Katalog

1 2 AĞUSTOS 2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER BiÜent Ecevit Haobektaş'ta • ANKARA(ANKA)- Başbakan Bülent Ecevit her yıl olduğu gibi bu yıl da Hacıbektaş'ta yapılacak olan anma törenlerine katılacak. Başbakanlık'tan edinilen bilgıye göre, Ecevit, Hacı Bektaş-ı Veli anma törenlerinin yapılacağı 16 Ağustos'ta değil, törenlerden bir gün önce ilçeye gidecek. Ecevit vatandaşlara hitap edecek, ziyaretlerde bulunacak ve Kültür Bakanlığı'nın katkısıyla inşa edilen bir kültür tesisının açılışını yapacak. Cezaeylertnde açık görüş • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanlığı, dini bayramlann yanı sıra ulusal bayramlarda da tutuklu ve hükümlülere açık görüş uygulaması başlattı. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, yaptığı yazılı açıklamada, 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle ceza infaz kurumlannda bulunan tüm hükümlü ve tutuklulann. anne baba, kardeş, eş ve çocuklanyla görüşebileceklerini bildirdi. Aförgütü Dakar'da • CENEVRE /ANKARA (ANKA)- Uluslararası Af Örgütü. 25'inci Uluslararası Konsey Toplantısı'nı yüzlerce insan haklan savunucusunun katılımıyla 17-25 Ağustos günleri arasında Senegal'in başkenti Dakar'da düzenleyecek. Uluslararası Af Örgütü'nden yapılan açıklamada, konsey toplantısında gelecek 4 yılın eylem planı ile yönünün kararlaştınlacağı bildirildi. Hemşinelerin prim başvupustı • ANKARA (ANKA)- Önlisans veren yüksekokullardan mezun olan ve Sağlık Bakanlığı hastanelerinde çahşan bir grup hemşire Başbakanlık'a çok sayıda dilekçe göndererek prim ödemelerinde hastane servislen arasında eşitsiz uygulama yapıldığı şikâyetinde bulundular. Başbakanlık da hemşirelerin dilekçelerini Sağlık Bakanlığı'na gönderdi. Doktora soruşturma • İZMIR (AA) - Izmır 11 Sağlık Müdürlüğü'nün, Izmir Kadın Hastalıklan ve Doğum Hastanesi doktorlanndan Münire Ergüneş hakkında soruşturma başlattığı bildirildi. Songül Polat adlı kadın. hastanede 1 kilogram ağırlığmda bir bebek dünyaya getirdi. Bebeğin solunum yetersızliği çekmesi üzerine. hemşireler, görevli doktor olan Münire Ergüneş'e durumu bildırdiler. Ergüneş. hastaneye gelemeyeceğini belirterek bebeğin Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi'ne sevk edilmesini istedi. Tartışmalar sırasında bebeğin ölmesi üzerine soruşturma başlatılırken Ergüneş kendisinin çağnlmadığını iddia etti. Aftan yararlanan 153 kişi hakkında yeni suç iddiasıyla soruşturma başlatıldı HırsızLır geri dönüyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kapsamı nedeniyle tartışmalann odağı olan Af Yasası'ndan yararlanarak tahliye edilenlerden 153'ü hakkında yeni suçlamalarla soruşturma başlatıldı. Bu kışiler arasında ilk sırayı hırsızlık suçu işleyenler alıyor. Adalet Bakanlığı verilerine göre. bugüne kadar aftan 299 bin 978 kişı yararlandı. Şartla Sahverilme Yasası'ndan yararlanan 23 bın 350 kişi serbest kalırken Konya'da çatısma Soruşturma başlatddı • Adalet Bakanlığı verilerine göre aftan 299 bin 978 kişi yararlanırken 23 bin 350 kişi tahliye edildi. 2 bin 527 kişi işledikleri diğer suçlardan dolayı dışan çıkamadı. 31 kişi hakkında "müessir fiiller" nedeniyle yeniden takibat yapıldı. 2 bin 527 kişi kapsama girmeyen suçlardan kaynaklanan cezalannı çekiyor. Şartla Sahverilme Yasasfndan yararlanan 153 kişi hakkında yeniden kovuşturma başlatıldı. Haklarında yeniden kovuşturma başlatılanlann arasında ilk sırayı, 58 kişıyle hırsızlık suçu işleyenler alıyor. ; • Tahliye edilenlerden, "müessir fiiUer" nedeniyle 31 kişi hakkında yeniden takibat yapıldı. Dışan çıkamadılar Dolandıncılık suçundan 9, adam öldürme suçundan 5. gasptan 3, ırza geçmekten 1. ırza geçmeye teşebbüs suçundan da 1 kişi hakkında yeniden soruşturma yapıldı. Afnedeniyle23bin350 tutuklu ve hükümlü cezaevlennden tahliye edılirken yasadan yararlanmalanna karşın 2 bin 527 kişi işledikleri diğer suçlardan doğan cezalan nedeniyle dışan çıkamadı. Hiç cezaevine ginneden yasadan yararlananlann 7 bin 232 olduğu belirlendi. Haklannda kesinleşmış ceza veya tutukluluk karan bulunan bu kişilerin firar veya ceza ertelemesi karan olabileceği öğrenildi. Toplam 2 bin 681 mahkemenin 2 bin 153'ündenderlenen bilgilere göre, yargılamalan süren 261 bin 393 tutuksuz, 6 bin 81 tutuklu samğın davası ertelendi. 19 bin 881 kişi de şartla tahliye edildi. Af Yasası kapsamında 10 yıllık indirimden 3 bin 537 kişi yararlandı. Kamu davası ertelenenler, şartla tahliye edilenlerve 10 yıllık indirimden yararlananlann toplam sayısının 290 bin 892 olduğu bildirildi. SABtTHORASAN KONYA - Konya'nm Ahırlı ilçesi, Akkise bel- desınde önceki gece bir kıraathane de jandarma ile yurttaşlar arasında çı- kan ve 1 kişinin ölümü, 8 kişinin yaralanmasıy- la sonuçlanan çatışma- dan sonra bölgede du- rum sakın. Olaylar sıra- sında 5 bine yakın mer- mı sıkıldığı ve el bom- bası kullanıldığı öne sü- rüldü. CHP Ahırh llçe Başkanı Ahmet Altun. çatışmadan llçe Jandar- ma Komutanı Başçavuş Ali Çalışkan'ı sorumlu tuttu. lçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, soruşturma ıçin 4 mü- fettış görevlendirdı. Akkise'de önceki ge- ce belde kıraathanesin- de duzenlenen şenlik sı- rasında, arama ve kımlik kontrolü yapmak ıste- yenjandarma görevlile- n ile yurttaşlar arasında tartışma çıktı. tddiaya göre, Ahırlı llçe Jandar- ma Komutanı Başçavuş AliÇalışkan, köyebas- kın düzenledi. Çıkan ça- tışmada köylülerden HasanGülteldn(20)ya- şamını yitirdi. yaralı 8 kışıden Sami Tokmak (20). Kemal Candan (27) ve Halil tbrahim Erkul (23) Konya Nu- mune. Ismet Taşbaşı (52) ve İbrahim Erkul (41) ise Seydışehır Dev- let Hastanesi'nde tedavı altına alındı. Tokmak ve Candan'ın hayati tehli- kelennın devam ettiği belirtildı. Akkise beldesine gi- den Konya Valısi Ahmet Kayhan. tl Jandarma Komutanı Kıd. Albay Mustafa Tunç ve Emni- yet Müdürü Mehmet Aksn olay yennde araş- * tırmayaptılar. Vali Kay- han, olaylann, jandar- manın bir kahvehanede kimlık tespiti yapmak ıstemesı üzenne çıktığı- nı söyledı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART OTORITERL-ESME m.kart(a superonline.com.tr Demokratik kitle örgütleri temsilcileri ölüm orucu eylemcilerini ziyaret etti Küçükarmutlu^daki abhıkaya tepkiİstanbul Haber Servisi - F tipi ceza- evleri ve tecride karşı tutuklu ve hü- kümlülerce başlatılan ve "Hayata Dö- nüş" operasyonu ile birlikte bugüne dek 2'si asker 62 kişinin yaşamını yi- tirdiği ölüm orucu eylemi 297. gününe girdi. Dışandan destek içın eylemın sürdürüldüğü Küçükarmutlu'da evleri gezen 30 demokratik kitle örgütünün temsilcileri, İstanbul Emniyet Müdür- lüğü ekiplerinin, semti abluka altına al- masını eleştirdi. İnsan Haklan Derneği'nden (İHD) Gülseren Yoleri, Nakliyat-lş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu. HADEP Eminönü llçe Başkanı Münir Duran. Enerji Yapı-Yol Sen'den Fikret ÇolakoğuDan ve HasanOnay. Halkev- len'nden Samut Karabulut Nakliyat- lş avukatı Ayhan Erkan. Elektrik Mü- hendisleri Odası (EMO) Yönetim Ku- rulu üyesi Selami Yddız ve SİP üyesi Ali Mert ölüm oruçlannın sürdüğü Kü- çükarmutlu'daki eylem evlerini ziyaret Cezaevlerindeki ölüm orucu eylemi 297. yunune girerken Küçükarmutiu'daki destek eylemi sürüyor. (Fotoğraf: ALPER TURGUT ) ettiler. Küçükarmutlu'ya girişlerinde polis tarafmdan aranan grup daha son- ra Abdfilbahri Yusufoğiu, Halil Aksu, SerkanGüneşveOsmanOsmanağaoğ- hı'nun ölüm orucu eylemini sürdürdü- ğü evin önünde bir basın açıklaması yaptı. Avukat Gülseren Yoleri, F tipi cezaevlerinde yaşanan sorunlann bir yıldır çözülemediğini belirterek Küçü- karmutiu'daki polis baskısınm yaygın- laşarak sürdüğünü ıfade etti. 'lddialar asılsız' Uygulamalann Küçükarmutlu hal- kma sıkıntı verdiğini anlatan Yoleri, ölüm oruçlannın zorla yapıldığı yö- nündeki iddialann ise asılsız olduğunu kaydetti. TAYAD'lı ölüm orucu eylem- cisi Abdülbahri Yusufoğlu da 97 gün- dür eylemde olduğunu belirterek "Biz ötünıeyürüyonız, ölümden korkmuyo- ruz. Bizi ölümle,gözaftryla korkırtamaz- lar. Taleplerimiz uğruna kendinûzi fe- daediyoniz.Bizikimsesinamasin.Her- hangi bir müdahak ohırsa çakmakla- nnuz yanınuzda" diye konuştu. IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(« doruk.nettr Biliyorum, tartışmaktan vaz- geçtiğimi, cümle âleme -değilse bile Tınvık okurlanna- ilan ettim, "Vazgeçtim tartışmıyorum" diye yazdım. Anımsarsınız, gerekçem pek yalındı. Önce 31 Ekim 1997'de yapılan bir Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından, dönemin Başbakanı Mesırt Yılmaz'ın ağ- zından bir alıntı aktardım: "... Millı Siyaset Belgesini gün- celleştirdik. Bugünden itibaren çıkacak her türlü yasa, karar, ka- rarname, hükümet ıcraatı, dış- polıtika tercihleri bu belgenin güncelleştirılmiş hükümlerine aykın olamayacak..." Biliyorsunuz, Milli Siyaset Bel- gesi, Mesut Yılmaz'ın Türkiye'de atılacak her ileri adımın önünü kapadığını ilan ettiği "ulusal gü- venlik kavramı"rvr\ dayandığı te- mel metin, ana belgedjr. 1997'de bu konuda birkaç Tır- mık yazdım ama, gözüm yeme- diği için "Bu, Türkiye Cumhuriye- Tartışacaksak, Tam Tartışalım ti anayasasının da üstünde bir gizli anayasadır" diye yazama- dim. Hürriyet gazetesinin yönetici- leri benim gibi ürkek olmadıkla- rından eşyayı adıyla çağırmayı göze aldılar ve Milli Siyaset Bel- gesi için açık seçik "gızli anaya- sa" deyimini kullandılar. Mesut Yılmaz'ın ANAP kong- resindeki çıkışı sayesinde konu üç-dört yıl sonra yeniden güncel- leşip yoğun birtartışma patlayın- ca, öfkelendim ve "Bir gizli ana- yasanın neresi, nesi tartışılır ki? Bu düpedüz demokrasinin tahri- bi, partamentonun fiilen feshi ve anayasanın alenen çiğnenmesi- dir. Birsuçtur. Ağırbirsuçtur. 7ar- tışmak değil sorumlulann yargıç karşısına çıkanIması gerekir..." demeyi yine gözüm yemedi. (Ben de çok mu korkağım ne?) Ama "anayasanın da üstünde ve TBMM'nin bilgisinin ve yetki- sinin tümûyie dışında bir Milli Si- yaset Belgesi olmalı mı, olma- malı mı, olursa nasıl olmalı" gibi bir ayıp tartışmanın içine de gir- mek istemedim. "Vazgeçtim, tartışmıyorum" deyip işin içinden sıynlmaya; bi- reysel ve mesleki olarak kirlen- merfieye çalıştım. ••• Milli Siyaset Belgesi'nin en son güncelleştirilmesinden bu yana geçen üç, dört yıl içinde, bakma- sını bilen gözlerin kolayca gör- düğü örnekler yaşadık. Anaya- saya ve yasalara açıkça aykın, yani suç, buna karşılık Milli Siya- set Belgesine pek uygun örnek- ler. Örneğin Şemdin Sakık'ın ağ- zından düzmece ifadeler yayım- latıldı, "andıç"\ar hazırlandı ve uygulandı... Orneğin ünlü "kayıp silahlar" davası zamanaşımına uğratılıp örtbas edildi... Orneğin sinsi ve sabırtı bir "yargılatmama" taktiği ile Susur- luk davası küllendirildi... Örneğin... ••• Güya şimdi de tartışıyoruz.. Gel de sorma: Sahi mi ? Neyi tartışıyoruz kuzum? Ga- zete manşetlerine değer bulunan "Köşeyazarları ikiye aynldı" ha- berlerif!) Milli Siyaset Belgesinin kendisıni, içeriğini özünü, "gizli anayasa" nıteliğini mi tartışıyor; yoksa "Milli Siyaset Belgesi ve ona dayanan Ulusal Güvenlik kavramı Türkiye'nin önünü tıkı- yormu, tıkamıyor mu'yu mu? Alın size kendi imalatım, kuru sıkt bir iddia: Tıkamıyor!.. N'olacak şimdi? Tutup, "Haaa o zaman Mesut Yılmazhaltetmiş. Madem Türki- ye 'nin önünü tıkamıyor, o zaman Milli Siyaset Belgesinin bir sa- kıncası yok" mu diyeceğiz. Sonra da kalktp bir anayasanın koruyucu şemsiyesi altında, bir hukuk devletinde ve -pek berbat da olsa- bir demokratik parla- menter sistemde yaşadığımıza mı inanacağız? Yok hayır, doğrusu böylesi bu- dalaca bir "kendi kendini kandır- ma" oyununda ben mızıkçılık ya- pıyor ve oynamıyoruml... Sorun, ulusal güvenlik kavra- mının Türkiye'nin atacağı ileri adımlan önleyip önlememesi de- ğ'l- Sorun, "Türkiye'de anayasa- nın da üstünde bir gizli anayasa var ve bu suç cezasızkalıyor"dar\ ibaret. Bunu tartışmayacaksak, hiç olmazsa, çeperindeki yan ve önemsiz sorulan tartışarak ken- dimizi kandırmayalım, rezil et- meyelim. POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Sevgili Aşk ve düş parantezleri arasına bedenini1<oyan Marie, kırmızı bir güneşi yakalamaya çalışıyor- du... . - Bir süre denize baktı... Mavi akşamın ortasında kiralanmış sessizliğin içindeydi Marie... Gözleri titriyor, elleri büyüyordu... Birden Jacques Prevertin söylediği şarkıyla ır- kildi... "N'apıyorsun orda küçük kız Yeni kopanlmış bu çiçeklehe N'apıyorsun orda genç kız Bu çiçeklehe bu kurumuş çiçeklerie N'apıyorsun orda güzel kadın Bu solan çiçeklehe N'apıyorsun orda yaşlı kadın Bu ölen çiçeklehe Sevgilimi bekliyorum." Marie eski sevgiliyi düşünûyordu o şarkıyı din- lerken... Bedeni buz kesti, üşüdü bir anda... "eski sevgili, eski sevgili!.." Kendi kendine mınldandı... "Çok tuhaf geliyor bana bu. Bunu ona yakıştı- ramıyorum, kendimeyakıştıramıyorum... Birşeyın, bihnin eski olması için, biryenisi olması gerekmez mi? Yenisi kim peki? Şu karşımda oturan, dört- beş aydır tanıdığım, tanımaya çalıştığım adam mı?" Gözlerini yumdu... Aklına bir soru geldi: "Mye ben bu adamla berabehm?" Adamın adı Paul'dü... Bir şirkette muhasebeciydi... Paul, Marie'yi izliyordu, içinden geçenleri tahmin' ediyordu... O da kendi kendine mınldandı: "Ben çok kolay elde etmiştim Marie'yi. Demek ki, herkes kolay elde edebilir..." Marie, düş kuruyor, eski sevgiliyle yağmuıiu bir akşamda sevişiyordu o sırada... Birden, Paul'ün kendisini izlediğini fark etti... Dedi ki: "Salata çok güzelmiş!" Paul, gülümseyerek yanıt verdi: "Hiç yemedin ki!" Marie, "Eyvah" dedi, "içimden geçenleh anla- dı." • • • Marie, yürekli bir kadındı... Açık konuşmayı severdi... Paul ise Marie'yle konuşmaktan kaçınırdı... Marie, ilk tanıştığı gün Paul'ün kendisinden gözlerini kaçırdığını gorünce sormuştu: "Niçin başını öne eğiyorsun konuşurken?" Paul yanıt vermemiş, şarap kadehinı kaldırıp "Haydi içelim" demişti... Marie yine dalıp gitti... JacquesPrevert'idinliyordu: ı ; , ı / ( ı S "Karanlıkta tek tek yakılmış üç kibnt. _ ^ , flrt llkı görmek için tüm yüzünü senin Gözlehni görmek için ikincisi Sonuncusu dudaklannı Ve kollanmla sararken seni Koyu birkaranlık bütün bunlan bana hatırlatmak için." Paul, Marie'yi izliyordu yine... Gözlerini kaçırarak sordu Marie'ye: "Hayrola, daldın!" Marie, "Yok.. öylesine" diye yanıt verdi. Biliyor- du ki üstelemeyecekti Paul. içinde doldurulmayacak kocaman bir boşluk vardı... Gülümsemeye çalışıyordu ama yapamıyordu... Marie, "Kim bu adam" dedi birden... Denize baktı uzun uzun... "Ben bu adama hiç düşlerimi anlatmadım. Ne- den? Bu adam bana, bumumdan öpüp, 'sevgi- lim' demedi. Neden? Bir gece uyurken ansızın uyanıp 'bana sanl' diyemedim. Neden?" Eski sevgiliyi düşünûyordu... Gokyüzünde ıslık çalan ses, tüm zamanlarda akan ke derii ırmaklar, kara balçıktaki güney rüz- gân hep eski sevgiliyi anımsatıyordu Marie'ye... Çünkü onun yokluğu içinde buruk bir acıydı... • • • O sırada garson gelmişti masaya... Paul garsona, "Şarap şişesi öyle tutulmaz" di- ye bağırdı. Tüm masalar alaycı gözle izledi Paul'ü... Paul, sonra Marie'ye döndü... "Kapat şu göğsünü, erkekler bakıyor!" Marie, bir anda buz kesti yeniden. Tirtirtitriyor- du... Dışan çıktılar... Paul, hiçbir şey olmamış gibi "Üşüyorsan kaza- ğımı vereyim" dedi. Marie, "Hayır" deyip ekledı: "Senin yanında olduğum zaman hep ruhum üşüyor benim, farkında mısın?" ' Paul, her zamanki gibi sustu, bir şey sormadı!.. Yolda giderierken şöyle dedi: "Bu mevsim buralan hep soğuk olurzaten!.." hikmetcetinkaya(§ cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Ankara karakolları Polise insan haklan kitapçığı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Anka- ra'daki karakollann du- varlanna, 'Büieşmiş Milkder İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi', 'CMUK'aGöreHakla- nnız' ve 'Sanık Hakla- n'nın yazılı olduğu afişler asıldı. Ankara Emniyet Mü- dürü Hasan Yücesan. polislere insan haklan kitapçığı dağıtılacağını ve polislerin bu kitapçı- ğı yanlannda taşımala- nnın zorunlu olacağını söyledi. Yapılan yeni- likler kapsamında Çan- kaya llçe Emniyet Mü- dürlüğü ve Çankaya Merkez Karakolu"nun bekleme salonu. neza- rethane ve Avukat-Sa- nık Müdafi Odası'nın duvarlanna. 'Birieşmiş Milletler İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi', 'CMUK'aGöreHakla- nnız' ve 'Sanık Hakla- n'nın yer aldığı afişler asıldı. Karakollarda ay- nca sanıklara 'Sanık Haklan Formu' verile- rek doldurmalan isteni- yor.