25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
. 2001ÇARSAMBA CUMHURlYET • • SAYFA DIZI ROBOTEK TURHAN SELÇUK MBÂIS'Î Pedagoglar, ebeveynleri uyarıyor: Çocuk bakıcılığını aletlere yaptırmayıns Televizyon:Nobetçiannenti? ocuklar, TV programlannda gösterilen şîüdetkullanmaktan taklityoluyla etkileniyor. Çocuklarbu yolla şiddetinbir 'sorun çözme yolu' olduğunu öğreniyor ve bu yolu yaşamlannda da uyguluyorlar. Filinlerde yer alan seks sahneleri çocuklar içinbir 'erken uyan' işleviyapıyor. Küçükler bu sahneleri görüyor, merak ediyor, taklit yoluyla da bunları uygulamaya çalışıyor. rekvizyonun bütün dünyada • •* yeni bir işkv kazandığı kabul ediliyor: Çocuk bakıcılığı. Çocukla uğraşmanın annenin tüm zamamnı aldığı, ona hiçbir işle uğraşma şansı bırakmadığı durumlarda televizyon 'knrtana Mr işlev' yapıyor. Anne, çocuğuTV karşısına oturtuyor ve arada geçen zamanda işlerini yapabiliyor. Çocuk bakıcdan dabu yöntemle rahat etmenin yollannı anyorlar. Bu saptama günümüzde Amerikah pedagoglan şu uyanyı yapmaya zorluyor: Televizyona çocuk bakıcılığı yapturoayın. Bizim annekrimiz televizyonun karşısındaki çocuk konusunda eskisine göre daha bilinçli davranıyor. Yeni annekrin tutumu, çocuğun tekvizyonla ilişkisini svnvrlandırmak ve denetim altında tutmakyönünde bilinçleniyor. Bu konuda dahayaygınbir doğru tutuma zorunluluk var. Çünkü TV programlan çocuklar ûzerinde çok yönlü etkiler yapıyor, bu konudaki araştırmalar dabütün bunlara dikkat çekıyor. Televlıyonunetkllert 'Televizyonun çocuklar üzerindeki etidkri' konusunda yapûan çahşmalarda ortaya çıkan önemli noktalar şöyle özetknebüiyor. • Çocuklar, TV pTOgramlannda gösterilen 'şiddet kuuanmak'tan taklit yoluyla etkileniyor. Çocuklar bu yolla şiddetin bir 'sorunçözme yolu' olduğunu öğreniyor ve bu yolu kendiyaşarnlarında da uyguluyorlar. Amerika'da 8 ile 10 yaş çocuklannın TV'de öğrendikleri yollarla uyguladıklan şiddetin sonuçlan görülüyot. Çocuklann çizgi fümlerinde de şiddet çeşitli yollarla bir 'sorunçözme yolu' olarak küçük beyinlere aktanlıyor. Çocuklann rahathkla izkdiği TV haberlerinde ve çeşitli dizilerde de şiddet sahneleri sıkukla yer alıyor. • Çeşitli fılmlerde, dizilerde yer alan seks sahneleri çocuklar için bir 'erken uyan' işlevi yapıyor. Küçük çocuklar bu sahneleri görüyor, anlamlaruu merak ediyor, taklit yoluyla da bu olaylan uygulamaya çalışıyor. Cinsel dürtülerinin de etkisiyle bu 'erken uyan' çocuklann doğal gelişimine müdahale ediyoT. • Çok sayıda reklam ya küçük çocuklan hedef kitle seçerek onlara yönelik hazırlanıyor ya da çocuklann rol almalan yoluyla çocuklan etkilemek amaçlanıyor. Bu yolla çocuklar tüketim toplumunun en genç üyeleri durumuna getiriliyor. Doğrudan çocvüdan hedef almayan Teklamlar bile, ev eşyalannda, mobilyalarda, müzik setleri, araba gibi eşyalann seçîminde onlan etkileyerek tüketim ûzerinde arttuıcı roller alması sağjanıyor. Çocuklann tüketimi gün geçtikçe artıyor, oyuncaklar, elektronik oyunlar, CD'ler vb. ürünlerle işlem hacmi gün geçtikçe artan büyük bir pazar yaratılıyor. Giysileri, ayakkabûan, çeşitli eşyalanyla önemli bir yekûn tutan tüketimharcamalan reklamlar yoluylapompalanıyor. SaflHfc botuluyor • Beslenme ile ilgili yiyecek içecek reklamlan ise artık çocuk-genç beslenmesinde özel bir yer tutan fast-food beslenmeyi yaygın bir 'besknme kahbı' durumuna sokuyor. Çeşitli yiyecek maddeleri arasvnda yağh cipsler, çikolatalı, şekerli gofretler, özel tatlılar, çocuklarayağlı ve karbonhidratlı bir • TV programlannın çocuklar üzerindeki önemli bir etkisi de küçük yaşta önyargı oluşmasvna yol açmasıdır. Çeşitli çizgi fılmlerde, dizilerde çocuklara iyBer-kötuler', 'bizimkikr-onlar' gibi ikilemler sunulmakta, çocukta iyilerin hep iyi, kötülerin hep kötü olduğu, onlann ancak savaşla, öldürülerek, yenilerek uzaklaştırılacagı anlatümaktadır. Bu önyargüar da ilerde 'syah-beyaz' türü ikilemler doğmasının, önyargılar oluşmasmın tetnelini atmaktadır. Bunlann yerine banşçı, anlaşmalan destekleyen, yardımlaşmanın yarannı anlatan diziler ve çizgi filmler konmahdır ve çocukbunlarla sosyalleşme sürecine olumlu adımlar atmalıdır. • TV programlannın çok yaran elevizyon programlannın çokyaran olabilir. Çocukta estetik duygulann gelişimi, hayvanlar yoluyla arkadaşlık, dostluk bağlannın kuruluşu, birlikte hareket ederek güçlükleri yenmeninyollannınbulunması gibiyararlı amaçlar gerçekleştirilebilir. Çeşitlibelgeseller çocuklara dünyayı, hayvanlar âlemini, ormanlan, bitkileri, başka toplumlannhayatını anlatabilir. yardımcısı gibi işlevler yüklenerek izlenmemelidir. Çocuğun TV izlemesinin çocuk için 'egtenmek- öğrenmek' gibibir işlevi olmalıdır. • Çocuğun TV'de izleyeceği programlar seçilmeli, programdaki mesajlara bakılmah, bu mesajlann çocuk üzerindeki etkisi anlaşılmalıdır. Büyüklerin izlediği haberler gibi, diziler gibi, filmleT gibi progTamlan da çocuklann bir biçimde izlemekte olduğu unutuhnamalıdır. Bunlar çocuğa yasaklanmamalı ancak ne anladığı, nasıl yorumladığı ûzerinde durulmalıdır. • Çocuğun TV izleme saatleri belirlenmeli ve izleme süreleri kısıtlı olmalıdır. Bu süre küçük yaşlarda daha az olmah, yaşla birlikte bir ölçüde arttınlmalıdır. Belli günlet ve saatlerde ev içinde TV kapalı olmah, aile birlikte sohbet etmeüdir. Çocuklann TV izleme sürelerinin 30 ile 60 dakika içinde kalması yeterlidir. TV ile geçirüecek zamanlan kitap okuyarak, konuşarak, oyun oynayarak geçirmekte sayısız yararlar vardır. • Çocuğun izlediği programlar ûzerinde büyüklerin konuşmasında çok yarar olduğu anlaşılmıştır. Şiddetya da seks içeren haber ya da reklam programlarvnda bile büyüklerin çocukla yapacağı sohbetin çocuk üzerindeki olumsuz etkileri ortadan kaldırdığı ya da azalttığı anlaşılmıştır. Bu konuda soğukkanh bir tutum TV ekramndan yayılanküfürleri bile etkisiz kılabilir. Bir örnek reklam almak olduğundan işin eğitsel yanı bir kaygı nedeni olmamaktadır. çocuklann TV izleme stiresl Bu konuda çok araştırma yapılmıştır. Amerika'da yapılan bir araştırma 0-6 yaş grubu çocuklann günde ortalama 2-4 saat TV izlediklerini ortaya koymuştur. Bu süre ilkokulda artmakta, eTgenlik döneminde azalmaktadır. Ancak 0-6 yaş çocuklannın TV karşısında olduklan sürenin her dakücasını izlemek için kullandıklan samhnamahdır, çocuk ilgisini dağıtmakta ama gözünü TV'den ayırmamaktadır. Ozellikle yaVnız müzik yayını yapan kanallann A merika'dayapılanbir araştırma 0-6 yaş grubu çocuklann günde ortalama 2-4 f\ saatTV izlediklerini ortayakoymuştur. Bu süre ilkokulda artmakta, ergennk JLJL döneminde azalmaktadır. Âncak 0-6 yaş çocuklannınTV karşısında olduklan süreninher dakikasını izlemek içinkullandıklan sanılmamalıdır, çocuk ilgisini dağıtmakta ama gözünüTV'den ayırmamaktadır. beslenme kahbı sunarak şişmanlamaya, kan kolesterolünün yükselmesine yol açıyor, bunun yanında çocuklar için çok önemli sebzelere, meyvelere, süt, peynir, yoğurt gibibesin maddelerine ilişkinbilgi aktanmı görülmüyor. • Çocuklann gereğmden fazla TV izlemesi, onlann dil gelişimini olumsuz etkiliyor, çünküTV izleme 'pasif ideyka' kitlesiyaratıyor. TV izkrken düşünme, tartışma, konuşma, yanıt verme gibi düşünsel sureçler ortadan kalkıyor. Onun için de ömeğin, çocuklara kitap okuma ve sonra okunan kitapta yer alan konular üzerine konuşma, soru sorma, yamt verme süreçleri çocugun bilişsel ve dil gelişiminde çok önemli. Bunun yerine TV izlenmesi ise kolayca anlaşılacağı gibi çocuğun gelişim süreçleri ûzerinde olumlu bir rol oynamıyor. olabilir. Çocukta estetik duygulann gelişimi, hayvanlar yoluyla arkadaşlık, dostluk bağlannın kuruluşu, birlikte hareket ederek güçlükleri yenmenin yollannın bulunması gibi çok yönlü yararlı amaçlar gerçekleştirilebilir. Çeşitli belgeselleT çocuklara dünyayı, hayvanlar âlemini, ormanlan, bitkileri, başka toplumlann hayatını anlatabilir. Bunlar eğitimbilim (pedagoji) açısında ele alınmış, kurgulanrmş ve amacı çocuğun eğitimi olan programlardır. Çocuk programlan Böyk programlar 'çocukprogranu' adı altında gösterilen hop hop, şak şak programlan ile kanştı. Susam Sokağı gibi özenle hazırlanmış programlann yaran olabilir ama TV kanallanmn yöneticikri için aslolan sürekli izlenmesi daha sakmcalıdvr. Çocukprogramlanrun olumlu etkilerinin görülebibnesi şu özelhklere bağlanmaktadır. Çocuklann açık mesajlar ataıası, Çocuklann gelişim düzeyleriyk bağlantılı olarak anlam taşıması, Çocuklann sözcükleri ve bağlantûannı anlayacağı dil düzeyinde olması, Çocuklann dünyayı anlamasına yardrmcı olması. Çocuğun kendi edimiyle durumu değiştireceğine ilişkin mesa] vermesi, Başkalanyla birlikte çahşırsa daha iyi sonuç almacağını göstennesi. TV programlannm çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldumak ya da azaltmak, olumlu etkilerini arttırmak için anneler babalar nekr yapabilir? • Oncelikle TV çocuk için oyalayıcı, bakıcı, yemek yedirme Bu konuya bir örnek olarak, yeni gördüğümüz bir Amerikan fılmi olan 'UçûncûGöz'denbir sahneyi aktarabiliriz. 6-9-14 yaşlannda üç erkek çocuğu olan anne salona gider ve saate bakar. Çocuklanna dönerek 'Saatdokuzohnuş' der, 'Haydi yatağmıza', arkadan da televizyonu çat diye kapatır. Çocuklar 'beş dakika daha' diye mızıldarurlar. Anne oralı olmaz, 'Hayu*' der ve çocuklan oturduklan koltuklaTdan kaldınr. Odadan çıkarken 9 yaşındaki oğul döner ve 'Anne, düzûşmckne demek?' der. (Çeviri aynenböyleydi). Anne hiç istifıni bozmadan 'İyibir şeyînkötu adı' der. Çocuk 'Nedir iyi şey' diye sorar. Anne, 'Sevişmek' der, 'Babanla biz de sizidünyayaböyk getirdik'. Evet, bu ailerdn Amerikalı olduğu doğrudur ama bizim çocuklanmızın bu sözkri hiç duymamış olduklannı sanmak da bizim yanlışımızdır. Çocuklarla konuşahm ve onlara doğrulan ve yanlışlan anlatahm. Elbette bizbiliyorsak, ilgikniyorsak ve konuşmaya niyetimiz varsa. SÜRECEK DUZYAZl ORHAN BtRGtT BuKezDüğmeye Basıhyop mu? Koalisyonu oluşturan üç partinin lideri, dün ana- yasada yapılacak değişiklikler için, ortak görüş saptamak amacı \le bir araya geldiler. 'Zirve'nin, Başbakan'ın ani biristeğiiletoplandığını söylwnek için, MesutYılmaz'ın biryurtdışı geziyehazırlan- dığı sırada Istanbul'dan alelacele başkente dön- düğünün altını çizmekte yarar var. Tann'nın bildigini kuldan saklamanın anlamı eJ- bette yok. Avrupa Birliğı Müktesabatının Üsttenil- mesine İlişkin 'Ulusal Program' uyannca, anaya- samızı ve yasalanmi2) gözden geçirmemiz gere- kiyor. Yaz tatili nedeni tle çalışmalanna ara vermiş olanTBMM'nin, anayasada öngörüldüğü gibi her yıl 1 Ekim'de, çağnsız olarak toplanması yerine, bu ytt 17 Eylül'de bu değişiklik paketini görüşüp, olabiVırse sonuçlandırmak amacıyla Midar millet- vekillerinin imzası ile toptantıya çağnlacağı btlini- yor. Dünkü zirve, Partiler Arası Uzlaşma Komisyo- nu'nun hazırîadığı anayasa değişikliği metni ûze- rinde, iktidar kanadının önce kendi arasında tam birmutabakatavarmasını amaçlıyordu. Ama dün, Ankara'da aynı doğrultuda bir başka girişim da- ha vardı. Basın Konseyi Yüksek Kurulu, çeşitli gazete, televizyon ve radyolanntemsilcilerinin de aralann- da bulunduğu 11 üyeden oluşan bir heyetle, Baş- bakan Ecevit, Başbakan Yardımcısı ve MHP Ge- nel Başkanı Devlet Bahçelt, Devlet Bakanı Nejat Arseven, Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk'ü ziyaret ettiler. Ziyaretler yann da TBMM Başkanı Ömer Izgi, Devlet Bakanı Yrtmaz Karakoyunlu ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile sürecek. Me- sutYilmaz, yurtdışında olacağını söylediği için Ar- seven'i görevlendirmişti. DYP Genel Başkanı Tan- su ÇiHer de özel bir işi için ABD'ye gidecegini söyledi. Saadet Partisı'nden ise ses çıkmadı. • • • Basın Konseyi, tipik bir sivii toplum örgütü ol- manın ötesinde, halkın gerçekleri ögrenmeve bil- gi edinme hakkı için uğraş veren, bu haklann hiç- birkısıntıyaugramadantoplumun malı olmasını is- teyen bir oluşum olarak, zıyaretlerinde önce ana- yasa değişiklikleri üzerindeki görüşlerini açıkladı. Ve Partiler Arası Komisyon'ca hazırtanan taslağın yeterti olmadığını vurguladı. Basın KonseyiYüksek Kurulu'nun yaptırdtğı ça- Uşmada, oncelikle halkın gerçekleri ögrenme ve bilgi edinme hakkının güvence aftına alınması içiri gerekli olan güvenceler öne çıkartılıyor. Bu arada, Partiler Arası Uzlaşma Komisyonu'nun taslağtn- daki 13ve 14. maddelerinyanı sıra 15. maddenin de yeniden düzenlenmesi istenıliyor. O madde, bilindiği gibi, "savaş, seferberiik, sıkıyönetim ve olağanüstü hallerde temel hak ve özgürtüklerin kı- sıtlanabileceğini" söyler. Konsey, bu kısıtlamaya tamamen karşı çıkmıyor ama; öyle durumlarda il- gilınin yargı önünde itiraz hakkt olduğunun unu- tulmamasını istiyor. Dahası, 'Düşünce ve Kanaat Özgûriüğü' ile il- gili 25. maddede "Herkes gerçekleri ögrenme ve bilgi edinme hakkına sahiptir. Devlet bu haklann« gerçekleşmesini sağlayacak tedbirleri alır" hük-; münün yer almasını da zorunlu göriiyor. l Oün hükümete ve parlamentodaki partilere su- nulan Konsey paketinde, TCK'nin 311, 312'nci maddelerinin degiştiıimesi tstemleri ileTeröıie Mü- cadele Yasası'nın 6,7,8. maddelerinio, Bastn Ya- sası ile Radyo Televizyon Yasası'nda yapılması gereken degişikliklerin neler olmasını içeren öne- rilere de yer verildi. Konsey, Cumhurbaşkanı'nın geri çevirdiği RTÜKYasası'ndan vazgeçilerek, iletişim fakülte- leri ile birlikte hazııiadtğı metriın ele alınmasında ısrarlı. Basın Yasast için, Insan Haklanndan So- rumlu Devlet Bakanlığı'nm hazırîadığı tasanya, Resmillanlann Basın llan Kurumu 1 nca keyfi biçim- de kesilmesini önleyecek bir madde eklenmesin- den yana. • • • Her sivil toplum örgütü, ozellikle kendi uğraş > alanlannı ilgılendiren konulardaki düşüncelerini somut öneriler haline getirerek Türkiye'nin yeni anayasasının ve ona uygun olacak ötekı yasa de- ğişikl'ıklerinin biçimlendirilmesinde üstüne düşeni mutlakayapmalıdır. ozellikle, halkın gerçekleri' ögrenme ve bilgi edinme hakkının anayasada güvence altına alın- dığı bir ülkede, yolsuzluklann uzerine çevrilecek projektörierin, ozellikle 'yarasa'lan kaçıracak en güvenilir güç olduğunu bıkıp usanmadan yinele- melidir. Aydınlanmanın dayolu, gerçeklerin öğrenilme- sinden geçer. Faks: 0212-6770762 ; E-maiUobirgrta e-kolay net. Erken teshis poliklinilcleri Çocuklann yüzde KAYSEM(AA)-Ço- cuklarda görülebilecek olası hastalıklan erken teşhis etmek amacıyla kurulan poliklinıklere gekn 'sa^am' çocukla- nn yüzde 13'üne "has- tahkteşbisPkonuldu. KayserillSağlıkMü- dürlüğü yetkilikrinden alman bilgiye göre, ço- cuklann normal büyü- me ve gelişmelerinin düzenli olarak takip edümesi,büyüme ve ge- lişme sırasındaki prob- lemlerinzamanmdates- pit edilerek erkenden önlem alınması ve do- ğuştan olan, ancak aile tarafmdan farkedileme- yen inmemiş testis, down sendromu, boyun eğriüği, doğuştan kalça çıkığı gibi bazı önemli hastalıklan zamanmda tespit ederek tedavileri- nin yapılması amacıyla il genelindeki 13 sağhk ocağında sağlam çocuk polikliniği kuruldu. Yapılan tamtım çalış- malan ile aiklere "saç hkh gördükkri çocukla nuda hastaukoİabuece ş 1 * mesajı veren İl Sa| hkMüdürlüğü, çocukli n bu polikliniklere çei meyi başardı. Pilotsağlıkocaklan da 1 yıl gibibir süreiç de hastalık belirtisi maksızm gekn 8 ' 389 çocuğun muay edildiğı polMinikle bırçok ciddi hastal erkenden teşhis edi] si sağlandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle