Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 MAY1S 2000 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI Istanbul Edime Kocaelı ÇanakkaJe Izmir Manisa Aydın A A A A 22 25 26 31 Denizli Zonguldak A _23 26 27 22 25 26 31 28 17 Smop İYİ A- 17 Samsun PB 18 Trabzon PB 17 Giresun PB 17 Ankara PB 21 Eskişehir PB 23 Konya PB 20 Sıvas Y 17 Antalya PB 24 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkân Van Y Y PB Y PB PB PB PB 27 24 27 26 26 24 20 19 Y 12 O Yurdun guney ve doğu kesımten parçalı txılutiu. Doğu Akderıız, Iç Anado- lu'nun kuzey ve batısı ıle Güneydoğu Anadolu'rHjn batısı sağanak yağışlı, ctı- ğer yerter az bulutlu ve açık geçecek Hava sı- caklığı doğuda btraz aza- lırken babda değtşmeye- cek. ROzgâr kuzey ve ba- tı yönterden haflf ara sıra orîa Kuvvette. yağış anın- da kuvveöice esecek. DIS MERKEZLE Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB Y Y Y Y Y Y 17 16 16 19 19 18 18 17 Münih Y 17 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y PB Y PB PB PB PB 18 28 25 23 30 24 25 28 Y 21 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Sam Y A Y Y Y Y Y A A 1Ü 28 19 29 17 22 14 32 30 0Aç.k Parçalı bulutlu SisB t Çok bulutlu ı Yağmuriu Karii Sulukar kGökgûrültülû GUNCELcÜNEYT ARCAYİJREK • Baştarafi 1. Sayfada ci habertere insanın inanası gelmiyor. Hertelefon çalışında yeni bir bilgi, taze bir umut- la gazete bürolan sevinçle titriyor. Polis şefleri de başannın tadına varmış; keyifle, örneğin son olarak Üçok'a bombayı paketleyip gönderenlerin isimlerini cisimlerini saptadıklannı basına söyledikten sonra, "Bizi izlemeye devam edin" diye görsel medya ağzı kullanıyorlar. Her şey iyi ve güzel de, bir "fakat" sözcüğü var ki mide bulandırıyor. Üçok'tan Uğur'a değin uzanan suikast zincirini dört başı mamur tamamlayabilmek için olaylann Iran ayağını çözümlemek gerekli, hatta zorunlu. Kuşku yok; Tahran'ın, şu veya bu isimli gizli ör- gütü molla rejimine tehiikeli gördüğü Türk aydın- lannı öldürttü. Yine kuşku yok ki; Tahran, molla rejimine tehii- keli saydiğı laik, demokratik hukuk devletini için- den bozmak için bir zamanlar ABD'den tedarik et- tiği modası geçmiş patlayıcılan, silahlan Türkiye'ye gönderdi. Din budalast terör örgütlerini parayla, silahla do- nattı. Polis örgütü derdest eylediği Türkiye'deki mol- lalann maşa örgütlerinden aldığı bilgilerle saptadı- ğı Iranlı ajanları... eskilerin deyimiyle farzımuhal Tahran'dan istese... iran'ın bu canileri Türkiye'ye göndereceğine -inanmayı bir yana bırakın- küçük bir olasılık tanı- yabilir misiniz? Türkiye'nin büyük sıkıntısı bu noktada toplanı- yor. Suikastlann çözümünde Tahran'ın işbirliğinden kuşku duyuyor. Çabaya karşın Tek silahımız bu kez kanıtlann İran'ın yadsıyama- yacağı değerde olması ve her şeyin sağlam ayak- lar üzerinde durması. Bu nedenle Dışişleri; Içişleri'nden Iran'ı gerçek- leri yadsıyamaz duruma getirecek "güçlü kanıtlar- la, belgelerle donanmış birdosya" bekliyor. Bakanlık; 1993'lerde Hikmet Çetin'in başına gelenleri anımsatarak tanıkların ya da zanlılann ifa- deteri ve polisin medyaya gösterdiği kanıtlarla Iran'ı "işbihiğine razı etmenin veya gerçeklen kabul et- tirmenin olanaksızlığına" değiniyor. Bir kaygısı daha var bakanlığın; zanlılar, polise verdikleri ifadeleri mahkemede "kabul etmezya da inkâr ederlerse" Tahran'dan işbiriiğine olumlu ya- nrt aJmak zorlaşabilir. Iran basını Türkiye'ye saldınyor. Düne kadar ılım- lı görünen Iranlı yöneticilerde de olumsuzluk izte- nimi veren değişime rastlanıyor. - Iran Dışişleri Bakanı Harrazi, CerifegöriderdT-' ği -henüzyanıtlanmayan- mektupta "işbiriiğinden" söz etti. Ama, Başbakan Ecevit'in üstelik çok kapalı, Iran'ı doğrudan suçlamayan kısa söylemlerini ön- ceki gün "İran'ın içişlerine müdahale"diye tanım- layan bir demeçle karşıladı. Iran yine suçluların telaşı içinde. Suçluluğunu örtmek amacıyla Doğu devletlerine özgü saldır- ganlığa başvuruyor. Sahte bir cüretkârlıkla sert- leşmeyi yeğliyor. Oysa Ankara, saptanan gerçeklerin ışığında Iran'la işbirliğini yeğleyen bir politika izlemek isti- yor. Harrazi'nin gece gelen suçlamalannı gördükten sonra; Mazlum-Der Başkan Yardımcısı Ahmet Mercan'ın üç gün önce yayımlanan demecini anımsamamak olanaklı mı? Mercan, demecinde Iran 'la ilişkiler ne zaman düzelme noktasına gel- diyse, bu türkaralama kampanyalan başladı" di- yor. Harrazi'nin son sözleri farklı değil: "Son günler- de iki Cılke arasındaki iyi ilişkilerden memnun ol- mayanlaranlaşmazlık yaratmak için ellerinden ge- len çabayı gösteriyoriar." Bu nedenlerle Türkiye; ABD gibi soruşturmanın Iran'la bağlantılarını kesinkes saptayıncaya kadar dış ilişkilerdeki son gelişmelere "temkinli" bir göz- lebakıyor. Içimizdeki ve dışımızdaki Iran'dan gerçekleri ret kampanyası başlamak üzere galiba. Ne dersiniz? Aksoy'u yuratı süah bıdımdu • Baştarafi 1. Sayfada hul siyasi cinayetlen aydınlatan boyuta ulaş- tı. Kışlalı suikastının failleri olduklan gerek- çesiyle Ankara Emniyeti'nde sorgulanan zan- lılann itiraflan ûzerine Muammer Aksoy ve Bahriye Oçok suikastlanyla bağlantıh olduk- lan belirlenen 4 kişi gözaltına alındı. İran'ın rejım ihracı için kurduğu "Kudûs Gücü*ne bağlı "Kudüs Savaşçılan"nırı ûst düzey so- rumlulan NecdetYûksd Ue Ferhan Özmen'in sorgulamalan sonucu Üçok suikastıyla ilgili olduklan ortaya çıkan Büal Yurt, Cefari Aytu- fan ve Mefamet Gürova ile Musa Koca önce- ki gece ardı ardına dûzenlenen operasyonlar- la gözaltına ahndılar. Emniyet yetkilileri, olayla ilgili yeni isim- lerin belirlendiğini, bu kişileri yakalamak için çahşmalann geniş çaph sürdürüldüğünü söy- lediler. Üst düzey bir yetkili, "Üçok otayı da tamamlandı drvebinriz. Ancak bu olayda ek geçmeyen bağtanular var" dedi. Emniyet Ge- nel Müdürlüğü'nde yapılan kriminal incele- mesinde, Sincan'da ele geçirilen cephanelik- te bulunan Beretta 7.65 çapındakı silahlardan birinin 1990 yılında katledilen Prof. Muam- mer Aksoy'a yönelik saldında kullanıldığı belirlendi. Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nde yapılan kriminal incelemelerde aynı silahın, Halkm Mücahitleri örgütü yöneticüerinden Zehra Rajabi ile Abdul-Ali Moradi'nın 21 Şubat 1996'da Istanbul'da kaçınlarak öldü- rülmesi olayında da kullanıldığı ortaya çıktı. Ankara Emniyet Müdürii Kemal Iskender, zanlılann sorgulan sürerken makamından Te- rörle Mücadele Şubesi'ne geçerek soruştur- mayla ilgili bilgi aldı. TEM Şubesi'nin önün- de bekleyen gazetecilerin sorulan üzerine, ge- niş çaplı olarak yürütülen operasyonlann bü- tûn hızıyla sürdüğünü belirten Kemal Isken- der, "tfadekri, detiDeri karşılaşünyoruz, veri- leri uç uca getiriyoruz. Arük künsenin taham- mûlû lcahnadı tsabetli kararlar aknakzorun- dayız" dedi. Ulaşılamayan bazı yerlenn bulun- duğunu kaydeden tskender, "Bazı konulara da henüz ulaşüamadı. Biraz sabredm" dedi. Prof. Aksoy'a yapılan saldında kullanılan silahın saptanmasına yönelik kriminal ınce- lemeyle ilgili bir soru üzerine "kafa saDamak- la" yetinen îskender, "Sırada birkaçfaili meç- hul mu kakh" sorusuna. "Daha aydınlablacak birçok faili meçhul cinayet var gündemimiz- de" yanıtını verdi. Içişleri Bakanhğı'nın, 17 Ocak'ta başlattı- ğı Hizbullah operasyonu kapsamında Dışiş- leri Bakanlığı'na Türkiye'de halen görev yap- tığı belirlenen 2 Iranlı diplomatın ismini ver- diği öğrenildi. Bu diplomatlann Hizbullah'la bağlantıh olduğu ve Kışlalı suikastında da ad- larının geçtıği kaydedildi. Ehşişleri Bakanlı- ğı'nın, bu iki diplomatla ilgili gerekli istihba- rat çalışmasını yapacağı ve alınacak sonuçla- ra göre gereğini yapacağı kaydedildi. Savcılara bilgi verihnedi Aksoy ve Üçok suikastlanndaki geüşmeler- den, olaylan değerlendiren savcılann haber- dar edilrnedigi belirtildi. Muammer Aksoy suikasö soruşturmasını yürüten DGM Savcı- sı Dflaver Kahved, kendısine bilgi ulaştınlma- dığını belirtti. Alınan bilgiye göre, Uçok su- ikastının soruşturmasını yürüten Zafer Ya- vuz'a da gelişmelerie ilgili bilgi ulaşmadı. Türkiye harekete geçiyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Türkiye, köktendinci ve bö- lücü terör örgütlerine destek ve- ren, önde gelen aydınlannın öl- dürülmesınde rolü bulunan Iran'a karşı harekete geçiyor. Emniyet birimlerinin 17 Ocak'ta başlattıklan operasyon kapsa- mında Hizbullah terör örgütünün Iran bağlantısıyla ilgili bir dosya Dışişleri Bakanlığf nca Tahran yönetimine iletilecek. Dışişleri, Uğtır Mumcu, Ahmet Taner Kış- lah. Bahriye Uçok ve Muammer Aksoy suikastlanna kanştıklan belirlenen Iran gizli servisi SA- VAMA ajanlanyla ilgili kesin bil- gilerin elde edılmesi durumunda bu kişilerin yargılanmasını iste- yebilecek. Genelkunnay Başkan- lığı da Suriye örneğini gündeme getirerek "İran'ın yapacağı en akünca iş, bu konuda bizimle iş- bhüği yapmak ohır. Bu ohnazsa cayduTcı yöntemleri kullanmak durumunda kalabUiriz" dedi. Dışışlen Bakanüğı, emniyet bi- rimlerinin 17 Ocak'ta başlattığı operasyon kapsamında Hizbul- lah'ın Iran bağlantısıyla ilgili bil- gilerin yer aldığı "kahn bir dosya- yı" Tahran yönetimine gönderece- ğini açıkladı. Bu dosyada, operas- yon kapsamında ele geçirilen bil- gisayar disketleri üzerinde yapı- lan çalışmalar sonunda Iran bağ- lanülanyla ilgili bilgilere yer ve- riliyor. Aynı dosyada, PKK terör örgütünün tran topraklanndaki fa- aliyetlerini de içeren bilgilere de yer verileceği kaydediliyor. Mum- cu, Kışlah ve diğer suikastlarda el- de edılen bilgilerin yer ahnayaca- ğı bu dosyanın, iran'ın Türkiye Büyükelçiliği'ne verilmesi ya da üst düzey bir diplomat tarafından Tahran'agötürülerek Dışişleri Ba- kanlığı'na ulaştınlması bekleni- yor. HarraziVe mektup Dışişleri Bakanı i de tran Dışişleri Bakanı Harrazi'ye bir mektup yazmakta olduğu, tamamlanmasımn ardın- dan Tahran'a gönderileceği kay- dedildi. Mektup ve dosyanın bir arada gönderilmesi olasıhğı oldu- ğu da belirtildi. Cem'in mektu- bunda, İran'ın son dönemdekı fa- aliyetlerinin Türkiye'de yarattığı rahatsızlığa yer vererek bunlann sona erdirilmemesinin iki ülke ilişkilerini olumsuz yönde etkile- yeceği görüşlerinı ileteceği bildi- riliyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Sermet Atacanh, dün düzenlediği basın toplantısında, suikastlarla ilgili soruşturmalar kapsamında Dışişleri'ne bir bilgi gelmediğini belirtti. Atacanlı, tran Dışişleri Bakanı Harrazi'nin Başbakan Bülent Ece- vit'e yönelik eleştirileri ile ilgili bir soru üzerine, "Basma yansKb- ğı kadanyla Harrazi'nin sözleri- nin iki üîke arasındaki ilişkilere olumlu bir etki yapacağını söyle- mek mümkün değÛdir" dedi. Edinilen bilgilere göre Türki- ye'nin Iran'a yönelik alabileceği önlemler arasında şunlar bulunu- yor: - İki ülkenin karşılıklı konsolos- luk sayısında ve görevli diplomat sayısında tran lehine büyük bir dengesizlik var. Karşılıklılık ilke- si gereğince iki ülke adına çalışan diplomat sayısının eşitlenmesi ıs- tenebilir. - İran'ın Türkiye Büyükelçili- ği'ne bağlı olarak faaliyetlerde bu- lunan birçok kültür merkezi bulu- nuyor. Bu kültür merkezlerinin fa- aliyetleri kuşkulu. Bu mericezle- rin kapatılması istenebilir. - Türkiye, Iran yurttaşlanna vi- ze uygulamıyor. Tahmini bir raka- ma göre Türkiye'de bir milyona yakın Iran yurttaşı bulunuyor. Iran'dan Türkiye'ye girişlerin de- netlenmesi, Türkiye'nin güvenli- ği açısından olumlu bir etki yara- tabilir. Emniyet birimlerinin operas- yonlannı yakından izleyen Genel- kurmay Başkanlığı da tran'a kar- şı etkin önlemlerin alınması ge- rektiği görüşünde. GeneUcurmay Başkanı Orgeneral HüseyinKrvn- koğlu, önceki gün Çankaya Köş- kü'nde dûzenlenen resepsiyonda çevresine, "Türkiye bugüne kadar hep sessiz kalmış. Arük bunun böyle ohnaması gerekir" dedi. Kıvrıkoğlu, Iran'a karşı mutlaka harekete geçihnesi gerektiğini be- lirterek "Ekonomi alanında ohır, başka bir alanda olur ama mutla- kabir şeyyapümah. Türkiyesessiz kalarak birsonuçeldeedemez" di- ye konuştu. Üst düzey bir askeri yetkili de tran'ın Türkiye'ye yönelik politi- kasuun bilindığini, gerek terör ör- gütüne gerekse köktendinci terör örgütlerine destek verilerek Türki- ye'nin güçsüz bırakıhnaya çalışıl- dığını kaydetti. Askeri yetkili, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik olarak uyguladığı "güç poKtikaaK nı" anımsahrken "Kz banştan yâ-" nayız. Iran'la öişkilerimizde de is- tediğimiz, banşçıyollanngalipçık- masıdır. İran'ın yapacağı en akılb- ca iş, bu konuda bizimle işbuüği yapmak olur. Bu ohnazsa caydın- cı yöntemleri kullanmak duru- munda kalabiliriz" diye konuştu. Cem tran'a gitmiyor Dışişleri Bakanı Cem, lran'da yapılacak ECO zirvesine katıhna- yacak. Cem, Türkiye'nin kanlımı- nın hangi düzeyde olacağının hâ- lâ kesinleşmediği ECO zirvesi sı- rasında Baltık ülkelennde olacak. Tahran Radyosu terörün sesi SEKIAÇEŞ ANKARA - Türkiye'de faaliyet gösteren tran yan- lısı örgüt üyelerinin, ha- berleşmede Tahran Rad- yosu'nun Türkçe yayuüa- nnı kullandıklan belirlen- di. Radyonun Türkçe ser- visinde Türklerin de çahş- tığı yayınlarda, Türkiye'de hangi kesime yönelik ça- lışma yapılacağı yönünde mesaj verildiği kaydedildi. Güvenlik güçleri, ope- rasyonlar kapsamında da- ha önce belirlenen Iran yanhsı gruplara yöneük çalışmalannı da sürdürü- yor. Türkiye'de terör eylem- leri gerçekleştiren Iran yanlısı 7 gruptan henüz adlan açıklanmayanlann Ecevit: G^erekeiı öıdemler ahnacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit, özellikle Iran güdümlü irticai teröre karşı yü- rütülen operasyonlardaki başanyı. 57. hükümet döneminde emniyet ve istihbarat örgütleri üzerindeki baskı- lann kaldınhnasma bağladı. Başbakan Ecevit, dün düzenlediği basın toplantısında, son dönemlerde bölücü ve din sömürücüsü terörde büyük çözühne sürecine girildiğini kaydetti. Ecevit, "Bu terör örgütieri- nin kaynakları birbiri ardına hızla kurulmaktadır" dedi. Emniyet ve istihbarat birimlerinin bu konudaki basanlannın arkasında hükûmetin desteğinin de bulunduğunu anlatan Ecevit, "Bu destek demokratik hu- kuk devleti kurallanndan sapmaksı- zm kullanümaktadır. Bu örgütlerde istismara, partizanhğa, Idikleşmeye kesinlikk geçit verilmiyor" diye ko- nuştu. _Ba§bakan, Doç. Bahriye Üçok ve Prnf Mııanımfr Aksov rinayptiariy- İF! ilgili geliijmelerin sonılması ûze- nne, soruşturmalann henüz sürdü- r4ünü, hıı knnuda hir şey söyl nin doğru olmayacağını söyledi. Mumcu ve Kışlalı suikastlan ile il- gili soruşturmanın çok olumlu bir noktaya vardığını belirten Ecevit, di- ğer bazı soruşturmalann da aym olumlu sonucu vereceğinden umut- lu olduğunu kaydetti. Başbakan Ecevit, soruşturmalann Iran ile bağlantılannın sonüması üzerine şöyle konuştu: "Iran'la maalesef bir komşudan beklenmesi gereken yakınhğı yeterin- ce göremedik. Hatta bazen biç göre- medik. Bu da tabii bizim içinçoküzü- cü bir olay. Tabii bu soruşturmahuia ilgili sürecte somut kanıtlar ortaya çıknkça bu konudakitavrunızı daha uetbirbiçimdeoluşturabüeceğiz.Yal- nız öteden beri, uzun yıDardan beri bölücü teröre tran topraklan içinde yerverildiği, bannma olanağı verildi- ği bflinen bir gerçektir. tran'daki re- jimin, kendi kuDandıklan tabiıie dev- rimi başka ülkekrede ihraç etme ça- balan olduğu bflmmektedir. Bunlar da bizi rahatsızetmektedir. Bu soruş- turmalar faüi biünmeyen dnayetler- le ilgüi somut kanıtlar verdikçe tabii Iran'la iUşkilerimizi de ona göre de- ğerlendireceğiz." Ecevit, "Saym Ağar, Güldal Mum- cu'ya 'Tuğlayı çekerseniz duvar yı- tılır' demiştL Şimdi siz tuğlayı çekti- jüzmiisonısuna "Duvannhppsiyı- Ecevit'in diger bazı sonılara ver- diği yanıtlar şöyle: - Daha önce Irfan Çağıncı, şimdi aydmlablan olaylara ilşkin ipuçlan vennişti. Neden şimdiye kakh? - Birçok araştınna soruşturma ke- sinlık aşamasına gebnemişti. Şimdi pek çok şey birbiri ardına çözülüyor. Özellikle geçmişte değerlendirihne- miş, göze çarpmamış bazı bulgular, ortaya çıknkça tabii devletimiz gere- ken önlemleri alacaktır. -Geçmişte bu tavır niye gösterO- medi? - Geçmişin muhasebesini yapacak durumdadeğilim, yapmam dogru da ohnaz. Dediğim gibi düğümler bir- biri ardına çözülüyor. Ama bugünün hesabını ahımıızın akıyla veririz. - Iran'daki cumhurbaşkanlığı se- çimlerinin bu olaylann çözümünde rohlvarmı? - tran halkındaki, özellikle gençler ve kadınlardaki değişim isteği Cunı- hmbaşkanı Sayın Hatemi'nin dunı- rnnnıın gjderek Inıvvetifınmesinıtp 'Yeryüzü, Hizbullahi Da- vet, Yöneliş (Haksöz) ve Hizbullahi Vahdet' olabi- leceği dile getirildi. Iran yanlısı örgütlere yönehk operasyonlarda bu gruplara ilişkin çeşitli bul- gular da elde edildi. Türki- ye'deki Iran yanlısı terör örgütlerinin, Tahran Rad- yosu'nun Türkçe yayınla- nnı düzenli olarak izledik- leri belirlendi. Orgüt üyelerinin bu ya- yınlardan hem güncel olaylara İran'ın resmi ba- kışını öğrendikleri hem de Türkiye ile ilgili değerlen- dirmeleri dinledikleri kay- dedildi. istihbarat birimleri, Iran Radyosu'nun Türkçe ya- yınlannı dinleyen örgüt üyelerinin, hangi kesime yönelik çalışma yapacak- lan mesaj ını da buradan aldıklannı belirterek "Me- sela bir yazann görüşleri eleştirUiyorsa, bu gruplar bu yazann evini, işjerini, işine ve evine gidiş geüş sa- aüerinive diğer özeflikkri- ni beüriemeye yöneük ça- hşma yapıyoriar. Bu bilgi- ler eyİem emri geldiğinde de kullanılıyor'" değerlen- dirmesini yaptı. tran Radyosu'nun Türk- çe servisinde Türklerin de çaiiştı&ı bunlann Türlci- küırsa hepsi aydınhğa kavuşur" ya- çok önemli bir etken olmuştur. Biz, vermekie yetindi |cnm.yınni7J herhangi bir ülkenin Ecevit, "İstihbarat Srgûtfcrine baskı yok" şeklindeki sözleri anım- satılarak yöneltilen "Geçmişte bu baskı var nuydT sorusunu, "Onu bi- lemem. Bu konuda kamuoyuna, ba- sına yansunış birtakım tatsız olaylar oluyordu. Biz o dönemi kapatnk" di- ye yanıtladı. içişlerine kanşmaksızın bu konuda olumlu gelişmeler olmasını temenni ediyorum. Sayın Hatemi'nin ülkesınin yöne- timinde ne kadar etkili durumdadır, o bakımdan tabii herkesın zihninde olduğu gibi benim de zıhnimde bazı kuşkular var. ye'deki gelişmeleri, basını yakından izlediği^ve de- ğerlendirmeleri tranlılara ilettigi kaydedildi. istihba- rat birimleri, İran'ın Türki- ye'ye yönelik planlannm birkaç koldan yürütüldü- ğünü, 'lokal-sansasyonel' eylemlere yönelen grupla- nn yanı sıra 'Hizbullah te- rör örgütünün de alan hâ- khniyetine v öneldiğini' di- le getirdi. Kaynaklar, bu gruplann eylemleriyle bir- birlerini tamamlamayı amaçladıklannı, Hizbul- lah'ın, Türkiye'deki dinsel alanın temsilcisi olmayı amaçladığını vurguladılar. Kuşkulu dört grup tran yanlısı büyük yapı- lanma içinde bölgesel te- rörün önemli parçası olan Hizbullah örgütünün yanı sıra 'gruplar' olarak sırala- nan tslami Hareket Orgü- tü (tHÖ), Selam (Tevhid) ve Kudüs Savaşçılan çö- züldü. Emniyetin henüz açıklamadığı gruplann Yeryüzü, Hizbullahi Da- vet, Yöneliş (Haksöz) ve Hizbullahi Vahdet grupla- n olabileceği kaydedildi. Emniyet istihbaratının bu gruplan uzun süredir ya- krndan izlediği bildirildi. Üst makamlara sunulan raporlarda bu gruplara yö- neük istihbari bilgiler de yer aldı. Bu gruplarla ilgi- li temel bilgiler şöyle: Yeryüzügrubu: 1991yı- lında yayımlanmaya baş- lanan Yeryüzü dergisi et- rafinda toplanan Iran yan- hsı radikal dini referansla- ra sahip gruplardan birisi- dir. Eski ülkücü Burhan Kavuncu'nun liderliğini yürüttüğü bu grubun üni- versite çevrelerinde Türki- yeli Müsrûmanlar imzası- gör'ün aynlmalannın ar- dından grup, Abdulvahap Ekinci liderliğinde faali- yetlerini sürdürmüştür. Davet Eğitim ve Kültür Vakfi ile Abdulkadir Gey- lani Vakfı bu grubun legal kuruluşlan arasında yer al- maktadır. Son dönemlerde Diyar- bakır, Malatya, Şanhurfa, Gaziantep, Istanbul gibi il- lerde taban geliştirme fa- aliyetleri yürüten grubun. Vahdet isimli bir dergi çı- kardığı bilinmektedir. Hizbullahi Davet grubu: Hilmi Kocaaslan isimli şahsın liderliğinde Malat- ya ve çevre illerde Hizbul- lahi anlayışta faaliyet gös- teren gruptur. 1980 önce- sinde Milli Türk Talebe Birliği içerisinde faaliyet- leribulunan Kocaaslan'ın, eski Hizbullah Hakverdi adıyla Davet dergisine ya- zı yazdığı bilinmektedir. Kocaaslan, bazı gençleri iran'ın Kum kentindeki medreselere eğitime gön- dermektedir. 1990 yılında yayın hayatına başlayan ve günümüzde yayımlanma- yan Davet isimli yayın or- ganında aşrn derecede tran propagandasını görmek mümkündür. Yöneliş(Haksöz)grubu: ÖzelükkMısırkökenüra-- m kullandığı bilinmekte- jir. Geçmiş dönemde Ob- jektif ve yerine çıkan Çiz- gi dergisi etrafında topla- nanlann bu gruba dahil ol- duğu gözlenmiştir. Hizbullahi Vahdet gru- bu: Hizbullah'tan Hüseyin Veüoğlu ve Fidan Gün- dıkal dini referanslara sa- hiptirler. Hamza Tnrfc- men'in önderliğinde 1989 yılmda yayına başlayaa Dünya ve tslam dergisinin kapanmasından sonra Hak Söz isimli dergiyi çıkart- maya başlayan grup ele- manlan özellikle Islami Hareket Ğhgütü'ne (İHÖ) yakınlıklan ile tanınmak- tadırlar. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada önceki gün öğle saatlerinden itibaren yan aklı- mız UMUT operasyonunda yan aklımız devir-tes- limdeydi. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, Meclis kulisin- de gazetecilerie uzun uzun sohbet edip, hiçbir şey söylemedi. Derdimiz bağcı dövmek değil, üzüm yemek. Operasyonun adıyla özdeş devam etme- si doğal olarak beklentileri de arttınyor. Tantan'ın son dönemde sık sık altnı çizdiği, "Arşivlere gidin" değerlendirmesi doğru bir yön. Gazeteter 1980'li 9O'lı yıllar boyunca Iran bağlantıh yüzJerce gelişme- yi haberleştirdiler. Arşivleri kanştırdıkça akla şu soru da geliyor - Gazeteler bu olaylan defalarca dile getirdiler de, dönemin siyasi sorumlulan neden gerektiği gibi üzerine gitmediler? Soruyu çengelli bırakıp "değişime" geçelim. Se- zer"in Meclis'teki konuşmasının ardından dinleyi- ci locasından çıkışta sohbet ettiğimiz pek çok ki- şi şunu söylüyordu: "Bu konuşmanın altına ben de imza atanm." Türkiye'nin genel sorunlanna içi dolu tümceler- le değinen Sezer'in sözlerinden üç konuyu cımbız- la çekip alalım: Hukuk, eğitim, yolsuzluklaria mücadele... Yargı mensuplannın da hukuksuzluktan yakındı- ğı bir süreci yaşıyoruz. Sezer'in yabana dil bilme- diğine dikkat çekenler buna gönderme yapıp şöy- le diyordu: - Türkiye'de hukuk dili yabancı dil sayılır! Sezer, eğrtimde hedefi de sekiz yıldan 11 yıla çı- kardı. Sezer ailesini yakından tanryanlar şöyle di- yorlar "Kan-koca çocuklannın eğitimine büyük önem verdiler. Çocuklanna, 'ya eğitim-ya ölüm' dedi- ler..." Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, Se- zer'le 19 Mayıs etkinlikleri için görüştü. Bostancı- oğlu'nun görüşme sonrası izlenimi şuydu: "Daha ilen adımlar atabileceğimiz bir dönem olacak..." Yolsuzluklarta mücadelede de Sezer'in elinde bir silah var Devlet Denetleme Kurulu... Bakalım Sezer bu kurula işleriik kazandırabHe- cek mi! Senfoniden davula... Köşk'teki törenden sonra Sezer, yaklaşık 1500 konuğu ağırladı. Demirel de Güniz Sokak'a indi. Köşk'ten senfoniyle aynlan Demirel, Güniz So- kak'ta davul-zurnayla karşılandı. Arkasına işadam- jannı,^ear§»*na+ıalkı alan Demirel, "Sizleri özlemh ş/m"deyip sordu: "Nerede kalmıştık?" önceki geceyansı Genel Yayın Yönetmenimiz Orhan Erinç'le sohbetten sonra eve giderken Gü- niz Sokak'tan geçeyim, dedim. 10 kadar polis var- dı, takıldım: - Vatandaş geldi, acaba Demirel kabul eder mi? "Yann 10.00'dan sonra gelin" dedi, "bize öyle talimat verdiler..." Köşk'e dönelim... Sezer'in ilk kokteyline katılan- larda umut ve iyimserlik hâkimdi. MHP Genel Baş- kanı Devlet BahçeJi'den Insan Haklan Vakfı Ge- nel Başkanı Yavuz Önen'e kadar geniş bir yelpa- ze, Meclis konuşmasının arkasındaydı. Sezer, gazetecilerle sohbetinde de daha önce planlanan Iran gezisini gerçekleştirmeyi düşün- mediğini, kırmızı ışıkta sürekli duracağını, gazete- cilerle hep toplu halde görüşeceğini, konuşması- nın beğenilmesine sevindiğini söyledi... Biz de Sezer'in konuşmasının ve tavıriannın ar- kasındayız. Bunlan değiştirirse ya da gereğini yap- mazsa eleştiri hakkımızı anında kullanacağımızı kayda geçinmiş olalım... Sezer gelir dengesizJiğinin attını sık sık çiziyor. Bu sorunu çözebilir mi? Yazıyı fıkrayla noktalayalım. Güney Amerika ülkelerinden birinde papaz, pa- zar sabahı kiliseye giderken eşine, "Kasabanın ge- lir dengesi çok bozuldu, bu konuyu işleyeceğim" demiş. Kiliseden dönüşte eşi sormuş: - Ne oldu? Papaz, "Işin yüzde 50'sini hallettim" deyip de- vam etmiş: - Fakirter hemen düzettelim, dedi, sıra zengin- lerde! Atatiirkposteri yırtıldı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Çanka- ya Belediyesi'nce 19 Mayıs kutlamalan için Kızılay Meydanı'na asılan dev Atatürk pos- teri, FP'li Anakent Be- lediyesi'nin aracıyla meydana gelerek Gala- tasaray bayrağını asan kişiler tarafindan par- çalandı. Atatürk poste- rinın parçalanması, ^Ankaralıların büyuk tepkisini çekti. Anakent Belediyesi görevlileri yırtılmanm posterin vince takıhna- sından kaynaklandığı- nı ileri sürerken Çan- kaya Belediyesi görev- lileri, posterin saray bayrağını asmak için vince çıkan 3 genç tarafindan falçatalarla kesildiğini savundular. Çankaya Belediye Başkanı Haydar Yıl- maz, yırtan kişileri kı- nadı. Emniyet yetkilileri, itfaiye aracmdan yap- tıklan aramada herhan- gi bir kesici alet bula- mazken Atatürk poste- rini yırttıklan beürtilen 3 genci gözaltına aldı. Yetkililer, posterin "bu şeküde bırakdamaya- cağı için'' indirileceği- ni belirtirken çok sayı- dayurttaş Ankara Ana- kent Relftfiiyesi 'ni pro- PKK'de L: 76 ölü H Baştarafi 1. Sayfada tınldı. Kampa giden 10 doktordan oluşan Iran sağ- lık ekibi, hastalığın bakımsızlık, gıdasıziık ve kir- - liliktenkaynaklandığınıbelhiedi. Hastahğm yayıl- maması için karantina uygulanan kamplarda, terö- ristlere askeri eğitim veren 26 tranlı ve Iraklı suba- yın da koleraya yakalandıgı bildirildi.