15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16MART2001CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER RESTORANI GÖZDOYURAN TURHAN SELÇUK BÜRÜSÎ TABÎAIL1 ÎSTAFEÜ1 HAHÎKULADE MAC2HAIASI KISIM EBŞMÎIıî BİRDEN £ Allfe Lstaıı]HiTda sancıh günler isgalin 81. yıldönümü İSKENPERÖZSOY "Efendiler, 1920 senesi MartTrun 16'ncı günü Öğ- leyinden evvel saat onda makine başında şöyle bir telgraf verildi: Deraliye, 1673/1920 Ankara'da Mus- tafa Kemal Paşa Hazretleri- ne, Bu sabah Şehzadeba- şı'ndaki Mızıka Karako- lu'nu Ingilizler basıp orada- ki îngilizlerle askerler mü- sademe ederek neticede şimdi Istanbul'u işgal altına alıyorlar... Manastırlı Ham- di" Istanbul'un emperyalist- ler tarafından işgali, 81 yıl 6nce bir kahraman taraftn- dan Mustafa Kemal'e böy- le iletilmişti. O acı günler, yıllar Istanbul'un belleğine mıh gibi çakıldı. İşgali yaşa- yanlardan bazı sontanıklar- lakonuştuk. Tanıklar, işgal- de çok acı çektiklerini, ezil- diklerini, horlandıklannı ve asağılandıklannı anlattılar. Söz onlarda.Ilk tanık ro- mancı CahitUçuk. 1909 yı- hnda Istanbul'da doğan Uçuk'un Istanbul'un işga- liyle başlayan tarihi tanıklı- ğına ılişkın anlattıklan şun- lar "Sultanahmet'te oturu- yorduk. Bezm-iÂlem Valide Sultan Mektebi'nindördûn- cü suufinda okuyordum. tş- gaü okulda öğrendik. Şehir birdenbire sessiztiğegömül- dü. Mektebegiderken karşı- nuza hep Senegal askerieri çıkanü. Şehirdeekmek yok- tu. Süpürge otu tohumun- dan yapdmış ekmek yerdik. Herkesin diüyara içindeydi. Sokaktan geceieri bir tek in- sangeçmezdLAma silah ses- ieriçokduyuluyordu.Buor- tamda Gazi Mustafa Ke- maJ'in Anadolu'daki başa- nlannı haberaldıkça sevini- yorduk. Hahde Edib'in Sul- tanahmetmitinginidedinle- dim. Annem önce izin ver- medi. Çok yarvardım, so- nanda dadım götürdü. Ca- milere sivah ba\raklar asıl- mışü. Haüde Edip kûrsüye çıkû. Bütün Istanbul ora- daydı. Ona engel olamadj- lar." Ziyaoölu. Köle muamelesi oördük 95 yaşındaki gazeteci RakımZiya* o^u işgale ilişkin anılannı anlanna- ya, "Acıyı ve dayağı çok iyi hatırlıyo' rutn. Tekme, tokat ve yumrukjari* dövüldüğüm o günleri nasü unutu- rum" sözleriyle başladı. Zıyaoğlu iunlan söyledi: "Galatasaray lise- a'ndeokuyordum.İşgal haberinidu- mıca okuica çok üzüldük. 14 yaşm- laydun. Bir gün, okulun hemen ya- ıındaJdyokuştan iniyordum. Birdefl 1e olduğunu anlayamadan kendimi erde buldum. Bir işgal askeriudeP uvvetii yumruk yemiştim. İsgald< ep köle muamelesi gördük. Itildik aİaldık ve hakarete uğradık. Istan- ul'un kurtulduğu haberini duyun- ı yer gök sevinç çığlıkJanyla inledi gal donanması limandan kaçsrca- na gitti. Bir de kurtuluşun asker- tşgal günlerini yaşayan gazetemiz imtiyaz sahibi Berin Nadi, büyükannesinin kendilerine 'Bombardıman olacak' dediği zaman duyduğu heyecanı anımsıyor • 95 yaşındaki gazeteci Rakım Ziyaoğlu işgale ilişkin anılannı anlatmaya, "Acıyı ve dayağı çok iyi hatırlıyorum. Tekme, tokat ve yumruklarla dövüldüğüm o günleri nasıl unuturum" sözleriyle başlıyor. Ziyaoğlu, "Itildik, kakıldık ve hakarete uğradık. Istanbul'un kurtulduğu haberini duyunca yer gök sevinç çığlıklanyla inledi" diyerek anlatmayı sürdürüyor. • 93 yaşındaki aktör Necdet Mahfî Ayral ise işgal günlerini "îstanbul'un işgal edildiğini sokaklarda ecnebi askerieri görünce anladık. O günlerde Galatasaray Lisesi'nde öğrenciydim. Beyoğlu'nda Ingiliz Mecusi askerieri dolaşıyordu. Ingilizler Boğaz'da karargâh olarak Çubuklu ve Paşabahçesi'ni seçmişti" diye anlatıyor. Râkım Ziyaoğlu "Aoyıve dajagıçokiji iuüjftıyorum. Tekme, tokat ve yumruklarla dövûldüm" dedi a Kurtuhış askerinin ts- tanbul'a gd- digibü\ük günü hatirüyorum. MilktRefet Paşa'yı görmekiçin Gülhane'den Beyaat'a kadar toplanmışö" FahriyeYen "Ftencereden limandaki gemikri gördümbir sabah. 'Gâvurtar gekb'diye ağlamaya başladım. 12 yaşmdaydHn" dedi NecdetMahfi Ayral,Perihan Ongan, CahitUçuk,Mvazi Tarman tstanbul'unişgal günleriıuao>Iahatırtıyorlar.(sokiansağa) lerinin tstanbul'a geldiği büyük gü- nü hatıriıyorum. Millet Refet Pa- şa'yıgörmek içinGülhane'denBeya- zrt'a kadar toplanmışö. Paşa, Dol- mabahçe Sarayı'na gittigınde de ay- nı kalabalık vardı." Berln Nadl: çok sıtantılar çektlk Cumhuriyet gazetesinin imtiyaz sahibi BerinNadi'nin Istanbul'un iş- gal günleriyle ilgili anılannda sıkın- tıh günler saklı. Işgalde yedi yaşın- da olan Berin Nadi o günler hakkın- da şöyle konuştu: "Oyıl bir ameüyatgeçirmiştim. Iş- gaDeilgUiolarak flkhatniadiğun ağa- beyimin yüzöydü. Ağabeyim eve ge- lirken tngüiz askerlerine rasdanuş, askerler yüzüne eldivenle vurmuş. Eve geldiğuıde yüzü hâlâ kıpkırmj- nu öylegörünceçokbeyecan- landun. Çok sıkmülar çektiğimizi de hatuiıyorum. Büyûkannem, 'Bom- bardıman olacak, haydi sığınağa ine- lim' derdL çok heyecanlanırdım. O zamanlar Sultanahmet'te oturuyor- duk. Sokakta işgal askerieri doîaşı- yordu. Acı günleri yaşayanlardan biri de dünyanın en yaşh aktörü Necdet Mahfi Ayral. 93 yaşındaki Ayral, o günlere ait anılanna ilk paragrafi şöyle açtı: "tstanbui'un işgaledildiğini sokak- larda ecnebi askerieri görünce anla- dık. O günlerde Galatasaray Lise- si'nde öğrenciydim. Beyoğlu'nda İn- gilizMecusiaskerieri dolaşıyordu. İn- gilizler Boğaz'da karargâh olarak Çubuklu ve Paşabahçesi'ni seçmişti. fngiliz ve Fransız askerieri Beyoğ- lu"nda geçit resmi yapar gibi kalaba- hk vürürlerdi. Ahşverişlerini de top- lucayaparlardı.Şehirdedahaçokka- raa askerier görülüyordu. Liman,iş- gal kuvvetierinin gemileriyie dohıy- du. Galatasaray'Ljsesiöğrenrik'ri ola- rak çok üzgündük.' 1909 yılında Üsküdar'da doğan emekli öğretmen Perihan Ongan iş- gal günlerine ilişkin anılannı ve kur- tuluşun sevincini şöyle anlattı: tt lşgal kuvvederinin Istanbul Kma- nınagirişini Salacaktan seyrettik. In- gilizaskerieri Üsküdar'dagrupJar ha- linde dolaşnordu. Italyan askerierini de tek dolaşırken görürdük. Şimdi Paşakapısı Cezaevi'nin olduğu yer ozamanlar boştu.tngfliz askerie- ri oradakampkurmuştu.Halk,işgal- cilere sesini çıkaramazdı, biraz sesle- rini vükseltselerhemen karakola gö- türülürierdi" Dd padişah, bir halife ve on cum- hurbaşkanı gören Perihan Ongan, Refet Paşa'run Üsküdar'da karşılanı- şını ve ona hediye verişini de şöyle dile getirdi: "Paşaiskefede askerieri- ni bu-akmış fayton ile Do- ğancılar'a doğru çıkıyor- du. Paşakapısı'na kadar yerlere hahlar serihniştL Gelin Alayı sokağuun önünde zafer takı kurul- muşru.BizFeyz-i Hürriyet Mektebi öğrencileri Pa- şa'yı karşüamaya hazırdık. Bana bir muhafaza verdi- ler. tçinde alnn suyuna ba- ürümış çatal, bıçak ve ka- şık varmış. Onlan Refet Paşa'va hediye edeceğün. Beni faytona bindirdiler. Paşa yanına oturttu. Hedi- yeyi aldı, faytonun körüğü- nün üstüne koydu. Karde- şim Nezih Savaşkan da Re- fet Paşa'yı karşılavanlar arasındaydı. Üsküdar hai- kı anlatümaz bir sevinç içindeydi. Her verdetakiar kuruunuş, davullar çau- >or; gündüzteri eğJenceler, geceleri de fener aiaylan düzenleniyordu." Tarman.- i$gal asfceri serttl Istanbul'un işgalinin ta- nıklanndan biri de 1912 doğumlu Niyazi Tarman. O günlerde Darüşşafaka Lisesi öğrencisi olan Tar- man, tanığı olduğu işga- lin ilk günlerini şöyle an- lattı: u Aa haberismıfmubas- sın (başkanı) verdi. tngi- uzterŞehzadebaşı'nda bir karakolu basmışlar ve uyuyan neferierimia dav- ranmaya vakit bırakma- dan şehitetmişler.Böylesi- ne bir katl savaşla bağdaş- mazdı. Çünkü harbin de kendine göre kurallan vardır. Silahsız olana böy- lebirtecavüzüancaktngj- lizler ve Fransızlar yapa- bilirdl İşgal askerierinden ttaryanlardaha naziktL ts- tanbul'dald işgal askerie- rinin halk iizerindeki etld- sini ttalyan askerieri biraz hafifleüyordu. Bugûn Be- şiktaş Belediyesi'nin oldu- ğu binayı Fransızlar işgal etmişti. Fransızlann ora- dan gelip geçenleri rahat- sızettiklerini gördük. İngi- liz ve Fransızlar çok serttL" Yen: çok aflladım Galatasaray'ın kuruculanndan Ali Sami Yen'in eşi, 1908 doğumlu Fah- riye Ven'in Istanbul'un işgalinden önceki anılannın başında, Kurtuluş Savaşı 'nm paşalanndan, ağabeyi Ha- jati Paşa'nın (Ataker) Mustafa Ke- mal'le Samsun'a gidişi yer ahyor. Şükrü Paşa'nın kızı Fahriye Yen Is- tanbul'un işgal günlerini anlattı: "Pencereden KmandakigemOerigör- düm bir sabah. 'Gâvurlar geldı' diye ağlamaya başladım. 12 yaşındaydım. Sokaklarda İngüizpoKsleri doiaşma- ya başlanusd. Hatta bir keresinde İn- gütz poüsinin bir arabayı durdurdu- ğunu ve arabacıyı azariadığma şahit oklum. PoÜs arabacıya ateş etti, ama Öldüremedi. Arabacı 'Köpek' diye bağırarak uzaklaşü." DUZYAZI ORHAN BİRGİT Kafalarm Karışması Normal Değil mi? Kemal Derviş'in önceki akşam açtkladığı önlem- ler listesinin, özellikle emeği ile geçinmeye çalışao- larya da emekli olanlanmız için dahaağırbir yük öner- diğini biimeyen var tnı? Ayaküstü bir basın toplantısında açıklanan on beş sayfalık bir önlemler listesini besleyen asıl paketin, her yönü ile tamamlanmasının birkaç hafta sürebile- ceğini Başbakan Ecevit, dün partisinin grup toplan- tısında söylüyordu. Bu, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı'nın, işçi sendikalan konfederasyonlannı ziyaretle başlayan ve dün iş çevreleri temsilcilerinden oluşan TÜSİAD yö- neticileriyle yaptığı görüş alışverişi ile süren temas- lardan da yararianarak asıl acı ilacın hazırlanmakta olduğunu politikacı dili ile söylemek demektir. Ve izlenen yol bana kalırsa doğrudur da. Derviş ile işçi konfederasyon başkanlannın görüş- melerinin televizyonlara yansıyan bolümlerini dikkat- le izledim. Çiçeği bumunda Bakan, çok deneyimli bir politikacı gibi, oturuş bıçimınden söylemlerine ka- dar, karşısındakileri olabildiğince etkilemeye özen gösteriyordu. Hükümeti oluşturan bütün partilerin gücünü, kâğrt üzerinde de olsa almış etkili ve yetkili bir siyasetçinin afrası yerine, tevazuu, nezaketi ve içtenliği seçmiş, başkanlara kendisini kabul ettikleri için teşekkür et- tiğini sık sık yinelemeye özen göstermişti. özetle, bundan önceki ekonomik operasyonlarda da ezilen, işyerleri kapatılan emekten yana insanla- nn hiç degilse gönüllerini kazanmaya, onlann temsil- cileri ile diyalog kurmaya, yola hiç değilse onlann ha- yır dualannı alarak çıkmaya çalışıyordu. Çetebi'yi, Bayram'ı, Uslu'yu dikkatle dinlerken gözlerini onlardan ayırmıyordu. Gece boyunca, "a"dan "z"ye çeşitli televizyon ka- nallannda açıklanan önlemler listesini bilimsel açılar- dan irdeleyen etkili, yetkili ekonomistlerin yorumlan- nı izlemeye çalıştım. Dün hemen bütün gazetelerde- ki ekonomi yazarlannın köşelerini satır satır okuma- ya çaba sarfettim. • Derviş'i az begenenler de vardı, hiç begenmeyen- ler de... Sözlü ve yazılı yorumculann hiçbinsi, "şöyie olmasın ama.. böyle olmalı" biçiminde somut görüş- ler açıklamıyoriardı. Hele, çocukluk ve gençlik döne- minden tanıdığım için nazımı çekeceğını tahmin et- tiğim Prof.Dr. Salih Neftçi, gazetesindeki köşesin- de, Toplantıyı baştan sona kadarizledik. Biryonım- da bulunmak istemiyoruz" tümcesiyle sınırlı dünkü yorumu ile bu ekonomist-bilim adamlannın yazılan- nın tümünü, adeta derieyip toplamıştı. Ben Kemal Derviş'in yerinde olsam, acı reçetesi- nin hazırlık aşamasında sendikalarfa, sivil toplum ör- gütleri ile sürdürdüğü görüş alışverişlerinin yanı sıra, özellikle televizyon ve gazetelerden alternatrf öneri yapmadan sorunu kestırip atan degerii arkadaşlara da özel zaman ayınp, "Şu sepetlennizdekı pamuk- lan biraçın ne olur?" diye söze başlanm. Çünkü so- run, salt ismi ile bile olsa bir "ulusalprogram" hazır- lama sorunu ise, katkıda bulunabilecek her yurttaşın katkısını almaktır. Isterlerse, bugünkü hükümette üye ama, kamyonu karaya vurdurtmuş olsun, dilerseson yirmi yıldır parlamentoda bulunarak, iktidarlann so- rumluluğunu taşımış olsun, herkes, bildiklerini, akıl- lanna gelenleri sıralamalıdırlar. Faraza FP'lilerin bir bölümü, ısrarla kurtuluş reçe- tesini Erbakan'ın vereceğini, Derviş'in Hoca'yı da dinlemesinı öneriyoriar. Keza Tansu Çilter, her tan- nnın günü "Btze verin, bizyapalım 1\ sozler söylüyor. CHP'li arkadaşlar da, eksik olmasınlar, parti içi bu- nalımın henüz üstesinden gelemedilerse de, Siliv- ri'de bir tatil otelınde, bir günlük bir çalışma sonun- da, ekonomidekı krizden çıkmak için çözümü bulu- verdiklerini açıkladılar. ••• Ben de çok iyi biliyorum ki, yaşadığımız bunca bu- nalımlı olay karşısında "kara mizah'a yer olmamalı. Ama, yıllardan beri yaşadığımız bu ülkede çözüm adına, laf üretmekte olanlanmızın en önemli bölümü, isterlerse iktidar partilennin saflannda bulunsunlar, Kemal Derviş başansız olursa, sadece timsah göz- yaşı dökeceklerden oluşmaktadır. Bunlann, "taaA/nerikalardanadamgetirmeyege- r&kmi vardrctiardan oluştuğu ve aralannda yeni bir yüz görmek istemedikleri apaçıktır. Sevgili muhalefetimiz, Derviş'in olası başansına hükümetin sahip çıkmasının hesabı içinde olduğu- nu, daha işin başında saklayamayan bir ruh haleti içinde bulunduğunu gizleyemiyor. Sanki, Türkiye'de kısa günler içinde bir genel se- çim yapılabilecek ekonomik ortam varmış gibi, se- çim hesabında olanlar, Derviş'in reçetesi Türk eko- nomisini sağlığa kavuşturamazsa, üç haneli enflas- yonun kapımızı çalmadan evimize gireceğini ve ço- ok uzun bir süre davetsiz konukluğunu sürdüreceği- ni unutmamalıdır. Tek tek hepimiz bu hesabı yapmak zorundayız. Faks: 0212-6770762 E-mail:obirgrt(« e-kolay net Silivri Değirmenköy Belediyesi Bütçesinin 6 kaü tazıııiııat istendi MfYASEtLKNUR Istanbul'un Silivri il- çesine bağlı Değirmen- köy Belediyesi' nden bütçesinin 6 katı kadar ceza isteniyor. Istanbul Tanm II Müdürlüğü ta- rafından Silivri Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan tazminat dava- sında belediye, meraya çöp dökmek ve stabili- ze malzemesi almakla suçlaruyor. Tanm II Müdürlüğü, Değirmenköy Beledi- yesi'nce kumu alman ve üzerine çöp dökülen merarun eski haline ge- tirilmesi için yapılacak masrafuı tespiti için Si- livri Sulh Hukuk Mah- kemesi'ne başvurdu. Mahkemece oluşturu- lan bilirkişiler tarafın- dan hazırlanan raporda merarun eski haline ge- tirilmesi için 3 trilyon 147milyar997milyon TL masraf bedeli belir- lendi. Belirlenen bede- lin belediyeden tahsil edilmesi için Tanm II Müdürlüğü, bu kez de Silivri Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tazmi- nat davası açtı. Dava belediye aleyhine so- nuçlanırsa yıllık bütçe- si 535 milyar TL olan Değirmenköy Beledi- yesi 3 trilyon 148 mil- yar TL ödemek zorun- da kalacak. Belediye Başkanı Mümin Tuğlu, "İlçe tanm müdürlü- ğünde görevli Sabiha Uysal'ın bizeözelhusu- meti var" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle