Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 MAYIS 2000 SALI CUMHURİYET SAYFA
17
Gençler
Universitelerin
Atatürkçü Düşünce
Topluluk ve Kulüpleri
ile Atatürkçü Düşünce
Derneklerinin Gençlik
Komisyonlanna üye
gençler "Tam
Bağımsız Türkiye"
için yann Samsun'dan
Ankara'ya doğru
yürüyüse geçiyor.
Mustafa Kemal
Atatürk'ün "Manda ve
himaye kabul
edilemez" sözüyle
yola çıkarak Amasya
ve Çorum üzerinden
19MayıstaAnkara'da
olacak gençlere
katlmak isteyenler
0.535 217 63 58 ve
0.532 582 37 58
numaralı
telefonlardan aynntlı
bilgi alabilir.
Tupkcell'den
Marmara
Depremi'nden sonra
cep telefonu alan ve
Adapazan'nda
oturduğu halde
faturasına "deprem
vergisi" yansrtılan
Nurten Erus'un
yakınmasına Turkcell
Kurumsal lletişim
Direktörü Okşan Atilla
Sanön'den yanıt geldi:
"Sayın Erus'un Şubat,
Mart, Nisan 2000
faturalanna yansıyan
vergi tutan, bir
sonraki faturasından
düşülmek üzere
hesabına alacak
olarak
kaydedilmiştir."
EJektronik posta: som@posta.cumhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Demlrel bugün
Çankaya'dan Güniz Sokak'a
iniyormuş...
"Tavuklar umutlanmasın!"
G
izlilik ilkesine bağlı kalınarak başlatılan
UMIJT Operasyonu belli bir aşamada açı-
ğa vurulsadayeni umutlaryaratıyor... Uğur
Mumcu cinayeti çözülürken Ânmet Ta-
ner Kışlalı cinayetini çözecek ipuçtanna ulaşılıyor...
Gidişat, Türkiye'de yıllardır faili meçhul kalan ay-
dınlara yönelik siyasi cinayetlerin çorap söküğü gi-
bi aydınlanacağını gösteriyor...
Miladın, Beykoz'daki Hizbullah operasyonu ile
başladığı anlaşılıyor.
Hizbullah'taki çözülme dalga dalga yayılıyon llim,
Menzil, Tevhid, Kudüs Cephesi, Selam, Islami Ha-
reket ve benzeri şeriatçı terör örgütleri bir bir açığa
çıkıyor.
Sincan'da tariaya atılan, toprağa gömülen "cep-
hanelik"ler şeriatçılann yaşadığı panik ve dagılma-
yı gösteriyor.
Sincan ki, "Kudüs Gecesi" ile Türkiye Cumhuri-
yeti'ne başkaldın provaJan yaptıklan yerdi...
C-4
Şimdi, suikastlarda kullanılan C-4'lerden Sin-
can'da kurtulmaya çalışıyorlar.
C-4, silah kaçakçılannın piyasasında bile kolay-
ca alınıp-satılan bir patlayıcı değil...
Askeri amaçlaıia kullanılan ve Amerikan yapımı ise
de formülü belli fakat üretimi "devlet" olanaklan ile
gerçekleştinlebilen bir patlayıcı.
C-3'ü de olan C-4'ün en büyük özelliği, çok güç-
lü bir patlama yaratması.
Hamur gibi yoğrulup her yere kolayca yerieştiri-
lebilmesi ve frtilinin ateşlenmesi, herhangi bir hare-
ketlenme ya da uzaktan kumanda ile farklı biçim-
lerde patlatılabilmesi.
Uğur Mumcu, her siyasi cinayetten sonra C-4'ün
izini sürerdi...
Yaralı kurtulma olasılığını ortadan kaldırmak için
Uğur Mumcu'nun otomobiline olabildiğince çok
miktarda C-4 yerieştirildi.
Ahmet Taner Kışlalı'nın otomobiline de...
Türkiye'yi kana bulayan şeriatçı teröristlerin en
büyük "silah"ı C-4 kalıplanydı.
Uzmanlar, C-4'ün acıbadem kokusunda olduğu-
nu anlatıyor; terleme yaptığını ve koku yaydığını
söylüyor.
Saklanması bile belli kurallar gerektiren ve koku-
su kolayca çıkan bir patlayıcı.
Fakat kolayca bulunmayan...
Her yerde satılmayan...
Şimdi bakıyoruz da kalıp kalıp C-4'leri atıyorlar...
Tariaya atıyorlar...
Zaman buluriarsa toprağa gömüyorlar.
Panik halinde...
Çözülüyorlar...
Ellerindeki patlayıcılar ellerinde patlıyori
hk Athm'da son adım: Hgürter yerinde
Heykeltıraş Hakkı Atamulu'nun
1983 yılında yaptığı Samsun'daki
"llk Adım" anıtından 12 Eylül
döneminin Devlet Başkanı
Orgeneral Kenan Evren tarafından
"çıplak" bulunarak kaldınlan kız ve
erkek flgürlerinin 17 yıllık esareti
sonunda bitti. Anıtta, Atatürk'ün
yanında Türk gençliğini simgeleyen
figürler, Samsun Garnizon
Komutanı Tümgeneral Doğu
Silahçıoğlu'nun önerisi, eser
sahibi Hakkı Atamulu'nun
Başbakanlığa yaptığı başvuru ve
Kültür Bakanı Istemihan Talay'ın
talimatı üzerine geçen hafta
sonunda yerlerine kondu.
Samsun Valisi Metin llyas Aksoy,
"halkın tepkısini çeker" diyerek
fıgürlerin yerine konma önerisine
karşı çıkmıştı.
Kültür Bakanlığı'nın sözlü ve yazılı
talimatlarında ısrarlı ve
Başbakanlığın da konunun
takipçisi olması karşısında Vali
Metin llyas Aksoy, geçen hafta
sonunda "anıt dosyası"nı Samsun
Büyükşehir Belediyesi'ne
göndermek durumunda kaldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz da
Samsun'daki Atakum Belediye
Başkanı Metin Burma'nın yıkıntılar
arasında bularak koruma altına
aldığı iki figürü hiç geciktirmeden
anıttaki orijinal yerlerine
koydurttu.
17 yıllık bir gecikmeyle de olsa
sonunda Türkiye'de sanat,
sanatçı ve çağdaş düşünce
kazandı! 80 yaşındaki yontu
sanatçısı Hakkı Atamulu'ya
düşüncelerini sorduk... Mutlu
olduğunu söyledi...
DANÎMARKA MEKTUBU
Kopenhag'ı Tamyalını
HÜSEYtN DUYGU
Galatasaray-Arsenal UEFA
Kupası karşılaşmasının 17
Mayıs'ta Danimarka'nın baş-
kenti Kopenhag'da oynana-
cağını herkes biliyor. Galata-
saray Kulübü'nün UEFA Ku-
pası final karşılaşması bilet
satjştanndan rekör gefir'eide
ettiğini de bilmeyen yok. Sa-
rı-Kırmızılılar, kulübe verilen
12 bin biletten 2 milyon 100
bin dolar, TV ve reklam gelir-
lerinden de 5 milyon dolar ka-
zanıyor.
Benim evim karşılaşmanın
oynanacağı stadyuma 3 ki-
lometre olmasına karşın, bir
bilet alamadım, bulamadım.
41.700 bilet, Galatasaray-Le-
eds United karşılaşmasının
bittiği tarihte satılmış. Bilet
tacirlerinden yüzlerce dolar
karşılığı, bilet bulunabileceği
söyleniyor.
Buraya kadar yazdıklarımı
dedim ya herkes biliyor. Ga-
latasaray-Arsenal karşılaş-
masını izlemek için Kopen-
hag'a gelecek olan Cumhu-
riyet okurlarmın Danimarka
ile ilgili bilmedikleri ya da az
bildiklerini sandığım konular
üstüne bilgi sunmak istiyo-
rum.
Danimarkalılann atalan olan
Vıkingler, yaklaşık binyüz yıl
önce (882) Finlandiya ve Rus-
ya üzerinden Istanbul'a gel-
miş, bu kente Miklagaard (Bü-
yük Çiftlik) adını vermişti. Da-
nimarka ile Istanbul arasında
bilinen en eski ilişki budur.
Dünyaca ünlü Danimarkalı
masal yazarı Hans Christi-
an Andersen 1841 'de Istan-
bul'a gelir ve gezisini aynntı-
lı bir şekilde kaleme alır. Dili-
mizde kullanılan "daniska"
sözcüğünün bu dönemde
gösteri yapmak için Istanbul'a
gelen Danimarkalı kızlann gü-
zelliğini anlatmak için türetil-
diği söyleniyor.
Danimarka bir yarımada ve
400'den çok adadan oluşur.
Iskandinavya'nın 5 milyonluk
bu ülkesınde yaklaşık 200 bin
dolayında yabancı yaşıyor.
1960' lı yıllann sonunda Dani-
marka'ya gelmeye başlayan
Türkiyelilerin sayısı 50 bin do-
^FayTricTâ. YerTeşik yaşâmlTge-
çen Türklerin çok sayıda ma-
nav ve pizza dükkânları var.
Kopenhag'ın merkezinde iyi
yemek yapan Türk restoran-
lannın sayısı her geçen gün ar-
tıyor. Türkiyeliler politika, eği-
tim ve yazın alanında da son
^yıilarda başanlı bir grafik çi-
ziyortar. Danimarkalı Türkjer^
artık hayatın her alanında var.
Orneğin Danimarka hapisha-
rtelerînde yâtanTûrklerin sâ^
ytsı da az değil.
Kuğuların, tilkilerin, geyik-
= leringünümüzdeözgürcedo-
~~ laşabildiği kuzeyin beş mil-
yonluk ülkesi Danimarka, çok
sayıda bilim ve kültür adamı
yetiştirmiştir. Iskandinav bili-
mine, kültürüne katkı sağla-
yan ve demokrasi savaşımı
veren çok sayıda Danimar-
kalı aydını, ülkemizdeki de-
mokrasi savaşımı içinde de
görmek olasıdır.
Yunus Erare, Oehan Veli,
Nâzım Hikmet, Yaşar Ke-
mal ve Orhan Pamuk'un ki-
mi yapıtlarının Danimarka di-
line çevrilmesiyle, kültürel iliş-
kilerde bir canlanma olmuş-
tur. 199O'lı yıllann başında
özellikle şiir alanında Dani-
marka ile Türkiye arasında
çok canlı bir ilişki kurulmuş-
tur. 1997 yılında Fazıl Hüsnü
Dağlarca ve Kemal Özer'in
Danimarkacaya çevrilmesi
buna örnek gösterilebilir. Me-
lih Cevdet Anday'ın şiirlerin-
den bir seçki de önümüzde-
ki günlerde yayımlanacak.
Galatasaray-Arsenal karşı-
laşmasını izlemek için Kopen-
hag'a gelen Türk izleyicisi,
Danimarka'da iyi bir sınav ve-
recek mi? Avrupa Birliği'ne
adaylığı onanmış bir ülkenin
olgun, çağdaş izleyicisi var
mı? Bu tür soruların yanıtla-
rını 17 Mayıs günü aiacağtz.
Karşılaşmayı izleyecek olan
9 bin Danimarka izleyicisi ya
tarafsız davranacak ya da In-
gilizlerden yana sesini yük-
seltecek. Buna 12 bin Ingiliz
seyircisi ile öteki Avrupa ülke-
lerinden gelenleri de eklersek
yaklaşık 30 bin seyirci Arse-
nal'ı destekleyecek. Danimar-
ka polisi her türiü önlemi al-
mış durumda. Böyle olsa da
Ingilizler Türk taraftarlannı pro-
vokasyona getirmek için elin-
den gelenı yapacaktır diyor
Danimarka polisi. Galatasa-
ray'ı Kopenhag'da canla baş-
la, çağdaşça destekleyen se-
yirci, seyircilerin daniskast ol-
ma özelliğine kavuşacaktır.
Danimarka'ya gelmişken
Galatasaray-Arsenal karşılaş-
ması dışında Kopenhag ve
çevresinde turistik gezi yap-
mak isteyenler, Kopenhag bc-
tanik bahçesini, bir eğlence
merkezi olan Tivoli'yi, Millı
Müze'yi ya da bir efsaneyi
simgeleyen Denizkızı'nı gö-
rebilirler.
Danimarka yemyeşil bir ül-
ke, ülkenin büyük bir kısmı
ormanlarla kaplı. Kopen-
hag'dan Hamlet'in şatosunun
bulunduğu Helsingör kenti-
ne sahilden gidenler, Dani-
marka ve Isveç kıyılarını aynı
anda görebilirler. Yanında o l ^
tasını getjren Galatasaraylı-
lar. Hamtet'in şatosunun ya-
nında zargana balığı da tuta-
bilirler. Aynca Kopenhag'da
çok sayıda camimizin, okey ve
pişpirik oynamak isteyenler
için de kahvehanelerimizin ol-
duğunu anımsatalım.
Size içtenlikle Danimarka'ya
hoşgeldiniz diyorum.
HAYVANLAR ISMAÎL CİLCEÇ igulgec@yahoo.oom
ÇİZGİLtK KAMftMASARACI
HARBl SEMtH POROY semihporoy@yahoo.com
MIRMIRLAR UĞUR DURAK
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 16 Mayıs
/6 Y/L SONRA. ALMAN YOLCU UCAKLARI LONDRA'DA
BKSİKLİSİA/İ İNGıLreRE İLE
HANKARA22.ASLtYEHUKUK HÂKİMLİĞl'NDI
1999/508 Esas
Davacı Vahdet Kurtuldu tarafından Necmiye Kurtuldu aleyhine geçimsizlik sebebiyle boşanma davası açılmış, davalı Necmi-
ye Kurtuldu'nun adresi yapılan araştırmaya rağmen meçhul kaldığından 6.6.2000 günü saat 10.30'da bizzat duruşmada hazır bu-
İunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, dava dilekçesi ve duruşma günü yerine kaim olmak üzere ilan olımur.
Basın: 26190
GÖRÜŞ
SONMEZ TARGAN
Bitsin Artık
Şu Soğuk Savaş!..
Uğur Mumcu suikastı gerçek anlamı ve tüm bo-
yutlan ile aydınlanabilecek mi? Bu soruya 'evef' de-
meyi zorlaştıranlar, ne yazık ki yine bu konuda açık-
lama yapanlar oldu. Açıklama Içişlerı Bakanı'ndan
geldi ve içerik olarak şöyleydi: "Uğur Mumcu cina-
yeti faillennin yakalanması için başlatılan UMUTope-
rasyonu tamamıyla bakanlıûımız tarafından yürütül-
dü ve bunda MITin (Milli (stıhbarat Teşkilatı) hiçbir
katkısı yoktur."
Bu açıklama beni düşündürmeye başladı. Bir an-
da gerilere, Gazı Mahallesi olaylannın yaşandığı gün-
lere gittim. Belleğım benı yanıltmıyorsa, Gazı Mahal-
lesi olaylannın yaşandığı süreçte sıyasal erkı elinde
tutanlar güvenlik birimlerıne yüklenerek, "Neden
olaylar büyümeden polis gerekli önlemleri almadı"
biçiminde bir eleştiri yöneltmişler ve yöneltilen bu
eleştiriye şu yanıt verilmişti: "MİT'ten bu olaylarta il-
giliyeterlibilgiakışı Emniyet teşkilatımıza gelmemiş-
tir." Bir suçlama niteliği taştyan bu açıklamaya MtTten
gelen yanıt ise çok daha düşündürücüydü: "Gazı Ma-
hallesi olaylan örgütlü ve organize birgirişim değil..
kendiliğınden oluşmuş bir olaylar zinciridir, değilse
haberimiz olurdu.. çünkü bütün örgütler içinde ele-
manlanmız var.. bizi uyanrlardı."
Şimdi soruyoruz, gerek MİT gerekse polis örgü-
tü bu ülkenin güvenliğinden sorumlu devlet birim--
leri değil mi? Peki nasıl oluyor da birtakım olaylar-'
da ve örtülü operasyonlarda değişik davranıyor ya,
da değişik açıklamaJarda bulunabilıyorlar?..
Uğur Mumcu suikastı ile ilgili sürdürülen UMUT,^
operasyonu için Içişleri Bakanı Sadettin Tantati:
yaptığı bir açıklamada, "MİT kanşmadı.. Emniyet*
yaptı" diyor (*)• Benim yine kafam kanşıyor. Kavra-
ma yetisi kıt bir yurttaş olarak, acaba Sayın Bakaffı
bu operasyonu, MİT'e karşın biz yaptık mı demek'
istiyor biçiminde bir sonuca vanyorum. ft
Kanşan kafamın ulaşmak istediğı sonuç bununla-'
da kalmıyor. Sayın Bakan'ın bu açıklamasından yo-'-
la çıkarak şöylesi bir sonuca daha ulaşmak istiyo-»
rum: Gazi Mahallesi olaylannda MİT tarafından ya:
pılan açıklamada, "örgütler içinde adamlanmızvarV)
denerek çalışma yöntemi ilk kez o olay nedeniyle açı-'
ğa vurulduğuna göre, Uğur Mumcu operasyonunurt'
hedef aldığı cinayet şebekelerinin içinde de MlT'irt'
adamları olabilir varsayımından yola çıkılarak "MİT
kanşmadı, Emniyet yaptı" biçiminde bir açıklamâ-
yapılmasınagerekduyuldu,diyedüşünüyorum. '-
Düş evreni geniş olanlar bu soru ve yanıtlan ço>'.
ğaltabılirier. Ama bir gerçek var ki, soğuk savaşın ya-)
şandığı yıllarda gerek Türkiye'de gerekse NATO'
bağlaşması içinde bulunan ülkelerde devlet içinde
yuvalanmış ve aklını komünizm tehlikesiyle bozmuş
özel güvenlik birimlerinin kurulduğu artık bilinmek-
tedir. Ama 9O'lı yıllann başında sosyalist dizgenin çok-
N
,
mesi ve gezegenimiz için potansiyel bir tehlike ol-
maktan çıkmış olduğu düşüncesine vanlmış olun-v
malı ki, giderek kendine de ayak bağı olan ve za-'
1
man zaman denetım dışı tasarruflarıyla siyasal erk-
leri sıkıntıya sokan bu gıbı özel amaçlı örgütlenme-.
ler, özellikle Batı ülkelerınde devletın içınden sökü-.
4~4üp atıldı.
Uğur Mumcu suikastını aralamak için yapılan ope-
rasyonlar üzerine Içişleri Bakanı'nın açıklamasını,
Türkiye'nin hâlâ soğuk savaş psikolojisinden çıka-
madığının bir belgesi olarak değeriendirdim. Türki-
ye bu ortamdan çıkamadığı sürece de, okurlar be-
ni bağışlasın, ne Uğur Mumcu ne de yitirdiğimiz ni-
ce aydınımızın gerçek katillerinin bulunacağı inan-
cındayım. Tetikçileri bulunsa bile...
Türkiye'de karanlık ve kirli işlerin, alçakça işlenen
cinayetlenn tümüyle son bulması için bir bütün ola-
rak devletın soğuk savaş psikolojısi ve bunun do-
ğal bir uzantısı olan kadrolaşma eğilıminden annma-
sı, çağdaş demokratık hukuk devleti temelleri üze-
rinde yenıden yapılanması gerekmektedir.
Bu hedefe ulaşabilecek miyiz?
Bu hedefe ulaşmak elbette kolay değil, ama düş
de değil. Düş deyince usuma 6O'lı yıllann devrimci
ortamında sazıyla, sözüyle kitleleri ayağa kaldıran
ozan Âşık Ihsani geldi. Elimde onun Hasat Yayın-
lan'ndan 2. baskısı çıkmış "Düş Değil Bu" adlı şiir
kitabı var. Kitaptaki ilk şiiri Uğur Mumcu için yazıl-
mış. Bu şiirin son dörtlüğünü okurlarla paylaşmak
istiyorum: "Devhldi biryüce çınarl Hançerlenen ya-
ra kanar/ Uğurgidermumu yanarl Karanrmı karanr
mı?"
O 8 Mayıs 2000 günlü Posta gazetesi.
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Osmanlılar
döneminde
Rumeli'deki
bazıbölgelenn o
valilerine,
özellikle Eflak
ve Boğdan
prenslerine ve-
rilensan. 2/Is- °
tenilen nitelik-
leri taşıyan... „
Kefaltüründen
birbahk-3/Es- 9
ki Türklerde
ölen kanramanın me-
zannın kenanna diki-
len taş... Ilgi eki. 4/ 2
Zumayabenzerbirtür 3
halkçalgısı. 5/Safran. 4
amber ve misk kanş- 5
tınlarak yapılan güzel
bir koku... Sipersiz ~-.
şapka. 6/ Tropikal
Amerika'da yaşayan 8
içki. II Çıt, perde... tçine sofra takımlannın konuk
duğu dolap. 8/ Güzel, hoş, latif... "Kadd-i dildâra ki^
mi — dedi kimi elif / Herkesin maksudu bir amma
rivayet muhtelif" (Kanuni Sultan Süleyman). 9/ Hır
ristiyanbkta, gençleri bilgilendirmek, kiliseye yen>
üye kazanmak amacıyla sorular ve yanıtlar biçimin,-,
de düzenlenmiş ınanç ve ibadet kılavuzu.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ TİfreŞtm nlııştııran aı^ıç Jf fa
—": Ressamımız. 3/ Sara, tutank gibi adlar da ve
rilen sınir hastahğı... Olumsuzluk belirten bir önek/
47 Ortası bir direkle bölünmüş, ıki kanatlı balık
^ înce ve düzgün dokunmuş pamuklu k u m a ş . . p
lak vücut resmi. 6/ Bal beteği... Açığa vurulmuş, or-
taya dökülmüş. 7/ Yıyecek bulamayan, yoksul kim-
se... Maharet. 8/ Afrika'da yaşayan, bacaklan beyaz
çizgili bir hayvan... Ender, seyrek. 9/ Birkimseye ça^
lıştığı yerce verilen tatil... Yerleşmiş ilke ya da ya«
saya uygun durum.