Katalog

TEMVIUZ 2001 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI TURKİYE a n b u l PB 30 Sınop lirne B 27 Adana A 36 )caetı PB 30 Samsun PB 28 PB 33 Trabzon Y 27 ınakf<ae PB 33 Gıresun PB 28 nır A 36 Ankara A 32 anısa A 39 Eskişehır A 33 A 32•dın _A 39 Konya înızli A 38 Sıvas >ngul<d*< A 28 Antalya A 26 A 37 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin SiJrt Hakkân Van A A A A A B B 32 35 37 32 34 29 26 PB 25 Yurdun Kuzeydoğu kesımlen ıle Marma- ra parçalı bulutlu, Doğu Karadenız sa- ğanak yağışlı, otekı yerter az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcakhğında onemlı bır değışıklık olma- yacak.Ruzgâr Ku- zey ve Doğu yonler- den hafıf, ara sıra or- ta kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y B Y Y B Y 19 25 21 20 20 19 23 18 Münib Y 23 Zürih Bertin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y B B Y B Y PB PB 2Ü 30 32 31 28 28 26 32 B 23 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A Y PB Y Y Y A 20 40 26 38 30 35 31 36 A 39 f**\ Parçalı bulutlu i Sıslı H. Bulutlu t Çok bulutlu • Yağmuriu C _ i Sulu kar • Gok gurültulu y L T N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK Başta-afı 1. Sayfada Bu hükjmet, Uluslararası Para Fonu'ndan ne buy- k çıkmşsa sözcüğüne, virgülüne dokunmadan ye- ıe getirneyi bir görev, bir ödev biliyor. IMF bumıklanna bu denli bağlılığayeni birörnek, in- .nı hem hayretler içinde bırakıyor hem de yüzünün armasna yol açıyor. Hükürret; IMF'nin Telekom'lailgilidayatmalannı ka- ıl etti. "felekom Genel Kurulu'na atanacak iki üye, ışkanırı değişmesi için olağanüstü toplantı öngördü. Bu deni acelenin gerekçesini açıklarken Başbakan ırdımcıs Mesut Yılmaz, önce hükümetin Telekom >nınunLn çözümünde son derece karariı olduğunu" >yledi ve.. şimdi dikkat: "Son derece karariı olan hükümetin, sorunu çar- mbaya <adarçözmekzonında" bulunduğunu açık- dı. Neden? "Zira" dedi Başbakan Yardımcısı; "IMF Başkanı ühler perşembe günü tatile çıkıyor. Aksi durumda > gün birden kaybedeceğiz". Yüreğimizin kaldırmadığı onur kıncı kimi girişimleri edikçe devletin ne hallere düştüğünü yana yakıla >aıp duruyoruz. Bir de şu duruma bakın; artık acele memiz için bile IMF Başkanı'nın tatile çıkması yeni > çirkin tor dayatma! Ardından düne değin kokusu çıkmayan 5 bankanın ıha Tasaraıf Mevduatı Sigorta Fonu'na aktanlması n IMF'nin baskı yaptığı haberiyle bağlantılı sonuç gel- huzunjmuza. Bu 5 bankanın; özellikle 3'ünün EGS'nin, (Baba'nın le fotoğrafında yer alan manevi oğlu Kamuran Çör- ık'ün) Bayındır'ın, Kent'in Fon'aalınmasındaki neden Î açığa çıktı: Hortumlama 1 IMF'nin herdediğine boyun eğen hükümet; örneğin 'lekom'undeğenüzerindedurmuyor. IMFbuyuruyor Uluslararası piyasada güvenilir olmak ve (kredi) ımrra bulabilmemiz ıçın Telekom'un maddi değeri ne ursa olsun kısa yokJan ucuza, belki de ABD şirket- rine satılması için yeterli ve gerekli koşullan hazırla! 1999'da 240, 2000'de 300 trilyon yatınm yapan, )98'de 314,1999'da 301 trilyon kâr eden, bugün 20 ılyon, 2005'te 30 milyon abonesi olacağı varsayılan ilekom Yönetim Kurulu'ndaki oylar 4'e karşı 5 IMF BD ve Batılı şirketler) lehine değiştiriliyor. Yakındırya- n. ...VVashington'dan bir ses yükselecek: Sattt- nmmm! Hacak olan Bu hükümet IMF'ye tutsak! Elini uzattı, kolunu kap- dı. Kurtuluş umudu kalmadı! Hele Horst Köhler'in altına uzattığı IMF koltuğunda uran, arkasında sırtını sıvazlayan ABD ve G-7'lerin jsteğindeki Kemal Derviş'in hızını kesmek de ola- îksız. Türkıye'ye onuru dahil pek çok şey yitirten son ge- imeler ve vanlan sonuç, kimin esen acaba? Sadece HP'Iİ Enis Öksüz'ün aşın milliyetçiliğini kanıtlama /unlanndan mı kaynaklanryor? Yoksa Derviş'in IMF ile biriikte ya da IMF'yi günü gü- jne kurmasının eseri mi bu sonuç? Derviş'in dayatmalarıyla IMF'nin dayatmalan ara- nda kıl payı fark yok. Diyeceksiniz ki; Derviş, IMF da- itmalannı söyleyerek, hükümeti uyararak görev yap- ? Ama aynı Derviş; Isviçre'de IMF ile temasta. Tele- jm'ayapılan atamalann içyüzünü VVashington iletar- jmakta, bilgi vermekte. Derviş; IMF ile görüşmelerinde hükümetin Tele- jm'la ilgili kararlannı ne ölçüde savundu acaba? Bu a bilinmezler arasında. Olsa olsa yanm ağtzla. Köhler'den Ecevit'e gelen bir satır övgüyü, on satır ayatmayı içeren mektup, Derviş'in VVashington'daki •maslan sırasında yazıldı ve Ankara'ya iletildi. Amerikan yarariannın savunuculanndan Time der- si, Derviş'i arkadan bıçaklayan yüzlerce kişiden söz :miş son sayısında. Sonmak gerek: Derviş mi bıçaklanıyor, yoksa -gün slir belgeleri ortaya çıkar- kimi zaman IMF'nin söz- jsü, sırasında büyükelçisi gibi davranan Derviş mi jrkiye'nin ulusal onurunu arkadan bıçaklıyor? Evet, kim kimi arkadan bıçaklıyor? SÖVlEg/ATTlLÂlLHAN \sıl Gündem: 'Avrasya Alternatjfi' I Baştarafı Arka Sayfada ;anal'da, hangi haber ültenini dinleseniz; luhteva (içerik) hep ay- ıdır: Avrupa Biriiği'ne irebilmek için, Insan aklan'nı 'yasaksız' uy- ulamamız gerekiyor. Jzelleştirme' mutlaka erçekleştirilmeli, aksi alde IMF ve Dünya ankası, anamızı ağla- ıcak! Yeni NATO stra- jisinde, TSK'nin işlevi î sorumluluğu ne ola- lir? Geleceğimızi, Kıb- s'ta ve Ege'de takına- jğımız, uysal tavır kur- ramaz mı? Vs. vs... Kı- ıcası Media'mız, 'Sa- ış' ve 'Soğuk Savaş' inemlerinde nasıl yap- 'sa, aynı şekilde, ara- sız Batı 'dalkavuklu- J' yapıyor; 'ecnebi'nin asihatlannı, planlannı', izi'nın sözlerini dinle- ırek yerine getirmedi- miz için, bizi kınayıp ıruyor; adeta, 'onlann' ızcüsü! Oysa köprülerin altın- ın az su akmadı: AB ı, ABD de, YDD uygu- nasında, hem ciddi kilde 'tekliyoriar', hem •birieriyle 'çelişiyortar'; üreselleşme', düpe- ız 'çuvalladı': AB he- planrken, Avrasya ternatifi' üçüncü bir 'kutup olarak' meydana çıktı; daha da önemlisi, bu altematifın Türki- ye'ye açtığı yeni ufuklar: Rusya, Çin, Hindistan, hem nükleer, hem de kı- ta büyüklüğündeki ülke- ler; Asyalı olmak gibi, or- tak bir özelliğimiz de var; en önemlisi, Türki- ye'ye, sonu ambargo- ya, ekonomik dayat- maya kadar varan, ko- şullarla değil; 'strate- jik ortak' olmak gibi, olumlu önerilerie yak- laşıyortar. Böyle bir olasılığın, hele Ankara için Orta- doğu'daki (Irak, Suriye, Iran vs.) çeşitli çetrefil- likleri ortadan kaldırabi- leceği hesaba katılırea; 'gündem'i bu 'altematif tartışmalarının oluştur- ması gerekmez mi? Ha- yır, o bahiste Media'mız, dut yemiş bülbül: gün geçtikçe büyüyen, AB, ABD çelişkisini, handiy- se yok sayıyor; Avrasya platformundaki ciddi gelişmeleri, ya görmez- den geliyor, ya küçüm- süyor; varsa yoksa, IMF, Dünya Bankası; ABD'nin ve AB'nin, -ne pahasına olursa olsun- gözüne girme yollan!.. Peki, niye böyle olu- yor? Süalıçılaı* aldaııtlı• Baştarafı 1. Sayfada verilmesinı talep etti. Yar- gıç Oktaj Sadaj, sanık Ib- rahim Şahin, dönemin Antalya Özel Harekât Kursu Depo Sorumlusu Mustafa Büjük ve Gölba- şı Depo Sorumlusu Uğur Çevik, o dönemde kursta yönetici olan sanıklar Operasyon Şube Müdürü Lütfi Eraslan, Emniyet Müdürü Şemsettin Can- polat Sayım ve Muayene Komisyonu Başkanı Sezai Boran, komisyon üyeleri Niyazi Ptk, Arif Yüdız, Hasan Kozan \ e Ali Dur- muş hakkındakı davanın u bug(uıe kadar yasal za- manaşımı süresi doldu- ğundan ortadan kaldırü- masına" karar verdi. Eski Emniyet Genel Müdürlüğü Ikmal Dairesi Başkanı Necmettin Ercan, eski Dış Tedarik Şube Müdürü Mustafa Teldn Hatipoğlu, eski Akreditif ve Gümrük Işleri Büro Amiri Nazmi Kara ve dö- nemin Ikmal Daire Baş- kanlığı Akreditif Müdür- lüğü'nde görevli polis me- muru Ömer Aydoğan'ın TCY'nin "görevi ihmal" suçunu düzenleyen 230. maddesi uyarınca ceza- landınldıklannı bildiren Saday, bu sanıklar hakkın- daki davanın af yasası kapsamında değerlendiri- lerek ertelendiğini açıkla- dı. Yargıç Saday, Musa Te- ber'i önce "görevi kötflye kullanma" suçundan hapis cezasına çarptırdı, sonra bu cezayı paraya çevirerek erteledi. Oktay Saday, sanık Te- ber hakkındaki davanın zamanaşımının 26 Ekim 2001 tarihinde dolacağını açıklarken "Ama bunu da gayri resmi olarak söylüyo- nım" dedi. Sanıklar ve avukatlan, karann ardın- dan yargıç Saday'a "Çok teşekkür ediyoruz" dedi- ler. Emekli üç uzman Sa- yıştay denetçisinin hazır- ladığı ve mahkemeye su- nulan 9 Mart 2000 tarihli bilirkişi raporunda, silah- lardan Ibrahim Şahin so- rumlu tutulurken "kayıp si- lahlann siyasi bir kararla istihbarat örgüderinin cli- ne geçtiği ve bu yollarta da- ğıtıldığı'' görüşüne yer ve- rildi. Silahlann hangi yol- la Türkiye'ye girdiği. kim- lere ne amaçla verildiğinin behrlenemedığine işaret edilen raporda, "Tama- men siyasi bir kararia, te- rörie mücadele amaayla ve büvük bir gizlilikle ve ulus- lararası bir organizasyonla Türkiye'ye gelen silahlar konusunda İsrail Gizli Ser- visi ve MİT'in de devreye girdiği belgelerden anlaşıl- maktadır" denildi. Bilirkişi raporunda, 3 Kasım 1996 tarihinde Su- Ruhsath silalı sayısımifyonu aşti Haber Merkezi- Son nüfus saynnı ve- rilen baz ahndığında Türkiye'de ortala- ma her 65 kişiden biri silah taşıyor ya da bulunduruyor. NTV'de yayımlanan habere göre Tür- kiye'de 596 bin 495 kişi silah taşıma, 475 bin 542 kişi de bulundurmaruhsaöna sa- hip. Silaha ruhsat kuraiı göz önüne ahn- dığında devletin kaydı altına alınmış si- lah sayısı toplam 1 milyon 72 bin 37. Bu- nagöre Türkiye'de her 65 kişiden biri si- lah sahıbi. Emniyet Genel Müdürlüğü yetkilileri- ne göre, bu rakamlar sadece devletin bil- diği ve yasalara göre silah bulunduran- lan içeriyor. Babadan, dededen kalma silah gele- neginin yerleşikliği göz önüne ahndığın- da, uzmanlar, ruhsatsız silah sayısmın 500 bini bulabüeceğini belirtiyor. Silahlann kullanımı Yapılan istatistiklere göre bir yıl için- de Türkiye'deki asayişe müessir toplam olay sayısı 113 bin 816. Bunlar içinde ruhsath silahlann payı 1515. Ruhsatsız silahlann kanştığı olay sayısı ise 2372. Ruhsath silah sahiplerinin en çok kanş- tığı suç cinsi ise kasten adam yaralama. Bu suça 418 ruhsath silah sahıbi kanş- mış. Ruhsath silahını hayatına son ver- mek için, yani intihar için kullananlann sayısıise 118. Son bir yıl içinde 142 ruh- sath silah sahibi de cinayete kanşmış. surluk'ta meydana gelen ve mafya-polis-siyaset üç- geninin kirli ilişkilerinin orta çıktığı kazada bulu- nan 1 Baretta tabanca ile susturucunun kayıp silah- lardan olduğunun belirlen- diği belirtildi. Raporda, silahlann Içiş- leri Bakanhğı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Özel Harekât Dairesi Başkanlı- ğı ve MİT üst düzey yöne- ticilerinin organizasyonu sonucu getirildiği ve dağı- tıldığı kaydedildi. Rapor- da, silahlan hibe eden Hospro şirketinin sahibi Ertaç Tinar'ın şu ifadele- rine yer verildi: "1993 yıh Eylül ayı sonunda Mehmet Ağar, Erruğrul Oğan, İb- rahim Şahin ve Korkut Eken'le biriikte İsrail hü- kümetinin bilgisi dahilinde (ga>Tİ resmi) îsrail'e davet edildik. Antaha'daki kurs, antiterör eğitim amaçh > r a- pılmışür. Kursun düzenle- >icisi emekli Yarbay G. Co- han'dır. Kursun komutanı Albay Amos Golan'dı. Malzemeler direkt Isra- il'den gönderildi. Silahla- nn emniyetin elemanlann- ca gümrükten çekilerek kampa gönderiJdiğini bili- yorum." Telekom'a Derviş'ten ild ataıııa • Baştarafı I. Sayfada istemi doğrultusunda, özel sek- törde telekomünikasyonla ilgili görevlerde bulunan fızik mühen- disi Murat Yılmaz ve elektrik- elektronik mühendisi Neşet Tan- ndağatandı. Yeni üyelerden Mu- rat Yıhnaz, görev dağıhmı sonun- da, İbrahim Hakkı Alprürk'ün bı- raktığı Telekom Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine getirildi. Böylece hükümet, Telekom 'da en yetkili koltuklardan birini, IMF'nin talebiyle atanan adlar- dan birine bırakmış oldu. Telekom Yönetim Kurulu, ön- ceki akşam olağanüstü genel ku- rula gidilmesini benımsemişti. Olağanüstü genel kurul, dün sa- bah saat 11.00'de toplanarak IMF'nin Telekom Ana Sözleşme- si'ndeki istemlerini yerine getir- mek üzere değişiklikler yaptı. Ha- zine'den yapılan açıklamada, yö- netim kurulu üye sayısmın 7'den 9'a çıkanldığı. yönetim kurulu başkanlığı ile genel müdürlüğün aynı kişide bulunmamasının hük- me bağlandığı, diğer bir değişik- likle de yönetim kurulu üyelerin- de 4 olan karar yetersayısının 5'e çıkanldığı büdirildi. Ana sözleşmedeki bu değişik- liklerin tescil ve onay işlemlerinin yapılmasının gerekmesi nedeniy- le yeni 2 üyeliğin seçimı bir son- raki aşamaya kaldı. Telekom Ge- nel Kurulu, akşam saatlerinde ye- niden toplandı. Hazine'den saat 18.00'de yapılan açıklamada, iki yeni üyenin Neşet Tanndağ ile Murat Yılmaz olduğu belirtildi. Üye seçimlerinin ardından Te- lekom Yönetim Kurulu saat 19.40'ta toplanarak görev dağılı- mını yaptı. Yaklaşık 2 saat süren toplantı sonucunda, Telekom Yö- netim Kurulu Başkanlığı ve Ge- nel Müdürlüğü görevini biriikte sürdüren Ibrahim Hakkı Alptürk, genel müdürlük görevinde kaldı. Telekom Yönetim Kurulu Baş- kanlığı 'na ise kurul yönetimine IMF'nin isteği doğrultusunda ata- nan 2 yeni üyeden biri olan Mu- rat Yılmaz getirildi. Telekom Yönetim Kurulu Baş- kanvekilliği'ni de daha önce oldu- ğu gibi ErcümentÖzçelikyürüte- cek. Görevden alındı Iddlası ANKA Ajansı 'nın haberine gö- re, Telekom Yönetim Kurulu, adı rüşvet iddialanna karışan Tele- kom Genel Müdür Yardımcısı Muharrem Beşirı görevden aldı. Kurul, görev süresi dolan ve emekliliği gelen genel müdür yar- dımcılanndan Mehmet Taşaltanı da görevden alarak bu iki koltuğa Telekom Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Elaattin Içel ile Bilgi Işlem Daire Başkanı Celalettin Dinçer'i getirdi. Denge artık Derviş'ten yana ORTRE/YILMAZ VE TANRIDAĞ Telekom'un 9 kişilik yöneti- minde, MHP'li ülaştuma Ba- kanı Enis Öksüz'ün ısteğiyle belirlenen adlar, Telekom Ge- nel Müdürü Ibrahim Hakkı Aipturk, Teîekom Genel Mü- dür Yardımcısı Emüı Murat Esin, DTM Baş Hukuk Müşa- viri Murat Sezginer ve DPT Da- ire Başkanı Ercüment Özçeük. DevletBakanı Kemal Derviş'in isteğiyle ise yeni üyeler Yöne- tim Kurulu Başkanı Murat Yü- maz ve Neşet Tanndağ'm yanı sıra emekli Tuğgeneral Devrim Çorbacıoğhı, emekli Albay Zi- ya Öztoprak ve eski OYAK Ge- nel Müdürü Nihat Özdemir gö- rev yapacak. Çorbacıoğlu, Ok- süz ve Derviş'in ilk listelerinde ortak isim olarak yer aüyordu. Böylece, yönetim kurulunda denge, IMF'nin istediği doğrul- tuda Derviş lehine "5 artı 4" olarak biçimlendi. Oylamalarda eşitlik çıkması durumunda, Yönetim Kurulu Başkanı Mu- rat Yıhnaz'ın oy kullandığı tarafin isteği doğrultusunda karar alınacak. Murat Yılmaz Türk Teiekom Yönetim Kuru- lu Başkanlığı'na seçilen Murat Yıhnaz'ın Ankara Üniversitesı Fizık Mühendisliği'nde lisans ve yüksek lisans derecesi var. Au- dio-video mühendisliği, yayın ve yapım teknikleri ile prodüksiyon teknikleri konulannda sertıfıka- lan bulunuyor. Yurtiçı ve yurtdı- şında, uydu teknolojisi, up-hnk sistemleri ve CATV konulannda kurs ve seminerlere katıldı. Rad- yo ve Televizyon Eğitim Merke- zi, TRT, Inter Starve Kanal 6 baş- ta olmak üzere çeşıth kurum ve kuruluşlann teknik bınmlennde yöneticilik ve danışmanhk görev- lerinde bulundu, proje ve planla- ma sorumluluklan üstlendi. Neşet Tanndağ Yeni üye Neşet Tanndağ da Erciyes Ûniversitesi'nde elekt- rik-elektronik alanında lisans, ODTÜ'de de aynı alanda yük- sek lisans derecesine sahip. TRT, NEC (Japonya), Electros- cape Systems Inc. (ABD) ve ODTÜ'de telekomünikasyon alanındaki çeşitli konularda eği- tim aldı ve sertifika programla- nna katıldı. Aydm Yazılım ve Elektronik Sanayi AŞ'de elekt- ronik alanında çeşitli mühendis- lik ve proje konulannda görev yaptı. TRT'de de çeşitli teleko- münikasyon konulannda hız- met içi eğitimler verdi ve ba- kım-onanm çahşmalannda sa- ha mühendisliği yaptı. îşçi ve işveren konfederasyonlan, ortak çözüm yolu bulmak için bir araya geldi Meral: Bankalar bakkal mı?ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türk-lş, DİSK. Hak-fş ve TİSK yönetim kurullan, kapanan işyerle- ri ve işsLzlik sorununu görüşmek için bir araya geldiler. Yaklaşık 3 sa- at süren toplantıda, işsizlik günde- miyle Ekonomik ve Sosyal Kon- sey'ın toplantıya çağnlması karar- laştınldı. Ülkenin en önemli soru- nunun işsizlik ve üretim azlığı oldu- ğunu belirten Türk-lş Genel Başka- nı Bayram Meral, "5 banka daha fona devredildL Şimdi bu bankala- ra izin veren siyasüere soruyorum. Bakkal dükkânı mı açıhyordu da izin verdiniz?" dedi. Işçi ve işveren konfederasyonla- n yönetim kurullan, dün Türk-lş Genel Merkezi'nde işsizlik günde- miyle bir araya geldi. Zirvede, işçi ve işveren temsilcileri, sorunlara karşı işbirliği içinde çözüm arama karan aldılar. Işyerlerinuı kapanma nedenleri üzerinde kapsamlı bir ça- lışma yapılmasını benimseyen kon- federasyonlar, bu doğrultuda üye sendikalann da yer alacağı bir top- lantı gerçekleştirecek. işsizlik gün- demiyle toplanacak ESK'de çalış- ma sonuçlannın değerlendirihnesı- ni de benimseyen konfederasyon- lar, yerlı üreticıye destek için yerli malı kullanma kampanyası düzen- leyecekler. Toplantının açılışında bir konuş- ma yapan Meral. üretime dayalı ol- mayan hiçbir programın sorunlan çözemeyeceğini vurguladı. Işsizli- ğin önlenmesi ve duran üretımin ha- rekete geçırilmesi gerektiğini belir- ten Meral, "IMF'nin vereceği borç- larla ülkenin kurtulacağını sannn- yonım. Sineköldürmekle uğraşma- mah, bataklığı kurutmak için çaba göstennetijiz. .\rtık sh asiler bizi de- ğil biz srvasüeri deneüemeliyiz" di- ye konuştu. Uluslararası kuruluşlarla gelişti- rilen ilişkilerde onur kıncı durum- Iara düşülmesinden üzüntü duydu- ğunu kaydeden Meral, "5 bankada- ha fona devredikli. Şimdi bu banka- lara izin veren siyasüere soruyorum. Bakkal dükkânı mı açıhyordu da izin verdiniz?" dedi. DİSK Genel Başkanı Sükyman Çelebi, bir ülkede üretimin olma- ması halinde demokrasının ve hu- kukun da olmayacağını vurguladı. TlSK Genel Başkanı RefıkBaydur da ülkenin yaşadığı sorunlardan kurtuhnası için işsizliğin önlenme- si ve bu doğrultuda önlemlerin ahn- rr.ası gerektiğini söyledi. Augusto Pinochet Hakkmda58 davaaçûdı DışHaberlerServfei-Iktidardabulun- duğu 1973-1990 yıllan arasmdaki aske- ri yönetimi sırasında Şili'de öldürülen ya da kaybolan yaklaşık 3 bin 200 kişinin adına ülkesinde 58 davanın açıldığı Ge- neral Augusto Pinochet'ninyakasına Av- rupa'da da Ispanyol Savcı Baltazar Gar- xoa yapışmıştı. Garzon, 1973 ile 1990 yıllan arasında Şili'de öldürülen Ispan- yol vatandaşlan adma Pinochet aleyhi- ne dava açmıştı. Pinochet'nin Ingılte- re'debuîunduğu 1998yıhndalngilizhü- kümetine tutuklama emri çıkarttıran Garzon, bu ülkede generalin 16 Ekim 1998'de tutuklanmasmı sağlamıştı. Safllıflı nedenlyle serbestkaldı Yaklaşık 16 ay Ingiltere'de turuklu bu- lunan Pinochet, Ingiliz mahkemelerine başvurarak sağlığı nedeniyle serbest bı- rakılmasını istemiştı. Davalar sonunda 2 Mart 2000'de Ingiliz mahkemeleri, Pi- nochet'nin sağlığı nedeniyle sınır dışı edilmesıne karşı çıkmış ve 84 yaşındaki general. tngiliz Içişleri Bakanı Jack Stravv'm açıklamasuım ardından serbest bırakıtauşti. Pinochet, 3 Mart2000'de ül- kesi Şili'ye geri döndü. Burada da mah- kemeler yakasını bırakmadı. Döndüğü gün, sağlığının iyi olduğu saptandı ve ev hapsine alındı. 5 Hazıran 2000'de Şili Temyiz Mahkemesi Pinochet'nin sağlığı nedeniyle yargılanmama başvurusunu geri çevirdi ve ardından Şili Yüksek Mahkemesi 8 Ağustos'ta bu karan onay- ladı. Böylece Pinochet'nin ülkesinde de yargılanma süreci başladı, ancak karar yinegeneralin sağlıknedenleriyletemyi- ze gönderildi. Bu konudaki karar, geçen gün verildi ve mahkeme, Pinochet'nin sağlık durumunun, yargılanmasına uy- gun oknadığı görüşünü açıkladı. Slobodan Miloşeviç: Asılsuçlular NATO'da DtşHaberlerServisi- Yugoslavya'nın eski Devlet Başkanı Slobodan MBoşeviç, ülkesi için yaptıklanndan gurur duydu- ğunu belirterek NATO'yu suçladı. La- he>'deki Eski Yugoslavya için Uluslara- rası Ceza Mahkemesi'ne (EYİUCM) teslim edilen Miloşeviç, BM cezaevin- den avukat ChristopherBlack aracıhğry- la dün yaptığı açıklamada. "Clkem ve halkun için yaptığun her şeyie gurur du- yuyorum. Her şeji dürüstçe yaptım. Bö- rön yapüğım ülkemi savnnma hakknu kullanmakü" dedi. Önceki gün Miloşe- viç'le 2 saat süren bir görüşme yapan Black, Hollanda'dakiNovatelevizyonu- na açıklamada bulundu. Açıklamaya gö- re Miloşeviç şunlan söyledi: "Suçiuta- raf mahkemenin cezaevinde değü. NA- TO karargâhında aranmalıdır."' Geçen mart ayında Berlin'de kurulan Uluslara- rası Slobodan Miloşeviç'i Savunma Ko- mitesi'nin hukuki kolunun başkanı olaa Black, Miloşeviç'i savunmak için değil, komite adına görüşmelerde bulunmak için Lahey'de bulunduğunu söyledi. Black, Miloşeviç'in savunma ekibi tut- mayacağım, kendi savunmasını kendi yapmakta kararh olduğunu yineledi. Avukat Black, eski liderin ruh sağhğının iyi olduğunu belirtti. Bush'tan mektup: IMerier hiıiikte çalışmahlar WASHJNGTON (AA) - ABD Başka- nı George Bush, Türkiye'nin IMF ve Dünya Bankası ile ekonomik reformpla- nı geliştirme çabalanna destek verdiği- ni belirtti. Bush, Türkiye'deki siyasi ü- deıierin, hayati önemdeki bu ekonomik reformlann tam olarak uygulanmasını garanti etmek için biriikte çahşmalarmın önemini vurguladı. Bush, Türk-Ameri- kan Dernekleri Asamblesi'nin Başkanı Orhan Kaymakçalan'ın daha önce ken- disine göndermiş olduğu bir mektuba cevabında. "Bugün, ilişkilerimiz çokda- ha önemHIrak saldırganhğmıkontrolet- mede, Balkanlar'da banş arayışlannda, Hazarenerjilerinin global piyasalara da- ğüımında, Kafkaslar ve Orta Asya'dald demokrasüerin bağunsızhklannı koru- mada biriikte çaoşıyoruz" ıfadelerini kullandı. Bush, Türkiye'nin AB'ye ka- bulü ile Kıbns ve Ege sorunlannın çö- züme kavuşturulmasının zgür ve bütün- Ieşmiş bir Avrupa'ya ulaşılmasında kilit önem taşıdığını kaydetti.