19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28TEMMUZ2000CUMA HABERLER DUNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Jospin'in Güçlükleri ve Avantajları PARlS - Salı günü, Roissy'den havalandık- tan hemen sonra düşen Concorde uçağının haberi Fransa'da bomba gibi patladı. Düşen bu ilk Concorde, herhangi başka bir uçak kazası- na benzemiyordu. Her şeyden önce, Fransız-lngiliz ortak yapı- mı Concorde, Amerikalılann taş koyması yü- zünden, ticari açıdan pek büyük başarı sayıl- masa bile, sesten iki kez hızlı gidebilen ve Pa- ris-Nevv York gidiş-dönüş bilet fiyatı 4.5 milyar lira olan bu teknoloji narikası, Fransızlann övünç kaynağıydı. 100 yolcusunun tamamına yakını AJman olan uçağın düşüşünden sonra kimi Alman uzman- lann, düşüş nedeni olarak zaten bir süredir ba- zılannın kanatlannda hafif çatlaklar görülmüş olup tamirle giderilen Concorde'lann yaşlılığı- nı ileri sürmeleri de Paris'in başını ağrrtacak bir nokta. Gerçi Air France'ın genel müdürü basın açık- lamasında, uçağın daha 21 Temmuz'da ba- kımdan geçirildiğini söylese bile, Paris'in canı- nı sıkacak bir tartışma daha girmiştir gündeme. Kazanın hemen sonrasında olay yerine giden ve Alman mesJektaşını telefonla arayan Başba- kan Lionel Jospin için şimdi yeni birsorun da- ha çıktı ortaya. Fransızlann sosyalist başbakanının zaten şu sıralarda başı epeyce dertte. ••• Jospin'in başını sürekli ağntacak sorunlann en önemlisi, kendi adını taşıyan Korsika planı. Jospin planı, daha önce de belirttiğim gibi, Fransız Cumhuriyeti'nin yapısını temelden de- ğiştirecek, ikinci bir devrim niteliğini taşıyor. Kimilerine göre, bu politika çok cesur ve ile- rici. Cesur ofduğu kuşkusuz, ama ilericiliği tartış- ma götürür bir politika bu. Laicite Rebuplique kuruluşunun başkanı Patrick Kessel'in de belirtttği gibi, önce dün- ya, sonra Avrupa futbol şampiyonu olan milli takımının en övünülen yanı, çeşitli etnik grup- tan, dinden ve renkten insanı bir çatı altında uyumla birieştirmesi olan ülkede, insanlara hiç- bir ayrım yapmadan, eşit vatandaşlar olarak demokrasinin ve özgürfüğün bütün nimetlerin- den yararlanma hakkını tanımak mı ilericiliktir, yoksa eski rejime dönmek olan etnik aynmlan öne çıkarmak mı? Çoğuna göre, Korsika'nın bağımsızlığı ve ki- mi başka bölgeler için de aynı sorunun günde- me gelmesi gibi bir sonuca yol açabilecek olan böyle bir uygulamanın iflası Yugoslavya'da ya- şanmadı mı? Zaten Sosyalist Parti içinde, sol kanadın li- deri konumundakiJean Pierre Chevenement da Jospin'in politikası konusunda bazı tered- dütleri olduğunu belli ediyor ve kendisinin ne- reye kadar gidebilip nerede mutlaka duracağı- nı Başbakan'ın bıldiğini belirtiyor. Sağ partilerden, Cumhurbaşkanı Chirac'ın da siyasi kuruluşu olan RPR'nin ve eski baş- bakanlardan Michel Debre'nin oğlu, bu parti- nin sözcüsü ve yine eski içişleri bakanı olan Je- an Louis Debre'nin tavn da daha önceki ya- zılarda dıle getirilmişti. ••• Peki, Jospin'e böylesine tehlikeli bir oyunu oynama cesaretini veren ne? Sosyalist Başbakan bu cesaretini, iktidan sı- rasında Fransa'nın ekonomik durumunda sağ- lanan gelişmeden alıyor. Ülkede işsizlik azalıyor. Büyük sorunlardan biri olan sosyal güvenlik sistemi, 1999'da 500 milyon frank fazla verdi, bu yıl söz konusu ra- kamın 2 milyara çıkması bekleniyor. Öte yandan, Maliye Bakanı Laurent Fabius, 2000 yılı için öngörüldüğü açıklanan 20 milyar- lık vergi fazlasına bir 30 milyar daha eklenme- sinin beklendiğini söyledi, iki hafta önce. Bu fazlalıkların kurumlar ile servet vergisinin yanı sıra katma değer vergisinden gelmesi, ekonominin sağlıklılığının işareti olarak kabul ediliyor, gözlemcilertarafından. Insanları en çok günlük gereksinimleri ilgi- lendirdiğine göre, tüm güçlüklerine karşın Jos- pin'in büyük bir politik avantajı da olduğunu kimse yadsıyamaz. Bergama CezaevVnde eylem sürüyor tZMtR / ADANA (Cumhuriyet) - Berga- ma Cezaevi'ndeki tü- nelin ortaya çıkanlma- sı sonrasında hükümlü ve tutukJulann başlat- tıklan eylemin sona er- dirilmesine yönelik arabuluculuk girişün- leri sürdüriilüyor. Bergama'ya önceki gûn giden Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Ber- ke, cezaevi yöneticile- ri ve mahkûmlarla bir dizi görüşme yapan Iz- mir Barosu Başkam Çetin l\ıran, eylemi sonlandırmaya yönelik arabuluculuk görüş- melerini dün de sür- dûrdü. îzmir îl Jandarma Komutanı Kıdemli Al- bay Feyyaz Alev, dün erken saatlerde ceza- evine giderek alınan önlemlere ilişkın yet- kililerden bilgi aldı. Yaklaşık 250 kadar tutuklu ve hükümlü yakını da cezaevine gi- den yolda kurulan gü- venlik denetim nokta- suıda bekliyor. ÎHD, Eğitim-Sen, Tüm Bel-Sen, KESK Şubeler Platformu, Emekli-Sen, Adana Dayanışma Derneği, DBP, ÖDP, HADEP, SlP,EMEP,Genel-lş6. Bölge ve Tanm Gıda- Sen ortak bir açıklama yaparak Bergama Ce- zaevi'ndeki tünelin or- taya çıkanlmasının ar- dından mahkûmlara yapılan saldın ve bas- kılan protesto etti. Orgeneral Ateş ve Betir emekliye aynlacak. 7 korgeneral orgeneralliğe terfi bekliyor Orduda terfi heyecanı 1. Ordu Komutanı Org. Hilmi Özkök Kara Kımçderi Komutanı oluyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahh Kuvvetlen'nde (TSK) 2000'li yıllann komuta kademesinin belirleneceği Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı Başbakan BûlentEce- vit başkanlığında 1 Ağustos'tayapıla- cak. KaraKuvvetJen Komutanı Orge- neral Atilla Ateş ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Rasün Betir emekliye aynlacak. Ateş'in yerine atanması beklenen 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hilmi Özkök, Orgeneral Hüseyin Krvnkoğhı'nun 2002'de emekliye aynlmasınınardındanTSK'- nın yeni komutanı olacak. YAŞ'ın yaz dönemi olağan toplan- tısı, 1 Ağustos Salı günü Başbakan Bü- lent Ecevit başkanlığında Genelkur- may Başkanlığı Karargâhı nda yapıla- cak. TSK personelinin atama ve terfi ışlemlennin görüşüleceğı toplantı 4 gün sürecek. Toplantıda, irticai ve bö- lücü faaliyetlere kanşan TSKpersone- linin siciJ dosyalan da görüşülerek or- dudan ihracı kararlaştınlacak. TSK'nin komuta kademesinde bu yıl en önemü değişiklik, Kara Kuvvet- leri ile Jandarma Genel Komutanlı- ğı'nda olacak. Kara Kuvvetleri Komu- tanı Orgeneral Ateş ile Jandarma Ge- nel Komutanı Orgeneral Betir, görev- de 2 yıllannı doldurduklan için emek- lıye sevk edilecek. Orgeneral Ateş'ten boşalacak göreve 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün atanması- na kesin gözüyle bakılıyor. Kara Kuv- vetleri Komutanlığı'nda 2 yıl görev yapacak olan Özkök, Orgeneral Kıv- nkoğlu'nun 2002'de emekliye aynl- masının ardından yeni Genelkurinay Başkanı olacak. Orgeneral Rasün Betir'in emekliye aynlmasıyla boşalacak Jandarma Ge- nel Komutanhğı'na. ordu komutanla- nndan bırinin atanabüeceğı belirtili- yor. Bu isimler, 2. Ordu Komutanı Or- general Aytaç Yatman ile 3. Ordu Ko- mutanı Orgeneral Tuncer Kıhnç. Orgeneral Hilmi Özkök'ten boşala- cak 1. Ordu Komutanlığı'na ise kuv- vet komutanlan dışında TSK'deki en kıdemli orgeneral olan Kara Kuvvet- leri Komutanlığı Kurmay Başkanı Or- general NecdetTîmur'un atanabilece- ği beürtiliyor. TSK'de boşalacak iki orgenerallik kadrosu için yedi aday bu- Iunuyor. Bunlar, Erdinç Demirbüek, DlSK ve Hak-İş'e çatan Türk-îş, yüzde 10'un kaldınlmaması gerektiğini savundu 'Baraj sarı seııdikalan önlüyor'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) • Türk-Iş Yönetim Kurulu, yüzde 10'luk işkolu barajının kaldınlmasıy- la Türkiye işçi sınıfının sorunlannuı çözülemeyeceği ve barajın kaldınlma- sı durumunda kurulacak yüzlerce sa- rı sendika ve tabela sendikalan nede- niyle çalışma yaşamının darbe alaca- ğıîıı savundu. Türk-îş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kıüç Hak-lş ve DÎSK'in eleştırilerine sert çıkarak, "DİSK ve Hak-lş, kendüerine plat- fbnn yaratmak amacıyla kafalannın arkasındaki sinsi planı söytemezlerse bu işler çözükmez" dedi. Calışma ve Sosyal Güvenlik Bakan- hğı'nın işkolu istatistıklennde yaptı- ğı oynamalarla 10 sendikanın işkolu barajuım altında kalmasının ardından DÎSK ve Hak-Iş'in Türk-îş'e yönelik • Türk-Iş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kılıç "Hak-tş ve DÎSK kafalarındaki sinsi planı açıkça söylesinler. Yüzde 10'luk baraj tabu değildir, tartışılabilir" diye konuştu. eleştirilenni arttırması üzenne Türk- Iş suskunluğunu bozarak dığer konfe- derasyonlara eleştirıler yöneltmeye başladı. Türk-Iş Genel Eğitim Sekre- teri Salih Kılıç, diğer konfederasyon- lan "Suçhı olup güçlü olma kompiek- si içine gHTnekİe" suçladı. Kılıç, yüzde 10'luk barajınkaldml- masının san sendikacılığı doğuracağı kaygısı taşıdıklannı kaydederek bara- jı tabu olarak görmedıklerini, baraj oranınınyüksekliğinın tartışılabilece- ğini söyledi. Hak-tş ve DÎSK'in açıklamalann- dan rahatsızlık duyduklarını belirten Kılıç, sorunlann, basının ve kamuoyu- nun önünde değil, kendi aralannda ko- nuşularak çözülmesi gerektiğini sa- vundu. Konfederasyonlariçin "Akdla- nnı başlannatoplasuüar" diyen Kılıç, baraj konusunun muhatabının Türk- tş olmadığını belırterek. "Saplasama- nı birbirine kanşürmasınlar'* dedı. Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan'ın yüzde 10'luk barajın kaldınlmaması- nın tek sorumlusu olarak Türk-lş ve TÎSK'i göstermesıni de eleştiren Sa- lih Kılıç, "Çalışma Bakanı, yüzde 10 barajıfleuğraşacağı yerde iş güvence- si ve sendikal güveneelerie ilgili olarak imzaladığı ILO'nun 158 sayıh sözles- mesini uygulamakiçinçaba gostersin. Onlar bu konuyu halletsin, biz yüzde 10'u keodi aramızdahaflederiz" dedi. DÎSK ve Hak-îş'in, Türk- îş'e yö- nelik olarak "KtTJerde örgütfâ oldu- ğu için bu şekikk davranıyor" şeklin- deki iddiasının gerçeği yansıtmadığı- nı söyleyen Kılıç, Türk-îş'in hem ka- mu sektöründe hem de özel sektörde örgütlü olduğunu belırterek, "Bizözei sektörde bile onlardan daha çok ör- gütfüyüz. Onedenlebarajı aşamamak gibi bir kaygımız olamaz. Hak-tş ve DİSK. kafalannın arkasındakini söy- lesin. Kimse o kadar saf değiL Yok ol- ma noktasından var olma noktasına gebne dunımu >aratmasınlar*< dedi. Türk-Iş Yönetim Kuruluda açıklama- sında, işçi sınıfının örgütlenmesinin önündekı tek engelin barajlar olmadı- ğım belirtti. Bakan Türk 6 Özlük haklan iyileşecek' DÜZCE (AA) - Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, "Hâkim vesavalar, adbye ve cezaevi persone- bnin özlük haklannda iyi- leştirme yapacak olan ya- sa hükmünde kararname- lerü\ 1 Ocak 2001'de jü- rûıiûğe gireceğini düşü- nüyorum" dedi. Bolu'da Adliye Loj- manlan'nda incelemeler- de bulunan Bakan Türk, arduıdan geçtiği Düz- ce'de, bir ilköğretim oku- lunun binasında hızmet veren Düzce Valiliği'ni ziyaret etti. Türk, burada Vali FikretGüven'den ilin sorunlanna ilişkın brifing aldı. Vali Güven, yaşanan deprem ve yeni ıl olmanın getirdiği sorunlan bulun- duğunu, bunlann çözümü için hükümetten destek beklediklerini ifade etti. Adalet Bakam Türk, Düzce'nin yeniden yapı- landınhnası çahşmalan- nın sürdügunü, idarenin ve adliyenin gerekli hiz- metleri çok zor koşullarda verdiğini, hükümetin, so- runlann çözümü için ge- rekli yardımı yapmaya de- vam edeceğini behrtti. Anemiye yakalanan Filiz Gülkokuer 3 yıldn" tedavi edilmiyor Cezaevinde ölüıııit bekByor İPEKYEZBANt Yasadışı örgüt üyesi oldu- ğu gerekçesiyle 12.5 yıl ağır hapis cezasına çarptınlan akdenizanemisi hastası Fife GüJkokuer, üç yıldır bulun- duğu cezaevinde ölümle pençeleşiyor. Ankara Numune Hasta- nesi tarafindan akdenizane- misi olduğunayönelik rapo- ru bulunan 35 yaşındaki Gülkokuer, 10 aydu- tedavi görmüyor. tedavisi bulun- mayan ve sürekli doktor gö- zetimi gerektiren hastahğı nedeniyle cezaevinde sık sık hemolitik ağn krizlerine gi- riyor. Ulucanlarda akciğer- Ieri de zedelenen Gülkoku- er, tahliye edilmezse "res- men" ölüme terk edilmış olacak. Cezaevinde tedavisi yapıl- madığı için hastahğı ilerle- yen ve ölümün kıyısında tah- liye edilen Murat Dfl'den sonra cezaevinde bir başka hükümlü, akdenizanemisi hastası Filiz Gülkokuer de ölüm suıınnda yaşıyor. Doğuştan akdenizanemisi olan ve sürekli tedavi görme- si gercken Gülkokuer'in, te- davisinin yürümesi amacıy- la Adana Kürkçüler Ceza- evi'nden sevk edildiği An- Doktoriann "ancak 35 yaşına kadar yaşar" dediği, 35 yapndaki akdenizanemisi hastaa bükümiö Filiz Gülkokuer, tedavi gormediği Ulucanlar Cezaevi'nde öramle pençefeşryoT. kara Ulucanlar Cezaevi'nde düzenli tedavisi yapıhnıyor. Gülkokuer'in avukaö Kaznn Bayraktar, hastalık nedeniy- le daha önce dalağı ve safra- kesesi ahnan Gülkokuker' in, Ulucanlardan bu yana, son 10 aydır hastane yüzü gör- mediğini söyledi. Hastalığın cezaevi koşul- lannda tedavisinin mümkün ounadığını belirten Bayrak- tar, "Hastaük yözûnden sık sık kan tahliü >-apıhp demir miktannın ölçüunesi gerek. Yapümazsa vücuttald or^n- iar ymramyor.Zatenşuanda hastabk sonuçianm yoğun bir şeküde hissedryor. Bu yfizden sık sık ağn krizlerine giriyor'' dedi. Bayraktar, böbrekleri vü- cuttaki fazla demiri dtşan atamadığı için sürekli böb- rek ağnlanyla kıvranan Gülkokuer'in nefes almak- ta da güçlük çektiğini, bu nedenle koguşta değil, ha- valandırmada yatmak zo- runda kaldığını söyledi. Yaklaşık 25 yıldır sürekli tedaviyle hastahğı kontrol altında tutulmaya çalışılan Gülkokuer'in bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini ifade eden Bayraktar, "Dofc- torlar 'ancak 35 yaşına ka- dar yaşar' denB^entt. Şnn- di35yaşındavcted«vfaiya- pdmıyor. TabByeetmekiçin neyi beknyoıtu*, bilmiyo- nun' Kamuran Orhon, Yaşar Büyükanrt, Yüdmm Türker, AtiDa Kurtaran, Ba- ha Tüzüner, Şener Eruygur. KorgeneralUkten orgeneralliğe terfi edecek olan iki orgeneralden binnin ordu komutanhğına, diğennin de Ka- ra Kuvvetleri Kurmay Başkanhğı'na atanabileceğıne dikkat çekihyor. Buyıl Deniz ve Hava Ku vvetlen ko- mutanhklan ile MGK Genel Sekreter- hği'nde değişiklik olmayacak. Terfi sırasında bulunan TSK perso- neiinden bazılan 2aman zaman kamu- oyu gündeminde yer almıştı. Susurluk kazasuıın ardından ortaya çıkan yasa- dışı örgütlenmeyle bağlanhlan nede- niyle gündeme gelen Tuğgeneral \Wi Küçük de bu yü terfi sırasında bulu- nuyor. KKTC'de son dönemdeki ca- susluk skandalı suasında soruşturma- yj başlatan açıklamalan yapan Kıbns Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğ- general Nihat ÖzejTanh ile Marmara depremı sırasında bölgede oluşturulan askeri gücü yöneten, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kjvnkoğlu'nun ak- rabası Tuğgeneral Ha>TİKıvnkoğlu da terfi sırasındaiar. YAŞ 'ta birüst rütbe- ye terfi etmeyı bekleyen TSKpersone- linin hstesi şöyle: KaraKuVvederi TümgeneraDen YaşarKaragöz, Çe- ün Erman. Ersm Köşer, Kudret Cen- gız, MehmetBaspmar, Erol Özkasnak, Rıza Küçükoğlu, işık Koşaner, Eşref Çallı, HüseyinGöksu, Engin Alan, îs- mail Koçman, Ömer Keçecigil, Cevat Temel Ozkaynak, Mehmet Tiryaki, Bekir Sıtkı Özdeğirmenci, Selahattin Yücel, Erdal Ceylanoğlu. Tuggeneraller: îzzettin Gürdal, Ok- tay Alınak, Necmi Çora, Aslan Güner, Erol Uğur, Yaşar Öney, Metin Denli, Zafer Ozer, Nevzat Mutlu, Yavuz 01- çen, Halil Şimşek, îrfan Üngör, Saim Demirel, Aldülkadir Üstündağ, Ali Fuat Saraç, Ahmet Refik, Cemal Ala- göz, Ali Erdoğan, Niyazi Hatipoğlu, FikriGönültaş, Mustafa Temel Ergün, Nusret Taşdeler, Muharrem Karadu- man, Yalçın Ataman, Nihat Özeyran- ü, Murat Adıyaman, Hüseym Tanyer, Ahmet Cengiz Aycan, Eyüp Kaptan, Hayn Kıynkpğlu, KemaJ. Ay, Nejat Mûldür, Necdet Deniiraı, Ali îbsan Gürcıhan, Salih Gükığlu, Sadık Ercan, Şadi Kılıç, Uğur Şevket Büyükçulha, Ali Rıza Selmanpakoğlu, Mehmet Uçar, Yılmaz Hızlı, Atilla Öksüz, Ne- jat Bek. Deniz Kuvvederi Koramiralkr: Özden Örnek, Atilla Şenkul. TümamiraDen Alper Tezeren, Mus- tafa Ozbey, Tamer Ezgü, Metın Ataç. TuğamiraUer Ömer Esentürk, îlken Güven, Cengiz Alpözü, Aydm Gürül, Mustafa Oltanır, Metin Poyrazlar, Er- dal Bucak, Nadir Kınay, Ozbek Gör- gün, Cavit Sungur, Engin Heper, Ruh- sarSümer. Hava KuvMetieri KorgeneraUen Özkan Öktü, Alper Akseli. Tümgeneraflen Nuri Solakoğlu, Re- şatTurgut, îbrahım Büyükyumukoğlu, Ismail Özalp, SeyfettüvSeymen, Ok- tay Tezeren, Erdoğan Karakuş. Tuğgenerafler. Hikmet Yavaş, îhsan Aygün, Ömer Inak, Metin Yükselen, Volkan Tiryaki, Şevket Dingiloğlu, Murat Bulgan, Hıncal C^kiç, Savaş Şanlıtürk, Yılmaz Özbakır. Jandarma Genel Komutanhğı Tümgeneral: Bekir Uğurlu. Tuggeneraüer. Feridun Öztürk, Haj-ri Tezcan, îbrahim Akmeşe, Veli Küçük, Ahmet Özmut. Gülhane Askeri TıpAkademisi Tuğgeneraüer: Naci Seber, Atilla Yalçın. Askeri Yargıtay Tuğgeneral: Nursefa Pandar. StlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Kıbns'ta Şener Leverrt ve arka- daşlannın casusluk gerekçesiyle gö- zaltına alındığı ilk günlerde, merkez basınımız ve kamuoyu oluşturma gücüne sahip olan çevreler, bu du- rumun bir saçmalık olduğuna dikkat çekiyorlardı. Kıbns Güvenlik Kuvvet- leri Komutanı Özeyranlı'nın davra- nışının doğru olmadığı ve kendisinin bu olaydaki tutumu nedeniyle işlerin iyice çıkmaza girdiği hemen hemen fürkiye'deki çoğunluğun ortak dü- şüncesiydi. Kıbrıs'taki saçma ve içinden çıkılmaz durum ve Türki- ye'nin bu konuda yıllardır izlediği si- yasetin yanlışlığı ilk kez ciddi şekil- de tartışılacak bir noktaya gelmişti. Gelmişti diyorum, çünkü birkaç gün sonra havadeğişti. Kıbns'ta Tür- kiye'nin 26 yıldır izlediği siyasetin böylesine masaya yatınlması, etkili ve yetkili çevreler tarafindan kabul edilemezdi. Nitekim de öyle oldu. Milli Güvenlik Kurulu'nun Istanbul'da toplantıya hazırlandığı günlerde ha- berler farklı verilmeye başlandı. MGK'de de bu konunun enine boyu- Kıbns'ta Kurulu Düzen na konuşulduğu görülüyor. Gazete haberlerine yansıdığına göre, Kıb- ns'ta Denktaş'a muhalefet eden ve GKK'nin statüsünü eleştirenlerin asjl tehlike olduğu MGK'ye yazılan ra- porda yer alıyor. MGK raporcusuna göre Avrupa gazetesi, Kıbns Rum Kesimi ve ba- zı Batılı ülkelerden parasal destek sağlıyor. Seçimler öncesi Başbakan Derviş Eroğlu, sadece Cumhurbaş- kanı Rauf Denktaş'a muhalif olma- sı nedeniyle bu gazeteye el altından destek verdi... Başta Yunanistan ol- mak üzere önde gelen bazı Batılı ül- keler, KKTC karşıtlannı çeşitli sosyal faaliyetleraltında Ledra Palasta top- luyor. Batılı ülkelerin KKTC aleyhine örgütlenmeyi sağlamak için harcadı- ğı yıllık para 10 milyon dolar. Kıb- ns'tan sorumlu Bakan Şükrü Sina Güret bu raporun ardından Eroğ- lu'na şu uyanda bulunuyor: "Herke- sin akıl yoluna gelmesi gerekiyor. Kimse, Türkiye'den yapamayacağı şeyleri istemesin." MGK'ye sunulan rapor ve Şükrü Sina Gürel'in açıklamalan, Kıbns'ta- ki muhalefetin önümüzdeki günlerde Türkiye merkezli bir bombardımana uğrayacağını gösteriyordu. öyle ol- du. Eroğlu'nun mali siyasetlerini eleştiren, Denktaş'a karşı tutumunu hedef alan yazılar birbiri ardına gün- deme geldi. Başbakan Eroğlu, Ok- tay Ekşi'nin eleştirilerine verdiği ya- nıtta, kendilerini zorduruma sokmak amacıyla banka krizi yaratıldığını söylüyor. Başkanlık sistemi yoluyla Kıbns Türk toplumunun iyice zaptu- rapt altına alınmak istemesine de karşı olduklannı dile getiriyor ve şun- lanekliyor: "Kıbns Türkhalkının gün- deminde başkanlıkrejimigibi konu- lar yoktur. Kıbns Türk halkı paria- menter rejimden memnundur." • • • Kıbns'ta işlerin iyi grtmediğini sap- tamak için kâhin olmaya gerek yok. 20 Temmuz 1974 müdahalesinden bugüne 26 yıl geçti. 26 yılın sonun- da Kıbns'ta kurulan KKTC'yi Türki- ye dışında kimse tanımadı. KKTC, ekonomik olaraktamamen çöktü ve bütün ekonomi Türkiye'ye bağımlı hale geldi. Kıbns Rum Kesimi yıllık gefihni sürekli arttınrken Türk kesimi sürekli geriledi. Kıbnslı Türkler çare- sizlikten, baskılardan Kıbns'ı terk ederken Ada Türkiye'den gelen göç- menlerle dolduruldu. Kıbns Rum Ke- simi bütün dünyanın tanıdığı ve Av- rupa Birliği'ne aday bir ülke iken Denktaşyönetimindeki Türkiye des- tekli KKTC ise dünyada yapayalnız kaldı. Bu yalnızlık KKTC'nin Türki- ye'ye bağımlıltğını daha da arttırdı. KKTC'nin bağımsız bir devlet ol- duğunu dünyaya ılan eden Türkiye, bu bağımsızlığa kendisi de inanma- dığı için sürekli buradaki siyasetlere müdahaie etti, Denktaş egemenli- ğindeki bir sistemi adada ordunun varlığıyla ayakta tutmaya çalıştı. MGK'ye yaâlan rapordan da görül- düğü gibi bu siyaset aynen korun- mak isteniyor. MGK, bu kadar başa- nsız olmuş bir siyasetin sürdürülme- sini nasıl isteyebilir? Kıbns Türkleri- nin demokrasiye layık olmadığı dü- şüncesini ortaya atarak "başkanlık sistemi"r\\ savunanlar, hangi başan- lanyla böyle bir tezin arkasında du- rabilırler? Kıbns sorunu yalnızca bir güven- lik sorunu değil, tam tersine Avrupa Birliği'ne gidiş sürecinde Türkiye'nin geteceğinin de test edildiği bir de- mokrasi sorunudur. Kıbns sorunu- nun çözümü asıl olarak Kıbrıs halkı- nın tercihine bırakılmalı ve Kıbns'ta- ki demokratik uyanışa önem veril- melidir. MGK'ye sunulan rapor ise görüldüğü kadanyla, yeni çözümler üretecek bir anlayış yerine Denk- taş'ın iflas etmiş siyasetlerine destek veriyor. Bunun ne kadar akla yatkın olduğunu anlamak için Kıbns'taki tabloya dönüp bakmamız yeterii.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle