25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 NİSAN 2000 ÇARŞAMBA HABERLER Doğramacı'dan Haber Merkezi - UNICEF Türkiye Milli Komitesı Başkanı lhsan Doğramacı Yapı Kredi JBankası kredi kartı hesap bildirim cetveli zarflanyla halka dağıttıği mektupta. kurum için bağış istedi. Mektupta UNICEF'in deprem bölgesinde uyguladığı "Türk Çocuklan Için Yeruden Yapılanma Plânı" ile 5 ilde 240 bin çocuğa psiko-sosyal destek verdiğini belirten Dogramacı. "UNICEF'in yukanda ifade ettiğim konuyu tamamlayacak ikinci bir çalışması da 'Olası Felaketlere Hazırlanma' projesıdir. Bunun için maddi desteğinizi bekliyorum" diye belirtti. Tetekom'a garantiyok • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hazine'nin, Telekom'un GSM 1800 işleticisi olmak için ödemek zorunda olduğu KDV'yle birlikte 3 milyar dolara yakın kaynağm bulunması konusunda garantör olmayacağını açıklayan Devlet Bakanı Recep Önal, 'Telekom'un 2.5 milyar dolarhk GSM şebekesiyle ilgili konuyu kendisinin çözümlemesi gerekmekte' dedi. Aysel Can'dan suç duyupusu • Ekonomi Servisi - Meslek odalan ve çok sayıda demokratik kitle örgûtûnden oluşan Beykoz Girişimi'nin, daha önce Sağlık Bakanlığı bünyesinde, Çocuk Göğüs Hastanesi iken Bakanlar Kurulu karanyla Milli Saraylar'a devredilen Beykoz Kasn'yla ilgili mücadelesi sürüyor. Beykoz Girişimi Sözcüsü mimar Aysel Can, yann Milli SaraylarDairesi'nin yöneticileri hakkında suç duyurusunda bnlunulacağını açıkladı. 1 Mayıs haarlıklan • ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) -1 Mayıs Miting Tertipleme Komitesi Başkanı Veysel Yıldız, 1 Mayıs'ın tüm dünyada olduğu gibi Türkiye "de de 'Sermayenin kûresel saldırılanna karşı emeğin küresel mücadelesinde gücümüz, birliğimiz' sloganıyla kutlanacağını söyledi. Yıldız, Ankara'daki etkinlikte gar önünde toplanılıp Sıhhiye'ye yürünerek Sıhhiye Meydanı'nda gerçekleştirilecek olan miting kutlama programına izin verildiğini açıkladı. " Intenbank davası • BURSA (Cumhuriyet) - Eski Devlet Bakanı, işadamı Cavit Çağlar ve 36 kişinin Interbank'tan çeşitli paravan şirketler adına krediler alarak bunlan virman yoluyla kendi hesaplanna geçirdikleri ve bankayı trilyonlarca lira zarara soktuklan gerekçesiyle yargılanmalanna Bursa 3. Ağır'Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Çağlar'ın avukatlarının, davanın, Şişli 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam eden ve Çağlar ile eski înterbank'ın yönetim kurulu üyelerinin yargılandığı davayla birleştirilmesi talebi reddedildi. Mahkeme heyeti, duruşmayı 5 Mayıs 2000'e erteledi. ANAP lideri Mesut Yılmaz, tepkili milletvekillerini yatıştırmaya çalıştı 'IMaşınayı bîz bozmayalım'ANKARA (CumhurivetBü- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Anayasa Mah- kemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'in adaylık başvurusunu imzalamadan önce. Meclis dı- şmdan adaya tepki gösteren partili milletvekillerine uyanda bulundu. "Cumhurbaşkanhğı- na aday oJacağımı hiçbirzaman söylemedim" diyen Yılmaz, grubunu "Ülke çıkarlan duy- gusal davranmayı bir kenara bıraknıamtn gerektiriyor. O nedenle istikran bozan biz ol- mayahm. Siyaset mümkün ola- nı bulabilme sanaüdır" diyerek ikna etmeye çalıştı. ANAP lideri Yılmaz, basına kapalı toplanan Meclis gru- bunda. önceki gün liderler zir- vesinde alınan kararlan aktar- dı. Toplantı öncesinde kuliste • Sezer'in adayhğı ANAP milletvekillerinin tepkilerine yol açtı. ANAP'lılar 'Meclis içinden aday' isterken bazı milletvekilleri Güner'in kendi başına aday olarak çıkmasını eleştirdi. Mesut Yılmaz ANAP'ın istikran bozan parti olmayacağını belirterek "Ülke çıkarlannı ön planda tutmak zorundayız. Siyaset mümkün olanı bulabilme sanatıdır" dedi. çok sayıda ANAP milletvekili- nin Meclis dışmdan bir isim üzerinde uzlaşılmasına tepkili olduğu gözlendi. Bazı ANAP'lılar ise cum- hurbaşkanlığına adaylığını ko- yan TBMM Başkanı Yüdmm Akbuhıt'a tepkilerini dile ge- tirdiler. Genel merkeze yakın ANAP milletvekilleri, Akbu- lut'un "Yümaz'ın önünü kes- mek" için aday oldugunu ileri sürerek "TBMM Başkam'na partidentekoyçıkmayacağınr ileri sürdüler. Grupta bazı milletvekilleri de Balıkesir milletvekili Agâh Oktay Güner'in kendi başına aday olarak çıkmasını eleştirdi- ler. Yılmaz'ın, Güner'in aday- lığını çekmesi için uyanda bu- lunduğu öğrenildi. Basına kapalı toplantının ar- dından ANAP Grup Başkanve- kili Beyhan Aslan, Yılmaz'ın grupta yaptığı konuşmayı ba- sın toplantısıyla gazetecilere duyurdu. Aslan'ın verdiği bil- giye göre Yılmaz, Meclis'in parçalı yapısı ıçinde ülke çıkar- lannı gözeterek, cumhurbaşka- nının en geniş uzlaşmaysa se- çilmesi üzerinde hükümet or- taklanyla anlaşma sağlandığı- m aktardı. Yılmaz, kendisinin "hiçbir platformda cumhur- başkanı adayı oldugunu söyle- mediğini" belirterek "Ancak gerek parti kademelerindeki arkadaşlanmızdan milktvekil- lerimize, hatta başka partiler- den de birçokarkadaşumz,'Bu yüce göreve siz layıksınız' di- yerak aday olmamı istediler. Ancak bu kadar önenli bir ko- nuda duygusal davranmaya y- er yoktur. Cumhurbaşkanhğı onurlu bir görevdir. Ama ben her zaman yüriitmeden yana tavnmı koydum" dedi. "Cum- hurbaşkanınm en geniş ıudaş- mayla flkturda seçilmesi en bü- yük dileğünizdir" diyerek par- tililerden duygusal karar ver- memelerini isteyen Yılmaz, si- yasetin mümkün olanı bulma sanatı oldugunu, milletvekille- rinin de mümkün olanı bulaca- ğına inandığını belirtti. Yıl- maz, Sezer'in, demokrat ve la- ik bir kişiliği, insan haklanna bakış açısıyla Türkiye'nin ima- jını olumlu yönde etkileyecek bir isim oldugunu aktardı. Bazı ANAP yöneticileri de Ahmet Necdet Sezer'e destek- lerini açıkladılar. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Akarcah, Anayasa Mahkeme- si Başkanı'nın cumhurbaşkanı olmasının Türkiye'nin hukuk devletine sahip çıkmasına yö- nelik en büyük işaret olduğunu söyledi. Milletvekilleriyle görüştü Bahçeti:tstikrar için ırjaştık • MHP lideri Bahçeli, partisinin grubunu toplayarak milletvekillerinin düş kınklığını giderdi. Bahçeli, basına kapalı yapılan top- lantıda "Ülkücüler zikzak yapmaz. Başta ne söylediysek o yolda yürürüz" dedi. ANKAR4 (Cumhuri- yetBürosu)-MHP Genel Başkanj Devlet Bahçeli, cumhurbaşkanı adayının Meclis içinden seçilme- sini isteyen milletvekil- lerini uyardı.MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli. dün partisinin grubunu toplayarak cumhurbaş- kanhğı için MHP'li ada- yın yarışmasını isteyen milletvekillerinin düş kı- nklığını giderdi. Bahçe- li, basına kapalı yapılan toplantıda "Ülkücüler zikzak yapmaz. Başta ne söytediysekoyolda yürü- rüz'' dedi. Liderler zir- vesinde partilerin aday- lan üzerinde bir anlaş- maya vanlamadığını an- latan Bahçeli, bunun üzerine Başbakan Bü- lent Ecevit'in Sezer'in adını gündeme getirdiği- ni söyledi. Bahçeli. "Bu- nu degerlendirdik. Eğer 4 parti de destek verirse bizim hayir dememiz söz konusu olamaz. Çünkü baştan beri MHP uzlaş- macı olmuştur. Hiçbirar- kadaşunızı feda etmeyiz, çizgimizden tavizverme- yiz, ama istikran bozan taraf da olmavTz" uyan- sında bulundu. Adaylarhaar tutuldu MHP. olası gelişmele- re karşı dün başvuru sü- resi bitinceye kadar Mil- li Savunma Bakanı Sa- bahattin Çakmakoğlu ile Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deka- nı Prof. Dr. Kamil lu- ran'ın başvuru dilekçe- lerini hazır bekletti. Ak- şam saatlerine kadar "Bütün partiler Sezer'i desteklese bile partilerin ne yapacağj beüi değfl. Bütün partilerin adayla- n var, yahnzca MHP'nin yok. MHP'nin de yedek- tebirada>iofanah" diyen MHP'liler, lıderlerin or- tak basın toplantısının ardından "Liderimizin atoğıimzanmarkasında- VE" görüşünü dile getir- diler.Toplantının ardın- dan kurmaylanyla geliş- meleri değerlendiren Bahçeli, Milli Savunma Bakanı Çakmakoglu'nu çağırarak gönlünü aldı. Çakmakoğlu, Bahçe- li'ye kendisini partinin adayı olarak gösterdiği için teşekkür ettığini söyledi. ANAP'a gûvensizlik MHP kurmaylan, ANAP'ın anayasa deği- şikliğinde olduğu gibi yine bir "ovunbozanhk" yapmasından kaygılan- dıklannı gizlemediler. TBMM Başkanı YüVn- run Akbulut'un aday ol- masına ve FP'nin Se- zer'in adaylığını sevinç- le karşılamasına kuş- kuyla yaklaşan MHP'li- ler, şu yorumlan dile ge- tırdıler: "Oylamalarda ANAP'ın hükümetle birükte hareket edeceği meçhuL Yüdınm Akbu- lufa kayma olabüir. FP de hükümetiçinde sıkın- ü yaratmak içinovlama- larda farkh tutum içine girebUir. Zaten FP'nin Sezer'i bu kadar çok is- temesinin altmda bir bh- yeniği olmah. Kapatüma davaian var.Sezer'in ye- rine gelecek olan yedek üyenin kime yakın oldu- ğuna dikkat etmek la- zun." 1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Recai Kutan, Başbakan Bülent Ecevit'e söz verdi FP'den Sezer'e Hk: turda destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan, cumhurbaşkanhğı seçiminde ilk turdan başlayarak Anayasa Mahke- mesi Başkanı AhmetNecdetSezer'i destekleyeceklerini açıkladı. Kutan, destek karannı dün resmen Başba- kan Bülent Ecevite iletti. Iktidar ortaklannın son anda tu- tum değiştirmesi olasılığına karşı FP'li Nevzat Yalçıntaş'ın adaylıktan çekilmeyeceği ^"~" belırtilirken, uzlaşmaya ay- kın bir durum ortaya çıkar- sa FP'nin, TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut a destek noktasına gelebileceği savu- nuluyor. FP'nin, Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı olmasıyla birlikte Anayasa Mahkemesi'nde ortaya çıkacak dengeler nedeniyle kapatma davasında da "rahatiama" hesaplan yaptığı belirtiliyor. FP'nin. önceki akşam 4 saat sü- ren grup toplantısı devam ederken telefonla görüştüğü Başbakan Ece- vit'e, Ahmet Necdet Sezer'e destek verilmesi eğiliminde olduklannı ak- taran FP lideri Kutan, dün bu yön- deki karan resmen iletti. Ecevit'in daveti üzerine dün öğle saatlerinde Başbakanlık'ta gerçek- leşen görüşme sonrası açıklama ya- pan Kutan, parlamento dışından adaylan konuşurken başından beri Sezer'in akıllanndan geçtiğini be- lirtti. FP grup toplantısında Ahmet • FP'nin, Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı olmasıyla birlikte Anayasa Mahkemesi'nde ortaya çıkacak dengeler nedeniyle kapatma davasında da "rahatlama" hesaplan yaptığı belirtiliyor. Necdet Sezer'in desteklenmesi eği- liminin ortaya çıktığını kaydeden Kutan. Ecevit'e "flk turdan başla- yarak Sezer'in seçilmesi için bütün güçleriyle destek verecekleri" kara- nnı aktardığını söyledi. Bir soru üzerine, liderlerin sami- mi olmalan durumunda Sezer'in ilk turda seçihnemesi için birneden bu- lunmadığını kaydeden Kutan, önce- ki gün adaylık başvurusu yapan FP'li Yalçıntaş'ın birinci turda aday- lığını çekmeyeceğini söyledi. Ku- tan, bir gazetecinin, "Sezer'in, RP'nin kapatılması yönünde oy ver- diğuıi" arumsatması üzerine "Eski- ye bakmryoruz, ikriyt bakryoruz" karşılığını verdi. Kutan, liderler zirvesi öncesinde Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Ozkan'ın kendisini telefonla ara- yarak Ahmet Necdet Se- zer'in isminden söz et- mesi üzerine kurmayla- nndan bir araştırma yap- malannı istedi. Sezer hakkında olum- lu görüşlerini aktaran kurmaylan, FP grup toplantısında da bazı açık- lamalanndan ve dergilerde çıkan yazılanndan alıntılar yaparak mil- letvekillerine bilgi verdiler. FP'li Mehmet Bekaroğlu, Se- zer'in yaklaşımlannın, FP'nin de- mokrasi konusundaki görüşleriyle örtüştüğüne dikkat çekti. STFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislareyahoo.com Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı adayı olması, Türkiye'nin geleceği açısından yeni bir gelişmeye işaret edi- yor. Bugüne kadar her askeri darbenin ardından cumhur- başkanı seçiminde dar alanla- ra sıkışan siyaset, ilk kez bu baskılardan uzak sayılacak bir adayla seçime gidiyor. Ahmet Necdet Sezer, herşeyden ön- ce hukukçu. Seçilirse Türki- ye'nin ilk hukukçu cumhur- başkanı olacak. Ahmet Necdet Sezer, en bü- yük yargı kurumunun başı. Se- zer, bu yıl ve geçen yıl yaptığı konuşmalaria hukukun üstün- lüğüne inanan, demokrasiye inanan bir kişiliğe sahip oldu- gunu gözler önüne serdi. De- mokrasiyi, insan haklannı, hu- kukun üstünlüğünü çeşitli ge- rekçelerle geri plana itmek is- teyen bazı hukukçulara da, kararlı tutumuyla verdiği ders- ler, henüz hafızalardan silin- medi. Cumhurbaşkanı adayı tar- tışmalan arasında bir konu gü- rültüye gider diye korktum. Necdet Sezer ve MİT Basında bazı MİT görevlileri- nin bulunup bulunmadıgına ilişkin tartışma üzerine MİT Müsteşan Şenkal Atasa- gun'un yaptığı açıklamadaki bazı vurgular, MlT'e hâlâ ege- men olan vahim bir anlayışı gözler önüne serdi. Şenkal Atasagun, "Basını kullanmıyo- ruz" başlıklı açıklamasının bir yerinde şunları söyledi: "Bir dönemde, kendi iradeleri ve felsefeleri doğrultusunda ba- zı illegal örgütler içerisinde, il- legal çalışmalara girmiş ve mûcadelelerini kaybetmiş ki- şiler, halen basın camiasında mevcuttur. Bu kişiler, bu dö- nemlehn sontmluluğunu MlT'te aramakta ve ellerine geçen herfırsatta MlT'iküçük düşürme gayretinde bulun- maktadıriar." Bu ifadeyle soğuk savaş döneminin geleneksel anti- komünizminin MlT'e halen hâ- kim oldugunu öğrenmiş bulu- nuyoruz. "Değişiyoruz, halka açılıyoruz, basına açılıyoruz" türünden açıklamalar yapma- nın yetmediği ortada. Şenkal Atasagun'la birlikte değişim için gayret gösteren MİT'in, bir eleştiri karşısında, hemen "Bakın bunlar illegal örgûtün üyeleri, intikam için böyle dav- ranıyonar" demesi, komünizm düşmanlığının henüz MlT'te egemenliğini sürdürdüğünü kanrtlıyor. MİT'in bir istihbarat örgütü gibi değil, bir operasyon örgü- tü olarak çalıştığını, askeri dar- belerde kaçırma ve işkence ey- lemlerine MİT elemanlarının katıldığını bilmeyen var mı? Bizzat MİT içinde görev almış, yöneticilik yapmış kişiler, bu konuda yazılar, hatıralar kale- me aldılar. Şu anda MlT'te gö- rev yapan üst düzey yönetici- ler, özel sohbetlerde işkence ortamlannda bulunduklannı bir özeleştiri olarak anlatıyoıiar. "illegal örgütler içinde mû- cadelelerini kaybetmiş" ne demek oluyor? Yıllarca bu ül- kede yasal siyasi partilerin yö- neticileri, askeri darbelerden sonra Türk Ceza Kanunu'nun 141. maddesinden yargılanıp mâhkum edildiler. Onlar MİT raporlanna "illegal örgüt" üye- si olarak geçtiler. Yüzlerce genç insan 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri darbele- rinden sonra MlTelemanlann- ca illegal yollardan gözaltına alınıp illegal mekânlarda iş- kencelerden geçirildiler. Ya- zarlar, çizerler, aydınlar, siya- setçiler MlT'çilerin uydurma raporlanyla aylarca, yıllarca hapishanelerde çürütüldüler. Böyle bir kurumun müste- şan, eğer yeni birdönem baş- ladıgına bizleri inandırmak is- tiyorsa, geçmiş dönemdeki kanunsuzluklann, hukuksuz- luklann ve illegal faaliyetlerin özeleştirisini yapmalı. Bunu yapmak yerine, "Basında MİT ajanı var mı" sorusuna, "Bun- lan eski illegal örgüt üyeleri uyduruyor" demek ne derece inandıncı olabilir? Soğük savaş yıllannda, MİT'in birçok kanunsuz eyle- me katıldığı, provokayonlarda bulunduğu, bizzat MıT yöne- ticilerince, devlet yöneticilerin- ce açıklandı. Bunlann bir öze- leştirisinin yapılmasının zama- nı gelmedi mi? Şimdi bazı ki- şileri kullanıp kullanmadıklan sorusuna, "Sen illegal örgüt üyesiydin" diye cevap veren bir MıTyetkilisi, aslında bu ko- nudaki şüpheleri daha da art- tınyor. Hâlâyoğun biranti-ko- münizmin her yanından fışkır- dığı bir istihbarat örgütünün basında bazı ajanlar kullan- madığı ne derece inandıncı olabilir? Türkiye değişiyor. Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaş- kanlığına aday olması, bu de- ğişime işaret. Ama MİT Müs- teşan, hâlâ soğuk savaştan kalma alışkanlıkla komünistle- rin peşinde koşuyor. MİT, geç- miş illegal faaliyetlerinin bir dökümünü ve özeleştirisini yapsa daha inandıncı olacak. GLOBALTOIİTİKÜLTÜR ERGIN YıLDıZOGLU PutinFarkı Putin'in 26 Mart'ta başkanlık seçimlerini kazan- masının üzerinden bir ay geçti. Putin'in daha şim- diden yarattığı fark, Rusya'da yeni bir dönemin başlamış olduğuna ilişkin saptamalan doğruluyor. Şimdi, iktidara, yaşamına 1950'lerin basında Stalin dönemi biterken başlayan yeni bir yönetici kuşağı geliyor. Argumarrty I Fakf'nin biryorumu- na göre bu kadro, SSCB'nin siyasi olarak en güç- lü döneminde yetişti: SSCB, ABD'ye eşit bir he- gemonik güçtü, uzay yarışında başa güreşiyor, Olimpiyatlarda en üst dereceleri alıyordu. Devlet kapitalizminin en istikrarlı ve müreffeh döneminde yetişen bu kadrolar, Batı'yı yakından tanıdılar, pi- yasa ekonomisinin kurallannı öğrendiler. Bugün devletin en üst noktalanna yerieşen bu kesim, hem Brejnev döneminin, kendine güvenini kaybetmiş kadrolanndan hem de Post-Prestroika döneminin Batı'ya yaltaklanan kafası kanşık liderliğinden fark- lı. Bu kuşak, kendine güvenli, pragmatik, kendin- den önceki iki kuşağın aksine, geçmişlerinden u- tanç duymuyor, hatta "korumaya çalışıyor". Pu- tin'in, böyle genç ve dinamik bir kadronun yanı sı- ra Meclis'te de güçlü bir siyasi grubu var. Şimdi, Yeltsin döneminin aksine, devletin yasama ve yü- rütme organlan arasında bir işbirliği ortamı oluş- muş gibi görünüyor. Bu yeni siyasi iklim, daha birinci ayında ilk mey- velerini vermeye başladı. Örneğin, IMF heyetinin 7 Nisan ziyareti, Stanley Fisher'ın ifadeleriyle, "farklı birortamda gerçekleşti". "llişkiler, daha az gergin, daha normal birseyir izleyecek gibi görü- nüyor" (New York Times 7/04). Putin, hâlâ ekono- mik programını açıklamadı, ama daha şimdiden IMF'nin güvenini kazanmış görünüyor. Bunda, ekonominin Putin yönetiminde. bu yılın ilk üç ayın- da yüzde 7 büyümüş olmasının da önemli bir et- kisi var. Mayıs'ın 7'sinden sonra açıklanması beklenen ekonomik programın içeriği büyük merak konusu. Ancak kimi ipuçlan da var: Putin'in devlet kaynak- lannı ekonomiyi disiplin altına almayı, büyük şir- ketleri desteklemeyi, buna karşılık, jeopolitik ko- nularda da büyük şirketleri kullanmayı planladığı söylenebilir. Putin'in IMF heyetine "yatınm ortamı- nı iyileştireceğine" ilişkin verdiği sözlerin yanı sıra son gelişmeler de bu tür duyumlan destekKyor: Bi- rincisi, geçmişte, kendini Chubais den daha ra- dikal serbest piyasacı olarak tanımlayan Andrei II- larionov, Putin'in ekonomik danışmanlığına atan- dı. Geçmişte Rusya krizini, ruble devalüasyonunu önceden bildiği için büyük prestij sahibi olan llla- rionov, Russian Journal yorumcusu Ekatrina La- rina'nın aktardığına göre (24/04), ilk basın toplan- tısında bambaşka bir hava içindeydi: Basının kar- şısında, neo-liberalizmi bir kenara bırakmış, dev- letin gerektiğinde yapıcı ekonomik rolünden söz açan bir lllarionov vardı. Ikincisi, Reuters'in bildir- diğine göre Putin, Güvenlik Konseyi'nde yaptığı bir konuşmada Rusya'ntn büyük petrol şirketlerini Har zar bökjesiyle daha yakından ikjilenmeye davet et- miş. Türkiye, ABD ve Ingiltere gibi uluslararası or- taklanmızın bu bölgeyle ilgilenmesınin nedenleri- ni çok iyi anlamamız gerekir" dedikten sonra, Pu- tin eklemiş: "Bu sorunu çözmenin anahtan, dev- letle şirketlerin çıkarlannı iyi dengelemektir. Her seyi salt devlet gücüyle elde edemeyiz" (22/04). Üçüncü haber ise, mayıs ayında Duma'ya gelme- si beklenen çalışmayasası (Kzot) ile ilgili. Gözlem- cilerin bildirdiğine göre bu yeni yasa, toplusözleş- me düzenini büyük ölçüde etkisizleştirerek işçile- ri, bireyler olarak pazarlık yapmaya zorlamayı amaçlıyor. Diğer taraftan, Putin'in en büyük farkı dış ilişki- lerde yarattığını söylemek de mümkün. Ingiltere Başbakanı Blair, Putin'i ziyaret etti ve desteğini bil- dirdi. Clinton'ın ise temmuz ayında Moskova'ya uğraması bekleniyor. Fransa, Yediler Grubu'na Pu- tin'le ilişkileri daha da ilerietmeyi öneren bir mek- tup gönderdi. Alman gizli servis şefinin Çeçenis- tan'\ ziyaret ettiği söyleniyor. Bu yeni yaklaşımla- nn yanı sıra, yıllardır bekleyen, STARTII, ve Nük- leer Denemelerin Kapsamlı Olarak Yasaklanması anlaşmalannın birbiri ardına hızla Duma'dan geç- mesi de Putin ile birlikte Rusya'nın dış politika ini- siyatrflnin hızlanmaya başladığını gösteriyor. /ran'la ve Ç/n'le başlatılan petrol boru hattı projeleri, Ja- ponya ile Kuril Adalan bağlamında anlaşma çaba- lan, Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikis- tan arasında yapılan terorizmi ve aynlıkçılığı bas- tırma anlaşmalan da bu hızlanmanın diğer örnek- leri olarak görülebilir. Bu madalyonun öbüryüzündeyse, ABD dış po- litika çevrelerinde şekillenmeye başlayan bir en- dişe var. Bu çevreier, SALT-II ve Deneme Yasağı anlaşmalannın Rusya'ya hemen hiçbir yeni yü- kümlülük getinmemesine karşın uluslararası plat- formda, özellikle de yeni Balistik Füze Savunma Projesi tartışmalan bağlamında, ABD'ye karşı önemli bir propaganda avantajı sağladığını düşü- nüyoriar. Dışişleri Bakanı Ivanov'un da New York Times'a verdiği bir yorumunda, topun şimdi ABD'nin sahasında oldugunu, ABD'nin Balistik FüzeSavunma Projesi'ni uygulamak için 1972 an- laşmasını ihlal etmesi halinde tüm silahsızlanma sürecinin tehlikeye gireceğini vurgulaması da (24/04) ABD tarafının endişelerini doğruluyor. İs- tihbarat analistleri, Putin'in bu yeni dış politika ini- siyatifiyle bir taraftan olumlu bir hava yaratmayı amaçlarken, diğer taraftan, sorun çıkması halinde avantajlı bir konumda olmanın koşullannı hazıria- dığını düşünüyoriar. ABD savunma çevreleri, Pu- tin'in bu "ikili hamlelerinin", ABD ile Avrupa ara- sındaki ilişkileri zayıfiatmasından da endişe ediyor- lar. Kısacası, Putin dönemi hızlı başladı. Bunun ye- ni bir uluslararası ilişkiler sistemi doğurup doğu- ramayacağını önümüzdeki dönemde göreceğiz. Ben, bu bağlamda, çok fazla beklemeyeceğimizi düşünüyorum. Korucu ateş açü: 1 ölür 10 yaraiı U BATMAN (Cumhuriyet) - Batman'ın Sason ilçesinin Kayadüzü Köyü'nde daha önce koruculuk yaptığı belirlenen Abdurrahman Başak, dün 09.30 sıralannda Cumhuriyet Meydanı'nda henüz bilinmeyen bir nedenle Kalaşnikofla çevreye rasgele ateş açtı. Olay sırasında çevredeki yurttaşlardan 50 yaşındaki Ferzende Barlak yaşamını yitirdi; Ibrahim Bargın, Remzi Demir, Şevkı Ayhan, Aydın Basmç. Abdullah Taş, Sait Rençber, Serbek Başar, Salih Avcı ve Kadir Taş da yaralandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle