Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 « TEMMUZ 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI / ekonomift cumhuriyet.com.tr 13
Fısökçrtamn
sıcak koricusu
• GAZİANTEP(AA)-
Antepfıstığı üretıcileri,
hava sıcakhğının
mevsim normallerinin
üzerinde seyretmesi
nedeniyle endişe
yasıyor. Nizip Ziraat
Odası Başkanı Hanıfı
Karalar, bir haftadan
beri yaşanan ve rekolteyi
olumsuz etkilemeye
başlayan sıcak havanın
10-15 gün daha sûrmesi
halinde, antepfıstığı
üreticisinin perişan
olacağını söyledi.
Karalar, "Deneme için
kırdığımız her 100
fistıktan 3O-4O'ında iç
oluşmadığını gördük.
Oysa bu sayının 10'u
geçmemesi lazım" dedi.
borç ödemesi
• ANKARA (ANKA)-
Hazine, bu hafla 152
milyon dolarlık dış borç
ödemesınde bulunacak.
Hazine'nin bu haftaki en
yüklü borç ödemesi,
127.4 milyon dolarla 13
Temmuz Perşembe günü
gerçekleştirilecek.
Bugün 1.1 milyon
dolarlık ödeme yapacak
olan Hazine'nin, yanna
ilişkin ödemesi
bulunmuyor. Hazine, 12
Temmuz'da 8.7 milyon
dolar. 14 Temmuz'da
14.8 milyon dolarlık
ödeme yapacak.
Krfde sermaye
• ANKARA (ANKAJ-
Karadeniz Bakır
tşletmeleri (KBfy
Özelleştirme Idaresi
Başkanhğı'na hisse
satacak. Sermaye
Piyasası Kurulu (SPK),
KBl'nin sermaye
arttınmı nedeniyle ihraç
edecegi hisse senetlerini
kayda aldı. Sermayesini
14 trilyon 250 milyar
liraya çıkaracak olan
şirket, 1 trilyon 750
milyar liralık nakit
arttınmını temsil eden
hisselerin tamamını
ortaklannın rüçhan
haklannı kısıtlayarak
ÖlB'ye tahsis suretiyle
satacak.
Escort halka
açAyor
• tSTANBUL(AA)-
Türk bilgisayar
sektöründe birçok ilke
imza atarak sektörün
gelişmesine önemli
katkıda bulunan Escort
Computer, sermayesinin
yûzde 25'ini halka
açıyor. Escort Computer,
sermayesini 1 trilyon
375 milyar liradan 1
trilyon 835 milyar liraya
yûkseltecek.
Zeytinyağı
raporu
• ANKARA (AA)-
Zeytinyağı üretimi,
geçen yıl 170 bin ton
olarak gerçekleşirken
Tûrkiye'nin dûnya
üretimi içindeki payı
yüzde 7.2 oldu. Dış
Ticaret Mûsteşarlığı'nın
'Zeytinyağı Araştırma
Raporu'nda, dünya
üretiminin yıllık
ortalama 2 milyon ton
olduğu belirtilirken AB
ve dünyada en büyük
zeytinyağı üreticisi
olarak ilk sırada
îspanya'nın yer aldığı
kaydedildi. Tûrkiye'nin
dördüncü büyük
zeytinyağı üreticisi
olduğu kaydedilen
raporda, yurtiçi üretimin
dünya üretimi
içerısındeki payının
1996/1997'de yüzde 7.7,
1997/1998'de yüzde 1.6,
1998/1999 döneminde
de yüzde 7.2 olarak
gerçekleştiği belirtildi.
Prof. Wippermann, teknolojik değişimlerle işlerin tüketicilere kaldığını belirtti
Evler fabrikaya döniişecek
• Bankacılık sektörii
başta olmak üzere pek
çok hizmetin artık
tüketici tarafından
yapılmaya başladığı
gözlenirken
sermayenin çalışana
değil müşteriye iş
yaptırması, üstüne
üstlük, bu hizmeti
karşılığı tüketiciden
para talep etmesi
dikkat çekiyor. •
NİLÜFERŞENSÖZ
HANNOVER-Işve
gündelik yaşam
arasındaki çizgi silinmeye
başlarken yeni
ekonominin, evleri küçük
fabrikalara dönüştüreceği
belirtiliyor. Expo 2000
Fuan çerçevesinde
Siemens'in yeni
teknolojilerinin anlatıldığı
seminerde "21. Yüzyılda
tş ve Yaşam" konulu bir
konuşma yapan Essen Üniversitesi
Telekomünikasyon ve Tasanm
Fakültesi öğretim üyesi Profesör Peter
Wippermann, gelecek için
öngörülenlerle beklenenden daha kısa
sürede karşı karşıya kahnacağına
dikkat çekti.
Iş ve yaşamın iç içe geçtiğini söyleyen
Profesör Wippermann, 2000-2030
yıllan arasındaki teknolojik
gelişmelerin evlen küçük fabrikalara
dönüştüreceğini öngördü.
VVippermann, "Teknoktjik
değişimlerie işi çahşanlar d e p
tuketiciler yapmaya başlıyor. Artık
prognımlayacağunızı
düşünmefiyiz" dıye
konuştu.
Önümüzdeki onyıllarda
özellıkle zamanın paradan
daha önemli hale geldiğine
işaret eden Prof.
Wîppermann, şu
tahminlerde bulundu:
"tnsanlar boş zaman stresi
yaşamaya başlayacak,
Hızh yiyoruz, htda
tüketiyonız. Aynca
firetim tüketiciyle daha çok bağjantih
hale gefiyor" görüşünü dıle getirdi.
Tüketicinın hem çalışan, hem
tasarlayan hem de üreten hale
geleceğini söyleyen Prof.
VVippermann, "Sanayi devriminde
kitJe üretimi yapıhyordu. Arük üretim,
tüketki istediğinde gerçekleşecek.
Kitie üretiminin yerine sadece aze özel
ve sizin üreteceğiniz mallar geçıyor"
dıye konuştu.
ÖzellıkJe bankacılık sektörü başta
olmak üzere pek çok hizmetin artık
tüketici tarafından yapılmaya
başladığı gözlenirken sermayenin
çalışana değil müşteriye iş yaptırması,
üstüne üstlük bu hizmeti karşılığı
tüketiciden para alması dikkat
çekiyor.
'Bflgisayarlar yönetimde'
Prof. VVippermann, teknolojik
gelişmelerle robotlann fabrika • ' '
işçilerinin yennı almaya başladığını
anımsatarak,
u
Kol gücü artık
otomatikleşti. Bügisayartar yönetimi
de geçniyor" uyansını yaptı.
Prof. Wippermann, dijital makinelerin
"insanileştirümesinhr önemine
dikkat çekerek "Güzd ve kaBteH bir
yaşam için dijital dünyayı nasü
tasarlayacağumzı ve
nranının gfin
geçtikçe artmasıyta da
ekonomikdeğişimler
yaşanacak. Evde aDenin
yerini arkadaşlar alacak."
Mahremiyet konınmah
Yemek pişirmenin eğlence
ve hobi haline gelmeye
başlayacağını söyleyen
VVippermann, "Yeni
teknolojiler sayesnnde
ahşveriş ve yemek pişirme
rasyoneOeşecek.
BuzdoUbuuz ihtiyacınız
olan ürünlerin bitmesiyle
bu ûrûnleri kendi kendflerine
ısmaıiayabOecek. tnsanlar için gıda
gûvenliği ön pfauu çıkacak, E vinizde
saûn akhğmız ûrûne karşı alerjiniz
olup otaıadığını öğrenebOeceksiniz.
Aynca herhangi bir hastalığuuzın ohıp
otaıadığını tespit eden cihazlar evlere
girecek. Omeğin kan basıncınızı evde
ölçebflecek, evden Oaç
Bmarlayabileceksiniz" açıklamasında
bulundu. Ancak tüm bu gelişmelerin
özel yaşamı sarsabileceği uyansını
dile getiren VVippermann, "Gtda
tekeDeri ne yediğmİH tespit edebflir. Bu
teknotojDerin ohnnsuz etkflerine karşı
mahremiyet konınmah" dedi.
Buzdolabındaihtiyaçduyulan ürünlereinternetaracılığtylasipariş verilebilecek
Internet 'e bağlı akıllı mutfaklar geliyor
Ev ve işyerindeki bilgisayarmızdan bağlandığınız
Interaet'e, yakın bir zamanda, mutfaklarda
yıllardır kullanılan buzdolabı, finn gibi aletlerden
de ulaşmak mümkün olacak.
Bosch ve Siemens Ev Aletleri (BHS) Genel
Müdürü Dr. Kurt Ludmg, "Aküh Evler
SBtemkri"(HES) ile mutfakta bulunan cihazlann
birbirleriyle ve diğer iletişim aletleriyle iletişim
kurabileceklerini söyledi. ihtiyacınız olan
ürünlerin kalmaması halinde buzdolabınızın,
tnternet üzermden sizin verdiğiniz komutlarla
ahşveriş yapabılectğini belirten Ludwig,
buzdolabında süt kahnadıysa buzdolabının cep
telefonuna uyan mesajı gönderebüecegini söyledi.
Murfaklardaki yeni elektronik cihazlann pek çok
özellikleri bulunduğunu belirten Ludwig, fınn
üzerindeki ekran sayesinde istediğiniz yemeklerin
tariflerine ulaşılabileceğini ifade etti.
Hükümet kontrollerinin gevşemesi, ittifaklan geçersiz kıldı
Havada tehlikeliilişkikr
# Küreselleşme akımının etkisi
altında havacıhk alanında da
hükümetlerin düzenlemelerinin
azaltılması, önceleri dünya şirketleri
arası ittifaklan teşvik ettiyse de, daha
sonra birleşme ve ittifaklan işlevsiz
kıldığı için olumsuz etkilediği görüldü.
# Hükümetlerin küresel rekabeti
destekler gibi görünmesine karşın
havayollan şirketlerine yönelik ulusal
destekler de sürüyor. tngiliz hükümeti
ABD'li şirketlerin baskısına karşı
rota ve tarife düzenlemelerinde ısrarlı
tavnnı sürdürüyor.
_ Ekonomi Servisi - Havayolu
ulaşımı alanındaki kuralsızlaş-
tınna (deregülasyon) akımı,
sektörde son yıllarda yoğun
olarak görülen birleşme ve it-
tifaklan işlevsiz hale getirdi.
The Economist dergisinde yer
alan bir makalede, hükümet-
lerin koyduğu kurallan aşmak
için başlatılan ittifakların artık
gereksiz olmaya başladığı sa-
vunuldu.
Havayolu şirketlerinin 10 yıl
öncesine kadar uzanan birleş-
me akımı, son yıllarda artan
bir ivmeyle hız kazandı. Air-
-Hne Business dergisin»yap-
• tığı bir araştırmaya göre, ge-
çen yıllarda 220 havayolu şir-
keti, toplam 579 çift taraflı
anlaşmaya imza attı. Bu ge-
lişme son 4 yılda yüzde 50'lik
bir artış kaydedildiğini gözler
önüne sererken yapılan bir-
leşmeler sektörde 5 büyük
gruplaşma ortaya çıkardı.
Ancak The Economist'in
haberine göre küreselleşme
akımının etkisi altında diğer
sektörlerde olduğu gibi hava-
cılık alanında da hükümetlerin
düzenlemelerinin azaltılması,
önceleri dünya şirketleri arası
ittifaklan teşvik ettiyse de, da-
ha sonra birleşme ve ittifakla-
n işlevsiz kıldığı için olumsuz
etkilediği görüldü.
1990 îann ortasında, Ameri-
ka'da United, Lufthansa, KLM
ve Northwest gibi şirketlere an-
titekel yasalanndan ödünler ve-
rilmiş, aynı zamanda ABD'den
Avrupa'ya yapılan seferlerde
serbest ulaşım anlaşmalan, ta-
rife kolaylığı gibi teşvikler ge-
tirilmişti.
İttifaklar sarsıhyor
Sektördeki özelleştirme sü-
reci de ittifaklan tehdit eden
etkenler arasında sayıhyor. Bir-
kaç ay önce Swiss Air grubu-
nun, Avrupa Birliği, Belçika
ve lsviçre'nin iznini alarak Bel-
çikalı Sabena'yla birleşmesi-
nin British Ainvays (BA) ve
American Airlines (AA) arasın-
daki 'Tek Dünya (One VVorki)'
adlı ittifaka olumsuz etkileri
olabileceği beürtiliyor. Bu ge-
lişmenin ittifaklar ya da şirket-
ler arasında yeni anlaşmalara yol
açabileceğine dikkat çekiliyor.
Sektörde 6 yıldır devam eden
özelleştirme sürecinı izlemesi
beklenen bir diğer gelişme de
Avrupa'nın 1990'larda ABD'yi
ızlediği hava taşımacıhğı ala-
nındaki iç liberasyona bağlı
Yabancı semıaye, 2.2 katrilyonubuldu
olarak ortaya çıktı. ABD ve
Avrupa'nın başlattığı akıma
Asya ve Güney Amerika da da-
hil edihnek istendi. Bu bölge-
lerdeki ülkelerde hükümetle-
rin havayollan rotalan ve tari-
feleri üzerindeki kontrolünü
kaldırmak için kırktan fazla an-
laşma yapıldı.
Hükümetlerin küresel rekabe-
ti destekler gibi görünmesine
karsm havayollan şirketlerineyö-
nelik ulusal destekler de
sürdürülüyor.
Örneğin ABD'nin doğu
kıyısindan Londr&'ya
ANKARA (AA) - Türkiye'de faaliyet gösteren
yabancı sermayeli şirketlerin sayısı haziran ayı
itibanyla 5 bin 129 adedi bulurken bu şirketlerin
toplam sermayesi 2 katrilyon 220 trilyon lirayı
buldu.
Hazine verilerine göre, bu sermaye içindeki ya-
bancı sermaye miktan 1 katrilyon 181 trilyon li-
ra olurken bu miktar toplam sermayenin yüzde
53.1 'ine denk geliyor. Öte yandan geçen yıhn al-
ö aytnda 221 yabancı sermayeli firmanın kurulu-
şuna izin verilırken bu yıhn aynı döneminde ızin
sayısı yüzde 19 azalarak 179'da kaldı.
1980 yılından bu yılın mart ayına kadar geçen
dönemde fiili yabancı sermaye giriş miktan kü-
mülatif olarak 12 milyar 989 milyon dolar olarak
gerçekleşti. 1980 yılından geçen aya kadar izin ve-
rilen yabancı sermaye miktan ise 26 milyar 754
milyon dolar oldu.
Fiili yabancı sermaye giriş miktannın izin ve-
rilen yabancı sermayeye oranı ise yaklaşık yüzde
49'da kaldı. Fiili giriş açısından değerlendirildi-
ğinde 1 milyar 242 milyon dolarlık yabancı ser-
maye girişi ile J 992 yılı, en fazla yabancı serma-
ye çekilen yıl oldu.
dar uzanan rota üzerinde
îngiliz hükümeti ile anlaş-
maya vanlamamasının ne-
deni, Îngiliz hükümetinin
iki büyük havayolu şirketi
olan British Ainvays ve
Vlrgin Atlantic'in mevcut
durumunu korumak iste-
mesi olarak görülüyor. Söz
konusu pazarlık, bu ay ta-
raflann tekrar masaya otur-
ması ile sürecek.
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
Büyümenin Anatomisi
Anımsanacağı gibi 1999'da ekonomi geriledi.
Toplam yıllık ulusal üretim yüzde 6.4 oranında azal-
dı. Ekonomi büyümedi, tersine küçüldü. Böyle bir
ortamda, 2000 yılının ilk üç ayında ekonominin
yüzde 4.2 oranında büyüdüğünün açıklanması, hiç
kuşkusuz olumlu bir gelişmedir.
Ekonomik büyüme oranı, sektörlerin büyüme
oranlannın ortalamasıdır. Tanm, sanayi ve hizmet
sektörteri, giderek bunlann kendi alt sektöfleri, ge-
nellikle değişik oranlarda büyür. Ulusal ortalama,
sektörlerin büyüklüklerine göre yaptıklan katkıla-
nnın sonucudur. (Aşağıdaki tablonun ilk sütunun-
da sektörlerin, geçen yılın ilk üç ayına göre bü-
yüme oranları; ikınci sütununda da işgücünün
sektörlere dağılımı verilmektedir.)
Sayılara daha yakından bakalım.
Ekonominin temel üretim sektörleri denilen
tanm, sanayi ve inşaat sektörierinde büyüme ora-
nı, tablodan da izlenebileceği gibi, sırasıyla 0.4; 2.8
ve eksi 2.5'tir. Üç sektörün oranlan bir bütün ola-
rak alınırsa, bu sektörlerde dişe dokunur bir eko-
nomik büyümeden söz edılemez. Yanlış anlaşılma-
sın. Kimi tanm ve sanayi alt sektörierinde üretim
artışlan, kimilerinde de düşüşleri vardır. Buradaki
veriler, sektörierin ortalamalandır.
Durum bu olunca, ekonominin yılın ilk üç ayın-
da yüzde 4.2 oranında büyümesi esas olarak üre-
timden değil, üretim dışı sektörlerden kaynak-
lanıyor, denilebilir.
Ekonominin üretim sektörierinin önemli birözel-
ligi var. Toplam işgücünün, yanı çalışanlann, çok
büyük bir bölümü bu sektörlerdedir. örneğin çalı-
şanlann yüzde 45.8'i tanmla uğraşıyor ve tanm
büyümüyor. Tablonun ikinci sütunundan da izlene-
bileceği gibi, bu üç sektörün işgücü oranlannın
toplamı, toplam 22 mir/on işgücünün 66.3'ünü, yak-
laşık 15 milyonunu oluşturmaktadır. Buradan çıka-
nlması gereken ana sonuç şudur: ekonominin bü-
yümesi, bir butün olarak üretici kesimin gelirieri-
ni artbrmıyor. Gelirin sektörün çalışanlan arasın-
da bölüşümü ayn bir konudur. Buradaki işgücü ta-
nımı geniş kapsamlıdır; örneğin, tanmda çalışan-
lar, toprak ağalannı da topraksızlan da içerir; bu-
nun gibi sanayi işgücü de holding sahibinden fab-
rika bekçisine dek tüm çalışanlan kapsar. Artma-
yan bunlann tamamının gelirieridir. Artış olunca
da aslan payını sermaye sahibi alır.
• • •
Ekonominin gerçekten büyüyen bölümü, artı
yüzde 32.5 oranıyla dışalım vergisidir. Doğal ola-
rak vergi alınması için dışalım yapılması gerekir. Ger-
çekten de bu yılın ilk üç ayında, dışalım, (Arap-
çasıyla ithalat), geçen yılın aynı dönemine göre
yüzde 40.1 'Hk bir arbş göstermiştir. Bu dışalım ge-
nişlemesinin, başta ticaret olmak üzere, kimi hiz-
met sektörierinde canlılık yaratması doğaldır. Ni-
tekim ticaret sektöründe, yüzde 10 dolayında bir
büyüme sağlanmıştır. Ekonominin büyümesi de
aslında, dışalıma dayalı olan bu canlanmadan baş-
ka bir şey değildir.
•••
Bu gidişe, IMF ve Dünya Bankası neden alkış
tutmasın?Türkiye, dışandan borçlanabiliyor. De-
ğirmenin suyu, ekonominin geleceğı ıpotek altına
alınarak, dışandan sağlanıyor. Bununla dışalım ya-
pılıyor; yabancılann ürünlerı bolca satın alınıyor.
Bu yolla, Türkiye, ürünlerini satın aldığı ülkelerin eko-
nomisine katkı yapıyor; oralardaki yatırımlan, iş
bulmayı ve üretimi arttınyor. Bu ışleyiş, IMF ve Dün-
ya Bankası'ndan övgüter almaya yetiyor.
Ya Türkiye ekonomisinin üretim sorunu? Tanmı-
nın tamamryla çöküşü mü? Işçinin, memurun ve
emeklinin yoksullaşması mı? Üretimsizliğin ve iş-
sizliğin daha da artması mı?
Canım enflasyon düşüyor, ekonomi büyüyorgö-
rüntüsüyle yaratılan iyimser havayı bozmanın an-
lamı var mı?
Sektörler Büyüme Oranı Çalışan Oranı (Yûzde)
Tanm
Sanayi
İnşaat
Ticaret
Ulaştırma-Haber.
Mali Kuruluşlar
Diğerieri*
0.4
2.8
(-) 2.5
10.1
5.7
0.8
45.8
15.1
5.4
13.4
3.9
2.1
14.1
* Diğer alt sektörler ve büyüme oranlan şöyle: Ko-
nut sahipliği yüzde (eksi 1.0); Serbest Meslekler yüz-
de 4.0; Devlet Hizmetleri 2.2; Kâr Amacı Olmayan
Kuruluşlar 0.7; ve Dışalım Vergisi 32.5.
Ortalama Büyüme 4.2,
Çalışan Toplamı 22 milyon. ™"~İJ
~
Kaynak: DIE. '
:
e-posta: yakup@metu.edu.tr
Yetki kanunu geliyor
Kamu bankalanna
özelleştirme yolu
ANK\RA(AA)-Kamu
bankalannın ticari esasla-
ra göre çalıştınlmasına ve
özelleştirihnesine imkân
verecek Kanun Hükmün-
de Kararname'nin (KHK)
haftaya çıkartünıası bek-
leniyor. Hükümete, aln ay
süresince KHK çıkarma-
ya imkân veren yetki ka-
nunu çerçevesinde düzen-
lenecekKHKileilgiliça-
hşmalar hızlı bir şekilde
sürdürülüyor. Dünya Ban-
kası, Mali Selctör Uyum
Kredisi (FSAL) içm şart
koştuğu kamu bankalan
ile ilgih yasal düzenleme-
nin çıkarnlmasını yeterh
görüyor.
Bu arada Dünya Banka-
sı'nın, kamu bankalan ile
ilgili yasal düzenlemenin
çıkartılması durumunda,
780 milyon dolarlık FSAL
kredisinin ilk dılimı olan
390 milyon dolann, ban-
kanın ilİc icra direktörleri
kurulu toplantısında onay-
lanması konusunda hükü-
met yetkılilerine taahhüt-
te bulunduğu öğrenildi.
Öte yandan, Bankacıhk
Düzenleme ve Denetleme
Kurulu'nun (BDDK), res-
mi olarak faaliyetlerine,
daha önce tespit edilen 1
Eylül tarihinden önce baş-
layabılecegı öğrenildi.
Kurulun tam olarak fa-
aliyetlerine başlaması için
gerekli çahşmalann hızlı
bir şekilde yürütüldüğü ve
ücret düzenlemesı künu-
sunun da tamamlanması^
nın ardından, kurulun 1
Eylül'den önce çalışma-
lanna başlayabileceği be-
lirtiliyor.
BDDK'nin ücret skala-
sının, diğer üst kurullarla
aynı düzeyde belirlenme-
si için çalışmalaryürütül-
düğü ve kurul çalışanlan-
na, piyasa koşullan düze-
yinde bir ücret skalasının
hedeflendığı kaydedüiyor.