Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MART 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
kultur@cumhuriyet.com.tr 15
ALLECRO EVtN tLYASOĞLU
Kara yazgmm şarkısı: Fado
Lizbon'da nüfus ıki railyon. Dört büyük orkestra-
sı, iki operası, birkaç bale kumpanyası, tiyatrolan ve
sinemalan ile sanata yatınm dıkkati çekiyor. Bu kent-
te geçirdiğim bir haftalık süre içinde Sao Carlos
Operası'nın, Metropolitan Orkestrası'nın ve Gül-
benkyan Vakfı'nın müzık etkinliklerine hayran kal-
mak bir yana, Fado büyüsûne kapılmamak elde de-
ğildi. Portekizlıler, Fado'yu halkın ezgisi şeklindekö-
şesinde bırakmamış. ulusun bir sımgesi olarak orta-
ya çıkarmışlar. Turistik malzeme gibi kullanıldığın-
da bile her bir Fadocu özgün şeklıni bozmamaya, işi
sulandırmamayaözengöstermiş. 1850'lerdenbu ya-
na Portekiz'in özgün şarkısı Fado: Yazgı (fate), de-
ğişmeyen ahn yazısı. Daha doğrusu "An şu kara
bahtun" gibilerinden bahtsızlığa dövünmek. Mat,
karanlık bir sesle söylenıyor. Ezgınin güftesi büyük
önem taşıyor. Gitann (ya da piyanonun) dramatik eş-
liği "Hed" sanatmı andınyor. Eşlikçi müzik ne ka-
dar canh olursa olsun şarkı kendine özgü tekdüzeli-
ğini koruyor. Genellikle balık etınde. kapkara uzun
saçlı, yaşını başını almış, kara şallarma bürünmüş ka-
dınlar; ya da eski Istanbul beyefendilerini andıran kra-
vatlı, kostümlü kolalı gömlekli erkekler söylüyor.
Belli ki çocukluğundan beri bu şarkılann içinde yo-
ğrulmuşlar. Her ailede, kuşaktan kuşağa öğrenilen
bir söylem.
AmaUa Rodrigues (1920) Fado'yu ölümsüzlüğe
kavuşturmuş. Fado'nun Kralıçesi olarak anılıyor.
Bugün her yerde onun sesi yükseliyor, tüm Fado
söyleyenler ona benzemeye çalışıyorlar. Saf, yapma-
cıksız bir yonımla sesi bedenının derinliklehnden ko-
pup geliyor. Alfama bölgesindeki Fado Müzesi'nde
Amalia'nın fılmlen oynuyor. müzığı çalıyor, CD'le-
ri saülıyor. Portekiz, bir yanda Maceüan, Vasco da
Gamagibi yürekli gezginleriyle uzak dünyalara açı-
lıp sömürgeler elde etmiş; öte yanda 1926'dan 1974'e
dek dikta rejimi altında sindinlmış bir ülke. Şimdi
müzelerinde ve çok sık rastladığınız kitapçılannda
ülkenın tanhini izleyebiliyorsunuz. Lizbon'a özgü al-
çak tavanlı tavernalarda, yörenin meyve aromah şa-
raplanyla Fado dinlemek büyüleyiciydi.
Baltacıgü kardeşler ve Ayda Tünç
Ülkemızde de artık müzik aıleleri oluşmaya baş-
ladı. Nice orkestracımız ve solistimizin yetenekli
çocuğu disiplmle müziğe sanlıyor. Değerli kontr-
basçımız Yaz Baltaagil'ın iki oğlu da aynı konserde
solisttı geçen hafta. Efe Bahacıgü'in (1983) çaldığı
Scbumann' ın çello konçertosunu uzun zaman kulak-
lanmızdan sılemeyeceğiz. Saydam bir anlatım, gü-
zel bir ton ve bestecinin romantik duygulannı yan-
sıtan ınceliklı aynntılarla, yannın önemlı bir solisti
karşımızdaydı. Bach'ın Sarabande'ını da tek bir so-
luk ve zengın bir ımge gücü ile seslendirdi. Keman-
cı Ayda Tunç( 1973) ve kontrbasçı ForaBaltaagü'in
(1987) çaldıklan Bottesini'nin "Granduoconcertan-
te"ında sanatçılar tıtızlıkle bırlıktehk gösterdıler.
Çok iyi çalışılmış, tempolar ve ses dınamikleri or-
kestra ile iyi dengelenmişö. Fora, kontrbas gibi ola-
naklan sınırlı çalgısıyla kemanın kıvraklığını yaka-
layabildi. Ayda ise kemanın olanaklannı zorlayan ya-
pın, kendine güvenli bir yonımla sundu. Usta şef Kons-
tantmKrimetz, her iki konçertoda solistler ve orkest-
ra arasındaki dengeyi korudu. Prokofiyef in Romeo
ve Jülyet bale süitinde Rus kanındaki coşkuyu yan-
sıttı.
J. S. Bach bugfin 316 yaşmda
21 Mart 1685 günü Eisenach'ta doğan büyük bes-
teci Johann SebastianBach'ın bugün 316. doğum gü-
nü. Güzel bir rastlanü ile Türkiye'den de Bach'a do-
ğum gününde bir armağan sunuldu. AydmBûke'nin
bugünlerde piyasaya çıkan "Bach-Yaşamı ve Eserle-
ri" başlıklı kitabı iki gün önce elime geçti. Büyük
bestecilerin yaşamöyküsü ve yapıtlanna ilişkin pek
çok kitap yazümıştır. Diyeceksiniz ki yeni yazılan
bir Bach kitabı çeviriden öte ne getirir? Bugüne dek
bunca araştırma yapıhnış, bunca sayfa yazılmışken
daha nasıl kendine özgü olabilir? Flüt sanatçısı Ay-
dın Büke, müzisyenliği ve müzik araştırmacılığını
birleştirmiş bir sanatçı. Bu nedenle Bach'ı tarihsel-
sosyal çevresi içinde incelerken yapıtlannın analizi-
ALmalia Rodrigues, Fado'nun
Kraliçesi olarak anılıyor. Bugün
her yerde onun sesi yükseliyor,
tüm Fado söyleyenler ona
benzemeye çalışıyorlar. Saf,
yapmacıksız bir yonımla sesi
bedeninin derinliklerinden kopup
geliyor. Fado Müzesi'nde
Amalia'nın fîlmleri oynuyor,
müziği çalıyor, CD'leri satıüyor.
ne de müzikbilimsel açıdan yaklaşabilmiş. Yapıtla-
nnın doğuşunu bestecinin yaşam sürecine koşut ele
almış. Belli ki Bach üstüne yazılmış pek çok yaşa-
möyküsünü okuyup incelemış, onlann ortak payda-
lannı, aynlan yönlerini saptamış.
Türkiye'de önceden yayimlanmış Bach kaynakla-
ruun eksiklerini gözlemlemiş-özellikle vokal yapıt-
lannın yetersiz açıklamalanna dikkat etmiş ve din-
sel yapıtlannda Bach'ın "mezhepler ûstü" bir dün-
yadan seslendiğinin altını çızmiş. Böylece bugüne
dek ülkemizde yayımlanmış en kapsamlı Bach araş-
tırmasını ortaya çıkarmış. Aydın Büke kitabının ön-
sözünde bir başka yaramıza daha dokunuyor: Tür-
kıyede müzık tenmlerinin ortak bır dilı olmayışı. Ki-
mi olduğu gibi yabancı terimleri kullanmakta, ki-
mi yeni sözcük üretmek uğruna yetersiz tanımlar
yaratmakta kimi de (benım gibi) bol ayraçla, ya-
bancı terimin yanma Türkçe açıklayıcısını ek-
lemekte. Bu kargaşanın en belirgin örneği
Bach'ın "DasVYhotteınperiaieCbvier'' öz-
gün başlığındaki yapıt, dilimizde çeşitli
karşılıklar bulmaktadır: "Eşit Düzenlen-
zenliKlavye" gibi. Kabalcı Yayuılan'ndan
çıkan kitap 488 sayfa. J.S. Bach'a ait neyi
merak ediyorsanız, kolayca bulabileceğiniz
bir düzende sunuhnuş. tster müzikle doğru-
dan ilgili olun ister dinleyici olun herkesin
mutlaka kıtaplığında bulunması gereken
doğru bir kaynak. Bu akşam Iş Sanat'ta
dünyanın en ünlü seslerinden soprano
Barbara Hendricks bir Gershwin
konseri veriyor.
Bu akşam bir başka şan
konseri de Ortaköy Sanat
Merkezi-Afife Jale Sahne-
si'nde saat 20.00'de yer ala-
cak. Halka açık olan bu et-
kinlikte az bulunan ses-
lerden kontralto Nino
Adamadze ve sopra-
no Seda Ortaç,
Nurten Tezmen
Kolçak'ın piya-
nosu eşliğinde
arya ve düetler söy-
leyecekler. Piyanist
EmreFJrvaryann ak-
şam ENKA Oditor-
yumu'nda Teknik
Üniversite Vakfı
için bir resital ve-
riyor. iDSO'nun
hafta sonukonse-
rine Prokofiyef in
3. konçertosu ile so-
list olacak ve 26 Mart
Pazartesi gecesı sa-
at 19.30'da Boğa-
ziçi Ünıversıte-
si'nde Beetho-
ven ve Schu-
bert sonatla-
nndan olu-
şanbu-re-
sital vere-
cek.
mişPiyano",
ye", «IyiDüz
4yi Tempere Edflmiş Kl«v-
tyiDüzenleomişKlavye
1
', "EşitDfi-
Rengim Gökmen yönetimindeki ÎZDSO'nun konseri ve şan resitali
Başanlı CDler ve ild dinleti
ÖNDERKÜTAHYALI
IZMİR - 1980'h yıllarda,
u
Dev!et Plak
EvPnin kurulması konusunu herfirsattagün-
deme getirmiş, fakat başanlı olamamıştık.
CD'lerdeki şaşırtıcı gelişimle birlikte, bek-
lentimizin, devletin dışmda gerçekleştiğini
görüyoruz. Yerli ve yabancı plak firmalan,
kimi üniversıteler ve bazı kuruluşlar, solo-
culanmızla orkestlanmızın CD'lerinı yapı-
yor. Bunlann içeriğini, ağırlıklı olarak çağ-
daş Türk bestecılerinin oluşturması ise ayn
bir mutluluktur.
Tanıtmak ıstediğım ilk CD'de BBkentGenç-
tik Senfoni Orkestrası çalıyor Korno sanat-
çısı ve eğitimci Ma-
hir Çakar'ın yönetti-
ği topluluk, yoğun ça-
lışmalardan sonra
2000 yılının Mayıs
ayında Ispanya'nın
Murcia kentinde ya-
pılan "Uluslararası
Gençlik Senfoni Or-
kestralan Yanşma-
a"na kaülmış. Elimiz-
deki yapım, orkestra-
nın bu yanşmada ver-
diği ve gençlerimize
birincilik ödülünü ge-
tiren dınletımn kaydı-
dır. CD'de, CarlMaria
wnW*er'in''derF*e-
ischütz" operası uver-
türu, E Schubert'in si
minör 8. Senfonısı
jwu ÇavkovskiSenfoni OrkesJrası,"nırgsn Er-
dener'ın "Afife" bale süitini seslendıriyor. Bi-
lindıği gibi İZDOB, son aylarda "Afife Ja-
le" balesinin temsillerini başanyla gerçekleş-
tirmiştir. Elimizdeki CD, yapıtı izleyen sa-
natseverlerin ilgisini çekecektir; ama asıl
önemi bir Türk yapıtının kahcıUğıdır.
CD'de kusursuz bir yorumun yanında ka-
yıt açısmdan var olan güzellikler, müzikse-
veri son derece mutlu kılacak niteliktedir.
Orkestra, dinleme alanma dengeli olarak yer-
leştınlmış. Bütün çalgılar rahatça işıtılebili-
yor. Derinlik öğesi de doyurucu. Süitin "Se-
iahattin Pınar'm Rüyası ve S. Pmar" başlık-
lı 11. parçasında, soprano Selva Erdener ile
.#Ve
ner'in "Siegfried
ldyD"i ve G. Mahler'ın "Totenfder" başlık-
lı parçası var.
Bir dinleti kaydının böylesine başanlı ve
güzel yapılabileceğini düşünemezdım. Orkest-
ra çok iyi tınlıyor. Mahler'in yapıtında ise tı-
nı güzelliği doruğa ulaşıyor. Seslendirme
kusursuz. Belli ki gençler, her yapıta ölçü öl-
çü çahşmışlar. Bincik kusur, iki bölümlü
Schubert 8. Senfoni'nin tek kanalda bulun-
masıdır.
Kısaca tanıtmaya çalışacağmı ıkinci CD,
bir "Yapı Kredi Sigorta" yapımıdır. Burada,
Rengim Gökmen'ın yönettiğı Moskova Rad-
kanun sanatçısı Tahir Aydoğdu'nun seslen-
dirdiği düet başanh. Gökmen, oıkestradan çok
zengin tınılarla gürlükler elde ediyor ve bun-
lar eksiksiz olarak yapıma yansıtılmış.
Geçen hafta Izmir Amerikan Kültür Der-
neği'nde dört opera sanatçısının ortaklaşa
verdiği şan resitali vardı. Soprano Nihal Ay-
tuhın, soprano Özkm Çabok Aülbaz, tenor
Fırat Yalçmkaya ve bariton Cüneyt Ünsal,
Çaykovsid, Dvorak, Mozart, Bizet gibi bes-
tecilerle 19'uncu yüzyıl Italyan bestecileri-
nin parçalannı söylediler. Kendilerine piya-
nist Lucia Boyuszynska eşlik ctti.
E Yalçınkaya'mn yumuşak ve müzıksel
yorumu bır yana bırakılırsa, gençlerin böy-
lesine güç aryalar için biraz daha deneyim
kazanmalan gerek. Ustelik operaya iyice ko-
şullanmışız. Resitalde lied türüne giren par-
çalar ikiden fazla değildi. Türk bestecileri-
nın seslendirilmeyışi de üzücü ve düşündü-
rücüydü.
İZDSO, "Deviet SanatCKi" Rengim Gök-
men'in yönetiminde verdiği dinletisinde J.
Brahms'ın Op. 90 fa majör 3. Senfonısi'ni
seslendirdi. Bana göre sanatçı, birinci bölü-
mü (Allegro con Brio) biraz hızlı aldı. Ayn-
ca klarnetin yaptığı katkılardaki zayıflık yü-
zünden ilk iki bölüm yetennce müzıksel ça-
lınmadı. Yapıhn son-
raki bölümlennde da-
ha mutluyduk ve or-
kestrayı coşkuyla al-
kışladık.
Dinletimn başında
çalınan Tevfik Akbaş-
fc'nın "Veniden Doğuş"
başlıklı yapıtı, Dr. Fe-
ritEczaabaşıBeste Ya-
nşmasj"nda ödül al-
mış; fakat dört bölüm-
den oluşan süit yeni
bir şey söylemiyor;
19'uncu yüzyıl sonu-
nun ltalyan bestecile-
nnden bir kokteyl su-
nuyor. 3. parçada so-
locu tenor Şenol Ta-
hnh'ydı.
Haftanın solocusu
Mintcho Mintchev,
Niccolo Paganini'nın
la minör 5. Keman Konçertosu'nu çaldı. Dört
yaşmda babasıyla kemana başlayan, ilk re-
sitalini dokuz, orkestra eşliğinde ilk dinleti-
sini de on üç yaşında veren Bulgar sanatçı,
teknik yanlışlardan bütünüyle annmış bir
virtüöz; dinleyene heyecan veriyor. Üstelik,
Paganini gibi bir bestecide bile her firsatta
müzık yapıyor. Bu büyük ustayı dinlemış ol-
manın mutluluğunu duyduk.
OTkestramız, engin bir saygı belirtisi ola-
rak programını, "ÇanakkaleŞehhİeriniAn-
ma Haftası Özel Konseri" başlığı altında
sundu.
Lengım
Gökmen'in yönettiği
Moskova Radyosu
Çaykovski Senfoni
Orkestrası, Turgay
Erdener'in 'Afife'
bale süitini
seslendiriyor. CD,
kusursuz bir yorumla
bir Türk yapıtının
kahcılığını sağlarken
kayıt açısından da
son derece güzel bir
nitelikte.
'The Mamas and The Papas'm kıtrucusu
John Phillips
yaşamını yitirdi
• Besteci ve şarkıcı John Phillips,
'California Dreaming' ve 'Monday
Monday' gibi hit şarkılara imza
atmış, Rock and Roll Hall of Fame'e
kabul edilmişti.
LOS ANGELES
(AFP)-1960'hyıllann
pop müzik dünyasına
eski eşi Michdle ile bir-
likte tatlı bir soluk ge-
tiren 'The Mamas and
Papas' grubundan bes-
teci ve şarkıcı John Phi-
üps, pazar günü geçir-
diğı kalp krizi sonucu
öldü.
'California Dre-
aming' ve 'Monday,
Monday' gibi hit şar-
kılara ımza atan John
Phillips, bir Amerikan
denizcısinin oğluydu.
Kısa bir süre ABDDe-
nizcılik Akademısi'nde
okuduktan sonra, okul-
dan ayrılarak New
York'a gıtti ve müzis-
yenliğe başladı.
1962'de 'The Jour-
neymen' adlı folk mü-
zık grubunda çalarken
ilk eşı MichelkGUlian
ile tanıştı. Çift. kendi-
sıne katılan Denise Do-
herty ve Cass EDiott ile
birlikte 1966 yılında
'The Mamas and The
Papas' grubunu kurdu.
Grııp, ıki yıl süren kı-
sa birlikteliği süresın-
ce altı hit şarkıya imza
attı. 1968'de iç çekiş-
meler nedeniyle dağıl-
dı.
Philhps, aynı zaman-
da 1967'de yapılan
Monterey uluslararası
Pop Festivalı'nin de dü-
zenleyicilerindendi.
Phillıps. TheGratefiıl
Dead,TheWhoveJi-
mi Hendrte Experien-
ce'ın sahne aldığı fes-
tivalde kendi grubunun
iyi bir performans ser-
gileyemediğinı kabul
etmışti.
Şarkıcı 1998 yılmda
'Rock and RoDHanof
Fame'e kabul edıldı.
Hızlı bir yaşam sü-
ren ve alkole düşkünlü-
ğüyle tanınan şarkıcı,
1990'lann ortalannda
bir kalp nakli ameliya-
tı geçımııştı.
Vıyolonselm viptüözü İstanöıH'da
• Kültür Servisi
- Viyolonsel
yorumcusu Yo
Yo Ma 26-27
Nisan tarihleri
arasında tş
Sanat'ta
müzikseverlerle
buluşacak.
Paris'te yaşayan
Cûıli bir ailenin
çocuğu olan Yo
Yo Ma, müzik
eğitimini Julliard Müzik Okulu ve Harvard
Üniversitesi'nde tamamladı. Kısa bir süre önce,
Ipek Yolu güzergâhındaki ülkelenn müzik
miraslannı gün ışığına çıkarmayı amaçlayan
Ipek Yolu Projesi'ni hayata geçiren sanatçnını,
bu projeden önce gerçekleştirdiği, "Inspired
By Bach" adlı, her suit için bir film olmak
üzere hazırlanan 6 filmlik bir çalışması da
bulunuyor. Üçü Grammy ödüllü yaklaşık 50
albümü bulunan sanatçı, konserlerinde
genellikle Montagnani ve Stradivarius
viyolonsel çalıyor Sanatçı daha çok belli bir
tarza bağlı kahnayan ve dünya üzerindeki
çeşitli kültürlerin müziklerini bir araya getiren
yapıtlanyla dikkat çekiyor.
Yetenekli Bay Ripley' sürecek
• ROMA (AFP) -1999'da Anthony Minghella
tarafından yönetilen, başrollerinde de Matt
Damon ve Gwyneth Paltrow'un rol aldıklan
'Yetenekli Bay Ripley' adlı filmin devamı
çekiliyor. 'Ripley's Game' adıyla ltalyan
yönetmen Lilıana Cavani'nin yöneteceği film
Ripley'in yaşhlık döneminde geçiyor. Ripley'i
John Malkovich'in canlandıracağı fılmin diğer
rollerinde ltalyan aktrist Chiara Caselli ve
lskoç aktör Dougray Scott yer alacak. Filmin
bazı sahnelen Güney Fransa'da John
Malkovich'in sahibi olduğu otelde çekilecek.
Marcel Proust amstna sergi
• Kültür Servisi- 1871-1922 yıllan arasında
yaşayan, otobiyografik romanlanyla dünya
edebıyatında önemli bir yere sahip Fransız
edebıyatçı Marcel Proust'u anma yılı
nedeniyle, Fransız Kültür Merkezi ve MSÜ
Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü
Serbest Grafik sanat Dah ışbirliğiyle
'Kaleydoskop' adlı bir sergi düzenleniyor.
21 Mart'ta açılacak 11 genç sanatçınm işlennin
yer alacağı serginin kuratörlüğünü T. Melih
Görgün yapıyor. Proust'un yapıtlannda
okuyucunun tıpkı kaleydoskopta olduğu gibi
farklı açılan görmeye zorunlu kılındığı
görüşünden yola çıkılarak oluşturulan sergi,
izleme-izletme, sorgulama ve gerçeğin yeniden
hatırlanması eylemini amaçhyor. Sergi 11
Nisan'a kadar Fransız Kültür Merkezi'nde . /•
görülebilecek. •"* jt**r~-<4) !*•**• -»Bt
Evrensel katemle Türk sanatj
• Kühür Servisi
- Koza Yaşam ve
Çevre Kültürü
Derneği, Cemal
Reşit Rey
Konser
Salonu'nda
'Evrensel
Kalemin
Ucundan Türk
Sanatı' başlıklı
bir sergi
düzenledi. Füsun
Ankan'ın ebru.
Ali Toy'un hat,
Irma Firuz'un
tezhip ve Sabine Buchmann Yamanlar'ın
minyatür türünde yapıtlannın sergilendiği
sergi, 24 Martta saat 15.00'te yapılacak bir
kapamş paneliyle sona erecek.
Yönetmen RaJph Thomas öMü
• LONDRA (AA) - 85 yaşındaki lngiliz
yönetmen Ralph Thomas, önceki gün
Londra'daki bir hastanede yaşamını yitirdi.
Sinema dünyasına, 1932 yılmda henüz bir
öğrenciyken adım atan Thomas, 1934 yılında
yönetmen yardımcısı oknuş, daha sonra
gazetecilik yapmak için sinemayı buakmıştı.
Yıllar sonra beyazperdeye aktör Dirk
Bogarde'ın başrolünü oynadığı komedı fihn
serisi Doktor Evde, Doktor Denizde, Özgür
Doktor, Âşık Doktor, Kederli Doktor,
Problemli Doktor ile dönmüştü. Doktor
fihnleri 1953 ile 1970 yıllan arasında
gösterimde kalmıştı 2. Dünya Savaşı'ndan
sonra lngiliz sinemasının ünlü isimleri Trevor
Hovvard, Jean Simmons, David Niven, Terry-
Thomas ve Richard Todd ile birlikte çalıştı.
1948 yılmda gösterime giren C»nce Upon A
Dream (Bir Zamanlar Rüya) adlı filminden,
1979 yılındaki A Nightingale Sang in Berkeley
Square'e (Berkeley Meydanf nda Oten Bülbül)
kadar toplam 39 fihne imzasını atan Thomas,
kanyerinin son günlerinde 'Percy' ve 'Percy's
Progress' (Percy'nin Gelişimi) adlı seks
komedilerinin yönetmenliğini yapmıştı.
BUGÜN
• GOETHE ENSTtTÜSÜ'nde saat 19.00'da
yönetmen Friedrich VVHhelm Murnau'nun Son
Adam isimli fıhni gösterilecek.ı?^ 20 09)
• İŞ SANAT'ta saat 19.30'da Barbara
Hendricks Süıgs Gershwin başlıklı konser
izlenebilir. (316 00 00)
• CEMAL REŞİT REY KONSER
SALONU'nda saat 19.30'da Mugan Gecesi
başlıklı konser dinlenebilir. (232 98 30)
• AKSANAT'ta saat 16.00'da Kneep adlı oyun
sahnelenecek. (252 35 00)
M İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat
19.00'da EtvanBaranve Stefan Ehring'in
piyano ve keman resitali izlenebilir/293 98 48)