Katalog

Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yonetmenı İbrahim Vüdız • Yazıış.lenMudüriL Satkn Alpaslan 9 Sorumlu Mudur Fikret llkiz • Haber Merkezı Müdühı HakanKara tstıhbarat Cengiz Yıldınm • Ekonomı ÖzlemYüzak # Kultur Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğln • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç # Avrupa Temsılcısı Güray Öz Yayın Kuruhı tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yddız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, HakanKara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195O2O(7hat), Faks 4195027 •lzmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352S 2/3Tel 4411220, Faks 4419117•AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğiu, lnonü Cd. 119 S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Mudürü Erol Erkut # Koordınatör Ahmet Konılsan • Mu- hasebe Biilent Yener# ldare Hüseyin Gürer • Satış FazUetKuza MEDV4 C: • Yonetım Kunılı Başkanı - Genel Mudür Gülbiı Erduran # Koordınatör Rekı IşKman 9 Genel MüdûrYaıduncısı SevdaÇotan Tel 514 07 53 5139580-5138460-61,Faks 5138463 \ a>ımlayao ve Basan: ^ enı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yaymcılık A Ş Tüfkocagı Cad 39 4! Cağaloğlu 34334 Islanbul PK 246 - Sırkec. 34435 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat| Faks (0/212)513 85 95 www cumhunyet com tr 18MART2001 lmsak:4.36 Güneş: 6.04 Öğle: 12.19 Ikindi: 15.40 Akşam: 18.22 Yatsı: 19.42 Dünyann 2. büyük dönmedolabı • Çeviri Servisi - Japonya'nın başkenti Tokyo'daki 'Kasai' adlı lunaparkta yapımı tamamlanan dönnıedolabın, dünyada, Londra'daki 'London Eye'dan sonraki 2. uzun ve büyük dönmedolap olduğu açıklandı. Dün açılışı yapılan 68 gondollu, 117 metre uzunluğunda, 111 metre çapındakı 'Pırlanta ve Çiçek', aynı zamanda Japonya'nın en büyük ve uzun dönmedolabı. Min'm dönüşü nternette • Çeviri Servisi - Rusya'nın uzay istasyonu Mir'in dünyaya dönüş görüntüleri intemette yayımlanacak. Los Angeles'taki bir uzay araştırmalan merkezınden yapılan açıklamaya göre önümüzdeki hafta dünyaya dönecek olan Mir'in dönüş yolculuğu görüntülenerek ınternet aracılığıyla tüm dünyaya, "www.mirreentry.com" adresinde gösterilecek. Çocuklar ve reMamlar • tZMİT(AA)-Kocaeli Üniversitesı Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşen Coşkun, televızyon kanallannda göstehlen bazı reklam filmlerinin çocukları yanlış yönlendirdiğini belirterek Çocuk Haklan Sözleşmesi'ne aykın olan bu fîlmlenn gösteriminin engellenmesi gerektiğini bildirdi. Uzmanlar, ebeveynlerin çocuklanyla arkadaş olmalarmm sakıncalı olduğunu belirtiyorlar Çocuğu 'büyiik' yerine koymayırı • Çocuğun benlik gelişimi, doğumdan itibaren başlıyor. Bu gelişimin sağlıklı olrnası için anne ve babanın bebek ile şefkatli, sevgi dolu, uyumlu bir ilişki kunnaya açık olmalan, bebeğin ve çocuğun gelişim aşamalannı bilmeleri ve ona göre davranış geliştirmeleri gerekiyor. FtGENAIALAy Çocuklannhayalleri değıştı. Çün- kü, taklıt ettiklen, örnek aldıklan modeller değişti. Çocuklar da ay- nen büyüklen gibi çaba harcama- dan zengın olmak, yanı "emeksizek- mek" ısrıyor. Pusula Psikiyatn, Psı- koterapı ve Özel Eğitım Merke- zi'nden psikolog Çiğdem Çalkıhç, "Çocuklarm hayalleri neden değiş- ti" sorusunu şö> le yanıtüyor: "Çünkü, çocuklann büyürken taklit edecekleri, örnek alacaklan modeller değişti. Çocuklar, tophım içersinde ne değerö görülüyorsa, ne önemseniyorsa onu almaya meyle- diyorlar. Son 20 senedirde toplum- dald modellerçocuklann hayalleri- ni bu şekilde yönlendiriyor. Çocuk, değer gönnek, anne-babasınm gö- zünegirmek,toplumdabiryeregel- mekistiyor. Çocuk mannğı, 'emek- sizekmek'tir.20senedirhiçbiremek sarf etmeden bir yerlere gelinebile- ceği inancı yavgın bir şekilde geliş- ti. Bu da çocuk mannğma çok uy- gun. Diğeri için ise zortu ve uzun bir yol ve emek sarf ermek gerekhor." Anne ve babanın rolfi Çalkılıç, özgüven ve sorumluluk vermek adma tüm kararlann çocu- ğa bırakılmasının, koruyucu, yol göstenci anne- baba rolü yerine ar- kadaş rolünün benimsenmesinin yanlış olduğunu belirtiyor. Çalkdıç, "Anne-baba çocuğun arkadaşıohtr- saonu koruyan,yolgösteren, kural- lar koyan anne-baba» kim olacak" diye soruyor ve şöyle de\ am ediyon "Beş yaşındaki çocuklanndan da- yak yryen sinmiş anne-babalar var. Ayarsız çocuklar yetişiyor. tletişim kurun, sevin, ciddiye alın, istekkri- ne önem verin ama bütün inisiva- tifî, kanuian ona venneyin. Ânne vebabanınçocuğaen azkendisi ka- dar değer verdiği, ayn bir birey ola- rak saygı duyduğu bir aile ortann, çocuğun benlik gelişimi için çok önenüMr. Yalnız çocuğun 'bir bü- yük yerine' konularak onunla bfi- yükgjbi ilişki kurulması çok sakm- candır. Çiinkü çocuk, anne ve ba- banın rehberliğine ihtiyaç duyar." Çalkılıç'ın anlattıklanna göre, çocuğun benlik gelişimi, doğumdan itibaren başbyor. Bu gelişimin sağ- lıklı olması için anne ve babanın be- bek ıle şefkatli, sevgi dolu, uyum- lu bir ilişki kurmaya açık olmalan, bebeğin ve çocuğun gelişim aşa- malannı bılmelen ve ona göre dav- ramş geliştirmeleri gerekiyor. YÖK ÜYESt ŞEIVATALAB: Sistemin değişmesi zorunluluk ANKARA/tSTANBUL (Cumhu- riyet) - Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer'ın Yükseköğretim Kuru- lu'nda yarattığı değişim dalgası, yük- seköğretim sisteminde yapılacak bü- yük reformlann habercisı nıteliğini taşıyor. Uzun yıllar kendisine karşı savaş veren öğretim üyeleri ile tanı- şan YÖK'ün üniversiteler üzerinde- ki baskısı gerilemeye başladı. YÖK Genel Kurulu'na önceki gün atanan Prof. Dr. Burhan Şenatalar, "YÖK, çokbürokratik, çokmerkezryetçi, çok otoriter, rutucu bir sistem. Kesinlik- le degtşmeH. Yükseköğretimde bü- yûk bir reform gerekiyor. Bu arük kaçınılmaz oktu" dedı. 'tnat edersek kaybederiz' YÖK'te yapısal değışıklik sinyali veren yeni YÖK Genel Kurulu üye- si Şenatalar, atama karannın sürprİ2 olmadığını söyledı. Şenatalar, yük- seköğretimin yeniden yapılanması- nm zorunluluk olduğunu söyledi. Şe- natalar, "Sistemi değiştirmemekte inat edersek, o zaman kaybederiz'' dedi.Cumhurbaşkanı Sezer taranndan atanmasını da "Kendisiileyükseköğ- retime bakış açüanmız örtüşüyor. Cumhurbaşkanı'run YÖK'teki ata- malan, kendisinin yûkseköğretinıe nasübakbğmı netleştinü*' dıye değer- lendirdi. YÖK sisteminin 20 yıllık bir sis- tem olduğunu, küçük revizyonlarla özünün değıştirilemeyeceğını anlatan Şenatalar, "YÖK, zaten askeri rejim- kkunıtmuşbu'kunım.Yanikurrulun- ması gereken bir reaüte" dedı. Modanın vazgeçemediği unsur: Aksesuvar... Kimilerieünsevi tamamlayan en önenüi şeyin ayakkabı olduğunu söyler. Kimilerifeegüzel bir fulann ya da takuun "lavafeti gösteren" aksesuvaıiar olduğunu™ BirbtrİBden gâzel ve değişiklayafetleri tasariayan modaalara göre aksesuvann moda için önemi tarüşumaz. Vnienne Westwood'dan Versace'ye dûnvanm en tanınmış modacılan aksesuvann yapüklan işin olmazsa otmazı olduğunu sav unurlar. Modada aksesuvann önemi Paris'te geçen hafta düzenlenen ve dün sona eren defüekrde de göze çarpö. Hintii tasanma Ritu Beri'nin 2001-2002 ydısonbahar- kış hazu- gryim koleksiyonunda kuüandığı eüşi fulaıiann kazak ve eibiseiere ayn bir hava verdiği moda editörierinin ortak görüşüydü. Beri'nin kol kenarlanna taküğı tüy aksesuvaıiar da defîleyi izleyenler tarafından çok beğenikU. Fransız modaevi French House ise aynı dönem için hazıriadığı koleksryonda rengârenk çanta ve desenliçoraplarlasade kryafetiere farkh bir hava verrneyi amaçladı. (Fotoğraflar:REUTERS) 2. ŞİZOFRENt GÜNLERİ BAŞLADI Yanlış bilgîye karşı yiiriidiiler İstanbul Haber Servisi - Şizofrenler, toplumda damgalanmalanmn önüne geçmek ve insanlan bi- linçlendirmek için yürüyüş yaptılar. Şizofreni Dostlan Derneği (ŞDD) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ashhan Polat, başlattıklan kampanyayla top- lumda şizoftenlerle ilgili yanlış kanıyı silmek is- tediklerini söyledi. ŞDD'nin bu yıl ikincisini düzenlediği Şizofre- ni Günlen başladı. Ceylan Intercontınental Ote- li'nde bugün de devam edecek olan etkınlik çer- çevesinde dün, hastalar ve hekimler Taksim'de yü- rüyüş yaptılar. Şanatçı Halil Ergûn ve yönetmen Aöf Yıhnaz'm da katıldığı etkinlik- te hastalığı tanıtı- cı broşürler dağı- tıldı. Şizoftenin bir beyin hastalı- ğı olduğuna dik- kat çeken Dr. Po- lat, "Hastada ha- yalle gerçeğin ka- nşması,gerçek dı- şı ses ve görûntü gibi belirtiler gö- rûlür. Bunlar, has- tahk biraz ilerie- diği zamanki be- firnlerdicAmaasıl olarak başlangıç- ta, Idşideiçe kapa- nıklık görülür. Hastarun bu aşamada teşhis edih'p tedaviye baş- lanması çok önemli" diye konuştu. Polat, hasta- larm tedaviye yüzde 80-90 oranında yamt verme- lerine karşın topluma yeniden kanşabilmeleri için sosyal eğitim gerektığmı ifade etti.Yanlış bilgilenme yüzünden hasta yakınlannda utanma gibi tepkıler görüldüğünü belirten Polat, progra- mın bunlan ortadan kaldırmayı amaçladığını vur- guladı. Dernek Yönetim Kurulu'ndan Dr. Ercan Kesal da ülkemizde 500 bin civannda hasta ol- duğunu söyledi. Sanatçdann da destek verdiği yürüyüşün ardmdan hastahğı tanıtan broşürler dağıüku. Rehlam ' filmlerinin hamera arhası... Rehlamcılarm sırları... Rehlam dünyasmdan . yenilihler... Rehlamları başha bir gözle görebilmeh için... AL GÖZÜ]\I SEYRETLE / IŞIL ÖZGENTÜRK Neden Beş KuruşsuzKaldım? Yaşamımda ilk kez bir zaman- lar (ki bu bana 12 Eylül sonrası tek- lif edilmişti) yurtdışma çıkmadı- ğıma, orada bir hayat kurmadığı- ma pişman olduğum bir dönemden geçiyorum. Sokağa çıkıyorum.. herkesin keyfı yerinde gibi ama, ben beş parasız kaldım. Tembel olduğum için mi? Hayır.. yetenek- sız olduğum içın mi? Hayır... Kim- se bana bitirdiğim, teslim ettığim işlerden ötürü para ödemediği içm. Gerekçe çok açık, hepınızm bil- dıği gibi ülkemn ıçinde bulundu- ğu ekonomik durum. Yaşamım bo- yuncaekmeğimi yazarak kazandım ve ilk kez, evet ilk kez bu dönem- de geçinebilmek için nelerimi el- den çıkaracağımı, nerede limon satacağımı düşünür oldum. Ve bun- lan çok kısa bir zamanda hayata geçirmezsem halrm harap. Bu ruh durumu ıçinde NTV ek- ranlannda ekonomı geyıği yapan üç profesörü izliyorum. Hepsmde bir neşe bir neşe... Tuzlannın ku- ru olduğu, yaşamlan boyunca tek bir gün geçim sıkıntısı çekmedik- len belli. Çok zeki olduklan için mı, çok bilmiş olduklan için mi bunca rahat bir yaşam sürmeyi ba- şarmışlar? Artık orası hıç bellı de- ğıl, içlerinden birinm Deniz Gök- çe'nm bu ülkedeki en kahraman IMF savunucusu olduğunu anım- sıyorum, okuduğum bir iki maka- lesinden ötürü. Deniz Bey, bir buçuk yıla yakın bir zamandır kahramanca savun- duğu IMF için artık tek bir sözcük söylemiyor, kafayı Kemal Der- viş'in neden ekonommin başma geririldığine takrnış. Bir de bu gün- len en azrndan bir yıl önce haber veren kendi meslektaşı Serdar Tur- gut'a. Bir de aynı programa çıktı- ğı Savaş Akat'ın askılanna. Hayret bir şey. Sanki bir arkada- şurnn dedıği gibi mütareke günle- rindeyiz. Kim daha çok geyik mu- habbeti yaparsa o kadar çok par- sa toplayacak. Bu arada kamu bankalannın gö- rev zarannın 12 katrilyon olduğu- nu hep birlikte öğrenmiş bulunu- yoruz. Ama çok açık olacağını söyleyen, toplumun her kesimin- den destek isteyen ekonomıden sorumlu yeni Devlet Bakammız Kemal Dervış, bu "görev zaran" sözcüğünün ne demeye geldiğini bir türlü açıklayamıyor. Gerçekten bu "görevzaran" ne demeye geliyor? Fiyakalı da bir tanun. Türkçesi bana göre şu: Yurtdışmdan gelen yardım pa- ralannın, sizin, benim vergileri- min eşe dosta dağıtılmasmın kibar tarumı. Bu paralar kimlere verildi? Bir Türkiye vatandaşı olarak Bakan Derviş'ten bu paralann kimlere venldiğini kalem kalem açıklama- sını talep ediyorum. Hangi gazete patronuna? Hangi televizyonun patronuna? Inşaat sektöründeki hangi gru- ba? îthalat yapan hangi topluluğa? Knnlere, kimlenn kardeşlenne, kimlerin yeğenlerine ne kadar mil- yon dolar verildi, tek tek açıklasın! Aksi takdirde en baştan inandın- cılığını yıtirmiş olacak. Sadece, kamu bankalannı tasfiye etmek için gelen Dünya Bankası görev- lisi olarak kalacak. Türkiye'yi dü- ze çıkarmaya çalışan bir ekono- mist olamayacak. Çünkü, her Türk vatandaşınm bilmek hakkıdır neyin bedelini ödediğini.. ben neyin bedelini ödü- yorum? Çocuğumu özel okuldan almak zorunda kahyorsam, mar- kete girdiğimde en ucuz şekeri bul- mak için uzun uzun dolaşıyorsam, elektrik faturası geldığinde duda- ğurı uçukluyorsa.. bilmek hakkım- dır, ben neyin bedelini ödüyorum? Şürülen hangi löks hayatın be- delini ödüyorum? Hangi yat sefa- lannın, hangi özel uçak yanşlan- nm, hangi lüks araba koleksiyon- lannın bedelini ödüyorum? Izmir Ticaret Odası, Kurruıluş Savaşı'nı örnek gösteretek Türk: va- tandaşlarnn yeni bir kurtuluş sa- vaşma çağınyor. Amaöndenn sa- mimi ve gerçekten Türk insanııun büyük çoğunluğundan yana o>lup olmadığnıı henüz bilıniyoruz. Evet, bu "görev zaranw nı bir açıklaym. Hiç olmazsa bir teselli- mız olur,"Yahu biz Tûrk halka ne hovarda bir halkız'" dı>e övünme- ye başlanz, "kimlere. negörkeMn- K, hak edibnemiş yaşamlar arrma- ğan etmişiz, helal olsun!" Bu a_ra- da nerede limon satmanın daha kârlı olacağını düşünüp uykunsuz kaçar, o başka. isoz50@hotmaiLcom