24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15ŞUBAT2001 PERŞEMBE 10 DIŞ HABERLER dishabCacumhuriyet.com.tr Hatemi yönetimine açık destek veren Cem'in Tahran ziyareti ile iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfa açılıyor Yeni dönemm aclı doğalgaz... Bush'tan Clinton'a destek • WASHINGTON (AA)-ABDBaşkanı George W. Bush, görevinden aynlırken ağır derecede yolsuzlukla suçlanan bir işadamını affettiği için eleştirilere hedef olan eski Başkan Bill Clinton'a umulmadık bir destek verdi. Bush, Clinton hakkındaki soruşturma derinleştirilirken gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu konulan artık bir tarafa bırakalun. Ben artık ileri bakılmasını, bunlann geride bırakılmasını istiyorum" dedi. Bahreyn'de 'demokrasi' denemesi • MANAMA(AA)- Bahreyn'de "demokrasi" için dün halk oylaması yapıldı. 1975 yılında açıldıktan 2 yıl sonra feshedilen parlamentonun yeniden açılmasını öngören "ulusal sözleşme" tasarısı, seçmenlerin oyuna sunuldu. Tasanda, "hûkümetin çahşmalanna ayak bağı oluyor" gerekçesiyle fesh edilen parlamentonun yeniden açılraası öngörûlüyor. SERKAN DEMtRTAŞ ANKARA - Dışişleri Bakanı tsmail Cem'in 2 gûnlûk Tahran ziyareti, iki ülke arasındaki ilişkilerin sorunlu dönemden çıkarak yeni bir döneme girmesine sahne oldu. Türkiye, Cem'in ziyaretiyle siyasi iliş- kilerin "yapıa işbirtiği" aşamasına geçti- ğini vurgularken Iran, yeni dönem miladı olarak 1 milyar dolarlık doğalgazın akıtı- lacağı temmuz ayını göstenne eğiliminde. Cem'in Cumhurbaşkanı Muhammed Ha- temi yönetimine ilk kez bu kadar açıkça destek verdiği ziyaret sırasında Iran bası- nının da Türkiye'ye karşı daha ılımlı ifa- deler kullanması dikkat çekti. Iran devriminin ardından kurulan Islam Cumhuriyeti'nin 22 yıllık sürecinde Tür- kiye ile sürekli sorun yaşayan Iran'a Cem'in • Türkiye, Cem'in ziyaretiyle siyasi ilişkilerin "yapıcı işbirliği" aşamasına geçtiğini vurgularken îran, yeni dönem miladı olarak 1 milyar dolarlık doğalgazın akıtılacağı temmuz yaptığı ziyaret, güvenlik, siyasi, ekono- mik ve kültürel ilişkilerin ele alınmasına neden oldu. Cem'intemaslan ve basın top- lantısı sırasında iki konuya sürekli vurgu yapması dikkat çekti: 1- Türkiye, Hatemi ve reformlannı des- teklemektedir. Hatemi önderliğindeki tran'la ilişkiler sürekli gelişecektir. 2- Güvenlik alanında sorunlar yaşan- maktadır. Ama sorunlar çözülmek için var- dır, güvenlik mekanizmalan konusunda yeni önlemler alınacaktır. Siyasi ilişkiler- de yaşanan ilerlemeler, ekonomik alana da yansıyacaktır. ayını gösterme eğiliminde. Türkiye, Hizbullah dosyası konusunu açmamaya özen gösterirken PKK ile mü- cadele konusunda iki ülke genelkurmay başkanlıklan ve istihbarat örgütlerinin oluş- turacaklan yeni bir mekanizmanm kurul- masını önerdi. Ekonomi ağır basü ilişkilerin Iran boyutunda güvenük ve si- yasi ilişkilerin daha önünde ilerleyen nok- ta, Türkiye'ye doğalgaz satışı konusu. Iran- lı yetkililer, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni sayfanın temmuz ayından itibaren açı- lacağını bildiriyorlar. Temmuz ayından iti- baren Türkiye, yılda 3 milyar metreküp doğalgaz alacak. Bu miktann 2007 yılın- dan itibaren yılda 10 milyar merreküpe çıkması da öngörûlüyor. Cem ile Iran Dı- şişleri Bakanı KemalHarrazi arasında ya- pılan görüşmede, Iran doğalgazı ve petro- lünün Türkiye üzerinden Avrupa pazarla- nna satılması konusunda ilke uzlaşması olduğu, uzmanlann yapacaklan görüşme- lerle gerekli projelerin yaşama geçirilebi- leceği kaydediliyor. Dünya petrol rezervi- nin yüzde 9'una sahip olan Iran, doğalgaz kaynaklan bakımından da dünyanm en önemli ikinci üreticisi olarak biliniyor. Türkiye'nin Iran'dan alımlanmn tem- muzda 1.6 milyar, ticaret açığınm da 1.4 milyar dolara varacak olması Türkiye'yi kaygılandıran önemli bir unsur. En önemli anlaşmazlık konusu ise böl- gesel gelişmelerle ilgili değerlendirmeler- de yaşandı. Afganistan kaynaklı terorizm ve uyuşturucu kaçakçılığında ortak kaygı- lar taşıyan iki ülke, Ortadoğu banş süreci konusunda farklı düşünüyor. Banş süreci- ne tamamen karşı olan Iran, Türkiye'nin bu süreçte oynadığı rolden de rahatsız. Cem-Harrazi görüşmesinde Türk tarafı- nın, "Kz ne yaparsakbumı Arafat'm ona- yrylayapryoruz. Arafat'm ve Filistin'in ka- bul ettiği veteşekkürettiği bir süreçte, di- ğer unsurlann değerlendirmeJerini umur- samıyoruz" mesajını verdiği öğrenildi. ERMElVt SOYK1R1MI SAVI Duma tasandan son anda vazgeçti MOSKOVA(AA)-Rus- ya Parlamentosu alt kana- dı Duma'da, aşın milli- yetçi Viadimir Jirinovski liderliğindeki LDPR'nin milletvekillerinden Alek- sey Mhrofanov'un Erme- ni soykınmı ile ilgili gün- deme getirdiği karar ta- sansı geri çekildi. AA muhabirinin edin- diği bilgilere göre, konu- nun önceki gün Duma Başkanlık Konseyi tara- findan dünkü genel kuru- lun gündemine alınması sonrasında, Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği hem parlamento hem de Rusya Dışişleri Bakanlı- ğı nezdinde girişimlerde bulundu. Mitrofanov dün sabah. "üzerindedaha ay- rmtlta çatıynnlaryapdma- sma ihtiyaç okhığunu" ge- rekçe göstererek "ileribir tarihte yeniden gündeme getirmek" koşuluyla öne- risini geri çekti. Duma'nın, Ermeni soy- kınmını tanıyan, 1995 ta- rihli bir karan bulunuyor. Mitrofanov'un, soykırı- ma ilişkin bir Duma açık- laması niteliğindeki yeni karar tasansı, geri çekil- meseydi dün ele alına- caktı. Duma'nın yapısı, 1999 yılında yapılan se- çimlerden sonra tama- men değişti. Daha önce muhalefetteki komünist, aşın milliyetçikesimlerin ideolojik ağırlığına sahip olan Duma, iktidar yan- lısı liberal-reformcu, da- ha faydacı bir yapıya ka- vuştu. Mitrofanov, Du- ma'da PKK lehine daha önce çıkanlmış çok sa- yıda karann da miman durumunda. Deprem ElSalvador'un yakasını bırakmıyor El Salvador'daki depremde çok sayıda bina yerle bir ohırken yarah sayıa binlerk ifade ediliyor. (AP) Ölü sayısı 260'a yükseldi DışHaberlerServia-El Salvador'u bir ay aradan sonra önceki gün 2. kez vuran depremde ölü sa- yısı artıyor. Richter ölçe- ğine göre 6.6 büyüklü- ğündeki depremden he- men sonra başlatılan ça- hşmalarda, enkaz altın- dan şimdiye kadar 260 ceset çıkanldı. La Paz, San Vicente ve Cuscatlan bölgelerinde büyük hasara yol açan depremde çok sayıda bi- nanın yerle bir olduğu ve yarah sayısmm 1700'ü aştığı bıldirıldi. 13 Ocak'ta meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki dep- remde 827 kişinin öldü- ğü, 2 bin kişinin kaybol- duğu açıklanmıştı. Yet- kililer, önceki günkü dep- remin bir artçı sarsıntı ol- duğunu bildirdiler. Endonezya'da yine ön- ceki gün meydana gelen şiddetli depremde ise can ve mal kaybı olmadığı bildiriliyor. Sismolojiuz- manlan, merkez üssü ok- yanus olan depremin Su- matra'daki kentlerde cid- di hasara ve denizde dev dalgalar yaratacak bü- yüklükte olduğunu belir- tiyorlar. Endonezya Meteoro- loji ve Jeofizik Kurumu, Avustralya Jeoloji Göz- lem Kurumu taranndan 7.3 büyüklüğünde oldu- ğu açıklanan depremin 5 büyüklüğünde olduğunu belirtti. ÖR ÜŞ / Güner ÖCTEK (Emekli Büyükelçi - Ortadoğu ve Balkan Incelemeleri Vakfi Direktörii) Sözde Ermeni Soykınmı Hakkında Düşünceler Ermenileri, Diaspora Ermenileri ve Erme- nistan'daki Ermeniler olarak iki ayn katego- ride değeriendirmek gerekiyor. Diaspora Er- menilerinin büyük kısmı Osmanlı toprakla- nnda yaşamış ve bir kısmı olaylara kanşmış Enmenilerin çocuk ve torunlandır. Bu iki ka- tegori Ermeniyi birbirine bağlayan bağ Er- meni kilisesidir. Cemaati bulunan aktif kili- seleri ağır tamir ve bakım ücretleri isteye- rek millileştirip müzeye çeviren komü- nist ve ateist rejimin, tamir ve bakımını ken- disinin üstlenip dini faaliyetlerine kanşma- dığı dini müessese Ermeni kiliseleri olmuş- tur. Ermenistan'a nispeten daha zengin Azer- baycan'dan karayolu ile geçildiğinde peri- şan dağ taş ve toz arasında dahi bakımlı Er- meni kiliseleri hemen dikkati çeker. • Dini reddeden komünist rejimin Erme- ni kiliselerine böylesine bir ayncalık tanıma- sının Ermeni kilisesinin üstlendiği fonksi- yonlardan kaynaklandığını ileri sürmekyan- lış olmayacaktır. Ermeni kilisesinin dini faaliyetler dışın- da iki belirgin fonksiyonunun mevcut oldu- ğu anlaşılmaktadır. Bunlardan birincisi, Os- manlılardan önce de asıriar boyu çeşitli dev- letlerin egemenliğinde yaşamış olan Erme- nilerin, Ermeni hüviyetini korumak ve özel- liklediasporadakiErrnentterinya- _ _ « - _ _ şadıklan ülkelerdeerimelerini ön- lemek; ikinci fonksiyo- nu ise tüm Ermeniler arasın- da dayanışmayı ve biriiği sağla- mak olmuştur. Bu açılardan ko- nuya yaklaşıldığında, sözde soy- kınmın özellikle çeşitli ülkele- re yayılmış bulunan diaspora Er- menilerinin ortak paydasını oluş- turabilecek ve milli kimlikleri- geçen hafta bir Türk TV kanahnda yayımla- nan mülakatında, soykınmın tanınması ha- linde herhangi bir tazminat ve toprak tale- binde bulunmayacaklan yolundaki beyan- lann samimiyetine inanmanın mümkün ol- madığını vurgulamak uygun olacaktr. 1948'de kabul edilen soykınm sözleşme- sindeki şartlann hiçbıri Türkiye bakımından söz konusu olmadığı cihetle Ermenilerin hu- kuken geçerii birtalepte bulunmalan müm- kün değildir. Bununla biriikte uluslararası hukukun ve sözleşmelerin inceliklerinden haberi olma- yan krtteteri, Türkiye aleyhine etkilemek ama- cıyla bazı Ermeni çevrelerinin hukuki daya- naktan yoksun ve propaganda ağıriıklı giri- şimlere başvurmalan ihtimalini göz ardı et- memek gerekir. Nitekim bir iki Lübnan ga- zetesinde bazı çatlak seslere son zaman- larda rastlanmaya başlamıştır. Fransa Anayasası'na göre, parlamento- dan kanun şeklinin dışında beyan ve karar sureti çıkarmaolanağı bulunmadığı anlaşıl- maktadır. Ancak Fransız resmi makamlan ak- sini iddia etseler de kanunun: - Tarihi bakımdan kanrtlanmamış ve tek taraflı iddiaya dayanan "sözde soykınm'm, soykınm olarak net bir şekilde kabullenilip iaspora Ermenilerine karşı doğrudan hertıangi bir önlem almamızın mümkün olmamasına karşın Ermenistan'daki zaten çeşitli güçlük ve baskılaria karşı karşıya bulunan Koçaryan idaresini daha da zor duruma sokacak çeşitli olanakların elimizde bulunduğunu kaydetmek gerekir. ne katkı sağlayacak önemli bir unsur ola- rak değerlendirildiği görülmektedir. Bu iti- barta, bunun yalan ve iföra da dahil her ne pa- hasına olursa olsun sürdürülmesini bazı mü- essese ve çevreler gerekli addetmektedir. Koçaryan'ın rotü Sözde soykınm iddialanna yabancı ülke pariamentolarndan tanıma aranması girişim- lerinin 1960'lann ortalanndan itibaren artan bir şekilde yürutüldüğü ve yönlendirildiği görülmektedir. Ancak, Robert Koçaryan'ın iktidan ele geçirmesini takiben bu girişim- lerin belirli bir sistematik içinde hızlandınl- dığı dikkati çekmektedir. Bunun sebebini, Koçaryan'ın Taşnak mensubiyeti ve ülkede- ki politikalannın başarısızlığı ile izah müm- kündür. Sovyetler döneminde de en fakir cumhu- riyetlerden biri olan Ermenistan'ın bağtmsız- lığını kazanmasını takiben ekonomik şart- lann iyileşmediği daha da kötüleştiği, bunun neticesi olarak da takriben 3.5 milyonluk ülkeden azımsanmayacak oranda dış ül- kelere bir göçün başladığı herkesin malu- mudur. Koçaryan'ın içteki başansızlıklannı dış ülkelerdeki bu gibi faaliyetlerie unuttur- maya çalışbgı açıktır. Bu vesile ile Koçaryan'ın kanuni himaye attına alınma, - Kanunu takiben bu tek taraflı iddianın okul kitaplanna tarihi bir olay olarak yansı- tılma ve genç nesilleri şartlandırma, - Teröre destek ve teşvik, - Diğer parlamentolara emsal teşkil etme gibi bazı sakıncalan da beraberinde getir- diği unutulmamalıdır. Kanunun çıkanlma nedenleri arasında bu yıl yapılacak belediye seçimleri ile gelecek yıl yapılacak parlamento ve cumhurbaş- kanlığı seçimleri gösterilmektedir. Buna, bazı çevrelerTürkiye'nin AB'ye gir- mesine ilave bir engel yaratma veya Fran- sa'nın önemi heryönden giderek artan Kaf- kaslara ayak basma gibi gerekçeleri ekle- mekte, diğer bazı gözlemciler iseyukanda- kilere ilaveten, geçmişteki insan haklan si- cili bir hayli yüklü olan Fransa'nın (1. Dün- ya Savaşı'nda Ermenilere Fransız ünifor- ması giydiripTürklere saldırttıktan sonra Er- menileri yüz üstü bırakıp kaçma, İkinci Dün- ya Savaşı'nda Almanya dtşında en çok Ya- hudiyi trenlerie Nazilereteslim; Cezayir, Hin- di Çin'i gibi) başkalannı suçlama yolu ile vicdanını rahatlatmak ve aynı zamanda da insan haklanna saygı ve hassasiyetini vur- gulamak arzusunun da rol oynamış olabi- leceğini ifade etmektedirier. Fransızlar dünyanm en entelektüel insan- lan olduklanna inanırlar. Bu bir ölçüde doğ- rudur. Ancak pariamentolanndan geçirdik- leri bu kanunla kendi akılcı yaklaşımlanna da gölge düşürmediler mi acaba? Siyasi popülizm sonucu bir cemaate ait, doğrulu- ğu ıspatlanmamış bir tezi göz göre göre ulusal çıkariarının önüne geçirmeyi, tarihi ve sadık bir dost ve müttefikini yaralamayı akılcı bir tutumla bağdaştırmak mümkün mü? Aynca oy peşinde koşan siyasilerinin parmak kaldırmak suretiyle tarihi bir soru- nu kesin yargıya bağlamaya cüreti acaba hangi entelektüelliğe sığmaktadır? Ne yapılabilir? - Alınacak ekonomik ve ticari tedbirierin üzerinde iyi düşünülmeli ve bunlann ileride "Boomerang" etkisi yapmamasına itina gösterilmelidir. Aynca, bizim yönümüzden herhangi bir yaptınm içermesi söz konusu olmayan ve olmayacak benzer karariarın çoğalması halinde Türkiye'nin bu ülkelerin hepsine karşı ekonomik ve ticari tedbiriere başvurması sonucu ortaya çıkacak durumun her yönü ile (yabancı sermaye dahil) şimdi- den değeriendirilmesi gereklidir. Her halu- _ _ ^ _ _ _ _ kârda bayrak yakmak, taşkın- lıklarda bulunmak bizim milli ka- rakterimize uymamaktadır. He- le Fransız dilini boykota kalkış- mak gülünç, buna bazı profesör- lerin öncülük etmesi ise hazin- dir. Bunun dışında alınacak ön- lemler çerçevesinde; - Yabancı ülkelerde yaşayan vatandaşlanmızın bir an önce yaşadıklan ülkenin vatandaşlığına geçme- lerinin teşviki yolu ile güçlü lobilerin oluştu- rulması, - Arşivlerimizin yerii veyabancı araştırma- cılara açılması, - Ünrversitelerimizin ve sesi sedası çıkma- yan Tarih Kurumumuzun yayınlar yapması, - Açılan arşivlerden önemli belgelerin sü- ratle internete yüklenmesi gibi hususlar ilk akla gelenler arasındadır. Hertialde başka önlemler de ilgili makamlanmızca düşünül- mektedir. Konuyu bitirmeden önce, Diaspora Er- menilerine karşı doğrudan herhangi bir ön- lem almamızın mümkün olmamasına kar- şın Ermenistan'daki zaten çeşitli güçlük ve baskılaria karşı karşıya bulunan Koçaryan idaresini daha da zor duruma sokacak çe- şitli olanaklann elimizde bulunduğunu kay- detmek gerekir. Koçaryan idaresine gerek bu hususların gerek Türkiye'ye karşı eylem ve girişimlerden vazgeçmesi halinde slde edeceği avantajlann hissettirilmesinin fay- dalı olacağı açıktır. Ancak, bugünkü konjonk- türde Ermenistan ile resmi ilişki kutmaya yönelmenin Ermenilere çeşitli yanlış mesaj- lar vereceğini hatta kendilerini yanlış yön- de teşvik edeceğini unutmamak gerekir. I Haberci Türkiye'nin haber kanahnda BU AKŞAM 21:05 Haberci, yeryüzünün en kalabalık randevusuna tanıklık ediyor; Coşkun Aral, 45 milyon Hindu'nun katıldığı Kumph Mela Festivali'nde. www.ntvmsnbc.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle