Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 MART 2000 PERŞEMBE HABERLER DTJNYADA BUGUN ALİSİRMEN Kuzu Postunda Kurtlar Erbakan'ın TCK'nin 312. maddesi gereğin- ce bir yıl hapis cezasına çarptınlması üzerine kı- yamet koptu, bir kısım kurtlar kuzu postuna bü- ründiiler. Dünkü Milliyet gazetesinin 16. sayfasındaki, "Siyaset Kürsüsü"nöe mollanın beyefendi kılı- ğında tebdil gezeni izlenimi uyandıran Abdul- lah Güf'ün bir yazısı vardı. Yazıda Sayın Gül, TCK'nin 312. maddesinin demokrasimizin ayı- bı olduğunu, bu maddenin değiştirilmesi gerek- tiğini, bunun için artık mutabakatın var olduğu- nu, şimdiye kadar değiştirilmemesinin bu ko- nuda mutabakat sağlanmamasından kaynak- landığını yazıyordu. Işin ilginci, aynı sayfanın altında, ANAP Grup Başkan Vekili Beyhan Aslan'ın ANASOL ikti- darı sırasında gündeme gelen TCK: 312 deği- şikliğinin o zaman Necmettin Erbakan'a takıl- dığını anımsatan demeci yer alıyordu. O zamanlar Erbakan bu değişikliğe neden karşı çıkıyordu biliyor musunuz? Bu değişikliğin "Yaşar KemalV kurtarmak anlamınageleceği, kişiler için yasa değiştirme- nin sakıncalı olacağı" gerekçesiyle. Buyurun biraz da buradan yakın bakalım. Yaşar Kemal'in kurtulmasına neden olacak değişiklik sakıncalı, Erbakan'ı kurtaracak deği- şiklik caiz. Geçmişte Refah'ın bugün de Fazilet'in de- mokrasi mücadelesi diye bize yutturmak iste- dikleri bu işte. Kurtlar kuzu postuna bürünmüş, kendilerini okşatmaya çalışıyorlar, ilk fırsatta dişlerini ge- çireceklerinden kimsenin kuşkusu olmasın. . ••• Biz 312. maddenin çağın koşullanna ve de- rnokrasinin kurallanna göre düzenlenmesinden yanayız. ' Ancak bunu söylerken, kuzu postuna bürü- nen kurtların gerçek yüzlerini görmekten de vazgeçemeyiz. " Necmettin Erbakan'ın bütün siyasal yaşamı- pın laik düzeni yıkmaya yönelik olduğunu bil- meyen, görmeyen kaldı mı? "Jktidara geleceğiz, ama kanlı mı kansız mı iorasını bilemem" diyen Erbakan değil miydi? Libya çöllerinde, Türkiye'ye Kaddafi çılgını- çıın hakaretlerini Türkiye Başbakanı olarak bü- yük bir pişkinlikle sineye çeken Erbakan değil miydi? O sırada yanında, şu sıralarda bize yenilikçi olarak sunulmak istenen Abdullah Gül yok muydu? ı Hizbullah'ı desteklediği herkesçe bilinen Iran ile ilgili olarak TC devletinin haber alma örgüt- lerinin raporları elinde olduğu halde, Tahran'da salt mollarşiye yaranmak için mollalar rejimine hak vercüğini söyleyip, Türkiye'yi yalancı çıkar- f Erbakan değil mtydi? • • •' * tanklann yürümesine neden olan Kudüs gösterisinde Hizbullah ile Refah kol ko- la değiller miydi? Sıvas'ta Madımak Oteli'nde insanlar diri diri yakılırken, Hizbullah Refah dirsek teması yok muydu? Insan yakanların savunmanı, RP'nin Adalet Bakanı Şevket Kazan değil miydi? Şimdi hepsi birlikte, kuzu postuna bürünmüş, demokrasiyi savunuyoriar. Yerseniz! ••• 312. madde, düşünce suçu yaratmayacak biçimde değiştirilmelidir. Ama 312. maddenin benzerleri bütün demokrasilerde, yukanda be- lirttiğim koşullar içinde vardır. Zaten bu gerçek de Avrupa Insan Haklan Ko- misyonu'nun 25 Kasım 1997 tarihli karanyla bir kez daha tescil edilmiştir. 312. madde, düşünce suçunu dışlayacak bi- çimde değiştirilse bile, "Bizden olmayan pata- tes dinindendir" diyen Erbakan kurtulamaz. Çünkü "halkı sınıf, ırk, din ve mezhep veya böl- ge farklılığı gözeterek tahrik etmek...", bu doğ- rultuda politika yaparak iktidara oynamak dü- şünce suçu değildir. En geniş biçimiyle demokrasiye ve düşünce özgürlüğüne evet, ama kuzu postuna bürün- müş kurtlann oyununa gelmeye hayıri Yargıç Mustafa Tören Yücel Savcılara, 'delil toplamıyorlar' eleştirisi ANKARA (AA)-Adli Sicil-ve Istatistik Genel Müdürü hâkim Mustafa Tören Yücel, "cumhuri- yet savcüannın yeterü de- lil toplamadıklanıu. açı- .lan darvalaruı büyûk kıs- mının bu nedenle beraat- la sonuçlandığmT öne sürdü. Yücel, yargı sistemi- • nin hızlı, nitelikli ve adil sonuç almaya elverişli bir düzene kavuşturulması için bir dizi öneride bu- ı lunduğu "Türldye'de Yargının EtkinnğT adlı 1 kıtabında, cumhuriyet savcılannı "yeterli delil toplamadan hazırhk so- ruşturması yapüklan" gerekçesiyle eleştirdi. Türkiye'de, savcılann dava açma konusunda "enflasyonist" bir uygu- lama içinde olduklanru kaydeden Yücel, savcıla- nn "yeterH delil ölçütüne göre dava açma tekelini eüerinde bulundurmala- nna rağmen, buna işler- likkazandırmadıklannı* 1 savundu. Asliye ve ağır ceza mahkemelerine açılacak davalann cıddı soruştur- malar sonucu elde edilen yeterli delille desteklen- mesine özen gösterilme- sinin, yargılamanın say- gınlığı açısından önemli olduğuna ışaret eden Yü- cel, savcılara hazırhk so- ruşturmasında şu sorula- ra başvurmalan önerisin- de bulundu: "DeüL, mahkemede kuUanüabUir mi? Oelilin mahkemede kabul gör- memesi oiasıhğı var mı? Bazı ceza usulü kurallan- nın ilgili detilin hükme e- sas ahnamayarağını em- retmesi karşısında, deü- fin elde edilmesi şekli ve- ya dolayh tanıkifadesi ne- deniyle delil mahkemece reddedilecek mi? Bu du- rumda, gerçekçibir şekü- de mahkûmiyete götürü- cü nitelikte diğer deKBer var mı? Delil güvenilir mi? Suç itirafi, örneğin samğın yaşı, zekâ derece- si veya anlama gflcfi ol- mayışı nedeniyle güven- likten yoksun mudnr? Tanığın özgeçmişi göz önüne ahndığında savcıh- ğm davasuu zayıflatma olasılığı var mı? Tanığın idmliği sorgulandığında, elde edilen kamtlar yete- rince gûçlü mü?" Devlet süt, yem, çimento, elektronik sanayii, orman ürünleri alanlanndan tamamen çekildi • • Ozelleştirme talamnda 15 ydBANUSALMAN ANKARA - Devlet, 15 yıllık sürede özelleştirmelerle süt, yem, çimento, elektronik sanayii, orman ürünlen ala- nından tamamen çekildi. Tesis ve fab- rikalar dışında. taşınmazlar, arsalar da parça parça satıldı ve satılmaya devam ediyor. Kamu kunımlan satışmdan 15 yılda 4.2 milyar dolar, ozelleştirme kapsa- mındakı kuruluşlardan da 2.3 milyar • 15 yılda özelleştirmeden ve bu kapsamdaki kuruluşlann faaliyetlerinden gelen 6.5 milyar dolann 6.3 milyar dolan harcandı. Ozelleştirme gelirleri yeni yatınmlara gitmedi. Bu dönemde bütçeden yatınmlara aynlan pay da giderek azaltılarak yok denilecek düzeye düşürüldü. dolar temettü geliri olmak üzere toplam 6.5 milyar dolara ulaşan kaynağın 6.3 milyar dolan yok oldu. Kârh kurumlar özel sektöre bırakılırken ozelleştirme gelirleri yeni yatınmlara aktanlmadığı gibi devletin bütçesindekı yatınm payı giderek azaltılarak yok denilecek düze- ye düşürüldü. Ozelleştirme Idaresi Başkanhğı'nın (ÖtB) verilerine göre, 15 yıllık süreç sonunda 115 kuruluşta kamu payı biç kalmadı. Arsa, lojman, depo, uçak, bi- na, labaratuvar, gemi gibi taşınmazla- nn 63 'ü bedelli olarak, 19 l'i ise bedel- siz olarak Hazine, belediyeler, bakan- lıklar, üniversiteler gibi kamu kurum- lanna devredildi. Devlet, 91 kunüuşu tamamen blok Özelleştirilmeye çalışılan İSDEMİR'de Maden-Sen Şube Başkanı'ndan çalışanlara çağn 'ISDEMİR'i terk etmeyin'AKINBOPUR İSKENDERUN - Maden- Sen tskenderun Şube Başkanı Ruşen Bağatur, hükümetın önümüzdekı üç ay içinde satışını planladığı İSDEMİR için çalışanlara işyerini terk etmeme çağnsı yaptı. Bağatur, ISDEMlR'in Özelleştirme Yüksek Kurulu karan ile 1998 yıhnda Ozelleştirme Idaresi Başkanlığı'na 1 yıl süreyle devredildiğini, 1999'da bu sürenin 1 yıl daha uzatıldığını, ancak 3 Mart'ta bu sürenin dolduğunu behrterek özelleştirme çalışmalannın "hukuk âtşT olduğunu vurguladı. Bağatur, "ÖzeDeştirme sürecini çahşanlar ik örgütlü kuruluşlarm tavn beürleyecektir" dedi. Bağatur, POAŞ, Telekom ve dığer kurumlann özelleştirmelennde olduğu gibi Ortadoğu'nun en büyük entegre demir çehk tesisi ISDEMlR'in de "oldu bttti"ye getirilıp birilerine "peşkeş" çekilmeye çalışıldığını söyledı. ISDEMlR'm önemli cumhuriyet kazanımlanndan olduğunu belirten Bağatur şöyle konlıştu: "Yöneticikrin tSDEMİRUeilgUi anlaümları valnızca yönlendiricidir. Bu anlamda biz Maden-Sen olarak başta işçiler olmak üzere tüm çahşanlan İSDEMtR'i terk etmemeye, bu ulusal kuruluşu savunmaya çagınyoruz. Ve çözüm de buradadir. Şu anda İSDEMİR yılhk 500 milyon dolarnk bir üretim gerçekleştiriyor. Akdeniz'in en önemli kuru yük limanı da bu tesiste bulunuyor. Bugün tSDEMİR eşdeğerinde bir tesisi kurmak için 5 milyar dolar gerekfyor. Oysa görülüyor Id İSDEMİR, Ruşen Bağatur, İSDEMİR'de \etkili işçi sendikası Özçeük-lş'e çağn yaparak, sendikaıun vakit geçirmeden işçfle- re (kıderuk yapmasını ve özeüeştirmeye karşı mücadele vermesini istedL özeDeştirmesi oldu bittiye getirüip yok pahasına tekeDere devredilecek." İskenderun ve çevresinde kendilerine ^öresel girişimd''ler adını veren bazı kuruluşlann girişimci ohnadığını ve Özçelik-lş Sendücasryla işbirliği yaparak "özelleştirme pastasından pay amuya" çalıştıklannı kaydeden Bağatur, "Tarafsız ve kamuoyunu doğru bflgilendirme görevi yapması gereken İskenderun Gazetedler Cemiyeti'nin de bunlar arasında bulunması üzüntü vericidir'' dedı. İSDEMİR'de yetküi ışçi sendikası Özçeük-lş'e çağn yapan ve sendikanın vakit geçirmeden işçilere önderlik yapmasını ve özelleşürmeye karşı mücadele vermesini isteyen Ruşen Bağatur şöyle devam etti: "Çünkü tarih arnk bunbrı affetmeyecek..ve yöresel girişimcfleri de yok edecek bir özelleştirme ile karşı karşrya kaJacağtz. İSDEMİR ozeDeştirmesinin hukuksal bir ahyapısı yok. Özelleştirme de gerçekleşemeyecek. Ama bu süreçte beürleyid olan, çahşanm, yöre insanuun ve örguttü kuruhışlann tavn olacaktır.tSDEMİR çahşanlan obs bir özefleştirme hannde veya 4046 sayıh yasa ile başka kurumlara yapüacak nakfl ve tazminath çıkışlara karşı direnmeii ve kuruluşu yeni patronbra tesihn etmemeBdir. Çünkü hukuksal bir özeHeştirme demirfiyatianndatekel, bağh sektörlerin yok ounasmı ve işsiztiği doğuracakm-." İSDEMİR yetküilerinın usulsüzlüklere karşı çıkmayarak özelleştirme savunuculuğu yaptığını vurgulayan Bağatur, "Bu bir çeuşki, bir gafkttir, bir aymazhktır. Çûnkü oradaki aksakhğnı sorumlusu o insanlardır" diye konuştu. Bu arada İSDEMİR Genel Müdürlüğü, Devlet Bakanı YuksdYalora'nın direktıflen doğrultusunda kamuoyunun demırçelik sektöriİ ve İSDEMİR konusunda aydınlaolması amacıyla bir kitapçık yayımladı. 80 sayfalık • .. kitapçıkta görüşlerıni açıklayan İSDEMİR Genel Müdürü A. Nedb Ebegfl, 11 bin 580 personelın görev yaptığı ışletmenin, geciken özelleştirme, taleple örtüşmeyen ürün yapısı, daralan ihraç pazarlan, yüksek personel gıderi, yerli cevher kullannnı, artan fînans yükü, yetersiz yatınm, düşen fiyatiar ve eski teknoloji nedeniyle SOS verdiğini ilen sürdü. satış, 9 kuruluşu da halka arz ve blok satış yönteminin ikisinı birden kulla- narak satü. Yani özelleştirmelerin yüz- de 44'ü blok saüş yöntemiyle yapılır- ken 18 kuruluş için yalruzca halka arz yöntemine başvuruldu. Özelleştinnelerin yüzde 16'sıulusla- rarası arz, yüzde 14'ü tesis ve varlık sa- üşı, yüzde 14'ü halka arz, yüzde 11 'i İMKB'de saüş, yüzde l'i bedelli satış yöntemiyle yapıldı. Uluslararası piya- salarda halka arz yöntemi bugüne ka- dar yahıızca Tofaş Türk ve Türkiye tş Bankası kamu bisseleri satışında uygu- landı. TÜPRAŞ'IN SATI- şmda da bu yöntem uygu- lanacak. tdare blok satış, halka arz yöntemi kullana- rak ya da bu yöntemleri hiç kullanmadan toplam 247 tesis, varlık ve iştirak payını sattı. Bu şekilde, yüzde 5l'i blok satışla Öncü, Piri Re- is, Boray, Talha Sabuncu tankerleri ile Niğde, Kon- ya, Batman, Balıkesir ar- salannın 3 milyon 235 bin dolara elden çıkanldığı görülüyor. Bu arada TURBAN'a ait 12 otel, yat limanı, ter- mal tesis, kaleiçi dükkân- dan oluşan tesis ışletmeci- liği bırakılırken Kutlular Maden Sahası, Sümer Holding'in Diyarbakır Halı Fabrikası, Beykoz Deri Işletmesı, Bakırköy Konfeksiyon lşletmesi, Türkiye Zirai Donatım Kurumu'nun Ankara, Adana, Izmir, Kırklareli tanm makmelen ünalat iş- letmesi, Pamukova Tanm Makineleri Araştırma Enstitüsü kapatıldı. Petrol-Iş Şube Başkanı Genç, medyanın yanlış bilgiyle ihale vurgunculuğu yaptığını ileri sürdü POAŞ ihalesinde medyaya tepld AKEVBODUR İSKENDERUN - Petrol-Iş iskenderun Şube Başkanı Nezir Genç, Türkiye'de medyanın yanlış bilgiyle ihale vurgunculuğu yaptığını ve bunun son örneğir ı3 POAŞ olduğunu söyledi. Genç, İzmıt, Gemlik ve Doğu Akdeniz'Je özelleştirme ve sosyal devletin yok edihnesine karşı miting düzenleyeceklerini açıkladı. Nezir Genç, halkı aydınlatması gereken basımn yıllardır yayınlanyla özelleştirmeleri ülkenin kurtuluşu gibi gösterdiğını ve "lalandan pasta kapma savaşT verdiğini ıddia ederek şöyle konuştu: "Halkı yanbş bugilerle a> dınlatarak(!). özeDeştirmelere canla başla saldırmaktadır. Bu durum medyayı halkı bilgüendirecek doğru yaynı organı ohnaktan ve hatta medva ohnaktan çıkartıp bir hoMing olmasma yol açmıştir. Bu medya holdingleri bugün yann toplumu nasıl aydınlatacak? Ve yann Türkiye medya kuruluşlannın tekeime gjrecek." Kamu görevi yapması gereken "halkm medvası''nın özelleştirmelerle halkın mahnı yağmalayarak, yasa ve hukuk kurallan dinlemediğinı vurgulayan Nezir Genç, "Bunlar POAŞ ihalesini alarak 5 bin 700 bayiyi bir gazete bayisi, bir banka şubesi olarak görmek ve bir imparatorluk kurmak istiyoriar" dedi. Işçılerin yoğun olarak yaşadığı tzmit'te 25 Mart günü "Sosyal devtete sahip çık" ve 26 Mart'ta Gemlik'te "ÖzeOeştirme ve pahahhğa hayn-" miüngleri yapacaklannı bıldıren Petrol- Iş Sendikası iskenderun Şube Başkanı Nezir Genç, bunlan İskenderun, Adana, Mersin veya Ankara mitıngınin ızleyeceğini açıkladı. Özelleştirmeye karşı mücadele verdiklerinı ve "Onlar ahnasm biz alahm" mantığı taşımadıklannı vurgulayan Genç, "Yılda 200 trihon net kâr edeni, Türkiye savunması için gerekli bir kuruluş olan POAŞ'ın devletin elinde halkm mah olarakfcalmagmistiyoruz. Ekonomik bir sıkmO varsa, onu aşabUmek için bu kuruluş değil, onun faynma? mal varhklansatusın" diye konuştu. ^.. • Abdulhamit Nas'la birlikte 11 kişi hakkında DGM'de dava açıldı FPli başkana 15 yıl hapis istemiYurtHaberieriServisi-Diyarba- kır DGM'de, aralannda FP'Û Eruh Beledıye Başkanı Andulharait Nas'ın da bulunduğu 11 kişi hak- kında Hizbullah'a üye olduklan id- diasıyla dava açüdı. 11 sanık için haznianan iddianamede 12 yıl 6 ay- dan 15 yıla kadar hapis cezası isten- di. Izmir DGM'de Hizbullah ope- rasyonlannda yakalanan ve arala- nnda bir öğretmenin de bulunduğu 9 kişi hakkında 5 yıldan 15 yıla ka- dar hapis istemiyle dava açıldı. Mardin'deki operasyonlarda gözal- ûna alınan 16 kışiden 9' u tutuklan- dı. Diyarbakır DGM Savcısı Sami Kuzu'nun hazırladığı iddianame- de, tutuklu olarak yargılanacak olan FP'lı Abdulhamit Nas ile dı- ğer sanıklar MehmetTahir Yogruş, Mehmet Tetik, Mehmet Emin Er- doğan, Ali thsan Minaz, tshak Sö- ğüt, Kaznn Aslana, Mûrza Tetik, Çengiz Ehna. Mehmet Tetik ve Ömer Tetik' ın "yasadışı Hizbullah örgütünün üyesi olduklan'' belırti- lerek Türk Ceza Yasası'nın 168/2 maddesi uyannca 12 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandınhna- lan ıstendi. Nas'ın, 1991 yüındaör- gütün Siirt sorumlusu Kazun Uy- sal'la ilışkiye girdiği ve bu kişınin propagandasından etkilendığı be- îirtilerek "Propaganda sonucu ör- gütie irtibat kuran sanık, Kazun UysaTdan siyasi dersler almış, çe- şitli e\1erde j-apılar örgüt toplann- ianna kaülmtş,daha sonra kendisi- ne veriien 'teblığ görevi' gereği,ör- güte taban oluşturmak amaayla U- gilendiği kişilereörgütün propagan- dasını yapmış, kendi evinde \e Bo- tan Kitabevi'nde örgütsel dersler vermiştir'' denıldı. İddianamede, davanın diğer sa- nıklanndan Mehmet Tahır Yoğ- ruş'un da örgütün Siirt sorumlusu Kazun Uysal'dan etkilenerek örgü- te katıldığı ifade edildi. Sanık Yoğ- ruş'un örgütsel derslerin verildiği toplannlara katıldığı ve bu toplan- tılarda Hizbullah'ı över nitelikte teyp kasetlerinin dinletildiği vur- gulanan iddianamede şu görüşlere yer verildı: "Sanık daha sonra tebiğ görevi ahnış taban otuşturmak için kom- şulan ve yakmlanna örgütün pro- pagandasuıı yapmışür. E\inde dû- zenlediği örgütsel toplantüaria ve faaliyetleriyie ilgili olarak sorumlu olduğu şahsa rapor vermiş, evinde yapüan aramalarda "Ey tslam Gençhğı ve Andımız" başlıkh do- kümanlar ele geçirümiştir.'7 Iz- mır"uı Çeşme ilçesme bağh Alaça- tı Beldesı Germıyan Köyü Ilköğre- tım Okulu'nda öğretmenlik yapan Yaşar Yavuz hakkında "Hizbul- lah'a yanüm ve yatakkk ettiği'' ge- rekçesiyle dava açıldı. Yavuz hak- kında haznianan iddianamede, ör- güte yönelik operasyonlar kapsa- mında Erzurum'da yapılan soruş- turma sırasında Nannan ilçesinde elde edilen belgeler arasnıda sanı- ğa ait bir mektubun bulunduğu be- lirtUdi. tddıanamede, Yavuz'un da- ha önce öğretmenhk yaptığı Kuru- çalı Köyü'ne komşu Kurudere Kö- yü Camii tmamı Ömer Şahinog- fu'na yazdığı mektupta örgütün propagandasnıı içeren sözler yazıl- dığı bildirildi. Sanığın TCY'nin 169. maddesi gereğince 3 yıldan 5 yıla hapis cezası istemiyle yargı- lanması istendi. Denizh'de yakalanan ve tutuklu bulunan Mahmut Demirel, Meh- met NuriÇefik,HaH Çeöi, Abdırf- variDurmaz,ResulSevim,lbrahmı HaUDurmaz ve Van'ın Erciş ılçe- sınde tutuklanan Mnstsfiı ve Ah- met Bağ hakkında hazırlanan iddi- anamelerde ise örgüt üyesi olduk- lan, camilerde öğrencilere Kuran dersi adı altında Hizbullah propa- gandası yapüklan iddiasıyla hakla- nnda 15 yüa kadar hapis istemiyle dava açıldı. Tutuklu 9 sanık önü- müzdekı günlerde Izmir DGM'de 3 ayn davada yargılanacaklar. Mardın Emniyet Müdürlüğü yet- kihlerinin yaptığı açüdamalara gö- re Merkez Kızıltepe ve Midyat ile Nusaybin'de Hizbullah'a yöneük operasyonlarda örgüte özgeçmiş verdikleri ve örgüt adına çahşma- larda bulunduklan gerekçesiyle 16 kişi gözaltma alındı. Gözalona ah- nanlardan HıdD-Eren,Mehmet Nur Yalcın, Ahmet Bayır, Behçet Dağ, Abdnkabbar Doğan,Cemal Yalçm, Mahmut Turgut, Seyfettin Ağır- man ve Mehmet Kardeş sorgula- malannın ardından tutuklandılar. Mehmet Kardeş'in Nusaybin'deki evinde yapüan aramada 1 adet el bombası bulundu. En özeOeştirmed ANAP-DSP 15 yıllık süreçte, en faz- la özelleştirme, ANAP- DSP-DTP koalisyonunun bulunduğu 55. hükûmet dönemınde yapıldı. 55. hükümet, 1998 yılında 1985'ten bu yana en fazla özelleştirmenin yapıldığı 1995 yıhnı ikiye katladı. Halen özelleştirme kap- samında 74 kuruluş var. Bunlardan 24'ünün satış sözleşmesı imzalanma asamasında bulunuyor. IMF'yle yapılan stand- by'la DSP-ANAP-MHP hükümeti, Telekom, GSM lisans satışlan, enerjı iha- leleri de dahil 2000 yılın- da nakit 7.6 milyar dolar- hk saüş yapacağını taah- hüt etti. Hükümetın sunduğu ni- yet mektubuna göre, 2001 yıhnda da 6 milyar dolar- lık satış yapılması için ikinci programı gözden ge- çtrmesi sırasında IMF'yle yeni bir grup özelleştirile- cek şirket behrlenecek ve bunlar üçüncü gözden ge- çirmenin koşulu olarak özelleştirme kapsamına Ağustos 200 l'e kadar alı- nacak. Stand-by'a göre 2003 yılmda da 4 milyar dolar- lık satış yapılacak. Safaş geürieri nerede Idare, özelleştirme uy- gulamalan için denetim, danışmanlık firmalanna, ihale ilanlanna, reklam ve tamtıma, İMKB'de hisse senedi ahmına 1986-1999 döneminde toplam 223 milyon dolar harcıyor. 130 milyon dolan faiz olmak üzere toplam 615 milyon dolarborç ödemelerine gi- diyor. ÖlB için de 38 milyon dolar harcanıyor. Özelleş- tirme sonucunda işini kay- bedenlere, erken emekli olanlara, tazmmat ve sos- yal yardım Tammı ödeme- leri olarak ise 140 milyon dolar aynhyor. Idarenin özelleştirme ve özelleştirilecek kuruluşla- nn gelirlerinden sağladığı 6.5 milyar dolann ancak 1 milyar 527 milyon dolan Hazine'ye aktanlabiliyor. özelleştirme kapsamın- daki kuruluşlara ise 2 mil- yar 777 milyon dolar ser- maye iştiraki, 631 milyon dolar kredi biçiminde borç olarak veriliyor. Ancak idare, özelleştir- me kapsamındakı kuruluş- lara venlen borcun anapa- rası olarak 12 milyon do- lar, faizi için ise 14 milyar dolar alıyor. Bu kuruluşlann faali- yetlerinden ise temettü ge- liri olarak 1.7 milyar dolar sağlıyor.