22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 MAYIS 2004 PAZAfl 14 KULTUR kultur(2 cumhuriyet.com.tr Tiyatro Festivali kapsamında sahnelenecek olan oyun bugün saat2030y da Taksim SahnesVnde Aşk alanlar,aşksatanlar ECEBAKTIAYA Memur, kadın, kuaför. ev sahibi, koca, genç kadın, şair, oyuncu ka- dın, milletvekili, fahişe... Hepsi de kendine, diline, bedenine yabancı- laşmış ve benliksizleşmiş birer fi- gür... Arttıur Schnitzler'in Avust- ralyalı yazar Werner Schvvab'dan ödünç aldığı birer kahraman... tsim- leriyok... Schwab'ı ülkemizde ilk kez sah- neye taşıyan ise Tiyatro Oyunevi. Ti- yatro Festivali kapsamında sahne- lenecek olan 'Döne Döne - Baştan Çıkarma Rondu' adlı oyunu Mahir Günşiray yönetiyor. Blr NlşkHer yumağı "Bir ağustos günü, Lorca'nın bir oyununun üzerinden bir proje yap- maya karar vermiş iken aniden his- sedersiniz ki, bu çahşma çok iyi ola- bilir ama size bir şey öğretmeyecek; cepten yiyeceksiniz. O an çok ani ve radikal bir kararia dünyasmı hiç bffl- mediğiniz bir başka yazann oyunu- nu çahşmaya karar verebüirsiniz. Bu bir deötiknr. Bu risk sizi heyecan- landınr. İşte Tiyatro Oyunevi, VVerner Scbvvab'ın 'Döne Döne'sine böyle karar verdi. İçerdiği temalan ve di- li kadar, oyunculuk çahşması için de mûkenunelbiroyımdu.Oyunu oku- yup okutup 'Teşekkür ederim ben alamayacağım' diyenler de oldu, kendine güvenle beş ay çahşıp bu oyunu bugüne getirenler de" sözle- riyle anlatıyor Mahir Günşiray oyu- nu seçiş serüvenlerini... On sahneden oluşan bu rontta top- lumun çeşitli kesimlerinden kişile- rin birbirleriyle olan ilişkilerini gö- rüyoruz. "Fahişeyi, memuria buükte görii- yoruz; memuru kuaförle,kuaförii da- ha sonra ev sahibiyle, ev sahibini ev- tikadınla~. Oyunun sonuna doğru oyuncu kaduıİa miOetvekUınin iKş- kisine kadar süriip gidiyor. Her iHş- kide muüaka bir cinsel birleşme söz konusu.MeselaSchnJtzJer'in metnin- ahir Günşiray'ın yönettiği, kadın-erkek ilişkilerinin. bulunduklan toplum içinde değerlendirildiği oyun. kahramanlannın sosyal konumlannı, ilişkilerini ve bakış açılannı gözler önüne sererken Arthur Schnitzler'in. farklı çiftlerin ilişkisine bakarak sorduğu "Aşk var mı?" sorusuna yanıt anyor. de ve yapılan diğer uyariamaiarda, bu cinsel birleşmelere sıra geldiğin- de sahne karanr ve biz anlanz ki bundan sonra bu kişiler sevişecek». Arthur Schnitzler'in rondunda cinselük ve erotizm bu şekilde gös- terilmiş.Oysaburadabu kişilerbir- birierini bir cinsel birleşmeye kadar baştan çıkarmak için bir süriinuma- ra vapıyorlar. Aslında göriivoruz ki bu tamamen ahşveriş üzerine kuru- lu bir inşkiler yumağı. Oyuncu ka- dın miHerveküivie beraber anıa 'Be- nim durumumu bakanla görüşecek- sin değil mı?' diye soruyor. Tama- men çıkar ve ahşveriş flişkueri." Çağdaş Avusturyah tiyatro oyu- nu yazan Schwab'ın, Arthur Schnitz- ler'in 'Ront' oyunundan yola çıka- rak yazdığı oyunda ortaya çıkan farklıhklar Günşiray'ın yorumun- da da kendini göstenyor. Cinsel bırleşmeler içleri tamamen boşaltıhnış mekanik hareketler ola- rak verilirken birleşme sırasındakı devüıim, bir motorun piston hare- ketleriyle aynı düzleme indirgeniyor. Cinsel uzuvların yerini televiz- yon, ınternet ve diğer medya yoluy- la rahatlıkla erişilebilir durumdaki plastik organlar alıyor. Bu tür ilişkı ıçin insan bedeni gerekmez bile: Fuhuş sektöründen evlilik ilişkisi- ne, zina durumundan işveren-işgö- ren ilişkisine kadar tümünde sade- ce birer cinsel organ olması yeter- lidır. "Schvvab'ın dilinde olan özellik aynı zamanda oyunun anlamında ve sahnelenişinde de bir izlek oluş- rurur; tez veantitez bir aradadır. Bu oyun heni cinseOik üzerinedir, hem değil; hem erotiktir, hem değil; hem acıtıcıdır, hem şakadır; hem hakiki- dir, hem yapaydır; penisler, vajina- lar vardırama vokturlar: karakter- ler vardır, ete kemiğe bürünmüşler- dirama bir değiş-dokuş nesnesine dö- nüşnıüşJerdir; kendilerine, difierine yabancüaşnuşlardu; npkı organlan- nın kendi dışlanna itildiği gibi ken- dilerine aitounayan dilözneden uza- ğa düşmüşrürr Yaşamımıza. bulunduğumuz top- luma da göndermeleryapılıyor oyun- da. Her gün televizyonda izlediği- miz magazin programlannda öne çıkanlan cinsellik, yaşanan günübir- lik ilişkiler. "pazar mah'na dönen in- san bedeni tiyatro sahnesine taşını- yorbirbir... Alışverîs nesnesl dnsellHc "Öyle bir gösteri toplumu ki, mö- nüden bir rol seçiyorsunuz va da aç katavorsunuz, Kendini birtakan imaj- lara göre haariarken hakiküiğini y> tirdiğinin, gittikçe köleleştiğinin, me- kanikleştiğinin veböyiecebiryandan üretim aracı olarak nesneleşerek, her şeyin sadece para oiduğu çürü- meye doğru giden bir diinyanın uyunılu bir bedeni olduğunun ayır- dında olamamakya da aynuşsan da çaresizlik hissetmek trajik bir du- rum. Foucault'nun da dediği gibi, cin- selliğin basünlmış olduğundan de- ğil arnk onun pozitif olarak üretil- mesinden konuşulabUir. Böviece *ik- tıdar' için ashnda tehüketi olabile- cekolancinseüiginüretimininvede- netiminin elde tutulabiimesi söz ko- nusudur. Aynızamanda da cinsellik 'alışveriş'in en önemli nesnesi hali- negehniştir*' diyor ve devam ediyor Günşiray. ^OişkOer bir şekilde sade- ce çıkar ilişkisine dönuşmüş ve dili- miz bize ait değil sankL. Schvvab'ın sözcükierhie; bizarük konuşma ba- lonu 3tihabt durumuna düşûvDruz.*' Günşiray'ın dediği gibi; şimdi tüm bunlann oyunla ilişkisini unu- talım, çünkü bir oyun her şe>i an- larmaz, sadece sizin gördükleriniz- den ıbarettir, asla daha fazlası değil. EmreUluerÖzdiTin dilimıze çe- virdiği oyunun sahne ve kostüm ta- sanmı Claude Leon'a, müzikleri Tolga Yenilmez'e, ışık tasanmı ise Yüksel Aymaz'a ait. Oyunda; Na- lan Kunıçim. Erkan Bektaş, Ayça Danıgac», Sinan ÇahşkanoğJu, Ay- nur Tokluoğlu, Hakan Milli, Banu Fotocan rol alıyor. (Oyun, bugün ve yann saat 20.30'da Taksim Sah- nesi'nde görülebilir.) Beklenmeyen başanlar ve hayal hnklıklarıyla 57. Cannes Film Festivali bu akşam kapanıyor Şen olaşenlikşen ola...UĞURHÜKÜM R\RİS- 57. Cannes Şenliğj kayıtlara "ka- Htesi zengin,gövdesi ku\vetii, rayihası hoşve de art lezzeti kahcı" bir fesrival diye geçe- cek gibi görünüyor. Quentin Tarantino baş- kanlığındaki Resmi Yanşma Seçici Kuru- lu'nun kararlan da, umanz. gerçek sinema- severlerin zevkiyle çakışır ve beyazperde kendinden beklenen misyona layık serüve- nini sürdürür... Festival izleyicileri, ABD'li JonathanNos- siter'in 'Mondovino'sundaki tekelci ve tek boyutçu güçlerin elinden kurtanlmış şarap keyfınden, birbaşka belgeselle, türünün us- talanndan yine Amerikalı, Oscarlı, Palmi- yeli \Qchaei IMoore'un olağanüstu çarpıcı, ancak şaşırtıcı ohnayan 'Fahrenheit 9/11 'i ile uyandı. Asya slneması çıkıyta Resmi bölümde yanşma dışı sunulan Şi- lili sanatçı Patrick» Guzman ın 'Sarvador Aflende'si, Iranlı sinema şahı Abbas Kiaros- tami'nın 'Five'ı, büyük fotoğrafçı diye bil- diğimiz Fransız Raymond Depardon'un mahkemede duruşmalara tanıklık eden '10e Chambre Instants d'Audiences'ı, belgesel sine- manın dünyadaki giderek artan ve vazgeçilmez yerinin yeni göstergeleriydi. 19 yanşma filminden 6 sının Asya'dan gelme- si rastlantı değil. Izlediklerimizden, 1963 do- ğumlu Güney Koreli yönetmen Park Chan-wo- ok'un, senaryo ve kurgusu olağanüstu güclü 'Old Boj''u bize de hayret-hayranlıkla iğrenme arası çelişik duygular yaşattı. Son yıllann pek revaçta bir diğer Koreli yönet- menı, Hong Sangsoo'nun filmı 'VVbman Is The Future Of IVIan / İnsan'm - veya Erkeğüı - Gete- ceği Kadın', bu deyişi gündelik dile kazandıran dev yazar Louis Aragon'u mezannda döndüre- cek nitelikteydi bizce, ama epeyce saygıdeğer eleştirmen görüşümüzü paylaşmıyor. Japon Mamoru'ninmanga ve pop-kültürün be- ğenilen başka bir örneği, 'Ghost In The SheU'ın 2. bölümü 'Innocence/Masumiyet' adlı çızgi fil- mı üzerine ilk izlenimler olumlu. Son iki Asva \>xannes Film Festivali'nde sonun sıradanlığı rahatsız edici olsa da; eleştiren, uyaran bir sinema anlayışında siyasi arayışlar adma sevindirici bir gelişme. Sevindiren bir haber de, şenliğin uluslararası pazannın kamuya açık sergisi 'Village International'm 1 numaralı standının Türkiye Standı olmasıydı. 'Ladvkülers yapımı, göremediğimiz ancak sürpriz yapacağı- nı da sanmadığımız Taylandlı genç sınemacı Apkhatpong Weerasethakulun (1970) 'Tropical Melody'si ıle baştan beri favorilerden sayılan Hong-Konglu yani şimdılerde açıkça Çinli Vİbng Kar-wai'ın '2046'sıydı. Göstenleceği günün sabahı kurgusu tamamla- nıp uçağa konan yapıt, festivalin en heyecanla bek- lenen 3 filminden biriydi (diğerleri Kusfurica ve Moore'unkiler). Güney Amerika son vıllarda dünyaya Arjan- tın sinemasını hediye etfi. 38 yaşmda ikinci fil- mi 'La Nina Santa / Kutsal Kız'la Cannes'a ka- tılan Lucreda Martel bu bereketli ocagın yeni gü- zel öraeğiydi. Fılmde anne \e kızmı ovTiayan oyuncular gönlümüzde en iyi kadın oyunculuğa adaydırlar. Açış filmi Almodovar\apımı KötüEğitim'ın başroldeki kurbanı genç oyuncu GaeiGarciaBer- nal Brezilyalı VValter Saües'ın 'Diarios de Mo- tockleta /MotorsikletGünhlğü'nde Ernesto Che Guevara'yı canlandınyor. Kuzey Amerika'dan gelen ve yanşma dışı gösterilen filmleri, Cannes haberi diye 'Demokratbabaranrransparan lazTnı \ r eren sayın Türk basınına bırakıp Andrev\Adam- son,KeDv'Asburyve Conrad Vernon üretimi çiz- gi film, son derece sevimli 'Shrek2'ye gerçek bir saygı ve hayranlık duyduğumuzu, ancak umutla beklediğimız Coenkardeşlerin 'Ladykillers'ımn genel bir hayal kınklığı yarattığını belirtelim. Avrupa'dan Fransa önde Bu yıl AvTupa sineması Fransa ağırlıklıydı. Doğru ve güçlü kamu ve özel girişim desteğini arkasına alan Fransız sineması 2003 jilında 213 uzun filmin yanı sıra çok sayıda kısa-orta met- rajlı ve belgesel filmin yapımını da gerçekleştir- di. Zaten, her dalda ödüle aday görebileceğimiz film de 39 yaşındakı Fransız kadın yönetmen AgnesJaouimn 'CommeUneImage/Bir Resün Gibi' adlı filminde, hayattakj eşi Je- an-Pierre Bacri ve genç oyuncu Marilou Berry ile başrolü paylaşan Jaouı aynı zaman- da filmin senaryo yazan. Bu sevgili kişiliğin, tüm sanat dallan ça- lışanlannın (113 bin oyuncu. teknisyen. ış- çi vs.) işsizlik sigortalanyla ilgili bir vıldır süren savaşımlannda sözcülük yaptığını da belirtelim. Avrupa'dan son seçim ise. Cannes'ın bu \ılki genel çızgisini belki de en ıyı özetle- yenfilm.Yani politik... 1970 doğumlu A\vs- turyalı Hans VVeingartner'in ikinci filmı Alman yapımı 'Die Fetten Jahre Sind Vor- bei/BoDuk Yıflan Geride KaMı\ üç gencın bireysel başkaldınlannı ele alıyor. Sinemaseverlenn 'Goodbve Lenhı'den anımsayabileceği Danid Brûhl ile iki genç oyuncunun başanyla canlandırdığı üç asi genç, bu yeni türde politik filmde seyırciye duygulu anlar yaşatıyor. Sonun sıradanlığı bızi rahatsız etmiş olsa da; eleştiren, uyaran, yadırgatan birsinema anlayışında siyasi ara- yışlar adma sevindirici bir gelişme. Cannes'dan sevindiren bir haber de, şen- liğin uluslararası pazannın kamuya açık ser- gisi 'VilageInternational'm 1 numaralı stan- dının Türkiye Standı olmasıydı. Geçen yılın Seçici Kurul Büyük Ödülü sahibi Nuri Büge Ceylan'ın (Ceylan'a France Culture Radyosu 2004 En iyi Yabancı Yönetmen ödülü de verildi) Kısa Metrajlı Filmler Seçici Kurulu üyeliği, 2004 Istanbul Festi\ali'ne Fransız bası- nmda yer avTilması, Fatih Akın m Berlin Film Fes- tivali'ndekı başansı, "VTzontele luuba'ya Paris- li sinemaseverlerin gösterdiği ilginın yanı sıra başta SESAM Başkanı Kadri Yvrdatap ve Ar- zu Djouani ile Kerem Ayan olmak üzere, Türk standındakı kişilenn güleç ve sıcak varlığı bura- yı bir çekım odağı halıne getırmişti. Sinema pazanna katılan olası alıcı sayısınm 8500'ü, özel gösterilen film sayısuıın da 1400'ü (5'iTürk yapımı) aşması bu vitrinin önemini bir kez daha kanıtlıyor. Şimdi gözler ve kulaklar 2004'ün en ıyilerini duyuracak seçici kurula çevnldi. Bakalım bu bu- luşmanın haklı talihlileri kımler olacak? DVD / VCD Yeniler ASLI SELÇUK Schindler's List (Schindler'in Listesi) / Yön: Steven Spielberg / Oyn: Liam Neeson, Ben Kingsley, Ralp Fiennes / 1993, siyah-beyaz, 187 dakika/ Universal-Tiglon. Thomas KeneaD>'nin "Schindler's Ark" kitabından uyarlanan çahşma, Nazi partisi üyesi, karaborsacı, silah ımalatçısı Oskar Schindler'in 1200 Yahudiyı ölüm kamplanndan kurtarmasımn ilgmç öyküsünü anlatıyor. Schindler'in gerçek yaşamöyküsü aynı zamanda dünyanın yaşadığı en büyük savaşın da tanhi, trajik bir panoraması. 7 Akademi Ödüllü yapımın 2 Diskti Ozel Versiyon'unda soykınmdan sağ kurrulan Schindler'ın Yahudileri yaşama dirençlerini, nefretle savaşımlannı. O. Schindler'in ilginç kışiliğını, ölüm kamplanndaki acımasız gerçeği anlatıyorlar. Shoah Sağ Kurrulanlar Görsel Tarih Vakfı 'nın da tamtımı ve işlevi irdeleniyor. tnsanlık tarihinin en karanlık dönemlennden, 1939-42 yıllannı anlatan Spielberg, bir insanın kimı zaman olaylann akışını nasıl değıştirebıleceğim, sıradan insanlann baskılann. amansızlığın üstesinden gelerek nasıl sıradışı bir direnç gösterebileceklerini, ezilmışlerin cesaretle, dayanma gücüyle kurruluşa ulaşmalannı ustalıkla anlatıyor. • • • The Hours (Saatler) / Yön: Stephen Daldry/Oyn: Nicole Kidman, Meryl Streep, Julianne Moore / 2002, renkli, 110 dakika / Film Pop-Palermo. Michael Cunningham'ın Pulıtzer ödüllü "The Hours" romanından uyarlanan yapım. üç ayn zaman dihminde yaşayan üç farklı kadını anlatıyor. Cnlü Vlrginia NVoolf, Los Angeleslı bir ev kadını ve Nevv Yorklu bir edıtör: film, kadınlann yaşamın anlamını ve mutluluğu ararken yaptıklan aynksı seçimlerle, bu seçimlerin ödenen bedellerini yalın. derin bir anlatımla betimleyen etkileyici bırpsikolojik dram. Özel BÖIümler'de filmin biçemi ve iletısi, set görüntüleri, müziğin yaratımı, oyunculann özellikleri. karakterlerin oluşumu, yönetmen ve oyunculann çahşma yöntemleri, aynca V. Woolf un özyaşamöyküsü. edebi kişiliği, romandan filme kadar uzanan aktanm evresi var. S. Dakiry'nın. rüm zorluklara \e trajedılerine karşın yaşamı kutlayan, yaşamı cesaretle göğüslememız gerektiğini, yaşamın insanlara sunulan en güzel. en güçlü şey olduğunu v^ırguladığı bu çok özel dokulu, titiz çahşma V VVoolf'u yorumlayan N. Kidman'a daEn iyi Kadın Oyuncu Oscan'nı kazandırdı. Bedia Muvahhit OdülU vepHff • Kültür Servisi - Türkiye Kadınlar Bırlıği Istanbul Şubesi'nin düzenlediğı 'Bedia Muvahhit Ödülü'. 19 Mayıs'ta Kadıköy Haldun Taner Sahnesf nde yapılan törenle verildi. 'Medea' adlı oyunun korosunda yer alan oyuncular Vildan Türkbaş, Betül Kızılok Bavli, Çığdem Gürel. Selın Işcan, Senan Kara, Özgür Tanık, Ece Onur ve Derya Cetinel, ödüllennı Türk Kadınlar Birliği İstanbul Şube Başkanı Nurten Altaç, Istanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolan Genel Sanat Yönetmem Nurullah Tuncer ve yönetmen yardımcısı Mustafa Arslan'dan aldı. Dört Türk sanatçı Londra'da • KiUtür Servisi - Küratörlüğünü Nina Dımitriadı'nın yaptığı ve 30 Ma>ns'a dek Londra'daki MenierGallen'deyeralacakolan 'Eyes Dreams" sergisine Zeynep Dağlı, Londra, Berlin ve Istanbul'da yaşayan Nurdan Özçın, Erkm Peprek ve Banş Gürkan katıhyor. Gündehk yaşamın minimalist nesneleriyle tesadüfi bıçimler kurgulayan sanatçılar, nesneler de gizli olan oyunsu görüntüleri keşfe çıkıyor. Sergı. kurgunun yerine rastlantısallığı yerleştirerek hem seçilen nesnelerde, hem de oluşturulan biçimlerde tesadüfi bir yaklaşım öneriyor. Böylelikle sanatçılar. günümüz sanatının anlatım araçlannı -v ideo, tuval, dijital baskı vb...- kullanarak nesnenin farklı görüntülerini yakalamaya çahşıyor. c"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle