16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 MART 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA [email protected] 15 ALLECRO EVtN tLYASOĞLU Kara yazgmm şarkısı: Fado Lizbon'da nüfus ıki railyon. Dört büyük orkestra- sı, iki operası, birkaç bale kumpanyası, tiyatrolan ve sinemalan ile sanata yatınm dıkkati çekiyor. Bu kent- te geçirdiğim bir haftalık süre içinde Sao Carlos Operası'nın, Metropolitan Orkestrası'nın ve Gül- benkyan Vakfı'nın müzık etkinliklerine hayran kal- mak bir yana, Fado büyüsûne kapılmamak elde de- ğildi. Portekizlıler, Fado'yu halkın ezgisi şeklindekö- şesinde bırakmamış. ulusun bir sımgesi olarak orta- ya çıkarmışlar. Turistik malzeme gibi kullanıldığın- da bile her bir Fadocu özgün şeklıni bozmamaya, işi sulandırmamayaözengöstermiş. 1850'lerdenbu ya- na Portekiz'in özgün şarkısı Fado: Yazgı (fate), de- ğişmeyen ahn yazısı. Daha doğrusu "An şu kara bahtun" gibilerinden bahtsızlığa dövünmek. Mat, karanlık bir sesle söylenıyor. Ezgınin güftesi büyük önem taşıyor. Gitann (ya da piyanonun) dramatik eş- liği "Hed" sanatmı andınyor. Eşlikçi müzik ne ka- dar canh olursa olsun şarkı kendine özgü tekdüzeli- ğini koruyor. Genellikle balık etınde. kapkara uzun saçlı, yaşını başını almış, kara şallarma bürünmüş ka- dınlar; ya da eski Istanbul beyefendilerini andıran kra- vatlı, kostümlü kolalı gömlekli erkekler söylüyor. Belli ki çocukluğundan beri bu şarkılann içinde yo- ğrulmuşlar. Her ailede, kuşaktan kuşağa öğrenilen bir söylem. AmaUa Rodrigues (1920) Fado'yu ölümsüzlüğe kavuşturmuş. Fado'nun Kralıçesi olarak anılıyor. Bugün her yerde onun sesi yükseliyor, tüm Fado söyleyenler ona benzemeye çalışıyorlar. Saf, yapma- cıksız bir yonımla sesi bedenının derinliklehnden ko- pup geliyor. Alfama bölgesindeki Fado Müzesi'nde Amalia'nın fılmlen oynuyor. müzığı çalıyor, CD'le- ri saülıyor. Portekiz, bir yanda Maceüan, Vasco da Gamagibi yürekli gezginleriyle uzak dünyalara açı- lıp sömürgeler elde etmiş; öte yanda 1926'dan 1974'e dek dikta rejimi altında sindinlmış bir ülke. Şimdi müzelerinde ve çok sık rastladığınız kitapçılannda ülkenın tanhini izleyebiliyorsunuz. Lizbon'a özgü al- çak tavanlı tavernalarda, yörenin meyve aromah şa- raplanyla Fado dinlemek büyüleyiciydi. Baltacıgü kardeşler ve Ayda Tünç Ülkemızde de artık müzik aıleleri oluşmaya baş- ladı. Nice orkestracımız ve solistimizin yetenekli çocuğu disiplmle müziğe sanlıyor. Değerli kontr- basçımız Yaz Baltaagil'ın iki oğlu da aynı konserde solisttı geçen hafta. Efe Bahacıgü'in (1983) çaldığı Scbumann' ın çello konçertosunu uzun zaman kulak- lanmızdan sılemeyeceğiz. Saydam bir anlatım, gü- zel bir ton ve bestecinin romantik duygulannı yan- sıtan ınceliklı aynntılarla, yannın önemlı bir solisti karşımızdaydı. Bach'ın Sarabande'ını da tek bir so- luk ve zengın bir ımge gücü ile seslendirdi. Keman- cı Ayda Tunç( 1973) ve kontrbasçı ForaBaltaagü'in (1987) çaldıklan Bottesini'nin "Granduoconcertan- te"ında sanatçılar tıtızlıkle bırlıktehk gösterdıler. Çok iyi çalışılmış, tempolar ve ses dınamikleri or- kestra ile iyi dengelenmişö. Fora, kontrbas gibi ola- naklan sınırlı çalgısıyla kemanın kıvraklığını yaka- layabildi. Ayda ise kemanın olanaklannı zorlayan ya- pın, kendine güvenli bir yonımla sundu. Usta şef Kons- tantmKrimetz, her iki konçertoda solistler ve orkest- ra arasındaki dengeyi korudu. Prokofiyef in Romeo ve Jülyet bale süitinde Rus kanındaki coşkuyu yan- sıttı. J. S. Bach bugfin 316 yaşmda 21 Mart 1685 günü Eisenach'ta doğan büyük bes- teci Johann SebastianBach'ın bugün 316. doğum gü- nü. Güzel bir rastlanü ile Türkiye'den de Bach'a do- ğum gününde bir armağan sunuldu. AydmBûke'nin bugünlerde piyasaya çıkan "Bach-Yaşamı ve Eserle- ri" başlıklı kitabı iki gün önce elime geçti. Büyük bestecilerin yaşamöyküsü ve yapıtlanna ilişkin pek çok kitap yazümıştır. Diyeceksiniz ki yeni yazılan bir Bach kitabı çeviriden öte ne getirir? Bugüne dek bunca araştırma yapıhnış, bunca sayfa yazılmışken daha nasıl kendine özgü olabilir? Flüt sanatçısı Ay- dın Büke, müzisyenliği ve müzik araştırmacılığını birleştirmiş bir sanatçı. Bu nedenle Bach'ı tarihsel- sosyal çevresi içinde incelerken yapıtlannın analizi- ALmalia Rodrigues, Fado'nun Kraliçesi olarak anılıyor. Bugün her yerde onun sesi yükseliyor, tüm Fado söyleyenler ona benzemeye çalışıyorlar. Saf, yapmacıksız bir yonımla sesi bedeninin derinliklerinden kopup geliyor. Fado Müzesi'nde Amalia'nın fîlmleri oynuyor, müziği çalıyor, CD'leri satıüyor. ne de müzikbilimsel açıdan yaklaşabilmiş. Yapıtla- nnın doğuşunu bestecinin yaşam sürecine koşut ele almış. Belli ki Bach üstüne yazılmış pek çok yaşa- möyküsünü okuyup incelemış, onlann ortak payda- lannı, aynlan yönlerini saptamış. Türkiye'de önceden yayimlanmış Bach kaynakla- ruun eksiklerini gözlemlemiş-özellikle vokal yapıt- lannın yetersiz açıklamalanna dikkat etmiş ve din- sel yapıtlannda Bach'ın "mezhepler ûstü" bir dün- yadan seslendiğinin altını çızmiş. Böylece bugüne dek ülkemizde yayımlanmış en kapsamlı Bach araş- tırmasını ortaya çıkarmış. Aydın Büke kitabının ön- sözünde bir başka yaramıza daha dokunuyor: Tür- kıyede müzık tenmlerinin ortak bır dilı olmayışı. Ki- mi olduğu gibi yabancı terimleri kullanmakta, ki- mi yeni sözcük üretmek uğruna yetersiz tanımlar yaratmakta kimi de (benım gibi) bol ayraçla, ya- bancı terimin yanma Türkçe açıklayıcısını ek- lemekte. Bu kargaşanın en belirgin örneği Bach'ın "DasVYhotteınperiaieCbvier'' öz- gün başlığındaki yapıt, dilimizde çeşitli karşılıklar bulmaktadır: "Eşit Düzenlen- zenliKlavye" gibi. Kabalcı Yayuılan'ndan çıkan kitap 488 sayfa. J.S. Bach'a ait neyi merak ediyorsanız, kolayca bulabileceğiniz bir düzende sunuhnuş. tster müzikle doğru- dan ilgili olun ister dinleyici olun herkesin mutlaka kıtaplığında bulunması gereken doğru bir kaynak. Bu akşam Iş Sanat'ta dünyanın en ünlü seslerinden soprano Barbara Hendricks bir Gershwin konseri veriyor. Bu akşam bir başka şan konseri de Ortaköy Sanat Merkezi-Afife Jale Sahne- si'nde saat 20.00'de yer ala- cak. Halka açık olan bu et- kinlikte az bulunan ses- lerden kontralto Nino Adamadze ve sopra- no Seda Ortaç, Nurten Tezmen Kolçak'ın piya- nosu eşliğinde arya ve düetler söy- leyecekler. Piyanist EmreFJrvaryann ak- şam ENKA Oditor- yumu'nda Teknik Üniversite Vakfı için bir resital ve- riyor. iDSO'nun hafta sonukonse- rine Prokofiyef in 3. konçertosu ile so- list olacak ve 26 Mart Pazartesi gecesı sa- at 19.30'da Boğa- ziçi Ünıversıte- si'nde Beetho- ven ve Schu- bert sonatla- nndan olu- şanbu-re- sital vere- cek. mişPiyano", ye", «IyiDüz 4yi Tempere Edflmiş Kl«v- tyiDüzenleomişKlavye 1 ', "EşitDfi- Rengim Gökmen yönetimindeki ÎZDSO'nun konseri ve şan resitali Başanlı CDler ve ild dinleti ÖNDERKÜTAHYALI IZMİR - 1980'h yıllarda, u Dev!et Plak EvPnin kurulması konusunu herfirsattagün- deme getirmiş, fakat başanlı olamamıştık. CD'lerdeki şaşırtıcı gelişimle birlikte, bek- lentimizin, devletin dışmda gerçekleştiğini görüyoruz. Yerli ve yabancı plak firmalan, kimi üniversıteler ve bazı kuruluşlar, solo- culanmızla orkestlanmızın CD'lerinı yapı- yor. Bunlann içeriğini, ağırlıklı olarak çağ- daş Türk bestecılerinin oluşturması ise ayn bir mutluluktur. Tanıtmak ıstediğım ilk CD'de BBkentGenç- tik Senfoni Orkestrası çalıyor Korno sanat- çısı ve eğitimci Ma- hir Çakar'ın yönetti- ği topluluk, yoğun ça- lışmalardan sonra 2000 yılının Mayıs ayında Ispanya'nın Murcia kentinde ya- pılan "Uluslararası Gençlik Senfoni Or- kestralan Yanşma- a"na kaülmış. Elimiz- deki yapım, orkestra- nın bu yanşmada ver- diği ve gençlerimize birincilik ödülünü ge- tiren dınletımn kaydı- dır. CD'de, CarlMaria wnW*er'in''derF*e- ischütz" operası uver- türu, E Schubert'in si minör 8. Senfonısı jwu ÇavkovskiSenfoni OrkesJrası,"nırgsn Er- dener'ın "Afife" bale süitini seslendıriyor. Bi- lindıği gibi İZDOB, son aylarda "Afife Ja- le" balesinin temsillerini başanyla gerçekleş- tirmiştir. Elimizdeki CD, yapıtı izleyen sa- natseverlerin ilgisini çekecektir; ama asıl önemi bir Türk yapıtının kahcıUğıdır. CD'de kusursuz bir yorumun yanında ka- yıt açısmdan var olan güzellikler, müzikse- veri son derece mutlu kılacak niteliktedir. Orkestra, dinleme alanma dengeli olarak yer- leştınlmış. Bütün çalgılar rahatça işıtılebili- yor. Derinlik öğesi de doyurucu. Süitin "Se- iahattin Pınar'm Rüyası ve S. Pmar" başlık- lı 11. parçasında, soprano Selva Erdener ile .#Ve ner'in "Siegfried ldyD"i ve G. Mahler'ın "Totenfder" başlık- lı parçası var. Bir dinleti kaydının böylesine başanlı ve güzel yapılabileceğini düşünemezdım. Orkest- ra çok iyi tınlıyor. Mahler'in yapıtında ise tı- nı güzelliği doruğa ulaşıyor. Seslendirme kusursuz. Belli ki gençler, her yapıta ölçü öl- çü çahşmışlar. Bincik kusur, iki bölümlü Schubert 8. Senfoni'nin tek kanalda bulun- masıdır. Kısaca tanıtmaya çalışacağmı ıkinci CD, bir "Yapı Kredi Sigorta" yapımıdır. Burada, Rengim Gökmen'ın yönettiğı Moskova Rad- kanun sanatçısı Tahir Aydoğdu'nun seslen- dirdiği düet başanh. Gökmen, oıkestradan çok zengin tınılarla gürlükler elde ediyor ve bun- lar eksiksiz olarak yapıma yansıtılmış. Geçen hafta Izmir Amerikan Kültür Der- neği'nde dört opera sanatçısının ortaklaşa verdiği şan resitali vardı. Soprano Nihal Ay- tuhın, soprano Özkm Çabok Aülbaz, tenor Fırat Yalçmkaya ve bariton Cüneyt Ünsal, Çaykovsid, Dvorak, Mozart, Bizet gibi bes- tecilerle 19'uncu yüzyıl Italyan bestecileri- nin parçalannı söylediler. Kendilerine piya- nist Lucia Boyuszynska eşlik ctti. E Yalçınkaya'mn yumuşak ve müzıksel yorumu bır yana bırakılırsa, gençlerin böy- lesine güç aryalar için biraz daha deneyim kazanmalan gerek. Ustelik operaya iyice ko- şullanmışız. Resitalde lied türüne giren par- çalar ikiden fazla değildi. Türk bestecileri- nın seslendirilmeyışi de üzücü ve düşündü- rücüydü. İZDSO, "Deviet SanatCKi" Rengim Gök- men'in yönetiminde verdiği dinletisinde J. Brahms'ın Op. 90 fa majör 3. Senfonısi'ni seslendirdi. Bana göre sanatçı, birinci bölü- mü (Allegro con Brio) biraz hızlı aldı. Ayn- ca klarnetin yaptığı katkılardaki zayıflık yü- zünden ilk iki bölüm yetennce müzıksel ça- lınmadı. Yapıhn son- raki bölümlennde da- ha mutluyduk ve or- kestrayı coşkuyla al- kışladık. Dinletimn başında çalınan Tevfik Akbaş- fc'nın "Veniden Doğuş" başlıklı yapıtı, Dr. Fe- ritEczaabaşıBeste Ya- nşmasj"nda ödül al- mış; fakat dört bölüm- den oluşan süit yeni bir şey söylemiyor; 19'uncu yüzyıl sonu- nun ltalyan bestecile- nnden bir kokteyl su- nuyor. 3. parçada so- locu tenor Şenol Ta- hnh'ydı. Haftanın solocusu Mintcho Mintchev, Niccolo Paganini'nın la minör 5. Keman Konçertosu'nu çaldı. Dört yaşmda babasıyla kemana başlayan, ilk re- sitalini dokuz, orkestra eşliğinde ilk dinleti- sini de on üç yaşında veren Bulgar sanatçı, teknik yanlışlardan bütünüyle annmış bir virtüöz; dinleyene heyecan veriyor. Üstelik, Paganini gibi bir bestecide bile her firsatta müzık yapıyor. Bu büyük ustayı dinlemış ol- manın mutluluğunu duyduk. OTkestramız, engin bir saygı belirtisi ola- rak programını, "ÇanakkaleŞehhİeriniAn- ma Haftası Özel Konseri" başlığı altında sundu. Lengım Gökmen'in yönettiği Moskova Radyosu Çaykovski Senfoni Orkestrası, Turgay Erdener'in 'Afife' bale süitini seslendiriyor. CD, kusursuz bir yorumla bir Türk yapıtının kahcılığını sağlarken kayıt açısından da son derece güzel bir nitelikte. 'The Mamas and The Papas'm kıtrucusu John Phillips yaşamını yitirdi • Besteci ve şarkıcı John Phillips, 'California Dreaming' ve 'Monday Monday' gibi hit şarkılara imza atmış, Rock and Roll Hall of Fame'e kabul edilmişti. LOS ANGELES (AFP)-1960'hyıllann pop müzik dünyasına eski eşi Michdle ile bir- likte tatlı bir soluk ge- tiren 'The Mamas and Papas' grubundan bes- teci ve şarkıcı John Phi- üps, pazar günü geçir- diğı kalp krizi sonucu öldü. 'California Dre- aming' ve 'Monday, Monday' gibi hit şar- kılara ımza atan John Phillips, bir Amerikan denizcısinin oğluydu. Kısa bir süre ABDDe- nizcılik Akademısi'nde okuduktan sonra, okul- dan ayrılarak New York'a gıtti ve müzis- yenliğe başladı. 1962'de 'The Jour- neymen' adlı folk mü- zık grubunda çalarken ilk eşı MichelkGUlian ile tanıştı. Çift. kendi- sıne katılan Denise Do- herty ve Cass EDiott ile birlikte 1966 yılında 'The Mamas and The Papas' grubunu kurdu. Grııp, ıki yıl süren kı- sa birlikteliği süresın- ce altı hit şarkıya imza attı. 1968'de iç çekiş- meler nedeniyle dağıl- dı. Philhps, aynı zaman- da 1967'de yapılan Monterey uluslararası Pop Festivalı'nin de dü- zenleyicilerindendi. Phillıps. TheGratefiıl Dead,TheWhoveJi- mi Hendrte Experien- ce'ın sahne aldığı fes- tivalde kendi grubunun iyi bir performans ser- gileyemediğinı kabul etmışti. Şarkıcı 1998 yılmda 'Rock and RoDHanof Fame'e kabul edıldı. Hızlı bir yaşam sü- ren ve alkole düşkünlü- ğüyle tanınan şarkıcı, 1990'lann ortalannda bir kalp nakli ameliya- tı geçımııştı. Vıyolonselm viptüözü İstanöıH'da • Kültür Servisi - Viyolonsel yorumcusu Yo Yo Ma 26-27 Nisan tarihleri arasında tş Sanat'ta müzikseverlerle buluşacak. Paris'te yaşayan Cûıli bir ailenin çocuğu olan Yo Yo Ma, müzik eğitimini Julliard Müzik Okulu ve Harvard Üniversitesi'nde tamamladı. Kısa bir süre önce, Ipek Yolu güzergâhındaki ülkelenn müzik miraslannı gün ışığına çıkarmayı amaçlayan Ipek Yolu Projesi'ni hayata geçiren sanatçnını, bu projeden önce gerçekleştirdiği, "Inspired By Bach" adlı, her suit için bir film olmak üzere hazırlanan 6 filmlik bir çalışması da bulunuyor. Üçü Grammy ödüllü yaklaşık 50 albümü bulunan sanatçı, konserlerinde genellikle Montagnani ve Stradivarius viyolonsel çalıyor Sanatçı daha çok belli bir tarza bağlı kahnayan ve dünya üzerindeki çeşitli kültürlerin müziklerini bir araya getiren yapıtlanyla dikkat çekiyor. Yetenekli Bay Ripley' sürecek • ROMA (AFP) -1999'da Anthony Minghella tarafından yönetilen, başrollerinde de Matt Damon ve Gwyneth Paltrow'un rol aldıklan 'Yetenekli Bay Ripley' adlı filmin devamı çekiliyor. 'Ripley's Game' adıyla ltalyan yönetmen Lilıana Cavani'nin yöneteceği film Ripley'in yaşhlık döneminde geçiyor. Ripley'i John Malkovich'in canlandıracağı fılmin diğer rollerinde ltalyan aktrist Chiara Caselli ve lskoç aktör Dougray Scott yer alacak. Filmin bazı sahnelen Güney Fransa'da John Malkovich'in sahibi olduğu otelde çekilecek. Marcel Proust amstna sergi • Kültür Servisi- 1871-1922 yıllan arasında yaşayan, otobiyografik romanlanyla dünya edebıyatında önemli bir yere sahip Fransız edebıyatçı Marcel Proust'u anma yılı nedeniyle, Fransız Kültür Merkezi ve MSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü Serbest Grafik sanat Dah ışbirliğiyle 'Kaleydoskop' adlı bir sergi düzenleniyor. 21 Mart'ta açılacak 11 genç sanatçınm işlennin yer alacağı serginin kuratörlüğünü T. Melih Görgün yapıyor. Proust'un yapıtlannda okuyucunun tıpkı kaleydoskopta olduğu gibi farklı açılan görmeye zorunlu kılındığı görüşünden yola çıkılarak oluşturulan sergi, izleme-izletme, sorgulama ve gerçeğin yeniden hatırlanması eylemini amaçhyor. Sergi 11 Nisan'a kadar Fransız Kültür Merkezi'nde . /• görülebilecek. •"* jt**r~-<4) !*•**• -»Bt Evrensel katemle Türk sanatj • Kühür Servisi - Koza Yaşam ve Çevre Kültürü Derneği, Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda 'Evrensel Kalemin Ucundan Türk Sanatı' başlıklı bir sergi düzenledi. Füsun Ankan'ın ebru. Ali Toy'un hat, Irma Firuz'un tezhip ve Sabine Buchmann Yamanlar'ın minyatür türünde yapıtlannın sergilendiği sergi, 24 Martta saat 15.00'te yapılacak bir kapamş paneliyle sona erecek. Yönetmen RaJph Thomas öMü • LONDRA (AA) - 85 yaşındaki lngiliz yönetmen Ralph Thomas, önceki gün Londra'daki bir hastanede yaşamını yitirdi. Sinema dünyasına, 1932 yılmda henüz bir öğrenciyken adım atan Thomas, 1934 yılında yönetmen yardımcısı oknuş, daha sonra gazetecilik yapmak için sinemayı buakmıştı. Yıllar sonra beyazperdeye aktör Dirk Bogarde'ın başrolünü oynadığı komedı fihn serisi Doktor Evde, Doktor Denizde, Özgür Doktor, Âşık Doktor, Kederli Doktor, Problemli Doktor ile dönmüştü. Doktor fihnleri 1953 ile 1970 yıllan arasında gösterimde kalmıştı 2. Dünya Savaşı'ndan sonra lngiliz sinemasının ünlü isimleri Trevor Hovvard, Jean Simmons, David Niven, Terry- Thomas ve Richard Todd ile birlikte çalıştı. 1948 yılmda gösterime giren C»nce Upon A Dream (Bir Zamanlar Rüya) adlı filminden, 1979 yılındaki A Nightingale Sang in Berkeley Square'e (Berkeley Meydanf nda Oten Bülbül) kadar toplam 39 fihne imzasını atan Thomas, kanyerinin son günlerinde 'Percy' ve 'Percy's Progress' (Percy'nin Gelişimi) adlı seks komedilerinin yönetmenliğini yapmıştı. BUGÜN • GOETHE ENSTtTÜSÜ'nde saat 19.00'da yönetmen Friedrich VVHhelm Murnau'nun Son Adam isimli fıhni gösterilecek.ı?^ 20 09) • İŞ SANAT'ta saat 19.30'da Barbara Hendricks Süıgs Gershwin başlıklı konser izlenebilir. (316 00 00) • CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU'nda saat 19.30'da Mugan Gecesi başlıklı konser dinlenebilir. (232 98 30) • AKSANAT'ta saat 16.00'da Kneep adlı oyun sahnelenecek. (252 35 00) M İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da EtvanBaranve Stefan Ehring'in piyano ve keman resitali izlenebilir/293 98 48)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle