Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 TEMMUZ 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
17
Çengele
takılanlar
Asil Çelik AŞ, paldır
küldür yapılan bir ihale
ile 131 milyon dolara
satıldı. Asil Çelik'te
örgütlü Birleşik Metal-lş
Sendikası, soru
işaretinin çengeline
takılanları gündeme
getiriyor:
"Hani açıklık ilkesi
nerede kaldı? Hani
çalışanlann haklan
üzerinde en
küçük bir pürüz ..
kalmayacaktı? Hani
işletmenin devam eden
yatınmlannın
tamamlanması güvence
altına alınacaktı? Hani
teknolojik yenilik
garantisi alınacaktı?"
Hani?
ISIK KANSl
öğretmenlerin ve eğitimcilerin sen-
dikası Eğitim-Sen'in 4. Olağan Ge-
nel Kurulu, 14-16 Temmuz tarihleri
arasında Ankara'da yapılacak.
Eğitim-Sen Genel Kuaılu rapo-
rundan, rakamlaria eğitim sistemimi-
zin durumuna ilişkin kimirakamlarçı-
kardık. Paylaşalım:
-Son 10yıldaki Milli Eğitim Bakan-
lığı bütçesinin gayrisafı milli hasıla
ıç'mdekipayı ortalamayûzde 2.33tûıi
- Türkiye'de toplam sayısı 6 bin
168'i bulan 70'den çok lisetürü var-
dıri
- Almanya'da öğretmen başına
düşen öğrenci miktan 14.7 iken Tür-
kiye'de bu rakam ortalama 29.5'tir.
Haftada ortalama 40'arkişilik 10sı-
nıfa giren bir öğretmen 400 öğren-
5 dolarlık işci ile ilgilenmek durumundadır!
- 30 saat üzerinden 70 kişilik s»-
nıflara giren bir edebiyat öğretme-
ni, ders yılı boyunca 5 bin 40 yazılı
kâğıdı okumaktadır!
- Almanya'da mesleğe yeni baş-
lamış birsınrföğretmeni birders sa-
atikarşılığı 28.4, Italya'da 16.87, Is-
panya'da 21 dolaralırken Türkiye'de-
kibirsınıföğreüveninin ders saatikar-
şılığı 5.1 dolardır!
Gelin, şimdi de öğretmenlerin 'ders
dışı" öğretim yüklerini sıralayalım:
"Ders hazıhığı. Deney raporu ha-
zıriama, laboratuvar hazıhığı. ödev
danışmanlığı, ödev düzeltme ve de-
ğehendirme. Danışman öğretmen-
lik ve sınıföğretmenliği. Stajyeröğ-
retmenlere rehberiik. Nöbethizmet-
leri. Eğitsel kol çalışmalan. Velilerve
çevre ile ilişkiler. Bilimsel, teknolojik
ve mesleki gelişmeleri izleme. Sınav
sonısu, cevap anahtan hazırlama ve
puvanlama.
Sınav kâğıtlannı okuma ve değer-
lendirme. öğretmenlerkurvlu, züm-
re öğretmenler kurulu, okul-aile bir-
liğigibi toplantılara katılma. öğren-
ci disiplin işleri. Törenler. Açıköğre-
tim, ehliyet, ÖSS gibi sınavlardagöz-
cülük. Notdefterinin işlenmesi, kar-
ne ve diğer belgelerin düzenlenme-
si. öğrencilerie birlikte çevreye ya-
pılan geziler, müze ziyaretleri vb. et-
kinlikler. Nüfus ve seçmen sayımın-
dagörev."
Öğretmenlerin yapamadıklan tek
şey insanca yaşamak gafiba...
CHP Genel Baskanı Altan Öy-
men, Başbakan Bülent Ecevtt'in
"CHP, HADEPileişbirfiğiiçinde"
çıkışına anlam veremiyor. Canı
da sıkılmış:
"Bir kere biz HADEP ile işbirfi-
ğine girecek olsak, bunu kamu-
oyuna açıklanz. Ne bizde böyle
birniyet var, ne de onlardan böy-
le bir öneri geldi."
CHP'li yöneticilerin "halkla bir-
likte çözüm" toplantılan sırasın-
da, gittikleri ilierdeki valileri, be-
lediye başkanlannı, kimi zaman
da partileri ziyaret ettiklerini an-
lattı öymen:
"örneğin ben, Osmaniye'ye
Sakmcab işbirliği hangisi?
gittiğim zaman protokol gereği
belediye başkanına gittim. Baş-
kan MHP'liydi. Arkadaşlanmız Di-
yarbakır'da da, valiyi, HADEP'li
belediye başkanını ziyaret etmiş-
ler.
Bunlan siyasi işbirliğiya da se-
çim ittifakı olarak algılamak çok
münasebetsiz bir iddia. Güney-
doğu'daki sorunlara tedbir arar-
ken, Diyarbakır'da seçi/miş bele-
diye başkanına meseleler hak-
kında soru sorulmayacak mı? Asil
iktidarpartisJ olan DSP'nin işion-
larla diyaloğu sürdürmek. Diyar-
bakır'ın şehirleşme sorunlan dağ
gibi. Bunların çözümünü kime
danışarak yapacaksın? Belediye
ile yapacaksın. Devletin istihba-
ri bihmlehnde endişeler olsa bi-
le bir başbakan bunlara göre ay-
nm yapabilir mi? Yani 'HADEP
sakıncalı parti, öyleyse ben HA-
DEP'li belediye başkanı ile görüş-
meyeceğim. İşbirliği yapmaya-
cağım, onunla diyalog kurmaya-
cağım' diyebilir mi?"
Altan öymen, Ecevit'in mantık
örgüsündeki yanlışlığa da vurgu
yaparak genişletti örneklerini:
"8 yıllık eğitimde DSP ile işbir-
liği yaptık. Bu seçim işbirliği, itti-
fakı anlamına mı geliyor? Sayın
Ecevit, idam cezasının kaldınl-
ması için diğer partilehe işbirliği
anyor, öbür yandan bizi diyalog
kurmakla suçluyor. Diyalog suç-
sa niye Sayın Ecevit bu yolu de-
niyor?"
CHP liderine göre, aslında sa-
kıncalı olan bir tek işbirliği var
"Birbiıi hakkındaki yolsuzluk id-
dialannı gizlemek üzere işbirliği
yapmak. CHP de bundan kaçını-
yorişte...
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
YILMAZ ŞİPAL
Ağır ve Yıpratıcı işlerde
"itibari Hizmet"
5434 sayılı Türkiye Cumhu-
riyeti Emekli Sandığı Yasası ile
506 sayılı Sosyal Sigortalar Ya-
sası, "Ağır, yıpratıcı ve zehir-
leyici" işlerde çalışan iştirak-
çi ve sigortalılara ayn bir statü
tanımıştır.
ralları, her iki kurum kapsa-
mında çalışanlar için aynı de-
ğildir.
TC Emekli Sandığı Yasa-
sı'nın 32. maddesinde belirti-
len görevlerde çalışanlara gö-
rev türiine göre, çahşma süre-
lerine yılda 2 ay ile 6 ay arasın-
da değişen bir süre eklenmesi
öngörülmüştür. Yasada bu ek
süre "fiili hizmet müddeti
rammr olarak tanımlanmıştır.
Yasanın 33. maddesine göre
"fiili hizmet müddeti zamla-
n emeklilik muamelelerinde
fiili hizmet sayılır. Bu zamla-
nn toplamı 8 yılı geçemez".
Aynca, "fiili hizmet müdde-
ti zammı", emeklilik yaş sını-
n uygulamasında "bu sürenin
üç yıldan çok olmamak üze-
re yansı indirilir."
506 sayılı Sosyal Sigortalar
Yasası'nda aynı nitelikteki
"ağır, yıpratıcı ve zehirleyici
işlerde" çalışan sıgortalılar için
öngörülen "itibari hizmet sü-
resi" uygulama koşullan de-
ğişik olup, hakça değıldir.
506 sayılı Sosyal Sigortalar
Yasası Ek Madde 6'ya göre
"ağır, yıpratıcı ve zehirleyi-
ci işlerde" çalışan sigortahla-
nn "itibari hizmet" sûresin-
den yararlanabılmesi için, bu
nitelikteki işlerde en az 3.600
gün (10 tam yıl) çahşmalan
gerekmektedir. Bir gün eksi-
ği ile 3.599 gün bu işlerde ça-
lışan sigortalılar "itibari hiz-
met" süresinden yararlana-
mazlar.
TC Emekli Sandığı iştirakçi-
si için çahşma süresinde bir kı-
sıtlama yoktur. Ağır işlerde bir
yü çalışan bir iştirakçi bu hak-
tan yararlanmaktadır.
SSK sigortalılan "ağır, yıp-
ratıcı ve zehirleyici" işlerde en
az 3.600 gün çahşmalan koşu-
luyla yararlanabildıkleri "iti-
bari hizmet süresi", prim öde-
me sürelenne gün sayısı olarak
eklenmez. Yalnızca, "sigorta-
blık süresi olarak eklenir."
Olayı örneklersek 20 tam yıl
"ağır, yıpratıcı ve zehirleyici"
işlerde çalışan Emekli Sandığı
iştirakçisi, 20 yıl (7.200 gün) ke-
senek ödediğinde, sigortalüık
süresi 20'den 25 yıla yüksel-
mekte, kesenek gün sayısı da
7.200'den 9. OOO'e ulaşmakta-
dır. Buna karşılık, yine aynı
"ağır, yıpratıcı ve zehirleyici"
işlerde yine 20 yıl (7.200 gün)
çalışan SSK sigortalısının prim
ödeme gün sayısı 9.000'e yük-
selmeyip, 7.200 günde kalmak-
ta, yalnızca 20 yıllık sıgortah-
lık süresi 25 yıla yükselmekte-
dir."
Tartışmalı olan bu konu, 16
Mayıs 2000 günlü Resmi Ga-
zete'de yayımlanan Yargıtay tç-
tihatlan Birleştirme Büyük Ge-
nel Kurulu'nun 18.2.2000 tarih,
1997/1 Esas, 2000/1 Karan Ue
açıkhğakavuşmuştur. "ÖZET:
506 sayılı Sosyal Sigortalar
Yasası'na 11.8.1977 tarih ve
2098 sayılı yasayla getirilen
Ek 5. maddesinde düzenle-
nen itibari hizmet süresinin;
amlan yasanın 108. maddesin-
de öngörülen sigortahlık sü-
resine eklenebileceğine, ayn-
ca sigortalının prim ödeme
gün sayısına eklenemeyece-
ğine ilişkindir. (...)
SONTJÇ: 506 sayüı Sosyal
Sigortalar Yasası'nın Ek 5.
maddesinde öngörülen itiba-
ri hizmet süresinin salt sigor-
tahlık süresine eklenmesi ge-
rekeceğine ve aynca bu süre-
nin fiili prim ödeme gün sa-
yısına eklenmesinin söz ko-
nusu olamayacağına, 18.2.
2000 tarihinde ve ilk oturu-
munda üçte iki çoğunlukla
karar verildi."
Sağlıksız
toplum için
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez
Konseyi'nin genel kurulu geçen hafta ya-
pıldı. Başkanlığa yeniden Fûsun Sayek
seçildi.
TTB'deki yeni görev dönemi de epey
zorlu geçeceğe benzer. Elde var sağlık
alanında yığınla sorun, sıkıntı... Sayek,
sadece birkaçından söz etti:
"Iktidar, bir kısım sağlık çalışanının
maaşlannı kanungücûnde kararname ile
iyileştirme çabasında. Elbette, yoğun
bakım gibi, acilservislergibiyerierde sağ-
lık çalışanlannın daha çok ücret alması-
nı istiyoruz. Ancak bizim talebimiz, tûm
sağlık çalışanlarına da olanak tanınma-
sı. Oysa kanun gücûnde kararname,
sağlık ocağı hekimlerini, 25 yatağın al-
tjndaki, dönerseımayesiolmayankurum-
larda çalışanlan dışlıyor."
Bir de Sağlık Bakanlığı'ndaki kadro-
laşma var tabii. "Oysa" diyor Sayek,
"kadrolaşmayı bırakıp sağlık çalışanını
mutlu etmek, dolayısıyla halkın sağlığı-
na katkıda bulunmak gerekiyor".
Sağlık, insanlann beslenmesiyle, eko-
nomik durumuyla, iyi konutta oturma-
sryla doğrudan ilintili. Tanm baltalanıyor,
hayvancıhk öldünilüyor... TTB Başkanı'na
göre bütün bunlarsağlığımızı doğrudan
etkileyecek:
"İyi beslenemeyen insanın sağlıklı ol-
ması beklenemez. Işsizliğin yüzde 20 7e-
re çıktığı söyleniyor. Işsizlik yoksulluğu
getirir. Yoksulluk da sağlığın en büyük
düşmanıdır."
Koşulların ağırlaştığı bir dönemde
sağlığın piyasalaştırıldığına da değinen
Sayek, "Komedi gibi bir şey" diye nite-
lediği bir olayı aktarıyor:
"Bakanlığın genelgesi doğrultusunda
yeşil kartlı hastalara ücretsiz acil hizmet
verdiklen gerekçesiyle geçen ay birgnıp
meslektaşımıza zimmet çıkanldı."
Sağlıksız bir toplum yaratmak için
binmişiz alamete, gidiyoruz kıyamete.
HAYVANLAR İSMAIL GÜLGEÇ igulgec@yahoo.com
KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK behicak@turk.net
HARBl SEMtHPOROY semihporoy(â yahoo.com
3ULUT BEBEK MRAYçtFTçt
T.C.
KIRIKKALE ASLÎYE 1. HUKUK MAHKEMESt
İLANIDIR
Esas Sayısı: 1999/377 — —
Davacı dava dilekçesinde Kınkkale ili Balıseyh ilçesi Erdelek k5-
yü nüfusuna kayıtlı bulunduklannı, davalı eşi ile nikâhlandıklan hal-
de davalının müşterek haneye gelmedigini belirterek boşanmak iste-
diğini bildinniştir.
Davalı Yadigar Özdemir Kırşehir ili Kaman ilçesi Çıftlik mahalle-
sınde ikamet ettiği bildirilmiş ise de kendisine tebligat yapılamanuş
ve yaptınlan tahkikat sonucunda da adresi bulunamamıştır.
Mahkememizce verilen 1999/377 esas ve 2000/343 karar sayılı ve
14.06.2000 tarihli karan ile Kınkkale ili Balıseyh ilçesi Erdelek kö-
yü nüfusuna kayıtlı bulunan Bayrara Özdemir ile aym yer nüfusuna
kayıtlı bulunan Yadigar Özdemir'ın boşanmalanna, dava tarihinden
başlayarakhükümkesioleşince sonaenneküzere ayhk 10.000.000-
TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar
verilmiştır.
Mahkememize ait karann davalı Yadigar Özdemir'e ilanen tebliği-
ne karar verilmiştir.
Işbu ilanın yayımlandığı tarihten ıtibaren 15 gün sonra bükmün ke-
sinleşeceğı hususu davalıya ilanen tebliğ olunur. 03.07.2000
Basın: 38093
\ ı / / /
TARlHTE BUGÜN MÜMAZARIKAN
FOTOGRAF TEKNİĞİNIN ÖNCÛLBRİND£N DAGUERRE^.
10 Temmuz
18S1P£ 8ü6Ü*J, ÜNLÜ FICANSIZ
MAHOi O^6U£/mer\DASE/i), 62
6£NÇLİIC İ
LOUtS XfCÇt/£S
ÖLMÜŞTÜ. İLK
UĞA İUSİ Ot/yMA&A B4ŞLAMIÇT/. O S//&4Lxt/g
fCONUSUNM PEK A2
. y<NE Bt# F&ANSlZ OLAN NlCİPHOK
ç SAĞIAMIŞ, SÜMÛŞ-
PLAI&4L4K ÜZE&NE GÖRÜUTÜ
DAGUE&ZE, NIEPCE'YE OfiLTHK ÇAUŞMAYt ÖN£
ONUN PENEYtMMPSN y*l&UeLANMtfr/. NIEPCE VİV K#LICt
HALE Serİ^MEKTE ZO&ANDI£l GÖe.UHTÜ SORUNUHU, YE-
M£K TU2U <CUL.LAN/\fi/it< ÇÖZMÜfTÜ- TEJWİĞİNİN ADlMI
A 'PAGUEft/ZEOTYPE"'KOYMU^TU. UZUN SÜRE BU TEKAJİK
ASA RŞN£A6AS P0 AMAMÇ
GÖRÜŞ
HÜSEYİN K1VANÇ
Bakla Çıktı
TBMM Insan Haklan ve Işkence Izleme Komis-
yonu Başkanı DSP Milletvekili Sema Pişkinsût,
"Işkence devlet politikası değil" diyor.
Peki, Türkiye'de ışkencenin ayyuka çtktığı bir
dönemde, işkence aletlerinin bizzat Sema Hanım -
tarafından sergilendiği birzamanda Türkiye'de iş- ;
kence ne politikası?..
Her karakolda cop çıkacak, filistinaskısı çıka- ,
cak, falaka malzemeleri çıkacak, aynı işkence
yöntemi değişik mekânlarda, değişik resmi gö-
revlUer tarafından uygulanacak, sonra da işken-
ce devlet politikası değildir, denilecek. f
Peki, işkence Türkiye'de ne politikası?.. '
Sema Hanım, bu konudaki görüşlerini sergili-
yor:
'Türkiye 'de işkence tek tek, ama yaygındır. An-,
cak sistematiktir denilemez." Ve sürdürüyor Piş-
kinsüt!
"Biz, sistematikdendiği zaman, devletin kurum •
ve kuruluşlannın destek verdiği uygulamalann ya-
pılmasını ve bu konunun devlet politikası olarak
kabul edildiği anlamını çıkannz. Sistematik de-
mekbudemektir. Türidye'de çok net olarak butab-
lo yoktur."
Demek ki, işkence sistematik değil... Her ka-
rakolda, her siyasi şubede, ülkenin dört bir ya-
nında yürüyüşlerde, demokratik eylemlerde ya-
pılanlar demek ki sistematik değil. Münferit ya da
tek tek sayılan şeyler. Bu kadar inada da pes
doğrusu...
Acaba karakollarda çıkan coplar, işkence alet-
leri, filistinaskılan, falaka bağları semt pazariann-
dan mı alınıyordu, yoksa uluslararası ihaleletie mi
satın alınıyordu?
Siyasileryasalanmızda işkencenin suç olduğu-
nu söylemekte, bütün partilerin programında iş-
kence suç olarak belirtilmektedir.
Acaba bugüne kadar gündeme gelen onlarca,
yüzlerce işkence olayına karşın işkence yapan-
lar hakkında kaç dava açılmıştır. Kaç polis me-
muruna işten el çektirilmiştir...
Bir de şunu hatırlatmak gerekir mi; Işkenceci-
lere maaşı kim vermektedir ve onun sosyal gü-
vencesini kim sağlamaktadır?
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ "Uydurma A
söz, yalan" an-
lamında argo 2
sözcük. II Soy- 3
luluk... Avrupa
Birliğı'nın kısa
yazılışı. 3/ Halk
mûziğıne özgü
telli bir çalgı...
İki atla çekilen
kızak. 4/ Liste-
den seçilerek
yenilen yemek.
5/ Küçük bal teknesi..
"Ne zaman seni düsün-
sem / Bir ceylan — iç-
meyeıner"(llhanBerk).
2
6/YahyaKemal'ınhe- 3
ce ölçüsüyle yazdığı tek 4
şiiri... Duman lekesi... 5
Dağsırtlanndageçıtve- Q
ren çukur yer. 7/ Ekva- 7
torbölgelerindeyetişen „
bir meyve ağacı. 8/ Pa-
tika... "Kalkın - - - yer-
9
den dumanlı dağlar/ Dost elirun bahçe bağı görünsün"
(Bayburtlu Zihni). 9/ Şii mezhebinde bellı başlı dinsel
önderlere venlen şeref unvanı.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Ispanya'da bir bölge. II Başkalaruun sırtından geçi-
nen kimse... Rey. 3/ Ipek gibi düz ve parlak bir kuma-
şın üzerinde bulunan tel tel iplik... Ingiltere'de çok se-
vilen bır tür bira. 4/ Aldatma işi, hile... Evren. 5/ "Ay- •
ru biçimde" anlamında kullanılan bir bağlaç... Taş di-
bek. 6/ Denizayısı da denilen bır fok türü. II Briçte san-
zatunun kısa yazılışı... Bertolt Brecht'in bir oyunu. 8/
Şenliklerde caddelere kunılan süslükemer... Tavlada üç
sayısı... Radyum elementınin simgesi. 9/ Tann'nınkui-
lan demekse de, dılimizde "pek bol" anlamında kulla-
nılan sözcük.
KEMAÜZM
Cumhuriyef
k 1 t a p I a r 1
Kemalian ile ılgilı yıllardır sürdürülen
tartişmaian nihayet sona erdiren kitabuı 3. basısı,
henüz okumayanlar için istek üzerine yayına
hazirlandı
Cwwhuri»H Çağ Pazartama A.Ş. Turkaağı Cad. to-39/41
. kitap kulübO (34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96
KALBİNİZ StZİN İÇÎN
ÇALIŞIYOR, YA SlZ?...
TÜRKKALPVAKFI
79 Mayıs Cd. No: 8 Şişlı/İSTANBUL
Tel: (0212)212 07 07 (pbx) 10 Hat
Faks:(0212)2126835