Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 EYLÜL 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
28 Şubat'a karşın ilköğretim 5. sınıfi bitiren çocukların Kuran kurslarına gitmesininyolu açıldı
Hükümet '8yi\deldiYUSUFZtYAAY
Ilk ve orta dereceli okul-
larda yeni öğretim yılımn
başlamasıyla 1 milyon 250
bin çocuk 8 yıllık eğitimle
tanışırken, 28 Şubat sonra-
sında "istikrar unsunı" ola-
rak görülen bir önceki hükü-
met, ilköğretim 5. sınıfi biti-
ren öğrencilerin Kuran kurs-
lanna gönderilmesinin yolu-
nu açıp 8 yıllık eğitimi 28
Şubat sürecine karşı duruşla
deldi. Kesintisiz temel eği-
tim uygulamasının 3. yılında
hedeflere yine ulaşılamadı.
8 yıllık eğitimde öngöriilen
30 kişilik sımf mevcutlan
50'den aşağı çekilemezken,
derslik sayısında da hedefîn
yüzde 50'sine ulaşılabildi.
Kesintisiz eğitimin uygu-
• Kesintisiz temel eğitim uygulamasının 3. yılında hedeflere yine ulaşılamadı.
8 yıllık eğitimde öngöriilen 30 kişilik sınıf mevcutlan 50'den aşağı çekilemezken
derslik sayısında da hedefler tutturulamadı.
lamaya girmesinin ardmdan
başlatılan katkı payı uygula-
ması kapsamında, 1997-99
dönemınde toplam 510 tril-
yon lira toplanırken, bunun
506 trilyon liralık bölümüy-
le 60 bin 468 derslik yapıldı.
Ancak 3 yılda yapılan çalış-
malar, hedeflere ulaşılması-
na yetmedi.
Derslik sayısı
2000 yılında derslik başı-
na öğrenci sayısının 30'a in-
dirilmesi ve 147 bin 326
dersliğin yapımı planlanır-
ken yapılan derslik sayısı,
hedefin yûzde 50'sinin altın-
da kaldı. Sınıf mevcutlan da
50 kişiye indirilebildi.
8 yıllık kesintisiz eğitimde
hedeflerin yakalanamaması-
nın yanı sıra Kuran kurslan
yasasıyla kesintisiz eğitim de-
lindi. Kuran Kurslan Yönet-
meliği'nde yapılan değişik-
liklerin Danıştay tarafından
iptal edilmesinin ardından hü-
kümet, yasal bir düzenleme
yaparak 5'inci sınıfi bitiren
öğrencilerin Kuran kurslanna
alınmasına izin verdi. Bu du-
rum, 8 yıllık eğitimin "kesin-
tisizüğini'' ortadan kaldırarak
çocuklan yeniden irticamn
kucağına attı. Türkiye'nin
üyelik için kapısında bekle-
diği Avrupa Birliği de 8 yıl-
lık ilköğretimin geliştirilme-
si amacıyla hazırlanan "Te-
mel Eğhimin Desteklenmesi
Projesi"ne 100 milyon Euro
hibe etti. Projenin bütün fi-
nansmanı Avrupa Birliği
Akdeniz Programı (MEDA)
tarafından karşılanacak. AB
ile yapılan ikraz anlaşması
Hazine Müsteşarhğı tarafın-
dan da onaylanarak yürürlü-
ğe girdi.
Proje ile temel eğitim dı-
şında kalan çocuk, genç ve
yetişkinlerin temel eğitim
kapsamı içine alınması he-
defleniyor. Proje 3 bölüm
halinde uygulamaya konula-
cak. Programın birinci aşa-
masında, öğretmenlerin hiz-
met öncesi ve hizmet içi eği-
timlerinin sağlanabilmesi
için Milli Eğitim Akademisi
tamamlanarak hizmete açı-
lacak. Aksaray, Amasya, Ba-
lıkesir, Çanakkale, Hatay,
Içel, Izmir, Kırklareli, Kırşe-
hir, Manisa, Muğla, Tokat,
Van ve Yalova'daki hizmet
içi eğitim merkezleri güçlen-
dirilecek.
Programın ikinci aşama-
sında ise Adıyaman, Ağn,
Bingöl, Sakarya, Ardahan,
Bayburt, Diyarbakır, Erzu-
rum, Kars, Muş, Şanlıurfa ve
Siirt'te temel eğitim için de-
vam eden hizmetlere destek
sağlanarak, bu illerde okul
öncesi ve ilköğretime katıl-
ma oran ve kalitesi yükselti-
lecek. Çok amaçlı eğitim
merkezleri ile okul ve loj-
manlar iyileştirilerek, okul-
lar eğitim araç ve gereçleriy-
le donatılacak.
Uçûncü aşama
Programın üçüncü aşama-
sında ise en yoğun göç alan
îstanbul, Antalya. Adana,
Bursa ve Mersin'de gece-
kondu alanlanndaki eğitim
olanaklan arttınlarak eğitim
sisteminin dışında kalan va-
tandaşlann temel eğitimden
yararlanmalan sağlanacak.
istanbul'da kayıtlar uzatıldı
Ders zili
pahalı çalıyor
Istanbul Haber Servisi - Yaklaşık 15 milyon
öğrenci heyecanla öğretim yılının açılışını
beklerken veliler yapacaklan masraflan
düşünüyor. Öğrenci kıyafeti, çanta,
kırtasiye ve ders kitabı masraflan 80 ile 300
milyon lira arasında değişiyor. Bir
öğrencinin ortalama 150 milyon lira
harcama yapacağı kabul edildiginde,
öğretim yılı açılışının faturası 1 katrilyon
liraya yaklaşıyor. İstanbul'da her tür ve
derecedeki okullann kayıtlan 15 Eylül
tarihine kadar uzatıldı. Yeni öğretim yıkna
giren öğrencilerin okul giderleri cep
yakıyor. tlköğretim önlükleri erkek
öğrencüer için 4-10 milyon, kız öğrenciler
için 6-15 milyon arasında satılıyor. önlük
dışında kıyafet behrlcyen okullar için ise
%-.-h pantolon fiyatlan 4-8 milyon, gömlek 3-6
i, * ımüyon, kravat 1 -3 milyon, hırka 6-10
milyon, süveter 3-8 müyon, etek 3-5 milyon
arasında değişiyor. Lise öğrencileri için
ceket fiyatlan 8-20 milyon, pantolon 4-10
milyon, etek 4-10 milyon, gömlek 3-5
milyon, hırka 5-8 milyon arasında
bulunuyor. Markalı giyeceklerde ise
fîyatlar 2-3 katına kadar çıkıyor. Okul
çantalan da özeüflderine göre 5 ile 20
milyon arasında satılırken, ithal okul
çantalannın fiyatlan 50 milyon lira
düzeyine çıkıyor. Ders kitaplannda ise
fiyatlar 1 milyon lira ile 3 milyon arasında
değişirken, bakanlık yayınlan seçildiğinde
ilköğretimin birinci sınınnın ders kitabı
faturası 5.5 milyon, ilköğretim 6'ncı suufin
10 milyon, lise birinci sınıfin 20 milyon
düzeyine çıkıyor. Ortalama fryatlaria
ilköğretim birinci sınıfa başlayacak bir
öğrencinin forma, ders kitabı, kırtasiye,
çanta harcaması 50 milyon ile 100 milyon
lira arasında değişiyor. Lise öğrencileri için
ise bu harcama tutan 100-200 milyon
düzeyine yükseliyor.
Öte yandan tstanbul Milli Eğitim
Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açddamada,
21 Ağustos-8 Eylül 2000 tarihleri arasında
gerçekleştirilen ilk ve orta dereceli okullara
kayıt sürelerinin, çeşitli nedenlerle
kayıtlannı yapüramayan öğrencilere
kolaylık sağlamak amacıyla cuma günû
mesai saati bitimine kadar uzaltıldığı
bildirildi.
ÎP tstanbul tl Merkezi'nden yapılan
açıklamada, tstanbul tl Milli Eğitim
Müdürü Ömer Bahbey in "Öğrenci taşnnak
bizinı işimiz değUr
diyerek öğrencileri
servis aracı mafyasının eline buaktığı ve
sorumluluktan kaçüğı ileri sürüldü.
Eğitim-Senden tepki
'Paran kadar
oku deniliyor'
ANKARA (Cumhuriyct Bürosu) - Eğitim-
Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer,
öğrenci ve öğretmenlerle velilerin yeni
öğretim yılına sorunlarla girdiğini
belirterek yoksul halk çocuklanna
"Paran kadar oku" dendiğıni, eğitim
sisteminin basbcı, otoriter ve yasakçı bir
anlayış ile sürdüğünü söyledi.
Eğitim-Sen Genel Başkanı Dinçer,
ülkedeki eğitimin insan haklan evrensel
ilkeleri ile eğitim biliminin gereklerini
içermekten uzak olduğunu vurguladı.
öğrencilerin bilgiye ulaşmamn yollannı
öğrenmekten çok bilgi hamalına
dönüştürüldüğünü anlatan Dinçer,
devletin özelleştirme politikalanmn
uzantısı olarak eğitimde de
özelleştirmenm hızla yaygınlaşünldığını,
yoksul halk çocuklanna "Paran kadar
oku" dendiğine dikkat çekti.
Kitap telaşı başladı
Okullann açılması ile veliler, çocuklannın ders kitabı, kırtasiye,
giyim gereksinimlerini sağlamak için yine koşuşrurmaya başladı.
Ders kitaplaruıı saûn alabilmek için çocuklanyla birlikte
kitabevierine akın eden veliler, Idtaplann tûmûnü bulmakta bu
yıl da güçlük çekiyor. Ders kitaplaruu almak için okullann açümasını bekleyen veliler, kitabevleri ve kırtasiye dükkânlannda yoğun-
luk oluşmasına neden oluyor. Kitap alışverişinde yaşanan kargaşadan bunalan çocuklar ise bulduklan boş bir köşede kitaplannı ge-
tirecek velilerini sabırsızhkla bekliyor. Ders kitabı yayımlayan yayinevlerinin çalışanlan da en yoğun mesaiyi okullann açümasuıdan
çokönce yaşamaya başladL ÖzeDikle Cağatoğhı'ndayoğunlaşan kitabevlerinin çahşanlan, işyerlerinde gecelcr boyunca çahşarak kaça-
mak uyku molalanyla Türkiye'nin dört bir yanından gelen ders kitabı talebine yanrt vermeye çalışıyor. (Fotoğraf: YUSUF ZtYA AY)
OKUL YÛNETİCİLER! DERGİLERDEN KAZANÇ SAĞLIYOR IDDIASI
Ders kitaplanııııı da korsanı var
ASUMAN
ABACIOĞLU
İZMÎR - Ilk ve orta-
öğretim okullarmda
okutulan ders kitapla-
rında yaşanan çok bo-
yutlu sorunlar bu eğitim
yılında da gündemde.
Milli Eğitim Bakanhğı
yayını olan ders kitapla-
rının planlı dağıtılma-
ması nedeniyle korsan-
lan piyasaya sürülüyor.
Öte yandan yasak olma-
sma karşın okullarda
ders kitapları, yardımcı
kitap ve dergi satışından
bazı okul yöneticilerinin
kazanç sağladığı öne sü-
rülüyor. Kitaplann her
yıl değiştirilmesi ise ve-
lileri zor durumda bıra-
kıyor.
Kitap toptancılığı
Kitapçılar Derneği Lz-
mir Temsilcisi Erdal İl-
gen, MEB'in ürettiği
okul kitaplannı, yöner-
ge doğrultusunda, bayi-
lik alan kitabevlerinin
sattığını, satıcılıkbelge-
si alan kitapçılann, top-
tan satın aldıklan kitap-
lan, kitapçılık yaptıkla-
n mahalde ve kendi iş-
yerlerinde perakende
satmak zorunda olduk-
lannı söyledi.
Ancak MEB'in, ken-
di bayilerine kitap ver-
memesi ve sadece tstan-
bul ve Ankara depola-
nndan satış yapmasının,
korsan basımlann piya-
saya sürülmesine yol aç-
tığını kaydeden tlgen,
"MEB dışındaki toptan-
Ö D P İ S T A N B U L I L B A Ş K A N I V A H I T C E N C
'Gerici kadrolaşma sürüyor'
tstanbul Haber Servisi - Milli Eğitim
Bakanlığı'nda "gerici" kadrolaşmanın sürdüğü,
velilerden kayıt parası ve eğitıme katkı payı
altmda "hukuksuz" şekilde alman "baraçlarla''
devlet okullanndaki eğitimin de özelleştirildiği
belirtildi. ÖDP tstanbul tl Başkanı Vahit Genç,
yapuğı açıklamada, yeni başlayan eğitim-öğretim
yılında sorunlan çözmesi gerekenlenn yaptıklan
tek açıklamanın "okullara ödenek
gönderiTemeyeceği'' olduğunu belirtti. Genç, "Bu
tutum anayasada bütün yurttaslarm yararlanması
gereken bir hak olarak düzenlenen parasız eğitim
hakkmm gasp edibnesi anlamına geüyor" dedi.
Yurttaşlardan toplanan vergilerin rantçılara,
faizcilere. batık bankacılara, miryarlarca dolarlık
silah alımlanna, F tipi cezaevlerine aynldığım
savunan Genç, "Eğitim ve sağhk gibi en temel
hizmetkre geünce 'istikrarlı' hükümet para ve
ödenek bulamıyor" dedi. Milli Eğitim Bakanhğı
yetkililennın haraç peşinde koşmaktan görevlerini
yerine getiremediğini ıfade eden Genç. "Baskıcı,
yasakçı, totaliter, cinsiyetçi eğitim poiitikalan
sürüyor. Gerici ve faşist kadrolaşma devam
ediyor'' görüşünü savundu.
cılar, tstanbul ve Anka-
ra'dan kitap alarak bayi-
ük sisteminin dışında ki-
tap toptancdığı yapıyor.
Devlet kitaplannın ara-
suıa korsan basımlan da
kanştmlarak pazarlam-
yor. Devletin kkabuıa sa-
hip çıknıaması sonucu
devlet zarara uğratüı-
yor" diye konuştu.
Bu yıl piyasada "ala-
bildiğuıe" korsan devlet
kitabı bulunduğuna dik-
kat çeken tlgen, MEB
Bayilik Yönetmeli-
ği'nin yaşama geçiril-
mesi gerektiğini savun-
du. tlgen, toptancılık ya-
pan bayiler ortadan kal-
karsa korsan kitap satı-
şımn da yapılamayaca-
ğmı sözlerine ekledi.
Ders kitaplanndaki
bir başka sorunun da ya-
sak olmasına karşın
okullarda yapılan kitap-
dergi satışı olduğuna
dikkat çeken Erdal tl-
gen, "belgesiz" yapılan
bu satışlarla, devletin
çok büyük vergi kaybı-
na uğratıldığmı söyledi.
'Katmerfi vurgun'
Kamu okullarmda
yaygın olan bu uygula-
manın özel okullarda
farkh boyutlara ulaşarak
"katmerli bir vurguna"
yol açtığını kaydeden tl-
gin, sözlerini şöyle sür-
dürdü:
"Özel okuüan zaten
bir eğitim yuvası değil ti-
carethane olarak görü-
yonız. Geçen yülarda
özeUikle lngilizce kitap-
lann özel okullarda pi-
yasadan daha pahalı sa-
tıldığına tanık olduk.
Özel okullara kitap ve-
ren toptancı, liste fıyatın-
dan daha pahah eriket
yapıştırarak kitap satı-
yor. Hem özel okullar
hem de toptancüar, ki-
tap saoşında fatura ver-
miyoriar. Oysa herkes
fatura kesmek zorunda.
Fatura vermiyorsa ka-
çakçüık yapıyor demek-
tir. Ama bunu ldmse de-
netlemiyor. Matiyenin
özel okullan deneüeme-
silazun.1
"
Büyük kazanç
Öte yandan okullarda
yardımcı kitap ve dergi
okutulmasının zorunlu
değil 'ihtiyari' olduğunu
vurgulayan Ilgen, okul
yöneticilerinin özellikle
dergicilikten büyük ka-
zanç sağladıklanna dik-
kat çekti.
Ilgen. "Öğretmenliği
bırakıp kitap pazarla-
macıhğı yapanlara mes-
lek seçimi konusunda
yardımcı olunmalı" di-
ye konuştu.
Veülere uyan
tzmir Tüm Öğrencı
Velileri Kültür Yardım-
laşma ve Dayanışma
Derneği (tZÖVDER)
Genel Başkanı Dilek
Türtat, okulda kitap sa-
tışı ve yönlendirmenin
yasak olduğunu vurgu-
layarak şöyle konuştu:
"Ancak bu uygulama-
nın bazı okul yöneticile-
ri tarafından kişisel ka-
zanç karşıhğuıda yapıl-
dığmı duyuyoruz. Velile-
rin, bu yönlendirmelere
karşı çıkarak bu zinciri
bir yerinden kırmalanru
öneriyoruz. Şu anda
okul yönericilerinden ve
öğretmenlerden en acil
talebimiz, her yıl khap
değiştirme yoluna gidil-
memesidir."
AYDCVLANMA
EMRE KONGAR
CHP: İntJhar mı
Yeniden Doğuş mu?
Türkiye'de siyasetin tıkandığını görmek için dâ-
hi olmaya gerek yok.
Orta sağı temsil eden partiler gırtlaklarına kadar
yolsuzluğa battıklarından halkın güvenini yıtirdiler.
Tabii bu güven yitiriş "Türkiye'de orta sağın
çöküşü" değildi.
Sadece, orta sağı temsil ettikleri iddiasında olan
partiler güç yitiriyortardı.
Bu durumda, orta sağ oylann, kendilerine yeni bir
adres arayacaklan belli idi.
Siyasal islamı temsil eden parti, büyük bir basi-
retsizlikle bu oyları korkutup kaçınnca, adres ya
eski milliyetçi-şoven çizgide sabıkalı bir parti
ve/veya milliyetçi sol adına orta soldan orta sa-
ğa kayan bir başka parti olacaktı.
Çünkü bu arada orta solu temsil eden parti de,
yönetimdeki küçük bir grubun egemenliği adına,
inanılmaz bir inatla herkesi, her kesimi dışlayarak,
on yıl önceki Türkiye birinciliğinden barajın altına
düşmeyi başanyordu.
Yani orta sol partinin de orta sağdan oy alma ola-
sılığı yoktu.
Tam tersine, parti yönetiminin dar görüşlülüğün-
den ve herkesi dışlayıcılığından bıkmış olan "kırk
yıllık partililer bile" sırf bu yönetimden kurtulmak
için orta sağa kayan "milliyetçi sol" partiye oy
verdiler.
Böylece, orta sağdakı ikı partinin, yolsuzluk ne-
denleriyle, orta soldaki bir partinin de lıderinin ve
çevresinin hizipçiliğinden dolayı halkın güvenini yi-
tirmelerinden dolayı, 1999 seçimlerinde büyük bir
"seçmen kayması" ortaya çıktı ve biri eski şo-
ven-milliyetçilikten sabıkalı, öteki tek adam partisı
olarak soldan sağa kaymış olan iki parti, Türkiye'nin
bir ve iki numaralı partileri olarak orta sağın ve or-
ta solun temsilcileri kimliğiyle iktidara geldiler.
Aslında gerek orta sağdaki iki partinin, gerekse
orta soldaki hizipçilikle sakatlanmış olan partinin oy
kaybedecekleri belli idi.
28 Şubat 1997'de, siyasal İslamı temsil eden par-
tinin ardından devlet desteği çekilince, oylann ora-
ya da kaymayacağı biliniyordu.
Türkiye hâlâ 12 Eylül darbesi'nin yarattığı krizi
(tahribatı) aşabilmiş değil.
Bazı miyop arkadaşlar, siyasettekı normalleş-
me sürecinin 28 Şubat'a karşı yaşanması gerekti-
ğini söylüyoriar.
Oysa, asıl normalleşme süreci, Türkiye'yi anaya-
sası ile, üniversiteleri ile, siyasal partileri ile "dinci-
milliyetçi sağa savuran" 12 Eylül e karşı gerek-
lidir ve ustelık 28 Şubat da bu "normalleşme sü-
reci" içinde önemli bir aşamadır.
Neyse, asıl söylemek istediğim, 2000'li yıllarda
siyasetin Türkiye'de artık "yeni ufuklar aradığı".
Iç ve dış konjonktür, hiçbir zaman "Sosyal de-
mokrat bir iktidar" için bu denli uygun olmamış-
tı değerli okurlarım.
Işte tam bu noktada CHP'nin tarihsel bir dö-
nüm noktasında olduğu ortaya çıkıyor:
Ya kendisini yüzde 8.5'e düşüren köhnemiş si-
yaset taktiklerini, bütün topluma, bütün gerçekle-
re ve beklentilere sırt çevirerek sürdörecek ve Irrti-
har edecek, ya da yepyeni bir ka3ro ve atılımla
çağdaş, şeffaf bir yönetim ve dürüst, gerçekçi, bi-
limsel yöntemlerle yeniden doğacak.
Gerisi laf-ı güzaftır.
Kayıkçı kavgalarını andıran ayak oyunlarıyla, hi-
zipçilikle, bırakın "sosyal demokratlan", yolsuz-
luk paylaşımı üzerine kurulmuş olan geleneksel
partiler bile artık hiçbir yere gidemezler.
CHP'nin yeniden doğma sorumluluğu yalnız-
ca tarihe ve seçmenine karşı değil, aynı zaman-
da 2000'li yıllann çağdaş Türkiye'sine karşı da
bir yükümlülüktür.
Dilerim bir "toplu intihar psikolojisi" bu sorum-
luluk ve yükümlülüklerin yerine getirilmesini engel-
lemez.
Grup dayanışmasının (Türkçesi "hizipçili-
ğin"), bireyleri çevrelerindekı gerçeklerden bütü-
nüyle koparabildiği, tamamıyla yapay ve yalancı
bir dünyayı sanki sahiciymiş gibi üyelerine sunabil-
diği, sosyal psikolojinin saptadığı önemli bulgular
arasındadır.
Unutmayalım ki, Amerika'da liderieriyle bir-
likte toplu olarak intihar eden tarikat mensup-
lan da, ya cennete ya da kendilerini bekleyen
bir uçan daireye kavuşacaklarını düşleyerek
güle oynaya öbür dünyaya göç etmişlerdir.
StYAStLERDEN MESAJ
Sezer demokrasi
dersi istedi
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet
Sezer, yeni öğretim yılı-
nın başlaması nedeniyle
dün yayımladığı mesaj-
da, Türkiye Cumhuriye-
ti'nin aydmlık geleceği
için gençlerin beceri ve
ilgilerinin dikkate alına-
rak doğru yönlendiril-
mesi gerektiğini söyledi.
Günlük yaşamda yaran
olmayan kalıp bilgılerin
genç belleklere ezberci-
likle yerleştirildiği döne-
min artık bittigine ısaret
eden Sezer, bugünün
eğitim anlayışında ders
kitaplannın koşulsuz ka-
bul edilen dogmalar ol-
mak yerine içerikleri
sorgulanabilir birer tar-
tışma gereçleri olduğıı-
na dikkat çekti.
Yurttaşlığın en önem-
li sınavının verildiği il-
köğretimde çocuklara
her şeyden önce bir ya-
şam biçimi olarak de-
mokrasinin öğretilmesi
ve özümsemelerinin
sağlanması gerektiğini
vurgulayan Sezer, "Ge-
leceğin yetişkinleri ola-
raktopluma yön verecek
gençlerimiz, dış dünya-
daki bilince \e karşılaş-
nrmalı örnekkre açık
olarak yetiştirilmelidir.
Bu da ancak eğitimde
akücılık, bilimsellik ve
verimlilik gibi esaslann
yerleştirildiği ileri prog-
ramlann uygulanmasıy-
la olanakhdu-" dedi.
Başbakan Ecevit de,
"Gelinen noktayı asla ye-
terli göremeyiz. Eğitim
reformu, etkiıı bir şekil-
de uygulanarak Ata-
türk'ün iddialı hedefıne
ulaşabileceğimize inanı-
yorum"dedı.
Milli Eğitim Bakanı
Metin Bostancıoğlu. 8
yıllık temel eğitimin
amacına ulaştığını söy-
ledi.
ÖDP Genel Başkan
Yardımcısı Cemal Çakı-
a da irticai kadrolaşma-
nın önüne geçeceğini id-
dia eden hükümetin 8
yıllık eğitimin içeriğini
boşaltmaya de\am etti-
ğini kaydederek şcriatvı
kafalarla ve tarikatlarla
mücadelenın bilimsel,
özgür ve demokratik
eğitimle mümkün ol-
duğunu belirtti