Katalog

13MAYIS2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER RESTORAN GÖZDOYURAN TURHAN SELÇUK JJÜRÜST ÎABİAILI ISTANBUL EFENDİSİ ABDÜLCMBAZ IN HARİKULÂDE MACERALARI KISIM EKTESI HEEMİLİ BÎRDEN GOZL ûioJj 5AHÎ ro-Fvı'zyoM P& .. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre anne ölümleri Türkiye'de on binde 180'i buluyor Aıuıe olıııak kolay değS Okkan ve Sabancı 'Yılın AnnesV seçildi Uğradığı saldırı sonucu şehit olan EKyarbakır Emniyet Miidiirü Gaffar Okkan'uı annesl Ümran Okkan. Özei Nilüfer İlköğretim Okulu, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Türkan Sabancı ise Baü Koieji öğrencileri tarafindan "Yıhn Annea" seçiidi. Özel Nilüfer flköğretim Okuhı'nda düzenlenen törene rahatsıziığı nedeniyie tekerlekli sandalyede katılan Okkan. ödülünü eski Içişleri Bakanı Vleral Akşener'in elinden akfa. Baü Kokji'nde, Anneler Günü dolayısıyia düzenlenen törene katılan Türkân Sabancı ise öğrenciler tarafindan büyük coşkuyla karşdandı. Sabancı yapüğı konuşmada, Türk kadinımn Atatürk sayesinde bugünkû çağdaş koşullara sahip olduğunu belirtti. GAZtANTEP (AA) - Türki- ye'de annelerin ve geleceğin anne- lerinin profili çarpıcı gerçekleri ortaya çıkanyor. Hacettepe Üniversitesi Nüfiıs Etütleri Enstitüsü'nün 1998 ra- porlanna göre Türkiye'de doğur- ganlık 15-29 yaş gru- bunda yığılma gösteri- yor, bu grup toplam do- ğurganhğın dörtte üçünü oluşturuyor. En yüksek doğurganlık hızı ise 20- 24 yaş grubundaki ka- dınlarda görülüyor. mmmm __ Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre anne ölümleri Tür- kiye'de on binde 180 iken Nor- veç'te on binde 6, Isveç'te 7, In- giltere'de on binde 9 düzeyinde bulunuyor. Türkiye Aile Sağlığı ve Planla- ma Vakfi'nın (TAP) 1999 verile- nni baz alarak yaptığı araştırma- ya göre ise Türkiye'de her yıl 1500 kadın, gebelik ve doğuma bağlı nedenlerle ölüyor. Araştırmada her yıl doğan 1000 bebekten 43 'ü, • Türkiye Aile Sağlığı ve Planlama Vakfi'nın 1999 verilerini baz alarak yaptığı araştırmaya göre Türkiye'de her yıl 1500 kadın, gebelik ve doğuma bağlı nedenlerle ölüyor. bınnci doğumgünü kutlanamadan yaşamdan aynlıyor. Araştırmada, bu rakamlann Doğu ve Güneydo- ğu Anadolu bölgelerinde daha fazla olduğu belirtiliyor. Doğur- ganlık hızı, anne ve bebek ölüm- leri, kadının eğitim durumu, ço- cuklann aşılanması gibı konular- daki göstergelerde bölgeler arası farklann çok çarpıcı olduğuna işaret edilen araştırmada anne ve bebek ölümlerinde, çok sayıda doğumun ve genç yaştaki gebeliklerin önemli rol oy- nadığına dikkat çekiliyor. Araştırmada, gelişmek- te olan ülkelerde her yıl 585 bin kadının gebelik ve doğuma bağlı nedenlerle hayatını kaybettiği anlatı- larak "Bu, günde 1600, sa- atte 62 kadının ölmesi demek. En az 7 miKon kadın ciddi sağlık problemleri yaşıyor ve 50 milyon kadındoğum sonrası sağkksorun- larryla karşılaşıyor" deniliyor. KÜLTÜR • SANAT (O 212) 293 »9 7« m m »M»».. fimtı KmpUnojlu mm hetkeskendm ınaeawaynom home BEYOĞLUBEYOĞLU NIŞANTAŞIMOVIPLEX Ç TAŞŞAFAK ALTINUZADECAPITOL KADIKÛYMODA 12.15-14.30-16.45-1900-21.15 11.45-14.15-16.45-19.15-21.45 C.-CTESİ 24.00 11.30-14 00-16.30-18.45-21.00 12.00-14.30-17.00-19.45-22.15 11.30-14.00-16.30-19.00-21.30 251 32 40 219 09 60 516 26 60 310 06 16 346 92 54 nunvıı UBİDJPKU ımmEaı İlanlanmz İçbı (0212)293 89 78 [email protected] tr perareklam@superonline com www perareklam.com tr www sinemafilm.com HOTEL AOUARIUMBodrum - Güvercinlik Hertirinde Televizfoa, Telefon, Miaibar, Klima, Sıcak Su ve Balkonu Bulumm 22 Odastyla, Dağı, Ormam, ve Deaizi Biraraya Getiren Muhteşem Manzarasıyla, Yüzme Havuzu, Dfskosa ve Oenize Sıfır Konumuyla, Rengarenk Çiçekleri, Palmiye Ağaçlan ie Yemyeşii Örtüsüyle SİZLERİBEKLİYOR C3ZB .OOO.OOO.-TL .OOO.OOO.-TL Tei:+90(0252)37453 19, 3745321, 3745323, 37453S2 Fax: (0 252) 374 52 89/t-mail: [email protected] Hotal Aqu«nu<n Hr LANSE A fl kurulu ALKAZ4R SÎNEMA MERKEZt AŞ YÖNETtM KÜRULU BAŞKAMJĞI'NDAN Sıcıl No 309707-257289 Alkazar Sınema Merkezı AŞ Olağan Genel Kurulu aşağıdakı gun- dem maddelerını goruşmek üzere 18 06 2001 tarıhınde saat 14 OO"te Istanbul, Be>oğlu. lstüdal Caddesı. No 179 adresınde toplanacaktır Toplantıya şahsen katılamayacak ortaklar ılışıktekı vekâletname öme- ğını kullanarak kendılennı temsıl ettırebılırler Şırketımızın merkezın- de bulunan kâr ve zarar hesabı, bılanço. yıllık rapor \e safi kazancın nasıl dağıtılacagı konusundakı teklıfler ve denetçı raporu ortaklanmı- zın ıncelemesıne sunulmuştur Kaşe-lmza GÜNDEM: Alkazar Sınema Merkezı Anonım Şırketı'nın 18 06 2001 tanhınde yapılacak 1999 ve 2000 yılı besaplanna ılışkm Olağan Genel Kurul toplantısının gündemıdır 1 AçılışveDnanheyetıseçımı, 2 Toplantı tutanakiarmın ımzalanması konusunda dıvan heyetme yetkı venlmesı, 3 1999 ve 2000 yıllan hesap dönemıne ıttşkın vönetım kuruhı faalıyet raporu. bılanço ve kâr zarar hesaplan ıle denetçı raporlannın ayn ayn okunması \ e mûzakeresı 4 1999 ve 2000 yıllan hesap dönemıne ılışkın bılanço ve kâr zarar he- saplanrun onanması, yönetım kurulu üyelenyle denetçuım ayn ayn ıbrası, 5 Yönetım Kurulu üyelıklenne secun yapılması, hıızur hakkı ödenıp ödenmemesının ve mıktanmn tespıtı. 6 Denetçı seçımı yapılması ve denetçıye ödenecek ücreün tespıtı. 7 Dılekler v e kapanış YAPIM CİNŞAAT TURİZM LMLAK PAZARLAMA AŞ YÖNETtM KURULU BAŞKAMJĞI'NDAN SıcılNo- 417043-364625 Yapım C lnşaat Tunzm Emlak Pazarlama AŞ Olağan Genel Kurulu aşağıdakı gündem madde- lennı goruşmek üzere 05 06 2001 tanhınde saat 14 30'da Istanbul. Türkocağı Cad No.39'41 Ca- ğaloğJu adresınde toplanacaktır Toplantıya şahsen katılamayacak ortaklar ılışıktekı vekâletname ömeğını kullanarak kendılennı temsıl ettırebıhrler Şırketımızın merkezınde bulunan kâr ve zarar hesabı. bılanço, yıllık rapor ve safı kazancın nasıl dağıtılacağı konusundakı teklıfler ve denetçı ra- poru ortaklanmızın ıncelemesıne sunulmuştur Kaşe-Imza • . . . , - . , GÜNDEM: Yapım C lnşaat Tunzm Emlak Pazarlama Anonım Şırkeü'nın 05 06.2001 tanhınde yapılacak 2000 yılı hesaplanna ılışkm Olağan Genel Kurul Toplantısf nın gündemıdır. 1. Başkanhk dıvanınm seçımı ve toplantı tutanağının ımzası ıçın başkanlık dıvanına yetkı venlme- sı 2 2000 yılı Yönetım Kurulu ve denetçi raporlannın okunması ve goruşülmesı 3. 2000 yıh bılanço ve kâr/zarar cetvellennın okunarak onaylanması konusunda karar alınması 4 Yönetm Kurulu başkan, başkan yardımcısı ve üyelennın 2000 yılı muarnele. fııl ve ışlennden ötürü ıbra edılmelen konusunda karar alınması, 5 Şırketın 2000 yılı faalıyetlennden elde edilen kânn hıssedarlara dağıtıhnası veya dağıtümayıp ıhtıyan yedek akçe olarak aynlması konusunda karar alınması, 6 Denetçının 2000 yılı muamele, fiıl ve ışlennden ötürü ıbra edümesı konusunda karar ahnması, 7 Yönenm Kurulu ve denetçınin seçımı ve görev surelennın belırlenmesı, 8 Yönetım Kurulu uyelen, şırket müdurlen ıle denetçıye ödenecek ucretler konusunda karar ahn- ması, 9 Yönetım Kurulu başkan, başkan yardımcısı ve üyelerine Türk Tıcaret Kanunu'nun 334 ve 335 maddelennde belırtılen hususlarda faalıyetlerde bulunabılmesı ıçın ızın venhnesı. 10 Dıleklerveonenler -' • > PAZAR ORHAN BURSALI Kimln Adamı? Tabii, burada söz konusu olan, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş. Başlık- taki soruyu soran da MHP Başkanı Devlet Bah- çeli. Lisans devrinin Telekom Ust Kunjlu'na dev- redilip edilmeyeceği tartışmasında, Derviş'in ağ- zından, bildik sihirli sözcükleri dökülüyor: "IMF'ye söz verdik..", "IMFkabul etmez!" veya -IMF böyle istiyor!" Bahçeli de "Hükümet adına IMF'yi ikna ede- ceğinize, IMF adına hükümeti ikna etme çaba- sı içindesiniz", diyor. Gece yarısı, bakanlannı toplayarak hükümetten ayrılmayı konuşacak noktaya geliyor. "IMF böyle istiyor" Tann kelamı oldu. Öyle ki, Türkiye'ye karşı uygulanacak politika- lan, yaptırımlan oturup biriikte karariaştınyorlar neredeyse. örneğin mayısın dördünde paranın ilk dilimi- nin serbest bırakılacağı belirtilmişken son ABD gezisi sırasında Derviş ve IMF, kesin anlaşma- nın Telekom ve Bankalar Yasası da çıktıktan son- ra açıklanmasını veya yürürlüğe girmesini karar- laştırdılar sanki (komplo teorisi bu ya)! Aslında, Dünya Bankası ve IMF, "Derviş'i biz gönderdik" diye resmen açıkladıktan sonra bu konuda fikir yürütmenin ne anlamı var, diye de sorabiliriz... • • • Kemal Derviş'in oluşmuş ve oturmuş kişiliği- ni, 23 yılını geçirdiği kurumlardan, Dünya Ban- kası Başkan Yardımcısı olarak benimseyerek uyguladığı bu kurumlann politikalarından ba- ğımsız düşünmek gerçekçi olmaz. Aynca, üyesi olduğu hükümette, karşısında veya yanında oturanlann büyük çoğunluğu, hem kişi hem parti olarak, bu ülkeyi batırmış veya batınlmasında çok büyük katkılan olmuş insan- lar. "lyi eğitimli" bir Dünya Bankası yöneticisi kar- şısında ise başansız politikacılar. örneğin, Türkiye'yi esas 1998'de batıran po- litikaların uygulayıcısı, o dönemin başbakanı Mesut Yılmaz, şimdi de başbakan yardımcısı olarak hükümette. Geçmiseyönelik, ebedi bir başansızlığın insan profili ve tipik temsilcisi! Psikolojik olarak, Derviş'in onlara nasıl baktı- ğını kestinmek zor olmasa gerek! Ancak Derviş, günde birkaç kez gönderme yaptığı IMF'nin de başarısızhğını görmüyor. Ve- ya, bu konuda hiçbir şey demiyor. Derviş'in, kasım ve şubat krizlerinin çıkmasın- da esas nedenin ne olduğu konusundaki düşün- celerini hiç bilmiyoruz. IMF'nin dayattığı "kurçıpası" programını, ya- ni TL- dolar ilişkisiru sabitleyen politikalannı doğ- ru mu buluyor? IMF, dayattığı "kur çıpası" sayesinde, geçen yıl ihracatı durdurdu ve ithalatı patlattı.. bütün dövizler üretime değil, tamamen ithalat tüketi- mine aktı ve bütün bütçedengeleri düzelmez bir şekilde bozuldu... Sonuç, Büyük Şubat Çökmesi oldu. Bütün bunlar hem de IMF'nin Ankara'ya postu seren memuru Cottarelli'nin gözetiminde gerçekleş- ti! Derviş, IMF'nin bu programını başanlı mı bu- luyor? Derviş'in örneğin, 2000 yılında Türkiye'ye gi- ren 209 ve çıkan 205 milyar dolar sıcak-serseri para operasyonunun, bu krizdeki rolü üzerine düşüncelerini hiç mi hiç bilmiyoruz. Evet, politikacılanmız başansızlar. Hortumlanan bir devlet, bir Türkiye yarattılar. Sürekli yüksek faizle borç bularak ülkeyi yö- netebileceklerini düşünen aklın bir adım ötesi- ne geçemediler. Bu başarısızlığın öbür yanında da yine başa- nsız bir IMF vardı. Tahterevallinin iki yanı vardır. Bu ikisi birbirini dengeler. Ancak hem başansız bir Türk politikacılan ta- kımı hem de başansız veya kasıtlı bir IMF olun- ca, başarısızlık katmerlenir ve sonuçta ortaya Büyük Şubat Çökmesi çıkar. IMF başanlı olsaydı, bu tabloyla karşılaşmaz- dık... Acaba Derviş bütün bunlar üzerine ne düşü- nüyor?! • • • Kemal Derviş, henüz kapalı bir kutu. Hükümetin içinde, IMF ve Dünya Bankası'nın bir temsilcisi, bir teknisyeni gibi duruyor henüz. Kafasında Türkiye'nin en azından böyle bir krizi bir daha yaşamaması için ne gibi bir plan, program var.. bilmiyoruz. Türkiye'nin planlı bir kalkınma stratejisine iliş- kin düşünceleri nelerdir, bilmiyoruz. En kötüsü, böyle düşünceleri var mı.. onu da bilmiyoruz! Bu kadar bilinmezlikler içinde, Derviş'i Türki- ye'yi kurtaracak politikacı ve Türkiye'nin gerçek babası olarak görenlere, başta gazeteci meslek- taşlanm olmak üzere, hayretler ediyorum! obursali(S bilimmerkezi.org.tr Olcay Anneci&m, Sen Firuze Anne'nin, biz "sen"in kızın olmaktan gurur duyuyoruz. Seni çok seviyoruz. ÎPEK - ZÜMRÜT YEZDANİ .".. ,• Hülya, Anne, Eğer annemiz olmasaydın, o güçlü kişiliğin, güzelliğin, saflığın, kalbin için seni yine severdik. Seviyoruz... ECE, TUĞÇE, TAMER