13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HAZİRAN 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çafcan-Lebedev görüşmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan ile Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksandr Lebedev, dün bir araya gelerek Mavi Akım Projesi'yle ilgili son gelişmeleri değerlendirdiler. Toplantıda Rusya'nın, gümrüklerde bekletilen borularla ilgili rahatsızlığını dile getirdiği öğrenildi. Toplantıya Gazprom'un Mavi Akım ile ilgili sorumlusu Yuri Komorov da katıldı. CHP'de istifalar sürüyop • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP kurultayına çok az bir zaman kalmasına karşın, partiden istifalar halen sürüyor. Eski Adıyaman II Başkanı Mehmet Günay, eski Gençlik Kollan Başkanı Ali Murat Bilgiç, Parti Eğitmeni Ali Ozbay, eski ll Sekreteri Cemal Bilgiç ve parti üyesi emekli öğretmen Hacı Keleş, dün yaptıklan yazılı açıklamayla, partiden istifa ettiklerini duyurdular. Antalya'da cenaze töreni • ANTALYA (Cumhuriyet) - Antalya'da geçen cumartesi günü geçirdikleri trafık kazasında yaşamını yitiren CHP Gündoğmuş ilçe örgütü yöneticileri, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın katıldığı törenle toprağa verildi. Baykal, kazada ölen partililerin tüm CHP'lilere örnek olacak kişilikte insanlar olduğunu belirterek "Mücadelelerini hep ilkelı ve tutarlı şekilde sürdürdüler. Siyaseti kendileri için değil. halkı, ^tandaşı için yaptılar" diye konuştu. Büyükelçiye ppotesto • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Bölgedeki yetkililerle görüsmek üzere Diyarbakır'a giden ABD'nin Ankara Büyikelçisi Robert Pearson ile Adana Başkonsolosu Greada C. Holtz, protesto ile karşhandı. Bir gnıp Işçi Partiü, belediye binası önünJe."Yaşasın bağınsız Türkiye", "Def ol ABD" sloganlan attı. Işçi Fartililer daha sonra polistarafından gözaltına alınd. Pearson ve Holtz daha sonra Insan Haklan Vakf Diyarbakır Şube>i'ni ziyaret ederek yöneicıierden bilgi aldı. Hıber ıMerkezi- Gazeemizin 07.06.2001 tarihi sayısında yer alan "Zehr ithal ediyoruz" başlalı haberle ilgili olaraî bır açıklama yapan Çevn BakanJığı Müşaviri Ali Ealkılıç, haberde adı geçeı firmanın söz konuu çalışmalannın, Bakaılıkça tamamlanan •'LTlualKatı Atık Stratgısınin Gelişirilmesi" projesiyle ilgisnin bulunmadığını belirri. Dalkılıç, açLklmada, "2872 sayılı Çevr. Kanunu ve 1994 yılmca taraf olduğumuz sözleme doğrultusunda yurtcşından atık ithaline kesimkle izin verilnemektedir" dedi. Bakanlar Kurulu'nda, değişiklik paketini liderlerin değerlendirmesi kararlaştınldı Anayasa 'zirveye' havale ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit'in başkanlığında topla- nan Bakanlar Kurulu'nda, TB- MM Uzlaşma Komisyonu 'nca hazırlanan anayasa değişikli- ği önerisi tartışıldı. Ecevit'in önerisi üzerine anayasa deği- şikliklerinin yeniden her parti tarafından incelenmesinin ar- dından liderler zirvesinde de- ğerlendirilmesi kararlaştınldı. Anayasa Mahkemesi'nin 1996 yılında bazı maddelerini iptal etmesi üzerine Deviet Bakanı Mehmet Keçedler'in hazırla- dığı Kaçakçılığın Men ve Ta- kibine Dair Yasa Tasansı da • Başbakan Ecevit'in önerisiyle, anayasa değişikliklerinin partilerin yapacağı incelemenin ardından liderler zirvesinde ele ahnması kararlaştınldı. Deviet Bakanı Keçeciler tarafından hazırlanan ve kaçakçılıkla ilgili cezalan arttıran yasa tasansı da Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. imzaya açıldı. Bakanlar Kurulu, dün top- lanarak gündemdeki konulan değerlendirdi. Ecevit, TBMM Uzlaşma Komisyonu'nca ha- zırlanan anayasa değişikliği önerisi konusunda her partinin bir değerlendirme yapmasının yerinde olacağını söyledi. De- ğişiklik, daha sonra liderler zirvesinde de ele alınacak. Milli Savunma Bakanı Sa- bahattin Çakmakoğlu, Kon- ya'da Türkiye, ABD ve Isra- il'in ortaklaşa gerçekleştirdiği tatbikat hakkında bilgi verdi. Tatbikata katılan uçaklann günde en fazla iki sorti yaptı- ğını kaydeden Çakmakoğlu, "Yabancı ülke uçaklannuı tek başlanna uçmalan söz konusu değfl" dedi. Tatbikat sırasında Şereflikoçhisar ve Karapınar bölgelerinin atış sahası olarak kullanılacağını belirten Çak- makoğlu, azaltılmış uranyum- lu mühimmatın kesinlikle kul- lanılmayacağını dile getirdi. Deviet Bakanı Mehmet Ke- çecfler de yeni hazırladığı Ka- çakçılığın Men ve Takibine Ilişkin Yasa Tasansı ile ilgili bakanlara bilgi verdi. Toplan- tıda imzaya açılan tasannın, mevcut yasanın bir kısmının Anayasa Mahkemesi'nin ipta- li nedeniyle yeniden hazırlan- dığı bildirildi. İmzaya açılan taslağa göre, gümriik kapılan ve yollan haricinde yurtdışına eşya çıkaran veya bunJan çı- karmak için gürnrüklere veri- len beyannamede yanlış be- yanda bulunanlara, bu fıilleri menfaat temini amacıyla işle- meleri halinde 5 milyardan az olmamak üzere menfaatın 5 katına kadar ağır para cezası uygulanacak. fthal ve ihracı belli koşuila- ra bağlı eşyayı gerçeğe aykın beyanname veya belge ibrazı ile gümrüğü yanıltarak ithal veya ihraç edenler ya da buna teşebbüs edenler, 1 yıldan 5 yı- la kadar hapis ve çeşitli para cezalanna çarptırılacak. CHP HAREKETLENtYOR Günay,Anadolu turunaçûayor MUTLUSERELİ ANKARA - CHP'nin 29. Olağan Kurulta- yı'nda genel başkan ada- yı olacağını açıklayan es- ki genel sekreterlerden Ertuğru] Günay, yann Anadolu turuna çıkıyor. Afyon ve Uşak ziyaret- lerinden sonra yann ak- şam Izmir'de bir toplantı düzenleyecek olan Gü- nay, "direniş mücadelele- rinin uğuriu güzergâhı" olması nedeniyle, bura- dan başladığını söyledi. Altan Oymen de, kurul- tayda eski genel başkan ve Istanbul Kurultay De- legesi sıfatlanyla bir ko- nuşma yapacak. Olağan ku- rultaya 11 gün kalması- na karşın CHP kulisle- rindeki ses- sizlik ve hare- ketsizlik, Gü- nay'ınadaylı- ğını açıkla- masıyla, bir ölçüde de ol- sa kınldı. Ya- nndan itiba- ren Anadolu turuna çıka- cak olan Gü- nay'ın ilk du- rağı Izmir olacak. Karşı- yaka Nikâh Salonu'nda akşam saat- lerinde Ege Bölgesi ille- rinin katılımıyla bir top- lantı düzenleyecek olan Günay. 21 Haziran Per- şembe günü de Konya üzerinden Adana'ya ge- çecek. Akşam, Adana il binasında, Güney illeri- nin katılımıyla bir top- lantı yapılacak. Günay, 23 Haziran'da da Orta Anadolu illerinden gelen partililerle Çorum'da bir araya gelecek. Günay'ın Anadolu turu, 26 Hazi- ran günü Istanbul'da dü- zenlenecek toplantıyla • Yanndan itibaren Anadolu turuna çıkacak olan Günay'ın ilk durağı Izmir olacak. son bulacak. Türkiye'de ilerici hare- ketlerin her zaman Ege'den başladığına dik- kat çeken Günay, bu gü- zergâhın Ulusal Kurtuluş Savaşı başta olmak üze- re, direnişin işaretlerini verdiğini, bu nedenle kendisinin de bu "uğur- lu güzergâhtan" başla- mayı doğru bulduğunu söyledi. Günay, genel merkez yönetiminin kurultay ya- nşını parmak hesabıyla götürme anlayışının son derece yanlış bir siyaset yaklaşımı olduğunu bil- dirdi. Hiç kimsenin öz- gürlüğüne ipotek konu- lamayacağını kaydeden Günay, "CHP kurul- tay üyeleri ge- nel merkez baskısıvla oy vermezJer. CHP kurul- tay üyeleri, topluma, hal- ka dikkat ederier ve ka- muovundan gelen talebi önemserier. Kamuovun- dan gelen ta- lep, CHP yö- netiminin başta genel başkan ol- mak üzere te- peden örnağa yenilenme- sidir. CHP kurultay üye- leri bunu başaracakür" diye konuştu. Günay, CHP kurultayının bunu başarmasının Türkiye si- yasetinin önündeki tıka- nıklığı da açacak bir ge- lişme olacağına dikkat çekerken, "Çünkü CHP kurultayı bunu başanr- sa, diğer partiler de bu rüzgârdan etkilenecek- lerdir. Örneğin, sonba- harda yapılacak ANAP kurultayında da ANAP Genel Başkanı değişecek- tir" görüşünü aktardı. ÇİZMEDEN YUKARI m.kart(g superonline.com.tr MUSA KART 1IRM Hedefinin ANAP'ta değişimi gerçekleştirmek olduğunu söyledi Yılmaz'a ilk rakip Kayalar ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - ANAP'ın 4-5 Ağustos ta- rihlerinde yapılacak 7. Olağan Büyük Kongresi'nde Genel Baş- kan Mesut Ydmaz'a ilk rakip olarak Yozgat Milletvekili Lüt- fullah Kayalar çıktı. Adaylığını, dün genel merkez- de düzenlediği "sade" bir basın toplantısıyla açıklayan Kayalar, Yılmaz'ı isim vermeden "parti- yi temiz toplum ve siyaset konu- sunda en olumsuz iddialara mu- hatap bırakmakla" suçlarken "Bizim fîkirierimiz iktidarda de- öüse, biz niye iktidardayız" dedi. ilk rurda genel başkan seçilece- ğini ileri süren Kayalar. partide değişim hamlesini "Şimdi başb- yoruz" sloganıyla başlattığını duyurdu. Kayalar, ANAP'taki yönetim değişiminin, yılbaşmdan önce Kayalar, Yılmaz'ı eJestirdi. Türkiye'deki siyaset sahnesini baştan aşağı değiştireceğıni ile- ri sürdü. ANAP kongresine 2 aydan az bir süre kala, genel başkan aday- lan da ortaya çıkmaya başladı. Kendilerini "değJşimciler'' ola- rak adlandıran grup içinde yer alan Yozgat Milletvekili Lütftıl- lah Kayalar, dün düzenlediği ba- sın toplantısıyla adaylığını ilan etti. Parti içinde "muhafazakâr" kesimi temsil eden Kayalar'ın, parti genel merkezüıin girişinde düzenlediği basın toplantısına hiçbir milletvekili katılmazken Turgut Ozal'ın uzun yıllar. tek- nik danışmanlığını yapan Erkal Zenger hazır bulundu. 'Hesaplaşma yok 1 Az sayıda partilinin eşliğinde adaylığını açıklayan Kayalar, Türkiye'nin içinde bulunduğu sorunlan sıralarken değişimin zorunlu olduğunu, bunu da ken- disinin parti içinde başlatacağı- nı vurguladı. Genel başkanlığa, "Idşisel hesaplaşma" düşünce- siyle aday olmadığını vurgula- yan Kayalar, isim vermeden Yıl- maz'ın politikalarını eleştirdi. 7A7 AYDIN ENGİN aenginfg doruk.net.tr Alçak hırsız, park etmiş on- ca araba arasından tutup be- nimkini bulmuş. Üstelik bunu tam da benım ceketi arabada asılı unutacağım geceye denk getirmiş. Kapı camı tuzla buz. Ceket artık hırsızın malı. Olsun. Ce- ketin içinde cüzdan var. Cüz- danda 30-40 milyon lira para. Hırsız kardeşime helal ol- sun. Ama cüzdanın içinde para- nın yanı sıra banka kartlan, nü- fus kimlik kartı, sarı basın kar- tı, Alman sürücü belgesi de var. Hırsız kardeşime haram ol- sun... Arabanın kınk camı yaz gü- nünde püfür püfür estiriyor. Yani iyi oluyor da bu haliyle başka hırsız kardeşlerime açık davetiye halinde. Arabayı ser- vise havale edip minibüs, dol- muş, belediye otobüsü, halk otobüsü gibi kamu ulaşım araçlarıyla halk/mızın içine dal- dım ve bürokrasiyle büyük meydan savaşına çıktım. Boru mu, banka kartları aci- len iptal ettirilecek. Polis kara- koluna gidip "vukuat raporu" Bürokrasi Önünde Bozgun tutturulacak. Ardından yeni nüfus kimlik kartı çıkanlacak. Sarı basın kartı yenilenecek. Alman Konsolosluğu'na gidip sürücü belgesi yenileme ola- naklan soruşturulacak... Banka kartlan iptal edildi a- ma cepte beş kuruş yok. Işin kötüsü adında "kamu" sözcü- ğü geçmesine rağmen ulaşım araçlannda bir yerden bir yere götürmek için para istryoriar. Komşulardan üç beş kuruş borç alıp bürokrasiyle savaş- mak üzere kararlı adımlarla yo- la çıktım. Aynı anda kafamda parlak bir ışık da çaktı. Sıkı ga- zeteci, kıdemli haberciyiz ya. Bürokrasiyle kişisel sorunlan- mı çözerken bir yandan da okurlara bürokrasinin yurttaşa nasıl eziyetlerçektirdiğini can- lı, dolaysız bir röportajla da an- latmak gerek. Hatta bakarsın çok başanlı bir röportaj olur, bizim Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin bu yılki "y;//ngazefec; 1 s/"odülünü bile kaparım... İlk durak bizim mahallenın muhtan. Ondan nüfus kayıp il- mühaberi alınacak. Orada pek sorun çıkmaz. Bizim muhtann en sıkı seçrnenlerinden biri be- nim. Nitekim Muhtar Naci Bey o gün için bana kıyak çekti ve olağan koşullarda bir saati bul- ması gereken sohbeti kısa ke- sip sadece on beş dakika son- ra istediğim "kayıp ilmühabe- ri"ni verdi. Şimdi sıra Beylerbeyi Kara- kolu'nda. Işte asıl bürokrasi savaşı başlıyor. Besbelli ahret soruları yöneltecekler. Olay yerini görmek isteyecekler. Ta- nık soracaklar. Alarm sesini ni- ye duymadığımı sorgulaya- caklar. "Ne malum çalındığı. Belki kendin camı kınp da.." diye abuk sabuk laflar edecek- ler... Karakolun kapısından böy- lesine saldınlara hazır olarak girdim. Güler yüzlü bir polis memuru beni sabırla dinledi. Üst kattaki bir odaya yolladı. O odada genç bir memur aynı sabır ve anlayışla dinledikten sonra istediğim raporu şakır şukur hazırlayıp elime tutuş- turdu. Üstelik yüzü gülüyordu ve konuşurken "siz" diyordu. ilk kez bir polis memurunun bana siz dediğini fark ettim. Bir tuhaf oldum. Allah kahretsin. Ben bürok- rasiyle savaşa hazırlanmıştım ve bürokrasi daha ilk adımda numarasını yaptı. Itilip kakıl- madan iş yürüyor. Ama besbelli ki bu karakol- da bana yanlışlıkla iyi davran- dılar. Şimdi Beşiktaş Nüfus Müdüıiüğü'nde gösterecekler günümü... Gösterdiler. Çok kibar, çok genç, çok sevimli - çok da gü- zel- bir hanım kız önce dinle- di. Bir iki akıllı soru sordu. Yi- ne gülerek bir iki dakika bek- lememi "nca"etti. Sahiden bir iki dakika geçtikten sonra da elinde "vukuatlı nüfus kayıtör- neğimle betirdi: - Bunu alın efendim, otur- duğunuz ilçeye, Üsküdar Nü- fus Müdürlüğü'ne gidin. Ora- da yeni kimlik kartınızı hemen verecekler. Yanınızda bir fo- toğrafınızı götürmeyi unutma- yınemi ?... Ay çıldıracağım. Bunlar ya benimle alay ediyorlar ya da benim bürokrasiyle savaşa çıktığım ve bürokrasinin yurt- taşa çektirdiklerini zalim bir rö- partajla gözler önüne serece- ğim duyuldu; önlem alınmış... Ama bürokrasinin canına okumak üzere savaş alanına çıktığımı kimselere söyleme- miştim. O yüzden umudumu Üskü- dar Nüfus Müdürlüğü'ne sak- ladım... Orada maalesef sadece beş dakika bekledim. Üstelik otur- mam için yer bile gösterdiler. Şimdi sıfır kilometrede gıcırgı- cır bir kimlik kartım var. Bürokrasi, kendisineaçtığım savaşın ilk gününde ne yazık ki beni ağır bir bozguna uğrattı. Şimdi Alman bürokrasisini sı- namak üzere konsolosluğa gi- diyorum. Aynca umudumu henüz yi- tirmedim. Daha yenilemem gereken epey evrak var. Bakalım savaşın bundan sonraki günlerinde neler ola- cak?. ÜĞÜPOLTIÎKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Soğuk Suskunluk... Dışarıda lacivert atlasına bürünmüş soluksuz bir gece, yere düşen elmaların kokusuyla bulu- şuyor... Yerkürenin gizemi yüdtzlı göğün attında bir tuhaf iç çekişi, acılarla büyüyen yüreklerde dün- yanın ölümsüzlüğünü yansıtıyor... Toplum olarak yitik seferleri izlediğimiz ke- sin!.. Oysa gerçeğin alfabesinı öğrenmeliyiz bu yüz- yılda!.. Soygunu, talanı, vurgunu fark etmeliyiz!.. Işkencelerden geçmiş, sorgulanmış, demir parmaklıklararkasına atılmış çocuklanmızın bağ- İaşık çığlıkları, düşlerimizin pıhtısında karşımıza dikilirken neden bu denli sorumsuz davranıyo- ruz?.. Neden!.. Ölüm oruçları sekizinci ayını doldurdu... Veli Güneş son yolcu!.. Nedir ölüme gitmek? İnsanlar teker teker ölürken sessiz mi kalaca- ğız? Yurdumun bozkırlarında soğuk suskunluğun hüznü ibrişim ipliğiyle örülürken bir annenin gözlerinde ürkek kırgınhklar görülüyor!.. Çaresizlik!.. Korku!.. Yalnızlık!.. Bunca bağırtılar arasında 'Babalar Günü 'nden habersiz babalar, kılıç gibi keskin acının için- de gecenin bitmeyen soluğu oluyorlar!.. Ürkeklik!.. Sessizlik!.. Umutsuzluk!.. Sevgiyi arayanlara, ihaneti yaşam biçımi say- mayanlara dağıtılacak güzel yarınları aramaya koyulmak gerek... Ûrperen yıldızlar, yere düşen elmaların koku- su, yaşamın yorgun ırmagında belkı de yeni umutları, güzellikleri buluşturur... • * • Bir toplum kendi acılarını neden dindiremez? Neden susar politikacılar, aydınlar, yazarlar? Kendı kaderine terk edilen insanlar niçin ör- gütlenmezler, haklarını aramazlar? İnsanlar niye hep bir kurtancı beklerler? Içimizde yaşayan bir gerçek düş olmalı her an!.. Her an onu yaşama geçirmek için uğraşmalı- yız!.. Gözlerinizin içi gülüyor mu sabah uyandığı- nız zaman? Yüreğiniz sımsıcak mı, elleriniz sev- giye uzanıyor mu? Uykulu, sıcak bir kıyı kasabasında dolaşın!.. Kapılan kilitli, beyaz perdeli evlerdeki genç kızlara, erkeklere el sallayın!.. Yumun gözlerinizi!.. Yaşamın ta kendisidir ihanet ve aşk!.. Tutkuysa zincirlenmiş umutlann bir halkası!.. Sessizliğin uğultusunda fark edilen çığlık ise büyüsel tutkunun eflatun gölgesidir!.. Acının katmerlisidir!.. Kendini kanrtlamanın ızdüşümü!.. Ardından gelen ise pişmanlık ve hesaplaş- ma!.. Aslında korkuları var hepımizin, umutları oldu- ğu kadar; hüzünleri, geleceğe dönük hesapları da!.. Acılarla yeşeren bir toplum!.. Tek tek ölürken çocuklarımız, toplumun kayıt- sızlığına, suskunluğuna ne diyorsunuz? Oysa sessizlik Akdenizlilere hiç yakışmaz!.. Bir şarkı buram buram bizi yansıtır, bu vakit- siz ormanlardaki ağaçların gölgesinde: "Aramıza aynlık girmeden önce belkiyitik za- manlann ortakdayanışmasıydı, ölümlerde andı- ğımızçocuklar..." • • • Bir anne "Oğlum Can Tüzemen ölüm oru- cunda, kızım Petek de cezaevinde" deyip ekli- yor: "Cezaevine hergidişimizde bize kötü muame- leyapılıyor..." Anneler ve babalar!.. Yüzlercesinden mektup alıyorum!.. Yüzlerce genç cezaevinden yazıyor!.. Dışarıda lacivert atlasa bürünmüş bir gece var!.. Yirmi dört kişi ölmüş bugüne dek... Yerkürenin gizeminde kırık dökük anıları top- luyor, aynlışın hüznü içinde eski mevsimlere dönmeye çalışıyorum!.. Belki bazı şeyler kaçıp gittı yüreklerimizden!.. Bazışeyler!.. Anlatılması da oldukça zor!.. hikmetcetinkaya'/ cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyet k i t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkaya BIR GUNEYDOGU GERÇEĞ1:NECLA Onun öyküsüyle hiç kımse fazla ılgılenmedı; on dört yaşında yaşamın kırli sulannda yok olup gittı... Sisli ve soğuk bır Diyarbakır akşamıydı. Karanlığın gri gölgesi evlerın. caddelenn. sokaklann üzenne düşüyordu... Cumhurtyğf Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 kıtap kulübû ı 34334yJagaı:^,. . an^. Te ( 2.2)514 C 33
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle