Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 AĞUSTOS 2001 PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr
BedriRahmiEyuboğhı'nun "İstanbul
Destanı" adlı uzun şiiri şöyle biter:
*~ tstanbul devince aküma/ Koca Si-
nan gelir/ On parmağmda on uhı çınar
gibi/ Her yandan yükselir/ Sonra gece-
kondulargelirardrsıra/İsBpaslıyetim/E>y
beninıde\ memesindecöeeİerenızirenaca-
ip, Memleketim."
1956'da Varlık dergisinde yayımlanan
bu şiirde Istanbul, deniziyle, balığıyla, ta-
rihiyle, insanıyla, yazanyla, şairiyle akar
gider.
îstanbul için yazılan bu şiirin son di-
zesini Tüıkiye ile özdeşleştirmememiz için
bir neden var mı? Nasıl olsa artık tstan-
bul, Türkiye oldu, Türkiye'de Istanbul...
Ne zaman Sinan'ın yapıtlanyla gece-
kondular arasındaki üzücü çelişkiye ben-
zer bir çelişki görsem bu dize gelir aklı-
ma, iç geçirir ve yinelerim.
Mustafa Kemal ile günümüz devlet
adamlan arasındaki çap farkı, Cumhuri-
yetin ilk yıllanndaki kalkınma hamlesi
ve toplumsal özgüven ile bugünün günü
kurtarma çözümleri ve kararsız, şaşkın,
teslim olmuş yöneticilerin aldığı karar-
lar arasındaki anlayış farkı, Sinan'ın ya-
pıtlanyla gecekondulararasındaki fark gi-
bi belirirler. Niçin bu binlerce yıllık kül-
tür toprağırun dev memesi daha çok cü-
ce besler anlamam. Aslında anlanm...
Cüceler, kendi yumurtalannı koyarlar
dev anasının altma, dev de kendi çocuk-
lan sanırçıkan yeni yavrulan. Bilinen ma-
saldır...
Toplumda ta\uk ile ördeği, ördek ile
kuguyu ayırt edecek mekanizmalar bo-
zulunca, kazlar da de\Teye neden girme-
sin?
Zaten temel sorun da bu değil mi? Her
işte, işe uygunlukla ilgili secme mekaniz-
malan vardır. Bılimler akademisinin ba-
Bir Şiirden Bir Ülkeye
Mehmet Zaman SAÇLIOGLU
şına önemli bir bilim adarru getirilir; şam-
piyon bir futbol takımının başında da yıl-
İannı futbola adamış iyi bir futbol emek-
lisi bulunur. Herkes durup dururken şam-
piyon bir futbol takımında oyuncu olma-
ya ya da bilimler akademisi üyesi olma-
ya kalkışmaz. Futbolda çok para, bilim-
de yüksek itibar olsa da bacaklarının ve
çevikliğinin futbol oynamak için; beyni-
nin bilim yapmak için yeterli olmadığı-
nın farkındadır. Birçok insan bu yetersiz-
liklerini itiraf etmese de haddini bilir ve
geride durur. Futbolcu olurken gösteri-
len bu ciddi elemeyi devlet kademelerin-
de, en alt düzeyden en üst düzeye kadar
bulmakta zorlanınz. Devlet yönetmek
için herkes kendi aklını, birikimini yeter-
li gördüğüne göre, devlet bir futbol takı-
mından daha önemli olmamaltdır. Tele-
vizyon kameralan karşısında standart
devlet adamı vakanyla gerinen, söyle-
dikleri her sözün mizah dergilerine ka-
pak olabileceği politikacılara bakınca;
onlardan, kendi yetersizliklerinin farkın-
da olmalannı beklemenin haksızlık ola-
cağını anlıyoruz, ama bu daha da üzüyor
bizi.
Hani bir fıkra vardır: Herkese yeniden
akıl seçmeleri önerilmiş de herkes gidip
yine kendi aklını almış... Bizim politika-
cılann kendi akıllanndan memnun ol-
duklan anlaşılıyor da sonuca bakıldığın-
da bu akıllarla yapılan işlerin bir fiyas-
ko oldugunu görmemeleri anlaşılamı-
yor. Belki de devlet yönetimi akıl değil
de vicdan işidir, ne demeli?..
Demokrasi toplumun kendi kendini
yönetimidir, ama toplumumuz, her geri
kalmış toplum gibi kendisini yönetecek
en iyiyi bulmakta başanlı olamamakta-
dır. Üstelik bir sürü "kötü", seçim siste-
mini kendilerinin seçilmesine olanak ta-
nıyacak birhale getirmişlerdir. Partiler ya-
sasını da öyle. Bir takım başka yasalar-
lada toplumun kendini değiştirmesini, ye-
nilemesini sağlayacak yollan tıkamışlar-
dır. Sivil toplum kuruluşlanrun önünde,
sendikalann önünde yığılı yasal engel-
ler, koltuklannı yitirdikleri anda yok ola-
cak niteliksizlikteki birçok devlet görev-
lisinin bu gücü yitirmemek için her ba-
şanlı girişimi bir şekilde engelleme te-
laşlan, toplumda değişim isteyen, ülke-
nin iyi yönetilmesini isteyen aydın kesim-
leri durdurmaktan başka işe yaramamak-
tadır.
Yöneticiler, yetersiz kimliklerini koru-
mayı öylesine bir (tepke) refleks haline
getirmişlerdir ki başanlı bir Içişleri Ba-
kanı'nı, 'kendinibağbbuJuDdugushasal
partinin üstünde gördüğû' gibi herkesin
güldüğü bir gerekçeyle görevden almak-
ta, milletvekili aday saptamalannda par-
tilerinin tek karar organı olarak kendile-
rini görmektedirler. Işkenceyi araştırsın
diyerek görevlendirilen milletvekili de
bu koruma refleksine kurban gidebil-
mektedir. Toplumda ilerici, aydın, ülke-
sine bağlılıklanru yaptıklan özverili ça-
lışmalar ve uluslararası başanlan ile ka-
nıtlamış olanlaryıpratılmaİcta, beyin gö-
çü neredeyse özendirilmekte, ülkeyi asıl
ilerletecek kesim devlen'n kararve uygu-
lama organlannda kendine yer bulama-
maktadır. Yönetciler verdikleri kararlar-
la ülkenin kalkınmasının bir bütün oldu-
ğunun farkında değilmiş gibi görünmek-
tedirler. Alınan borçlarla, para kurlany-
la oynayarak ekonominin düzelmesi ola-
sı mıdır? Operasyonlann fınans sektörü
için yapıldığı, bu sektör düzeldiğinde
öteki sektörlerin de kurtulacağı söylen-
mektedir.
Oreticinin gereksinimi öncelikle para
mıdır, yoksa devletin üreticiye karşı gü-
venilir, istikrarlı tutumu mudur? Kaldı ki
ekonominin düzelmesi, ülkenin tüm ku-
rumlanyla düzelmesinin içinde önemli-
ce bir bolümdür, ama her şey değildir.
Ekonominin IMF reçetelenyle düzel-
meyeceği bellidir, ama mucize olup dü-
zelse bile zenginliğin paylaşımı adil ol-
madan toplumsal gerginlik durulur mu?
Anadolu'daki feodal yapırun kınlması, tüm
Anadolu'nun eğitim devrimi, tüm Ana-
dolu'nun sağlık ve sosyal hizmetlerinde
devrim, tüm Anadolu'nun kültür devri-
mi için kim öneri getirecektir, IMF'mi?
Devlet işletmeleri özelleştirileceğine ve
yok edileceğine, yasalar düzeltilip, özel
sektör kurallanyla çalıştınlıp, özel sek-
törün yatınm yapamadığı Anadolu'da sa-
yılan arttınlsaydı; toprağa bağlı ve işsiz
köylüler bu işletmelerde işçi olarak ça-
lışıp köylülükten ve dolayısıyla ağanm
egemenliğinden kurtulsalardı ülke eko-
nomik zarara mı uğrardı? Tutun ki bu tür
işletmeler büyük kâr getirmesin; sosyal
yapının değişmesine katkı sağlamak da-
ha büyük bir kâr değil midir? Ama o za-
man siyasi partiler kendileriyle toplu oy
pazarlığı yapabilecek bir ağa bulamaz-
İardı ve yüz elli köye sahıp Ağa da Istan-
bul'da milyon dolarlık sünnet düğünü ya-
pamazdı. Yöneticiler, çıkardıklan yasa-
larla ve tutumlanyla hem ülkede hem de
kendi partilerinde demokrasiyi yok etmiş-
lerdir ve toplumda. kurtuluşun demok-
rasiyle değil, lider kurtancılarla olabile-
ceği kanısını ve açmazını doğurmuşlar-
drr. Bu açmaz, ülkenin iyice bunaldığı bir
anda liderini doğuracak olursa, bu lide-
rin hangi toplumsal ve siyasal kesimin ön-
deri olabileceğini görüyorlardır umanz.
Olkemizin yöneticilerini büyük ve ive-
di (acil) bir özveri beklemektedir. Hiç-
bir iş yapmasınlar bu ülkeyi kurtarmak
için. Kendilennden daha değerli, daha
yetenekli. daha çalışkan insanlann var
olduğuna inansınlar ve onlann ülkeyi yö-
netmelerine olanak verici yasalan çıkar-
sınlar. kendilerine karşın!..
Bunun gerçekçi olmayan, romantik bir
öneri oldugunu biliyorum; ama peynirge-
milerinin lafla yürütüldüğü, ülkenin yö-
netiminin globalleşme numarasıyla ulus-
lararası sermaye gücüne teslim edildiği,
öte yandan tüm feodal ve kırsal değer-
sizliklerin topluma pompalandığı bir dü-
zende romantizm, başka tür tepkilerin
panzehiridir. Tek çarenin gerçek bir de-
mokrası oldugunu anlamazlarsa yöneti-
cilerimiz...
Bedri Rahmi Eyuboğhı'nun tstanbul
Destanı şiiri nasıl başlar bilir misiniz?
"tstanbul devince akhma marö geür/
Yansıgümüşyansıköpük/ Yansı bahkya-
nsı kuş/ tstanbul deyince akhma bir ma-
sal gelir/ Bir varnuş, bir yokmuş."
Istanbul içın yazılan bu dizelerin son
ikisini Türkiye ile özdeşleştirmememiz
için bir neden var mı? Nasıl olsa artık
Istanbul Türkiye oldu, Türkiye de Is-
tanbul... .--•»• •
Yılmaz burda olsaydı,
dedim... Akşam üstü gü-
neş batarken ülke sorun-
larını konuşurduk. Yıllar-
dır yaptığımız gibi!.. Şu
günlerde bir 'tartışalım'
sözü aldı başını gidiyor!
Bir konu tartışılacak du-
ruma gelmişse, er geç o
konu ortadan kalkacak demektir. Ama ger-
çekten tartışılacak duruma gelmişse!..
Bir emekli asker, bir pilot albay: Yılmaz
Tankut... Sevgili Handan Selçuk'un yakını,
oğrencisi... Güzel birevi var Akyaka'da. Ner-
deyse her şeyini kendi eliyle yaptı. Bahçe-
si, eşyalan... Tam, general olacak iken emek-
li olmuş. Kıbns'ta daha başka görevlerde
bulunmuş. Kemalist, Atatürkçü bir aydın...
Zaman zaman konuşuruz. Ülke sorunla-
n, çözüm yollan!.. Cumhuriyetimizin baş oku-
aı, her yazıyı inceler, görüş çıkanr. Son gün-
lerde onu iyice arar oldum. Şu ulusal güven-
lik konus'u!.. Adını anmak istemediğirn biri,
yaşlanıncaya kadar lider olmayı aklına koy-
muş biri; hani yazımı kirteten adlar demiş-
tim ya, onlardan biri...
Bakın ne demiş: "Ulusal güvenlik, dev-
letimizin geleceğini sağlamlaştncı her
adımın engelleyicisi durumuna getiril-
miştir. Türkiye ileri gitmek istiyorsa bu
sendromdan kurtulmalıdır. Bu kavramın
muhtevası ve gerekleri tartışmaya açıl-
malıdır."
Doğrudan askere bir saldın değil mi bu sa-
tıriar? Ulusal güvenlik yolumuzu kesiyorsa
EVET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Önce Ulusal Onur!
ne yapmalı? Önce
MGK'yi kaldırmalı, or-
duyu yüz bir kişiye indir-
meli... Tartısmak istedik-
leri işte böyle şeyler...
Bu teslimiyetçi sözle-
re Genelkurmay yanıt
verdi. Her ileri adımın
ulusal güvenlik gerek-
çesiyle kesîlmesinin bir tek örnegini göster-
sin, dedi. Kurumlarüzerierine düşen işi yap-
sınlan soygun düzeni, ekonomiyi bu hale
düşürenler korunmasın, dedi. Meşaı zemin-
lerde tartısmak yerine sorunun dünyaya şi-
kâyet etme şeklinde gündeme getirilmesi
onurlu bir yaklaşım değildir, dedi.
Sevgili Yılmaz Tankut hasta yatağında oku-
muştur bu satırlan... Kaç aydır ameliyatlar ge-
çirdi. Gelemedi Akyaka'ya. Ama okumuştur,
zoriukla, üzüntüyle de olsa, okumuştur. Yıl-
maz Tankut gibileri için onur, en başta ge-
len değerdir. Gerici, edilgen, teslimiyetçi
akımlara, görüşlere en karariı biçimde karşı
çıkanlar arasındadır.
Yılmaz Tankut'u anyorum. Karşılıklı ko-
nuşmalar yaptığımız günleril. Varsın bazı ki-
şiler ulusal konularda kısır tartışmalar yap-
sınlar, birtakım hınçlan çıkanp rahatlasınlar!
Ben değerli dostum Yılmaz Albay'ın şu
anda neler düşündüğünü, fırsat bulsa neler
söyleyebileceğini duyargibiyim: "Siz ulusal
güvenliğe saldıracağınıza ulusal onuru ko-
nımaya çalışın... Onursuz bir toplumda ya-
şamakistemeyenler, herzaman ulusalgüven-
likten yana olacaklardır."
Universitelerde Spor Dersi
Hülya COŞKUN Ankara Üni, tletişim Fak. Spor Okutmam
Gençlerin ünıversite yaşamını
zenginleştiren bir etkinlik olan Be-
den Eğitimi \e Spor Dersi'nın ama-
cı "sağhklı yaşam" alışkanhklan
kazandıracak ortamı hazırlamak,
üniversite yaşamının kaçınılmaz
birparçası olan gerginliği (stresi),
olumlu (pozitif) yöne yönlendir-
mek ve çeşitli spor dallannda öğ-
rencilere yaşam boyu kullanabile-
cekleri sportif becerileri kazan-
dırmaktır.
Bu amaçla programlarda yer
alan bu ders, uygulanması ve içe-
nği açısından üniversiteler arasın-
dafarkhhklargöstermektedır. tlk
farkhlık dersin adıyla başlamak-
tadır:
"Spor dersi", "beden eğitim ve
spor dersi" ve "kredifi-seçmefi",
"kredisiz-seçmefi" ders olarak de-
vam eden farklılıklar... Nedir bu
kredili-seçmeli, kredisiz-seçmeli
ders ve öğrenim süresince öğren-
ciye etkisi?
Öğrenci kredisiz-seçmeli be-
den eğitim ve spor dersini sadece
l. sınıfta bir saat almakta ve bu
dersten aldığı not mezuniyet orta-
lamasına etki etmemektedir. 300
kişinin kayıt yaptırdığı bir fakül-
tede spor dersini seçen öğrenci sa-
yısı yaklaşık 13. kredisiz sistem-
de öğrencilere, salonu ve malze-
meyi kullanma olanaklan tanına-
rak spor okutmanlan gözetimin-
de serbest uygulamab ders olarak
yapılmaktadır. Aldıklan notun me-
zuniyet ortalamasına hıçbir etki-
si yok. Kredili-seçmeli uygula-
manın özelliği, programda yakla-
şık 22 dal (branş) dersleriyle be-
raber kuramsal (teorik) dersleri
arasında (spor sakatlıklan, ilk yar-
dım ve rehabilitasyon, beslenme,
egzersiz ve stres yönlendirme vb.)
yer almasıdır. Kredi sistemi tüm
öğrenim süresine yayılarak öğ-
rencilerin birden fazla dalla tanış-
masmı sağlamaktadır. Öğrencile-
re seçtıkleri kuramsal ya da pra-
tik dersi haftalık iki saat vermek
suretiyle istedikleri alanda yeter-
li eğitime sahip olmalan progra-
mın amaçlan arasındadır. Bu sis-
temi, Boğaziçi, ODTÜ, Hacette-
pe, Bilkent, tstanbul Teknik üni-
versiteleri başka ülkelerde olduğu
gibi başanyla uygulanmaktadır.
Üniversıtelerin temel işlevi olan
eğitim ve öğretim, bireyin geliş-
mesinı sağlar. Sağlık ve hastalık
hakkında temel bılgiye sahip, spor
ve boş zaman uğraşlanna katılan,
başkalanyla oyunda ve çalışmada
etkin işbirliğıni geliştiren gençle-
rimiz, bu programla sporun özel-
lıklı etkilerini yaşamlanna (kredi-
li-seçmeli) taşımaktadırlar. Spor
yapmak için, sporun önemini ve
anlamını kavrayarak bir alışkan-
lık konumuna getırmek, yaşamın
bir parçası biçimine dönüştürmek
gerekmekte... Çocuklanmızm ve
gençlenmızın toplumsal yaşamda
yeteneklerini, düşünce yapılannı
ve bedensel (fiziksel) özelliklerini
geliştirici birtakım olanaklan yarat-
mak, eğitimin önemli bir parçası.
Spor da bu amaçla eğitime baş-
lanıldığı günden itıbaren var olan
bir ders. Dıleğimiz, öğrenciyı spor
yapmaya teşvik eden kredili-seç-
meli dersin tüm universitelerde
uygulamaya kısa sürede geç-
mesidir.
Dileğiniz, unutulmaz bir tatilse
doğru yerdesiniz...
Club Resort
Atlantis
Izmir Menderes Hava Limanı'ndan bir saat uzakiıkta doğa ile kucak
kucağa bir tatil beldesi olan Sığacık'ta tenis, voleybol, basketbol
alanları, iki yüzme havuzu, amfitiyatrosu, 2 restaurantı ve barlan var.
E n büyük özelliği su ve deniz sporlan olanağı olan Atlantis'te
evinizdeki rahatlığı bulacaksınız.
Yeşil ve mavinin kucaklaştığı bu doğa köşesinde
düşlerinizdeki tatil gerçek olacak.
Tatilinizi düş gücünüz beh'rleyecek... . .
Club Resort Atlantis
Büyük Akkum No: 5 Sığacık-Seferihisar/lzmir
Tel : 0232 745 74 55 (4 Hat)
Fax : 0232 745 70 38 . ..
tnternet : http:www.resortatlantis.com . ."' -
e-mail : atlantis(a ispro.net.tr
Loryma Resort Hotel
"Bir Yaşam Biçimi"
Turunç. Güney Ege'nin adacıklar ve fıyortlarla bezenmiş nefes kesici coğrafya-
sının en güzel koylanndan biri... Marmaris'e çok yakın olmasına karşın, turizm mer-
kezlerinin her türden çevre kirliliğine yeteri denli uzakta, doğaya saygılı, Mavi Bay-
rak'lı bir belde. Loryma Resort Hotel yamacın mevcut topografyası ve vejetasyon
dokusuna gizlenmiş, koyun büyüleyici, mistik panoramasma tumüyle hükmeder ko-
numda sıra dışı bir tesis. Ormanlardan inen serinletici esintiler, düşük nem oranı ve
bol oksijenli, sağlıklı havasıyla ideal iklim koşullanna sahip. Eko-çiftliğinden ken-
di sütünü, peynirini, kremasını, yumurtasuıı temin eden, kendi ürettiği -yörenin en
kaliteli- zeytinyağını kullanan, damak zevki kadar sağlıklı beslenme ilkelerine de
duyarlı bir mutfak.
Konforlu apart daireler, açık büfe restoran, a la carte restoran, pool-bar, OxyGen-
Bar, açık ve kapalı yüzme havuzlan, jet stream, jakuzi, fitness-center, sauna, be-
auty-center, bilardo, dart, iskambil salonu, masâtenisi, tenis, süper disko, çocuk ku-
lübü, doktor servisi, eko-çiftlik vb. hizmet birimleri.
Doğa gezileri, trekking, dağcılık, tekne turlan, su sporlan, dalgıçlık, rafting, je-
ep-safari gibi doğa sporlan, Tai-Cbi ve yoga seanslan...
"Özel animasyonlar", "'sürpriz showlar"dan anndınlmış, arabesk müziği uzak-
tan bile duyamayacağınız, kent yaşamının yıprattığı insanın dingin, sağlıklı bir or-
tamda doğa ile bütünleşip kendisini yenilemesini, pozitif yaşam enerjisiyle dolu gün-
lük yaşamına dönmesini hedefleyen, kültür ve çevre dostu, çağdaş bir işletme anla-
yışı.
Genişbilgi: ,
www.loryma.com
Tel: 0 252 476 72 20-24 Faks: 0 252 476 72 25
DÜŞLEDİĞİNÎZ TATİL
GERÇEK OLUYOR!
Ağahan Mımarlık Ödüllü Akyaka yöresinde Türk mimansi ile
Batı konforunun benzersız bırleşımı. .
GÖJCOVA, dünya güzelı bır belde.
Bır yanda çam ağaçlan, bır yanda masmavi bir denız. Buz gibi
kaynak sulan arasında doğa ile baş başa bır dinlence.
Bu dınlence yennın adı YÜCELEN HOTEL
• Denize sıfir • Denız ve orman manzaralı • Özel plajlı
Yatak sayısı 220 Odalannda klıma, merkezı ısıtma, minıbaı.
direkt çıkjşlı telefon, Balkon, saç kmutma makınesı ve özel
banyo mevcut
• Geniş yüzme havuzu • Çocuk havuzu
• Çocuk parkı
Spor aktıvıteleri
• Wındsurf • Tenis • Masâtenisi • Mini futbol • Bilardo
• Joggıng • Bısıklet • Kano
Geni$ mekân ıçınde havuz bar, sahıl bar, loby bar.
ÖNEMLt NOT: Oksijen ve ıyot zengını YÜCELEN OTEL
astım ve guatr hastalan ıçın de önenlen btr sağlık merkezidir.
Rezervasyon ve daha fazla bilgi için:
Tel: 0252-243 5434 - 243 5108
Faı: 0252 - 243 5435 >•
e-mail:gokova a yucelen.com.tr
http://www.yiicelen.coin.tr
Okurlar bilir. O hep vardı... Yıllarca
0) süregelen dinlence alışkanlığı...
'ARTEMİS
ÖREN
TATİL KÖYÜ'
Anemi!, Tatil Kö>u. Mi 000
m2"lık bıralandadenızın hemen
k!>iMndakuniünuştur It2stan-
dart oda ve 6 suıt. toplam 245 yatak kapaMtesı, pevzaj düzenlemesıy-
le ünlü. rengârenk çıçeklerin kokulannı yaydığı tatil köyumüzde tüm
odalarda balkon. direkt telefon. 1 kanal müzik ya\ını ıe mını bar, ıs-
teğe bağlı TV mevcuttur Alışverıs vapmak ıstevenler mını çarşımız-
danyararlanabılırler Mını çım futbol. basketbol. plaj \olevbolusaha-
lan. masâtenisi. tenis ve bilardo. ıdeal bır olanak sunuyor Cocuklar.
Artemis Tatil Kövü'nde o>una \e eğlenceje doyacaklar Çocuk ha-
vuzu. çımle kaplı o) un parkı. varı açık atan salonumuz onlara gü\ en-
lı ve neşelı ortam sunu\or Kah^altı \e ak^am \emeklennde tatil kö-
yümüzün açık bufesı. her ze\ke uvgun. Türk \e dünya mutfağından
zengın seçeneklerle karitinıza çıkıvor \ la Carte Re-,laurant. Kafeter-
ya. Snack Bar ve Ha\uz üar günün her saalı hızmetımzdedır lyı ve
mutlu bır tatil geçırmenız dıleğivle .. -. :
AĞUSTOS 2001 ' ' •
Kişi başı Y.P. 14.000 000- . ?.kişi 20.000.000.
"Günboyu Animasyon" \e "Canlı Müzik1
"
* Yukandakı fiyatlara açık büfe katualtı ak^am >enıeğı dahildır
* 0-6 yaş çocoklar ücretsız.
* 7-12 yas cocuklar ° o50 ındırım
Artemis Ören Holıday Resort, Ören - Burhaniye.
Tel: 0 266 416 37 76 (pbxl Faks 0 266 416 32 26
Web Page v,-v,v. artemis gen tr
KUŞADASI
Denize sıfır, özel plaj,
havuz, su sporlan, TY
klima, hamam, sauna,
fitness, animasyon
42.500.000.- Y.P.
Rezervasyon
Tel: 0.256.622 05 05
Fax: 0.256.622 07 27
info(gonura.com
Cökçebel
Tatilköyü
Bodrum Yalıkavak'ta denize
sıfır konumu, yüzme havuzu,
i T açık-kapalı restoran,
odalarda TV, minibar ile size
eğlenceli bir tatil sunuyoruz.
•:>•- A ğ u s t o s
kişi başı her şey dahil
25.OOO.OOO.-TL
Rezervasyon: 0252 386 39 35
386 39 37 - 38
PENCERE
Farkı Fark
Etmeyen Kimdir?••
Üniversiteye giriş sınavında öğrencilere ilginç
sorular yöneltiliyor; ben de aklı başında olanla-
ra bir şey sorayım:
- Avrupa ile Türkiye arasında ne fark vardır?..
Binbir yanıt akla gelebilir..
Avrupa'nın Paris, Beriin, Londra, Roma vb. gi-
bi tarihsel başkentleri kiliselerle donatılmış şehir-
lerdir...
Yaistanbul?..
Güzelim Istanbul'un farkı hem camilerle hem ,
kiliselerle donatılması değil mi!..
•
Paris, Beriin, Londra, Roma, Brüksel, Prag vb.
şehirlerin belediye başkanları arasında birisi kal-
kıp da halka nutuk atsaydı:
Çan kuleleri süngümüz ,
Kubbeler miğferimiz ;
Kiliseler kışlamız.. . -
Ne olurdu?.. ;
Önce bu şehirlerde yaşayan insanlar ne ol- •
duklarını şaşırırlardı:
- Bizim başkan tırlattı mı?.. . •
- Tımarhanelik mi oldu?..
- Kafayı yedi.. .
Istanbul'un eski Belediye Başkanı Tayyip Er- <
doğan nutkunu nasıl attı: , •
Minareler süngümüz . '
Kubbeler miğferimiz " „.. ,
Camilerkışlamız.. , . .
•
Yazının başındaki sorumuz neydi?..
- Avrupa ile Türkiye arasında ne fark var?..
Fark ortada!..
Avrupa'daki kentlerde çan kulesini süngü, ki- "
lise kubbesini miğfer, kiliseyi de kışla gibi kullan-
mak isteyen bir belediye başkanı bulmak olanak-
sızdır...
YaAmerika'da?..
New York Belediye Başkanı birgün nutuk atar- •
ken coşarak dese ki:
Çan kulelen süngümüz
Kubbeler miğferimiz
Kiliseler kışlamız..
Adamı yaka paça sırtlayıp deli gömleği giydir- •
dikten sonra tımarhaneye kapatmazlar mı?..
Peki, on milyonluk Istanbul'un Belediye Baş- ,
kanı nasıl böyle konuşabildi?..
Farkı fark edin!..
•
:
Fark başka nerede?..
Ulusal güvenlikte... • " • •'
1:
"•
Türkiye Ortadoğu'da.. :• • • .
Avrupa Avrupa'da..
Bizim Ege'de sürekli teyakkuz durumu sürü-
yor. Kıbns'ta askeri biriik ne güne duruyor?.. Su- •
riye ile su savaşı bitti mi?.. Apo'yu destekleme- •
sin diye neredeyse Şam'a harp ilan edecektik, «
Irak'taSaddam'ın neyapacağı belli mi?.. Kuzey
Irak'tayeni bir devlet kuruldu mu, kurulmadı mı?..
Iran'la şeriatçılık kavgası sınır boyu tehdit oluş- *
turuyor. Ermenistan tüm dünyada Türkiye'ye .
düşmanlığı körüklüyor. Yunanistan'la aramızın -
nasıl oldugunu dünya âlem biliyor. Makedon- :
ya'da yangın var. 15 yılda 30 bin cana mal olan .
etnikçi savaşı da bu tabloya ekleyince, yeme de .
yanında yat!..
Bir de ulusal güvenlik kavramını bilir bilmez
çekiştirmeye başladık mı?..
Farkı fark edin!.. •
Kentte kaybettiklerinizi
burada bulacaksınız
KAZDAĞLARINDA
DOĞANIN VE DOĞALLIĞIN SEÇİMİ
www.ongencountry.com
Yeşilyurt Köyü Küçükhıyu Çanakkale
Tel: 0 286 752 24 34 - 35 Faks: 0 286 752 24 36
Soft (Eko) Turizmin Türkiye'deki
en güzel örneklerinden biri!
Princess Otel
Güvercinlik - Bodrum
Bodrum'un en güzel koyunda,
sessiz ve sakin doğa ortamında,
u* Odalarda telefon ve sıcak su,
u* Yüzme havuzu,
u
0
Damak zevkine uygun mutfak,
ı^ Eşsiz koylara yatla gezintiler,
v* Her gün canlı müzik.
Açık büfe, tam pansiyon 20.000.000.-TL
Telefon: (0252) 374 52 43 - (0252) 374 50 93
CEP: 0542 571 55 62
Cumhlirİyef Gazetesi bizden