Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18MART2001PAZAR CUMHURİYET SAYFA
K l J L T l J R kultur@cumhuriyet.com.tr 15
Hollywood'un en çok kazanan, gözüpek oyuncusu Julia Roberts'ın Oscar'da tek rakibi var
Bmoche'un hefesi ensesinKültür Servisi- "Rolyapmak iyi dans eden
biriyle dans etmek gibidir. Ihtiyacınız olan tek
şey biriikte doğru ritmi yakalamak. Son gün-
lerde tam böyle hissediyonun. Doğru insanlar-
la doğru ritimlerie dans ediyorum."
Bu sözler neredeyse adaylık elde etmediği
ve ödûl kazanmadığı hiçbir yanşma kalmayan
2001 'in en çok konuşulan fılmlerinden 'Erin
Brockovich'in aktristi Juüa Roberts'a ait.
Bugûn filmleri gişe rekorlan kıran ve 20
milyon dolarlık ücretiyle Hollywood'un en
çok kazanan kadın oyuncusu unvanını taşıyan
Roberts'm, 1986'da 'Blood Red"le başladığı
sinema serüveninde geldiğı en son nokta 5 dal-
da Oscar'a aday olan 'Erin Brockovich'.
33 yaşındaki Julia Roberts, Erin Brockovich
rolüyle Altın Küre ve Sınema Oyunculan Der-
neği ödüllerinden sonra Oscar gecesinı çahşa-
rak ve ilginç kitaplar okuyarak bekliyor.
Daha önce 'Özel Bir Kadın' ve 'Çelik Ma-
nolyalar' ile Oscar'a aday olan Roberts, bu yıl
kendisine rakip olarak Juliette Binoche'u gö-
rüyor. "Bu yıl kadın oyunculann performansı
çok ilginç. Orneğin Juliette Binoche'un Çıko-
lata'daJdmİ2ahı,banaciddi raldp oiacakbiryo-
rum. Ama khn alırsa alsuı, Katherine Hep-
burn'ün muhteşem stihne yaklaşamavacağuıa
inanryorum.rt
Gerçek arkadaşı olan Brad Pitt ile oynadığı
'TheMeskan' ile Amerika'da gişe hasılaö kra-
üçesi. Yine Pitt ile başrolleri paylaşacağı, So-
derbergh'in yöneteceği 'Oceans Eleven' adlı
yeni fılminin çekimlerini dört gözle bekliyor.
RoMi Catherine Zeta Jones'a kapürmış
Arkadaşlaruun ve düşmanlarının dediği gi-
bi her ıstediğini elde eden bir tip değil. Ne
olursa olsun, 'Trafik'teki Helena rolünü çok
istemesıne kârşın Catherine Zeta-Jones'a kap-
tırmış. Kendini 'kamikaze oyuncu' olarak gö-
riiyor, "Bir konuya inanırsam,gözüm hiçbir şey
gönneden kabul ederim. Bu hayat felsefem za-
ten."
Film başına 20 milyon dolar alıyor ama 'The
Mencan' gibi inandığı projelerde daha az bir
ücretle oynayabiliyor. Aynca UNICEF'ın kam-
panyalanna manen ve maddeten katıhyor. As-
lında paradan çok rafme bir yaşamm peşinde.
Para ıse bunu sağlamakta basit bir araç. 'The
Merican' füminde rol almayı Serg» Leone'nin
spagetti western'lerini çağnştırdığı için kabul
etmiş. .f Küçükken romantik fîlmlerie hayal
dünyasına dalarken, diğer yanda da Sergio Le-
one'nin anlatnğı maceralarta içimdeki kahra-
man yan ortaya çtkardu Örneğin 'Bir Zaman-
lar Batıda' bence çok büyük bir filmdir, biz de
'The Meıican'la bu fîlmi tekrar gündeme ge-
tirmeye çahştıkJ"
Gazetecılık okumasına rağrnen oyunculuk tut-
kusu ağır basınca New York'a, kızkardeşi Lı-
sa'nın yanına giden ünlü aktris, aktör olan ağa-
beyi Eric Roberts aracılığıyla 1986 yılında
'Blood Red'de küçük bir rol alarak sinema ya-
şamına başladı. 'Mystk Pizza'nın(1988) ardın-
dan ilk Oscar adayhğıru elde ettıği 'Steel Mag-
*uyıl kadın oyunculann performansı çok ilginç. Örneğin
Juliette Binoche'un Çikolata'daki mizahı, bana ciddi rakip oiacak
biryorunu Ama kim alırsa alsın, Katherine Hepburn *ün
jnuhteşem stilineyaklaşamayacağına inanıyorum.'
nohas' (Çelik Manolyalar) adlı dramada, Shir-
ky McLaine ve Safly FkM gıbı deneyımli oyun-
cularla kamera karşına geçti.
tt
Dahaçokyeniy-
dim ve büyüklerle ovnıryordum. Ama başara-
mayacağunı, yanlannda yetersiz kalacağunı
düşündüğüm anlarda doğal davranmam yeter-
KydL Oscar heyecanımı? İsterseniz onu hiç an-
latmayayım."
1990 yılı ise tam anlamıyla bir dönüm nok-
tasıydı. Kiefer Sutherland ve Kevin Bacon ile
başrolü paylaştığı 'Flatiiners'ın (Çizgi Ötesi)
ardmdan RichardGere'le oynadığı çağdaş pe-
ri masalı 'Pretty VV'oman'da (Özel Bir Kadın)
canlandırdığı duygusal sokak kadını Vivian
rolüyle tam anlamıyla bir bomba etkisi yarat-
tı ve ikinci kez Oscar'a aday oldu. 1991'de
Steven Spielberg'in yönettiği 'Hook'da (Kan-
ca) canlandırdığı küçük peri Tınkerhell rolün-
deki olağanüstü perfonnansıyla, Hollywo-
od'un sıradışı bir oyuncuya kavuştuğunu ka-
nıtlamıştı bile. 1993 te Country şarkıcısı Lyle
Lovett'la yaptığı ikı yıl süren evliliğin ardın-
dan çektiği NickNofte'li 'ILoveTrouHe' (Ba-
yılırım Belaya) filmine yönelik eleştırilere,
"Bazen bikük, sıradan filmler çekmek istersi-
niz. Ben hiç değilse sıradan ohnayan bir aktör-
le (jynadım" yamtıru verdi. 'Mairy Reflhy' tam
bir fıyasko olarak nitelendirilse de 'My Best
Friend's NVedding'ın (En tyi Arkadaşun Evle-
niyor) gördüğü büyük ilgi, ardından 'Nothing
Hfll' ve 'Runaway Bride'ın müthiş gişe başa-
rısı Amerika'nın en büyük kadın oyunculann-
dan biri olduğunun göstergesiydi.
Günlük yaşamında at kuyruğu şeklinde top-
ladığı saçlan. blucini ve botlanyla herhangj bi-
ri görünümü veren mütevazı ve sıradan bir
çehreye sahip olmasına karşm, aşın özgüven-
li ve kibirli yönü konuşulduğunda fark edili-
yor. Buna rağmen sokakta karşılaştığı insan-
lar fikİTİerini paylaşmaktan çekinmiyorlar.
"Eğer bir insan yanımayaklaşıp durûstçe hak-
kundaki olumlu ya da olumsuz fîkuierini söy-
lerse, bunu takdir eder ve dikkate ahnm. Dik-
kate ahnadığan, beni hiç tammadan bir köşe-
de gizlenip hakkunda yargüara varan ve bunu
aynı sinsilikle yazanlardır."
'Romantik, neşett ve eğJenceli biriyim'
Dikkate almadığıru, önemsemediğini söyle-
se de Roberts'm basm sorumlulanna verdiği
talimatlar tam tersi. Basına verilecek fotoğraf-
lan sıkı bir elemeden geçiyor ve fotoğraflann
altma yazılacaklann önceden görülmesi şart ko-
şuluyor.
Geçen yaz sinema endüstrisinin hasılat kay-
gısıyla 'bir oyuncunun aynı dönemde piyasa-
ya arka arkaya film sürmemesi' kurahna mey-
dan okudu. Oynadığı romantik komediler,
'NothingIHI' ve
4
Runaway Bride' peş peşe gös-
terime girdi ve gişede 100 milyon dolar hası-
lat bıraktı. " Romantik biriyim. Duygusal, tra-
jik öyküler ilgimi çekhor, beni hayal dünyası-
na sürüklüyor. En sevdiğim yazar Thomas
Hardy."
Piyasada tiyatro eğitimli birçok Ingiliz oyun-
cunun bulunması başlarda herhangi bir drama
okuluna gitmemiş, hiç oyunculuk dersi alma-
mış olan Roberts'ın gözünü korkutmuştu.
Oyunculuk hocası olan babasmı ise 9 yaşın-
dayken kaybetmişti. Bu sorunu zekâsı ve do-
ğalhğıyla aşan aktrist, bulunduğu mekânda
hemen fark edildiğıni söylüyor.
u
Sette,ldmiza-
man sizm kadarzeki ohnayanlann gözünü kor-
kutan bir özeilik oba da her zaman kafasında
fikuieri olan ve bunlan ısraria paylaşmak iste-
yen biri oldum. Aynca neşeü, egknceK bir in-
sanım. Bu da sette olumlu bir hava yaranyor.
Setierde obnayı seviyorum ve eğlencefi bir yer
haüne getirdiğimi düşünüyorunı."
Erkek arkadaşı Benjamın ile Taos'taki çift-
liğine gidip lezzetli yemekler pişirmek, bütün
hayvanlannm bakımını üstlenmeyi özlüyor.
Hollywood'daki çekışmeler arasında olup
bitenleri izleyip buna göre politikasmı sapta-
mayaçalışıyor. Ama hiçbir zaman 'MistikPiz-
za'dan 50 bin dolar aldığı günleri unutmuyor.
Korkusuzve unuırsamazbir kadın
Erin Brockovich karakterini olağanüstü ve harika buluyor
Bugüne dek 25 yapımda rol alan
oyuncu, 'Erin Brockovich' (Tatlı
Bela) ile çıtayı yükseltti ve kariye-
rini farklı bir yönde geliştirdi. Ste-
ven Soderbergh'ın yönettiği. 'Erin
Brockovich'de Roberts'ın yanı sı-
ra Albert Finney, David Brisbin
ve Dawn Didavvick rol
alıyorlar. 'En iyi
kadın oyuncu',
'eniyiyardımcı
erkek oyuncu',
'en iyi yönet-
men','en iyi film'
ve 'en iyi özgün se-
naryo' olmak üzere 5
dalda Oscar'a aday olan ve
gerçek bir olaydan yola çıkı-
larak çekilen filmde, Erin Broc-
kovich, Sunset Bulvan fahişesi kı-
lığı ve ağzı bozuk, sivri dilli tavırla-
nyla dikkat çeken, iki kez boşanmış,
üç çocuklu bir kadındır.
Bir hukuk firmasında evrak dosya-
lama işınde çahşmaktadır. Bir gün kü-
çük bir Kaliforniya kasabasınm su ih-
tiyacını karşılayan dev kuruluş, Pasi-
fik Gas and Electric'in bile bile suyu
kimyasal atıklarla kirlettiği ve bu yüz-
den ortaya çıkan hastalıkların örtbas
edildiğiyle ilgili bir dosya bulur. Pat-
ronu Ed Masry 'ye (Albert Finney) bu
konuyla ilgilenmek ve soruşturmak
istediğini söyler. Başta gönülsüz dav-
ranan ve bu dev şirketle uğraşmaktan
çekinen Masry'nin sonunda kabul et-
mesiyle büyük bir mücadele süreci
başlar.
Roberts'ın bu filmdeki rolü, zor-
luklarla ve güçlülerin dünyasıyla mü-
cadele ediş biçimmdeki duyarlılıkla
'Özel Bir Kadın'daki Vivian'ın daha
yaşlı bir versiyonu olarak değerlendi-
rildi. O da Erin karakterini olağandı-
şı ve harika buluyor. "Erin, göründû-
ğünden daha fazlası bir kadın. Korku-
suz ve umursamaz. Her durumda gö-
ze çarpmak ve yargüar onu ilgilendir-
miyor. Bakdan ama görfihneyen biri-
si Erin ve aklını inadıyla birieştümiş
mücadele edryor."
Şn^kete ödettirilen 333 milyon do-
larlık rekor tazminatla Amerikan ta-
rihine geçen olayın fılme çekilmesi fık-
ri adalet duygusu çok güçlü olan Ro-
berts 'ı daha en başta heyecanlandır-
mış. "Böylesine büyük bir şirketin bu
kadar sorumsuz ve zalünce davran-
ması çokkorkunç. Bugüne kadar duy-
duğum en inanılnıaz olaydı" dıyor. Roberts,fıhndeki rolüyieçıtayı yüksdnl
Atesin Dustugu Yer' ile kazandı
Ceyhun Atuf Kansu Şiir
Ödülü Arif Berberoğlu'nun
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ceyhun Atuf
Kansu Şiir Ödülü'nün bu
yılki sahibi, "Ateşin Düştüğü
Yer" adlı dosyasıyla Arif
Berberoğhı oldu.
Saüh Bolat, Abdülkadir
Budak, Müsüm Çelik, Refik
Durbaş, Şükrü Erbaş, Bahar
Gökler ve Emin
Özdemir'den oluşan seçici
kurulun oyçokluğuyla
verdiği karar sonucu ödüle
hak kazanan Arif
Berberoğlu, 1959'da
Antakya'da doğdu. Van
Sağlık Koleji'nin ardmdan
Ankara Dil Tarih Coğrafya
Fakültesi Rus Dili ve
Edebiyatı bölümünü bitiren
Berberoğlu'nun
Cehennemde Serenat
(1992), Ütopya ve Katran
(1995), Kınk Su (1999) adlı
şiir kitaplan ile Nekrasov
(1993), Yıldız (1995),
Küçük Motl (2000) adlı
çevirileri yayımlandı.
1986 yılmdan bu yana
verilen Ceyhun Atuf Kansu
Şiir Ödülü'nün bu yılki
töreni önümüzdeki aylarda
\nkara'da
gerçekleştirilecek.
bıgflizlerdeıı Belgrad'a armağan: Hamlet
Kültür Servisi -"Sırbis-
tan'a demokrasinin geiişini
karşılamak için tngilizler
bir jest yaparak bir arma-
ğan gönderdiler: En büyük
oyun yazarlannuı en büyük
yapıtnu." Belgrad'ın önde
gelen gazetelerinden biri,
Royal National Theatre'ın
beğenilen prodüksiyonu
'Hamlet'in kentlerine geli-
şmi böyle duyurdu okurla-
nna. Belgrad, îngiliz Nati-
onal Theatre'ın lsveç ve Da-
nimarka'dan sonraki üçün-
cü ayağuu oluşruruyor. Ti-
yatro daha sonra ABD'ye
gidecek.
Subistan'da ekim aymda
yaşanan devrimden sonra
bir îngiliz tiyatrosunun ül-
keye gelışi büyük bir heye-
• Royal National Theatre, Sırp halkına
Belgrad'da Shakespeare'in ünlü oyununu
sahneledi. îngiliz tiyatros7cunun ülkeye
gelişi ise sevinçle karşılandı.
Sırplar için National The-
atre'ın kente gelişi, uzun yü-
lar süren yalıtıhnışlıklan-
nın artık bittiğinin hissedi-
lir bir işareti oldu. Turnenin
gerçekleşmesi için yardım-
cı olan Milos Krecko>1c bu
konuda "B^uzakkakhğtmız
dünyaya duyulan bir açhğm
giderilmesinin yolunu açı-
yor. İnsanlar arûk geçmişte
kahn kötü olaylan unutmak
istiyoriar" diyor.
Biletlerin saüşa sunulduk-
tan iki saat sonra tükendiği
oyuna, Belgrad'ın yeni ln-
canla karşılandı ve Sırp ga-
zeteleri bu olayı ilk sayfa-
dan verdi.
Turneyi organize eden ve
parasal destek sağlayan Bri-
tish Council ıse turnenın si-
yasi bir öneme sahip oldu-
ğunu vurguladı. Belgrad'da
Ingilizlerin iki yıl önceki
bombardımanınm izleri hâ-
lâ görülebiliyor. Ama şim-
di bir Îngiliz tiyatrosu, dört
ay önce sokaklara çıkıp on
yılhk MUoşeviç yönetimine
son veren Sırp halkına Belg-
rad'da 'Hamlet'ı sahneliyor.
giliz büyükelçisi Charles
Cravvford da katıldı ve sah-
neye çıkarak bir konuşma
yaptı. Sırbistan'ın önde ge-
len aktörlerinden Kültür Ba-
kam Branislav Lecic de Na-
tional Theatre'ın ülkesine
geiişini kutlayanlar arasm-
daydı.
National Theatre tarafın-
dan tiyatro öğrencileri ve
genç oyuncular içuı düzen-
lenen vrorkshoplar da aynı
biçimde yoğun ilgi gördü.
Turnelere alışık olan În-
giliz oyuncular Belgrad'ın
çok farklı bir kent olduğu-
nu söyleyerek tarihsel bir
değişimin yaşandığı bir ül-
kede bulunmanın heyecan
verici bir duygu olduğunu
belirttiler.
KUŞBAKIŞI
MEMET BAYDUR
AhEvet,
Postmodepnizm!
Bir yıldan fazla sürdü, bilim adannı bir dostumla çe-
virdiğimiz kitabın sonuna geldik bu hafta. Yakında bi-
tirip yayınevine teslim edeceğiz. Bin Amenkalı, diğe-
ri Fransız iki teorik fizik profesörü yazmışlar bu krta-
bı. Alan Sokal ile Jean Bricmont Altbaşlığı şöyle:
Postmodem Entellektüellerin Bilime Tecavüzü.
Bilim adamı yazarlanmız, Fransa'da ve Amerika'da
ve Ingilizce konuşulan diğer ülkelerde çok tutulan, çok
ciddiye alınan, pek beğenilen ve belirli bir aydm ke-
siminde el üstünde tutulan yıldızlann yazdıklanna bi-
lim gözüyle bakıyorlar. Kim bu yıldızlar? Ünlu psiko-
analist Jacques Lacan, edebiyat çözümlemesin-
den siyaset felsefesine kadar geniş bir alanda ürün
veren Julia Kristeva, psıkoanalizden dılbılime, ora-
dan da bilim felsefesine kadar birçok alanda atıp tu-
tan luce Irigaray, bilim sosyolojisinde uzman Bru-
no Latour, bizde birçok hayranı olan sosyolog vefel-
sefecı Jean Baudrillard, son yıllarda bizim memle-
kette de taklitlerı, benzeıieri, parodileri çıkmaya baş-
layan düşünür Gilles Deleuze ve onun çok yakın ça-
lışma arkadaşı, psikoanalıst Felix Guattari, ne de-
mekse bir "hız" uzmanı olan Paul Vırilio. Gerçek bir
post-modernizm panayın.
Sokal ile Bncmont bilim gözünden yazdıklan kitap-
ta, yukarıda ismi geçen muhteremlenn bilimden söz
açtıklan zaman büyük şarlatanlar, madrabazlar ve
ne dediğini bilmeyen cahiller düzeyinde olduklannı
kanıtlıyoriar. Bu büyük postmodemlerin kendi söz-
leriyle, Lacan'dan Virilio'ya gerçekten ıler tutar yanı
yok yukandaki kâğıt kaplanlar listesinin.
Bu adamlann son on yıldır, yirmi yıldır, artık ne ka-
dar zamandır bizim ülkemizde de birçok hayran - des-
tekçi - mürid bulduklannı düşünerek; birçok dile çev-
rilmiş bu son derece eğlenceli, son derece vahim tez-
leri pınl pınl bir dille anlatan kitabı, Türkçe'ye çevir-
meye karar verdik bir yıl kadar önce.
Meraklısı okuyunca görecektir, pek kolay bir iş de-
ğildi bu çeviri serüvenı. Yapıtlarından alıntı yapılan bu
ünlü yazarların hepsı birer bulanıklık, akıl kanşıklığı,
bilmediklen konularda atıp-tutma ya da tutamama us-
1
tasıydılar. Bir anlam ve bağlam kargaşası, birbiriyle
yakından uzaktan ilgisi olmayan birçok konuyu bir-
birine bulayıp üstüne hiç anlamadıklan bilimsel ku-
ramlann sosunu dökmekle gerçekleşiyor; bu durum
ise birçok aydının ve aydın adayının aklını kanştın-
yordu.
Bu kitabı son derece önemli bir manifesto olarak
gördük. iki değerli bilim adamının akıntıya karşı "kral
çıplak" diye mınldanmalarını önemli bulduk. Sonun-
da yapılan şey bir amme hizmetiydı! Aydınlanmanın
akılcı geleneğıni fütursuzca yadsıyan, savlannı olgu-
lara başvurarak sınamak kaygısından tamamen uzak,
sözde kuramsal bazı söylemlerden oluşan bu "post-
modem " zıpırlıklann sığlığını okurlarla paylaşmak is-
tedik.
Biz de kitabın yazarlan gibi, elbette postmodemiz-
min uygarlık için bir tehlike oluşturduğunu düşünmü-
yoruz. Küresel bir ölçekte bakılırsa faşizm, kökten-
dincilik gibi çok daha tehlikeli irrasyonalizm biçimle-
' rl varken postmodemızm gerçekten pek man'inal ka-
lıyor. Ama bu şariatanlık biçimını eleştirmenin dü-
şünsel, pedagojik, kültürel ve siyası nedenlerle ya-
rarlı olduğuna ınanıyoruz. Sokal ve Bncmont gibi.
Stanislav Andreski, Buyucülük Olarak Sosyal Bi-
limler adlı kitabının 90. sayfasında şunlan yazmış:
"Toplumda, yetkililer hayranlık ve korku uyandırdık-
ça ortaya çıkan dayanaksızlık ve bulanıklık tutucu eği-
limleri arttınr. Çünküaçık, aydınlık, mantıksaldüşün-
ce bllgi birikimine yol açar (doğa bilimlerinin gelişi-
mi buna en iyi ömektir) ve ilerleyen bilgi er geç ge-
leneksel düzeni yıpratır. Oysa bulanık düşünce kim-
seyi biryere götûnvez, dünyayı hiç etkilemeksizin sü-
rekti hoş görülebilir."
Işın püf noktalanndan biri de bu bence: Hiçbir an-
lam, bilgi, derinlik içermeyen birtakım bulanık yu-
martalaryumurtlayarak ve üç beş bin (çeşitlı kesim-
den, çeşıtli yaş grubundan hevesli) ınsanın dışında
hiç kimseyı etkilemeden süreklı hoş görülebilir bu
postmodem şarlatanlar. öte yandan açık, aydınlık,
mantıksal düşüncenin zamanı şu ya da bu şekilde rrtut-
laka gelecektir, gelmiştır insanlık tarihinde. Maymun-
luk tarihinde de. Öyle olmasaydı, fiziksel "gerçekti-
ğin" toplumsal "gerçeklik" gibi önünde sonunda
"dilsel bir oluşum" olduğu gibi anıtsal saçmalıklann
ipliği GalBeo'dan beri habire pazara çıkmazdı. Bu son
derece eğlenceli ve önemli yapıt hakkında önümüz-
deki Kuşbakışlannda yazmayı sürdüreceğim sevgili
okur. Bu pazar bu kadar...
AST'tan Dario Fo oyumı
• ANKARA (ANKA) - Ankara Sanat
Tiyatrosu, Nobel Edebiyat Ödüllü Dario
Fo'nun "Odenmeyecek! Ödemiyoruz" isünli
oyununu sahneleyecek. Fo'nun halk tiyatrosu
geleneğinın özelliklerini ve fantezilerini
kullandığı oyunda, varoşlarda yaşam
mücadelesı veren işçiler anlatıhyor: Kadınlar,
semtin süpermarketinden ahşveriş yaparken
fiyatlann sürekli zamlanması karşısuıda bir
eylem yapmaya karar verir ve herkes ne
bulursa torbasına doldurur, bazı mallann
ödemesi yapıhnaz. Ardından da mahalle polisi
tarafından kuşatılırlar... Levent Ülgen'ın
yönettiği, Hakan Akm, Hakan Güven, Fulya
Koçak, Murat Demırbaş, Özlem Evren,
Meltem Gülenç ve Ferhat Büküş rol aldığı
oyun 23 Mart'tan itibaren izlenebilecek.
Ann Sothern, 92 yaşında öldü
• Kültür Servfci - 1950'lenn ünlü televızyon
serisi 'Private Secretary'nin deli dolu karakteri
'Susie McNamara'yı canlandıran, sanşın
şarkıcı, aktris Ann Sothern, Idoho'dakı evinde
geçirdiği kalp knzi sonucu öldü. Sothern.
'Lady Be Good', 'The Ann Sothern Show' gibi
MGM müzikalleriyle ünlenmişti. 60 yıllık
kariyerinde 64 film çeken ve 175 televizyon
dizisinde rol alan Sothern, 'The Wales of
August'taki rolüyle 1988'in Oscar yanşmda En
İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü'nü ahnıştı.
BUGÜN
• BABYLON'da saat 22.00'de Brooklyn Funk
Essentials & Laço Tayfa'nın konseri izlenebilir.
(292 73 68)
• TAVSAHNESİ'nde saat 12.00'de Haşmet
Zeybek ve Yalçm Akçay'ın konuşmacı olarak
katılacaklan 'Geçmişten Günûmûze Türk
Tiyatrosu' konulu semıner gerçekleştirilecek.
(293 72 95)