Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 2001 PERŞEMBE
HABERLER
DUNYADA BUGUN
ALt StRMEN
Jet Fadıl'ın Namusu
Garip bir ülke şu Türkiye. Birçok şey güvence
altında değil.
Sokakta yürürsünüz, trafık canavarı adını ver-
dikleri hödükten öte katil sürücüler sizi, kaldınm-
da bile yakalariar. Canınız güvencede değildir.
Genç kızların, kadınların ırzlan güvence altında
değildir. Irza geçen nasıl olsa sık sık çıkan aflar-
dan biriyle hapisten kurtulacaktır.
Gerçi af yasasını çıkaranlar sonra da bunun iç-
lerine sinmediğini söyleyerek sizi kandınnaya ça-
lışacaklar, "Onlar af kapsamı dışındadıhar" diye-
ceklerdir.
Ama aldanmayın!
Çünkü onlar, yalnızca ırza tecavüzle yetinmiş-
lerse, af kapsamı dışında kalmışlardır, amateca-
vüz ettiği kişiyi öldürenler aftan yarartanmışlardır.
Af çıkaranlar, sizi her tüıiü tehlikeye karşı gü-
vencesiz bırakmışlardır.
Vergi ödersiniz, ödediğiniz vergi güvencede de-
ğildir, çünkü o paralar, dızdızcının, hortumcunun
lüpçünün cebine gidecektir.
Evinizin balkonunda oturursunuz, canınız gü-
vencede değildir. Çünkü o gün birfutbol zaferi ka-
zanılmıştır ve magandanın biri zaferin şarhoşlu-
ğu içinde, havaya kurşun sıkmaktadır.
• • •
Tuhaf bir ülkedir Türkiye. Bazı şeyler ise güven-
ce altındadır.
örneğin, insanlan dolandırdığı için aranan, hak-
kında Türkiye ve Almanya'da soruşturma açılmış
olan Jet-Pa Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Ak-
gündüz'ün namusunun koruyucusudur Türki-
ye'nin düzeni.
Jet Fazıl namıyla maruf, namusu mücessem
şahsın Almanya'da ve Türkiye'de para toplama-
sına seyirci kalınır, sonra uçan paralann ardından
ağlaşan safındırlann mağduriyeti seyredilirken Jet
Fazıl'ın namusuna dil uzatanlar, hemen kovuştu-
rulurlar ve mahkûm edilirler.
Nitekim Mine Kınkkanat, Radikal'da yazdığı
bir yazıda Jet Fazıl ıçin, "Namussuzluğu müsec-
cem" deyince, gazetenin Sorumlu Yazıişleri Mü-
dürü Hasan Çakkalkurt ile birlikte Bağcılar 1. As-
liye Ceza Mahkemesi tarafından 3 ay hapse, 60
milyon para cezasına çarptınlrmş, sonra bu 180
milyon para cezasına çevrilmiş, aynı suçu bir da-
ha işlemeyecekleri kanaatine vanldığından ceza-
lan ertelenmiştir.
Gerçi Mine Kınkkanat mahkemede, "Interpol
tarafından aranan, birçok kişinin parasını iç et-
miş olan Jet Fazıl'a namussuz denmeyecek de
kime denecek" yollu, dinleyenleri etkileyen bir
savunma yapmışsa da yine de mahkûmiyetten
kurtulamamıştır.
Şimdi bu parlak, ama tecrübesiz dostuma bir
tavsiyem var:
"Mine bundan böyle hortumcu, hırse, dızdrz-
cıdan söz ederken dikkat et! Türkiye'nin düzeni,
bu insanlann namusunu sonuna kadarkorur.
Yasalar, yargı sistemleri bunun için vardır, unut-
ma!"
Cezanın ertelenmesi de son "derece kötü ol-
muştur. Çünkü Türkiye'de önde gelen isimler için-
de, yazarın kalemini "namussuz" kelimesini yaz-
maya şiddetle tahrik eden çok kişi var. Mazallah
onlardan biriyle ilgili böyle bir yazı daha yazarsa
Mine...
Mine de gider, Hasan Çakalkurt da.
Sevgili okur, şimdi bana "Mesela kimler var" di-
ye sorma!
Kalemimi kendileri hakkında namussuz sözcü-
ğünü yazmaya tahrik eden, ünlü, anlı şanlı, efra-
dı aile mensuplannı yeğenleri, belediye başkanı
eşi, muhterem zevcesiyle hali firarda olan "işa-
damlannı!" yazacak kadar tecrübesiz değilim.
Çünkü ülkemin yasaları onlann mücessem na-
muslannın bekçileridirler ve hemen yakama ya-
pışırtar.
Bir zamanlar devletin radyo ve televizyonlann-
da "Sayın muhbirvatandaş"] göreve çağırdığının
ertesinde, muhbiriiği tescil edilmiş bir vatandaşın
bu niteliğini yazdığımdan, kanmın babasından
kalan evden düşen hissenin önemli bir bölümü-
nü tazminat olarak yatırdığım için artık tecrübeli-
yim.
Neyse Sevgili okurlar, bu yazıyı konuyla ilgili ol-
mayan, eski, çok eski bir öykü ile bitirelim.
Yıl 1840, daha ülkede bütün tebaanın ırk, din
aynmı yapılmaksızın eşitliğini ilan eden Tanzimat
Fermanı Mustafa Reşit Paşa tarafından okunma-
sının üstünden bir yıl bile geçmemiş.
Birgayrı Müslim vatandaş, bizim Memet'i zap-
tiyeye şikâyet etmiş:
- Memur bey, bu adam bana gâvur dedi.
Zaptiye yapışmış Memet'in yakasına:
- Yürü bakalım nezarete! Sen artık gâvura gâ-
vur denmeyeceğini bilmiyor musun?
llgilisi için açıklayıcı küçük bir not: Mesih Ha-
san Mezarcı, Atatürk'e hakaretten yargılandığı
davada Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, fiilin af
yasası kapsamına girdiğine karar verdi, 1 'e karşı
2 oyla.
Avukatının basvurusu kabul edildi
Kanal D'nin Demirel
haberine yasak
Haber Merkezi - An-
kara 7. Asliye Hukuk
Mahkemesi, Kanal D
televizyonunun dün ak-
şam ana haber bültenin-
de, Egebank'ın eski sa-
hibi Yahya Murat De-
mirel hakkında verece-
ği haberin, ihtiyati ted-
bir yoluyla durdurulma-
sına karar verdı.
Demirel'in avukatı
Şenol Özel'in yayının
durdurulması yönünde-
ki başvurusunu değer-
lendiren Nöbetçi Anka-
ra 7. Asliye Hukuk
Mahkemesi talebi ka-
bul ederek yayını dur-
durdu. Kararda, avukat
Özel'in, Kanal D tele-
vizyonunun ana haber
bûlteninde, "Müvekki-
Hm hakkmda 70*0 ara-
a ruhsatlanndasahteiş-
lem yaparak ve değişti-
rerek satnğı,cezaevinde
askeri ve idari üst düzey
görevliler aracılığıyla
hukukdışı uygulamala-
ra tabi nıtulduğu, mü-
vekkilimin korumalara
yüksek maaşödediğl, ev
veçantalardolusu para-
lar taşındığı" şeklinde
haber verileceğini gün
içinde duyurdugunu be-
lirttiği kaydedildi.
Kararda, Özel'in bu
yayınının Egebank kap-
samında yürütûlen ha-
zırlık soruşturmasını et-
kiler nitelikte olduğunu
belırtildi.
Bakanlan suçlayan 3 müfettişin değil, aklayan 2 denetim elemanının görüşleri dikkate alındı
Ersiimer'e Başbakanhk zırhı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
'Beyaz Enerji' soruşturmasını yürü-
ten savcı TalatŞalk'a baskı yapan hü-
kümet eski bakanlar Cumhur Ersü-
mer ile Ziya Aktaş'la ilgili raporlar-
da suçlayıcı görüşler öne süren 3 Baş-
bakanlıİc müfettişinin değil, muhale-
fet şerhi yazan 2 denetim elemanııun
görüşlerini dikkate aldı. Enerji Ba-
kanlığı. Başbakanhk Tefhş Kurulu
Başkanı Osman Nuri Oduncu nun
hazırlayarak Başbakan Büknt Ece-
vit'e sunduğu müzekkerenin, TEAŞ
temsilcisi ile ANAP'h Mefamet Ke-
çeciler'e bağlı Yüksek Denetleme
Kurulu temsilcisinin 3 Başbakanlık
müfettişine muhalif görüşlerini temel
aldığını açıkladı.
Hükümetle yargıyı karşı karşıya
getiren Beyaz Enerji operasyonu çer-
çevesinde ortaya çıkan ıddialann
uzandığı ANAP'h Cumhur Ersü-
mer'i koruma arayışlan sürüyor. Baş-
bakanlık Teftiş Kurulu. yetkisız ol-
masına karşın 'müfettişlerin istemi ot-
duğu" gerekçesıyle Ankara Cumhu-
riyet Başsavcıhğı'na bakanlar hak-
kında işlem yapıknası ıstemini iletti.
Teftiş Kurulu. Ersümer ve Aktaş hak-
kında anayasanın 'Meclis soruştur-
ması'nı düzenleyen 100. maddesi
kapsamında işlem yapılmasını istedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcıhğı,
yaptığı değerlendirmenin ardmdan
bürokratlar hakkında işlem yapabile-
ceğini. ancak bakanlar hakkında iş-
lem yapma yetkisinin olmadığını bil-
• Hükümetin, Beyaz Enerji operasyonu çerçevesinde
ortaya çıkan iddialann uzandığı ANAP'h Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer ve eski Bakan Ziya
Aktaş'ı koruma çabalan sürüyor. Soruşturmanın eski 10
bakanı da kapsayacak şekilde genişletihnek istenmesi,
Ersümer ile Aktaş'm Yüce Divan'a gönderihnesi yolunu
tıkama arayışının bir sonucu olarak değerlendirildi.
dirdi. Başsavcılığın, Başbakanlık
Teftiş Kurulu'na gönderdiği yazıda
bakanlar hakkında Meclis'in soruş-
turma yapabileceğini belirtti.
Başsavcılık yetkilüeri, geçmiş yıl-
larda bakanlar hakkmda benzeri ko-
nularda 'bilgi notu' içerikli yazılan
TBMM Başkanlığı'na sunduklanru
kaydetti. Yetkililer, ancak Meclis
Başkanlığı'nın 2 yıl önce başsavcılı-
ğa gönderdiği yazıyla bu uygulama-
ya gerek olmadığını ve istemedikle-
rini bildirdiğini söyledi.
Enerji Bakanlığfnın dün akşam
saatlennde yaptığı açıklama, Ersü-
mer'i suçlayan Başbakanlık müfet-
tişleri ile aklayan 2 denetim elemanı
arasındaki görüş aynlıklannı ve ya-
zışmalarda bu 2 elemamn görüşleri-
nin dikkate alındığını ortaya koydu.
Açıklamada, Başbakanlık Teftiş Ku-
rulu'nun 3 müfettişince hazırlanan
raporun geçersiz olduğu savunularak
Teftiş Kurulu Başkanı Osman Nuri
Oduncu'nun 3 müfettişin görüşleri-
ne kanlmadığı, komisyondaki TEAŞ
ve Başbakanlık Yüksek Denetleme
Kurulu temsilcisinin görüşleri doğ-
rultusunda Ecevit'ten 'olur' aldığı id-
dia edildi. Açıklama, müfettışlere yö-
nelik baskı yapıldığı yorumlanna da
neden oldu.
Ecevit. DSP grup toplantısında da
konuya değindı. Ecevit. okuduğu
Başbakanlık açıklamasında. müfet-
tişlerin görüş aynlığı nedeniyle konu-
nun Teftiş Kurulu'nca değerlendiril-
diğini söyledi. Mahsuplaşma işlem-
lerinin 1991 yılındanberiyapılmadı-
ğmı belirten Ecevit, bu durumda söz
konusu iki bakanın yanında 1991 yı-
lından bugüne kadar görev yapan bü-
tün bakanlann sorumlu olacağını ifa-
deetti.
Başbakanlığın, bakanlık görevinde
bulunan 10 kişi hakkında TBMM'ye
tezkere göndermesi durumunda par-
tilerin birbirlerini kollama durumu-
nun ortaya çıkacağı, bu nedenle Yü-
ce Divan yoluna hiçbir şekilde gidi-
lemeyeceği vurgulandı.
ELKATMIŞİKTİDARI ELEŞTtRDt
Dokunulmazlıkta
sessiz direniş
• TBMM Susurluk Komisyonu Başkanı
Mehmet Elkatmış, hükümet ortağı partilerin
liderlerini kastederek "Meclis'te 3 kişilik
demokrasi egemen olduğu için Ağar ve
Bucak dosyalan Meclis gündeminde
görüşülemiyor" dedi.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Susurluk
davasıyla ilgili mahke-
me kararında dokunul-
mazlıklann kaldınlması
için göreve çağnlan TB-
MM, Mehmet Ağar ve
Sedat Bucak'ın doku-
nulmazlık kalkamnı kal-
dırmakta acele etmiyor.
îktidar ortağı partiler,
dokunulmazlık dosyala-
n için somut bir adım at-
maktan kaçınırken bir
türlü Meclis gündemine
getirmedikleri, "doku-
nuhnazhklann sınırlan-
dmlmasmailişkin anaya-
sa değişikliğinin gerekB-
Hguü" dile getırmekle
yetiniyor.
TBMM Susurluk
Araştırma Komisyonu
Başkanı Mehmet Elkat-
mış, dün parlamentoda
düzenlediği basın top-
lantısında Susurluk da-
vasının sonuçlannı de-
ğerlendirdi. Eski Cum-
hurbaşkanı Süleyman
Demirdın, "Devietnıti-
nin dışına çıkabiür" söz-
lerinin hesabı sorulma-
dıkça, kayıp silahlar bu-
lunmadıkça devlet için-
deki çetelerin ayıklana-
mayacağını kaydeden
Elkatmış, Başbakan Ece-
vit'in bir kitabında da sö-
zünü ettiği "devlet için-
de, devlet denetimi dışm-
daki güçleri*
1
saptayıp
saptamadığını sotdu. Su-
surluk davasında, mah-
kemenin, siyasilerin do-
kunulmazlık zırhı ile ko-
runmasını da eleştirdiği-
ne işaret eden Elkatmış,
"Ancak parlamentoda 3
kişilik demokrasi işlediği
için Ağar ve Bucak hak-
kındaki dosyalarL, önce-
hkh olarak Medisgünde-
mine gedrmhor" dedi.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
Kayıplara dikkat çekmek için Diyarbakır'da imza kampanyası başlatılacak
Vafiye göre 2 HADEP'Ü kaçınldıDİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Silopi'de gözaltına alın-
dıktan sonra kaybolan HADEP 11-
çe Başkanı Serdar Taruş ve parti
üyesi Ebubekir Deniz'ın bulunma-
sı için imza kampanyası başlatıldı.
Şırnak Valisi Hûseyin Başkaya ka-
yıp HADEP'lilerin "terör örgütle-
ri veya yandaşlannca kaçuıumş"
olabileceklerını söyledi.
Silopi'de gözaltına ahndıktan
sonra kaybolan Tanış ve Deniz'den
20 günden bu yana haber alınamı-
yor. Kaybolan HADEP'liler için
başta Diyarbakır olmak üzere tüm
bölgede eylemler devam ediyor.
HADEP Kayapmar belde binasın-
da bir araya gelen çoğunluğu kadın
100 kadar partili, Tamş ve Deniz'in
posterlerini taşıyarak oturma eyle-
mi gerçekleştirdi.
HADEP Genel Merkezi de ka-
yıplara dikkat çekmek amacıyla 16
Şubat'tan itibaren Diyarbakır'da 3
parti binasında kuracağı standlar-
da imza toplama karan aldı. Top-
lanan imzalar daha sonra yetkilile-
re gönderilecek.
Şırnak Valisi Hüseyin Başkaya
bir açıklama yaparak 25 Ocak'tan
bu yana kayıp olan Serdar Tanış ve
Ebubekir Deniz'ın "terör örgütle-
ri ve yandaşlan taranndan da kaçı-
nbmş" olabileceklerini belirtti.
Kayıp iki kişinin Şırnak ve yurt
genelinde arandığmı belirten Baş-
kaya, şöyle devam etti: "Adı geçen
şahıslarm söz konusu tarihte Silopi
Ilçe Jandarma Komutanhğı'na ge-
Kayıp başvurusunda 'Alman heyet'gerginliği ^
Derneği (TİYAD), 6 Ocak'tan beri kayıp olan Yusuf Kırmızıoğlu'nun akıbeti için sorumlular hakkmda İstanbul
Cumhuriyet Başsavcıhğı'nda suç duyurusunda buiundu. Bu sırada polis, Almanya'dan bir delegas\on adına gel-
dflderini ve ka>ıplaria ilgilendikierini söyleyen bir grubu, adliyeden zoria çıkartü. TİYAD adına, kayıp olan Yusuf
Kırmızıoğlu'nun ailesi ile birlikte basın açıklaması yapan avukat Nurhayat tşyapar, 22 Ocak'tan beri HADEP Si-
lopi flçe yönetkikri Serdar Tamş ile Ebubekir Deniz'den de haber aiınamadığını anımsatarak "Kırmızıoğiu ise
arkadaşının verdiği bilgiye göre devlet tarafindan arandığı için Aziz Güngör adına düzenlenen kimliği taşrvordu.
Ayvahk'tan İstanbuTa giden Truva Şirketi'ne ait otobüsten indikten sonra kendisinden haber almamadı" dedL F
tiplerine muhalif olanlaruı susturuhnaya çabşıkuğuu savunan İşyapar, "Binkrle ifade edilen kayıplara Kırmızı-
oğlu da ekkndi. Tüm duyarh kesimkri, kaybetme poütikasına karşı çıkmaya çağu-ryoruz" diye konuştu.
Gş ve aynuş saatkri kendi imzala-
nyla tespitli olduğu vaUliğimizce
tüm kamuoyuna açıklanmasına
rağmen, iümizde ve bölgemizde hu-
zurun bozuhnasuu, terörün yeni-
den horüamasuu arzulayanlar bu
olayı istismar etmeye dc\am etmek-
te, vatandaşlarumzı ve kamuoyıuıu
yanhş bilgilendinnektedirler.
Adı geçen şahıslann bulunmala-
n için vatandaşlanmızm ve kamu-
oyunun kendilerine ulaşan her tür-
lü bilgi ve belgeyi güvenlik güçleri-
mize, valiliğimize \eya biz-
zat şahsuna iktmelerini is-
tiyorum. Yme söz konusu
çevreleri de bu konuda top-
lumumuzu germek yerine
varsakendflerindeki bilgi ve
belgeierie güvenlik güçleri-
mize yarduncı ounaya da-
vet ediyorum. Aynca toplu-
mun huzurunu bozmaya
yönelik eylem veya arayış-
lara karşı da vatandaşlan-
mızı sağduyulu ounaya ve
terörü hortlatmav ı arzula-
yanlann tahrik ve teşvikle-
rine kapümamaya davet
ediyorum.''
Karakaş'tan açıklama
Öte yandan, Sosyal De-
mokrasi Vakfı (SODEV)
Başkanı Ercan Karakaş,
yaptığı yazılı açıklamada
HADEP Silopi Ilçe yöneti-
cilerinin jandarma karako-
lunda gözaltma alınmala-
nndan sonra bir daha ha-
ber alınamaması ve Diyar-
bakır Emniyet Müdürü
Gaffar Okkan'ın öldürül-
mesi olayının arkasında
Türkiye'de banşm kalıcı
olmasını istemeyen güçle-
rin olduğunu ve hükümetin
olaylan aydınlatmak zo-
runda olduğunu belirtti.
İddianame hazırlandı
Üç valiye
suiistimal
davasıANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıhğı,
"Paraşüt" operasyonundan sonra
Kilis Valiliği'nden alınarak merkez
valiliğine atanan Gûner Ozmen ile
eski Bursa Valisi Orhan Taşanfaur
ve Erzincan Valisi Recep Yazrcıoğ-
hı hakkında "görevterini suiistimal
ettilderi" suçlamasıyla dava açtı.
"Paraşüt" operasyonu soruştur-
masını yürüten Ankara DGM Sav-
cısı Talat Şalk'ın eski Kilis Valisi
Güner Özmen hakkında Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcıhğı'na yaptı-
ğı suç duyurusuna ilişkin soruştur-
ma tamamlandı ve iddianame hazır-
landı. Iddianamede, Özmen'in Al-
tmbaş Holdıng'in sahibi Yasin Al>.
**>•tukaş ile "makammın onur ve hay-
siyetine yalaşmayacak yakmlaşma
içinegirdigr belirtılerek, TCY'nin
"görevi kötüye kullanma" fiilini dü-
zenleyen 240. maddesıne göre ceza-
landınlması istendi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıh-
ğı, halen merkez valiliği görevinde
bulunan eski Bursa Valisi Orhan Ta-
şanlar hakkında da dava açtı. Iddi-
anamede, Taşanlar' m Bursa 11 Özel
Idare Müdürlüğü'ne ait Teras Otel'i
Teras Ticaret Turızm AŞ'ye Devlet
Ihale Yasası'na aykın olarak kirala-
dığı ve II Özel Idare Bütçesi'ni ya-
saya aykın kullandığı belirtilere,
TCY'nin 240. maddesine göre ce-
zalandmlması istendi.
Başsavcılık, eski Erzincan Valisi
ve halen merkez valiliği görevinde
bulunan Recep Yazıcıoğlu hakkm-
da da Erzincan valiliği döneminde,
11 Özel Idare bütçesi paralannı mer-
kez ilçe ve köylerinde kullanma-
yarak, bu paralan Erzincan'daki
dernek ve vakıflara aktardığı
gerekçesiyle TCY'nin göre\ı kötü-
ye kullanma fiilini düzenleyen 240.
maddeden cezalandınlmasını istedi.
Yüksek Öğretim Kurumu
Yeni üyelerle
ilk toplantı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Yüksek Öğrehm Kurumu Genel
Kurulu, Cumhurbaşkanı AJımet
Necdet Sezertaranndan atanan 4 ye-
ni üyesiyle ilk toplantısmı yann ya-
pıyor. Toplantıda, Niğde Ûniversi-
tesi'ndeki seçimde ilk 6'ya gıren a-
day sayısı 3'e indirilecek. Toplantı,
daha önce YÖK tarafından irtica
eğilimli olduğu gerekçesiyle izle-
meye alman, bakan kızma torpil
yaptığı için disiplin cezası alan Prof.
Dr. Ferhat Ecer'in üniversite seçi-
minde 1. olması nedeniyle büyük
önem taşıyor.
Niğde Üniversitesi Rektörlü-
ğü'nü vekâleten yürüten Prcf. Dr.
Ferhat Ecer, 147 öğretim elsmanı-
nın oy kullandığı seçimde en yük-
sek oyu aldı. Eski MHP Gend Baş-
kan Yardımcısı Prof. Dr. Eyip Ak-
tepe ise 56 oyla 2. oldu. 38 ov' alan
Prof. Dr. NedimÇetin3., 16y alan
Prof. Dr. MetinGürkanlar4.13 oy
alân Prof. Dr. Ahmet Necmi kaşar
5., 4 oy alan Prof. Dr. Mehnet Er-
bfl 6. oldu. YÖK Genel Kurıii ^nda,
bu adaylar 3'e indirildikter sonra
Cumhurbaşkanlığı'na iletiecek.
Cumhurbaşkanı da bu ada>lırdan
birini rektör olarak atayacak