Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 NİSAN 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Erbakan salon gösterileri, Erdoğan ise Amerika gezisi için hazırlık yapıyor
Ild yasaklımıı liderlik yarışıANKARA (CumhuriyetBürosu)- FP
hakkmdaki kapatılma davasında karar
aşaması yaklaşırken; "yeni oJus.umcu"
Recep Tayyip Erdoğan ın Anadolu ge-
zisinin ardından, RP'nin yasaklı lideri
Necmettin Erbakan da "konferanslar
dizisi" ile harekete geçiyor. Bu hafta
ABD'ye gitmesi beklenen Erdoğan'a
dönük "Amerika desteklT suçlamasına
karşı, "yenilikçiler"Erbakancılann "Al-
man ekolünü" sorguluyor.
Kayseri Milletvekili AbduDah Gül i-
ki hafta önce ABD'ye giden TBMM he-
yeti içinde yer almıştı. Ankara Bü-
yükşehir Belediye Başkanı Metih Gök-
çek de geçen hafta Washington'da te-
maslarda bulundu.
Yeni oluşumda lider olmaya çalışan
iki FP'linin ardından, Recep Tayyip Er-
doğan da ABD'de okuyan iki çocuğu-
nu ziyaret gerekçesiyle bu ülkeye gide-
cek. Erdoğan'ın bu hafta başlayacak ge-
zisinin 10 gün sürebileceği belirtildi.
Erdoğan ile Erbakan arasındaki çe-
kişmede, "Amerikan ve Alman" ekol-
leri arasındaki çatışma da dikkat çeki-
yor. Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen bir
internet sitesinde Burhan Metin imza-
sıyla yayunlanan yazıda bu konuda şu
değerlendirme yapüdı:
"Atlantik ile Avrupa ve Avrasya üze-
rinde hesap yapan diğer güçler araan-
da FP'nin konu olduğu bir çekişme ya-
şanmaktadır. Erdoğan'ın ve yenilikçik-
rin galibiyeti veya kendilerine yeni bir y-
ol çizmekri, Almancılığı bilinen Erba-
kan'ın patronajındaki tslannn siyasal
algdanmasuıa dayalı hareketin jeopoli-
tik aksını değiştirecektir. Erdoğan, bu
jeopotitik aks değişiminin üzerinden yü-
rüyeceğiisün olarakgörünmektedir. At-
lantik, Özal ile yaşadığı deneyimin far-
Kongre haziranda
Ahnak
BaykaPa
rakip oldu
ANKARMĞDIR(ANKA)
- CHP'nin haziran ayında ya-
pılacak olağan kongresinde
Genel Başkan DenizBaykal'a
rakip çıktı. 12 Eylül dönemi
sonrasında kurulan bazı parti-
lerde ve kapatılan DEP'te mil-
letvekilliği yapan Mahmut
Ahnak, genel başkanlığa aday
olduğunu açıkladı.
Mahmut Alınak, CHP Iğdır
II Kongresi'nde yaptığı ko-
nuşmada iş çevrelerinin Dev-
let Bakanı Kemal Derviş'in
hazırladığı programı "son
şans" olarak nitelediklerini
söyledi. Ahnak, "Biz geçmiş-
ten bugüneyasadığunızacı de-
neyimlerle çok iyi büiyoruz ki,
bu program mazottan gübre-
ye, ilaçtan ekmeğe, her şeye
zamdır; pahahhktır, işsizlik-
tir" dedi.
Ahnak hükümetin bir baka-
nmın "Işçrye sıfir zam" öner-
diğini belirtirken "Başbakan
0e yardımcılan halkuı kanı ve
teriyledönen bu çarkın köhne
bir dişlisidirier" dedı. Ahnak,
CHP'nin politika üretebildi-
ğinde hâlâ iktidar olma şansı
bulunduğunu savundu.
kındadır ve kitiesel bir destek de bula-
cak olan dinHariıgı içine aian demokra-
tik bir siyasetin Türldye'de getişmesini
istemektedir. Amerikan demokrasisi,
kurucu babalardan başlayarak dmdar-
demokrat bir siyaset anlayışuıa biç ya-
bancı değüdir."
FP'li Istanbul Büyükşehir Belediye-
si, Erbakan'ın vereceği konferans için
seferber oldu. Erbakan'ın Lütfi Kırdar
Kongre ve Sergi Sarayı'nda konferan-
sı uydu aracılığıyla Türkiye geneli ve
Avrupa'ya canlı yayımlanacak. Etkin-
lik, Istanbul Belediyesi'nce "Uluslara-
rası Yeni Binyü Konfe-
ranslarT adıyla düzen-
lendi. Erbakan, Istan-
bul'da başlatacağı çalış-
malan, Türkiye genelin-
de kongre havasında sür-
dürecek.
FP'li belediye, konfe-
ransa, eski Endonezya
Cumhurbaşkanı Yusuf
Habibi, eski Almanya
Başbakanı Helmut
Schmidt ve eski Rusya
Devlet Başkanı Gorba-
çov'u da davet etti.
Transfer aJarmı
Amerikan ve Alman ekolleri çabşması
Sağda yeni oluşumun lideıüğine soyunan eski tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tay-
yip Erdoğan ile, kurduğu her parti kapatılan yasaklı lider Necmettin Erbakan arasındaki çekiş-
mede, "Amerikan ve Alman" ekolleri arasındaki çaüşma da dikkat çekiyor. (Fotoğraf: ARŞİV)
Istanbul Milletvekili
Mukadder Başeğmez'in
güçlükle ıkna edilip par-
tiye döndürülmesine
karşın partiden yeni
transferler olacağı duyu-
munu alan FP Genel
Başkanı Recai Kutan ise
parti yöneticilerine, "Is-
tifalan durdurun" tali-
matı verdi.
ANKA'nın haberine
göre Kutan, Başeğ-
mez'in son anda Nec-
mettin Erbakan'ın da
devreye girmesiyle ikna
edılmesinin ardından
parti yöneticileriyle
transferlere yönelik bir
toplantı yaptı. Kutan,
toplantıda özellikle Gü-
neydoğulu milletvekille-
rini transfer etmek için
ANAP'ın gırişimlen ol-
duğu duyumunu aldığını
belirterek parti yönetici-
lerinden bu duruma el
koymalannı istedi.
MHP, Enerji Bakanı 'nın isîifasını istiyor
Ersümer: Görevbaştndayım
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
"Beyaz Enerji" soruşturmasının
iddianamesinde Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer'i
suçlayıcı ifadelerin yer ahnası,
hükümet ortaklan arasında yeni bir
bunahmın habercisi olarak
değerlendirildi. Iddianamenin resmen
açıklanmasını bekleyen MHP
yöneticileri, "tddianamede siyasetin
sorumlu olduğuna ilişkin bir isaret
ohırsa Ersümer istifa etmeüdir. Istifa
etmezse ANAP gereğini yapmaİKÜr.
Aksi takdirde, muhalefetin gensoru ya
da soruşturma önergderini
< destekleriz" dediler. Ersümer ise
makamını boşalttığı yönündeki
f
haberlerin "gerçek dışı" olduğunu
belirtti. ANAP kıüislerinde;
Ersümer'in istifasını Yılmaz'a verdiği,
ancak bunun henüz işleme
konuhnadığı değerlendirmeleri
yapıldı. MHP Grup Başkanvekili
Mehmet Şandır, partisinin
iddianamede Ersümer'i işaret eden
unsurlann ohnası durumunda
sergileyeceği tavn daha önce
açıkladığını belirterek "Savcmın
mütalaasmda Ersümer'i işaret edecek
bilgi ve belge varsa Ersümer'in
çekümesi gerekir. Yoksa Meclis
çekecektir" dedi. Ersümer istifa
etmezse kendileri açısından yeni bir
durumun ortaya çıkacağını kaydeden
Şandır, şu görüşleri dile getirdi: "Biz,
bu koalisyonun devam etmesini
istiyoruz. ANAP'ın dışında bir başka
ortak aramıyoruz. Ancak bu
hükümetin yolsuzlukla mücadele
konusunda millete taahhüdü vardır"
dedi. Şandır, Parti tabanından gelen
ısrarlı taleplere karşın daha önceki
gensoruyu desteklemediklerine dikkat
çekti. MHP Grup Başkanvekili tsmail
Köse de partisinin bu konudaki
tavnrun net olduğunu belirterek "Ben
böyle bir durumda olsaydmı istifa
ederdün" dedi.
Meclis, 'Derviş yasaları' için çalışacak
Telekom vebankalaraöncelik
ANKARA (ANKA) - TBMM'de bu
hafta Genel Kurul'da ve
komisyonlarda, yine Kemal
Derviş'in öncelikle çıkarümasıru
istediği tasanlann görüşülmesine
devam edilecek. TBMM Genel
Kurulu'nda bu hafta yanm kalan
Kamulaştırma ile TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'nda kabul edilen
Merkez Bankası yasa tasanlan
görüşülecek. Önümüzdeki hafta
Meclis'e yine Devlet Bakanı Kemal
Derviş'in istediği yasa tasanlan
arasında yer alan Telekom Yasa
Tasansı ile Bankalar Yasa
Tasansı'nın gönderilmesi,
komisyonlarda ve Genel Kurul'da da
öncelikle ele alınması bekleniyor.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, yann
kapalı bir oturumda Derviş,
ekonomik programı milletvekillerine
anlatacak ve onlann görüşlerini
alacak. Komisyonda Aile Araştırma
Kurumu Genel Müdürlüğü Teşkilat
ve Görevleri Hakkındaki Yasa
Tasansı ile bazı vergi yasalannda
değişiklık yapan yasa tasansı da
görüşülecek. KİT Komisyonu'nda
yine aynı gün, Tekel Genel
Müdürlüğü ve bağlı müesseseleri,
Kristal Tuz Rafınerisi Sanayi ve
Ticaret Anonim Şirketi, Tütün
Üretimi ve Satışını Gehştirme
Fonu'nun 1998-1999 yılı hesaplan
denetlenecek. Tanm, Orman ve
Köyişleri Komisyonu 26 Nisan
Perşembe günü Kara Avcıhğı Yasa
Tasansı'nı ele alacak. Aynı gün
Içişleri Komisyonu'nda da • .
Fransa'nın Cezayir'de yaptığı
soykınmın tanınmasına ilişkin yasa
teklifleri görüşülecek. F tipi
cezaevleriyle ilgili olarak TMY'nın
16'ncı maddesinin değiştirümesine
ilişkin yasa tasansının da bu hafta
içinde Meclis'e gönderilmesi ve
Adalet Komisyonu'nda ele alınması
bekleniyor.
IRMIKIAYDIN ENGİN aengin@doruk.net.tr
Başlığa bakıp "Derviş Prog-
ra/n/"ndan söz ettiğimi mi san-
anız?
Hayır. önümüzde Kemal
Derviş'in adıyla anılan "kapita-
Ist reform programı"n\ tartış-
nak için çok günlerimiz, hafta-
lanmız, hatta aylanmız var.
Başlıkta "çöpe atılan prog-
nmlar" derken siyasi partilerin,
czellikle iktidardaki siyasi parti-
brin programlanndan söz edi-
pruz.
Parti programlan ciddi ve
cnemli belgelerdir. Ülke yöneti-
nine talip olan siyasi kadrolann
Çıartilerin) iktidara geldiklerinde
tlke ekonomisine, kültürel ve
sosyal yaşamına, siyasal ilişki-
fere verecekleri yönün temel il-
lelerini açıklayan metinlerdir.
•••
Çağdaş yurttaşın olmazsa ol-
naz bir niteliği de "seçrnenlik".
Seçim sandığına gitmeyen ya
ca gitmeyişini bir gerekçeye
öğlamayan kişiye yurttaş de-
rıemek gerek.
Seçim sandığının yolunu tu-
fcn seçmenin tercihini belirle-
eceği temel metinler ise prog-
amlardır. Partileri birbirinden
Programlar Çöp Sepetine
ayırt eden, yurttaşlann hangisi-
ni destekleyeceğine karar ver-
mek için başvuracaklan temel
kaynak, partilerin programlan-
dır.
Tüzük, parti üyelerinin iç hu-
kuku, partililer ile parti tüzel ki-
şiliğı arasındaki sözleşme ise
programlarda seçmen-yurttaş-
la siyasi parti arasındaki "söz-
leşme"dir.
Seçim dönemlerinde yayım-
lanan "seçim bildirgeleri" ise
parti programının ilkeleri arasın-
da öncelik taşıyanlara vurgu ya-
pan "ek-sözleşmeler"dir.
• • •
Herkesin iyi kötü bildiklerini
burada bir kez daha yineledik.
Böyle yaptık çünkü, bugün ik-
tidardaki Demokratik Sol Parti
(DSP) de, Milliyetçi Hareket Par-
tisi (MHP) de, Anavatan Partisi
(ANAP) de programlannı çöp
sepetine attılar. İktidar denen si-
yasal gücü, bir avanta kaynağı
ve kişisel erk iskemlesi olarak
kavradıklan için, kendilerini "o
parti" yapan programlannı adım
adım terk ettiler ve sonunda tü-
müyle terk ettiler.
Meraklısı, koalisyon ortaklan-
nın her birinin programlannı alıp
elden geçirsin. Biz ise bunu
meslek gereği, oflaya puflaya
da olsa yapmış biri olarak vur-
guluyoruz:
Eğer bu partiler, programlan-
nı çöpe atmasalardı, Kemal
Derviş'in programına değil des-
tek vermek, Kemal Derviş'e hü-
kümetin kapısından içeri adım
bile attırmazlardı.
Koaüsyonun stepne partisi
ANAP, belki yorum cambazlık-
lan ile kendi programının Der-
viş'in programının temel ilkele-
riyie çelişmediğini iddia edebi-
lir. Ama DSP'nin ve MHP'nin bu
alanda hiç şansı, bir milimetre-
karelik bile manevra alanı yok.
MHP ve DSP'nin programla-
n Kemal Derviş'in programı ile
neredeyse taban tabana zıttır.
Bu zıtlığı bulup çıkarmak için de
derin bir siyaset bilgini fılan ol-
mak gerekmiyor.
Ekonomide, siyasette, kültür-
de, sosyal ilişkilerde, dış politi-
kada bu iki siyasi partinin ön-
gördükleri, hedefledikleri ile Ke-
mal Derviş'in programatik ön-
görülerinin, hedeflerinin çeliş-
mesi ve bu çelişkiye rağmen,
Derviş Programı'nın uygulan-
masının siyasal sorumluğunun,
gönülsüz de olsa, söke söke de
olsa, kanırta kanırta da olsa bu
koalisyon tarafından üstlenil-
mesi en azından siyasal ahlak
açısından göz ardı edilemeye-
cek bir okju.
Bu iki (hatta üç) parti, kendi
programlannı seçim propagan-
dalannın ana ekseni yaparak
seçmenin karşısına çıkıp oy is-
tediler. Aldılar ve iktidann birer
ucuna yapıştılar. Sonra...
Sonrada programlannı kaldı-
np çöpe attılar. Yani seçmenle-
rine yalan söylediler, kandırdı-
lar. Seçmenle yaptıklan sözleş-
meyi tek taraflı olarak feshetti-
ler.
Seçim öncesinde seçmene
dönüp "Bizi iktidar yaparsanız,
şöyle şöyle yapacağız, böyle
böyle edeceğiz" demişlerdi.
(Aslında) hükümeti kurduklan
andan itibaren, ama özellikle
Kasım 2000 -Şubat 2001 "ikiz"
krizlerinden sonra seçim önce-
sinde söz verdikleri "şöyle şöy-
/e'ieri de "böyle ööy/e"leri de
bir yana atıp "öyle öy/e"ye im-
za koydular.
Partilerin programlanndan
çok lider takımının önem taşıdı-
ğı, yurttaşlık ve demokrasi kül-
türü cılız seçmenlerin program-
lara bakıp kendi çıkan, ülke çı-
kan nerede ise oraya yönelmek
yerine "'Başbakan Eeeceeevit,
Başbakan Eeceevit" yada "De-
evletin baaşına Deevleeetgele-
cek" sloganlannın kof büyüsü-
ne kapılıp sandık başına gittik-
leri bir gerçek.
Ama bu siyasi partilerin ele-
başı takımının bir parti progra-
mının, kendilerine yüklediği so-
rumluluğun bilincinde olmadık-
lannı düşünmek mümkün mü ?
Acep kendi kendilerine kal-
dıklannda, hele hele aynaya
baktıklannda, arada bir burun-
lannı yoklayıp, uzayıp uzamadı-
ğırn merak ettikleri oluyormudur
dersiniz?
Türkiye'nin Adaleti...
Türkrye, hükümetin, "Teröristle
pazariığa otunvam" inadı
nedeniyle, insanlannın ölümünü,
uzun süre sadece "acıklı bir ftlm"
gibi izlemekle yetindi.
Işte böyle bir ortamda, tam da
duruma uvan bir fıkra, TBMM Insan
Haklannı Inceleme Komisyonu'nun
bir üyesinden geldi. "Vatan haini"
ilan edilmemek için ismini
açıklamak istemeyen milletvekilinin
anlattığı fıkrayı yorumsuz
aktarryoruz: Türkiye'den bir
parlamento heyeti Isviçre'ye gider.
Bu ülkede çeşitli temaslarda
bulunurken ev sahibi ülkenin
yöneticileriyle tanışma faslı
sırasında Türk heyetine, "Bu da
bizim denizcilik bakanımız" diye bir
bey takdim edilir.
Türk heyetinin başkanı şaşkına
döner; "Ama nasılolur, Isviçre'de
deniz yok ki. Denizcilik bakanlığı
olması biraz tuhaf bir duntm değil
mi?" diyecek olur. Yanrt anında
gelir "Neden olmasın? Sizde de
insan haklan, adalet yok, ama
Adalet Bakanlığı var..."
Günahkâr erkekler!
Hafta sortunu Bâlâ
ilçesintn kırsaJında
geçiren FP Ankara
Milletvekili Zeki
Çeük'in yolu, Kerişli
köyüne düştü. Arabası
köye yaklaşırken
kalabaJık bir topluiuk
seçilmeye başlandı.
Milletvekili önce köyde
düğün olduğunu
düşündü. Ancak
davul-zuma sesi
duyulmuyordu. Yanlanna
yaklaşınca topluluğun dua ettığini
gördü. "Hemalde cenaze var"
diye düşünürken ortada tabut da
göremedi. Aracından indiğinde
kaiabalığın tamamtnın kadıniardan
oluştuğunu gördü. "Kolay gelsin;
^h ^^^^m^^^,y
:
''
:
- • ^ t ^ ^ « ^
ne yapıyorsunuz?"
diyen Çelik'e, köylü
kadmlar "Yağmur
duasına çıktık" yanıtını
verdiler.
Etli pilavı yerken
çevreye göz gezdiren
vekilin arayışj
boşunaydı. "Köyûn
erkekleri nerede" diye
sordu sonunda.
Topluluğun liden
yanrtladı:
- Erkekler çok günahkâr, yanımıza
aimadık. Kahvede bektiyoriar.
Zeki Çelik, eylemin sonucunu
yorumladı:
"Hanımlara şaka yapıp oradan
aynldım, ama ben dönerken de
yağmuryağryordu."
IMF Kütahya'ya kaç dolar
yollayacak?
Turgut Özal döneminden bu yana
yurttaşların ekonomiye ilgisi
giderek arttı. Programların,
paketlerin, IMF'nin ekonomimiz
üzerindeki etkisini lyice öğrenen
yurttaşlar, gelişmeleri yakından
izliyoriar. Halkın bu yakın ilgisi ve
bilgisi, zaman zaman politikacılara
sıkıntılı anlar yaşatıyor...
Ekonomiden sorumlu Devlet
Bakanı Kemal Derviş'in IMF'den
12 milyar dolar beklendığine ilişkin
açıklamalan Anadolu'da anında
yankı bulmuş. DSP Kütahya
Milletvekili Emin Karaa'ya,
seçim bölgesinde katıldığı bir
toplantıda, bir seçmeni şu soruyu
yöneltmiş:
-12 milyar dolardan Kütahya'ya
ne düşecek?
An komşunun kovanına
girerse...
Türk Medeni Yasa Tasansı üze-
rindeki görüşmeter, her seferinde
Hginç tartışmalara sahrte oluyor.
Adalet Komisyonu'nun geçen
haftaki topjanttsında, bu kez
"komşunun kovanına giren annın
sahibinin kim olacağı" konuşul-
du. FP'li Istanbul Milletvekili
Mehmet Ali Şahin, "Tasanya
göre, komşunun bahçesindeki
kağnının uzerine konan annın sa-
hibi değişmiyor. Ancak, aynı an,
komşunun bahçesindeki kovana
girerse o zaman sahibi komşu
oluyor. Bu nasıl bir düzenleme"
diye sordu. Adalet Bakanı Htk-
met Sami Türk, gülümseyerek
yanrt verdi: "Ee Sayın Şahin, ko-
vana giren anyı diğerlennden ayı-
np çıkaramayacağımıza göre, el-
bette kovanın sahibinin olacak.'
Şahin, bu kez kendi köyündeki
uygulamayı anımsattı:
"Siz öyle diyorsunuz da bizim
köyde tam tersi oluyor. Annın sa-
hibi kovanı da alıp gidlyor."
RP mezar olunca...
1995 seçimlerinde RP
kontenjanından pariamentoya
giren Istanbul Milletvekili Aydın
Menderes, "Pazara kadar değil,
mezara kadar RP'liyim " sözleriyle
partisine bağlılığını ifade etmişti.
Menderes, RP hakkında kapatılma
davası açılmadan 1 gün önce
partisinden istifa etti. 18 Nisan
seçimlerinde bu kez, RP'nin yerine
kurulan FP listelerinden yine
Istanbul milletvekili oldu. Ancak,
parti yönetimiyle anlaşamayınca,
oradan da istifa etti. Uzun süre
"bağımsız" kalan Menderes,
geçen günlerde DYP'li oldu. Ama
"Pazara kadar değil, mezara kadar
RP'liyim" sözü hiç unutulmadı.
DYP'li bir parti yöneticisine
gazeteciler, Menderes'in bu
sözünü bir kez daha anımsattılar.
DYP'linin yanıtı ilginçti:
"Menderes, mezara kadar
RP'liyim demişti. Dediğini de
tuttu. Bu söze tek taraflı bakmayın.
RP sonuçta mezar oldu..."
Yurttaşın 'psikolojisi'
ANAPlsianöuJ
Milletvekili Aydm
Ayaydın, geçen
günlerde bir
yurttaştan mektup
aldı. Ayaydın'a
mektubu, dantşmant
Meclis kulisinde
ulaştırdı. Bir grup
gazetecinin de
bulunduğu ortamda,
Ayaydın ve danışmanı
önce sessizce
Aydın A>aydın
mektubu okumaya başladı.
Ayaydtn mektubu, "Görûn bakın,
milletvekillerine nasıl mektuplar
gefiyor" diyerek gazetecttere cte
gösterdi. Mektup, düzgün bir el
yazısıyla, arkalı önlü iki sayfadan
oJuşuyordu. tçeriği ise ekonomik
krizden bunaJan yurttaşın
"psikolojik dengesinin" nasd
bozutduğunu bütün açtklığıyfa
ortaya koyuyordu. Mektuptan
bazı pasajlar aktanyoruz:
'Aydın Bey, size ABD Başkanı
BiR CBnton tarafından Mehmet
B. (yurttaşın ismi) adına 100 bin
dolar gönderilmişti.
Bu, Emiak Bankası
Ataköy Şubesi'ne
gönderilmişti. Ama
bunca zaman geçti,
bu para bana
ulaşmadı. Birzahmet
banagönderir
m/siniz? Ben param
olmadığı için
Ankara'ya
getemiyorum... Daha
başka üiketerden de
bana para gönderildi, ama
karanlık güçler bu parantn bana
ulaşmasını engelledi... Bana
gönderilen paraiann toplamı 35
milyar dolardtr..."
Yurttaşımız, Avrupa Insan Haklan
Mahkemesi'ne de 35 milyar
dolan almak için dava açtığtnı ve
kazandığını da iddia ediyor.
Mektup böyle uzayıp gidiyor ve
ikinci sayfanın sonunda bir not
göze çarpıyor:
"Zorunlu tasarruf nedeniyle
sayfanın ikiyanını da
doldurdum..."
, Ayşe Sayın, Emine Kapian, Bülent Sanoğlu.
ankcum@ttnetnettr