Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 2004 PERŞEMBE
HABERLER
DUIVYAPABUGUN
ALİ StRMEN
Kopku İmparatorluğu
George W. Bush son seçimleri kimilerinin ön-
gördüğ ünden de daha kolay kazandı.
Oysa ABD'nin içine saplandığı Irak batağı yü-
zünden, Başkan'ınseçimi kaybedeceğini düşü-
nen yabancı gözlemciler az değildi.
I rak'ta ABD'nin tam anlamıyla batağa saplan-
mış olduğu, Dışişieri Bakanı Colin Povvell'ın
açıklamalarıyla da ortaya çıkmış bulunuyor.
Kısacası ABD, Bush'unpolitikasıyla, Başkan'ın
ya da ekibindeki yeni muhafazakârların iddia et-
tikferi gibi, ne Irak'a demokrasi götürebilmiş, ne
de dünyada terörün belini kıracak bir darbe in-
dirmeyi başarabilmiş durumdadır.
Tam tersine, El Kaide'ye herhangi bir darbe in-
dirilemediği gibi, Afganistan'da ne Usame bin
Ladin yakalanmıştır ne de terör örgütünün her-
hangi bir yüksek yöneticisi. Irak ise gittikçe bü-
tün Ortadoğu'yu kaplayabilecekolan biristikrar-
sızlık bölgesi haline gelmiş bulunmaktadır.
Bu durumda Bush 'un seçim zaferinin nereden
kaynaklandığı sorusu geliyor kaçınılmaz olarak
akia.
Her şeyden önce, Bush ve ekibi, Irak savaşı
öncesinde ve sırasında, halkı çok iyi yönlendi-
ren bir propaganda mekanizması yürütmüşler-
dir.
Saddam'ın biyolojik ve kimyasal silahları bu-
lunmadığı, Irak diktatörünün bölgeyi kendi kitle
imha silahlarıyla tehdit edecek düzeyde olma-
dığı, bütün dünya tarafından biliniyor ve bu ger-
çek açıklanıyordu, ama Bush kendi ülkesinin ka-
muoyunu bu konuda, tabii ki medyanın da yar-
dımıyla ikna etmeyi başarmıştı.
• • •
Savaş sırasında ise 'embeded' denen, işgal
ordusuna eklemlenmiş muhabirler aracılığıyla
çatışmaların gerçek yüzü halktan gizlenmiştir.
ABD medyası büyük ölçüde, enformasyondan
çok dezenformasyon yaymıştır.
Ancak bu olgu ile ilk kez karşılaşılmadığını da
belirtmek zorundayız. Vietnam Savaşı sırasında
dadurum farklı değildi. UzunyıllarABD'demed-
ya Vietnam Savaşı'na karşı tavır almadı. Hatta
ciddiyetiyle ünlü NewYorktimesdahi, Bertrand
Russell gibi bir şahsiyetin savaş aleyhtarı yazı-
larına okurların köşesi sutünunda bile yer ver-
medi.
Ama ne zaman gelen cesetler arttı, savaş ran-
tabl olmaktan çıktı ve halkın savaş karşısındaki
tavrı değişti, işte o zaman Amerikan medyası da
rota degiştirmeyi zonınlu gördü.
Kısacası tıpkı geçmişte olduğu gibi, bugün de
Amerikan medyasınn savaş karşısındaki tırtu-
munu, müşterinin tepkisi belirlemektedir.
O zaman halkın Bush'u ve savaşını destekle-
mesindeki nedenleri araştırmak daha doğru ola-
caktır.
Konunun bu yönürıegeçmeden önce, biraz da
karşı aday Kerry ü^erinde durmak gerek.
Hemen söylemeliyı ki, Noam Chomsky'nin
de belirttiği gibi Busr le Kerry arasında pek bü-
yük bir fark yoktur. Ssteme eleştirel açıdan ba-
kan Chomsky'nin t>ı.görüşünü halk da benim-
semiştir.
* • •
Her şeye karşın, bjnca başarısız Bush karşı-
sında, Kerry'nin bir eıveni şer olarak bile görül-
memiş olmasını yalnzca onun kişiliğiyle açıkla-
maya olanak yok.
Ayrıca Bush'un, oralama düzeyi pek yüksek
olmayan Amerikan lalkına "daha kendilerin-
den" bir görüntü verniş olmasını da en belirle-
yici etken olarak kaıbJ etmek pek mümkün gö-
rünmüyor.
Denebilir ki Bush' ı_nen büyük başarısı, 11 Ey-
lül olayını iyi kullanauak, Amerikan halkında her
zaman var olmuş ol.ai "elindekini yitirmek" kor-
kusunu kışkırtmış olnasıdır.
Gerçekten de Bus"! 11 Eylül olayıyla Ameri-
kalıların bütün yaşama'inı tehdit edebilecek olan
bir tehlike ile karşı •arşıya oldukları izlenimini
yaratmayı becermiş; velrakSavaşı'nınAmerikan
halkının güvenliği i ç r zorunlu olduğuna kamu-
oyunu inandırmayı t^şarabilmiştir.
Amerikan seçmeni.tüyük terör hayaletine kar-
şı Bush'un Kerry'd&r :ok daha iyi bir mücade-
le yürütebileceğine randığı için Bush'u yeğle-
miş görünüyor.
Gündeliğini yitirmK, elindekini kaybetmek
korkusu her yana egrfnen olunca, uyarıların da
önemi kalmıyor.
Korku dağları bek.ltKen, akıl da sindiği köşe-
sinden silkinip çıkar-mor.
ABD bir korku imif^atorluğudur ve Bush'un
zaferi korkuyu destıeeyerek elde edilmiştir.
asirmen@cumhiaryet.com.tr
Tasarı bugür» genel kurulda
TCYaffi igingerisayım
ANKARA (Cumla*
rivetBürosu) -Yeni T i i ı
Ceza Yasası yürürlüjŞ
ginneden önce cezas
düşürülen hükümlül-e
rin serbest bırakılmas
nı düzenleyen uygulaniD
tasansına hız verildi_
Türk Ceza Yasası'nnı
Yürürlük ve Uygulartı
Şekli Hakkında Ya-s
Tasansı dün Adalet K_«c-
misyonu'nda görüşüi
dû. Bazı kentlerde sa_-^
cılann verdiği tahli^'
kararlannda uygulanra.
birliği sağlamak a m i i
cıyla tasanya alt korruL <•
yonda eklenen madd «:
İCT üst komisyonda k_s
bul edildi. Buna göre^.
Nisan 2005 tarihinden
önce kesinleşmiş hü-
kümlerle ilgili olarak,
Türk Ceza Yasasf nın
lehe olan hükümlerinin
derhal uygulanabilece-
ği hallerde duruşma ya-
pılmaksızın karar veri-
lecek.
Lehe olan hükümlerin
uygulanması için Yargı-
tay tarafından bozulan
dosyalar hakkında da
bu hüküm uygulanacak.
Lehe olan hüküm, ön-
ceki ve sonraki yasala-
nn ilgili hükümleri ola-
ya uygulanarak, ortaya
çıkan sonuçlann karşı-
laştırması yoluyla be-
lirlenecek.
Kazanın üzerinden 8 yıl geçti ancak devlet, mafya, siyaset üçgenindeki kirli ilişkiler bitmek bilmedi
SusurlukhâlâkaranhktaECEVİT KHJÇ
Devlet, mafya ve siyaset üçgenin-
deki ilişkilerin açığa çıktığı Susurluk
kazasının üzerinden tam 8 yıl geçti.
Ancak, son zamanlarda mafya lider-
leri Alaattin Çalact Sedat Peker ve
HahıkKıra'nın yakalanmalanyla or-
taya çıkan bilgiler, kirli ilişkilerin
devam ettiğini göstenyor.
Susurluk'ta 3 Kasım 1996'da mey-
dana gelen trafik kazasında katliam
hükümlüsü Abdullah Çatü, sevgili-
si Gonea Us ve polis müdürü Hüse-
>in Kocadağ öldü. Aynı araçta bula-
nan DYP Şanlıurfa Milletvekili Se-
dat Bucak ise ağır yaralandı. Kaza-
dan sonra ortaya çıkan ilişkilerle il-
gili açılan da\ada emekli Yarbay Kor-
kut Eken ve Özel Harekât Daire Baş-
Diyanet'in kadro ısrarı
• Susurluk davasında sanıklara yalnızca çete suçundan ceza verildi. Ancak devletin ra-
porlannda bile çetenin çok sayıda cinayet işlediği yazıldı. Bu cinayetler ise hâlâ aydınlatıl-
madı. Son dönemde Alaattin Çakıcı, Sedat Peker ve Haluk Kırcı'nın yakalanmalanyla
ortaya çıkan bilgiler, kirli ilişkilerin devam ettiğini göstenyor.
kanvekili îbrahim Şahin 6'şar, ço-
ğunluğunu özel timcilerin oluştur-
duğu 12 sanık ise 4'er yıl hapis ce-
zasına çarptınldı. Yargılama sürecin-
de DYP Genel Başkanı MehmetAğar
ve Sedat Bucak hakkında da dava
açıldı. Dokunulmazlık zırhı nedeniy-
le aynı süreçte yargılanamadılar. Bu-
cakın son seçimlerde yeniden mil-
letvekilı seçilememesi üzerine çete su-
çundan hâkim karşısına çıktı. Istan-
bul 2. Ağır Ceza Mahkemesi 'nde
yargılanan Bucak. Cumhuriyet Sav-
cısı OrhanAlkaya'nın övgü dolu mü-
taalasıyla beraat etti. Ancak, beraat
karannı bozan Yargıtay, Bucak'ın çe-
te yöneticisi olduğunu belirtti. Yar-
gılamarun yeniden başlamasıyla Bu-
cak, Çatlf nın bazı generallerle çekil-
miş fotoğraflannın da aralannda bu-
lunduğu belgeleri mahkemeye sun-
du. Ancak, Bucak'ın "devtetsrn'' de-
diği bu belgelerin yeni olmadığı or-
taya çıktı. Elazığ'dan yeniden mil-
lervekili seçilen Mehmet Ağar ise
hâlâ yargılanamazken çetenin tetik-
çisi olarak bilenen "YeşiP kod adh
Mahmut Yıkhnm ise ortadan kaybol-
du. Yeşil'in yaşayıp yaşamadığı bel-
li değıl.
Susurluk davasında sanıklara yal-
nızca çete suçundan ceza verildi. An-
cak, devletin raporlannda bile çete-
nin çok sayıda cinayet işlediği yazıl-
dı. Bu cinayetler ise hâlâ aydınlatıl-
madı. Susurluk çetesinin önemli ey-
lemlennden biri "Kumarhaneler Kra-
lı" olarak bılinen Ömer Lütfî To-
pal'ın28 Temmuz 1996'da Sanyer'de
öldürülmesiydi. Topal'ı öldüren silah-
ta Abdullah Çath'nın parmak izi bu-
lundu. Toplanan deliler ışığuıda Be-
yoğlu Cumhuriyet Bassavcılığı, To-
paluı ortaklan Sami Hoştan \e Ali
Bir'in de aralannda bulundu-
Aydın: 24 bin din
adamınaihtiyaç var
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Devlet Ba-
kanı Mehmet Aydın, Di-
yanet tşleri Başkanhğı'nın
24 bin yeni kadroya gerek-
sini olduğunu belirterek
birçok camide vekil
imamlan görevlendirmek
durumunda kaldıklannı
söyledi.
TBMiM Plan ve Bütçe
Komısyonu'nda, dün Baş-
bakanhk ile bağlı kuru-
luşları Dıyanet Işleri Baş-
kanlığı, Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğü,
SHÇEK ve Vakıflar Ge-
nel Müdürlüğü'nün bütçe-
leri görüşüldü. Devlet Ba-
kanı ve Başbakan Yardım-
cısı Mehmet AJi Şahin,
vakıfian tek çatı altmda
toplayan yasa tasansı tas-
lağmın hazu-lanarak ku-
rumlann görüşüne sunul-
duğunu kaydetti.
Devlet Bakanı Aydm,
Diyanet tşleri Başkanlı-
ğı'na kadro verilmeme-
sinden yakınarak yanında
oturan Başbakan Yardım-
cısı Şahin'e sitem etti. Din
hizmetlerinde ihmal, boş-
luk ve mazeret kabul edi-
lemeyeceğini kaydeden
Aydm. boş kalan veya ula-
şılamayan hizmet nokta-
lannnı ehil ve mesleğin-
de yeterli olmayanlar ta-
rafindan doldurulmaya ça-
lışılacağını söyledi. Diya-
net Işleri Başkanlığı'nın
toplam kadro sayısının 88
bin 563, dolu olan kadro
sayısının ise 71 bin 308 ol-
duğunu kaydeden Aydm,
ülke genelindeki cami sa-
yısınm 76 bin 445 oldu-
ğuna dikkat çekti. Halen
13 bin 656 imam-harip ve
976 müezzin-kayyım kad-
rosunun boş bulunduğu-
nu anlatan Aydm, toplam
24 bin 214 din görevlisi-
ne ihtiyaç olduğunu be-
lirtti. Son iki yılda yahıız-
ca 600 kadro verildiğini
belirten Aydın, "24 bin
yenidin görevosini ihtiya-
cımız var. Sayın Şahin'e
serzenişte buiunmak isti-
yorum, ama bu durumu
takdirierine sunuyonım"
dedi.
Uzunkaya şikeyi
dinebağladı
AKP'liMusaUzunka-
ya, spordaki şike ve şaibe
ıddıalanyla ilgili olarak
"Sporun da ahlaki yapısı-
m dejenere ertik. Bunun
kaynâğL temel ahlak de-
ğerierinin erozyona uğra-
masıdır. Din faktörünün
dddi eksikliğidir'' dedi.
Uzunkaya, öğrenci affi-
run çıkarüması gerektiği-
ni belirtirken "Bu çocuk-
lannuzı değil demokrasi-
mizin affedümesi olacak-
nr" diye konuştu. Devlet
Bakanı MehmetAli Şahin
ise spordaki iddialarla il-
gili olarak TBMM'de bir
araştırma komisyonu ku-
rulmasının çok yararh ola-
cağını belirtti.
CHP'liMustafaÖzyü-
rek, Başbakan Yarduncı-
sı Şahin'e Alaattin Çakı-
cı, Haluk Kırcı ve Abdul-
lah Çathnın MİT tarafin-
dan lcııllaMilıpkiıllanılma-
dığını sordu.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇlN
mncoancuK
ğu sanıklar hakkında idam istemiy-
le dava açtı. SanıkJann cinayeti işle-
diklerini açıkça ortaya çıkaran tele-
fon kayıtlannm delil kabul edilme-
mesi üzerine beraat karan verildi.
Kürt işadamlannın ölümü
"Şeytan Üçgeni" denilen Izmit-
Adapazan- Bolu bölgelerinde 1993-
1994 yıllannda, aralannda Behçet
Cantürk ve Adnan Yıkurun' ın da bu-
lunduğu çok sayıda Kürt işadamı öl-
dürüldü. Aynı çete tarafından işlen-
diği belirtilen cinayetlerle ilgili her
hangi bir işlem yapümadı. Sonradan
Çatlı ve adamlannın, uyuşturucu ti-
caretini kontrollerine almak için Kürt
işadamlannı öldürdükleri belirlendi.
Öldürülen Kürt işadamlannm bu-
lunduğu lısteyi hazırladığı iddia edi-
len MÎT elemanı Tank
Ümit3Mart 1995'tees-
rarengiz bır şekilde orta-
dan kayboldu. O dönem-
de MÎT Kontrterör Biri-
mi'nin başına bulunan
MehmetEymûr, Ümit'in
Abdullah Çatlı'nın ekibi
tarafından kaçınldığını ve
öldürüldüğünü söyledi.
Eymür, "Umit'in kaçın-
lıp Sami Hoştan'ın SUiv-
ri'tkki villasmda Çatlı ta-
ranndan sorgulandığını
belirlev'üıce hemen Meh-
met Ağar'ı aradım.
Ağar'a 'Bıraksınlar bir
daha alanlanna girmeye-
cek' dedhu Ağarda Ben-
den habersiz iş \ apmazlar,
bir bakayım' vanıdnı ver-
di" dedi.
Susurluk derinleşiyor
Susurluk kazasuım ar-
dından gündemde olan
çok sayıda isim son dö-
nemlerde yeniden kamu-
oyunun gündeminde.
Mafya lideri Alaattin Ça-
kıcı'nın yıırtdışma kaçı-
şında MtT'in aktif rol oy-
naması, kirli ilişkilerin
hâlâ devam ettiğini gös-
teriyor.
Hatalı rapor nedeniyle dava dosyasının içi boşalma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı
Çakan: Siyasi linci belgeleyeceğim
ZekiÇakan.
ANKARA (Cumhumet Bürosu) -
Yüce Divan'da yargılanmalanna baş-
lanan eski enerji bakanlan Cumhur
Ersümer ile Zeld Çakan hakkında-
ki soruşturma raporlanndaki usul ha-
tası nedeniyle dava dosyasının içi bo-
şalma tehlikesiyle karşı karşıya kal-
dı. Soruşturma önergesinde yeralma-
masına karşın TBMM Soruşturma
Komisyonu raporuna eklenen 22 suç-
lamanın Yargıtay Cumhuriyet Başsav-
cılığı'nın istemi doğrultusunda dik-
kate alınmaması durumunda, Ersü-
mer ve Çakan yalnızca 7 suçlamay-
la ilgili olarak yargılanabilecek.
Eski enerji bakanlan Cumhur Er-
sümer ile Zeki Çakan'ın Yüce Di-
van'daki dosyası, Meclis'in *usul" ha-
tasma takıldı. Soruşturma önerge-
sinde yer alan 7 suçlama dışında
TBMM Soruşturma Komisyonu Ra-
poru'na 22 suç daha eklendi. Yargı-
tay Cumhuriyet Bassavcılığı ise so-
ruşturma önergesi dışındaki 22 suç-
lama nedeniyle eski enerji bakanla-
rının yargılanamayacağı görüşünü
dile gerirdi.
Yüce Divan sıfatıyla eski bakan-
lan yargılayan Anayasa Mahkemesi
heyetinin, Yargıtay Bassavcılığı'nın
görüşüne katdması durumunda, Cum-
hur Ersümer ile Zeki Çakan'a öner-
ge dışındaki 22 suçla ilgili soru so-
rulamayacak. Ancak yeni bir soruş-
turma önergesinde bu suçlamalar ko-
nu edilebilecek.
Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-
kam Zeki Çakan, hakkındaki suçla-
malan "siyaalinç'' olarak nitelendi-
rirken "Savunmam sırasında bu siya-
siünci belgderi>icortaya koyacağun"
dedi.
CHP, boş bulunan 8 üyelik için 10 aydır seçim yapılmamasının ardında AKP'nin 'gizli planı' olduğunu savunuyor
Kadrolaşma sırası Sayıştay'da• Bir dönem 'Kamusal
alan falan tanrmam'
sözleriyle tepki toplayan
Sayıştay Başkanı Damar,
'Kamusal alan
konusundaki
hassasiyetinizi neden
Sayıştay üyeliği
seçiminde de
göstermiyorsunuz'
sorulanna yanıt
veremedi.
ANKARA (CumhuriyetBü-
rosu)- TBMM Başkanı Bülent
Armç ve Sayıştay Başkanı Meh-
met Damar, Sayıştay Genel Ku-
rulu'nda boş bulunan 8 üyelik
seçimini, TBMM Plan ve Büt-
çe Komisyonu'nun yaklaşık 10
aydır yapmamasına "somutge-
rekçe" gösteremedi. Daha ön-
ce "gündemimizyoğun" baha-
nesine sığman TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'nun AKP'h
Başkanı Sait Açba da CHP'li-
lerin gündeme getirdiği seçim-
ler konusunda "suskun" kaldı.
TBMM Plan ve Bütçe Ko-
misyonu'nda önceki gün ele
alınan Sayıştay'ın 2005 yıh büt-
çe tasansının görüşmelerinde,
CHP'hler, bir türlü tamamlana-
mayan üyehk seçimini günde-
me getirdiler. Sayıştay'ın bildir-
diğı üye adaylannı yanya indir-
mekle görevü olan TBMM Plan
ve Bütçe Komisyonu bu konu-
da 10 aydır adım atmazken, bu
arada 3 üyenin daha emekliye
aynldığı ortaya çıktı. CHP'li
üyeler, 2 üyenin de yakında yaş
haddinden emekh olacağını be-
lirterek Sayıştay Genel Kuru-
lu ve dairelerinin "çabşamaz
hak" geleceğine işaret ettıler.
Geçen yılki 29 Ekim resep-
siyonu'na "eşsE"davet edılın-
ce "Kamusal alan falan taıu-
nıam" diye tepki gösteren Da-
mar'aCHP'liler, "Sizingörevi-
niz, kamusal alan tanınıı yap-
makmıyoksa Sayışta> "uı çahş-
masuu sağlamak mı? Kamusal
alan konusunda gösterdiğiniz
hassasiyeti, neden Sayıştay üye-
Üği seçimlerinde de göstenni-
yorsunuz" sorularuu yöneltti-
ler.
Damar, üyelik seçimiyle il-
gili sorulara, "Kanunungerek-
leri doğrumısunda biz seçimi
yapük ve Meclis'e gönderdik.
Bundanbaşka benim yapabile-
eegim bh" şev yok" \ anıtını ver-
mekle yetindi. Damar, "karnu-
salalan"la ilgili soruyu ise "ko-
misyonda vanıttamak isteme-
diğmi'' belirtti. CHP'lilerin,
"Seçimmyapdmasmı sağlamak
için MecHs Başkanı, Komisyon
Başkanıflegörüştünüz mü? Se-
çimi sağlamak için özel çaba
harcadmız mı" sorulan karşı-
smda da Damar' uı yanıtı ve tu-
tumu değişmedi. CHP'liler,
AKP hükümetinin istemi doğ-
rultusunda üyelik seçiminin ta-
mamlanamadığını belirtirken
Sayıştay'da
tt
AKP kadrolaşma-
smın önünü açacak" yasal dü-
zenleme yapılmasmın planlan-
dığını bildirdiler.
CHP GRUP BAŞKANVEKİLİANADOL
'İzmir cezalandınlıyor'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Grup Başkanvekili Kemal
AnadoL partisinin 3 Kasım
seçimlerinden başanyla çıktığı
izmir'in "siyasi tercihinden dolayı
iktidar tarafindan cezalandmkhğmı"
söyledi. Anadol, TBMM'de CHP
İzmir milletvekilleri ile düzenlediği
basın toplanhsında, ilin "acilen
çözülmesi gereken sorunlannı" dile
getirdi. Anadol, 3 ayn projenin acil
olarak tamamlanması gerektiğini
beürterek tersi durumda bunun
yalnız Izmir'de değil, ulusal düzeyde
felekate yol açacağım kaydetti.
Öncelikle "tzmir Çevreyolu Kuzey
Dah"nm tamamlanmasmı isteyen
Anadol, "tzmir, İstanbul gibi deprem
tehdidi attmda. Yaşanabilecek bir
doğal afet sonrası trafik akışuun
kesümesi, Ode büyük sıkınnlara
neden olur" dedi.
Yolun bu yıl 160, toplam 200 trilyon
lira ödenek aynhnası durumunda
bitirilebileceğini anlatan Anadol,
bütçe görüşmeleri su-asmda önerge
vererek ödenek aynlmasmı
sağlamaya çahşacaklannı söyledi.
SAR1GÜL, BAYKAL'A RAĞMEN YURDU DOLAŞIYOR
Mitinglerden vazgeçmiyor
Mustafa SangüL
ANKARA (ANKA) - CHP Genel
Başkanlığı'na adayhğmı açıklayan
Şişli Belediye Başkam Mustafa
SangüL 20 Kasım'da Mersin'de
"Büyük Çukurova Mitingi"
düzenleyecek. Sangül, aralık aymda
da Şanlıurfa'da miting yapacak.
CHP Genel Başkanı Deniz Ba\ kaJ
ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa
Sangül arasındaki çekişme sürüyor.
Bir yandan CHP yönetimi Sangül
hakkındaki yolsuzluk iddialannı
rapor haline getirtirken diğer
yandan Sangül, yaz ortalannda
başladığı mitinglerini sürdürüyor.
Son olarak 10 Ekim'de Çorlu'da
miting düzenleyen Sangül. 20
Kasım'da Mersin'de "Büyük
Çukurova Mitingi''ni
gerçekleştirecek. Miting için
CHP'li milletvekillerine ayn ayn
davetiye gönderilmediği, ancak
"Atatürkçü ve ülkesinin geleceğini
düşünen" herkesin mitinge davetli
olduğu öğrenildi. Alınan bilgiye
göre Şişli Belediye Başkanı Sangül,
aralık aymda Şanlıurfa'da miting
yapacak.