Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 OCAK 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
VuralSavaş
artfcemeMi
• ANKARA (AA)-
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Vural Savaş,
bugün emekliye aynlacak.
Başsavcı Savaş'ın
emekliye aynlması
dolayısıyla bugün
başsavcılık çalışanlannın
katıhmıyla saat 15.00'te
Yargıtay'da uğurlama
töreni düzenlenecek
Başsavcı Savaş, 4 yıllık
görev süresinin dolması
pazar gününe denk geldiği
için bugün itibanyla hem
başsavcılık görevini
bırakacak hem de
emekliye aynlacak.
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı'na seçilen
Yargıtay 11. Ceza Dairesi
Başkanı Sabih Kanadoğlu
da görevine 22 Ocak
Pazartesi günü
başlayacak.
Nâznniçin
öOObinimza
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Nâzım Hikmet'in
yurttaşhğının ıadesıni
isteyen 500 bin imza dün
Başbakanlığa teslim
edildi. Sosyalist tktidar
Partisi (SÎP) ve Komünist
Parti'nin düzenlediği
kampanyada toplanan
imzalar SlP Genel
Başkanı Aydemir Güler'in
de aralannda bulunduğu
heyet tarafuıdan
Başbakanlığa iletıldi.
Emek Ptatformu
hükümeti uyanfe
• tstanbul Haber Servisi -
Türkiye Kamu-Sen
Istanbul Bölge Başkanı ve
Emek Platformu Dönem
Sözcüsü Hanefı Bostan,
"1 Arahk2000lş
Bırakma Eylemi"
nedenıyle çalışanlar
hakkında açılan
soruşturmalann ve açığa
alınanlann bır
Başbakanlık Genelgesi ile
durdurulmasını istedi.
Bostan, "Hükümet, haklı
ve meşru taleplerimizi
görmezden gelerek
dıyalog taleplerimizi geri
çevirirse 2001 yılında
daha etkili eylemler ortaya
koyacağımızı bilmelidir"
dedi.
Durmuş'asuç
duyurusu
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Sağlık Bakanlığı, şef ve
şef yardımcılıklan
sınavının hukuka aykın
olmasına karşın
gerçekleşririlmesine tepki
gösteren Türk Tabipleri
Birliği Merkez Konseyi'ni
(TTB), Ankara Tabip
Odası'nı (ATO) ve
hekimleri hedef aldı.
Sağlık Bakanlığı
Müsteşan Haluk
Tokuçoğlu, bakanhğın
hukuka aykın
uygulamalanna direnen
Haçettepe Üniversitesi
(HÜ)TıpFakültesi
Dekanı Prof. Dr. Iskender
Sayek ile HÜ Çocuk Ruh
Sağhğı Ana Bilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Bahar
Gökler hakkında suç
duyurusunda
bulunacaklannı açıkladı.
TTB ve ATO da, yargı
karannı çiğnemeleri
nedeniyle Sağlık Balcanı
Osman Durmuş, Müsteşar
Tokuçoğlu ve Personel
Genel Müdürü Saliha
Çelik hakkında Ankara
Cumhunyet
Başsavcılığı'na suç
duyurusunda bulundu.
Türtfe tepkfler
• ADANA/İZMtR
(Cumhuriyet) - Adalet
Bakanı Hikmet Sami
Türk'ün cezaevlerindeki
eylemlen avukatlann
yönlendirdiğini içeren
açıklaması tepkiyle
karşılandı.
Türk'ün göreve
geldiğinden bu yana
evrensel hukuka. ınsan
haklanna ve demokrasiye
aykın bir portre çizdiğini
belirten ÇHD
Adana Şube Başkanı
Avukat Şiar Rişvanoğlu,
"Bakan son günlerde 12
Eylül dönemiyle
kârşılaştınlabilecek bir
şekılde savunma hakkına
da saldırmaya başladı"
dedi.
Jandarma fezlekesinde, bir siyasi partiye pay aktanldığı belirtiliyor
Hıale karşdığı rüşvetANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
"Beyaz Enerji" operasyonu çerçeve-
sinde Jandarma Genel Komutanlı-
ğı'nın Ankara DGM Başsavcılığı'na
gönderdiği soruşturma fezlekesi,
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlı-
ğı'ndakı yolsuzluğun siyasi partilere
ve bakanlara kadar uzandığını ortaya
koydu. Fezlekede ihale takipçiliğiyle
suçlananlar arasında, ünlü işadamla-
n yer alıyor. TEAŞ Genel Müdür Yar-
dımcısı UnalFeker ifadesinde, nükle-
er santral ihalesine bir bakanın bizzat
müdahale ettiğini, sn-alamayı kendisi-
nin belirlediğini belirterek katılan
konsorsiyumlardan birinde yer alan
Kanada şirketinin, bu bakana 50 mil-
yon dolar verdiğini söyledi. TEAŞ
Genel Müdürü Muzaffer Sehi, enerji
ihalelennde elde edilen paradan bir
Anayasa paketi geçti
partiye pay aktanldığını vurguladı.
Star TV'nin ana haber bülteninde
verilen haberde, bürokratlann ifade-
lerine dayandınlan ve Ankara EK3M-
'ye gönderilen jandarma fezlekesi
açıklandı.
Fezlekenin ilk bölümünde suçun ni-
teliği "çıkar amaçh suç örgütü kur-
mak, ihale yokuzluğu, rüşvet ve göre-
vi kötüye kuDanmak" olarak dile ge-
tirildi.
DGM'ye sevk edilen ve en son gö-
zaltına alınanlann isimleriyle suçlan-
nın sıralandığı fezlekede, firarda olan-
lar ve hakkında henüz işlem yapılma-
yanlann sayısının 30 olduğu belirtü-
di. Rüşvet trafiğinin aynntılı bir bi-
çimde anlatıldığı fezlekede, tutukla-
nan ışadamı Doğan Karadeniz'in ilk
ifadesinde, TEAŞ bürokratlanna bin-
lerce dolar rüşvet verdiğini itiraf erti-
ği kaydediliyor.
Bakana 50 milyon dolar
Ünal Peker, üç firmanın katıldığı
nükleer santral üıalesinde konsorsi-
yumlardan birinde yer alan Kanada
şirketinin bir bakana 50 mih/on dolar
rüşvet verdiğini dile getirdi.
Peker, Kınkkale Gezer Santral iha-
lesini alan Barmek Holding'in bazı
bürokrat ve kişilere Ankara'daki An-
gora Evleri'nden villa verdiğini açık-
ladı. Peker, Çayırhan Santral ihalesi-
ni kazanan Park Enerji Firması'nm
ortağı Erhan Aygün'den 30 bin dolar
aldığını itiraf etti. Peker, yüzer gezer
santral ihalelennde Karadeniz Enerji
Şirketi'nce bazı siyasetçilere 300 bin
dolar verdiğini duyduğunu söyledi.
Iş takipçisi olarak fezlekede adı ge-
çen AK Şener ile Hasan Pblat'ın ken-
disini bürolanna çağırarak nükleer
santral ihalesındeki sıralamamn ken-
dilerine bildirihnesini ve karşılığında
da adına yurtdışmda hesap açabile-
ceklerini teklif ettiklerini anlattı.
Selvi, nükleeT santral ihalesinde, bir
devlet bakanının bizzat girişimlerde
bulunduğunu, sıralamayı kendisinin
belirlediğini ve bu konuda da kendi-
lerine baskı yapıldığmı anlattı. Selvi,
ihalelerden elde edilen çıkann parti
ve bazı çıkar çevrelerine aktanldığını
ileri sürdü. Enerji Bakanı Cumhur
Ersömer, dün akşam TBMM'de, fez-
leke konusunda gazetecilerin sorula-
nna, "BenimbüdiğimilktJihkikatgiz-
li ofaır.Bunlarmböyfc dolaşmaaskan-
dal" demekle yetindi.
Sezer'in görev
süresine tırpan
ANKARA (Cumhu-
riyetBürosu)- Anayasa
Mahkemesi'nde devam
eden kapatma davasın-
da FP'yi rahatlatacak
olan anayasanm 69.
maddesi değişikliği ile
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'in görev
süresini 5 yıla indirecek
olan '5+5' önerisi TB-
MM Anayasa Komis-
yonu'nda kabul edildi.
TBMM Anayasa Ko-
misyonu'nda üç mad-
dede değışiklik yapan
anayasa paketi kabul
edildi. Milletvekilleri-
ne kıyak emekliliği
anayasal güvenceye
alan 86. madde paket-
ten çıkanldı.
Anayasanın 69. mad-
desinde yapılan değı-
şiklik ile 'odak ouna'
konusuna açıklık getı-
rildi. Bir siyasi partinin
suç sayılan fiillerin
odağı haline gelmesi
için suç sayılan fiillerin
parti üyelennce yoğun
bir şekılde işlenmesi ve
partinin kongre, genel
başkan, merkez karar
ve yönetim organlan ile
TBMM grubu ve grup
yönetim kurulunca
'zunnen ve açıkça be-
nimsenmesiyadabtıfi-
iUerin doğrudan doğru-
ya parti organlannca
karkrhbk içinde işlen-
mesi' gerekiyor. Ana-
yasa Mahkemesi'nin
siyasi partilenn kapatıl-
masına üçte ıki çoğun-
lukla karar vermesi
hükmü getiriliyor. Ka-
patma yerine siyasi par-
tinin devlet yardımm-
dan kısmen ya da tama-
men yoksun bırakılma-
sı hükmü de getirildi.
Komisyonda uzun
tartışmalara neden olan
101. maddeye göre
cumhurbaşkanı 5 yıllık
süre için seçilecek ve
birkişi ikı kez cumhur-
başkanı olabılecek.
Geçici 15. maddeyle
ilgili önerinin kabul
edibnesiyle de, 12 Ey-
lül döneminde çıkan-
lan yasa ve kararname-
ler hakkında anayasaya
aykınlık iddiasında bu-
lunabilecek.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
ZA- \ VBLİM!
A&\
m.kart@superonline.com.tr
DYP'ye sirkef ve yüzde 10' tepkisi
ANAP: Çiller yavuz hırsız
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DYP lideri Tansu ÇiDer'm, merkez
sağdaki rakıplennı hedef alan açıkla-
malanna ANAP ve MHP'den sert tep-
ki geldi. Çiller'in, "herkestenyüzde 10
komisyon alan anlayış" diye nitelen-
dirdiği MHP'den "müfterilerin sesini
ktsacaklarT yanıtı gelırken, ANAP,
"Yavuz harHz" eleştirisini yöneltri.
MHP Grup Başkanvekili Ismail
Köse, Çiller'in sözlerini "şiddet ve
nefretie" kınadığım belirterek "Ama
bu üslup saym ÇiDer'e yalaşır'' diye
konuştu. MHP'nin yolsuzluklan orta-
ya çıkaran bir parti olduğunu kayde-
den Köse, Türk milletinin yolsuzluk-
larda hangi partilerin olduğunu gör-
düğunü söyledi. Köse, 1980 yılından
ıtibaren zamanaşımının kaldınlması
konusunda anayasa değişikliği öneri-
si hazırladıklannı bildirdi.
ANAP Grup Başkanvekili Yaşar
Dedetek ise Çiller'in "yavuz lursız"
gibi davrandığmı ileri sürdü. Çil-
ler'in, tt
ANAPenkârtşirket"tanım-
lamasmın "üslup sorunundan kay-
naklandığmı" belirten Dedelek,
"TürkmiDeti, Suna Pelister çiftfiğinl
örtülü ödenek olaylanm, eşinm
yapbğı birtakmı işleri unutmamıştır.
Çiller, yavuz hırsız misali, ANAP'h
Içişleri Bakanının ilk kez, 'kendi par-
tisinden' bfle olsa bütün yobuzhılda-
rm üzerine gitmesinden çekmmeyen
ANAP'a ve genel başkanma saldm-
yor" diye konuştu.
FP'nin verdiği araştırma onergesi bekleniyor
MHP, Ersümer'i izleyecek
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DYP'nin, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Cumhur Ersümer'e yönelik
verdiği gensoru önergesine 'hayır'
demeyi kararlaştıran MHP, FP'nin
araştırma önergesini beklemeye aldı.
MHP Grup Başkanvekili Ismafl K5-
se, Ersümer'in vereceği bilgi ve bel-
geye göre bir değerlendirme yapa-
caklannı söyledi.
MHP, DYP'nin 'BeyazEnerji' ope-
rasyonuna ilişkin verdiği gensoru
önergesini desteklememe karan alu"-
ken FP'nin araştırma onergesi konu-
sunda net bir karara varamadı. MHP
Grup Başkanvekili Ismail Köse,
"Gensoruya ret. ama araşürma oner-
gesi bizim için şu anda soru işareti"
diye konuştu. Araştırma önergeleri-
nin gündemın en son sırasmda yeri-
ni aldığını anımsatan Köse, öncelik-
li olarak görüşülmesi ve komisyon
kurulabılmesi için Danışma Kuru-
lu'nun kararvermesi gerektiğine dik-
katçekti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Ersümer'den, gensorunun gündeme
alınıp alınmamasına ilişkin görüş-
melerde ciddi belge ve bilgi sunma-
sını beklediklerini kaydeden Köse,
"Saym Ersümer'm vereceği bilgi ve
belgelere göre bir değerlendirme ya-
pacağız. Yahuzcabürokratlarlasmır-
h bir durum çıkması dunımunda ta-
bii Id araştırma önergesmin kund-
masma gerek kalmaz" diye konuştu.
IRMIKIAYDIN ENGtN aengin@doruk.nettr
Aslında övünmek, moda
deyimle "hava atmak" isteme-
seydim, bir de giden bir sürü
meslektaş ballandıra ballan-
dıra anlatmasaydı bu yazıyı
yazmama, Çankaya Köş-
kü'ndeki "yeniyıl resmikabu-
/ü"ndeki izlenim ve gözlenim-
leri sizinle bölüşmeme gerek
yoktu.
Çünkü hiçbir şey olmadı.
Kocaman bir salonda omuz
omuza, sırt sırta bekleşen, her
biri bayramlıklannı giymiş bir
kalabalık, zamanı gelince o
salonun açıldığı daha koca-
man bir salonayönelip arada-
ki kapının önünde kuyruğa gir-
di.
Biz, MAG Dergisi Genel Ya-
yın Yönetmeni Adnan Bos-
tancıoğlu ile birlikte. hem
acemiliğimiz anlaşılmasın
hem de görgüsüz demesinler
diye iyice ağırdan aldık. Kuy-
ruk çok ağır ilertediği için de
"ağırdan aldığımız" süre için-
de oyalanmanın yollannı ara-
dık. Adnan Bostancıoğlu sa-
kallıdır. Acaba Çankaya Köş-
kü'ndeki bu resmı kabulde
Ben de Köşk Gazetecisi Oldum
başka sakallı var mı sorusu-
nun ardına düşüp ön salonda
ya da kuyrukta bekleyenleri
gözden geçirdik. Bu arada
Adnan'ın sakalını "irtica saka-
h" olarak yutturup "Çankaya
Köşkü, kapılannı irticaya da
açtı" gibisinden bir haber baş-
lıgı yakıştınp hem atlatma bir
"asparagas" çıkarabilir hem
de "Çankaya Yarg/c/"ndan
nefret eden ve gazeteci ise
bunu satır aralannda belli e-
den kimilerine malzeme sağ-
layabilir miyiz diye bakındık.
Maalesef salonda başka sa-
kallılar da vardı. TEMA Vakfı
Başkanı Hayrettin Karaca,
tanıdığımız birsakalhydı. Ayn-
ca dört-beş tane daha saydık
ve "atlatma asparagas"ımız-
dan mecburen vazgeçip biz
de kuyruğa girdik.
Bir süre sonra da "Çankaya
Yargıcrnın tam önüne geldik.
Bir izlenim ya da önemli
bir not: Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer için çok
yerde yazıldı, çizildi, söylendi,
"içimizden bin" denildi. Bu
doğru. Tanıklığıma güvenin.
öyte ekranda, gazete fotoğ-
rafında değil de iki adım önü-
nüzde, capcanlı görünce niye
"içimizden biri" olduğu daha
somut kavranryor.
Yalın, hatta biraz mahcup,
kasılmayı istese de becere-
meze benzeyen, Çankaya
Köşkü'ne ilk çıktıgı günlerde,
görenlere "lyihoş da karşısın-
dakinin gözlerinin içine bak-
mıyor" dedirten edasını çok-
tan geride bırakmış, "devletin
heybeti"ri\ değil, insanın sı-
caklığını yansıtan bir adam ve
yanında -bana lise matematik
öğretmenimi anımsatan- eşi...
Önlerinden akan insan se-
linden uzanan elleri sıkıyorlar.
önceki gece de aynı "işi" yap-
mışlar. El sıkarken ayaklanna
kara sular indiğini, artık sıkıl-
dıklannı belli etmiyorlar. Ama
"içimizden biri" olduklan doğ-
ruysa kalıbımı basanm ki sıkıl-
mışlardır.
• • •
El sıkma kuyruğundan çı-
kanlar, kocaman kristal avize-
lerin aydınlattığı çok kocaman
bir salonda öbek öbek topla-
nıp sohbet ediyorlar. Sohbet
etmek için önceden tanışmtş
olmak gerek. O yüzden olu-
şan öbekler de eski tanışlan
bir araya getirmekte.
Nitekim, Istanbul'un koşuş-
turmasında bir araya geleme-
yen gazeteci tayfası, Çankaya
Köşkü'nde bir araya gelip
"hasret giderdi". Kimsenin
aklına da "Yahu buluşup ko-
nuşmak, sohbet edip kaynat-
mak için taaa Ankara'ya mı
gelmek gerekiyordu" diye
sormak gelmedi.
Bir meslektaş laf çarpttrdı:
- Geçen gün bir Tırmık'fa
Cumhurbaşkanı için fena hal-
de aynşünyor, diyeyazdın. Ya-
nılmışın. Bak aynştırmadı, ter-
sine hepimizibiıieştirdi bu ak-
şam.
Tabii lafın altında kalmadım:
- Sen buradakileri değil,
çağnlıp da gelmeyenleri say
bakalım hele bir...
Sustu.
• • •
Yazının başında söyledim.
Hava atıp övünmek isteme-
seydim Çankaya Köşkü'nde-
ki kabul resminden aktanla-
cak önemli hiçbir şey yoktu.
Epeydir birbirini görmeyen-
ler buluştu, konuştu.
Çankaya'ya kendisiyle bir-
likte -Çankaya'nın ekrnek ka-
dar, su kadar irrtiyaç duyduğu-
"hukuk"u da taşryan Ahmet
Necdet Sezer yakından görü-
lüp eli sıkıldı.
Başka?..
Haaa, tabii en önemli yanı:
Bu durumda ben de artık bir
Köşk gazetecisi oldum (gali-
ba).
Köşk gazetecisi olurtca ne
olduğumu henüz anlamış de-
ğilim. Bakalım önümüzdeki
günlerne gösterecek... Bende
önemli bir değişiklik olursa bir
başka Tırmık'ta. size de ileti-
rim...
POLÎTtKA GÜINLÜĞÜ
HtKMET ÇETÎNKAYA
Iki Halk...
Yakın tarihi bilmeden yaşamın aynntılannı. devlet-
terarası iHşkiler zincirinin ulusal çıkarlara dayalı ol-
duğunu bilebilir miyiz?
Türkiye bir yandan yolsuzluk ağını ören çetelerle,
onlara destek veren siyasilerte uğraşırken, dün
Fransa Parlamentosu'nda oylanıp kabul edilen söz-
de Enmeni soykınmı yasa tasansıyla yakın tarihin bi-
linen öyküsûyte bir kez daha zor duruma düştü...
Batı'da yıllardır Ermeni konusunda Türkiye aley-
hinde yûrütülen kampanyaya karşı tavır almayan
Türkiye şimdi ne yapacak?
önce yakın tarihimizi iyi bilmeli sonra da gerçek-
lerin altını çizmeliyiz...
On dokuzuncu yüzyıl milliyetçilik akımlannın güç-
lendiği bir dönemdir...
Bu dönemde Osmanlı Imparatorluğu'nun Bal-
kanlar'daki toprakJannda milliyetçi akımlar hızla iler-
temektedir...
Osmanlı Imparatorluğu'nun çöküş dönemi baş-
lamıştır...
Milliyetçilik ise Anadolu'daki Ermenilere dek uzan-
mıştr...
Yıl 1877-1878...
Osmanlı-Rus savaşı...
Rus ordulan doğuda Erzurum, batıda Yeşilköy'e
dek gelmiş, Osmanlı askerterini ağır bir yenilgiye
ugratmıştır...
Savaş Yeşilköy Antlaşmasryla bitti...
Acaba Ingiltere, Rus ordulannın Erzurum'a dek
girmesi karşısında ne yaptı?
Bir hayli tedirgin oldu. Hemen önlem alma gere-
ği duydu...
Çünkü Çarlık ordulan ikinci bir savaşta kolay-
ca Basra Körfezi'ne inıp Hindistan yolunu tehdit
edebilirdi...
Ingiltere, bölgeyi güvence altına almak için hare-
kete geçti, kendi denetiminde Ermeni devleti kur-
ma yolunu seçti...
Ingiltere o yıllar Trabzon Umam'ndan Ermeni
tüccarlann yürüttüğü Karadeniz ticaretinı elinde tu-
tuyordu. Ermeni devleti aracılığıyla da Karadeniz ti-
caretini Çarlık Rusyası'na karşı koruyacaktı...
Senaryonun bir başka içeriği de, Ermenileri kış-
kırtma kampanyasıdır. Onun için de 1887'de Cenev-
re'de 'Hıncak', 1892'de Tıflis'te 'Taşnakzutyn' ör-
gütJeri kurulmuştur...
•••
8 Ocak 1918'de ABD Başkanı Woodrow WHson
kongrede çok önemli bir açıklamada bulunmadı mı?
On dört noktanın on ikinci maddesınde şöyle di-
yordu Wilson:
"Osmanlı Imparatorluğu'nun Türk olmayan mil-
terterine bağımsa gelişme olanağı sağlanacak..."
10 Ağustos 1920'de imzalanan Sevr Antlaşması,
VVılson'un on dört noktasından yararlanılarak hazır-
lanmıştır.
Sevr Antlaşması'nda Doğu Anadolu'da bağımsız
Ermenistan kurulması, Güneydoğu Anadolu'da ise
Kürtterin çogunlukta olduğu bolgelere özerklik ta-
nınması isteniyordu...
Sevr Antlaşrnası'ndan 81 yıl sonra Batı, hem Er-
meni hem de Kürt sorunlannı ısıtıp ısıtıp Türkiye'nin
önüne getiriyor...
Ne ABD'Iİ ne de Fransız pariamenterler yakın ta-
rihi bilmiyorlar...
Türkler Anadolu'ya 1071 'de girditer. Savaştıklan
tek güç Bizans Imparatorluğu'ydu. Ne Kürtlerle ne
de Ermenilerle savaştılar. Çünkü Kürt ve Ermeni
devleti yoktu...
Sevr Antlaşması'nın amacı 400 yılı aşkın süredir
birlikte yaşamış iki halkı birbirinden koparmak de-
ğil miydi?
Batı, SevrAntlaşması'ylayapamadığını seksen bir
yıl sonra şimdi yapmak istiyor...
ABD Senatosu Insan Haklan Komisyonu on iki yıl
önce Kürt sorununu gündemine almış, Madam Mrt-
terrand'ı ülkesine çağırmıştı...
Madam Mitterrand'ın ABD Senatosu Insan Hak-
lan Komisyonu'nda yaptığı konuşmayı da senatör-
ler ayakta alkışlamıştı...
Bugün sözde Ermeni soykınmı tasanstnı 'sıcak tu-
tan' iki ülke vardır ABD ve Fransa...
•••
Türkiye, Osmanlı arşivterini açıp, uluslararası bi-
limsel toplantılara öncülük yapıp 'Ermeni soru-
nu'nu tartışsaydı ne olurdu?
On iki yıl önce Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz,
'Osmanlı Arşivleri'r\\r\ tümünün açılacağını duyur-
muştu...
Sonra ne oldu?
Efendim, arşivleri yırtıyorlarmış, falan, filan!..
Bakın, Osmanlı Imparatorluğu'nun Birinci Dön-
ya Savaşı'na girmesinın ardından Van bölgesinde
Ermeniler ayaklandı. Ruslann Doğu Anadolu'yu iş-
galinde Ermeni komitacılan onlaria işbiriiği yaptı...
14 Mayıs 1915 tarihli 'Tehçir Kanunu'yla Doğu
Anadolu'daki Ermenilerin Suriye'ye sürülmesi kara-
n verildi...
Bu sürgünde soğuk, açbk, hastahk ve denetim-
den çıkan olaylarda çok sayıda insan ökjü...
Aynı yıl Ermeni çetelerin saldınlan sürdü. Çok
sayıda Türk köyü yakıldı, insanlar katledildi. Olay Er-
meni soykınmı değil, iki halkın birbirierini boğazla-
masıdır...
Yüzyıllardır birlikte yaşayan iki halk nasıl olur da
ortada hiçbir neden yokken ortalığı kan gölüne çe-
virir, hiç düşündünüz mü?
Isterseniz yann devam edelim!..
hikmetcetinkaya@cumhuriyetconi.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
AÇIKLAMA
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdürü Ali Suat Ertosun, gazetemizde yayımlanan
iki haber ve yazanmız Oral Çalışlar'ın iki yazısıy-
la ügüi birer açıklama yaptı.
Ertosun, gazetemizin 06.01.2001 tarihli sayısın-
da yayınlanan 'tşkence Yapıyorlar' başlıklı yazı
doğrultusunda, operasyon ile Elbistan E Tipi Ka-
palı Cezaevi'ndeki eylemci tutuklu ve hükümlülere
herhangi bir işkence yapılıp yapılmadığının tespi-
ti için tahkikata başlandığını bildirdi.
Ertosun, gazetemizin 08. 01. 2001 ve 09. 01.
2001 tarihli sayılannda yayınlanan Oral Çalışlar
irnzalı "Üniversiteden Yükseten Ses" ve "Orhan
Dağdeten'intkmd Gözü" başlıklı yazılarla ilgılı o-
larak yaptığı açıklamada, Hayata Dönüş operasy-
onu sırasında bir gözünü kaybeden ve diğer gözünü
de kaybetme tehlikesi bulunan Orhan Dağdelen'e,
tıbbi müdahalede bulunulduğunu kaydetti.
Ertosun, gazetemizin 11.01.2001 tarihli sayısın-
da yayımlanan "Ofkenin Arkasmdaki Rica"
başlıklı haberde adı geçen tutuklu Nevzat Ak'ın,
söz konusu yasanın 13'üncü maddesi uyannca açık
görüş yapma hakkı bulunmadığını kaydetti.