Katalog

SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 2001 PERSEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y PB Y PB PB PB PB Y 7 5 6 6 11 9 14 10 j _L. ı Sınop Y 9 Adana Y 15 Zonguldak Y 6 AntaJya Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskışehir Konya Sıvas Y Y Y K K K PB 7 7 7 6 3 1 7 Y 14 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkân Van Y PB PB PB PB K K 15 11 12 9 12 0 -1 K -2 Mamiara'nın doğusu, Iç Ege, Karadenız, Akdenız, Iç Anadolu'nun guney ve batısı ıle Doğu Anado- lu'nun doğusunda yağış beklenıyor YağışlarAkde- nız Bolgesı nde etkılı ol- mak uzere yağmur ve sa- ğanak, Batı Karadenrz'ın ıç kesımlen, Iç Ege'nın yiıkseklen ve Iç Anado- lu'rvurı kuzeybatısı ıle Do- ğu Anadolu'nun doğusun- da karia kanşık yağmur ve kar şeklınde olacak. DIS MERKEZLER Oslo PB 5 Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB PB PB B B 4 8 9 7 7 8 8 Münih B 9 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina B B Y B B K B Y 8 8 14 8 8 6 11 11 B 12 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire B Y B Y Y PB Y PB 4 12 -3 9 9 7 7 20 Y 18 Parçalı bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmurlu Kartı Sulu kar > Gök güajttütı G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada ömeğin kimi önemli styasetçıler; geçmişteki gö- rüşlerden çar1< edişlerini yıllar sonra halka "dünya değişiyor, biz de" diyerek affettirmeye çalışıyorlar. Acaba halk affediyor mu? Toplum "değişimi" de- ğil, kimilerindeki bukalemun örneği "başkalaşımı" fark etmiyor mu? Ediyor. Susuyor. Yıllar önce farkına vardığı ger- çeğin hesabını görmek için zamanını bekliyor. Bu tasa anımsatmadan sonra, "bir varmış biryok- muş'te yer alan (yazılı) kanıtlara, söylemlere geçe- biliriz: Bir "...Iktidar, milletvekillerinin Meclis kürsüsün- den her istediklerini söylemelerine engel olma ça- resini de gene bu imkânı ortadan kaldıracak biriç- tûzûk değişikliğinde aramıştır... ...Şimdi ise muhalif mılletvekilleri Meclis'te za- man zaman sesleriniyüksettip iktidan rahatsız edi- yoriar... ...Iktidann buna karşı düşündüğü çare de... iç- tüzûk değişikliği olmuştur... ... Oysa 'Gülü seven dikenine katlanır' sözü bo- şuna söylenmemiştir. Gülü seven nasıl dikenine katlanırsa demokrasiye inanan da muhalefete ve muhalefetin gerekli gördükçe çıkaracağı, hatta çı- kannaklaödevlibulunduğu 'müşkilat'a katlanır..." (Ulus gazetesı-"Günün Işığında" köşe yazısı- 15.12.1957) • • • Iki: "...Gerçi Demokrat Parti (iktidar partisi) ken- disi muhalefette bulunduğu sırada bu durumdan şikâyetçi değildi..." (Ulus - "Çok Partili Rejimde Tek Parti Rahatlığı" başlıklı köşe yazısı) Üç: "...Meclis'teki 3 muhalefet partisine bağlı milletvekillerinin, sayılan ne kadar az olursa olsun, toplum aleyhinde oy verdikleri her karar, Büyük Millet Meclisi'nden vatandaş çoğunluğunun ira- desine aykın olarak çıkanlmış demektir... ...Bir başka deyişle artık TBMM'de çoğunluk.. denetleme ışlerini bıleyapamaz duruma getirilmek istenmektedir... ...Devlet işlerini, kamu hizmetlehnıyürütebilmek üzere Meclis'ten kanun çıkanr, yahut ıdah karariar alın\en hiç değilse bu kanun ve karariarda çoğun- luğun (halkın) haklannı çığnememeye, kısmamaya.. baskı altına almamaya artık bilhassa dikkat etme- lidir... ...Demokrasiyi gerçekten benimsemiş ülkeler- den büyük bir çoğunluğun iktidara getirdiği parti- lerbile, devlet işlerini kanun hizmetlerinı yürütmek için çtkaracaklan kanunlarda alacaklan karar ve tedbiherde, azınlık haklanna azami dikkat ve itina- yı göstermeye kendilerini zonınlu sayarken şimdi yurdumuzda iktidarda bulunan partiden çoğunluk haklanna dikkat ve itinanın gösterilmesini bekle- mek, Demokrat Parti'nin hukuken iktidarda bulun- duğu gerçeği ile bağdaşmayacak bir isteksayılma- sa gerektir... ...Içtüzüğün dışanya hükmü geçmeyecektir..." (Ulus-30.12.1957-"Günün Işığında" köşe yazısı ve yazının başlığı: "Içtüzük ve Dışansı".) Sanınm tahmin ettiniz; Günün Işığında köşe ya- zılannın ve aJıntı yaptığımız paragrafların yazan Bü- lent Ecevit! Yıllar önce DP'nin muhalefetin sesini kısmaya yönelik içtüzükte değişiklik girişimlerini üç yazıyla eleştiriyor. Aynı Ecevit, IMF'nin dayattığı üç yasayı şubat ayı sonuna dek çıkaracağına ilişkin IMF'ye güvence verdi. IMF'ye hoş görünmek içm yasalar üzerinde mu- halefetin ve milletvekıllennın konuşma özgürlüğü- nü hiçe indiren içtüzük değişikliğini gerçekleştirdi. Ecevit haklı: "Içtüzüğün dışanya (topluma) hük- mü geçmeyecektir." Dünkü Ecevit bugün yok! Cumhurbaşkanlığı Santralların devir işlemlerine inceleme ANKARA (Cunıhuri- yetBürosu)-Cumhurbaş- kanlığı; Yatağan, Yeni- köy ve Kemerköy sant- rallannın özel sektöre devri işlemleri ile ilgılı inceleme başlattı. Tes-Iş Yatağan Şube Başkanı Erol Soğancı ıle Türkiye Maden-lş Yata- ğan Şube Başkanı Murat Bekem, Yatağan, Yeni- köy ve Kemerköy sant- rallannın ve bu santralla- ra kömür veren maden yataklannın özel sektöre devrini öngören uygula- ma sözleşmesı ve elekt- rik satış anlaşmalannın kamu çıkarlanna aykın hükümler içerdiğine iliş- kin bir raporu geçen ka- sım ayı içinde Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer'e iletmişlerdi. Ikı sendika başkanının rapo- runda, söz konusu üç santralın ve kömür ma- denlerinin, aralannda tn- giliz ve Amerikalı şirket- lerin de bulunduğu bır konsorsiyuma devredıl- mek istendiği kaydedıl- miş ve özetle şu görüşle- re yer verilmıştı: "Yatağan Termik Sant- rah'nın yapun bedeli 950 milyon dolar, Yeniköy Termik SantralTnın 650 miryon dolar, Kemerköy Termik Santralı'nın 1 miryardolardır. Yatağan, Yeniköy ve Hüssamlar kömür havzasımn kalan rezervi 345 miryon ton- dur. Gerek termik sant- rallann. gerekse kömür işletmelerinin araç, yedek parça, makine parkı. iş makineleri, sosyal tesisler ve k>jmanlar devre tabi- dir. Santrallann ve kö- mür işletmelerinin kö- mür rezervi, bina, araç ve gereçlerle toplam değeri 5 milyar dolardır. 3 sant- ralın ve kömür işletmek- rinin 20 yıllık işletme be- deli ise 410 milyon dolar- dır. Sozleşmede kabul edilmesi mümkün olma- yan hükümler bulun- maktadır." Cumhurbaşkanlığı bu rapor üzerine Enerji ve Tabii KaynaklarBakanlı- ğı'ndan konuya ilişkin bilgi istedi. Bakanlığa bağlı TEAŞ Genel Mü- dürlüğü de ilgili santral- lara birer yazı yazarak Cumhurbaşkanlığı 'na "ivedi" görüş iletilmesi gerektiğini aktardı. Ecevit: Programdan öcliiıı yok ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Başbakan Büknt Ecevit ekonomik sorunlann çözümü için önlemler alırken, "istikrar progranunı özenle koruyacak- larnu, durgun değil, riinamik bir istikrar uygulayacaklarmı" söyledi. Bankacılık sektörün- deki hastalıklann tedavisine başlandığım vurgulayan Ece- vit, "Fakat henüz reel sektörie bankacıhk sektörü arasında iş- levsel uyum sağJanamadı. Ban- kacıhk sistenü henüz girişimri- lerin, yaüruncüann beklentile- rini karşuayamıyor" açıkJama- sını yaptı. Başbakan Ecevit partisinin grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada ekonomik durumla il- gili değerlendırmeler yaptı. Ge- çen hafta Başbakanlık'ta yapı- lan toplantılar hakkında bilgi veren Ecevit. "Toplanüya kaö- lan girişimciler, ekonomik istik- rar programının tüm güçlükle- re, engeUemelere karşm karar- hhkla sürdürülmesi gereğinde birieştikr. Enflasyenda hızb dü- şüş süreci başlath. Bu sevmdhi- ci bir geüşme, şimdi bunu faiz- de de düşüşün izlemesi gereki- yor. Böylece yaünmlar önünde- ki engellerden biri kalkmış ola- caktır. Tabii ki petrol fiyaüann- daki aşın vükseliş, Avrupa para birimindeki düşüş, yaygm ku- rakhk ve 1999 depreminin süre- gelen etkisi de engeüer arasında yer ahyor" dedi. Ecevit, tüm olumsuzluklara karşın enflasyonun yüzde 30'lardan aşağı inmesi ve bü- yüme hızırun yüzde 6'lan bul- masının büyük aşama olduğunu söyledi. Ekonomik ve sosyal alandaki olumsuzluklann çözü- mü için hızlı bir yasama çahş- ması gerektiğini kaydeden Ece- vit, endüstri bölgeleri tasansı ile yaünmlar önündeki bürokratik engelleri aşmak için hazırladık- lan tasannm öncelik taşıdığını anlattı. Ecevit, yatınmlan hız- landrrmak, ücret dengesizlik ve yetersizliklerini gidermek için gerekli kaynaklan sağlamak üzere kapsamlı bir çalışma baş- lattıklannı vurgulayarak şunla- n söyledi: "Aynızamanda,tarunın girdi gereksnnmini karşdamak ve ku- rakhğın ağır erkilerinden köy- nunüzü oiabildiğince korumak için yoğun bir çahşma başlaö- yonız. Bu önlem ve çözümleri uygularken istikrar progranunı özenle koruyacağız. Lygulaya- cağunız istikrar, durgun değU, dinamik istikrar olacakür. Baş- ka türiü davranamayız. Çünkü Türk toplumu arük kabına sığ- mayan bir toplumdur. Son za- manlarda sıkmü çeken kesimk- rin başmda esnaf geliyor. Tele- vizyonlarda boş çarşılann gö- rünrüJeri yer ahyor. Ancak bu- nun nedeni yoksulluktan çok, dükkânlann yerini süper ve hi- per markederin ahnasıdır. Dük- kânlar boşahrken büyük mar- ketiermüsteriyle dolup taşmak- tadır. Bundan da en çok esnaf zarar görmektedir. Toplomu- muzun her bakımdan çok önemlibir kesimi olan esnafi zor durumda bırakamavız. Bu so- runa pazar ekonomisiyle çeUş- meyen bir çare buhnak zorun- dayız." Ecevit, tekstil sektöründeki sıkıntılan anlatırken de etkili çözümlerbulunmazsa bu sektö- rün ekonomideki oransal ağır- lığuun giderek azalacağının al- tını çizdi. Ecevit, Türk ekono- misınin yapısal bir değişiklik döneminden geçtiğini, bu ne- denle "ürün türlerimizi, pazar- lanmro, pazartama yöntemleri- mizi ve teknolojilerimizi sürekli yenilemek zorunda olduğumu- zu" söyledi. Ecevit, "Çağımız bflim çağKhr, değişim çağıdır ve kıyasıya rekabet çağıdır. Türk tophımunda da çagm bu gerek- lerine uyma yeteneği vaıthr. O nedenk bügünün sıkmtılanna bakıp da gelecekten kaygüan- maya gerek yoktur. Türkiye'nin geleceğine yabancılar ne kadar göveniyorsa, biz de en az o ka- dar güvenmehyiz. Hükümeti- miz bu güven duygusundan al- dıgı güçle zorhıklarm üstûne yü- riimektedir'' dedi. IMF'ye hayır B Baştarafi 1. Sayfada esmer, 2000'in karanhk, 2001'inise"yDk"hük- münde bir yıl olduğunu söyledi. Yücel, şöyle ko- nuştu: "Programda değişik- lik değU, progranun terk edümesi gerekryor. Yanb- şıdeğiştirsen ne olur? Biz niye Amerika'dan gelen bir adamı dinUyoruz? Enflasyonun sebebini sivri bibere bağlayan bir adam ekonominin başın- daysa onun programı düzehme kabitiyeti de o kadar olur. Bu prognun Türkiye'yi Cezayir ya- par, Tunusyapmaz. Tür- kiye'yi Tunusyapmak is- tiyorsan, Atarürk prog- ranunı uygulayacaksın, Cortarellı'ninkini değiL Avrupa, Amerika Ata- türk'ün progranunı uy- guluyor. Atarürk yerti mah kuuanahm demiş, Avrupa da demiş ki Top- luluk mah tercih edeüm. Üçuncü ûlkelere tarife uygulayahnı, telafi edki vergi kovalım, koyahm da koyaum." Yücel, Türkiye'de üre- tilen mallann yurtdışın- dan sıfir gümrükle geti- rilmesine karşı oldukla- rmı vurgulayarak "Her türlü sebze, domates, pathcan dahil, kavun karpuz gibi bostan, pi- rinç, pul biber, euna, ay- va, armut gibi meyvele- rin smr gümrükle ithala- tma izin vermiş. Ben şun- di ne ekeceğün yahu. Ne ekersem ekeyün, benim rekabet etme şansım yok" dedi. Avrupa'mn da kota uyguladığını be- lirten Yücel. Türkiye'de 4.5 milyon çiftçinin 10 katnlyon lıralık pazar payı bulunduğunu arum- satarak. hedef enflasyon dayatmasıyla 1.5 katril- yon lıralık çiftçinin hak- kının başkasına yediril- diğini söyledi. "Sanayici benim hak- kunı aku. Bunun sorum- lusu hükümet, uyguladı- ğj polirika. Benim bu pa- ramın gasp edilmesin- den dolayı aldığun borcu ödeyemiyorum, devlet benim borcumu ödesin" diyen Yücel, çiftçi bor- cunun ertelenmesini de- ğil, mahsup edılerekkal-' dınlmasını istediklerini r Trakyali süt üreticüerindenprotesto Damızhk Sıgır Yetiştiridleri Krl^i'nce süt fiyatiannı protesto için Kırklareli'nde dûzenlenen ınitinge3bmüretkikatıkn."SütFrv"atlarmı Protesto Mitingi'' Tekirdağ, EdHrne, Çanakkale, Sakarya ve Bursa'dan da çok sayıda ureticinin katdunıyla dfin KırklareH'nde vapüdı. 3 bm süt üretkişi mitingin yapüacağı Cumhuriyet Meydanı'na, "Üretki ineğini değil sütünü satmak istiyor", "Bizi Coca Cola'ya ahşmrp sörü mundar ettfler", «Süt üretidsine İ60 bin firaya, tüketkrye 725 bin hVaya süt", "Kaymagt sanayidye, boynuzu îiretidye" pankartian esliğinde, "Teşvfld kap, sütü ucuzlat" sloganı atarak yürüdüler. Kıridareii Oamızhk Sığır Yetistiricikri Biıüği Başkanı Bebçet Şen, mitingde yaptığı konuşmada, sana\icinin ocak ayı başmda 195 bin lira olan süt fi>atını 165 bin Kraya indirmek zorunda kaldığuu befirterek şöyle dedi: "Süt üretkişi, SEK'in özellestirflmesinm ardından korumasız bıraküdı. Süt fazlası var, diyerek fiyatlan 30-40 bin lira aşağı çefcerek hayvancıhğma darbe vurdu." Türkiye Danuzhk Sığır Yetiştiridleri Buüği Başkanı tsmail Anıl ds, üretidye karşı girişilen e\ lemfc hayvancıhğm tehHkeye sokukhığunu beürtti. Toplusözleşmelerde enflasyon çıkmazı ANKARA(CumhuriyetBürosu) - Kamuda yaldaşık 500 bin işçiyi kapsayan toplusözleşme görüşme- leri, hükümetın IMF politikalan dogrultusunda hedef enflasyon ka- dar zam öngörmesi nedeniyle umutsuz başlıyor. Türk-lş'in ger- çekleşen enflasyon ve üzerine refah payı isteyeceği öğrenildi. Dışişle- ri Bakanhğı'nda çalışan Tezkoop- Iş'e bağlı 133 kamu işçisi için bu hafta grev karanrun ahnması bek- leniyor. Türk-Iş Genel Başkanı Bayram Meral, Köy Hizmetle- ri'ndeki mevsimlik işçilerin kadro- ya aluıması törenınde, bir gazeteci- nin "EVIF, kamu toplu iş sözfeşme- lerinde zam oranınm düşük tutul- masını îstiyor" anımsatması üzeri- ne şunlan söyledi: "Benim muha- tabnn IMF değüdir. Bö>1e bir şeyi konuşmaya da hakkı yok. Yetkisini aşarsa, saygısızuk yaparsa, ağır ce- vap ahr. Edebiyie getir, kuninie mu- hatap olursa onunlakonuşur,gidetf Kamu kesimindeki yaklaşık 500 bin işçiyi ilgilendiren görüşmeler, enflasyon oranrnda zam konusunda yaşanan uyuşmazldc nedeniyle umutsuz başlıyor. Sendikalar ba- zında sürdürülen toplu iş sözleşme- lennde son durum ise şöyle: TürkMaden-tş: Karadeniz Bakır îşletmeleri ve Türkiye Demir Çelik îşletmeleri'nde çalışan 3 bin işçi için görüşmeler basladı. Türkiye Kömür Işletmeleri ve Eti Holding bünyesinde bulunan toplam 22 bin işçi için de görüşmelerin önürnüz- deki günlerde başlayacağı öğrenil- di. Tezkoop-tş: Kamu kesiminde ça- lışan 7 bin 820 işçi için görüşmeler sürdürülüyor. Görüşmelerde çık- maza girilen Dışişleri Bakanlığı ve Çorum II Özel Idaresi'nde ise grev kararınnı bu hafta içinde alınacağı bildirildi. Trakya Üniversitesi Vak- fi, Cumhuriyet Üniversitesi Rek- törlüğü ve Gaziantep ll Özel tdare- si Müdürlüğü'ndeki toplusözleşme pazarlıklan ise Yüksek Hakem Ku- rulu'nun kararlan dogrultusunda sonlanduıldı. Petrol-tş: Toplam 13 işyerinde çalışan 17 bin 621 işçi için görüş- meler teknik çalışmalann tamam- lanmasmdan sonra başlayacak. Tekgıda-tş: Cay Işletmeleri Ge- nel Müdürlüğü'nde 24 bin 711, Te- kel Genel Müdürlüğü'nde de 31 bin 747 çalışanı kapsayan toplu iş söz- leşmesi görüşmeleri için gereken işlemlerin tamamlandığı ve görüş- melerin önümüzdeki günlerde baş- layacağı öğrenildi. anlatn. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederas- yonu (TESK) Başkanı Derviş Gûnday, hayat standardı uygulamasımn kaldınünasını, en azın- dan bir yıl ertelenmesini istedi. Hükümetin TESK'in talebi doğrultusunda, 200-300 metrekarenin üzerinde hıper-süper marketlerin kent mer- kezlerinde açılmasını önleyici bir yasa çıkar- ması bekleniyor. TESK'in bu yönde bir taslağı hükümete ilettiği öğrenıldı. Derviş Günday, hiper- gros marketlerin bakka- lından manavına 54 meslek grubunu olum- suz etkilediğmı belirtir- ken, yaklaşık 50 milyar dolarlık pazarda hiper- gros marketlerin yüzde 20'lık paya sahip oldu- ğuna dikkat çekti. Hiper- gros marketlerin kendi ayaklan üzennde dur- maya çalışan esnafi ta- mamen çökerttiğini be- lirten Günday, kendileri- nin programm zamanla- masıyla ilgili eleştirileri olduğunu, 1994 'ten baş- layarak 1998'de Asya bunahmı ve 1999'da depremin ardından bu programla esnafa üçün- cü bır darbe vurulduğu- nu söyledi. "Dar geürti kesimler belini doğnıttacak du- rumda değiL Dayanahm da>'anahm ne kadar da- yanacak? Evet bu prog- ranun başansı arzu edi- Kyor, herkes bunu bekU- yor, ama esnaf büyük in- fial içerisinde" diyen Günday, programda, es- naf içın belli değişiklik- ler yapılabileceğini be- lirtti. Günday, "Hayat stan- dardında attığm taş ür- küttüğün kurbağaya değmiyor. Bir isfetmenin kapanmasmıakhnıalmı- yor. Bir işletmenm bizati- hi ayakta durnıasu eko- nomiyeveHazine'ye kay- nak. Bu söylediğuniz is- tikrar progranuna aykın da değiL Kardeşim kal- dır bunu" dıye konuştu. Günday, 3.5 milyon es- nafın 500-600 bininin asgari geçim sınınnda olduğunu, asıl kıyametin mart aymda beyanname- ler verilip 3 'te bir hayat standardı vergisinin ödenmesi sırasında ko- pacağını söyledi. Gün- day, devletin bu uygula- mayla işsizlik gibi daha büyük bir sorun yarattı- ğını savundu. G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada ker, soruşturma açtınrsınız. Oylamadan haklanma- nız değil, aklanmanız gerektiği sonucu çıkar. 3- Sizin döneminize yönelik suçlamayı, genişteme- sine ve derinlemesine yayarsınız, işi sulandınrsınız, yargılanmaktan kurtulursunuz... Konuya gireJim... Beyaz Enerji operasyonunda us-ul us-ul yol alınır- ken ilginç gelişmeler oluyor. Önceki gün operasyonu yürüten DGM Savcısı Talat Şalk Başbakanlık'a gitti. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Osman Nuri Oduncu'yla görüştü. Görüşmeden gazetelere yansı- yan haber şu oldu: Şalk, Oduncu'dan daha önce iki müfettiş istemiş- ti. Bu kişiler operasyonun hukuki boyutunu enine bo- yuna ınceliyorlar. Şalk da bu yüzden başkana teşek- küre gitti... Bu "nezater"görüşmesinin aynntılannı çengelli bt- rakalım. Dün Başbakan Bülent Ecevit, partisinin grup toplantısında yaptığı şu açıklamayla olaya genış bir boyut kazandırdı: "Yapılan inceleme sonunda görevli denetim ete- manlan arasında görüş farklılığı oluşması üzerine Baş- bakanlık Teftiş Kunjlu'nca konu değeriendirilmiştir. Değeriendirme sonucu hazırianan 26 Ocak 2001 ta- rihlı Başbakan onayında söz konusu mahsuplaşma işlemlerinın 1991 yılından beriyapılmamış olması ne- deniyle eğersorumluluk var ise söz konusu iki bakan yanında 1991 yılından bugüne kadar görev yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlannın da sorumlulu- ğunun Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nca değeriendi- rileceği belirtilmıştir." Beyaz Enerji operasyonu çok geniş boyırtlu oldu- ğu için, yukanda aktardığımız işleme konu olan suç- lamayı özetleyelim: Efendim Aktaş Elektrik'le Kaysen Elektrik şirketınin üstlendiğı dağıtım ışı sonrası yapılan "mahsuplaşma- da" yolsuzluk ve usulsüzlük olduğu ortaya çıktı. Bu durumu Teftiş Kurulu elemanlan yazdıklan raporlaria ortaya koydular. Şimdi siyasi iktidar bu raportan ne- reye koyacağını bilemiyor! Raporlar böyle diyorsa konu edilen kişiler kesinlik- le suçludur demiyoruz. Ancak raporlan işleme koy- ma biçimindeki zaman ve ıçenk erozyonuna dikkat çekmek istiyoruz. Geleneksel genişletme... Dünkü Başbakanlık açıklamasının ardından önü- müzdeki dönemde gündeme gelecek olası gelişme- leri aktaralım... Anayasanın 100. maddesine göre, bir bakan için yargı yolunun açılması ancak Meclis'in salt çoğunlu- ğunun izniyle gerçekleşebiliyor. 1991 'den bu yana Enerjide Tatlı Kıyaklar Bakanlı- ğı'ndan tam 10 bakan geçti: Fahrettin Kurt (ANAP), TogayGemalmaz (ANAP), Muzaffer Ancı (ANAP), Ersin Faralyalı (DYP), Vey- sel Atasoy (DYP), Şinasi Altıner (DYP), Hüsnû Do- ğan (ANAP), Recai Kutan (RP), 2ya Aktaş PSP), Cumhur Ersümer (ANAP). Böyle bir oylama Meclis gündemine geldiğinde, u- cu aklanmaya gıden bır denge ortaya çıkıyor. Yazının başmda vurguladığımız üçüncü şık... Bu yöntemın en güzel ömeğı 1994 "te verilmişti. Dö- nemın başbakanı Tartsu Çiller'ın malvariığı her türlü aklama gınşımlenne karşın örtülemiyordu. Listenin birinı kapatsan ötekı çık^ordu. Sonunda demokratik bir yol bulundu: Mademkı bir parti lideri olarak Çiller'in ve eşi Özer Bey'in malvarbğı sorgulanryor, o zaman 1983 ten bu yana görev yapan tüm siyasi parti liderleri ve birinci dereceden akrabalan soruşturulsun. Hesaplama yapıldı: 1983'ten 94'e kadar kurulan parti sayısı 27. Bu partilerde genel başkanlık yapanlann sayısı 36. Bu kışilerin bınncı derecedekı akrabalanyla bırlikte toplamı 263. Çiller, 263 kişiden bin olarak aylar süren soruştur- manın küçük bir unsuru haline gelmişti... Beyaz Enerji'ye de böyle bir soruşturma yakışır. Hem neden sadece bakanlar soruşturuluyor? 10 yı- lın tüm bakanlık yönetıcileri de işin içine katılsın, yüz- lerce kişi hakkında soruşturma açılsın... Haaunutmadan... Soruşturma derin ve geniş olsun... ankcum@ttnet.nettr Elektrikte son dakika pazarlığı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM Ge- nel Kurulu'nda dün görü- şülmeye başlanan Elekt- rik Pıyasası Yasa Tasansı üzerinde, büyük holding- ler ve hükümet arasında sıkı pazarlık yürütülüyor. Başbakan Yarduncısı Hü- samettin Özkaa TBMM Plan-Bütçe Komisyonu Başkanı Metin Şahin ile Başbakanlık'ta görüştük- ten sonra, devir sözleşme- leri konusunda şirketlere ek zaman tanıyan değişik- lik gerçekleştirildi. Elektrik sektörünü, ile- tim hatlan dışında 5 lisans sözleşmesiyle tamamen özel sektöre devreden 20 maddelik tasannın 3 mad- desi dün kabul edildi. Da- ğıtun şebekeleri ve sant- rallann henüz sonuçlandı- nhnayan işletme hakkı devir sözleşmeleri konu- sunda baskı uygulayan şirketler, 3 ay ek zaman kazanmaya dönûk ödün aldı. 1 milyar 745 miryon dolar bedelli 15 dağıtım şebekesi ile 1 milyar 360 milyon dolar bedelli 10 termik santralın devir iş- lemlerinin tamamlanması için öngörülen "31 Mart 2001" sının, iktidann önergesiyle "30 Haziraıı 2001" olarak degiştirildi. Müteahhıtfirmalaraynca, "bekJeyenyazılann gönde- rflmesi için Hazine'ye sûre sının konulmasmıB istedi. Santral ihalelerini kazanan şirketler de, 2002 yılına kadar işletmeye geçeme- yen YÎD projelerindeki Hazine garantısinin geçer- siz sayümasına ilişkin hükmün değiştrilnıesi ıçio büyük çaba gösterdi. Yofcu otobüsü taramfc: 2 yarah • AYDBV (AA) -Aydın Turizrn'e ait 34 TF 5097 plakaU yolcu otobüsü dün akşam Marmaris'ten lzmır'e yolcu götürürken Aydın otoban gişelerine yaklaşrjğında silahla tarandı. Olayda yolculardan Şükrü Bayram ve Osman Çinerli yaralandı. Yaralılar Aydın Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınırken saldınya kanştıklan iddia edilen 6 kişi gözaltına alındı. 6 kişi ıle 8 tanığın sorgusu Asayiş Şube Müdürlüğü'nde sürüyor.