Katalog

16 MAYIS 2000 SALJ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul PB 23 Sinop PB 18 Adana Edirne PB 25 Kocaeli PB 25 Çanakkale PB 22 bmir Y 24 Manisa PB 26 Aydın Y 25 Denizli Y 22 Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB Y Y PB PB PB PB 18 17 17 22 23 19 19 PB 26 Zonguldak PB 16 Antalya PB 22 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB A A A A PB PB 23 28 30 26 27 21 19 Y 15 tT^t, Parçalı bduttu • • GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada den ikincisinin ortaya çıkanlması. Bunca patlayıcıyı, silah ve mühimmati neden de- poladılar acaba? Bu malzemeyi sadece aydın kişileri, siyasetçileri ortadan kaldırmak için mi, yoksa yurt düzeyinde gerçekleştirmek istedikleri kalkışmada kullanmak amacıyla mı depoladılar? Yanrtı aranması gereken soaı bu! Zaten Hizbullah'ın Batman gibi dar bir alandan yurda yayılması, Istanbul gibi bir ili merkez seçme- si mide bulandıracak nitelikte. Hazin olan önemli nokta; devletin Hizbullah'ı yıl- larca hafrfe alan bir anlayışla izlemesi. Askeri istihbarat kaynaklannın verdiği bilgiye gö- re; Hizbullah'ın doğuş tarihi 1979-1980 yıllanna uza- nıyor. İstihbarat raportanndaki şu satırlann ancak 28 Şu- bat'tan sonra önem kazandığı da bir gerçek: "Hizbullah terör örgütünün bir diğer dikkat çeki- ci yönü de Iran 'dan büyük oranda destek görmesi- dir. Öcalan'/n ifadelerinde 'Iran, PKK yerine Hizbul- lah'ı Türkiye'de güçlendirmek istedi1 şeklindekiaçık- laması bu iddianın doğruluğunu göstermektedir. Iran 'ın teokratik rejimini Türkiye 'ye ihraç etme ama- cından vazgeçmediği sûrece Hizbullah'ı destekle- meye devam edeceği bir gerçektir." Oysa "bu gerçek" son yıllann gerçeği değil. Bilinen, ne yazık ki yabancı bir devletten maddi yardım gören bir örgüte karşı önlemler almayan dev- let gerçeği. 7 yıl önce yazılan doğrulandı Iran, Hizbullah'ı Türkiye'de önce amaçlanna ay- kın gördüğü (Bahriye Uçok, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı gibi) kişileri or- tadan kaldırmak için kullandı. Günün birinde ortaya çıkması olası bir başka ama- cı daha olabilir Iran'ın: Türkiye'de silahlı çatışmayı başlatmak, ülkeyi ya- vaş yavaş iç savaşa sürüklemek! 1993'ten beri gelip geçen sekiz hükümetin Hizbul- lah üzerinde gereken ölçütlerde durmadığını söyle- mek acaba bir yanılgının eseri sayılabilir mi? Uğur"un katledilmesinden bir gün sonra yazdığı- mız bir yazı, Güncel köşesinde 26 Ocak 1993 günü yayımlandı. Bu yazının ilk paragraflannda aynen şu satırtar yer alıyor. "Başbakan (DemireO. Körfez gezisine çıkmadan önce çevresine (oysa bana söylemişti) bir varsa- yımdan söz etti. Vahşeti (Uğur suikastını) 'Hizbullah örgütü'nün gerçekleştirmiş olabıleceğine değindi. Içişleri Bakanı Ismet Sezgin dün (25 Ocak 1993 sabahı) erken saatlerde Hizbullah Örgütü'nün 'bu otaya girmeyeceğini' söyledi." Daha sonraki paragraflarda yazı aynen "Yetkililer doğumuzdaki Cılkelerden birinden, Iran'dan des- tekli ve köktenci bir örgütün marifetine ağırtık veri- yoriar. Bomba yapısıyla ilgili ilk saptamalann bu ola- sılığı güçlendirdiğini öne sûrüyoriar" diye sürüyor. Yazının özü Uğur"u Iran destekli Hizbullah'a bağ- lı bir örgütün öldürdüğüne dayanıyor. Bu görüşüm yıllarca hiç değişmedi. Hatta pekiş- ti. 7 yıl önce yazdıklanmızı, devletin Hizbullah karşt- sındaki duragan davranışını Içişleri Bakanı Sadet- tin Tantan, "cinayetlerin şimdipeşpeşe çözülme- sindeki" nedeni soran soruya verdiği şu yanıtla doğ- ruladı: "Arşivlerinize girerseniz arşivler sizi gerçeğe gö- tûrebilir." Cumhurbaşkanı Demirel, dün "elde kesin deliller olmadan Iran'ı suçlamanın olanaksızlığını" söyledi. Devlet olarak sıkıntımız bu noktada. Ama, Demirel "Iran'/ içeren son gelişmeleri ve bil- gileri yadsımadı". Hizbullah'ın ne mal olduğunu araştırmayı yıllarca savsaklamasaydık... Aydın cinayetleri belki çok önceden çözümlene- cekti. Greenpeace eylemine gözaltı Istanbul HaberServisi - Greenpeace eylemcile- ri kendilerini Japon- ya'nın Istanbul Başkon- solosluk bınasına zincir- leyerek Japonya'da atık yakma karşıtı eylem sıra- sında gözaltına alınan 4 Greenpeace üyesinin ser- best bırakılmasını istedi- ler. Gösteride Greenpe- ace Akdeniz Ofisi Tok- sik Maddeler Kampan- yası Sorumlusu TolgaTe- muge ve 13 eylemci zin- cirlerinden sürüklenerek gözaltına alındı. Katı atık yakma tesislerini kapat- ma çağnsı yapan Green- peace üyeleri dün tüm riıinyarialri Japonya tem- sdcilikleri önünde gözal- tındaki arkadaşlarının serbest bırakılması için eylem yapü. Greenpeace eylemci- leri dûn saat 08.30 sırala- nnda bellerine sardıklan zıncirleri Gümüşşu-_ ~ yu'ndaki Japonya'nınIs- den olabileceğinı anlatü— ~~ tanhul BaskonsolosluğiL Temııge, geçen salı gfi- Temuge, bu sırada baş- konsolosa bir mektup vermek istediklerini söy- ledi. Konsolosluk önün- deki görevliler, Greenpe- ace eylemcilerinin zincir- leri açmasını istediler ve eylemcilerle tarnştılar. Temuge yaptığı basın açıklamasında, Uluslara- rası Greenpeace Vak- fi'nın 15 Mayıs'ı, diok- sin kullanımına karşı Tokyo'da yapılan göste- riyi bastırmak isteyen Ja- pon hükümetine karşı ey- lem günü olarak belirle- dığıni söyledi. Eylemin amacının atık yakmanm yerel ve küre- spl çevrp iİ7fTİnH«lfi sag- lık etkilenne dikkat çek- mek olduğunu ifade eden Temuge, atıkyakma işle- mi sırasında oluşan diok- sınin kansere, sakat do- ğumlara, bağışıklık siste- minin zarar görmesine ve ölümcül hastalıklara ne- bınasmın parmakhklan- m bağlayıp ellerine ke- lepçetaktılar.Eylemciler Japonca, Türkçe ve Ingi- bzce "Greenpeacegönül- .. HIeriııibırakm,atıkvak- nayı durdurun" yazılı pankartlar açtılar. Tolga nü Tokyo'da dünyanın en yülcsfik ahk yakma tesİSİ- ne tırmanan 4 Greenpe- ace eylemcisinin gözaltı süresinin uzatılmasının Uluslararası Af Örgütü tarafindan da kınandığını anımsattı. Yurdun güney ke- simlefi parçalı çok bulutlu, Güney Ege, Akdeniz ve İç Ana- dolu'nun güneyi gökgürültülü sağa- nak yağışlı oteki yer- ler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sı- caklığı yağış alan yerierde azalacak, ötekı yerlerde de- ğışmeyecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam BriJksel Paris Bonn Y Y PB Y Y Y Y PB 20 18 20 20 23 23 27 28 Münih PB 25 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB PB PB PB PB PB PB 27 27 28 26 27 23 27 26 Moskova PB 2 6 <, Çok bulutlu , Yağmuriu Ahmet Necdet Sezer bugün ant içerek görevine başlıyor DemirePe özel ıığurlama ANKARA (Cumhuriyet Bârosu) - Tûrkiye'nin 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bugün TB- MM'de ant içtikten sonra resmen görevine başlıyor. Görevi, düzenle- necek özel törenle 9. Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel'den devra- lacak olan Sezer'in Çankaya'ya çı- kışı 101 pare top atışıyla kutlana- cak. ilk kez parlamentodaki 5 siya- si parti liderinin kaülımıyla gerçek- leştirilecek devir-teslim töreninin ardından Çankaya Köşkü'nde Se- zer'in göreve gel- mesi nedeniyle yaklaşıkl500kişi- nin kaülacağı re- sepsiyon verilecek. Demirel ise görevi Sezer'e devret- tikten sonra başta DTP olmak üze- re yurttaşlann kaülımıyla özel tö- renle Güniz Sokak'a ugurlanacak. TBMM Genel Kurulu, cumhur- başkanhğına seçilen Ahmet Necdet Sezer'in ant içme töreni nedeniyle bugün saat 15.00'te özel gûndemle toplanacak. Tûrkiye'nin 10. Cum- hurbaşkanı olan Ahmet Necdet Se- zer, yaveri eşliginde saat 14.30'da konutundan TBMM'ye geçecek. TBMM Başkanvekılı Vfecdi Gönül eşliginde Meclis'e girecek olan Se- zer'i burada da TBMM Başkanı Yıkhnm Akbuhrtkarşılayacak. Ak- bulut'un yöneteceği birleşimde, ant içecek olan Sezer'e bu sûreçte de Gönülrefakatedecek. Sezer, anaya- sanm 103. maddesi uyannca, Mec- lıs önünde şu andı içecek: "Cumhurbaşkanı sıfatıyla, dev- ktin varbğı ve bagımsr/Jtğııu, vata- nnvenıiDetmböKuıınezbütünlöğü- • Deyir teslim töreni ilk kez parlamentodaki 5 siyasi parti liderinin katılımıyla gerçekleştirilecek. Demirel görevi Sezer'e devrettikten sonra başta DTP olmak üzere yurttaşlann kaülımıyla özel bir törenle Güniz Sokak'a ugurlanacak. nü, mffletin kıyıtsız ve şartsız ege- menüğmi koruyacağnna; anayasa, hukukun üstünhığüne, demokrasi- ve, Atatürk flkc ve inkılaplanna ve laik cumhuriyet ilkesine bağb kala- cağuna; miDetin huzur ve refaru, miDi dayançma ve adalet anlayışı içiııde berkesin insan haklanndan vetemei hürrrvetlerinden yararian- ması ülküsünden aynhnayacağınıa; Türkive Cumhurh'eti'nin şan ve şe- refini konımak, yücettmek ve üze- rime akhğnn g&revi tarafiızlılda ye- rine getirmek için bütün gücümk çahşacağnna bûyük Tûrk mifleti ve tarih httzurunda, namus ve şerefim ûzerine ant içerim." Sezer'in ant içmesinin ardından Istiklal Marşı okunacak ve TB- MM'ye Cumhurbaşkanlığı forsu çekilecek. TBMM'den askeri tören- le uğurlanacak olan Sezer'in aracı- na da Cumhurbaşkanlığı forsu ve bayrak takılacak. Sezer, buradan Aruktabir'e giderek saygı duruşu ve anıt özel defterini imza- ladıktan sonra ko- nutuna dönecek. Sezer ve eşi saat 17.15'te konutun- dan aynlarak Çankaya Köşkü'ne gidecek ve burada tören kıtasını se- lamladıktan sonra Süleyman ve NazmiyeDemireltaraftndan kapıda karşılanacak. Sezer ve Demirel, Cumhurbaşkanlığı makamına ge- çerek baş başa bir süre görüşecek- ler. Bu görüşmenin arduıdan devir teslim töreni, Çankaya Köşkü'nün resepsiyon salonunda saat 18.00'de lstiklal Marşı'nın okunması ile baş- layacak. i CMbasetmek devlete yahşmaz' • Baştarafi 1. Sayfada nayetkrinde eğer bu konuda somut kamtlar ekk ediürse, Tûrkiye'nin tran pontikası ne olur" sorusu üze- rine, görev yaptığı 7 yıl boyunca Uğur Mumcu cinayeti konusunda her hafta sûrekli bilgi aldığmı söy- ledi. Demirel, "Bazen öaûnûze te- sadûfen bflgiler gefebüiyor. Hizbul- lah dokümanlanLÖn^efflü ipuçlan venH v^bVnoÖaya geHnÖT de*. ' Demirelden teşekkür Demirel, tran konusunda daha önce de benzeri iddialann günde- me geldiğini anımsatarak şöyle konuştu: "Yalnız,birdevktisuçla- yacak dehHeryoktu. DeBDerbir ye- re kadar geüyordu,orada kaybotu- yordu. Şimdi eğer yeni deöDer or- taya çıkarsa devlet bunun gereğini düşûnûr. 'Bunun gereğı nedir' der- seniz, bu dehllerin gücüne ve kap- samınabağo.Birde,tabükiböy1e mesekfcrde örtbas gibi işfcr ohnaz. Devkte yakışmaz. Gökkubbenin ahında hiçbir şey gizB kalmaz. Za- man getir bunlar ortaya çıkar. Za- ten örtbas etmekiçin sebep de yok- tur. Kendi insanınızın, devletinizin hukukunu korumamış olursunuz, o zaman. O zaman, bir büyük dev- lete yakışır şeküde o meselenin üv tüne vanhr. En önemli mesele, or- taya çıkacak deülkrin Idfayeti ve içeriğkiir. Onlan önumüzdekigün- lerdegörecegb." - GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada dır genel beklenti şuydu: - Bu cinayetlerden biri çözülürsear- kası geJirl öyle gidiyor... Mumcu olayının zanlıları yerinde gösterimle suça kanştıklannı ifade et- tiler. Pazar günü DGM'ye çıkankjılar ve tutuklandılar. Şimdi sıra yargı aşa- masında. önceki günkü beklentimiz, olayın DGM'ye yansımasıyla biriikte bir an önce dosyaya ulaşmaktı. Daha bu gelişmelerin dumanı tüterken, Kış- lalı cinayetinin aydınlatılması umutla- n belirdi, yeşerdi, filizlendi. Benzer gelişmelerin Prof. Aksoy ve Doç. Üçok dosyalannda da yaşan- masını diliyoruz. Gidiş de o yönde... Içişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın gazetecilere yaptığı değerlendirme, operasyonun boyutlanna ilişkin de ipucu veriyor "Sa/r bir cinayetler serisini aydınlat- maya girişmiş değiliz. Çok daha bû- yük bir olay bu... Yakında daha geniş açıklamalar yapabilecek duruma ge- leceğiz..." Operasyonda sorumlu bir kişi, Kış- lalı cinayetiyle ilgili yakalananlar ko- nusunda şunu söyledi: "Her şey dört dörtlük yerine oturu- yor. Farklı taraflardan elde ettiğimiz bulgular birieşti ve üst üste oturdul" Operasyonlan haber heyecanının yanı sıra yurttaşlık bilincrvte de izle- meye devam edeceğiz. Gündemin ikinci maddesine geie- lim... Demirel dün saat 10.00'da Cum- hurbaşkanı olarak son kez basın top- lantısı düzenledi. Nobel, "yönetim edebiyatı" dalında ödül koysa, Demi- rel kimseye kaptırmaz! Basın toplantısında herkesin aklı fik- ri, Demirel'in bundan sonra ne yapa- cağındaydı. Meslektaşlanmız Demi- rel'e bu alanda geniş bir yelpaze sun- dutar. Ancak özenle renk vermekten kaçındı. Gözlemlerimiz ise şöyle: - Köşk sonrası için birden fazla se- çeneği içeren hazırlık yapmış. - Bu yazı bekleyerek, gözleyerek, özleyerek geçirmekten yana. - Siyasetteki gelişmelere paralel ola- rak sonbahara doğru usul usul adım- lar atmayı planlıyor. - Bundan sonra yapacağı işin cum- hurbaşkanlığı çıtasının altında olma- ması, bugün için dikkate aldığı bir ko- şul... Bunlar ham göztemler, bugün saat 16.00'dan itibaren daha fazla gözlem sahibi olacağız. Sonuçlar nasd okunacak? FP kongresinin yansjmalan güncel bir durum olmayacak. Bu çizginin ilk kez birden fazla adayla kongreye git- mesi ciddi gelişmelere gebeydi. So- nuç da öyle oldu. Erbakan ve ekibi bu gerçeği fark e- dip bütün onlemleri aldı. Güçlükle kongreyi kazandı. Çarşaf listeyie se- çime gidilseydi, genel başkanlığı yine az farkla Kutan alsa bile, büyük olası- lıkla Cîül ekibinin hazıriadığı liste ge- nel merkez yönetiminde ağırtıklı ola- caktı. Kutan teşekkür konuşmasında şu- nu söyledi: "Bu kongrenin sonuçtanru iyi oku- yacağız!" Okuma sözcüğü ilginçtir. Başına ge- tireceğiniz sözcükle biriikte değişik bir tamlama olur Meydan okuma, bitdiğini okuma, canına okuma, hariçten gazei okuma, iyi okuma... Tabii Faziletlilere gore bir de tersten okuma var. Elbette asıl olan, Erba- kan'ın nasıl okuyacağı! Kutan'ın dünkü basın toplantısm- dan ve Oğuzhan Asirtürk'ün bakış- lanndan, bütün okumalann geçerli olacağı izlenimini aldık! Taraflardan bi- ri eztci üstünlük eldeetseydi, başka bir iklim oluşurdu. Gelinen noktada iki ta- raf da kafa kafaya. Bundan böyle ge- nel merkezin yaptıklanna, "O öyle ol- maz" dryecek, içerde birdış yapı oluş- muş oldu! Görüşlerine katılalım katılmayalım, FP'nin de parti içi demokrasiytetanış- ması iyidir... FP'lilerden ısraria bir şey daha bek- liyoruz: Nereden gelirse gelsin, terörü kı- nama! 'Enyüksek makaııı kansız el değiştiriyor' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Cumhurbaş- kanlığı görevini, bugün düzenlenecek törenle 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e devrede- cek olan Süleyman Demi- rel, Tûrkiye'nin en yüksek makamının "kansız, kav- gasızve hflesz" el değıştır- diğini söyledi. Görev sü- resi boyunca doğru bildi- ğini yaptığını. yanlışlan- nın olabileceğinı, ancak her zaman iyi niyetli oldu- ğunu beürten Demirel, ulusun emrinde ve hizme- tinde olmayı sürdüreceği- ni kaydetti. Demirel, siya- sete dönüşü konusunda net bir açıklama yapmaz- ken "Geçmişte bu görevi yaptığnn için her şeyi ya- pamam. Benden uluslara- rası camia bir görev ister- K,bu Türkiye'de yapdğnn göre\i incitmeyecek şekil- de olmaİKnr" dedi. Cumhurbaşkanı Demi- rel, görev süresinin ta- mamlanması nedeniyle dün Anıtkabir'e veda zi- yareti yaptı. Demirel, da- ha sonra 7 yılını değerlen- dirmek üzere düzenlediği basm toplantısında, Tûr- kiye'nin 1965-2000 döne- mindeki gelişimini anlattı. Kamu hizmeti, siyaset ya- şamı ve cumhurbaşkanlığı boyunca büyük Türkiye hedefi, demokrasinin ve anayasal kurumlann güç- lenmesi, demokratik ku- rallann işlemesi için mü- cadele ettiğini belirten Demirel, özetle şu görüş- leri dile getirdi: - Makamlann hilesiz, kansız, kavgasız, entrika- sız gelinip gidilen yerler olması, demokratik gele- neklerimizin kurumsallaş- ması açısından önemli bir olaydır. Ulkemin her kişi ve kö- şesinin cumhurbaşkanı ol- maya gayret ettim. Mille- timizin en yüce makamı ve büyük Atatürk'ün me- kânı olan Çankaya, görev sürem boyunca halkın evi olmustur. Her zaman, de- mokratik laik cumhuriye- ti, hukukun üstünlüğünü, üniter devleti, açık rejimi; fikir, din ve vicdan, teşeb- büs hürriyetini, hür seçim, parlamento ve basını, ba- ğımsız yargıyı vazgeçil- mez ilkeler saydnn. - Daha yapacak çok işi- miz var. Tûrkiye'nin he- defi, her alanda Avrupa Birliği standartlannı ya- kalamaktn-. Bunun için de- mokrasi, insan haklanna saygı ve hukukun üstün- lüğü bağlamında eksikük- Terimizi gidermeliyiz. Dk asama bitti I Baştarafi 1. Sayfada leş'in iddianameyi hazır- larnasi bekleniyor. Sanık- lardan Yusuf Karakuş ile ^Abdülhamit Çelik, "Uğur Mumcu cinayeti- ^nekanşüklan"; çiftliğin- de örgüt üyelerine silahlı eğitim veren Arif Tan ise "(Jğur Mumcu cinayeti- ne yardım ve yatakhk yapöğı" gerekçesiyle tu- tuklandı. Muzâffer Dağ- deviren, Fatih Aydın, Mehmet Şabin, Mehmet AfiTekm ve TafipÖzçeHk de'^yasadışıTevhkJöigû- tü üyesioldııklan" gerek- çesiyle tutuklandılar. DGM'ye getirilen Kılıç için ise AhmetTaner Kış- lah suıkastı ile ilgili ıfade- leri nedeniyle ek gözaltı sûresi verildi. Tutuklanan sanıklar gece geç saatler- de Eskişehir özel Tip Ce- zaevi'ne götürüldüler. tadına-varın