15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8EYLÜL2000CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / [email protected] 13 ŞlRKETLERDEN • LEE klasik modelleri ve yeni koleksiyonunun tûm ûrûnlerinde indirim başlattı. Jean giyen her yasta insan için farklı ürûnler sunan Lee, zengin renk seçenekleri ve tasanmıyla rahatlığı ön plana çıkanyor. • ELF-SELYAK madeni yağlannın paketkrini değiştirdL Mavi renk olarak bdirknen ûrûnler şöyJe: Tüm motoriar için Excellium5W40,yakıt ekonomisi sağlayan Evolution 5W30, her tip motor için Competition STI15W50vedizel motoriar için kullanılan Turbo Diesel 10VV40. • ARTHUR ANDERSEN, insan kaynaklan konusunda referans sitesi olan wep sitesiyle hizmetlerini ınternet ortamına taşıdı. insan kaynaklan alanındaki gelışmelere yer veren sitenin adresi: www. insankaynaklah. com • HP sponsortuğunda gerçekleştirilen "Keşfin Kryısında" adlı arkeoiojik belgeleme projesi başiadb. Karkamış ve Ihsu barajlannın sular ahında bırakacağı vartıklann beigeknmesi için yapılan fîhnlerçeşiÜiTV kanallannda ve festivaUerde gösterflecek. • ELİT YAZILIM, MEB ve Talim Terbiye Kurulu'ndan onayü bilgisayar destekli eğitim programı CD'lerini okullara, matematik ve fen liselerine ücretsiz veriyor. Eylül ayı sonuna kadar sûrecek olan kampanyaya katılmanın tek koşulu en az 20 bilgisayarlı bir laboratuvarın bulunması. • GILLETTE, MACH3'ûn2-UPüraş makineierini, tüketicilerine kısa bir süre için yüzde 50 indirimli sunuyor. MACH3, kolay temizlenebilme ~ özeUiklerine sahip. • CARREFOURve AKBANK ortaklığıyla 'Carrefour Cart' olnşturuldu. 1 Ekim'e kadar Carrefour Cart ile yapılan alışverişler faizsiz ve 3 taksitle ödenebilecek. • COCA-COLA 'macera içeceği' slogamyla çocuklara yönelik ürettiği Bibo'yu piyasaya sundu. Bibo'nun maceraa kahramanlan Portakal Mick, Limon Zico, Ananas Willy, Ahududu Takami ve Ehna Jay'den oluşuyor. H Johnson & Johnson, 17 Ağustos depreminde Akyazı'nın yerle bir olan en eskı okulunun yerine yeni bir okul yaptınyor. Okul, 500 öğrenciye öğrenim olanağı sağlayacak. Bayar, Telekom'daki sorunun liderler zirvesinde çözülebileceğini söyledi 4 Ozefleştirıne hedefi sapacak'ANKARA(CumhuriyetBü- rosu)-Özelleştirme ldaresi Baş- kanı Uğur Bayar, Telekom'un blok satılacak payının yüzde 20'den yüzde 34'e çıkanlması, yasa değişikliği yapılması ko- nulannın liderler zirvesinde gö- rüşülebileceğini söyledi. Posta Idaresi'ne verilecek yüzde 10'luk payın da halka ar- zını gündeme getiren Bayar, "Miryariarca dolar vennesini beklediğiniz bir grubun pasif üyetikle yetinmeyeceği aşikâr- dır. Önemli olan, yönetim hak- kını vermektir" dedı. Bayar, IMF'nin Telekom'da- ki durum nedeniyle 2000 yılı özelleştirme hedefinin yakala- namayacak olmasından duydu- ğu endişeyi dile getirdiğini be- lirtirken, yıl sonuna doğru Te- lekom ihalesının yapılmasının IMF'yi tatmin edeceğını söyle- di. Bayar, "Dokuzuncu ayda- yız. 7.6 mttyar dolarhk özefleş- tinne hedefinde sapma olacağı kesinleşti. 5.9 milyar dolarda kabcak.l.7miyardohraç*ota- cak" dedi. Uğur Bayar, Cotta- refli'yle görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, dördüncü çeyrek programında yer alan TUPRAŞ'ın ikincıl halka arzı ve Erdemir'in ihalesinin 2001 yilına sarkacağını açıkladı. Erdemir'in Isdemir'e talip ol- duğunu, bu nedenletsdemir iha- lesi yapılmadan Erdemir'in özel- leştirmesine geçilemeyeceğini • Özelleştirme ldaresi Başkanı Uğur Bayar, Carlo Cottarelli'yle görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, dördüncü çeyrek programında yer alan TUPRAŞ'ın ikincil halka arzı ve Erdemir'in ihalesinin 2001 yılına sarkacağını açıkladı. belirten Bayar, TUPRAŞ'ın ikin- cil halka arzını da piyasalann durumuna göre yapacaklannı, ancak özelleştirme hedefıni pa- rasal anlamda gerçekleştiriyor olmalan nedeniyle bu süreci ra- hatlamklannı söyledi. Tfirk Tdekom'da endişe Bayar, dördüncü çeyrekte yer alan Petkim'in özelleştirilmesi- nin orta ölçekli bir halka arz ya da Aliağa'nın blok satışıyla ya- pılabıleceğini bildirdi. Bu yılki özelleştirmelerden 2.7 milyar dolar nakit girişi ol- duğunu, 230 milyon dolar da alıcılarla işlemleri süren ya da özelleştirme Yüksek Kuru- lu'nun onayını bekleyen ihale- ler bulunduğunu bildiren Ba- yar, "3.1 mflyar dolarhk hedefe çok büyûk aksilik olmazsa ula- şacağız. 300-400 milyon dolar KOBÎ'lere dayanışma şirketleri tZAÜR (Cumhuriyet EgeBöroso)- EGS Bank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Tur- han, KOBt'lerin dış pazarlarda rekabet gü- cü sağlamalan ve ihracatlannı arthrabilme- leri için ortak dayanışma şirketleri kurma- lannın zorunlu olduğunu söyledi. TOBB, TOSYÖV ve IZFÂŞ tarafindan 69. ÎEF kapsamında düzenlenen "Yeni YüzyıMa Girişnnci Rııhu ve KOBİTer" konuiu konferanslar dizisinde konuşan Turhan, Türkiye'deki KOBt'lerin tama- mmın dünya ölçeğıne göre küçük işletme- ler sayıldığını kaydederek, bu durumlany- la dış pazarlarda rekabet şanslannın bu- lunmadığını vurguladı. Turhan, KOBÎ'le- • TOrkiye'deki KOBÎ'lerin tamamının dünya ölçeğine göre küçük işletmeler sayıldığı belirtilerek, bu durumlanyla dış pazarlarda rekabet şanslannın bulunmadığı vurgulandı. rin kendilerini gösterebilmeleri için dev- let desteğinın zorunluluğuna dikkat çeke- rek şöyle konuştu: "DevfetKOBfrerchteııilenölçiidede»- teksağtamıyor.Öyieysebuişletnıeler,ken- dileriiçin devlet desteğinden daha önem- ii rol oynayabüecek dayanışma şirket veya kurumlan kunnahdır. ftalya'da ihracat- çıbiriDderinfaıbirarayagelerekde&iksek- törlerde faaliyet gösteren KOBl'Ieri fi- nansman, pazariama, ar-ge, bâgi teknoto- jüeri konulannda desteklemek üzere knr- duklan Federe-Eıport modeü son derece başanhotmuştur.UIkemizdedeEGSGru- bu'non hazır gryim sektöründe uyguladı- ğımodeldeyarâıiıolmus,hattabazıülke- ler tarafindan örnek ahnmıştır. TtM üe Dış Tkaret Mûsteşarfağı da böyle bir Mr- Bkteiiğegidebiliıf SPK Başkan Yardımcısı Sınan Alp de, yaptığ] konuşmada, KOBİ 'ler için risk sennayesi yatınm ortaklıklannın öne- mine değindi. . • , : • ' . • -••.<_ TÜRMOB İHRAÇ EDECEK Sakıncalı müşavirlere soruşturmaEkonomi Servisi - Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odalan Birliği (TÜRMOB), bağlı tüm odalara birer yazı göndererek, adı "Batina Operasyonu"nda geçen yeminli mali müşavirler hakkında soruşturma başlatılmasını iştedi. TÜRMOB Genel Başkanı MusUfa Ozyûrek'ten alınan bilgiye göre, soruşturma sonucunda "suçhı" görülen yeminli mali müşavirler, odadan ihraç edilecek. Biriiğe bağlı tüm odalarda şu anda soruşturmalann yürütüldüğünü belirten Ozyürek, Antalya'da görev yapan ve Balına Operasyonu'nda adı geçen Yeminli Mali Müşavir Düriye Karalar'm da odadan ihraç edildiğini, bu karann da Yüksek Disıplin Kurulu'na ulaştığını bildirdi. Liste TÜRMOB'a ulaşmadı Özyürek, basında yer alan "sakmcah" yeminli mali müşavirlerin listesinin kendilerine ulaşmadığını, bunlan kendilerinin de ancak basından öğrendiklerinı beluttti. Özyürek, "Medyaya sızan liste TÜRMOB'a tebtiğ edümediği için her türiü yonıma müsait Şimdi Bstede isnıi bulunanlar, bu itiban nasü tetafi edecekierini bilememenin tedirgintiği içerisindeler. Zannediyorum, bu kisUerden bazüan, isimlerinin vayımlandığı gazetekr aleyhinde t»7nıiııat davası açacaklar" dedi. KoNUK YAZAR >Körfez Savaşı'ndan bu yana en yüksek düzeyine ulaşan petrol fîyatının düşmesi için OPEC'in üretimi arttuTnası isteniyor. Suudilerden artış sözü LONDRA(AA)-Suudı Arabis- tan'ın, ABD Başkanı B01 Cfin- ton'a petrol üretıminın günlûk 700 bin varil arttınlacağı sözü verdiği bildirildi. Üretim sözü, piyasada hemen yankı bularak fi- yatlarda genlemeye yol açtı. Reuters Ajansı'nm 'güvenilir bir kaynağa' dayandırdığı habe- rine göre Dünya Zirvesi için New York'ta bulunan Suudi Arabistan Veliahtı Prens Abduuah, Başkan Clinton'a, "Haftasonu Vıyana'da yapılacak OPEC toplanûsuıda gûnde700bin varüHkbirarbş ka- rançdanasmıbekkdildmnr söy- ledi. Prens Abdullah'ın, Clin- ton'a, "ülke olarak, petrol fryaü- nm varfl başuıa 25 doiar ohnası- mBtedDdennivebunu sağtayacak- Jannı" söyledığı de belirtüdi. Su- udı prensinın verdiği söz pıyasa- larda hemen etkisin göstererek petrolün varil fıyatlannın gerile- mesine yol açn. Haberin duyul- masıyla petrolün varilfiyatı33.80 dolara düştü. Petrol fiyahnın önceki gün 35 dolar düzeyinı aşmasınm ardından ABD, Petrol ihraç Eden Ülkeler Orgütü'nü (OPEC) üretimin art- tınlması için bir kez daha uyar- mıştıı. ABD Enerji Bakanı Biü Rkhardson, fıyatlann "kabuledi- lemez ölçüde yüksek" olduğunu belirterek "OPEC'in üretim ar- üşı konusunu ciddiyetie ek alaca- ğmı umuyorum" demişti. kadar uzağız. Gübre ihakJeri, THY ihalesi var. THY ihalesini önûmûzdeki 15-2 ay içinde mu- hakkak açnuş olacağız'* dedi. "Tekendişe,TeJekom ihalesi- nin ginruş olduğu istikamettir" diyen Bayar, bu noktada Tele- kom'la ilgili liderler zirvesi gi- bı koalisyon ortaklan düzeyin- de "mutabakat" gerektiğını söy- ledi. Bu kapsamda Telekom'un satılacak yüzde 20'lik payının arttınlması, daha büyük oranda hisse saöşı için yasa değişikliği, yönetim devri konulanna bakı- labileceğini belirten Bayar, ku- rumun yüzde 51 'i devlette kal- dığı sürece personel ve yatınm açısından "kamusalparametre- lere" tabi olduğunu anlattı. Hazine Müsteşan Selçuk Demiralp, açılan ıhaleye ya- tırımcılann ilgi göstermeme- si nedeniyle hayal kınklığı ya- şanan Telekom özelleştirme- sınde değışık altematifler üze- rinde çahştıklannı bildirdi. IMF heyetinin ekim ayında yeniden Türkiye'ye geleceği- ni söyleyen Selçuk Demiralp, şu anda 2000 bütçesinin ger- çekleşmelerinin gözden geçi- rildiğini, bu çalışmalar bitme- den 2001 bütçesinin ele alı- namayacağını söyledi. ATO'dan ek vergi uyansı Bu arada 2000 yılı bütçe ge- lirleri içinde önemli bir yer tu- tan deprem vergilerinin 2001 yılında da devam ettirilmesi yö- nündeki görüşe özel sektörden serttepki geldi. Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Ay- gûn, IMF heyeti ile görüşmesin- de, ek vergilerin devamı yönün- de karar alınması durumunda özel sektörün ekonomik prog- rama desteğini çekeceği uyan- sında bulundu. BAKKALLAR ÖFKEIİ CocaCok'da ftyattartışması devam edhvr Ekonomi Servisi - Coca Cola sanş fiyatlanndaki farklılık tüketicileri rahatsız ederken bakkallar da marketlere ucuz ürün sanşma tepki göstermeye devam ediyorlar. Coca Cola fırması ise fıyatlar konusunda satıcılara fıyat "dfflrte'' edemeyeceİderini kaydederek "Sadece öneride buhmabiüriz'' açıklamasını yapıyorlar. Izmır Bakkallar ve Bayiler Odası Genel Sekreterliği'nce hafta sonu yapılan açıklamada, Coca Cola firmasını fiyatlar konusunda ayncalık yapmakla suçlamıştı. 'Firma fiyat belirkyemez' Firma ise Rekabet Yasası'na göre satış fîyatının belirlenmesini yapamadıklarmı bildirerek "Biz sancrya fiyat dikte edemeyiz. Sadece nihai fîyat sadşını tavsiye edebüiriz" açıklamasını yaptı. Büyük marketlerde ürünün ucuz satümasının nedeninin promosyonlu satışlardan kaynaklandığı kaydedih'yor. Bakkalda 300 bin civannda satılan kutu kola, markette 250 bin liraya satıhyor. Bakkallarda ortalama 1 milyon liraya satılan 2.5 litrelik kola, büyük marketlerde 750 bine kadar iniyor. ÇİFTÇİ DOSTU SADULLAH USUMİ Pamuk Üretjcilerinin Tepkisi Sertleşiyor Belevi, Izmir'in Selçuk ilçesine bağlı şirin bir bel- de. Kurulduğu tarihten bu yana dünyanın en kaliteli pamuklan bu beldede ve çevresindeki köylerde ye- tiştirildi. Belevi'nde yaşayan insanlanmız uzun yıllar yetiş- tirdikleri pamuklaria hem huzurlu bir hayat sürdür- düler hem de ülkemize bol döviz kazandırdılar. Ancak 1980 yılından sonra bu beldede yaşayan in- sanlanmızın kaderi birdenbire değişti. Binbir emek ve masrafla yetiştirdikleri pamuklardan sağlanan pa- ralar, kendi keseleri yerine, tüccar ve sanayicilerin ka- salanna aktı. 20 yıldan beri işbaşına gelen asker ve sivil hükü- metler, tanm ürunlerine her yıl çok düşük taban fi- yatlar verdiler. Üstelik, ürün bedelleri aylarca öden- medi. Hatta çoğu zaman uzun vadeli taksitlere bağ- landı. Böylece, güzel ve mutlu günler gerilerde kal- dı. Zenginlik yerini, ekonomik sıkıntılara bıraktı. Belevi'nde geçimini topraktan sağlayan insanlan- mız üç-beş yıldan beri banka kredılen ile ayakta dur- maya çalıştılar. Bu arada binlerce üretici, mark veya dolarla iş yapmaya başlayan tefecilerin eline düştü... Kısa bir süre sonra o yollar da tıkandı. Birçoklan borçlannı ödeyemeyecek kadar mali krize sürüklen- di. Beldedeki bakkallar, tanm aletleri tamircileri gün- lerce aylarca peşin para yüzü göremeden kepenk- lerini indirmek zorunda kaldılar. Kahvecilerin veresi- ye defterlerinin sayısı geçmiş yıllara göre belki 10 kat arttı... • • • Belevi sadece bir örnek. Aydın, Izmir, Manisa, Denizli ve Muğla'ya bağlı kent, belde ve köylerimizdeki durum da Belevi'nden farksız. 1980 yılına kadar zenginlik fışkıran Ege Böl- gesi'nde çiftçi de, esnaf da, işçi de vartık içinde yok- luk yaşıyor. Geçen yıl pamukta 12 sent olan primin bu yıl 20 sente çıkanlması beklenirken 9 sente düşürülmesi mil- yonlarca pamuk üreticisini de isyan ettirdi. Belevi'nde ilk tepki genç Belediye Başkanı Rab- bani Kurudal'dan geldi. Başkan'ın verdiği bilgiye gö- re, pamuktan gelecek gelir, banka kredılerınin faizi- ni karşılamaya bile yetmeyecek... Faizlerin bir yılda ikiye katlandığını belirten Kurudal şöyle diyor: "Evvelki yıl 500 milyon lira kredi aldım. 800-900 milyon liraya ulaştı. Pamuktan gelen gelir bu borcu ödemeye yetmedi. özel bankalardan aldığım kredi- lerie, akraba ve dostlardan sağladığım yardımlaria kapattım. Geçen yıl 1 milyar 100 milyon lira kredi al- dım. Şimdi 2 milyar liraya yaklaşmış. Bu kadar pa- rayı nasıl ödeyeceğimi şimdıden kara kara düşünü- yorum... Aynca, özel bankalara borçlanma var." Başkan, pamuğun acıklı hikâyesini anlatırken tirtir titriyordu. Ama heyecanı ve öfkesi bir türlü yatışmı- yordu: "Pamuğa 20 sent prim bekliyorduk. Oda9 sent belirienince, artık hiçbir umudumuz kalmadı..." Yadiğerieri... Ramazan Acımaso, Şerafettin Kanat, Halil Ka- ragöz, llhan Dönmez, Salih Şimşek, Yaşar Yılmaz- taş, Muharrem Özkoca, Şevki Oİgun, Alaeddin Ke- Hepsi de barut fıçısı gibi... Salih Şimşek: "Zeytinyağımızı geçen yıl 400 bin liradan sattık. Biz sattıktan sonra fiyatlar birdenbire 1 milyon 100 bin liraya fıriadı. Bizzararettik, tüccar kazandı. Biz ucuz verirsek, hiç olmazasa tüketici ucuz yesin istiyoruz. O da olmuyor. Ne yazık ki onlar kilosunu 2 veya 3 milyondan aşağı yiyemiyoriar." Yaşar Yılmaztaş: "Buğdaya 102 bin lira fiyat ilan edildi. Biz buğda- yımızı 72 bin liradan satabildik. O da tüccara aracı- lar koyarak, yalvara yakara... Pamukta durum daha da kötü olacak. Işçiye verecek paramız yok. Mazot alacakparamızyok... Neyapacağız... Tabiigene te- fecinin yollannı arşınlayacağız..." Oto elektrikçisı Ali Kılıç ve dığer esnaf "İş var, ama para yok" diyor. Kasap Bülent Gökkaynak ise Be- levi ve çevre köylerde et yiyen kalmadığını söylüyor. Bu arada üç bakkaldan ikisinin de kapandığını öğ- reniyoruz. Aydın Merkez ilçeye bağlı Dalama beldesinden Ir- fan Aydın da 9 sent prime ateş püsküren çiftçiler- den: "Geçen yıl ve daha önceki yıllarpamuğa, buğda- ya hep düşük alım fiyatlan verildiği için zaten daya- nacakgücümüzkalmamtştı. Buyil 20 sentprim bek- liyorduk, 9 sent verildi. Çiftçi bu koşullarda kendisi- ni kurtaramaz. Hükümet 20 sent prim verilmesi için yeni bir karar almalıdır..." • • • Pamuğa verilen 9 sent prim Ege Bölgesi'ni kanş- tırdı. Tepkiler giderek yoğunlaşıyor ve sertleşiyor... TARİŞ Pamuk Birtiği Başkanı Mehmet Bakanoğ- lu da çok kırgın ve kızgın. Her türlü yasal eylem yap- maya hazır olduklannı belirten Bakanoğlu, "Gerekir- se kavgaya, gerekirse pamuk yakmaya hazınz" di- yor... Hükümet, IMF baskılannı bir kenara iterek 9 sent primi 20 sente çıkanmazsa Ege Bölgesi'nde bugün- lerde önemli gelişmeler olabilir... / Prof. Dî. AHMET ÇAKMAK Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yukanda gördüğünüz başlık ay- nı zamanda Sayın Hasan Cemal'in 2 Eylül günü Milliyet gazetesincte- ki yazısının başlığı. Cemal'in aktar- dığına göre ABD Merkez Bankası Başkanı Greenspan Avrupalılann Euro'daki düşüşü engelleyememe- sini Avrupa'nın 'fazla sosyal' olma- sına bağlıyor. ABD daha serbest dış ticaret ve endüstri ilişkileri po- litikalan izlediği için ekonomide ba- şarılı olmaktadır. Nitekim Hasan Cemal yazısını bitirirken tarih baba- nın, rekabete dayalı soğukkanlı he- sap-kitap ekonomisinin yerini hiç- bir şeyin tutmadığını dünya âleme gösterdiğini söylüyor. 'ABD ekonomisinde ortalama gerçek ücret son yirmi yılda yakla- şık yüzde 20 azalmıştır' (*). OECD verilerine göre Almanya ve Japon- ya'da verimlilik ve reel ücret artış hı- zırıın, son 10-15yılitibanytaABD'den daha yüksek olduğunu göstermek- tedir. 1985-1995 döneminde G-7 ül- kelerinde ortalama yıllık reel ücret artışı en düşük olan ABD'dir, üste- lik diğerieriyle ABD arasında hayli büyük bir fark vardır" (**)• öyleyse ABD'nin ülke çalışanlanna refah getiren bir ekonomik performansı söz konusu değil. Bu ülkede çalı- İşçi Düşmanı... İşçi Dostu... Kim?... şanlann refah düzeyinin hem geç- miş dönemlere kıyasla hem de öte- ki merkez ülketerinin çoğuna göre iyiye değil, kötüye gittiği görülüyor. ABD ekonomisinin çaltşanlaraçtsm- dan şu andaki tek olumlu yönü, yüksek istihdam düzeyidir. Ama bunu da doğru değertendirmek ge- rekir ABD'nin en büyük şirketleri ya- kın geçmişte çalışanlannın yüzde 20'den fazlasını işten çıkardılar. Bu insanlar şu anda istatistiklerde iş sa- hibi veya emekli görünüyor olabi- lirter, ama ciddi gelir kaybına uğra- dıklan kesin. Çünkü ABD ekonomi- sinin yaşamakta olduğu sözde 'bo- om'un özelliği ucuz işgücüne da- yalı hizmet sektörierinin yaygınlığı. Tabii bunun yanı sıra iyi ücret ve- ren sektörler de var. Butün bunlan görmezden gelip ABD'nin çalışan- lanna iyi ücret ve iş sunan bir bo- omyaşamakta okjuğunukabulede- lim. Bunun açıklaması yine Gre- enspan'ın iddia ettiği gibi esnek endüstri ilişkileri (çalışanlann kaza- nılmış haklannı koruyucu düzenle- meterin kaldınlması diye okuyunuz) değildir. "Bu ABD borçlannı finan- se etmek ve rekabetteki kendi ba- şansızlığını ödetmek için Üçüncü Dünya'nın ve ABD'nin kendi rakip- lerinin artık değerinin doğrudan doğruya kullanılması yoluyla sağ- lanmıştır" (***). ABD'nin dış açıkla- nna, iç ve dış borçlanna ve öteki ül- kelere dayattığı iktisat politikalan- na bakıldığında bayağı gerçekçi bir açıklama. Ben Hasan Cemai'in yazısını okuduktan sonra ILO verilerine de göz attım. Sektörel düzeyde ABD ve Almanya'da ücretleri kabaca karşılaştırmaya çalıştım. 1998 ve 1999 itibanyla baktığımızda kimi sektörterde Almanya'daki ücretler, kimilerinde de ABD'deki ücretler daha yüksek gözüküyor. Ama ben- ce asıl dikkat çeken nokta Alman- ya'da sektörterarası ücret farklılık- lannın ABD'den çok daha az oldu- ğu. Bunun aslında birbirine bağlı iki nedeni var. ABD ekonomisi dünya ekonomi- sindeki gelişmelere uyum sağlama bakımından Hasan Cemal'in dedi- ği gibi daha esnek. Yükseten sek- törterde ücretler artıyor, diğerlerin- de azalıyor. Alman işçilerinin hak- lannı düzenteyen yasal şemsiye da- ha geniş ve etkili olduğu için Al- manya'da ücret farklılıklan ABD'de- ki kadar değil. Üstelik ben sadece imalat sanayileri ile ilgili veriiere bak- tım. Tüm çalışanlar gözetildiğinde ücret yelpazesinin iki ülkede de açı- lacağı belli. Zaten gerek sektörlerarası ve gerek ülkelerarası ücret farklılıkla- nnın giderek büyümesi çalışanlann başındaki en büyük dertlerden bi- ri. Çünkü dünya çalışanlannın bir- liği mücadelesinin altını oyuyor, da- hası onlan birbirine kırdırmaya ka- dar vardınyor işi. Ve bu yüzden de sermayenin oyuncağı oluyorlar. Söz- gelimi Japon işçileri, ülkelerindeki ortalama verimlilik düzeyi ile kıyas- lanarak bakıldığında görece düşük ücretlere razı edildiler. Japonya'nın bunun getirdiği ma- liyet avantajı ile ABD ve Avrupa'yı hırpalaması, bu ülkelerin sermaye sınıflannı ve devletlerini de çalışan- lannın haklanna karşı daha saldır- gan hale getirdi. Yann Çin, ileri tek- noloji dışındaki tüm alanlarda gö- rece çok ucuz işgücü ile pazarian ele geçirmeye başlayınca Türki- ye'nin, Latin Amerika'nın vb. senna- ye sınıflan ve devletleri kendi çalı- şanlannın haklanna karşı daha sal- dırgan olacak. Devlet ve sermaye kendi çalışanlanna dönüp 'ya da- ha düşük ücret, ya işsizlik' diye- cek. Böyle bir dünyada sermayeye en cazip otanaklan sunan bir ülkeye ser- maye akması ve istihdamın yük- selmesi mümkün. Ama bu dünya çalışanlan açısından srfırtoplamlı bir oyundur. Başka ülkelerdeki fiili ve potansiyel işler o ülkeye gelir. Altemaöf, dünya çalışanlannın bir- liğinin sağlanmasıdır. Tarihin henüz idrak edilememiş garip tecellisi ise kendilerine bir gelecek aramakta oian ulus devletlerin, özellikle de azgelişmiş ve orta gelişmiş ülkeler ulus devletlerinin variık nedenini sağlama alacak tek yolun bu ol- masıdır. Burada ulus devlete pozi- trf bir anlam yükleyerek yazdım ta- bii.. Yoksa uluslararası paranın (bu- na uluslararası sermaye demek ne kadar doğru, bilemiyorum) ve IMF'nin noteriiğini yapan ve çalışan- lan sustunmakla görevli bir polis devietine, bu gidişle belki de herza- mankinden fazla ihtiyaç duyulacak- tır. Benim sözünü ettiğim, pozitif anlam yüklediğim ise yeniden sos- yal devlet hizmetlerini gören, tek- noloji atılımlanna öncülük eden bir devlet.. işte öyle bir devlete giden yol dünya çalışanlannın biriiğinden geçiyor. Bence tarih babanın öğrettiği iş- te bu: Dünya çalışanları için dünya çalışanlannın birliğinin yerini hiçbir şey tutamaz ya da işçilerin kendi- lerinden başka dostu yoktur. * Fred Moseley, The Decline of The Rate of Profit in the Post-VVar United States Economy: Due to Inc- reased Competition or Increased Unproductive Labour, Hbtorical Ma- terialism, sayı 4, 1999 **Robert Brenner, Turbulance in the VVorid Economy, New Left Re- view, s. 256, 7998 "'Alan Freeman, Crisis andPo- verty of Nations: Two Market Pro- ducts Which Value Explains Better, Historical Materialism, s. 5, 7999
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle