıp "Kardeşim sorunlar da büyüyor" dediğinde, "lyiya" diyorlar, "biz de her alanda bü- yüdüğümüzü söylemiyor muyuz?" Hükümetin, ekonomi uzmanlarının ve medyanın işbirliğiyle her alanda o kadar hızlı büyüyoruz ki, ya- kında şöyle bir manşet çıkarsa şasmayacağız: "Nüfusumuz Çin'i geçti!" Enflasyonda da büyük bir düşüş var. Halkın her gün gereksinım duyduğu temel tüketim maddeleri arasında yer alan kireç taşı, süpürge sapı, gaz lam- bası fitili fıyatları düştü. Et, süt, yumurta fiyatlarında artış var ama, eee olacak artık o kadar! Geçen ayın sonunda Istanbul'da NATO zirvesi vardı. Amerikan başkanı Boğaz'da konuştu. Arka- daki, Boğaz Köprüsü ve carni manzarasına herkes bayıldı. Belki de Amerikan başkanı sizin deyiminiz- le bu iki manzarayı kullanıp şöyle demek istedi: Dar bir boğazdasınız, cenaze namazınızı kim kıl- sın! Işin şakası bir yana, Istanbul'daki NATO zirvesi- nin özeti şuydu: 1950'de biz NATO'ya girdik, 2004'te de NATO bi- ze girmek istiyor! Amerikan yönetiminin NATO'yu taseron kullanıp bütün Türkiye'yi kullanmak istediği Amerikan Sena- tosu'nda konuşuluyorama, Türkiye'de konuşulmu- yor. Söyleyeni yalanlıyorlar... Mektuba son verirken bir soru: Herölüm yıldönümünde senin o ünlü yüzde 60'lık oranın tartışılıyor. 1- Bu oranda oynama mı yaptın? 2- Kalan yüzde 4O'ı hangi s/nıfa koydun? Hani de- bil, embesil de insana göre de... ankcum « cumhuriyet.com.tr özel yetkili ağır ceza mahkemeleri Yarsuvat: Yasa yeni, kafa eski tstanbul Haber Ser- visi- DGM'lerin yerine kurulan "özel yetkili ağır ceza" mahkeme- lerinin anayasaya aykı- n olduğunu belirten hu- kukçularherkesi "ana- yasaya aykjnlık itira- zında bulunmaya" ça- ğınyor. Türk Ceza Hukukçu- lan Derneği'nce Galata- saray Üniversitesi'nde düzenlenen "DGM'le- rin yerine kurulan ağır ceza mahkemeierinin uygulaması" konulu toplantıya Prof. Duy- gun Yarsuvat, Prof. Köksal Bayraktar ve Prof. Erdener Yurtcan konuşmacı olarak katıl- dılar. DGM'lere ilişkin anayasanın 143. madde- sinin kaldınldığı dönem ile 5190 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği tarih olan 30 Haziran'a kadar yapılan işlemlerin ana- yasaya aykın olduğunu belirtenYarsuvat, "Yeni bir yasa çıkanldı, an- cak kafa eski. Şark kurnazlığıyla Batıyı kandırmaya çalışıyor- lar. Bafılı bu kadar ap- tal değii" diye konuştu. DGM hâkim ve savcıla- nnı "kendilerini devlet zannetmekle" eleştiren Yarsuvat, "Bu mahke- melerde yıllardır bü- rün usul kurallan hiçe sayıldı. Ancak biz eleş- rirdik diye değil, AİHM kararlan yü- zünden kaldınldılar" dedi. DGM'lerin yerine "uzman mahkemele- rin " kurulmasının gün- demde olduğu dönem- de Adalet Bakanı Ce- mil Çiçek'in "Avru- pa'da da bu tür mah- kemeler var" açıkla- ması yaptığmı annnsa- tan Bayraktar "bu açıklamamn doğru ol- madığını" vurguladı. Yeni düzenlemenin "yargı birliği", "adil yargılanma". "hukuk ilevleri" ve "eşitlik" ilkelerine aykın oldu- ğunu ifade eden Yurt- can ise hukukçulan ya- sanın iptali için anaya- saya aykınlık itirazında bulunmaya çağırdı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle