Katalog

• TEM W Z 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞHABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 11 T7Kasım Örgütü'ne baskn • AltVA (AA) - "Viman folisı, Başkent Atina'ck terör örgütü 1 7 Kascn'a ait oldugu h»ildinlen bir örgüt evini fc»astı. Yınan televizyonlan, canlı yayınlacıklan operasyında, kent merkezindeki Patision semtindi bir eve yapılan saskında 17 ICasım'a ait doküma_ilar, birkaç roketatar, ağır silahlar, bomba Lnal malzemeleri ve kılık değiştımekte kullanılan peruk ve makyaj malzemeleri bulunduğunu duyurduiar. Terör örgütü 17 Kasım, aralannda Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği Basın Ataşesi Çetin Görgü'nün 1991 yılında ve Büyükelçilik Müsteşan Haluk Sipahioğlu'nun 1994'te şehit edilmeleri dahil 20'ninüzerinde cinayeti üstlenmiş bulunuyor. Örgütün faaliyete geçtiği 1975 yıhndan bu yana hiçbir üyesi yakalanamadı. Ingiliz üssüne protesto • LEFKOŞA(AA)- Kıbns Rum Kesimi'nde, Ingilizlerin Ağratur Cs Bölgesi'ne yeni bir anten kurulması planlanna karşı önceki gece gösteriler düzenlendi. Rum gençlerin gösterisi sırasında çıkan çatışmada, bir Ingiliz polisi yaralandı. Ağratur üssü sözcüsü Rob Need, gösteriler sırasında 50 kadar gencin Ingiliz üs polisine taşlarla saldırdığını ve civardakı bir ormanlık alanda yangın çıkardığını, bazılannın da Ingiliz üs personeline ait araçlan parçaladığını belirtti. İngiltder fişleniyor • LONDRA(AA)- tngiltere'de içişleri bakanlığı tarafından son hazırlıklan yapılan ve önümüzdeki yıldan itibaren herkesin mecburen taşıyacağı aynntılı kimlik kartı uygulaması tartışmalara yol açtı. tnsan haklan savunuculan, bu kimlik kartıyla "devletin vatandaşlannı fişlemeye çalıştığını" öne sürüyorlar. Gaf yapan bakan istifaetti • ROMA(AA)-Italya içişleri Bakanı Claudio Scaloja, danışmanı Marco Biagi'nin öldürülmesiyle ilgili yaptığı gafla millervekillerinin öfkesini üzerine çekince istifa etti. Kızıl Tugaylar'ın 19Mart 2002'de düzenlediği suikastta hayatını kaybeden danışmanı Marco Biagi hakkında, "Asap bozucuydu. Danışmanlık süresini uzatmak için sıkıştınyordu. Ona koruma verilseydi, ölü sayısı 3 olurdu" diye konuşan Scajola, Biagi'nin ailesinden özürdilemışti. HoHanda'da koalisyon • AMSTERDAM (AA)-HoHanda'da 15 Mayıs'ta yapılan seçimlerden sonra yeni hükümetin kurulması için 3 parti arasında başlatılan koalisyon görüşmelerinde anlaşma sağlandı. Hırisriyan Demokratlar, Pim Fortuyn Listesi ve Liberal Parti arasında bir ayı aşkın süredir devam eden görüşmeler sonunda hazırlanan koalisyon protokolü, dün 3 parti grubunca da onajlandı. Washington'm Türldye-Irak sınırına 3 bin asker konuşlandırdığı öne sürüldü ABD askeri sınırda• Ortadoğu kaynaklı haberler Irak'a yönelik Amerikan operasyonımun buyaz gerçekleştirileceği yönünde. Kuveyt'te yayımlanan El Diyar gazetesi operasyonun Ürdün'den yönetileceğini yazdı. Dış Haberler Servisi - ABD'nin olası bir Irak harekâh için harekete geçtiği yönündeki iddialara her gün yenileri eklenirken Aftabı Yezd gazetesi, ABD'nin yaklaşık 3 bin askerini Türkiye-Irak sınınna yerleştirdiğini iddia etti. tran'da yayımlanan gazete, Kuveyt kaynaklı El Diyar gazetesinin, Suriye'nın başkenri Şam'daki Irak rejim muhaliflerine dayanarak verdiği haberde, ABD'nin Türkiye-Irak sınınna 3 bin asker konuşlandırdığını öne sürdüğünü yazdı. El Diyar, ABD'nin Incirlik Üssü'ne göndermeyi düşündüğü 25 bin askerden 7 bininin üsse vardığını da iddia ederek Iraklı Kürtlerin yaşadığı bölgede ABD'ye yardım için 3 havaalanı yapıldığını ve bunlardan en önemlisi olan Bamreli Havaalanı'nın C-130 nakliye uçaklan için haztr olduğunu belirtti. 'Haarhklarbaşladı' Batılı diplomatik kaynaklara dayanarak ABD'nin bu yaz Irak'a askeri harekât düzenleyeceğini öne süren El Diyar gazetesine göre ABD, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i devirdikten sonra bu ülkedeki Amerikan yanlısı gruplar, Irak hükümetini ele geçirecek. El Diyar'a göre, Ingiltere'de yayımlanan Independent gazetesi de Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın (CIA) Kuzey Irak'taki Erbil, Dohuk ve Süleymaniye kentlerine giderek ABD'nin olası saldınsı için gerekli bilgileri sağlayacak merkezler kuracağını, Iraklı Kürt muhalif gruplann ABD yardımıyla havaalanlannı ve binalan onardığını yazdı. Lübnan kaynaklı El Sefir gazetesi de önceki günkü haberinde. Hüseyin'i devirmek için çok sayıda CIA ajanı ve Amerikan askerinin Kuzey Irak'a gönderildiğini öne sürmüştü. Gazete Hüseyin'i devirmeye yönelik operasyonun Ürdün'den yönetileceğini, ABD ve Ürdün arasında ekonomik ve ticari anlaşmalar imzalandığını belirtmişri. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Diriöz de önceki gün yaptığı bir açıklamada, Irak'ın kuzeyindeki gelişmelerin dikkatle izlendiğini belirtmiş, "bölgede Irak ulusunun ortak iradesini yansıtmayan etnik ve böigesel hesapJann şansı ohnayacağmT kaydetmişti. Dış ilişkilerden sonımlu Patten, UCM konusunda baskılara teslim olmayacaklannı söyledi AB Washingtoır ) m restini gördü • Uluslararası Ceza Mahkemesi'yle ilgili itirazlan nedeniyle Bosna Banş Gücü'nün süresinin uzamasını veto eden ABD'nin yeni önerisi de eleştiriliyor. Dış Haberler Servisi - Avrupa Bir- liği'nin dış ilişkilerden sorumlu üye- si Chris Patten, ABD'nin, yeni kuru- lan Uluslararası Ceza Mahkemesi 'nin (UCM) yumuşatılması yönündeki baskılanna AB'nin teslim olmayaca- ğını söyledi. Patten, Belgrad'da yaptığı açıkla- mada, ABD'nin Bosna Barış Gü- cü'nden çekilme tehditlerinin ardından. Bosna ve Kosova'daki gücün yüzde 80'ini Avrupalı askerlerin oluşturdu- ğunu kaydetti. Chris Patten, "AB, iç- ten ve kayrtsız bir şekilde UCM'yi des- teklemektedir. Roma anlaşmasmm mü- zakereleri sırasında yapılan düzeltme- lere rağmen ABD'nin UCM'den çekil- mesinden dolayı üzgünüz. UCM, BM'nin kuruluşundan bu yana ulus- lararası hukuk kurabnda önemi bir ge- lişmedir ve prensiplere olan taahhü- dünıüzü hiç kinısenin yumuşatmasına izin venneyeceğiz'' dedi. AB sonımluluğu üstlenecek AB Ortak Sa\Tinma ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana'nın önceki gün yaptığı "AB'nin belirlenen takvimden daha önce banş gücü mis- yomınudevrabnasrnın mümkün oldu- ğu açıklamasının ardından AB Dö- nem Başkanı Danimarka'nın Başba- kanı Anders Fogh Rasmussen de ben- zer bir açıklama yaptı. Rasmussen, UCM'nin kuruluşunu desteklediklerini ve Bosna'da ortaya çı- kacak istikrarsızlık olasılığına karşı banş gücü misyonunu daha önce dev- ralma konusunda bir karar vermeyi amaçladıklannı belirtti. UCM ilgili itirazlan nedeniyle Bos- na Banş Gücü'nün (UNMIBH) sü- resinin uzamasını veto eden ABD ise Birleşmiş Milletler (BM) Güven- Iik Konseyi'ne bir uzlaşma metni sundu. Ancak önerinin UCM'nin da- ha baştan ölü doğmasına yol açaca- SAYDAM Bir grupFilipinli, ABD Başka- ¥ / " • • I ^ > Amerikan askeri, Fiüpin ordu- nıGeorgeBushtaranndan'te- ±U7£Y(£fc DYOtdStO sunuElKaideflebağlantıhoklu- rörle mücadele için" Filipin- * * A ğusövtenenEbuSevyaförgütü-ıçın Filip ler'e önerilen 10 milyon ABD DolarTnı protesto ermek amacryla Manila Körfezi'nde eylem yapü. Yaklaşık bin ğu söylenen Ebu Seyyaf örgütü- ne karşı eğftmek vetavsiyeverînek için alöaydn*Güney Fî- Kpin'de bulunuyor. (Fotoğraf: RELTERS) ğı belirtiliyor. Banş gücünün görev süresinin uza- tılmasını veto eden ABD'nin UCM ile ilgili önerisi, BM Güvenlik Kon- seyi'nin daimi üyelerinin, yurtdışında görev yapan asker ve personelinin UCM'de yargılanmasını veto hakkı- na sahip olmasını öngörüyor. Öneri, UCM'nin otoritesini daha başlangıç- tan sarsacağı için eleştiriliyor. ABD daha önce banş gücü görevi yapan askerlerinin UCM'nin yargıla- ma yetki alanı dışında kalmasını iste- miş, bu teklifin reddedilmesi üzerine, Bosna Banş Gücü misyonunun süre- sinin uzatılmasını veto etmişti. Banş gücü misyonu, krize çözüm bulunma- sı umuduyla sadece 72 saat uzatılmış- tı. 72 saatlik süre bugün doluyor. Bazı BM diplomatlan, söz konusu uzlaşma önerisinin yeni mahkemenin ölü doğmasına ve çifte standarda ne- den olacağını belirtiyorlar. Rumsfeld: Çeldlmiyonız ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, UCM'nin kurulmasınakar- şılık olarak, Washington yönetiminin uluslararası banş operasyonlanndan çekilme niyetinde olmadığuıı, ancak s bunun ABD askerleri için oluşrurdu- ğu riskleri inceleyeceklerini söyledi. Rumsfeld, Washington'da basın men- suplanna yaptığı açıklamada, "Yü- kümlülüğümüz var. Dünya genetinde- ki ülkelerde güçlerimiz bulunuyor. Bu güçleri çekmek niyetinde değiliz" de- di. ABD'nin, Amerikan askerlerine UCM'de yargılanmama ayncahğı ta- nınmasını istediğini yineleyen Rums- feld "Buna karşıhk, güçlerimiz taak- kmda dava açdmamasuıı garanti alb- na abnak için, bundan sonrald taahhüt- lerimizi yakuıdan inceleme niyetinde- yiz" diye konuştu. YÎYECEK SIRASI - Afgan poüsi, Birleşmiş Milletler Mültecikr Yüksek Konûsertiği'nin KâbU'deki gıda dagıtım merkezine, yiyecek için gelen mültecileri sıraya sokmaya çahşıyor. BMMYK programı çerçevesinde 1 mihondan fazla .Afgan, evlerine geri döndü. Ancak 4 mihonu hâlâ sürgünde yaşıyor. Başta Pakistan ve Iran'a sığmmakla büiikte Afganlar, dünyada 70 ülke>e yayılmış durumda. (Fotoğraf: REUTERS) ABD GAZETESt YALANLADI Gelinle damat da ölenler arasında KÂBİL (Ajanslar) - Afganistan'da ABD uçaklannın düğün evini bombalaması sonucu ölenler arasında gelinle damadın da bulunduğu bildirildi. Saldınnın olduğu Uruzgan bölgesindeki yardım kuruluşu Afgan Kalkınma Birliği Müdürü Razique Samadi, Reuters'e yaptığı açıklamada, gelin ve damadın öldüğünü söyledi. Samadi, damadın, bölgenin tanınmış isimlerinden ve Devlet Başkanı Hamid Karzai'nin arkadaşı MoDa Enver'in yeğeni olduğunu kaydetti. Samadi, "Düğüne katdanlar, bölgede operasyonun sürdüğünü bihyordu, ancak kuüama için havaya ateş açıldı" dedi. Ancak, ABD Ordu gazetesi Stars and Stripes'ın haberine göre, damat Maiik, bombalama olduğu su-ada başka bir köyü ziyaret ettiklerini söyledi. Babası ve kardeşlerini, 25 ölü arasında aradığını belirten Malik, Deh Ravud Köyü'ne gelen Afgan ve ABD'li müfettişlerin incelemesine de katıldı. Afgan hükumeti, Amerikan uçaklannın. önceki gün ülkenin orta kesimindeki bir köyde düğünün yapıldığı yeri bombalaması sonucu çoğu kadın ve çocuk 40 kişinin öldüğünü, 100 kişinin de yaralandığını açıklamıştı. Son saldınya öfke duyan bir Kâbilli, "Buraya banş için gelmiş olmahydılar, öldürmek için degiT dedi. YALÇIN DOGAN Ecevit Bınakacak!.. Nasıl ve Ne Zaman?.. Sürpriz bir senaryo!.. Doğrudan Rahşan Hanım kaynaklı!.. Rahşan Hanım'ın geçenlerde DSP milletvekille- riyle yaptğı görüşmelerin bir özeti olmak üzere, onun dile getirdiği bir senaryo. Ihtiyatı elden bırakmadan, yine de senaryo demek daha doğru. Çünkü, her an bir başka gelişme yaşanabılir. Rahşan Hanım, Ecevit'in hastalığından söz açıl- dığında, adeta panter kesıliyor. "Bülent iyileşe- cek ve dönecek" diyor. Bunun için, kendine gö- re, benimsediğı bir mantık var. Şöyle: "Üç yıllık hükümet icraatının, örneğin ekono- mik programın yükünü biz çektik. Bedelini biz ödedik. Ekonomik kriz aşıldıktan sonra, orta- ya olumlu siyasi sonuçlar çıkacaktır. Şimdi be- del ödüyorsak, o zaman da, olumlu sonuçlan bizim toplamamız gerekir." Bu mantık zinciri, çeşıtli çağrılara karşı, Ecevit'in görevini sürdüreceği anlamını taşıyor. Yani, Ecevit kısa dönemde çekilmek niyetinde değil!.. Ama, çekilecek!.. Ne zaman ve nasıl?.. Senar- yo işte burada. Başbakanlık ve DSP Başkanlığı Kriz aşılacak mı?.. Yoksa, yeni bir kriz kapıda mı?.. Aşılırsa, ne zaman?.. Ve gerçekten bunun siyasal getirisi Ecevıt'e mi ait olur?.. Bu sorular bir yana, yeniden Rahşan Hanım'ın verdiği mesaja dönmekte yarar var. Hani, bomba gibi senaryo denir ya, belirtmek gerekir, onun DSP'lilerie yaptığı görüşmelerin izlenimi olmak üze- re: Ecevit, seçimlerden önce DSP genel baş- kanlığını bırakacak. Ve seçimlere de artık bir daha katılmayacak. Aktrf siyasal yaşama veda edecek. Kendisinden sonra gelecek DSP ge- nel başkanını da DSP kongresine işaret ede- cek. Burada üç ayrı nokta var. Birı, hemen olmasa da, seçimlere kısa süre kala, Ecevitler'e göre krizin aşılması sonrasında, Ecevit'in başbakanlıktan is- tifa etmeden, genel başkanlıktan ayrılması. Ikincisi, seçimlerle birlikte, siyasetten çekilme- sı. Üçüncüsü de, yeni DSP genel başkanını kendi- lerinin tayin etmeleri. llk ve son nokta yine de bir inadı temsil ediyor. Başbakanlığı sürdürmek ve her ne pahasına olur- sa olsuı,, partinin iplerinı elinde tutmak. Aktif siya- setten çekilmek, onlar için, DSP'deki etkınlikten vaz- geçmek anlamına gelmiyor. O dayanabilir mi, ya parti?.. Ama, burası TürkıyeL Evdeki hesap, çoğunluk- la pazara uymuyor!.. Kişisel iradeler, siyasette ge- nellikle, hele de böyle bir belirsızlik ortamında, ge- çerliğini yitiriyor. Bazı fanatik DSP'liler hariç, ülkenin ezici çoğun- luğu Bülent Bey'in başbakanlığı bırakmasına tem- po tutuyorsa, Ecevitler buna ne kadar dayanabi- lir?.. Hatta, sadece ülke içınden değil, artık dışar- dan da aynı davullarçalıyorsa, sürdürmesi gerçek- ten güçleşiyor. Buna karşılık, DSP'de yeni genel başkanı ken- dilerinin tayın etmesi, akla geçmişte yaşanan bir olayı getiriyor. Bir tarıhte, DSP'ye yeni yöneticiler seçiliyor. Ama, birkaç gün sonra, Ecevitler'in ona- yı ıle seçilenlerin, DSP Genel Merkezi'ne girmele- ri yasaklanıyor!.. Dolayısıyla, Ecevitler'in onayı ile DSP genel baş- kanlığına gelmek, aslında DSP'ye genel başkan ol- mak anlamını taşımıyor!.. Onun için de, Ecevit ger- çekten politikadan çekilmek istiyorsa, DSP'de öz- gür ve demokratik bir kongreye izın vermesı ge- rekiyor. Olabilır mi?.. Köprülerin altından daha çok suların akacağı günleryaşanıyor. Hep birlikte, kapılmışız bahtımı- zın rüzgârına, sürüklenip gidiyoruz!.. lyımser ol- mak güç, çünkü bir sabah yeni bir krizle uyanmak, hiç de uzak bir olasılık değil. E-mail: ydogan a cumhuriyetcom.tr Faks:0212 513 90 98 KKTC Cumhurbaskanı Denktas. Kıbns, Türkiye'nin en önemli sorunu REŞATAKAR LEFKOŞA - Kuzey Kıbns Türic Cumhuri- yeti (KKTC) Cumhur- baskanı Rauf Denktaş, Kıbns meselesinin Tür- kiye'nin en önemli me- selesi olduğunu ve ha- yati bir konu haline gel- diğini söyledi. Avrupa Birliği (AB) nedeniyle konunun çe- şitli yönlere çekilme- sinden duyduğu rahat- sızbğı dile getiren Denk- taş, "Halbuki Kıbns, Anadoftı'nun-JOmflöte- sinde, stratejik açıdan gûney sahiDerimize hâ- kinı durumdadu*" de- di. Türkiye'nin, 1960 anlaşmalanyla elde et- tiği haklannın devam etmesinin esas olduğu- nu tekrarlayan KKTC Cumhurbaskanı, Rum ve Yunan tarafının 1963'tenberisilahla,te- rorizmle ve ambargo- larla, bu haklan ortadan kaldırma mücadelesi verdiğini ifade etti. Kıbrıs'ta bulunan, Hava Harp Akademisi Komutanı Hava Pilot Tümgeneral Körcan Pulatsüvü kabulünde konuşan Denktaş, Avru- pa Birliği'nin, Rum ta- rafuıı "şunartan" tutu- munu da eleştirdi. AB yetkililerinin, Rum li- derliğine "Türlderleuz- laşmava ihtrvacuuz yok. Çünkü uzlaşmasamz da biz sizi tüm Kıbns adı- na içimize alacağız" de- diğini sa\-unan Denk- taş, bu tutumun görüş- melerde sıkıntı yarattı- ğını kaydetti. Türki- ye'den gelenlerin kendi- İerine güç ve moral ver- diğini söyleyen Denk- taş, Türkiye'nin hakla- nndan ve KKTC'den vazgeçmeksizin biran- laşmaya hazır oldukla- nnı yineledi. Hava Tümgeneral Korcan Pulatsü de, in- celeme gezisi kapsa- mında KKTC'ye önce- ki akşam geldiklerini belirterek kurmay ola- cak arkadaşlannın bu geziden oldukça yarar- lanacağına inandığını söyledi. Pulatsü, 78 Türk, 8 dost ve mütte- fik ülkelerden öğrenci ve 15 öğretim üyesiyle KKTC'de bulundukla- nnı kaydetti.