Katalog

14 EYLÜL 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomiCg cumhuriyet.com.tr 13 Çiftçîye ödeme kolayügı • ANKARA (ANKA)- Ziraat Bankası, kredilerini zamanmda ödemediğı içın yasal takibe alınan çiftçılere 1 yıldan 2 yıla kadar taksitler halinde ödeme kolaylığı getirdi. Ziıaat Bankası'ndan yapılan açıklamaya göre borçlu çıftçiler, 31 Ocak 2001 'e kadar başvurarak yasal takipteki kredilerinin, faiz ve masraflar dahil toplamının 10'da birini peşin olarak öderlerse borçlannı bır yıla kadar, taksitler halinde ödeyebılecekler. Nükleer santral projestne devam • ANKARA (AA)- TEAŞ. peş peşe gelen ertelemelerin ardından ihalesi iptal edilen nükleer santralı 2017 yılından sonrakı enerjı üretim planlamasının içine alıyor. Hazırlıklan gizlilikle yürütülen çalışma çerçevesinde, ihalesi iptal edilen Akkuyu Nükleer Santrah'nın yerine konulabilecek santral seçenekleri üzerinde durulduğu belirtiliyor. İAB AnadoHrya açılıyor • Ekonomi Servisi - tstanbul Altın Borsası, ekim ayında Anadolu toplantılanna başhyor. Toplantılarda. Anadolu, altın ticaretinde önemli illerin Kuyumcu Odalan temsilcilikleriyle ^örüşülecek. Bu • • ,. toplantılarla, kuyumcu ve yatınmcılann Altm Borsası'ndan daha fazla yararlanması hedefleniyor. Denetmenlerin harcamalan • ANKARA (ANKA)- Maliye Bakanhğı, 1998 yılında yayımlanan kararnamede oluşan tereddütlere açıklık getirdi. Denetim elemanlannın gittikleri yerlerde kalacak yer bulamamalanndan dolayı yaptıklan kiralama giderlerine yönelik ödemede, harcamalann belgelendirilmesiyle ikamet ettiği günler dikkate alınarak ödeme yapılacak. Sabrt ücret tartışması • ANKARA (AA) - Elektrikte sabit ücret farkı tarife uygulamasının, haksız bir uygulama olduğu bildirildi. Elektrik Mühendisleri Odası'ndan (EMO) yapılan açıklamada, sabit bedel farkı tarife uygulamasının herhangi bir gerekçesi olmadığı belirtilerek elektrikte özelleştirmeden vazgeçilmesi gerektiği söylendi. Mobilyactora AB konferansı • İZMİR(AA)-Izmır Kısıkköy Ağaç Işleri Sanayi Sitesi tşletme Kooperatifi üyesi mobilyacılara, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin gerçekleşmesi durumunda, sektörü bekleyen gelişmelerle ilgili konferans verildi. Konferansta konuşan mobilya sektöründe uzman mühendis John Storimans, Türkiye'nin AB pazanndakı avantaj ve dezavantajlannı anlattı. Piyasalardaki beklenti, fiyatlarda yüzde 3 ile 5 arasında artış olacağı yönünde Akaryakıta zaııı kapıda • Hükümetin, petrol fiyatlannda dünyada yaşanan gelişmeleri tüketiciye yansıtmama uygulamasına daha fazla devam edemeyeceği belirtiliyor. Vergi ve fonlan düşürme uygulamasından dolayı zarann 500 trilyon lirayı buldugu bildiriliyor. ANKARA(CumhuriyetBü- rosu) - Hükümetin, petrol fi- yatlannda dış dünyada meyda- na gelen yüksek fiyat artışla- nnı "enflasyonla mücadele" çerçevesinde vergi ve fonlan düşürerek karşılamaya çalış- ması politikasının daha fazla sürdürülemez olduğu belirtili- yor. Hükümetin bu uygulama- sından dolayı zarannın 500 tril- yon lirayı buldugu açıklanır- ken LPG'dekı desteklerin ve vergi kaybının da 1 milyar 200 milyon dolar olduğu bildirili- yor. OPEC ülkelerinin üretim ar- tış karanna karşın petrol fiyat- lanndaki yükselme devam edi- yor. Ancak, üretim artış kara- nnın hemen piyasalan rahat- latamayacağı ham petrolün iş- leniş sürecınin hesaba katılma- sı gerektiğine dikkat çekiliyor. Gelecek ay fiyatlarda küçük bir miktarda düşüş olabıleceği belirtihyor. Özellikle ABD'nin stoklannın tükenmesi ve Av- rupa'da da "panikahmlarm" ol- ması nedenı> le petrol fıyatla- nndaki yükselişin "çok abar- tilı" düzeye ulaştığı belirtili- yor. Türkiye'nin, ham petrol Avrupa'da eylemsiz Ekonomi Servisi - Petrol fıyat- lanndaki yükselmeyle hükümet- lerin uyguladığı yüksek vergile- ri protesto için çeşitli eylemlere başlayan Avrupa halklannın pro- testosu şiddetlenerek sürüyor. îngiltere'deki protestocu şoför- ler, kamyonlannı başkent Lond- ra'ya yönelttiler. BBC televizyo- nu kriz kontrol altına alınmazsa yakında yiyecek kıtlığı da başla- yabileceğı uyansında bulundu. Blair korkutmadı Ülkedeki petrol stoklan hızla tükenirken Başbakan Tony Bla- ir'ın polis gücünü kullanacak- lan uyansmın yeterince etkili ol- madığı, eylemcilerin çoğunun öfkeli bir biçimde raftnerilerin Önünde ya da otoyollarda bekle- dikleri ifade ediliyor. Öte yandan polisin müdahalesiyle eylemle- rin başlamasmdan bir hafta son- ra kuzeybatıdaki rafinerilerden akaryakıt taşıyan ilk konvoy yo- la çıktı. Yüksek akaryakıt fiyatlann- dan şikâyet eden protestoculara Alman çiftçiler de katıldı. Çift- çilerin bağh olduğu DBV setıdi- kası liderleri, yüksek akaryakıt fiyatlanndan ekonominin olum- suz etkilendiğim belırterek 9 ör- gütle biriikte eyleme başlayacak- lannı duyurdu. Belçika'nın başkenti Brük- sel'deki protestocular özellikle Avrupa Birliği binalan önünde- ki yollan kapatmaya çalışırken Hollanda'da birkaç saatlik oto- yol işgalleri yaşandı. Hollanda'da sendıkalar cumar- tesi büyük bir protesto eylemi ya- pacaklannı duyurdular. Polonya- lı bahkçılar ve taksi şoförlerinin ardından triandalı şoförler de pro- testoya hazırlandıklannı açıkla- dılar. Fransa'da ise kamyoncula- rm rafıneri işgali eylemine tek- rar başlayacaklan yönünde yayı- lan bir söylenti, motorlu araçla- nn uzun benzin kuyruklan oluş- turmasına yol açtı. gun geçmıy Ofkeli kamyoncular tngütere'nin başkentine doğru yönekliler. 'Pettvlfiyadm enflasyonukörükleyeeek'Ekonomi Servisi - Petrol fiyatlanndakı artışm, Türkiye gibi gelişmekte olan ülke- lerdeki enflasyonu köriikleyeceği belirtili- yor. OPEC'in geçen günlerde aldığı üreti- mi arttırma karanna karşın petrol fiyatla- nnda hâlâ istikrarsızhk sürerken Türkiye'de ^.lîükürnetm artışlan ıç fiyartara yansıöp yan- sıtmayacağı merak ediliyor. Hükümetin, enflasyonu dizginlemek için petrol fıyatlanndaki artışı iç fıyatlara yan- sıtmaması nedeniyle yaklaşık olarak600tril- yon lira kayıpla karşı karşıya kaldığı öne sürülüyor. Endişeler, bunun faturasının ye- niden halktan çıkanlacağı konusunda yo- ğunlaşıyor. Istanbul Üniversitesi Öctisat Fakültesi öğ- retim üyesi Doç. Dr. Kaya Anhç, enflasyon- la mücadele programını yürüten hüküme- tin ıkılem içinde kaldığını belirterek şöyle konuştu: "Ocak ayında 24 dolar olan ham petrolün varil fiyatı 35 dolara kadar çıkn. Bu arbşın akaryakıt fi_\ atlanna yansıülma- masıyia bûtçe dengesi bozohıyor. Yanatn- ğmızzaman da enflasyon hedefî rutmuyor." Hedefte 10 puan şaşma Bütçe dengesinin bozulmasırun da enf- lasyonist baskı yarattığını söyleyen Ardıç, "Ben vatandaş olarak zam yapıhnaanı is- temem ancak akaryakıt ıryatianrnn yansı- nlması gereJdyor" görüşünü dıle getirdi. Hükümetin enflasyon hedefinde 10puan şaş- ma olduğunu hatırlatan Ardıç, "Ham pet- rolfiyatianndakiartışm yansımasıyla da 1- 2 puan daha sapma olur" dedı. Bu arada. ham petrol fiyatlannın, son yıjlann en yüksek noktasında seyretmesi ve TÜPRAŞ'ın depremde gördüğü zarar ne- deniyle petrol ürünleri üretiminde yaşanan • düşüş, sanayi üretimını de vurdu. DlE'nın verilerine göre bu yılm ocak- temmuzdönemindepetrol ürünlen ütetimin- de yaşanan azalma, toplam sanayi üreti- mindeki artış hızırun yüzde 3.4'te kalma- sına neden oldu. Türkiye'nin ham petrol it- halatı bu yılın ocak-temmuz döneminde yüzde 13.3, ham petrol üretiminin ise yüz- de 7.4 oranında azaldı. alrmına devam etmekle biriik- te, LPG'yle ilgili sıkıntı nede- niyle rafineri kapatma nokta- sına geldiği belirtiliyor. Hükümetin fiyatlan tüketici- ye yansıtmama uygulaması çer- çevesinde, akaryakıtfiyatistik- rar fonunu sıfırladığı ve akar- yakıt tüketim vergisinin de 1 metreküp bırimde şu düzeyle- re indirildiği öğrenildı: "Kur- şunsuz benzin: 268 bin 355 lira. Süper benzin: 275 bin 425 Hra. Normal benzin: 259 bin 860 li- ra. Motorin: 148 bin 405 Hra." Dünya petrol fiyatianndaki yükselmenin Türkiye'de kulla- nıcılara yansıhlmamasının fa- turasımn yeni vergi ya da kısıt- layıcı önlemler olarak tüm hal- ka çıkanlacak olması eleştiri- lere neden oluyor. Ancak, pet- rol fîyatlannın arttınlması da tüm ürünlerde fiyat artışlannı gündeme getiriyor. Bunun be- deli de yine tüm halktan çıkı- yor. Tüketiciye yansıyabiür Dünyada fiyatlann son bir hafta içinde yüzde 9'luk yük- seliş gösterdiği, arük hüküme- tin AFtF ve ATV'yle oynama- yacağı, bu fiyat artışuu bugün yansıtabileceğı belirtiliyor. Pi- yasalarda yüzde 3-5 'lik bir zam beklentisi bulunuyor. Petrol Ürünleri Işverenler Sendikası (PÜİS) Genel Başka- ru tsmail Aytemiz, akaryakıtta- kı vergi yükünün yüzde 300'den yüzde 290'a çekıldığini "En hıksmallardabilebukadar ver- gi yfikü yok. Bu vergi yükünün azaltüarak lüks maDardaki ver- gilerin arturüması gerekir'' de- dı. Aytemız, bayılerin kâr marj- lannın düşmesi nedeniyle 2 yıl içinde bine yakın akaryakıt is- tasyonunun kapandığmı, 1500 istasyonun ise satılığa çıkanl- dığını belırterek bayilerin sat- tıklan her lıtre akaryakıttan za- rar ettiklerini savundu. Aytemiz, brüt kâr marjının Avusturya'da yüzde 12.5,Nor- veç'te yüzde 13,ttalya'da 10.5, Fransa'da ise yüzde 11 olduğu- na dikkat çekerken Türkiye'de ise bu oranın 26 ayda yüzde 8.5'ten yüzde 5'e gerilediğini söyledi. Aytemiz, Türkiye'de kişi başma düşen milli gelirin çok düşük olması nedeniyle in- sanlann LPG'ye (otogaz) yönel- diğini belırtri. Teklif gelmediği için iptal edilen ihalenin koşullan yeniden belirlenmeye çalışılıyor Türk Telekom'da yeni seçenelder ANKARA (CumhuriyetBûro- su)-Türk Telekom'un yüzde 20 hissesinin yabancı ağırhklı stra- tejik bir ortaklığa satıhnasını ön- gören ihaleye teklif gelmemesi üzerine yeni ihalenin koşullan ha- zırlanmaya başladı. Başbakan BükntEcevit, Telekom'un blok satılacak hisse miktannın yüzde 20 de olabileceğinı, yüzde 34'e kadar da çıkanlabileceğini behr- tirken bunlann aynntılannın ge- • Başbakan Bülent Ecevit, Telekom'un blok satılacak hisse miktannın yüzde 20 de olabileceğini, yüzde 34'e kadar da çıkanlabileceğini belirtirken bunlann aynntılannın gelecek birkaç gün içinde saptanacağını söyledi. lecek birkaç gün içinde sapta- nacağını söyledi. Telekom'un özelleştirme stratejisiyle ilgili yabancı şirketlerin istemi dik- kate alınarak birkaç seçenek üze- rinde duruluyor. Koahsyonun 3 ortağının genel başkanlan öncekı gün bir araya gelerek Telekom'daki tartışma- yı ele aldı. Liderler zirvesinden somut bir çözüm önerisi çıkmamasına kar- şın, MHP'nin geri adım attığı izlenimi görülüyor. Başbakan Ecevit, dün Cumhurbaşkanı'yla yapnğı görüşmenin ardından ga- zetecilerin Telekom'un yüzde kaçınınözelleştirileceğine ihşkın sorulan üzerine, "Çeşitli seçe- nekler var tabii. Blok satış \üz- de 20 de olabilir, vüzde 34'e ka- dar da çıkabüir. Aynca kamu personeline, Telekom'da çahşan- lara ve halka arz edilecek hisse- «'Kalite'nin îstanbul durağı • Küreselleşme, dünyada şirketleri "Nasıl farklı olabiliriz" sorusuna yanıt aramaya yöneltirken Avrupa Kalite Yönetim Vakfi'nın (EFQM) her yıl düzenlediği Mükemmellik Forumu, 'Farklılıkların Yönetimi' temasıyla tstanbul'da toplanıyor. Ekonomi Servisi - 21. yüzyılda küresel rekabet tüm dünyada şirketleri "Nasıl farklı olabiliriz'' sorusuna yanıt aramaya yöneltirken Avrupa Kalite Yönetim Vakfi'nın (EFQM) her yıl düzenlediği Mükemmellik Forumu bu kez Îstanbul'da toplanıyor. 27-28 Eylül tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilecek forumun konusu "Farkidridann Yönetimi". EFQM Yönetim Kurulu Üyesi ve Forum 2000 Yürütme Komitesi Başkanı Hazon Kantam, 2000 yılı Kalite Ödülleri'nin de dağıtılacağı forumun Istanbul'da toplanmasmın Türkiye açısından özel bir önem taşıdığına dikkat çekti. 'Tfiriderin başansı artıyor' Kalite alanında Türk kuruluşlanmn gösterdikleri başanlann her geçen gün arttığını kaydeden Kantarcı, bu forumun uluslararası iş dünyasının önde gelen temsilcilerini bir araya getireceğini behrtti. 2000 yılında Avrupa'nm en iyi kuruluşlarırun belirleneceği Avrupa Kalite Ödülleri'ne Türkiye'den de 3 aday var: Arçelik, Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ve Eczacıbaşı Vitra. Forumun bir diğer özelliği ise dünyaca ünlü renkli simalann katılacağı paneller. "Einstein yanıhyor. Tek bir teori bizi yönetemez. Geleceği şekillendiren yanrtbrdan çok sorulardır. Rekabette avantaj ancak farklı olmayı becerebilmekle elde edilir. Heyecanh işlere ihtiyacımız var" diyerek ızleyicilenn büyük ilgisini çeken ve değişik üslubu ile farklıhğm boyutlannı sunan Isveçli Prof. Kjell Nordstöm. Harvard Business School'dan Prof. Rosabeth Moss Kanter. Aerican Institute of Managing Diversity'nin kurucusu Prof. Rooseveh Thomas, Internatıonal Survey Research'in kurucusu ve başkanı John Stanek gibi isimler, 2 gün sürecek panellerin konuşmacılan arasmda. ler de var. Bunlann aynntdannı önümüzdeki birkaç gün içinde saptayaeagız" dıye konuştu. Te- lekom'un açılan ihalesinin iptal edıleceğı kesuıleşmesme karşuı "Çahşmalar ayın 15'ineyetişecek mi yoksa ihale iptal edilirse yeni birihalemi açılacak" sorusu üze- rine. Ecevit. "O konuda olabfl- diğince hızh hareket etmek isti- yoruz. Bir sorun olacağuu zan- netmiyorum" dedi. Telekom'un blok olarak ya- bancı ağırhkh ortakhğa verilecek hisse miktannın yüzde 20'den yüzde 34'e çıkanlması durumun- da halka arz için öngörülen yüz- de 14'lükpaybloksatışaaktanl- mış oluyor. Yabancüann pa>i Bu durumda özelleştirmede çok önem verildiği beUrtilen hal- ka arz gerçekleştirilememiş ola- cak. Buna yönelik olarak da Pos- ta Idaresi'ne bırakıbnası gere- ken yüzde 10'luk paym halka ar- zı gündeme getirilıyor. Bunun da Bakanlar Kurulukaranylaya- pılabileceği belirtiliyor. Yabancı ortaklann yüzde 51 gibi yönetimde çoğunluğa sahip olacaklan bir payın satışını iste- dikleri, bunun için yasa değişik- liği gerektiği, bunun, sürenin çok daha fazla uzaması anlamına ge- leceği belirtilerek yüzde 34'lük hisse sahmına yönetimde daha fazla hak tanınması gündeme ge- ririliyor. Yabancı şirketlenn, azın- lık hıssesiyle yönetimde çoğun- luk hakkı istedikleri biliniyor. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER 20 Yıl Sonna 12 Eylül'ün değerlendirmesini, 20 yıl sonra, işçîler- le bir eğitim seminerinde, hem de Evren tarafından işçilere çok görüldüğü ilan edilen Artemis Tesısleri'nde yapmanın yarattığı duygu karmaşası çok fazla. Her taşında, her ağacında, çıçeğinde emeği olan, şimdi aramızda bulunmayan DlSK'in Genel Başkanı Abdullah Baştürk, oralardan bir yerden çıkacakmış gibi. DİSK yöneticileri yasal, sendikal her toplantı ve eylemlerinden "Marksist-Leninist illegal örgüt" üyesi olarak suçlanıriar, ağır işkenceden geçirilip hapiste tutulurtarken işte şimdi ders yaptığımız bitmemiş sa- londa soğuktan donarak yaptıklan DlSK'in ören'de- ki birinci-ikinci olağan yönetim organlan toplantılan ile ilgili ne kadar da ağır suçlanmışlardı. Kemal Türkler'le emek haklan, DlSK'in geleceği için çıkış yollannın arandığı tartışmalı toplantının ar- dından, öldürülmeden önce son şakalaşmamızı yap- tığımtz havuz kenannda onu hiç tanımamış bir DISK- OLEYİS üyesi genç kız soruyor: "Ben yakın zamana kadar, sendika üyesi olmadan önce sendikalann ne olduğunu bilmezdim. Kötû göz- te bakardım. Geçmişi, olup bitenleri bilmeye yaşım yetmiyor. Bize sendikacılığın çok kötü bir şey oldu- ğu öğretildi. Medya, sendikalann, işçilerin haklannı ko- rumak için kurulduğunu gençlere öğretemez mi? Genç işçiler sahıpsız zıyan oluyor, yazık oluyor." DlSK'e bağlı OLEYİS Sendikası'nda ilk uygulama- sı yapılan, Iskandinav ülkelerinin uygulamalı, işçinin din- leyici değil doğrudan katılımcı olduğu "Devre Eğitim" yöntemiyle eğitim çalışması, işçileri, düşünceleri, al- gılamalan, iç dünyalan ile biriikte tanımaya da yanyor. Geçmişi bilen, hapishanelerde yatmış işçilerle geçmi- şin birikiminden hiçbir şey almamış, belki de sadece örgütlenilen bir işyerinde olduğu için sendika üyesi ola- bilmiş işçiler yan yana. 12 Eylül'ün çalışma yaşamı üzerindeki etkilerini, sendikalann neden üye kaybettiklerini, işçilerin ne- den sendika üyesi olmaktan kaçındıklannı, Türkiye'de sendikalara bakışı, sendikal harekette reform ve etik değerlere nereden, nasıl başlanarak ulaşılacağını sor- guluyorlar. Düşüncelerini çok yalın anlattıklan için gerçekler çok daha çıplak su yüzüne çıkıyor. Sıradan insanla- nn, emek dünyasında yaşayanlann bile sendikalardan nasıl kopartıldıklan, emeğin evrensel değerterinin ne boyuöarda unutulduğu, örgütsüzlük, ufuksuzluk, umut- suzluk, çaresizlik.. çalışma gruplannın hazırtadıklan raporlara yansıyor. Sendikasızlaştırmada ışten atılmatehdidinin keskin bir kılıç olarak ışledığı, işsizlığin kullanıldığı, sendikal moral değerlerden, örgütlülük gücünden çok şey yi- tirildiği bildik gerçekler. Ancak işçi anlatımında çok da- ha ağır gerçeklik kazanıyor. Geçmişin deneyiminden gelmişlerie işçilik bilincinden çok uzak kalmışlar, kü- çük çalışma gruplannda nasıl da kolay kaynaşıp or- tak metin, ortak dilde anlaşıveriyoriar. Aynı yaşam ko- şullan, aynı zorluklar, korkular, kaygılar, özJemlerie ne kadar da kolay kaynaşıyortar. Sabah sunuşu dinledikten sonra, gözümün önün- de dokuzar kişilik çatışma gruplanna aynlarak bütün sorunlara yönelik ayn ayn raportar hazırladılar. Grup sözcülerinin kimisi yazılı metni elı, sesi titreyerek oku- yor. Kimisi araya kendi sözcükleri ile süslemeler ka- ttyor. Gruplar raporlannı hazırlarlarken yan yana gel- mediler. Soaınlan sıralama önceliklerinde, saydıklan kalemlerde elbette farklılıklar da var. Çarpıcı olanı, sc- runlann ekseninde buluşmalan. Bir diğerterinin rapor- lanndan aykın hiçbir görüşün çıkmaması. Sendika üyesi olabilmiş, sendika eğitim semineri- ne katılabilmiş işçiler, şiddetle yeniden örgüttenmeyi, sendikalan yeniden topartamayı istiyorlar. Tek çıkış, umut yolu olarak görüyorlar. Sendikal örgütlenmenin önün- deki engellen sıralayıp bunlara karşı mücadele istiyor- lar. Galiba da en anlamlısı, emekçiler arasında sendi- kal harekette yaratılan boşluğun her tür aynmcılıkla dol- masına duydukları tepki. Emekçilerin önündeki en önemli tuzağın; ırka, dine, inanca, düşünceye dayalı aynmcılık olduğunun vurgulanması, işçilerin gücünün sendikal çatıda birieştiıilmesinin tek çıkış yolu olarak görülmesi. Yıne de her bir raporda, bugün gelinen noktada iş- çilerin, yoksul kesimlerin, her tür ayınmcılık tuzağın- da, kafa karmaşasında, örgütsüz, haklannı arayama- yacak konumda olmalannın saptanması, hayıflanma- sı var. 20 yıl önce DlSK'in Ören toplantılannın gündemi, Tür- kiye'de sendikal örgütlenmenin gücü, gündemi, ko- numuyla bugün arasında ne kadar da büyük farklılık- lar var. Güzel olanı; 20 yıl önce işçiye çok görülen bir eğitim tesisinin yine işçi eğitiminde kuilanılabıliyor ol- ması.. İşçiler sendikal hareket ve örgütlülüğünden, gücünden, sınrf bilincinden, sendikal hareketin etk de- gerierinden çok şeyler yitirmiş olsa da, işçilerin bir araya geldikleri anda, işçilikten gelen davranış kalıp- lannın öne çıkması.. güçlü sendikal örgütlülük, emek değerierinde buluşma özleminin hemen ateş alması... sukransoner(g yahoo.com Dünya Bankası Kalkınma Raporu En önemli görev: Yoksulluğun azalnlnıası ANKARA(AA)-Dün- ya Bankası'nın 2000- 2001 Dünya Kalkınma Raporu'nda geünennok- ta en önemli görevin yok- sulluğun azaltılması ol- duğu behrtildi. Dünya Bankası'nın hazırladığı raporda, "Son yüzyılda küre- sd zengirüik, küresel bağlantüar ve tekno- lojik olanaklann, tarihin hiçbir döneminde görüi- memiş biçimde gelişme- sine rağmen.yoksuDukso- rununun giderilemediği vegeürdağıhmmdakieşit- sâzüğin olağanüstü bovut- lara ulaşnğı'' belirtildi. 2.8 milyar ınsanın gün- de 2 dolann (1 milyon 300 bin lira) altında bir gelir- le yaşamaya çahşnklan beürtilenraporda,insan- lığın en yoksul kesimini oluşturan 1.2 milyar kişi- nin ölümle yaşam arasuı- daki sınırda varlıklarmı sürdürmeye çalışüğı kaydedildi. Piyasa ekonomi- sine geçen eski sos- yalistülkelerin yer al- dığı D.Avrupa ve Orta As- ya'da ise yoksulluğun 20 kat arttığı bildirildi. Teşhis ve tanımlamako- nusunda zengin olan Dün- ya Bankası'nın raporun- da da önceki raporlannda görülen somutçözüm öne- risi getiremeyişi bozul- madı. vvvvvv. .com.tr