Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 MAYIS 2000 PERŞEMBE HABERLER AB heyetf çevre için geldi • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - AB Komısyonu'ndan bir heyet, birliğın genişleme sürecinin çevre ûzerindeki etkileri konusunda ön görüşmelerde bulunmak üzere dün Ankara'ya geldi. Çevreden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Jean François Verstrynge başkanhğındaki heyet bugünkü temaslannda, Türkiye'nin çevresel konumu, bu alandaki topluluk müktesebatına uyum derecesi, uyum sürecinin güçlendirilmesine yönelik yardun olanaklan, Karadeniz Çevre Işbirlıği ve Türkiye'nin Avrupa Çevre Ajansı'na katılımı konulannda görüşmelerde bulunacak. V 3. Binyılda Osmaniı Bsini' ' H Ekonomi Servisi - ;Türk Tekstil Vakfı tarafından tekstil ürünlerinin kalitesini yükseltmek ve sektörü ,dünya odasında söz sahibi yapmak amacıyla düzenlenen "3. Binyılda Osmanü Esini" konulu kumaş desenleri yanşması sonuçlandı. Birinciliğe Fatma Hülya Koloğlu'nun çahşması uygun görüldü. Amatör ve profesyonel tasanmcılara ait toplam '345 eserin katıldığı ' yanşmada ikincilik ödülünü Erkan Kafkas alırken, üçüncülük ödülü ise Can Gökalp ve Doğan Ür arasında paylastınldı Manisave Balıkesir'de deprem • HaberMerkezi- Manisa ve Balıkesir'de, çok hafıf şiddette iki deprem meydana geldi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden alınan bilgiye göre, Manisa Soma'da öncekı gün saat 02.00'de 3.0 ve Balıkesir Gönen'de saat 04.14'te 2.9 büyüklüklerinde iki deprem kaydedildi. MHP'li Gül'ün hazırladığı YOK Araştırma Komisyonu taslak raporu hazır Gürüz'e suç duyurıısttANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-TBMM YÖK Araştırma Komisyonu'nun MHP'li baş- kanı Mustafa Gül tarafından hazırlanan taslak raporda, YÖK Başkanı Prof. Dr. KemalGörüz ile İstanbul Üniversitesi Rektö- rü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğ- hı hakkında suç duyurusunda bulunulması istemine yer ve- rildi. Komisyonda gelecek haf- ta ele ahnacak taslak rapora, DSP'li üyelenn muhalefet etme- len bekleniyor. YÖK Araştırma Komisyonu Başkanı Mustafa Gül, hazırla- dığı taslak raporu üyelerin gö- Baden VVürttemberg Türklerden Almanca din dersi tepkisi ANKARA (AA)-Almanya'da- ki Türk toplumuna Islam dınini Almanca öğretme girişimi bu ül- kede yaşayan Türklerin tepkisini çekerken Baden VVürttemberg eyaletinde yaşayan Türkler, bu girişimin kendilerinin onayı alın- madan geliştirildiğini bıldırdıler. Baden NVürttemberg eyaletinde yaşayan Türkleri temsıl eden yak- laşık 300 kadar sıvıl toplum ör- gütünden yapılan ortak açıkla- mada, bu girişime karşı çıkıldı. Berlin Yüksek Idare Mahke- mesi ve Federal Idare Mahkeme- si'nin aldığı iki ayn kararla, "şa- ibefi bir örgüte" Türk çocuİdan- na ders verme yetkısi tanındı|ı ıfade edilen açıklamada, bu karar- lann Türk toplumunun kimliğini hedef aldığı kaydedildi. "Halkımız, yeni \atardan Al- manya'daeşithaklara sahip birey- ler olarak Almanjtoplumuyla ba- nş içinde bir arada yaşamak iste- mektedir'' denilen açıklamada, Türk toplumunun, kültürüne ve ulusal kimliğine saygı göstenl- diği ölçüde Alman toplumuyla uyum içinde yaşayabileceği bıl- dirildi. Açıklamada, ana dılıne saygı gösterilmeyen ve dınini ana • dilinde öğrenmesi engellenen bir toplumun, bırlikte yaşadığı top- lumla kaynaşmasuıın bekleneme- yeceği ifade edıldı. • Mustafa Gül, hazırladığı taslak raporu üyelerin görüşüne sundu. Raporda, YÖK Başkanı Kemal Gürüz, IÜ Rektörü Kemal Alemdaroğlu, ÖSYM Başkanı Fethi Toker, eski YÖK Başkanı thsan Doğramacı ve înönü Üniversitesi Rektörü Ömer Şarlak hakkında suç duyurusunda bulunulması istendi. rüşüne sundu. Raporda, YÖK Başkanı Kemal Gürüz, İstan- bul Üniversitesi Rektörü Ke- mal Alemdaroğlu, ÖSYM Baş- kanı Fethi Toker, eski YÖK Başkanı thsan Doğramacı ve înönü Üniversitesi Rektörü Ömer Şarlak hakkında suç du- yurusunda bulunulması istendi. Raporda yer alan iddialar ve ta- lepler özetle şöyle: • Bilkent Üniversitesi'ne ir- tifak hakkı sağlanan arsalar üze- rinde YÖK sıte ınşaatı kapsa- mmda bütçe ödenekleriyle ya- pılan konukevi, derslikler ve konaklama ünıtelerinin evrak- ta sahtekârhk yapılarak Bilkent Üniversitesi'nin bedelsiz kul- lammma bırakılması iddiasıy- la eski YÖK Başkanı Doğra- macı ve fiili bırlikte işleyen Ma- liye Bakanlığı görevlileri hak- kında soruşturma yapılmalı, ge- rekirse kamu davası açılmalıdır. Konukevi, derslikler ve konak- lama ünitelerindeki işgal Mali- ye Bakanlığı'nca sona erdirile- rek, hukuki durumlanmn çö- züme bağlanması. Bilkent Üni- versitesi'ne bütçeden yapılan yardıma Maliye Bakanlığı'nca son verilmelidir. Taksim 'de mini defile AtatûrkKıyafeÖerive Külrürü Arasürma Merkezi'nin kurucusiL modaa Hüseyin Ozkan, 24 Haziran'da tstanbuTda dûzenlenecek"29. AtatürkÇağdaşSanat ve Moda Gösterisi" etkmüği öncesinde asker kıyafetü mankenkr ve şehh aileieriyle birtikte Taksim Cumhuriyet Anıü'na çeknk köydu. Özkan, gösterinm Etfler Büyükşehir Betafiyesi Spor Kompleksi'nde düzenleneceğini belirterek defilenin gefirinin Şehh Aileleri Derneği Cenel Merkez binasımn yapımına katkıda bulunmak üzere buraya aktanlacağını söykdL Etkinük, Ozkanm Atatürk döneminden esinknerek stflize ettiği askeri layafetierin sunuiduğu mini defikyle sona erdL (Fotoğraf: AA) KULTUR • SANAT • YÖK Döner Sermaya Iş- letmesi'nin zarar ettirilmesi, ÖSYM Başkanlığı'nın sınav hizmetlerine ilişkin ihalelerde rekabeti önleyen işlemler kar- şısmda gerekli önlemleri alma- dığı gerekçesiyle YÖK Başka- nı Gürüz hakkında soruşturma açılmalıdır. • Üniversite sınav başvuru belgeleri satışı ve bunlara iliş- kin muhasebe işlerini ihale kap- samına alarak Meteksan A.Ş adlı ticaret şirketine yaptırma- lan nedeniyle ÖSYM Başkanı Fethi Toker ve ihale komisyo- nu üyeleri hakkında soruşturma açılmalıdır. • Üniversite giriş sınavının iki basamaklı sistemden tek ba- samaklı sisteme dönüştürülme- sinde YÖK tarafından anket in- celemesi ve bılımsel araştırma yapılmadığı, böylelikle sağlık- h bir altyapı oluşturulmadığı. kargaşa ve haksız uygulamala- ra neden olduğu, aynca meslek lısesi öğrencilerinin kazanılmış haklan dıkkate alınmayarak hak kaybım uğratıldıklan gerekçe- siyle sistem yenıden gözden ge- çirihnelidir. Alemdaroğlu'ndan tahsil • Ünıversıteye aıt resmı tele- fonu evinde kullandığı ve konuş- ma bedelini katma bütçeden ödetnrdiğı gerekçesiyle 476 rnıl- yon lıraük tutann İstanbul Üni- versitesi Rektörü Alemdaroğ- lu'ndan tahsil edilmesi gereki- yor. Alemdaroğlu hakkında YÖK tarafından dısiplin kovuş- turması yapılmalı, aynca göre- vi suiistimal nedeniyle de hak- kında soruşturma açılmalıdır. İstanbul Üniversitesi Rektör- lüğü vakıf veya işletmeleri ta- rafından işletilen büfeler, oto- parklar, kantm ve kafeteryalar, sosyal tesislerden elde edilen gelirlerin üniversite katma büt- çesıne aktanlmadığı gerekçe- siyle de rektör Kemal Alemda- roğlu hakkında soruşturma açıl- malıdır. • Înönü Üniversitesi kampu- sunde yer alan uygulama ve araştırma hastanesine ait oto- park, kafeterya ve benzen yer- lerin vakfa kiralanması, Turgut Özal Tıp Merkezi inşaatında mevzuata aykın işlemler yapı- larak kamu zaranna yol açıl- ması nedeniyle rektör Ömer Şarlak hakkında disıplın hüküm- leri uygulanmalıdır. (0212) 293 89 78 (3 HAT) : gstival ProgramıtÇarsamba 24-28 Mayıs 2000 Ald-ı Selim'in Müziği 20.30 Konser Fransız Romantizminin Oluşumu Akbank Oda Orkestrası Şef: Cem Mansur Solist: Tedi Papavrami, keman F-|. Gossec. G.B. Viotti, J-J. Rousseau, E-N. Mehul 18.45 Konferans "Hayatlerve Gerçekler" Osmanlı'da Yenilikve III. Selim Prof. Yalçin Tura, İTÜ Türk Miuığî Konsenvtuvan Müdürv TOPHANE-İ AMİRE MİMAR SİNAN ONİVERSİTESİ KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ Işte, müzikle devrim ve Napoleon döneminde bir gezinti... Rlmden resitale, konserden konferansa, sergiden panele "Akl-ı Selim'in Müziği..." Yeniiikçi devtet adamlığının yanı sıra büyük bir besteci olan ve Türk Müziği'ne altın çağını yaşatan III. Selim'in eserleri, BafıirçagdaşlarıylaTbirnRteTBıImîni festivalde Tophane-i Âmire'nin büyülü atmosferinde izleyicilere yeni ufuklar açacak. 20.30 Konser lll. Selim Devri Eserleri Osmaniı Saray Müziği Grubu Solist: MOnip Utandı 20.30 Konser "Selimname"EvrenseleAçılanKapınınAydınlıkSesteri Mercan Dede Ensemble Mercan Dede, ney, vurmah sazku. vokoi eleklromk sesler Shankar, tabla, vumalı sazlar Hugh Marsh, keman Neva Özgen, klasık kemençe, vokal Yelda Özgen, viyoionsei Konuk sanatçı: Kani Karaca. gazeihan SES-I880 ORTAOYUNCULAR ISTİKLALCAD.NO:14Q TtL (0 212)25118 66-66 FAX (0 212) 244 43 27 www ortooyuocuior com Avrupa Turnesi dolayısıyla son hafta Anton Çehov - Ferhan Şensoy FİŞNE PAHÇESU CÜLDÜRÜ - Çehof lazdur laz kalacaktur - Persembe 20.00 / Cuma 20.00 / C.tesi 15.00 ve 20.00 / Pazar 15.00 ve 18.00 KüttOr Bokonliffl'nın katkılonyla Bilet Satıs Yerleri: Ortaoyuncular Gişesi: 251 18 65 VAKKORAMALAR-Taksim. Suadiye. Akmerkez 18.30 Resrtal Devrim Fransa'sında şarkılarla bir gezinti Helene Delavautt, meao sopmno YVCS Prin, pıyano (Mehut, Gretry, de Lısle, Gluck, Rousseau ve anonim eserier) Sunan: Cem Mansur AKBANK S a n a t ı n . S a n a t c ı n ı n Yanında AMJUUI,CSK. Vıkkofama TaKsım. iknçrKti, i «5 M<y» Pdşeıafcc: 6.000 000.4.000,000. 2 000.000Tl ttoger Gunter. 8 ooa000.6 000 oo r Mor*(04*W&l6anB)bıle çın de geçethaır vraw.aktianlLcani.tr/swnt 20.30 Konser Paris'te iki Italyan ve "ÖzgürlükSavaşçısı" Beethoven İstanbul Quartet / idil Biret,pow>o l Boctherini, L. Cherubim, t. Bocchefirti, L. van Beethoven 18.00 Panel "Fransız Devrimi"nin Osmaniı'ya Yansımaları ve Güncelliği Dr. Mehmet Aİİ KlUçbay.GariveGSümversitelenoğrvtimuyesı Reha Çamuroğlu, tarihçi Dr. Orhan KûlOğlU, gazetea • yazar iyi havakötü hava Drtimatıırji ve projeyi g<erçeWeştirenİ€ Şehsuvar Aktaş •' Aylin Deveci Murat Ergun Nih«l C. Kolda* Coze Saner Ayşe Selen rştntot, Cuma, Cunurtcsi I S M C 2 C H » | Bisak, Soğana Sok. No 7 I SırasetvilerCad Taksm | T<H (0212) 243 28 79-99 I EFES Pilsen ır. kulıur ve sanata katkılan artırak sürecek. 20.30 Konser Parls OperasTve Napolfaııı'uıı Suııu —- Akbank Oda Orkestrası ~ ~~~ Şef: Cem Mansur Solist: Idit Biret,p>y«m> AnlatKi: Benjarain l uxon Paris Operası"ndan Uvertürve Dans Müzikleri A Schonberg- L van Beethoven STUDIO OYUNCULARI [(OYUN)CU] Yazan-Yûneten ŞAHtKA TEKAND Pazortesi 21.00 W 10212)246 77 25 Sergi: "Gravürve KarikatDrlerle Devrim ve Napoleon DönemF^- Festrval süresince gezılebilir. MimartarOdası İstanbul BCyükkent Şubesı RuNSuKOItüfveSanat Vakfı Nazıra Hıkmeı Kültûr ve Sanaı Vakfı SÜMEYRA Anma TTe c e s t 18 Mayıs Persembe : 2U.uu Kokteyl: 19.00 Nazım Hıkmet Vakfi Salonlan Sıraselviler Cad. No-48 K:l Taksim PERSEMBE ORHAN BURSALI Sıfıp BOPÇIU Başkan Kimseye borcu olmadığı anlaşılan bir cumhur- başkanımız oldu. Ne müteahhide, ne bankacıya, ne politikacıya, ne yat sahibine, ne fabrika sahibine, ne dışsatım- cıya, ne dışalımcıya, ne eski cumhurbaşkanına, ne başbakana, ne... Anladığımız kadar, ne geniş aile fertlerine borcu var, ne de terziye, bakkala ve çakkala... Hiçbirine ve hıç kimseye, vöfa borcu yok... Vefa: Aslında karşılıksız dostluğun ve iyilik se- verliğin, biriikte yaşayabilmenin, iyi ve kötü gün- lerde insanca dayanışmanın, anımsamanın, duy- gudaşlığın bu çok güzel kavramının içine edildi Türkiye'de. özellikle politikacılar içine etti. Birisine bir iyilik yapıldı mı, arkasından yüklü bir fatura geleceği kesin. Bu faturayı "ve/a borcu"di- ye ödemek zorunda kalırsınız. Ödemezseniz "vefasız" olursunuz... Veya, politikacıyla politika dünyası ve iş dünya- sı arasındaki al gülüm-ver gülüm ilişkilerine giydi- rilmiş kılıf oldu. Böylece sözlükteki vefa kavramı içerik değiştir- di, elimizde sadece 'Vefa Lisesi" kaldı! Yeni cumhurbaşkanı, anladığımız kadarryla bu "vefalı ılişkiler'e sahıp değil... Aman, olmasını hıç dılemeyiz!.. • - Arkasında ne siyasi kampanyalanna büyük pa- ralar harcamış bir işadamı, ne helikopterlerini, yat- lannı ve uçaklarını emnne vermiş bir başka para babası var... Ne kendisinden devlet ihalesi ve büyük kredile- re aracılık beklentisi içinde olan, ne de devlet ban- kalannı soymak için pusuya yatmış soyguncular, düzenbazlar, resmi veya gayri resmi kılıklı mafya babalan var çevresinde... Evinin harcamalannı üstlenen birileri de olmadı- ğı için mılletvekilı, partı yönetım kurulu üyesi, ba- kan, banka ve şırket yönetim kurulu üyesi yapıl- mayı bekleyen birileri de yok yakınında. Yani "vefa borcu" ödeyeceği kimsesi yok, çok şükür... Sezer, sıfır borçla cumhurbaşkanı oldu. Kendisini seçen partilere ve milletvekillerine de borcu srfırdır. Sezer'in tek (vefa) borçlu olduğu şey 'hukuktur. Yıllannı verdiği hukuk, yasalar ve anayasalaria uğraşlan, kendisini Anayasa Mahkemesi Başkan- lığı'na ve oradan da cumhurbaşkanlığına getir- miştir. • • • Cumhurbaşkanlığını politik bir güç ve gövde gösterisi olarak kullanmaya da ihtiyacı yoktur; ulu- fe dağıtma yeri olarak da. Türkiye'de "Savulun cumhurbaşkanı geliyor" dedirtecek gövde gösterilerine de kalkışmayacak- tır. Gittiği kentlerde trafiği ve hayatı saatlerce, ba- zen günler boyu felç ederek milleti huzursuz ve ra- hatsız etmeyecektir. Böyle gövde gösterileriyle "cumhurbaşkanlığt- jm ve kşodisine saygj" yara,tmaya (!) da gin§me- yecektir. Ordulan peştnde-önunde doteşttrmaya- cak ve daha sakın, sade bir yaşam duzenı kura- caktır. Anlaşılan tek kuruş harcarken bile vicdanının sesini dinleyecek; adam başına milli geliri 3 bin do- lar, çıkış yolu bulamamış birekonomiye sahip, mil- yonlarca işsizi, dünyanın gelir dağılımı en bozuk olan yoksul bir ülkesinin cumhurbaşkanı olduğu- nu hep anımsayacaktır. Cumhurbaşkanı Sezer, yannını kurtarmaya, kur- maya ve geliştirmeye çalışan bir politikacı değil- dir. Cumhurbaşkanı Sezer, ülkenin ve toplumun ya- kın, orta ve uzak geleceğini düşünerek, gözeterek, kollayarak hareket edecektir. Daha doğrusu, cumhurbaşkanlığı böyle olmayı gerektiriyor. Son zamanlarda en çok sevindiğim, parti lider- lerinın, cumhurbaşkanlığının yasal statüsünü de- ğiştirme çabalannın hüsranlasonuçlanmasıdır. Li- derierin bu hüsranı, ülke ve toplum için çok yarar- lı olmuştur. Böylece günlük veya dönemlikpolitikalann cum- hurbaşkanlığını yetkisizleştirme-etkisizleştiıme gi- rişimleri boşa çıkmıştır. Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde, belki yeni Türki- ye için de yeni ve beyaz bir sayfa açılmaktadır. Kimbilir... Deniz Cezmis'in öyküsü yazı dizisi Halit Çelenk'in açıklaıııası Haber Merkezi - Avu- kat Halit Çelenk gazete- mizde 6-15 Mayıs tarihle- ri arasında yayımlanan De- niz Gezmiş'in öyküsü ad- lı yazı dizisi ıle ılgıli bir açıklama yaptı. Çelenk açıklamasında şu görüş- lere yer verdi: Seri yazının yargı ve ın- fazla ilgili bölümlennde, özetlemeden kaynaklan- dığını sandığım kiını ek- siklikler ve düzensizlikler oldugunu gördüm. tdam Gecesi Anılan adlı kıta- btmda infazailişkiırolay- lar olduğu gibi yazılmış olduğundan ve okuyucu bunlan görebileceğınden aynntılara girmeye gerek görmüyorum. Ancak Denız Gezmiş idam sehpası altındakı son ~st5zîerinde şunîâTi söyle- ~ miştir: "Yaşasm taaı ba- ğımsız Türkiye, ytşasın MarksizmLeninizıııinvü- ceilkeleri, yaşasm Tûrkve Kürt halklaruun bağım- sızhk mücadelesi. Mşasm işçiler, köylüler. Kahrol- sun emperyaBzm." Yusuf Aslan'ın da yıne idan seh- pası altındakı son sözleri şöyledir: "Ben ûlkemin bağunsızhğı ve halkımın mutluluğu için şerefimle bir defa ölüyorum. Sizler, biziasanlarşerefsiziiğiııiz- le her gün öleceksiniz. Biz halknmzm tüzmetindeyiz. Sizler Amerika'nm hizme- tindesiniz. Yaşasm devrim- ciler, kahrolsun faşizm." Anılan sözlerden ötürü o tarihlerde bu sözleri ya- yımlayanlar hakkında ts- tanbul 3. Ağır Ceza Mah- kemesi'nde kamu davası açıhmşve mahkûmiyet karan verilmiş olduğun- dan, İdam Gecesi Anıları kıtabımda dava konusu ya- pılan sözcükleri (...) biçi- minde yazmıştım. Sonra- ları birçok konuşmamda Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan'ın bu son söztenm anlatmıştını. Ancak kıtabın baskasına ginneınişti. Aradan 28 yü geçmiş ve olaylar artık ta- rihin sayfalannda yer al- mıştır. Olayın tanığı olarak tarihsel bir gerçegi açıkla- mak zorunluluk haline gel- miştir.