15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 EYLUL 2000 PERŞEMBE 20. YILINDA 12 EYLIJL Hukukcular 'Evren öüonune çıkarüsın' ANKARA (Cumhurtyet Bûrosu) - Turkıye Barolar Bırlığı (TBB) Genel _ Başkanı Prof Eralp Özgen, 12 Eylül un uzennden geçen 20 yılın ardından "ölüın emirlerr verdığını itıraf eden Kenan Evren'm açıklamasını "Yargıyı bir tarafa atıp tek kişınin emir vermesiyle, olağanustü bir dönem oba bile hukuka aykm" dı>e değerlendu-dı Darbecılen 'despot' olarak tanunlayan Turkıye Insan Haklan Vakfı Başkanı Yavuz Önen, "Pınochet gibi vargılanması gerekijor'' dıye konuştu 12 Eylul darbesının lıden, 7 Cumhurbaşkanı Kenan Evren, atv'nın oncekı gun >ayımlanan ana haber bultenınde An" Kırca'nın sorulanm yanıtlarken "darbe sürecinde MDii Güvenlik konseyi üvelerinden yonelebilecek bir suikasta karşı, suikasûn faillerinin mensup olduğu siv asi hareketin cezaevinde bulunan bütün üyeterinin öldürülmesi karan" aldıklanm soyledı Kenan Evren'ın olum emırlennı verdığını ıtıraf ettığı açıklamalan, hukukçular tarafından "12 Eyiül darbesuıin vahşet manbğını icermesi açısmdan önemli itiraflar" olarak değerlendınldı Hukukçulann Evren'm açıklamalanna ılışlun goruşlerı şoyle Eralp Özgen (TBB Başkanı): Boyle bır emır tamamen hukuk dışıdır Eğer boyle bu- suıkast haben geldıyse sanıklar yakalamp yargıya çıkanlır Yargıyı bır tarafa atıp tek kışının emır vermesiyle, olağanustü bu- donem olsa dahı hukuka aykınlıktır, yapılmaması lazımdı 'Wır emri verdim, öldürün' demek, ancak aşıret ıdaresınde söz konusu olabılu- Hukuk devletmde olamaz Hakkı Suha Oka> (\nkara Barosu Başkanı): O donemm hukuku yoktu kı Bu tur dönemlerde doğaldır kı darbemn egemen guçlen hukuk dışı talımatlar venrler, çunku hukuk v/ok Yavuz Onen (Tfirtdye tnsan Haklan \akfi Başkanı): 12 Eylul rejımı sorgulanmadan, bu rejımı uygulayanlar yargı onune çıkanlmadan, demokratıkleşme olamaz Temel hak ve ozgurlukler, ınsan haklan dedığımız alanda bu- ıyıleştırme olanağı yoktur O nedenle Turkıye'nın de Portekız gıbı otonter mılıtanzmın kalmtılanm temızlemesı lazım tspanya gıbı faşıst rejımın butun organlanyla, kurumlanyla temızlenmesı surecmı yaşaması lazım ttalya gıbı gladyosunu bulup çıkarması lazım Kaldı kı, bızım gladyo ekranlarda dolaşıyor Pmochet gıbı yargılanması lazım bu adarmn Nevzat Helvacı (Tûrkiye İnsan Haklan Kurumu Vakfi Başkanı): O donemde hedef 650 bın kışı Bu kadar kışı oldürülecek. Bu tam bu- kathamdır Suıkast ışme kanşıp kanşmamanın onemı yok, bu msanlar ışlemedıklen suç ıçm cezalandırılmış olacaklar Ustelık cezalandıran da yargı orgam değıl, 5 kışılık bırcunta Butam anlamıyla faşıst bır yaklaşımdır Nazı dönemı Almanyası'nda da buna benzer olaylar yaşandı Boylece EvTen şecaat arz etmış oluyor Ali Ersin Gûr (Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı): Evren'ın suç ışledığımn ıtırafıdır Savcılann derhal harekete geçmesı gerekıyor Bu konuşmasını ıhbar olarak algılayıp Evren hakkında, cmayete teşvık ve cmayetten dava açılması gerekıyor Kendısıne yakışanı yaptı 12 Eylül darbesinin 20. yılında sağlık açısından gelinen nokta iç açıcı görünmüyor Sagbk hizmetLeri yökertilcli Dr.ATASÖYER* 1 ^ Eylül darbesınden son- / / ra sağhkta yaşanan ge- -L Â* lışmelere dün kaldığı- mız yerden devam edıyoruz 9 Sağhğmdaıçınde olduğu alan- lan etkıleyen 1980 sonrası değı- şıklıklennden bın de, kamu malı- yesı polıtıkalannda olmuştur Bu bağlamda "devietin küçütoülmesi, dışa açık bir ekonomık nıalı yapı- bnmanndestddenmesı,devlet ağr- hkta boluşum dinamıkienne geçiş" tercıhlen on plana t,ıkmıştır Dev- letın kûçultûlmesı, devletın doğ- rudan gınşımcı olarak gırdığı KÎT modehnden vazgeçmesı, kaynak toplayan ve dagıtan bır bınm ola- rak bütçe aracılığı ıle mudahalesı- nın gıderek ışlevsız hale gelmesı, mal ve faktor fıyatlanna doğrudan mudahale ıle ekonomık yaşamı et- kıleyen kurallann oluşrurulması alanındakı yasal/kurumsal düzen- lemelen gevşetmesı şeklınde sey- retmıştır ÖzellıkJe butçe alanında yaşanılan değışıklıklenn bızı daha fazla ılgılendırdığını duşunüyo- rum 1980 öncesı butçe harcama- lan ıçınde, ağırlığını personel har- camalannın oluşturduğu can har- camalar kalerru yuzde 66 2 oranın- dayken 1980 sonrası gıderek gen- lemış, 1996'dan ıtıbaren yuzde 40'larmalanaduşmuştur Bununan- lamı, sağlık personelının de ıçınde olduğu kamu çakşanlannın emeğı- nındahaucuzakapatılmasıdır Ay- nı donemde, bütçeharcamalan ıçın- de yatınm harcamalannın payı ne- redeyse 2/3 oranında genleme gos- termıştr Bu arada, kamu özel fon- lan, dönersermaye uygulamalan ve yerel yönetımler aracılığı ıle yapı- lan yatınmlann artması üe bır yuk- selme gosterse de reel kamu yatı- nmlan 20 yıl boyunca sûreklı \e dû- zenh olarak genlemıştır Kamu yatınmlan 10 Dışa açık bır ekonomıyege- çümesı çerçevesınde, kamu yaü- nmlannın profılı değıştınlmıştır Yatınmlarda ağırlık ımalat sanayı- ınden haberleşme/ulaştırma ve tu- nzm gıbı hızmet sektorlenne kay- dınlmış, eğıtım ve sağlık gıbı ın- sanı sermaye yatınmlanna gere- kenönemverdmemışnr Teşvıkle- rm de hızmet sektörune kaydınlma- SL, bu alanda özel yannmlan artür- mıştir Emek-sermaye arasındakı bölüşum ılışkılen, reel ucretlenn ve çıftçının elıne geçen fîyatlann aşın- dmlması ve vergı gelırlen ıçınde da- ha adıl olan dolaysız vergılenn ağır- lığının, adaletsız dolayh vergılerle yer değışnrmesı yolu ıle emek aley- hme bır gelışme göstermıştır Ka- mu hızmetlennde de ağırlık, serma- yenın üıtıyaçlan doğrultusundaka- musal altyapı yatınmlanna kaydı- nlmış, kamu fonlan destekleme amacı ıle belırh sermaye gruplan- na aktanlmış, eğıtım ve sağlık da- hıl kamusal harcama kalemlen ku- çültûlmüştur, talebı karşılayamaz hale geünlmışür Devlet yapısında değlşllcllk 11 Ekonomık değışıkhklennya- nı sıra, devlet yapısında da koklü değışıklikler yaşanmışnr 1980 son- rasında Bu yapılanma, tıpkı eko- nomık değışıklıklerde olduğu gıbı uluslararası bağlantılı sermayenın çıkarlan doğrultusunda olmuştur Bır yandan tekelleşme, devletın da- ha fazla desteğı ıle gelışırken dığer yandan uluslararası sermayenın ta- şeronluğunu "uteaMc" olarakyan- sıtan yenı bır gelışme olmuştur Anadolu Kaplanlan ya da KOBİ'ler Emekkesımınde ıse ücretlerde duş- me, kazanılmış haklann gaspı, ış- sızlığın artması, sendıkalaşma ora- nında duşme gıbı olumsuzluklar yaşanmıştır Bu gehşmelen sağla- yabılmek, ekonomı yonetımının, denehme ve eleştınye kapalı bır şekılde, klasık devlet sıstemının dı- şına çıkanlması ıle mumkun ol- muştur Surecın dort temel unsuru vardır, kanun hükmunde karama- meler, fon sıstemı, prensler, Hazı- ne ve Dış Tıcaret Musteşarlığı'nın ekonomı bürokrasısınde öne çıkma- SL Kanunhukmünde kararnameler, yasama sıstemınde kanunlann ye- nne geçmeye başlamış ve TBMM'nın devre dışı bırakılması ıle eleştn/denetım sureçlennın dış- lanması sağlanmıştır Fon uygula- ması ıse geleneksel butçe sıstemı- nı de\Te dışı bırakmışnr Daha çok butçede şekıllenen ulkenın malı görüntusu gıderek artanveyone- tımı denetım dışı ellerde yoğunla- şan fonlarla bulanıklaştınlmıştır Ulkenın geleneksel burokrasısı ıçın- de yetışen, tum kadrolaşmaya kar- şın ulusal tonu ağır basan ve dene- tım sureçlennde hesap verme ge- leneğı ıle yetışen burokratlar yen- ne, çıft pasaportlu ve vıcdanı (ve cüzdanı) emperyahst odaklarabağ- lı prensler devreye sokulmuştur Bu ulusun seçılnüş temsılcılenne ve demokratık kuruüanna değıl, kendılennı şekıllendıren uluslara- rası malı odaklara hesap vermeye güdulü yenı burokrat turunûn dev- reye sokulması, geleneksel burok- rasıdekı teknık kadrolann tasfıye- sı anlamına da gelmıştır Ortadakı boşluğun, artık teknık ışler yap- mak zorunda olmavan dıncı ve mıl- hyetçı kadrolarla doldurulması yo- luna gıdılmıştır Hazıne ve Dış Tı- caret Musteşarhğı'nın kurulması, TBMM - hukumet - Mahye uçge- nınde daha denetlenebılır olan eko- nomı yönetun sıstemının, yurüt- menın en başındakılerle sınırlı sa- yıda burokrata devTedılmesının adı ohnuşnır Yenlden sağlık 1 Son 20 yılda gerek ekonomı alanında atılan adımlar, gerekse sağlık alanında gundeme getınlen yasal-yonetsel değışiklıklenn sonu- cu kamu sağiık hızmetlennın ço- kernlmesı olmuştur 1989-93 döne- mındekı şışırme gelışme sonucu yaşanan arnş dışında, sağlık butçe- sı, oldukça duşük oranda se>Tet- mıştır Yıne kamu yatınmlannın genel olarak azalması ıle paralel olarak, kamu sağhk yatuımlan da genlemışhr Çahşanların reel uc- retlennın genlemesınden daha faz- la bır genleme duzeyını yaşayan kamu sağhk personeh ve özelhkle hekımler ek ış yapmadan geçıne- mez hale gelerek ozel sağhk sek- torunün ucuz emek pazannın büe- şenı durumuna duşmuşlerdır Koruyucu heklmlik masettl 2 Kamu sağlık sektorûnün ço- keraJmesı, bıryonu ıle koruyucu he- kımlık hızmetlennın ıflas etmesı şeklınde yaşanmışnr Su ve kana- lızasyon gıbı altyapı yatınmlan gı- derek kısıhrken Sağhk Bakanlı- ğı'nın yaptığı koruyucu hekımlık yatınmlan yuzde 1 'ler duzeyıne genlemışor Kamu sağhk hızmet- lenndekı genlemenın bır başka so- nucu, zaten sınırlı sayıda olan sağ- hk ocaklanrun halktan para alma- dan ayakta duramaz dunima gelme- sıdır Aynca, sağhk ocaklanrun aşı- lama, gebe-bebek ızlemelen ben- zen yaşamsal ışlev len de genleme göstermıştır 3 Tedavı hızmetlennde yaşanan durum ıse devlet-unıversıte hasta- nelennın devlet butçesının yetersız- lığı nedenıyle, doner sermaye ben- zen araçlarla ayakta durabılrne nok- tasına gelmesıdır 1989 sonrası üp fakultesı hastanelennın gıderek dö- ner sermayeye bağımh hale getınl- mesı, bugun bu hastanelenn fiılen ozel hastaneler gıbı çalışmasına, üp fakultelennın de eğıtımden çok, para geûren hızmet temellı kurum- lara donuşmesıne yol açmışnr Dev- let hastanelen ıse ozellıkle 1994 knzınden sonra, Sağlık Bakanlı- ğı'ndan neredeyse çalışan maaşla- nnın dışında para alamaz hale gel- mışler, ışı dondurebıhneyı Yeşıl Kart ağırhklı döner sermaye gelır- len ıle yapar konuma duşmuşler- dır 1994 sonrası, butçe veyatınm- lann ıyıce lasılması, tum kamu has- tanelennde pohklınık, yatan hasta ve amelıyat sayüannın artışını da duşurmüştur özelle$tirme 4 Bu arada, neredeyse kamu sağhk kurumlanna maaş dışında bır para odenmemesı, bazı hasta- ne hızmetlennın (ozellıkle destek hızmetlennın) kamu hızmetı dışı- na çıkanhnasını taşeron şırketle- re, vakıflara devredılerek ozelleş- nrümesını genrmıştır Bu durum destek hızmeu veren kamu perso- nelının ıstıhdamının gıderek azal- tılmasıyla bırhkte seyretmıştır 5 Kamu sağlık kunımlannda çalışan hekımlenn reel ucretlen- nın genleölmesı, bır başka dına- mıkle bırhkte yaşanınca, kendınden ve çahşnğı ortamdan memnun ol- mayan bırvasıfsız kıtle ortaya çık- mışnr 1980yıhnda27bınolanhe- kım sayısı, bugun 80 bını aşmış, np fakultesı sayısı da -28'ı 1980 son- rası açüan-47'yeyukselmıştır Ço- ğunun altyapısı oldukça kotu olan üp fakultelenmn açılması ve yılda 5000 cıvannda helam mezun edıl- mesı, hekımler arasında var olan eşıtsızlıklen daha da dennleşür- mıştır Bır yanı ıle ulkenın "kay- mak" tabakasına hızmet veren ve Batı ulkelennde var olan teknolo- jık duzeye sahıp bu ortamda hız- met veren hekım kesımı ıle "öCeki Türidye"ye gerek kamu, gerekse ozel sağhk kunımlannda sınırh ko- şullarda hızmet \ ermek durumun- da kalan hekımler arasında, sade- ce gelır anlamında değıl, statu, ya- şam larzı, sosyal olanaklar vb du- zeyde farkhhk artmıştır özel saflhk pazarı 6 MGK donemınde uygulama- ya sokulan, ozel sağhk sektorunun teşvık kapsamına ahnması, ANAP donemı boyunca desteklenerek ka- mu fonlan elıyle desteklenen bır özel sağlık pazanyaraölmıştır Te- mel olarak, pahalı-gelışmış tıbbı teknolojıye dayanan, otelcılık hız- metlen luks olan sağlık pazan, ka- munun seçenek olmaktan çıkanl- ması ve kamusal guvenlık sıstem- lennuı fon aktanrıası ıle yaygın- laşmışür Insanlann kamu sağlık hızmetlenne ulaşamaması ya da ulaşnğında ıstedıklen duzeyde hız- met alamaması, cepten sağlık har- camalannı arttınruştır Teknolojı odakh bu gelışme, ulkedekı kaynak- lann yurtdışına akmasına yol açan tıbbı tıcaretı yukselünıştu- Ozel sağhk sektorû, henüz buyuk serma- ye ıstemlen ılgıyı göstermese de, onemh bv büyüklüğe ulaşmıştır 7 Sağhk Bakanhğı, ozellıkle cumhunyetın ılk donemlennde ol- dukça ışlev sel ve teknık bınkımı yuksek sayılabılecek bırkunım ola- rak one çıkmasına karşın, dev letın yenıden yapılandığı son 20 yıl bo- yunca önemli ölçude ışlevsızleş- mıştır Gıderek kısıtlanan Sağlık Bakanhğı butçesı, maaş odemele- nnın otesınde bıranlam U%de etmez hale gelmıştır Teknık gonınen yö- nu, Dunva Bankası ıle anlaşmaçer- çevesınde oluşturulan Sağlık Pro- je Koordınatorluğu ne, teknık ışle- n de geleneksel bakanlık burokra- sısı yenne '^ıroje prensteri"ne ak- tanlan Sağlık Bakanlığı, para ye- tersızlığı ortamında, hıçbır teknık bınkımı olmayan sıyasal kadrolar- la dolduruldu Parasal ıhşkıler de daha çok doneT sermaye ıle ışlen- nı donduren sağlık kurumlannın ve ıdan bınmlenn ıhalelenndekı rant boluşumu şekluıe burundu Böyle bır kurumun başında oturu- yor olmak, hahyle hıçbır şey yapa- mamak anlamına geldığınden, "iş yapargörünme"amaçlı "şov"lar dı- şında bır seçenek kalmamaktadır Toplumsal yoksullaşma 8 Halka yansıvan ıse gerek top- lumsal yoksullaşmanın, gerekse sağlık hızmetlennden yararlanma- da yaşanan yoksunluğun getırdığı eşıtsızhklerdır Neredeyse toplu- mun 1/3'unun sosyal guvencesı yokken, once Fak-Fuk-Fon ıle son- ra Yeşıl Kart ıle eksıkhk gıdenlme- ye çalışıldı Ama 20 yıldır ddler- den dûşmeyen Genel Sağhk Sıgor- tasıgerçekleşemedı Ustehk,Dun- ya Bankası dayatmalan sonucu var olan sosyal guvenlık sıstemlen, özelhkle SSK çokerülmeye devam edıldı Gehnen noktada, yırmı yıhn oze- ü boyle' 12Eylul'un20 yümda sağ- lıkta alınan mesafe, hıç ıç açıcı de- ğıl Onemh olan, 80'le başlayan surecı tersıne çevirmek Umutlave guçle BİTTİ (•) Halk Sağlığı Lzmanı Dokuz Eylûl Onı Tıp Fakultesr Halk Saglığı Anabılım Dalı Og retım Lvesı KAYNAKLAR 1 Belek 1 So)er A Sağlılcta Özelleştırme Sonın Ya>m!an 1995 2 Guler B \ Yenı Sağ ve Devletın Degışı mı TODAİE 1996 3 Kılıç B Savek, 1 Mezunıyet Öncesı Tıp Eğıtımı Raponı 2000 TTB \ ayını 2000 4 Ojan O Sos>al\ardımlaşmaveDayanış mavı Teşvık Fonu VTOB 1989 1 1989 5 Oyan O Turicı>e Ekonomısı Nereden Ne reye'', Imaj Yayıncılık 1998 6 Petrol tş, 20 Başlıkıa 2000 Butçesı Petrol Iş Araştırma Servısı Aralık 1999 7 Sağhk Hızmetlen Temel Kanunu 1987 8 Soyer A, Darbe Lıberalızasyon ve Sag lık Turitıye Fptografi (1980-1995) 1996 9Şemın.S Clkemızde Sağlık Mevzuatı \e Sağlıkla llgılı Pohtıkalann Genel Değışım Dı namıklen Hekım\e Vaşam Sayı2 1992 10 TTB Sağlıkta Gundem Hericese Eşıt Fır satmı' > Sert)estPıvasaEgemenlığınıı' ) 1992 PERŞEMBE ORHAN BURSALI 12 Eylül, Öncesı ve Sonrası "12 Eylül= Asken Darbe" denklemı saçmalığın en saçması gelıyor bana Özelhkle kolaycı ve ezbercı aydınlar, medyanın yuzde 99'u, sadece asken darbeyı ve sonrasını gormeyı tercıh edıyor Ecevit nasıl goturuldu Demirel kızıp paltosu- nu nasıl attı ve eşının makyaj çantasını nasıl taşt- dı Erbakan ne yaptı vs Esas olan darbe oncesıdır Darbeye nasıl ve nıçın gelındığıdır Darbe ortamının hazırlanmasında kımlenn katkı- sı vardır Ana soru, darbe oncesındekı kaos ortamını kımlenn ve nasıl tırmandırdığıdır Darbecılen yargılamak dıleğı, darbe öncesı ka- otık ortamın, sıyası ortamının ve sorumlulannın da soruşturulmasını kapsamazsa, Turkıye sıyasetı geçmışten hıçbır ders çıkartamaz • • • Darbeyı getıren kaos, tek boyutlu, tek gırdılı ve tek yonlu yaratılacak bır ortam değıldır Kaosun oluşması ıçın, sıstemı oluşturan hemen hemen butun elemanların veya parçacıklann du- zen dışı ve kuruluş amacı dışına çıkması gerekır Bu açıdan bakarsak • 12 Eylul öncesı sıyası ıktıdarlan, ekonomıyı tam anlamıyla çokertmıştı Donemın lıderlennden Demırel'ın "70 sente muhtacız" doğru sozunu ta- nh hıçbır zaman unutmayacaktır Turkıye, ampul ve Sana yağını karaborsada bıle bulunamayacağı bır ulke durumuna duşurulmuştur Çokmuş bır ekonomıye ıse çok doğal olarak devietın yağma- lanması eşlık etmıştır • Ulkucu kesım, en buyuk tanhı fırsatı yakala- dıklannı, darbe ıle veya darbesız ıKtıdara gelebıle- ceklennı duşunuyor ve kaotık durumun yaratılma- sında başrolde oynuyor ve oynatılıyordu • 'Solcu" çeteler de, sılahlı mucadele ıle "daha 1yı bır dünya kurabıleceklen" açmazındaydılar ve kaosun tırmandınlmasında doğrusu çok lyı kulla- nıldılar • Turkıye'nın sıyasetını belırleyen ana unsurlar, yanı ıktıdara yakın partı lıderlen, Demirel ve Ecevit, dunya sıyaset tanhıne ders olarak geçecek bır uz- laşmazlık orneğı verdıler Duruma doğru teşhısler koyup sıvıl sıyasetı kurtarma ve ortama egemen olma konusunda en ufak bır çaba gostermedıler Demirel "Mıllıyetçı Cephe" hukumetlen ıle sade- ce teroru azdırdı Tanhın unutmayacağı ve 12 Eylul oncesını belır- leyen dığer bır gerçek de, yıne aynı lıdenn "Bana mıllıyetçıler cınayet ışlıyor dedırtemezsınız" sozu- dur O sırada "mıllıyetçı" maşalar, boğma tellen ve kahvehane taramaları ıle Turkıye tanhının en gad- dar, en kanlı cınayetlennı ışlıyorlardı • Devletın ve yabancı gızlı servıslenn orgutlen (tabıı CİA ve kontrgenlla), kaotık ortamı doruğa tır- mandırmak ıçın, doğrusu fazla zorlanmadı Bırkaç buyuk ve onemh suıkast, kanlı pazar gıbı katlıam- lar, bazı kentlenmızde mezheplen bırbınne kırdır- ma operasyonlan ıle Genelkurmay'ın darbe yap- ması ıçın yeterlı koşullan yarattılar • • • O doneme baktığınızda Demirel de Ecevit de, kendılennı bu durumdan kurtaracak en lyı olana- ğın darbe olduğu konusunda sankı fikır bırlığı ıçırv deydıler Başka ne umutlan, araçlan, sıyasetlen, projelen vb vardı, doğrusu çok merak edıyorum 1 Bu nedenle, sıyası lıderlen, 12 Eylul darbesınin en buyuk hazıriayıcılan arasında gormek yanlış ol- maz Acaba, sıvıl sıyaset doğru ve gereklı polıtıkalar uygulasaydı, darbe olmaz mıydı sorusu, aynca bır tartışma konusudur • • • Darbe öncesı yaşanan kaosun boyutu ve hac- mı, darbe sonrası yururluğe konan programın şıd- detı, zorbalığı, gaddarlığı, ınsafsızlığı ve alçaklığ» ıle doğru orantılıdır Yanı, 12 Eylulculerın bu Turkıye'ye duşman programlannı uygulayabılmelen ıçın, 12 Eylul on- cesının buyuk felaketlen yaşanmak zorundaydı Bu buyuk kaos ve teror ortamı olmasaydı, Beşı- bıryerdelerın ressam olanı (Bırı de dunyanın en zengın hava generalı olmakla ovunmuştu 1 ) "Içı- mızden bırıne suıkast yapılırsa, yapanlann hapıs- hanedekı taraftartannın hepsının oldürülmesı ıçın emır verdim" dıyecek kadar gozukara, kanunsuz olamazdı' Bu ıtırafıyla devlet adamından çok ancak teror- cubaşı olduğunu gosteren cunta lıden, 12 Eylul surecınde Turkıye'ye yaptıklarına, kendılerınden oncekı buyuk teroru mazeret olarak gosteremez ve bugun çıftlığınde resım yaparak çekırdeksız karpuz uretemez ve mutlu tavuk yumurtası yıye- mezdı • • • 12 Eylul'un donem sonrası ıçın en buyuk aıma- ğanı, bırakın YOK'u moku bır yana, bır yandan ay- nlıkçı hareketin teroru ve ote yandan şenatçılann dalbudak sarması olmuştur Bu ıkı belayı atlatabıl- mek ıçın Turkıye, butun varlığıyla çok buyuk be- deller odemektedır hâlâ 12 Eylul, öncesı ve sonrasıyla, Turkıye Cumhun- yetı'ne karşı yapılmış en buyuk ıhanettır 18 Şubat ıse 12 Eylul ıhanetının sonuçlannı, sa- dece bır yonu ve boyutuyla dengeleme gınşımiy- dı Tanhın ve Turkıye'nın cılvesıne bakın kı, bu den- gelemeyı yapması gereken ana sıyasetçıler, 12 Eylul oncesıne benzer bır bıçımde dengesızlıkle uyumlu kalıyor ve durumu "beceremıyorlardı".. obursalna bilimmerkezi.org.tr Öğrencilerin eylemi bitd • lstanbul Haber Senisi - Istanbul Yuksek Öğremm Gençhğı ıle Yardımlaşma Derneğı'ne uye 20 kışılık oğrencı grubu, Terorle Mucadele Yasası ve F tıpı cezaevlen uygulamasını protesto etmek ıçın 3 gûn önce CHP Şışlı Ilçe Orguru bınasında başlattıklan açlık grev me son verdı F tipi cezaevi protestosu • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Ankara Unıversıtesı Hucrelere Hayır Platformu uyesı yaklaşık 50 kışı dun Ankara Sakarya Caddesı'nde basnı açıklaması yaptılar Ilk olarak Yuksel Caddesı'nde bulunan tnsan Haklan Anıtı onunde toplanan grup burada bır sure oturma eylemi yaparak "Hücre olumdur, ızın vermeyeceğız", "Ulucanlar Burdur, Bergama, haydı sokağa, hesap sormaya" sloganlannı attılar Platform üyelen daha sonra ağızlanm bantlayarak Sakarya Caddesı'ne doğru yuruyuşe geçtıler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle