Katalog

-Jfi NİSAN 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EGtlİM ÇYDD'nin projesi ile sekiz bin kişi insan haklan konusunda bilinçlendirilecek Çay mı, kahvemi, eğitim mi? hniolmayan Kuran kursu kapatıldı TARKANTEMUR Yasal iznı olmamasına karşın ya- tılı öğrencı bulundurduğu ortaya çı- kan Bayrampaşa Bilali Habeşi Ca- mii Kuran Kursu, Istanbul Müftü- lüğü tarafından kapatıldı. Bayram- paşa Müftüsü Veysi Paür Istanbul Müftülüğü'nün soruşturma açarak kursu kapatmasma rağmen, "Yaz- ctaklannız doğru degiL Bu konu hak- kmda dahafazla konuşmayacağım'' dedi. tstanbul Müftü Yardımcısı Yusuf Kavakh ise "Haberiniz iizerine, kur- sun yaün öğrenci bulundurma izni ofanadığı için soruşturma başlattık ve kapaûlmasına karar verdik. Kur- sun bu izni alması için prosedür de- vam ediyor. Bu prosedür aylarca sü- rebffir" dedi. Bayrampaşa Müftüsû Patır ise Istanbul Müftülüğü'nün soruşturma açarak kursu kapatma karanna rağmen yazılanlann doğ- ru olmadığını iddia etti. 2003 yılının Ekim ayında Fatih Ya- tılı Kuran Kursu'nun kapatılması- nın ardından buradaki öğrenciler, Bayrampaşa Müftülüğü'nün yasa- lara aykırı olarak verdiği izin ile Cevatpaşa Mahallesi'nde bulunan Bilali Habeşi Camii Kuran Kur- su'na gönderilmişti. Yatılı öğrenci bulundurma izni olmayan Kuran kursu, tstanbul Müftülüğü'nce açı- lan soruşturma ile kapaulmasının ar- dından kursun yatılı bölümünde ka- lan 25 öğrenci yatılı öğrenci bulun- durma izni olan Bayrampaşa Yeşil- cami Kuran Kursu ile Bayrampaşa Hayırseverler Kuran Kursu'na gön- derildi. 7 bin kız öğrenci artıkokullu DÎYARBAKIR(Cumhuriyet Bü- rosu)-UNICEF'in Milli Eğitim Ba- kanlığı desteğiyle yürüttüğü "Hay- di Kızlar Okula" kampanyası, Di- yarbakır genelinde olumlu sonuç verdi. Kampanya kapsamında oku- Ia gönderilmeyen 7 bin 471 kız öğ- renci eğitime kazandınldı. Diyarbakır Valisi Nusret Miroğ- lu, 2003 yılında kent genelinde eği- tim ve öğretim alanında yürütülen çalışmalarla ilgili değerlendirme- lerde bulundu. 2003-2004 eğitim- öğretim yılında kent genelinde il- köğretim okullanna 22 bin 733 'ü er- kek, 19 bin 636'sı da kız olmak üze- re toplam 42 bin 369 öğrenci kay- dı yapıldığına dikkat çeken Miroğ- lu, UNICEF ve MEB işbirliğiyle yürütülen kampanya kapsamında okula kayıt olan kız çocuğu sayısı- nı 7 bin 471 olarak açıkladı. Kent genelinde 18 bin 554 öğ- rencinin 723 yerleşim biriminden ta- şınarak 66 merkezde eğitim gör- melerinin sağlandığını anlatan Nusret Miroğlu, son yıllarda yapı- lan öğretmen atamalanyla kentte smıf öğretmenine gereksinim kal- madığuıı belirtti. Toplumun az eğitimli, dar gelirli kesimini bilinçlendirmeyi amaçlayan proje kapsamında Beşiktaş, Beyoğlu, Şişli, Kâğıthane, Sanyer ve Büyükçekmece'deki 400 kahvehanede eğitim yapılması hedefleniyor. ESRAAÇIKGÖZ Çağdaş Yaşamı Destekleme Der- neğı'nin(ÇYDD) "Kahvelerde İn- san Haklan Eğitimi" projesi ile kahveler, ınsan haklan eğitim mer- kezlerine çevrilecek. "Demokrasi ve tnsan Haklan İçin Avrupa Gi- rişimi" kapsamında yapılan proje ile "toplumun az eğitimli, dar ge- lirli kesimini bilinçlendirmek, ken- di haklanna sahip çıkmalarmı sağ- lamakveinsan haklannı köklendir- mek için bir model ohışturmak" amaçlanıyor. ÇYDD'nin 2 bin 585 Euro des- tek verdiği proje için Avrupa Bir- liği Türkiye Temsilciliği tarafın- dan 50 bin Euro'luk bağış venlmış. Proje kapsamında Beşiktaş, Be- yoğlu, Şişli, Kâğıthane, Sanyer ve Büyükçekmece'deki 400 kahve- hanede eğitim yapılarak 8 bin ki- şiye ulaşılması hedefleniyor. ÇYDD Proje Sorumlusu Şazrye Kurtoğlu. proje kapsamında yapı- lacak çalışmalan ise şöyle açıkla- dı: "Kahvehanede eğitim vermek üzere, formatörlere insan haklan hakkuıda akademik düzeyde eği- tim verilecek. tkinci bir eğitimle, çok az eğitimli yetişkinlere en i\i şekilde eğitim verme konusunda, eğitim teknikleri öğretilecekvekah- vehanelerde verilecek eğitimin bir modeli geliştirilecek. Ekim-kasım- arahkaylannda 20 kadar kahveha- nede eğitim yapacaklar. Proje Mart 20O5'te tamamlanacak." MEF Dershaneleri'nin yanşmasma 130 öğrencinin 64 projesi katılıyor Geleceğinbilim adamlan emokratik üniversrte istemi Trabzon'da bir araya gelen üniversrte öğrencileri, demokratik üniversrte istemlerini dile getirdi. Karadeniz üniversiteleri öğrencileri tarafından Trabzon'da "Demokratik Üniversite Isteme Mitingi" düzenlendi. Mitingde istemlerini sıralayan üniversite öğrencileri, şarkılar söyleyip halay çekti. Miting olaysız sona erdi. (Fotoğraf: AA) Fizik, kimya ve biyoloji dallannda hazırlanan 64 proje, 4-7 Mayıs tarihleri arasında MEF Okullan'nda sergilenecek. Yanşmaya yurtdışından da öğrenciler katılıyor. Eğitim Servisi - MEF Dershanelen'nin, heT yıl düzenlediği "Araşnrma Projeleri Yanşması'', öğrencılen. proje üretme konusunda desteklıyor Yanşmaya maddı olanaksızlıkJar nedenıyle kahlamayan öğrencilere yardım etmek için MEF Dershanelen öncülügünde, "Bitime Destek Platformu" oluşturuldu. 638 bilım dostunun üye olduğu platform, öğrencilere düzeneklerindekı aparatlan ve kimyasallan bulmasında yardımcı oluyor. Bu yıl 13'üncüsü düzenlenecek yanşmaya, 16ilden 311 proje başvurdu. Istanbul Teknık ve Yedıtepe üniversıtelennde görev yapan 6 profesörün yaptığı eleme sonucunda, 130 öğrencinin fızık, kımya \e biyoloji dallanndakı 64 projesi, 4-7 Mayıs tarihleri arasında MEF Okullan'nda sergılenecek. Yanşmaya, tsraıl, Avusturya, Almanya, Makedonya, Bulganstan, KKTC, Saraybosna, Güney Kore \ e Hırvatıstan olmak üzere 9 ülkenin öğrencileri de katılacak. MEF Dershanelen Proje Koordınatörü Hakan Gökalp Oztürk, fen öğrenımıni destekleyerek öğrencileri bilınçlendırmeyi amaçladıklannı belirtti DERS KİTAPLARI 'ÖĞÜT' VE EMİR1 DOLU Eğitim Servisi - Ders kitaplannda "baba" sözcüğü, "anne"den daha çok kullanılıyor. Öğüt ve emir cümlelerinin oraru fazla iken, soru ve ünlem cürnlelerine fazla yer verilmiyor. Bu bılgiler, Tarih Vakfı ve Türkiye Bilimler Akademisi'nın (TÜBA) iki yıldır sürdürdüğü "Ders Kitaplannda tnsan Haklan" projesi kapsamında yapılan araştırmanın sonuçlan. Sultanahmet'teki Armada Otel'de dün başlayan "Uhıslararası tnsan Haklan Eğitimi ve Ders Kitaplan Araşurmalan Sempozyumu"nda araştırmasını açıklayan Boğaziçi Ünıversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi AH Baykal. 190 ilköğretim ve lise kitabındaki 5 milyon sözcüğü incelediğinı belirtti. Baykal, "Soru cümkterini araştırmam özeDikle, fen eğra'minin sorgulayıcı ohıp olnıadığını ortaya çıkarmak için önemfiydL İlköğretim 3. sınıfta daha fazla soru cümksine yer veriBrken, bu oranın Kse sonda çok azaldığı gözüküyor" dedi. ÖĞRETMENLER BİLİŞİM SEKTÖRÜNDE YER ALMALI' Eğitim Servisi - Bilfen Eğitim Kurumlan, "1. Eğitim Teknolojileri Sempozyumu" düzenledi. Sempozyuma, üniversitelerden eğitim teknolojileri konusunda çalışmalan olan akademisyenler konuşmacı olarak katıldı. Sempozyumun açılışını yapan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Nizami Aktürk "Bilişim sektörünün canlandınlması ve öğretmenlerin bflişim sektöründe yerterini abnalan eğitimimiz açısmdan çok önemlL Her okula internet bağlanüsı ve BT (Bilişim Teknolojileri) smniannm kuruhnası çahşmalannı desteklhoruz" dedi. Bilfen Eğitim Kurumlan \etkılılen, kurduklan "Bilfen Eğitim Kurumlan Eğitim Teknolojileri Bölümü"nün yazılımlar hazırladığına dikkat çekerek "Türkiye'deki bügisayar destekli öğretim yönteminin uygulanmasmda karşılaşılan en bü>ük sorunlardan biri. kaBteB \azihm eksikliğklir" dedıler ILGAZ ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 79 Davacı Mehmetalı Yaylacı vekih Av. Suna Erşenel tarafından da^ılar mal müdürlüğü ve Cömert köyü muhtarlığı aleyhine açılan tescil davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karan gereğınce; Aşağıda köyü, mevkıı, hudutlan ve vasıflan belirtilen dava konusu taşınmazın babası Alı Yaylacı tarafından \e ba- bası öldükten sonra da kendısı tarafından 25-30 yıldır mahk sıfatıyla nizasız, fasılasız ekılıp bıçıldığuu, adı geçen gayrimenkul üzerrnde Hazine ve köy tüzelkişiliği ile üçüncü şahıslann herhangı bır hakkının olmadığını, tapunun gaynmenkulün kendi adına tapuya kayıt ve tescili talep etmiş bulunduğundan aşağıda mevkıı ve hudutlan yazılı taşın- mazda hak ve hıssesi olan üçüncü şahıslann ilan tanhinden itibaren üç ay ıçensınde mahkememızm 2003 79 Esas sa- yılı dosyasına müracaatlan ilanen teblığ olunur. Dava konusu taşınmaz Köyfl: Cömert Mevldi: Kurbağa çayrn Vasfi: Tarla Miktan: 3773.20 m2 Hududu: Doğusu: Kadın çayın mesire yeri yolu, batısı: Köy boşluğu, kuzeyı: çay, güneyr Yol Basın: 16768 VEFAT En büyük şansım, en iyi dostum, en birinci öğretmenim, canım annem NURAN OKTAR'I kaybettim. Tıpkı yaşarken olduğu gibi sevgi ve huzur içinde yatsm ASLI ÖNCÖREN tatilaboneliği ay ödeyin yıl tatil yapın. "tatil aboneliği" TANITIM TURU 30 Nisan - 2 Mayıs 2004 Tarihleri Arasında Gökova Yücelen Otel'de 1 Gün Tam Pansiyon Konuğumuz Olun Ulaşım Ücreti Kişi Başı: 70 Milyon . îüftocağt Cad Basn Sdfdyı No.t Kat 4 (Gaîetsctte- CCTi">-et CatS) Cagaioşkı istarux.i (0212) 520 2? 91-92. <O2123 522 49 26 Faks; (0212) 520 50 23 Gâzeiete «0212)512 05 05/550-50: GÖRÜS ŞAHNAZ ÇAKIRALP Vatandaş Olmanın Mutlulugu Devlet Istatistik Enstitüsü'nün (DİE) ilk defa gerçekleştirdiği yoksulluk profili ve yaşam mem- nuniyeti çalışmalan geçenlerde açıklandı. Bu ça- lışmalardan birçok önemli bilginin ve sonuçun elde edildiğini görüyoruz. örneğin halkımızın yü- zde 27'sinin (18.4 milyon kişi) yoksulluk, yüzde 1.4'ünün (1 milyon kişi) de açlık sınınnda yaşa- dığı ortaya çıktı. Ancak, en ilginç ve beklenme- dik sonuç ise insanlanmızın yüzde 47.6'sının mutlu olması ile ilgıliydi. Çok mutlu olanların da {yüzde 11.9) buna ilavesi ile halkımızın yüzde 60'a yakını mutlu gözüküyor. Bu çalışmada mutluluk kaynaklannın başında anne-baba birinci sırayı alırken bunu sağlık, sev- gi, çocuklar takip ediyor. Para ise yüzde 4.8 oranla sonlarda yer alıyor. Demek ki para, bizim insanımızın mutluluğunda önemli bir araç değil. Mutluluk göreceli, her insana göre değişen bir kavramdır. Genel olarak, insanın yaşamdan hoş- nut, sevinçli, memnun, şanslı olduğu, keder, acı gibi olumsuzluklann olmadığı durumları yansı- tır. Ve şüphesiz mutluluk, insanın yaşamında bi- rinci amaçtır. Herkesin tüm çabası da mutlu ol- maya dönüktür. Bu çalışmalarda yoksulluk ve açlık sınınnda ya- şayanlann, nüfusun yüzde 30'a yakınını oluştur- malanna karşın çok mutsuz ve mutsuz olanla- nn oranının yüzde 7'lerde kalmasının nasıl sos- yolojik, psikolojik ve bilimsel açıklamalan olur ,doğ- rusu merak ediyorum. Aç olan yahut aç kalma- maya çabalayan insanlann yaşamdan hoşnut ve memnun olmalan, sevinmeleri, kendilerini şanslı kabul etmeleri olası mıdır? Kederli olma- malan, acı çekmemeleri mümkün müdür? Açlık gibi bir acının olacağını sanmıyorum. Bir yaza- nn şu sözlerini hatırlıyorum: "Açlık ne dost, ne akraba, ne insanlık ve ne de hak tanır." Kaldı ki nüfusun üçte birinin yoksulluk ve aç- lık sınınnda olduğu bir ülkede üçte ikisinin nasıl mutlu olduklan da ayrıca sorulması gereken bir soru değil midir? Şinasi'nın; "Yoksulun zengin açar malinden, Tok olan bilmez açın halinden "dizesini yahut "Ne bilsin tok olanlar açın halinden" sözünün hâlâ geçerii olduğunu mu gösteriyor bu sonuç- \ar? Bu araştırma sonuçlannı açıklayan Sayın Ba- kan bunun hükümet için bir mesaj olduğunu söylemiş. Ancak açlık ve yoksulluk içinde yasa- yanlann da mutlu olduklannı varsayarlarsa bu me- sajın ne derece etkili olacağı da ortada değil mi- dir? Vatandaşım aç ve yoksul ama mutlu da de- mek sorunun çözümünde önem derecesini göz ardı etmez mi? Bu sonuçlar gerçeklere uygun ise burada mut- luluk kavramından ne anladıklannı da denekle- re sormak gerekirdi. Burada genelde aile içi iliş- kilerden hoşnutluğun anlaşıldığı gibi bir izlenim çıkıyor. Mutluluğun kaynaklannda yanıtların an- ne-baba, sevgı, sağlık ve çocuklar şeklinde sı- ralanması da bunu gösteriyor. Bununla insan yaşamındakı mutlulugu kanştrmamak gerekiyor. Böyle bir araştırmada bence vatandaşa sorul- ması gereken asıl soru; "Vatandaş olmanın mutlulugu" olmalıydı. Vatandaş olarak mutlu musun değil misin? Çünkü ülkeyi ve toplumu yönetenlerin bilme- si gereken en önemli soru budur. Vatandaşın ana-babasıyla, eşiyle, çocuklan ile ilişkılerinden hoşnutluğu veya hoşnutsuzlu- ğu sadece vatandaşı ilgilendirir. Ama vatandaş olarak mutlu olup olmadığı hükümetleri, yöne- ticileri ilgilendirir. Vatandaş olarak mutlu olunamayacağının bir- çok örneğini; olayı, durumu ve olumsuzluklan alt alta sayfalarca sıralamak mümkün. Biz sadece güncel olan birkaçını yazıp soralım: IMF reçetelen ile yürütülen bir ekonomide, mil- yonlarca aç, yoksul, iş ve aş arayan insanlar var- sa; Töre ve namus cinayetleri art arda işleniyor ve bunlar için bir önlem alınamıyorsa; Istanbul'da seçkin bir barda 17 arkadaşının kendisi için dü- zenledikleri veda gecesinde ve onlann gözleri önünde bıçakla boğazlanarak öldürülen gencin katledilmesine arkadaşlan dahil herkes göz yu- muyorsa, tanıklık dahi etmeye yanaşmıyoriarsa, kanıtlar hemen yok ediliyorsa; TBMM Başkanı basıntoplantısındakendisine sorulan normal bir soruya, "Şeyini şey ettiğimin şeyi" diye yanıt veriyorsa; Vatandaşın "vatandaş olmanın mutluluğu"nu yaşaması olası mıdır?.. scakiralp hotmail.com www.yapic.com.tr J ACI KAYBIMIZ Naci - Talat Oktar]ın kızı, Sema Saygı'nın ablası, Vasıf Öngören'in eşi, Aslı Öngören'in biricik annesi tiyatro ve sinema sanatçısı NURAN OKTAR'ı yitirdik. Onu selamlamak için 19.04.2004 Pazartesi günü saat 13.30'da Teşvikiye Hadi Çaman Tiyatrosu'nda yapılacak olan törenin ardından, Teşvikiye Camii'ndeki ikindi namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ