Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 MAYIS 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'Töre'ye
soruşturma
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Ankara Cumhunyet
Başsavcılığı, eski Devlet
Bakanı Sadi
Somuncuoğlu' nun
cumhurbaşkanı adayı
olmak ıçin TBMM'ye
gelişi sırasında yaşanan
olaylar hakkmda
soruşturma başlatu.
Soruşturmayı yûrûten
Cumhuriyet Başsavcısı
Abdullah Ayhan Şan,
milletvekilleri Cemal
Enginyurt ve Ahmet
Ersoy'un da aralannda
bulunduğu MHPli 6
milletvekilinin, olay
tarihinde milletvekili
olup olmadığmın
bildirilmesı ıçin TBMM
Başkanlığı'na yazı
yazdı. Savcı Şan, olay
tarihinde Meclis
güvenlik biriminin
tuttuğu tutanak ve
yaptığı işlemler ile ilgili
belgelerin
göndenbnesini istedi.
Şan, olayda mağdur olan
korumalar. şoför ve
müşavir Cemal Can'ın
ifadelerine başvurmak
üzere adlanna davetiye
gönderdi. Sadi
Somuncuoğlu' na
davetiye gönderilmediği
ve gerekirse ifadesinin
ahnabileceği öğrenildi.
Loğoğlu
Mosfcova'ya
gidecek
• ANKARA
(Cumhurhet Bürosu) -
Dışişlen Bakanlığı
Müsteşan Faruk
Loğoğlu, Rusya
Federasyonu Dışişlen
Bakanı Birinci
Yardımcısı Aleksander
Avdayev'in davetlisi
olarak 21 Mayıs Pazar
günü Moskova'ya
gidecek. Loğoğlu ve
Avdayev başkarüığında
iki ülke heyetleri
arasında yapılacak
görüşmelerde ikili
ilişkıler tüm boyutlanyla
ele alınacak.
Görüşmelerde aynca iki
ûlkeyi ilgilendiren
bölgesel ve uluslararası
sorunlar üzerinde görüş
alışverişınde
bulunulacak.
Anayasa
Mahkemesfne
yembaşkan
-•ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Ahmet Necdet Sezer'in
cumhurbaşkanı
seçılmesıyle boşalan
Anayasa Mahkemesi
Başkanlığı ıçin seçimin
bu ayın son haftasında
yapılması bekleniyor.
Yetkililerden alınan
bilgiye göre, Anayasa
Mahkemesi başkan
adaylığı içın Uyuşmazhk
Mahkemesi Başkanı ve
Anayasa Mahkemesi asıl
üyesi Ali Hûner ile asıl
üyeler Yalçın Acargün,
Fulya Kantarcıoğlu ve
Mustafa Bumin'in adı
geçiyor. Anayasa
Mahkemesi başkanlık
seçımi içın adaylık
sürecinde başvuru
yapılmıyor.
ttarp okuflarma
yenistatü
• ANKARA
(Camhuriyet Bürosu) -
19
7
I tarihli 1462 sayıh
yasayı yürürlükten
kaldırarak harp
unıvcrsra
" denkligi sağîayan
Harp Okullan
Yasası yûrûrlüğe gırdi.
^Yasaya göre, harp
okallannda lisans
düzeyinde eğıtim
verilecek, harp okulu
öğrencileri de mastır ve
doktora yapabilecek.
RP'nin yasaklı lideri, FP içindeki yenilikçileri düşmanı sevindirmekle suçladı
Erbakan yenilikçflere öfkeliSEBAHATKARAKOVTJN
ANKARA - Siyasi yasaklı
Necmettin Erbakan ın FP kur-
maylanna kongre sonuçlannı
değerlendirirken yenihkçilerle
ilgili olarak "Düşmanı sevin-
dirdiler'' dediğı ögrenildi.
Kongrede beklemedikleri bir
sonuçla karşılaşan FP yönetimi
sandık sandık oylan inceleme-
ye aldı.
FP Genel tdare Kurulu'nun
(GÎK) cumartesi günü yapıla-
cak ilk toplantısında başkanlık
divanı için seçim yapılacak.
Başkanlık divanında 3-4 üye-
nin yerlerinı koruması, diğerle-
rinin ise değiştirilmesi bekleni-
yor.
FP'de kongre sonuçlanyla il-
gili tartışmalar sürüyor. Kong-
re sürecindeki kuşatmasına
karşın Abdullah Gül'ün 521
delegenin desteğinı alarak gü-
cunü ortaya koymasından bü-
yük rahatsızlık duyan Erbakan,
FP'lilerle yaptığı değerlendir-
melerde yenilikçilere öfkesini
dile getirdi. Alınan bilgiye go-
re Erbakan, Gül ve ekibiyle il-
gili olarak "Bu yanşta ne kay-
beden oWu ne de kazanan.
Bunlar dûşmanı sevindirdiler,
kendi menfaatlannı tercih etti-
ler" değerlendirmesini yaptı.
Bu arada FP yönetimi mu-
halif örgütleri belirlemek için
seçim sonuçlannı sandık san-
dık incelemeye aldı. Abdul-
lah Gül'ün bazı sandıklarda
Kutan'a fark attığı dikkat çek-
ti. Ankara, Antalya ve Artvin
delegelerinin oy kullandığı
sandıkta Gül'e 40 oy çıkma-
sına karşın Kutan'ın oyu
18'dekaldı.
Gül'ün önde olduğu sandık-
lardan birisi de Giresun, Hak-
kâri, Hatay ve Isparta delege-
lerinin oy kullandığı 10 numa-
ralı sandıktı. Bu sandıkta 32
delege Gül'e, 17 delege de Ku-
tan'a oy verdi. Izmir, Kars,
Kastamonu, Kayseri ve Kırşe-
hir delegelerinin oy kullandığı
sandıktan de benzer bir sonuç
çıktı. Bu sandıkta Gül 35, Ku-
tan ise 20 oy aldı. Mardin,
Muğla, Nevşehir ve Niğde de-
legelerinden 34'ü Gül'ü tercih
ederken Kutan'a verilen oy sa-
yısının 19 olduğu saptandı.
FP'nin kongrede seçilen
GÎK, ilk toplantısını cumarte-
si günü yapacak. Toplantıda FP
Başkanlık Divanı'nı belirle-
mek için seçim yapılacak. FP
genel başkan yardımcılan Ce-
vat Ayhan, Lütfu Esengün ve
Veysel Candan'ın yeni dönem-
de de yerlerıni korumalan bek-
leniyor.
AncakAKGören,tsmaflAlp-
tekin ve Ertan Yülek' in yerine
yeni isimlerin getirileceği be-
lirtiliyor. FP kulislerinde konu-
şulanlara göre Sıvas Milletve-
kili Temel Karamollaoğlu ile
Rize Milletvekili Mehmet Be-
kâroğiu yeni dönemde başkan-
lık divanında yer alacaklar.
Ankara Milletvekili Oya Ak-
gönenç'in de dış ilişkılerden
sorumlu genel başkan yardım-
cısı görevine getirileceği savu-
nuldu. Genel Sekreter Turhan
Alçdik'in de yerini Teoman Rı-
za Güneri'ye bırakması bek-
leniyor.
Yeni Cumhurbaşkanı ile ilk görüşmesini yapan Başbakan, siyaset gündemini değerlendirdi
Ecevit: Ekonomi krizden çıktıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Büknt Ecevit: Cumhurbaş-
kanı Ahmet Necdet Sezer'le ilk görüş-
mesüıin ardından, aylardır TBMM'de-
ki seçımlere kilitlenen siyasetin yeni
gündemini değerlendirdi. "Reformist
hükümet" olarak özelleştirmeleri hızla
sürdüreceklerini belirten Ecevit, "Eko-
nomimiz büyük ölçüde krizden çıkanl-
mıştır. Enflasyonun beü kmbnaya baş-
lannuşür arük" dedı.
Cumhurbaşkanı Sezer, dün TBMM
Başkanı Yıkknm Akbuhıt, Başbakan
Bülent Ecevit ve Genelkurmay Başka-
FP lideri Kutan
'Sezer'in laikük
tarifi bİTİnıldyle
üpaüpaynı'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - FP Genel Başkanı
Recai Kutan,
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'ın TBMM'deki
yemin töreninin ardından
yaptığı konuşmayı
değerlendirirken
"Memmıniyette görüyorum
ki laikiik tarifi bizim FP
olarak savunduğumuz tarifk
üpabp aynjdır" dedı.
Kutan, Türkiye Ziraat
Odalan Birliği Başkanı
Faruk Yücel ve yönetim
kurulu üyeleriyle FP Genel
Merkezi'nde görüştü.
Görüşme öncesinde
gazetecilerin sorulan üzerine
Cumhurbaşkanı Sezer'in
TBMM'de yaptığı
konuşmayı değerlendiren
Kutan, bir cumhurbaskanının
ağzından ilk kez "potis
devteti" sözünün çıktığma
dikkat çekti. Sezer'in
demokratik, laik ve sosyal
hukuk devleti olma
özelliklerinin evrensel
kurallara uygun olması
gerektiğine işaret ettiğini de
vurgulayan Kutan,
"Memnunrvetie görüyorum
ki laiklik tarifi bizim FP
olarak kurulduğumuzdan bu
yana savunduğumuz tarifk
üpaüp aynı" dedı.
Sezer, bugün saat 10.00'da
Kutan ve FP Başkanlık
Divanı üyelerini kabul
edecek.
nı Orgeneral Hüseyin Krvnkoğhı ile gö-
rüştü. Başbakan Ecevit, görüşmeden
sonra düzenlediği basın toplantısında,
Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı seçimin-
den başanlı bir şekilde çıktığını, bunun
hem iktidann hem de muhalefet parti-
lerinin başansı olduğunu söyledi. Ece-
vit, Sezer'in seçılmesının hukuk devle-
tinin geliştırümesı açısından bir karar-
lılık göstergesi olduğunu belirtti.
55. ve 56. hükümetler döneminde
başlatılan reform çalışmalannı bu hükü-
metin de hızla sürdürdüğünü savunan
Başbakan, "Gerek ekonomik ve sosyal
alanda, gerekse hukuk devleti ile ügüi
afauılarda reformlar birbirini izkmekte-
dir. Öyle ki hükümetimiz dünyada en
hızh ve en verimli çahşan bir reformist
hükümet olarak tanmmaktadır arbk"
dıye konuştu.
Özelleştirmenin yıllarca durgunluk
süreci içerisinde kaldığını, bu konuda
bu yıl önemli yol ahndığını belirten
Ecevit, "Geçmişyıuarda toplam 4.8 mfl-
yar dolar gelir elde edilmisken. bu vılın
sadece ilk >ansuıda gerçekleşnrüen özel-
leştirmelerden5J milyardoLarnkbir ge-
Hr sağlanmıştır" dedi.
DYPMffletveldBNecmettmCev1ıeri,Demirelgöriisme>ikarjuletıne>incc
Süleyman Demirel ilk gününü dinlenerek geçirdi
'Bana ne düşerse onuyapanm'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, cumhur-
başkanlığı süresinin 16 Mayıs'ta biteceğinin
7 yıl önceden bilindiğine işaret ederek "Ben
emekUdeğüim.Benbir hizmeti gördüm.Ana-
yasal süreci bitti" dedi. Demirel, evine gel-
mekten mutlu olduğunu belirtirken sabah
a
horoz sesryfc" uyandıgını söyledi.
Demirel, Güniz Sokak'taki evinde Çanka-
ya Köşkü'ndeki 7 yıldan sonra geçirdiği ilk
gününde ziyaretçi kabul etmedi. Sabahm er-
ken saatlennden itibaren Demırel'i ziyaret et-
mekısteyenlerGüniz Sokağındaki evine gel-
meye başladı. Başta DTP Genel Başkanveki-
li Ismet Sezgin, DYP Şanlıurfa Milletvekili
Necmettin Cevheri, ANAP Antalya Milletve-
kili İbrahim GürdaL Sinop Milletvekili Ya-
şarTopçu ılc eski milletvekili ve işadamlan-
na "Demirelüıdinleodiğiv«id)aretçi kabul et-
meyeceğr bildirüdi. Demırel'in kayınbirade-
ri AB Şener'in ailesi ise eve alındı.
Demirel, sokakta bekleyen gazetecilerle
görüşmesinde "Emekfifiğinizm Bk günü na-
sd geçiyor'' sorusu üzerine "Emekfi değuûn.
Ben bir hizmeti gördüm. Anayasal süresibit-
ti. Bu bitmce her şe> bitnüş ohnuvor" dedı.
özelleştirmenin hızla sürdürülmesi-
ne karşuı getireceği işsizliğin önlenme-
si yönünde de işçi ve işveren temsilci-
leriyle görüşmeler yapıldığını anlatan
Ecevit, şöyle konuştu:
"Enflasyonun beli kınlma>a başlan-
mışnr. Faizler düşmektedir, gerçi şimdi-
Kkfaizler inişli çıkışh bir süreç izliyor, fa-
kat yıhn ikinci yansından itibaren faiz-
ler konusunda bir istikrar sürednegirO-
mis olacakbr. Bu arada vatandaşlanmı-
zın büyük çoğunluğunun birikimleri, ta-
sarruflan üretime yöneunektedir. Eko-
nomimiz büyük ölçüde krizden çıkarü-
mışür. Üretim artmaya
başladı, dış satım hızlan-
maya başladı. Turizm ba-
kımından da bu yıl Türld-
ye'nin aran ydı olacakbr.
Ekonomik düzlüğe çıknk-
ça sosyal adalet, hakça dü-
zen bakımından eksüdik-
lerimizi daha somut ön-
lemlerie giderme ünkânı
bulacagH."
Enerji ivedi sonın
Başbakan Ecevit, Tür-
kiye'nin en ivedi sorunla-
nndan birisinin enerii
üretimi olduğunu kaydet-
ti. Geçmış yıllarda bu ala-
na gereken ilginm göste-
rilmemesi sonucunda bu
konuda Türkiye'nin cid-
di bir sorunla karşı karşı-
ya olduğunu savunan
Ecevit, "Biz dikkatimizi
birölçüdebu enerji gerek-
sinmelerini karşüayacak
yaünmlara vermekteyiz"
dedi.
Başbakan, Güneydoğu
Anadolu ve Doğu Anado-
lu bölgelerinde yapısal
değişiklikleri gerçekleş-
tirme, refahın arttınlması
ve işsizliğin önlenmesi
yönünde yeni önlemler
alınacagını söyledi.
Başbakan Ecevit, Çan-
kaya Köşkü'ndeki yeni
döneme koşut olarak hü-
kümetin istifa edip etme-
yeceğinin sorulması üze-
rine, konuyu Cumhurbaş-
kanı Sezer ile görüştüğü-
nü anımsatarak "Benim
bir hükümet değtşiküğûıe
gerek duymadığunı, hü-
kümetin uyum kande ça-
hşüğmı söyledim. Sayın
Cumhurbaşkanı da be-
nim bu görüşümü aynen
benimsediğini söyledi''
dedi.
IRMIKIAYDEV ENGtN [email protected]
Yeni cumhurbaşkanı fena
başladı. Başımıza iş açacak.
İlk günden belli oldu.
Hayır, konuşmasında hukuk
devletinin altını çizmesinden,
laikliğe kararlı bağlılıktan, de-
mokrasi vurgusunu ihmal et-
meyip "laik-demokratik cum-
huriyet" tanımını yeğlemesin-
den, polis devtetine son veril-
mesini istemek gibi Çanka-
ya'dan duymaya alışık olma-
dığımız sözler etmesinden,
unutmaya başladığımız ''sos-
yal devlet" kavramını anımsat-
masından, 21. yüzyılı lafla de-
ğil, iyi yetişmiş insan gücü ile
yakalayabileceğimizi sezip te-
mel eğitimin on bir yıla çıkanl-
masını önermesinden, Kürt so-
rununu da içereceği sezilen bir
"toplumsalbanş" çağnsıyap-
mastndan söz etmiyoruz.
Bunlann her biri, bu ülkede
^_SÖrüp giden, hep biriikte yaşa-
dığımız mutlu, umutiu, "aftta
Yurttaş Çankaya'yı Ciddiye ve Örnek Alırsa...
lacağı, çarkımıza çomak soku-
lacağı kargaşa günleri yaşanz.
Tek ve büyük olasılıkla
önemsenmemiş bir ömek ve-
relim.
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'in, Çankaya
yolunu tuttuğu ilk gün trafık
kavşağındaki kırmızı ışıkta dur-
masına, bu yetmezmiş gibi
bundan böyle de duracağını i-
lan etmiş olmasına ne dersi-
niz?
•••
Biliyorum, siz şimdi yuka'n-
daki paragrafı "sululuk" diye
okudunuz. En iyi niyetliniz bile
olsa olsa "Ironi denemesi" de-
miştir. ^zz-rr",1
' -« ^ ^ ı
DeğH."
Bu ülkede cumhurbaşkanı
ile haikın ilişkisi az ya da çok "/-
mam cemaat ilişkisi"ni yansı-
ftr.
kalanın canı çıksın" hukuklu
jjüzenimizi berbat edecek he-
~9efler. Bırakın tümünü, herhan-
gi birini gerçekleştirmeye kalk-
sak, çok ciddi aftüstlükler ya-
şayacağımız, huzurumuzun
yok olacağı, rahatımızın bozu-
Şimdi bu ülkenin cumhur-
başkanı trafikte kırmızı ışıkta
durur, sanda bekler, yeşilde
geçerse, bütün ülkenin bugü-
ne dek tıkır tıkır işleyen ve ta-
kır takır can alan trafık düzeni
attüst olur.
Cumhurbaşkanı durunca
bakan da, milletvekili de, müs-
teşar da, vali de, kaymakam
da, Tapu Kadastro Genel Mü-
dürü de durmak zorunda kalır.
Onlar durunca trafik polisleri
"kırmızı ışıkta geçmenin bir
trafik suçu olduğunu"'anımsa-
yıp geçenlere ceza yazmaya
başlar. Geçen çok olduğundan
çok kişiye ceza yazılmaya baş-
lar. Çok kişiye ceza yazılınca,
arada sırada durdurulanlara
uygulanan "At&rçorbapara-
sı da makbuz kesmeyelim"
muhabbeti zorlaşır. Zorlaşınca
trafikte kurulmuş mutluluk çar-
kına çomak sokulmuş olur. Ço-
mak sokutunca trafik denetim-
leri ister istemez yoğunlaşır.
Yoğunlaşınca kırmızı ışıkta dur-
ma kuralına, hız sınm, sollama
yasağı, şerit değiştirme kuralı,
arkadan ışık yakarak yol iste-
menin suç olduğu, bir sürü dal-
lamanın arabasının tepesine
dönen ışıklı mavi lamba takıp
bildiğini okuması gibi bir dizi
suç da eklenir ve bunlara yö-
nelik takip ve cezalandırma
başlar. Başlaytnca...
Görüyorsunuz değil mi? Di-
kine dizilmiş domino taşlan gi-
bi trafikteki alışkanlıklar ve iş-
leyiş art arda yıkılmaya başlar.
En kötüsü ve korkuncu: Bu
gelişme trafikle sınırtı kalmaz!
AÎtüst oluruz.
Eğer...
•••
Eğer Çankaya örnek olmayâ
değil, Çankaya ömek alınma-
ya başlarsa... Trafikteki sürü-
cü, kavşaktaki trafik polisi,
operasyondaki polis, sokakta-
ki adam, mahkemedeki yargıç,
görev başındaki savcı, beledi-
ye ruhsat kalemindeki memur,
fabrikadaki işçi, okuldaki ço-
cuk, Şırnak'taki subay, üniver-
sitedeki genç, meyhanedeki
garson, parktaki emekli, ek-
randaki şpiker, masasındaki
gazeteci, iskeledeki çımacı,
stadyum önündeki simitçi,
sahnedeki oyuncu, tariadaki
köyiü, kahvedeki işsiz... _
Çankaya'ya çıkan o l
ülkenin tümüne, yurttaşlara
bulaştınrsa seyreyleyin siz
gümbürtüyü.
Derin devlet, sığ devlet, ka-
buk devlet, çekirdek devlet,
kahhar devlet, Susurluk dev-
let, özel tim devlet, polis dev-
let, asker devlet, bürokrat dev-
let... Eğer Çankaya yurttaşa ör-
nek olursa bunlann hepsi bü-
yük tehlike altına girer.
Ama ve ancak, bir yolu bu-
lunup bu tehlike vaktinde sa-
vuşturulursa soaın yok.
O zaman, Çankaya'ya hu-
kuk devleti filan diyen, polis
devletini reddettiğini filan ilan
eden bir adam çıkmış olur, o
konuşur, biz bildiğimiz düzeni,
bildiğimiz gibi yürütür, rahat
ederiz; çarkımız döner, huzuru-
muz süren geleneklerimiz ve
alışkanlıklanmız pekişir...
Bu yazı da tam zamanında
yapılmış bir uyan olarak tarihe
geçer... : - = - —
Not, özellikle Hakkı Dev-
sakin görünüşlü ve üstüne üst-
lük hukuku kendine yol belle-
miş adam, ipuçlarını kırmızı
ışıkta sergilediği davranışlannı
ustamıza not: Başlıktakf
cümle düşük mü, değil mi?
Ben yanlışı bulamadım. Ya
yanlış yok. Ya ben bulamadım.
Bulan var mı?
POLtTTKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Otuz Beş Yıl...
Geride kalan bir otuz beş yıl...
Çalan bir şarkı!
Bilmem hep anlamsız mıdır şarkılar?
Gül yağmuru altında uğurianıyor Süleyman De-
mirel...
Geride kalan otuz beş yılı hiç anımsamayacak
mıyız?..
Bugün içinde yaşadığımız koşullar, bunca faili
meçhuller, yıkımlar, gözyaşlan...
Bunlan unutacak mıyız?..
Oturup susacak mıyız?..
Yoksa hep birlikte çalıp oynayacak mıyız:
"Gül döktüm yollanna!"
Süleyman Demirel'ın 'muhteşem' olduğu yıltar
daha başlamamıştı (Morrison'lu yıllardı) ve bizler
hepimiz 20 yaşlanndaydık...
Bu ülkenin geleceği için yollara dökülmüştük...
Gençtik, heyecanlıydık...
Gündüzün geceyle buluşan noktasındaydık...
Onlar kellifelli adamlardı... Onlar Türkiye'nin ge-
leceğine ipotek koymuşlardı...
Gencecik insanlan darağacına göndermekte hiç
sakınca görmediler...
12 Mart süreciydi...
Koltuklanndan inmişlerdi, şapkalannı alıp gitmiş-
lerdi, ama Meclis Genel Kurulu'nda sıralannda otu-
ruyorlardı... M
Deniz, Hüseyin, Sinan... • /.« **
Yüzlercegenç... " * s
Genç kara, deniz, hava subayian... * ^
öğretmenler, işçiler, memurlar...
12 Mart gelip geçti...
Bir sol rüzgârı esiyordu Türkiye'de... *!
Dağlara taşlara yazılar yazıldı: • v
"Karaoğlan gelıyor..."
Birinci ve ikinci MC...
Ikisınin arasında CHP'nin kısa süreli iktidan... ^
Birinci ve ikinci MC'nın kadrosu 'Muhteşem Sü-1.
leyman 1a bütünleşmışti...
Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş...
Ayvalık'ta kurulan komando kamplan kımindi?
3
önce AP sonra MHP milletvekili olan Murat Bay-
rak'ın...
Doğan Öz, Orhan Cavit Tütengil, Umit Kaf-
tancıoğlu, Bedrettin Cömert, Kemal Türkler,.
Bedri Karafakioğlu, Ümit Doğanay, Necdet Bu-
lut, Sevinç Özgüner, Orhan Yavuz ve dığerleri al-
çakça katledıldiler...
Katilleri hep bilinıyordu...
Birileri bu katillen koruyup kollarken siyasal en*
yerinden kımıldamıyordu..
•••
Uğur Mumcu öldürüldüğü zaman Süleyman De-
mirel başbakan koltuğunda oturuyordu...
Bazı bulgular var elimde Iran'la ilgili...
1992 yılında 20X) bin Iranlı Türkiye'ye giriş yapmış-
1
tı. Ancak o yıl kaç Iranlının Türkiye'de yerleşik oldu-
ğu bilinmiyordu...
Donemin TBMM Içişleri Komısyonu Başkanı Is-
mail Köse, doğru bir tanımda bulunmuştu:
"Bunlan zapturapt altına almalıyız. Yaptıklan işler
arasında silah kaçakçılığı; esrar, eroin, kadın gibi her
tühü rezalet var..."
.' 1082-1992 yıllan arasında 816 Iranlı sınır dışı edil-
di, 528'inin Türkiye'ye gırmesı yasaklandı...
1993 yılında polis verilerine göre 30 bin, TBMM
Içişlen Komisyonu Başkanı Ismail Köse'ye göre 600
bin, milletvekillerine göre 1 mılyon, Iran Buyükelçi-
liği'ne göre de 150 bın Iranlı Türkiye'de yaşıyordu...
Bunlann hangisi doğruydu?
Acaba Başbakan Demirel biliyor muydu?
1993 yılında, 1331 Iranlı öğrenci Türkiye'de eği-
tim görüyordu...
Türkiye'de hem Iran rejimi aleyhtarlan, hem taraf-
tarlan yer alıyor; bunlarla birlikte Türkiye içinde Iran
karşrtı Haikın Mücahitlen örgütüyle, Iran Gizli Servi-
si SAVAMA arasında gizli bir savaş yaşanıyordu...
O tarihte Iranlılarta ilgili Cumhuriyet'te yayımlanan
bir haberin özeti:
Türkiye, Iran 'ın molla rejimi karşıtı Haikın Müca-
hitlen örgûtû ile Iran Gizli Servisi SAVAMA arasın-
dakigizlibir kanlı savaşın da arenası durumuna gel-
di. SAVAMA, Türkiye'de, Iran dıplomatlannı kulla-
narak adam kaçııma ve bazı rejim karşıtlannın öl-
dürülmesi olaylanna kanştı. Istanbul bu mücadele-
nin sahnesi görünümüne bürünürken Iran mafyası
bazıpolitik kanallan da kullanarak Türkiye'de etkin
duruma geldi. Parlamentoda bazı milletvekilleri,
gruplannda yaptıklan konuşmalarda, Istanbul için-
de Iranlı mahallelerinin oluştuğunu, buralarda po-
lis ve diğer Türk görevlilerin bir etkinliğinin bulun-
madığını iddia ettiler. Iranlılann oluşturduklan ma-
hallelerde kendî kanunlannı uyguladıklannı da
dile getiren milletvekilleri, bunun ıçin önlem alma-
sını Başbakan Süleyman Demirel ve Içişlen Baka-
nı Ismet Sezgin 'den talep ettiler."
•*•
Iranlılar Türkiye'yi yol geçen hanına çevirmişler;
SAVAMA ajanlan benim ülkemi mesken tutmuşlar,
ama Başbakan Demirel o günleri hiç ama hiç anım-
samıyor...
Bir de Turgut Özal var...
Cumhurbaşkanlığı koltuğunda...
Ismail Köse açık açık bu adamlann 'silah ve
uyuşturucu' kaçakçılığı yaptığını söylüyor...
Özal ne diyor:
"Canım Iran kökenli 200 işadamı Türkiye'de şir-
ket kurmuş serbest pazar ekonomisinden yararia-
nıyor. Ben istihbaratçı mıyım ki ne yaptıklannı bile-
yim..." T
Evet... Demirel gitti... '
;
»
Toplum gül döktü yollanna!.. *
Bunca acılara alişmış halkımız, yaşamın döne-;
meçlerini çok gördü...
Bakalım bundan sonra önümüzü göıebilecek mi-
yiz?
hikmet.cetinkayato cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
UHtücü Oral ÇenfCe dava ;
• ANKARA (AA) - Ankara Cumhuriyet i
Başsavcılığı, "korloıtarak zorla senet ve para tahsil
1
ettikleri" gerekçesiyle, Oral Çelik ve adamlan •
olduğu bildirilen 5 kişi hakkında, 12 yıl 6'şar aydan
13 yıl 6'şar aya kadar ağır hapis istemiyle dava açn:
Cumhuriyet Savcısı Yücel Öçkoymaz tarafindan _ _
hazırlanan iddianamede, sanık Faruk Korkusuz'mçl:
müşteki Taynın Tombuloglu'na gömlek sattıgı ve
bu nedenle aralannda bir alışveriş olduğu belirtildi.
Tombuloğlu'nun, gömleklerin bedelinin bır kısmmi
çek ile ödediği ve kalanı için senet verdiği ifade ^
edilen iddianamede, sanık Korkusuz'un talımatı ile'
diğer sanıklar Oral Çelik, Ömer Taner Çelik, Cahit'
Şişman, Fatih Öztüık ve Ahmet Murat
Temizoğlu'nun, senedi zorla tahsil etmek için '
müşteki Tombuloğlunu tehdit ettikleri bildirildi.