Katalog

13 OCAK 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomi(g cumhuriyetcom.tr 13 tatya göçtnen işçiapıyor • ROMA(AA)-ltalyan işadamlan, fabrikalarda çalıştırmak üzere 2001 yılında, hükûmetin 100 bin yasal göçmene izin vermesini istiyorlar. Özellikle, ülkenin kuzeydoğusunda bulunan fabrikalann büyük miktarda işçi açığının bulunduğu kaydedilirken işçi eksikliğinin kuzeyde yüzde 70'e çıktığı belirtiliyor. İtalyan hükûmeti geçen yıl ûlkeye 63 bin yasal göçmenin girişine izin verirken bu yıl işadamlanndan gelen istek üzerine rakamın birazdaha yükselebileceği, sayının 83 bin olabileceği ifade ediliyor. Bununla beraber Italya'da başta sağ eğilimli muhalefet partıleri olmak üzere Endüstn Konfederasyonu içindeki bazı gruplann göçmen alımını sert dille eleştirdiği de biliniyor. Petrol ittıalatçKiıa kotayUı • ANKARA(ANKA)- Ham petrol ve petrol üıünü ithalatçılannın, 2001 yılı yıllık ıthalat taleplen konusunda aralık ayı sonuna kadar yapmalan gereken başvunmun süresi, bu ayın sonuna kadar uzâtıldı. lthalatçılar, 2001 yılına ait yıllık ıthal taleplen konusunda 31 ocak2001 e kadar başvuruda bulunabılecekler. llk defa ithalat talebuıde bulunan sanayicıler ıle yerlı olarak ûretilen petrol ürünlennin yurt içi satışında faaliyet göstermek ıçın başvuran sanayıcılerden ıstenen çevresel etkı değerlendirme (ÇED) raporlannın teslimı konusunda da süre 30 Hazıran'a kadar uzâtıldı. Potonya'da otomotiv sektörii • VARŞOVA(AA) Polonya hükûmeti, geçen yılki satışlan önemli oranda azalan yerlı otomotiv sektörünü konımak amacıyla, ikinci el otomotiv ithalatına uygulanan fark giderici vergi oranını radikal ölçüde artırmayı planlıyor. Buna göre, iki yıllık kullanılmış otomotiv ithalatına yüzde 12.8 oranında fark giderici vergi uygulanacak. Motorlu aracın yaşı yükseldikçe bu vergi oranı artacak. Polonya'da 10 yıldan eski motorlu araçlann ithalatı ise yasak. Japonya'dan evsiztere barnak • TOKYO(AA>- Zengin ülkeler sıralamasmda ikinci sırada yer alan Japonya'nın başkenti Tokyo'da büyükşehir yönetimi, evsizlerin sayısının giderek artması karşısmda yeni bir toplu bannak inşa edecek. Evsizler için mevcut toplu bannakJann ihtiyaca cevap vermede yetersiz kalması nedeniyle, nisan ayında başlayacak yeni mali yılda evsiz 300 kişi için daha, bannak inşa ettirilecek. Vietnam guptetçHerden kazandı • HANOİ(AA)- Vıetnam'm yabancı ülkelerde çalışan gurbetçileri geçen yıl ülkelerine 1.25 milyar dolarlık döviz gönderdi. Işçilerve Çahşanlar, Ihracat Enformasyon ve Danışmanlık Merkezi Direktörü Truong Quang Oanh'ın açıklamasuıa göre, Vietnam'dan yabancı ülkelere çalışmak üzere aynlanlann sayısı 1999-2000 döneminde yüzde 50'den fazla artışla 31 bin 400 kişiye ulaştı. Çalışanların düşük oranlarda faizlendirilen tasarruflarının ne şekilde ödeneceği belli değil Nemalarm somı betirsiz 1995 1996 1997 1998 1999 NİLÜFERŞENSÖZ Çalışan 7 milyonu aş- kın insanı ilgilendiren zorunlu tasarruf ve ne- ma geri ödemelerinin ne olacağı konusunda be- lirsizlik sürüyor. Işsizlik Kanunu'nun çıkmasıyla birlikte son bulan zorun- lu tasarruf uygulaması sonrasında, emekçiler hâlâ zorunlu tasarruf ve nemalann tamamrnın ödenmemesiyle mağdur ediliyor. Şubat ayında zonınlu tasarruf ve ne- malann 3'te birinin ödeneceği açıklan- masma karşın, çalışanlann, 1988 yıün- dan bu yana ücretlerinden tasamıf adı altında kesilen paralar erimeye devam ediyor. t Komik oranlarda faizlendirme" Çalışanlann kendi iradeleri dışında yasa zonıyla gelirlerine el koyan hükü- metlerın, emekçilerin birikimlerini 'ko- mikoranlarda faizlendirdiği' dikkat çe- kıyor. Şimdıye kadar nemaya uygulanan fa- iz oranlannın yıllar ilerledikçe daha da düştüğüne işaret ediliyor. 1995 yılında Tasarrufu özendirmeme tablosu Nemaya uygulanan faiz 27.1 5.2 17.2 5.2 1.6 Enflasyon oranı 83.0 80.4 85.7 84.6 68.9 Hazine bonosu faiz oranı 122.7 130.5 109.7 118.1 105.1 nemaya uygulanan faiz oranı yüzde 27.1 iken, aynı yıl Hazine bonosuna uy- gulanan faiz oranı yüzde 122'lerde sey- rettiği gözleniyor. 1999 yılında Hazine bonosuna uygulanan faiz oranı yüzde 105.1 iken, aynı dönemde nemaya sa- dece yüzde 1.6 oranında faiz uygulan- dığı vurgulanıyor. Kamu Emekçileri Sendikalan Konfe- derasyonu Eğitım Sekreten îbrahim Kudiş, emekçilerin haklannın gasp edil- diğini belirterek çalışanlann hakkı olan ana para ve nemalannın tamamının ödenmesi gerektiğini ifade ediyor. Kudiş, çalışanlara sorulmadan maaş- lardan yapılan kesintilerin yatınma dö- nüştürülerek faıziyle emekçilere öde- neceğinin söylendiğini hatırlatarak • Şubat ayında zorunlu tasarruf ve nemalann 3 'te birinin ödeneceğinin açıklanmasına karşın, çalışanlann, 1988 yılmdan bu yana ücretlerinden 'tasarruf' adı altında kesilen paralar erimeye devam ediyor. • Kamu Emekçileri Sendikalan Konfederasyonu Eğitim Sekreteri îbrahim Kudiş, nemalann şubat ayında bir kısmının ödeneceğinin belirtilmesinin hiç güven vermediğini söyledi. "Gelinen sörede görûldû ki çahşanlann birikimi tam bir yağmaya uğramış du- rumda. 1988'den bu güne ortalama yüz- de 3-5 oranında faizle değerlendirüen birikimler süreç içinde eridi Devtet 'zo- runlu tasarruflan' bir çeşitgaspa uğrat- n" açıklamasını yapıyor. 'Paralann tamamı ödenmefi' Nemalann şubat ayında bir kısmının ödeneceğinin belirtilmesinin hiç güven vermedığmı söyleyen Kudiş, "Yeni bir süreç başlaüldL Nemalar parça parça ve faize tabi tutulmadan ödenmek iste- niyor. Ancak oyalayan ve erteleyen yak- laşım paralann erimesine neden oluyor. Biz çahşanlann hakkı olan buparalann tamamının ödenmesini istiyonız" dedi. Çalışma Bakanlığı'nm "Çahşanlara yapdacak zorunlu tasarruf ve ne- ma ödemelerinin yerine Hazmearaztsinden arsa verilsin'' önerisine sıcak bakmadıklannı belirten Kudiş, emekçilerin hakkı olanı almak iste- dikJerini belirtti. Türk-îş Araştırma Mü- dür Yardımcısı Namık Tan da hükûmetin ba- tan bankalara kaynak bulurken nema geri ödemesinden kaçınmasını eleştire- rek "Siz zaten geçinme zorhığu çeken insanlann ücretierine el koyuyorsunuz. Sonra da geri ödemeyi zamana vayarak paralann reel olarak değer kaybetmesi- ni sağhyorsunuz" görüşünü dile getin- yor. 2001 ydının ilk günlerinde Hazine Müsteşarlığı, Çauşanlann Tasarruflan- nı Teşvik Hesabı'nda (ÇTTH), 30 Ka- sım 2000 itibanyla 6 katrilyon 435.4 trilyon lira biriktigini açıkladı. Hesabın oluşturulduğu 1 Nısan 1988'denKasrm- 2000 sonuna kadar geçen sürede, hesa- brn nemalandırma oranının da kümüla- tıf olarak yüzde 302.54'e ulaştığı belir- tiliyor. Yılda bir mllyon lftre ve üzerlnde üretlm yapanlar pazarlamayı kendllerl yapıp flyatı bellrleyebilecekler Aıtık özel sektör de rakı üretecekANKARA (AA) - TBMM'de kabul edilen, Ispirto ve Isportolu Içkiler tn- hisan Kanunu'nda değişiklik yapan kanunla özel sektöre de Türkiye'de ra- kı üretme ya da ithal etme hakkı veril- di. Daha önce bira ve her türlü şarap ıle viski ve tabk köpüren şaraplann it- hali ve bu ürünlerin yurtiçindeki satı- şında tekele son veren düzenlemenin ardrndan, rakıda da monopol son bul- muş oldu. Yeni düzenlemeyle TEKEL'in yam sıra, özel sektör de, Türkiye'de rakı üretiminde bulunabilecek ve ithalatım yapabilecek. Yılda 1 mityon litre ve üzerinde öre- tim yapanlar bunun pazarlamasuıı ta- mamen kendileri yapıp fıyatı da ken- dileri belırleyebilecek. Söz konusu ra- kamın altında üretim yapanlann ise da- ğıtım ve fıyatlaması TEKEL tarafin- dan gerçekJeştirilecek. 1 milyon litre sının 2. takvim yılında 900 bin litreye, 3. takvim yılı sonunda 800 bin litreye, 4. takvim yılı sonunda 700 bin litreye, 5. takvim yılı sonunda 600 bin litreye düşecek. 6. yıldan itibaren Bakanlar Kurulu bu limiti sıfırlayabilecek. Itha- latçı firmalann ise ülke genelinde ku- niluş yeri nerede olursa olsun her sa- tıcunn sipariş verdıği ürünleri yerinde teslim etmesi zonınluluğu olacak. Bakanlar Kurulu, ispirto, ispirtolu içki, bira ve şarap üretecek fabrikala- nn taşıması gereken teknik şartlan, ku- rulmalan, işletilmelen ve denedenme- leri ile TEKEL Genel Müdürlüğü ta- rafından saöşı yapılan ürünlenn fiyat- landınlmasına ılişkın esaslan aynca belirleyecek. Bu arada TEKEL Genel Müdürü Mehmet Akbay, yüksck alkollü içkı- lerde de monopole son venp liberali- zasyonu getiren yeni kanunla özel sek- törde büyük bir hareketlenme bekle- dikJerini söyledi. Akbay, Almanya'da rakı üreten Teta isimli bir fırmanın Türkiye'de serbest bölgede üretim için kendilerine başvurduğunu, UDV, Sig- nım gibi firmalann da viski ve diğer alkollü içki üretimi için geldiklerini sözlerine ekledi. Almanya'da rakı üreten bir firma Türkiye'de serbest bölgede üretim için başvurdu. KDVDAVASI Turkcelly mahkemeyi temyiz etti Ekonomi Servisi-GSM 900 li- sans devrinden doğan KDV'yi ödememek için açtığı dava Istan- bul 2'nci Vergi Mahkemesi tara- fından reddedilen Turkcell, mah- kemenin söz konusu karannı temyiz ettı. Boğaziçi Vergi Da- iresi, Turkcell ve Telsim'in, 27 Nisan 1998 tarihinde Ulaştırma Bakanlığı ıle imzaladıklan söz- leşmeyle 500 milyon dolar be- delle aldıklan GSM 900 lisansı- nın KDV'sini ödemediklen için her iki şirketten de KDV'nın ge- cikme faizinin ve ağu- kusur ce- zasınm birlikte ödenmesim talep etmişti. Ancak şirketler, vergi dairesi- nin söz konusu karannm iptali için Istanbul 2'nci Vergi Mahke- mesi'ne başvurmuş, mahkeme bu istemi reddetmişti. Turk- cell'den yapılan açıklamada da, Istanbul 2'nci Vergi Mahkeme- si'nin söz konusu karanna süre- si içerisinde Danıştay nezdinde itiraz edildığı bildirildi. Öte yandan, Türk Telekomüni- kasyon AŞ'nin yüzde 33.5'lik his- sesinin blok satışı amacıyla açılan ihalede, yatınmcılann ihale şart- namesini almaya başladıklan be- lirtildi. Özelleştirme Idaresi Baş- kanlığı yetkilileri, ihale şartname- sini alan yatınmcı sayısının şu günlerde verilemeyeceğini. daha sonra açıklayabileceklerinı ancak şartname alan yatınmcılann bu- lunduğunu belirtiyorlar. Türk Telekom'un söz konusu orandaki hıssesini satın almak amacıyla ihaleleye katılmak iste- yen yatınmcılar, daha önce temin ettikleri ve imzaladıklan itimat taahhütnamesini, Özelleştirme Idaresı Başkanlığı'na teslim ede- rek ihale şartnamesini alabiliyor- lar. Yatmmcılar ihale şartnamesi- ni 15 bin dolar karşılığında temin ediyor. YÖNEYMAN, YABANCI SERMAYEDEKİ GEIİŞMELERİ DEĞERLENDİRDÎ Yabancı yatınmcı teıııkiııli Faruk Yöneyman. • Hükûmetin doğrudan yabancı yatınmların ekonomi üzerindeki katkısını anlamış olduğunu söyleyen Yöneyman 'YASED olarak hükümetimizi bu yönde destekliyoruz' dedi. AYNURKESKÎNTÜRK Yabancı Sermaye Derneği Başkanı Faruk Yöneyman, yabancı yatınmcınm Türkiye'ye temkınli yaklaştığmı, ancak yine de karamsar birtablo çizihnemesi gerektiğini kaydetti. Yö- neyman, borsaya gelen yabancı sermayeye ilışkın olarak "Uzakdoğu, Rusya, Arjantin krizierinde de oldu. Nerede ekonomi hafif çal- kannya düşse ilk kaçanlar borsadaki yabancı sermaye oluyor. Kaçmalan ekonominin genel çizgisini deetküiyor" dedi. Bu ay kanunlaşma- sı planlanan Yabancı Sermaye Endüstri Böl- geleri Yasa Tasansı'nın ve Yabancı Sermaye İstanbul Defterdarlığı'ndan yeni hizmet Evlere vergi servisi tSTANBUL(AA)- İstanbul Defter- darhğı, yaşhhğı veya hastalığı nede- niyle vergi dairelerine gidemeyecek durumdaki mükellefleri için, "Eve Vergi ServisTkurdu. Öte yandan İstanbul Defterdan Ka- dir Boy, 2001 yılı gelir vergisi beyan döneminin 2 Ocak'ta başladığım anımsatarak, 2000 yılındaki gelirleri sadece gayrimenkul sermaye iradın- dan ibaret olanlann gelir vergisi be- yannamelerini bu ay içinde verecek- lerini kaydetti. Kadir Boy, mükelleflerin tereddüt- lerini gidennek amacıyla, her vergi dairesi nezdinde Vergi Danışma bi- rimleri kurdukianm söyleyerek Alo Maliye 189 ileO212/514 20 00/44 Hat (1344-1345-1346-1347-1350- 1351 dahili) numaralı telefonlann mükelleflerin hizmetinde olacağmı belirtti. Alışverişin yoğun olduğu sa- atlerde. Taksim, Kadıköy, Bakırköy, Üsküdar, Beşiktaş, Kartal ve Eminö- nü'nde mobil vergi danışma birimle- rinin de görev yapacagını belirtti.. Ay- nca, Profilo, Capitol, Galleria, Bey- likdüzü Çarşı ve Carrefour (Kozyatâ- ğı) ile Akmerkez'de de vergi danışma standlan oluşturulduğuna da dikkat çekti. Bu standlarda, haftanın 7 günü 12.00 ile 22.00 saatleri arasında mü- kelleflerin beyannamelerinin doldu- rulmasında karşılaştıklan sıkmtılann giderilmesine yardımcı olunacak. İstanbul Defterdan KadirBoy, Def- terdariığınwww.ist. def.gov.tr intemet adresine gayrimenkul sermaye iradı beyanlanyla ilgili gönderilen sorula- nn da ivedi olarak cevaplandınlaca- ğmı bildirdi. Kanunu üzerinde düzeltmelerin, hükûmetin yabancı sermayeye olumlu bakışuıın da bir kanıtı olduğunu vurgulayan Yöneyman, "Hü- kümet doğrudan yabancı yatınmlann ekono- mi üzerindeki katkısuu anlarruş durumda. YA- SED olarak hükümetimizi bu yönde destekli- yoruz" diye konuştu. 'Ozdleştirme firsaf Özelleştirmede hükûmetin belli hedefler koydugunu vurgulayan Yöneyman şöyle ko- nuştu: "Kabinedeki görüş aynhklan giderit- ınezsepekyolalabileceğınıizizannetmiyorum. Telekom'un özefleştirmesindeki baa bakanla- nn değişik görüjleri oldu. bu da özeDeştirme- nin hızını kesti. OzeUeştirme kabüıenin bedefi olmalı, sadece ilgüiidareve bakanındeğiLÖzei- lestirmeyi sorunlu diye lanse etmemek gereki- yor. Bu yüzden mart ayı önemli bir hareket noktasL" Yöneyman, yabancı yaünmcının çok temkinli geldiğini vurgulayarak, mart ayının geçmişteki bazı olumsuz izlenimleri yıkmak için bir fırsat olduğunu ve bu frrsatlann iyi de- ğerlendirilmesi gerektiğini belirtti. 2 milyar dolarhk beklenti Önümüzdeki nisan ve mayıs aylanndan iti- baren yabancı sermayenın büyük ölçüde grriş- lerine dair beklentileri olduğunu bildiren Yö- neyman, özelleştirme haricinde 2 milyar do- lara kadar yabancı sermaye ginşi olacağmı sa- vxmdu. YönevTnan şunlan söyledi: "Ashnda daha çok ryimser olmak niyrtinde değüım. Türkiye'nin potansiyeü en az 5 mflyar dolar olması gerekiyor. ama söyleyenüyorum. Geçmişteki bazı yanlış izlenimleri ortadan kal- dırmak için önümüzdeki özelleştirme dene- yimlerini çok i>i kuüanmalryız." OpeFin gidişi Yöneyman, OpeFin Izmir'deki tesislerini kapatmasıyla ilgili olarak da. "10 milyon do- lar yaonmla otomotiv fabrikası kurulur mu? AB ile ilgili gümrük vergisindeki boşhıklan to- parlamakiçin kunılmus bir tesisti, görevinita- mamladı. gidryor. 2000 yılında 30 bin arabamn üzerinde ithalat yapmışlar, etkin değüler" di- ye konuştu. Yılbaşı itibanyla AB ile ilgili her türlü gümrük prosedürünün ortadan kalkuğı- nı vurgulayan Yöneyman, AB dışından gele- cek otomotiv ürünlerinde de vergi indirimle- nne gidildiğrnı, bunun özellikle Japon otomo- billerinrn işine geldiğini ifade etti. İŞÇtNİN EVREMNDEN ŞUKRAN SONER Güvenlik ve Tehdit Genelkurmay Başkanlığı Harp Akademileri Ko- mutanlığı tarafından düzenlenen "Avnıpa Güven- lik ve Savunma Kimliği, Avrupa Biriiği ve NATO ilişkilerinin geleceği, Türkiye'ye etkileri" konutu bilimsel toplantı, sorunu "AB yanlısı ya da karşı- tı" kutuplaşmasında, önyargılı tartışmanın, bizi gerçeklerden ve çıkarlanmızdan ne ölçüde uzak- laştjrdığının çarpıcı biçimde ortaya çıkmasını sağ- ladı. Konuya, Tuğgeneral Halil Şimşek'in vurgula- dığı üzere insanlann yaşama hakkı (güvenlik), kor- kutmak, tehlike oluşturmak (tehdit) kavramlann- dan yola çıkarak yaklaşıidıgında, soğuk savaş sonrası gelişmeler değeriendirildiğinde, altı çizil- mesi gereken kimi saptamalar şöyle: "Dünya nüfusunun yaklaşıkyüzde 15'ine sahip gelişmiş ülkeler, dünya petrollerinin yüzde 59, doğalgazın da yüzde 74'ünü tüketmektedirler.. Tüketimde yüzde 70 pay oranına sahip gelişmiş ülkeleıin enerji rezervleri ise yüzde 11 civannda- dır. Enerji açıklan gittikçe artmaktadır. Bu ülkele- ıin hayati çıkahan enerji kaynaklannda odaklan- maktadır. Bu nedenle öncelikle dünya nüfusunun yüzde 75, dünya GSMH'sinin yüzde 60, dünya enerji kaynaklannın yüzde 75'ine sahip Avrasya coğraf- yasındaki bir kısım ülkeler ve bölgeler için klasik anlamdaki askeri tehdit devam edecektir. Tıcaretin HberaJizasyonu, BM'nin self-determi- nasyon ilkeleri, stratejik kaynaklann bulunduğu bölgelerdeki topluluklan bölgesel azınlıklar ola- rak ön plana çıkarmıştır. Gelişmiş ülkeler, karşı- lannda zayıf ülkeler görmek istedikleri için bu azınlıklan tahrik etmektedirter. Birleşmiş Milletler'in oluşması aşamasında 22 olan ülke sayısı, BM'ye dönüştüğünde 52'ye, 1997'de 185'e, 20O0'de 189'açıkmıştır. 2025yı- lında üye ülke sayısının 245 olması beklenmek- tedir. Bu artışın pek çok nedeni olmakla birlikte temel neden, Kuzey'in zengin ülkeleri ile Gü- ney'in yoksul üleleri arasındaki uçurumun büyü- mesidir. Küreselleşmenin bir sonucu olarak za- yrflayan yoksul ülkeler bölünmetere zorlanmak- tadıriar. Sorun SovyetlerBihiği'nin dağılmasında görülmüştür. Coğrafya itibanyla dünyanın en bü- yük ve asken yönden en güçlü devleti, 1991 yı- lında dağıldığında 15 ayn cumhuriyet kurulmuş- tur. Kontrolü altında tuttuğu topraklarda yüzde 30, nûfusta yüzde 59, ekonomide yüzde 50 kü- çûlmüştür. Ekonomik gücü üstûn devletlerin desteklediği yeni küreselleşme stratejisinde kuralsız, kurum- suz veyozlaşmışyönetimlehn egemen olduğu ül- kelerde bölünme, bilim ve teknoloji ile destekle- nen kurallı ve kurumlaşan ülkelerde de bütünleş- menin olacağı anlaşılıyor. Bu gelişmeler gelecek- te çatışma ve bölgesel savaşlara da neden ola- caktır..." Tuğgeneral Halil Şimşek'in konuşmasında Tür- kiye'ye yönelik tehdit bölümünde dış tenditlerde- ki değişimin analizi şöyle özetleniyor: "ABD Başkanı Wîlson tarafından çızilmiş, Sevr Antlaşması'yla açığa çıkan, Ingıltere'nın destek- lediği Ermeni ve Kürt devletleh projesi Mustafa Kemal ve arkadaşfan tarafından boşa çıkanlmış, Lozan Antlaşması'yla ortadankalkmıştı. 1927'de ABD Senatosu 'nda yapılan oylamada Lozan Ant- laşması reddedildi. Bu durumun günümüzeyan- sımalanna gelince: 1974 yılında Kıbns Banş Harekâtı'nın hemen sonrasında Rum, Yunan ve Ermeni işbihiği sonu- cunda Ernıeni terörü başladı. 1984 yılında pek çokmasum insanın can kaybının ardından Erme- ni terörü geri çekildi, PKK terörü başlatıldı. 30 bin insanımızı kaybettik. Devam eden Hizbullah ve PKK ile Marksist te- rör faaliyetlerine ilave olarak Ermeni terörü yeni- den çağa uyahanmış hukuki ve siyasi birzemin- de kullanılmak üzere Avrupa Pariamentosu'nun himayesinde karşımıza çıkanlmaktadır. 15Kasım 2000 Avrupa Pariamentosu Ermeni soykınm ka- ran, aynca AB Katılım Ortaklığı Belgesi'nde yer alan Kürt kimliğine ilişkin dayatmalar, içerden ve dışardan desteklenen bu gelişmeler, milli biriiği- m'ızi ve toprak bütünlüğümüzü bozacak büyük bir tehdit niteliğini almıştır. Çünkü bu oluşumlann arkasında olan Avrupa, Ermeni kozu ile Kafkas- lar'a, Ege sorunuyla Balkanlar'a, Kıbns ve Gûney- doğu sorunlanyla da Ortadoğu'daki politikalara müdahil olmanın hukuki altyapısını hazırlamakta- dır..." Altı çizilen bu gerçekler, elbette Türkiye'de in- san haklan, çagdaş demokrasi, Batı uygarlığı, AB standartlannı isteme, bunlar için savaşım hakkı- nı ortadan kaldırmryor. Hatay esnafı isyan etti 'Bıçak kemiği kesiyor' MEHMET ALt SOLAK HATAY-Esnaf için "Bıçak kemiğe davandı" yenne "Bıçak kemiği kesiyor'' diyen Hatay Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Mustafa Kemal Bulut, esnafın kepenk kapatmak ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Geçen yılın değerlendirmesını yapan Bulut, esnaftn zor durumda olduğunu, yetkililerin acilen esnafla ilgili iyileştirme politikalan üretmesini istedı. Çıkanlmış olan hayat standardı vergisinin zulümden başka bir şey olmadığını söyleyen Bulut, az kazanan ve ayakta zor duran esnafın adil olmayan vergilendirme ıle daha da yıpratıldığını belirti. Aynca desteklenmesi gereken esnaf kesiminin yüksekkredi uygulamalanna tabi tutulduğunu söyleyen Bulut, Mısır, Tunus gibı kalkınmakta olan ülkelerde bile esnafa verilen kredi oranının sıfır olduğunu anımsattı. Bağ-Kur'dan emekli olan esnaf ve sanatkârlann Bağ-Kur maaşıyla geçınemeyeceğıni ifade eden Bulut, tekrar çalışmaya başladıklannda maaşlanndan yapılan yüzde 10'luk kesintinin de haksızlık olduğunu dile getirdi.