Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ŞUBAT 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOM / ekonomi(« cumhuriyet.com.tr 13
Trilyonluk borçlanyla gündeme gelen belediyeler, kaynaklannı yandaş firmalara aktanyorlar
Halka cteğiL, şirkedere hizmetFATMAKOŞAR
HAZALATEŞÇAKIR
Trilyonlarca liralık borçlanyla günde-
me gelen belediyeler, kamusal hizmet
alanlannı özelleştirerek taşeron firmala-
ra yaptınrken fatura yurttaş ve çalışana
çıkıyor. Yoksullaşmalan kamuoyunda tar-
oşmalara neden olan belediyelerin hizmet-
leri ve yatınm ihalelerinin siyasi yandaş
ve yakınlara büyük rant kapılan açtığı
ise göz ardı ediliyor. Millıyetçi-ANASOL
hükümeti tarafından "reform" olarak su-
nulan Yerel Yönetimler Yasa Tasansı da
"işletmeci beledheciliğin" önünü açar-
ken ulaşım, su, kanalizasyon, çöp gibi
kentsel hizmetlerin piyasa ölçütleri için-
de yürütülmesini hedefieyen düzenleme-
ler getiriyor.
Gelirlerinin büyük bir kısmını, hizmet-
leri kendi olanaklannı kullandırarak iha-
le ettikleri yandaş firmalara "yediren"
belediyeler, yatınmlar için Belediyeler
Fonu'ndan îller Bankasf naaktanlan pa-
yın giderek azalması sonucunda mali sı-
kıntıya girdi. Bu doğnıltuda kaynak ara-
yışına giren belediyeler, Dünya Banka-
sı'yla yaptıklan anlaşmalarda, dış kredi
kullanmak için •"hiznıetleriözeueştinne"
taahhüdünde bulunuyorlar. Bır yandan
aldıkları dış kredıyı taşeron firmalan
"besJemek jçin kuUanan" belediyeler, di-
ğer yandan da dış kredi alabilmek için bir-
likte çalıştıldan taşeron finna sayısını gi-
derek arttınyorlar. Bu gelişmeler sonu-
cunda "çıkmaza giren" çok sayıda bele-
diyenin onlarca taşeron firmayla iş yap-
üğı belirtiliyor.
Bursa Büyükşehır Belediyesi, Çeşme-
Alaçatı Belediyeleri Birliği, Antalya Bü-
yükşehir Belediyesi başta olmaküzere çok
sayıda belediye, Dünya Bankasf na ver-
'Yerel yönetimler denetlenmiyor'
Belediyeler mnt kcıpısı oldu
Ankara Büyükşehir Belediyesi
CHP'li meclis üyesi Muhsin Eren,
belediye başkanlannın
"hegemonyasında", yandaş
firmalara rant kapısı olan
belediyelere denetim sistemi
getirilmesi gerektiğini söyledi.
Eren, Avrupa ülkelerinde srvil
örgütlerin de yer aldığı belediyeleri
ömek verirken, Türkiye'de ise
belediye meclis üyelerinin bile
belediye başkanlannı denetim
yetkisi bulunmadıgını ifade etti.
Muhsin Eren. imardan yatıran
ihalelerine kadar birçok alanda,
belediyelerin siyasi görüşlerine
yakın firmalara iş vermesini
eleştinrken "ÖzeUikle esld RP,
bugünkû Fazüet Partffî başkanlar
dikleri taahhütler doğrultusunda çeşitli
hizmet alanlannı özelleştirirken Ankara
Büyükşehir Belediyesi'nin birlikte çalış-
tığı şirket sayısının 14'e çıküğı vurgula-
nıyor.
Kaynaklar yandaşlara
Belediyelerin taşeron firmalara temel
hizmet alanlannı terk etmesi, yüksek ver-
giler karşılığında giderek kalitesi düşen
bir hizmetle karşı karşıya kalan yurttaş-
lan mağdur bırakırken fatura çalışana da
çıkıyor. Belediyeler, çalıştırdıklan işçile-
ri sendikasızlaştırmak için elllerinden ge-
bunu işbaşına geklikleri günden beri
yapular. Denetim oimadığı için rant
febefesi egemen oldu. Savnıkluklar
da kontrol edilmiyor*'
değerlendırmesini yaptı.
Eren, Yerel Yönetimler Yasa
Tasansf nın 4. maddesinde
seçmenin başvurusuyla ilgili
sınırlama getirildiğine dikkat
çekerek "Tasanda seçmenin
başvurtı oranmın İçişleri
Bakanbğı tarafından
belirieıunesi öngörülüyor.
Oysa demokratik kaühmcıhk
ilkesine göre, ne kadar seçmenin
nasıi başvuracağmın her yerel
yönetim çerçevesindeki haikm
kendisinin beiuiemesi gereldyor*
diye konuştu.
leni yapıyorlar.
Son olarak Ankara Büyükşehir Bele-
diyesi'nin sürücü alırken çeşitli oyunla-
ra başvurduğu bildiriliyor. Söz konusu
belediyenın BUGSAŞ adlı bir fırmaya
aldığı işçileri Ankara'nın taşımacıhğını
yapan EGO'ya transfer ettiği ve burada-
ki sendikalı işçileri işten atmaya hazırian-
dığı vurgulamyor.
Bu arada, Genelkurmay Başkanlığı'nda
ırtıcaya karşı kurulan Batı Çalışma Gru-
bu'nun, 1997 yılmda Ankara Belediye
Başkanı MeBh Gökçek'in usulsüz ihale-
leri, köktendinci vakıflar, kurslar, yurtlar
Beşiktepe tasarıyı değerlendirdi
'Yağmakunateşvik ediliyor
y
Türk Mühendıs ve Mimar Odalan
Birliği (TMMOB) Ikinci Başkanı
Celal Beşiktepe, küreselleşme adı
altında sürdürülen özelleştirmeyle
kentsel yaşamın her alanının yağma
ve soyguna açıldığını belirm".
Tasannın temel kent hizmetlerinin
özelleştirilmesinin önünü açtığına
dikkat çeken Beşiktepe, yerel
yönetimlerin merkezi politikanın bir
aracı haline geririldiğini de ifade
ederek "Kamu arazUerinin
belediyelere devriyle de yerel
yönetimler eüyle yağma teşvik
ediliyor. İçme suyu. kanalizasyon,
ulaşım, çöp gibi kamusal kent
bizmetleri bir avuç vurguncuya
peşkeş çeküiyor" dedi. Beşiktepe,
Yap-lşlet-Devret Yasası'nda yapılan
ve Kuran kurslanna aktanlan belediye
kaynaklan gözalnnaahnmışü. Gökçek'in,
belediyenin önemli yatınm projelerini
eski Refah Partisrne yalon firmalara ver-
diği gözler önüne senlmişti.
Türkiye Belediye-lş Sendikası Genel
Başkanı Nihat YurdakuL Ankara Beledi-
yesi'nden 400 sendikalı ışçınin atılması-
nm gündemde olduğunu belirterek "Bul-
duklan işçiler. İş ve İşçi Bulmak Kuru-
mu" ndan gelmiyor. Türki>e genelinde sen-
dikasızlaştırma operasyonu sürüyor" de-
di. Türkiye genelinde örgütlü ve 196 bın
üyesi bulunan sendikarun başkanı Yurda-
değişiklikle temel kent hizmetlerinin
"özel hukuk alanına" sokuldugunu
belirterek, Yerel Yönetimler Yasa
Tasansı'yla da söz konusu
hizmetlerin denetimden kaçınlarak
sermayenin talanına açıldığını dile
getirdi. Özellikle metropollerde bir
süredir yürütülen yabancı sermeye
projeleriyle halkın kent hizmetleri
için ödediği ücretin 10 kat arttığına
dikkat çeken Beşiktepe şunlan
söyledi: "Deprem öncesi
hazırhklann merkezi otması gereken
belediyeler, bu uygulamalarla, önlem
almak gücünden uzaklaşıyor.
Kamusai aJanlann özeueştnibnesinin
bedeiini 17 Ağustos'ta ödeyen
Marmara halkı yeniden felaket
ortanuna sürüklenryor."
kul, hemen her belediyenin birlikte çakş-
üğı 20-30 fırması olduğunu belirterek, bun-
lann siyasi yandaş ya da akraba olduk-
lanna dikkat çekti. Yurdakul, "Buşirket-
ler arka bahçede. Belediyelerin kaynak-
lan buraya akryor. Üsteİik bu firmalar,
belediyelerin araçlannı ve akarvakıtian-
nı kullanarak iş yapıyoriar. Çalıştınlan
işçilere de beledh elere > üksek ücret ayır-
dıklarını gösterdikleri halde düşük ücret
verijorlar. Türkiye'nin işsiztik sorununa
böyleçözüm bubmavız" dıye konuştu Yur-
dakul, hizmet kalitesinin de giderek düş-
tüğünü dile getirdi.
Beledîyenin kaynakları kalchrıma, camiye
• Ankara Büyükşehir Belediyesi
Mamak çöplüğünün kapatılmasına
1 milyon lira ayırırken Hacı Bayram
Camii'nin çevre düzenlemesine
5 trilyonluk kaynak aktaracak
Ankara Büyükşehir Bele-
diyesi 2000 yılı yatınm he-
defînde sadece kaldınmlan
yendemek:için 7.5, HaaBayt
ram Camii'nin çevre düzen-
lemesı için de 5 trilyonluk
kaynak ayırdı. Öte yandan,
Mamak çöplüğünün kapa'-
tılması için sadece 1 milyon
lira vermeyı öngören beledi-
ye, Sincan çöplüğünün ısla-
huîa kaynak ayırmadı. Bele-
diyenin, kârh ihalelerini yan-
daşı kuruluşlara verdiği bil-
dirilirken, Anakent Beledi-
ye Başkanı Meiih Gökçek
hakkında daha önce de be-
lediye işlerinde dinci vakıf-
larla işbirliği yaptığı yönün-
deki haberler üzerine ince-
leme başlatılmıştı.
Öte yandan belediye ge-
nel bütçe vergi tahsilatından
25 triryon, Ankara genelin-
de vergi gelüierinden de 230
trilyon lira gelir elde etme-
yi planlıyor.
Belediyenin bütçe kalem-
leri arasmdayüzde23.13'e
sahip olan cari harcamalar
için 78 trilyon 690 milyar
709 milyon, yaünm için 149
triryon. borç ödemeleri (trans-
ferler) için de 111 trilyon li-
ra öngörüldü. Toplam 340
triryon 282 milyar liralık kay-
nak ıçinden Hacı Bayram
Camii'nin çevre düzenleme-
si için 5 trilyon lira kaynak
aynldiğı öğrenıldi. Bu ara-
j&,'7iö^öır çevnyi tehdir
eden Mamak çöplüğünün
kapatılması için ise sadece 1
milyon lira kaynak öngörül-
dü. Sincan Çadırtepe çöplü-
ğünün işlevsel hale getirilme-
si için ihtiyaç bulunan 4 tran-
sör istasyonu için ise kay-
nak aynlmadı.
Anakentbelediyesinin ge-
nel bütçe vergi tahsilatma
ilişkin yüzde 5 oranındaki
payı da 25 trilyon lira. Ayn-
ca belediye Ankara genelin-
de bütçe vergi gelirlerinden
de 230 trilyon lira gelir elde
etmeyi planlıyor.
Hukuk dışı
uygulamalar
Ankara Anakent Beledi-
ye Başkanı Gökçek'in gö-
reve geldiği günden bu ya-
na, kent sakınlenrun temel gi-
derlerine enflasyonun üzerin-
de arüşlaryapıldı. Doğalgaz
abonelik ücretleri artnnlırken,
kullamm ücretlerinde de ya-
sal düzenlemelere aykın ola-
rak fahiş fıyatlar öngörüldü.
BOTAŞ'la yapılan anlaşma-
lar göz ardı edilerek, doğal-
gaz abone sayısı büinçsizce
arttınldı. - • Çalışanlannı taşeronlaşürma girişimlerini sürdüren birçok belediye, işçilerinin maaşlanm ödemezken denetim mekanizması işlemiyor.
Hazine yükü üstlendi iç borç stoku arttı
Devlete 1.4
katrilyonluk borç
Belediyelerin, garantüi dış borç-
lanru geri ödeyen Hazine'ye top-
lam 1.4 katrilyon lira borçlu çık-
üklan bildirildı. Hazine'nin garan-
tili dış borçlar nedeniyle tüm ku-
ruluşlardan vadesi geçmiş toplam
alacağının 1.7 katrilyonu buldu-
ğu kaydedildi. Hazine'nin beledi-
yelerin borçlarmı üstlenmesi iç
borç stokunu arttırdı.
Hazine, 1992 yılından bu yana
KİT'ler, belediyeler, üniversite-
ler, fonlar ve benzeri kuruluşlaraı
ödeyemediği garantili dış borç-
lan. daha sonra bu kuruluşlardan
tahsil etmek üzere kendisi öder-
ken. finansman sıkmtısı içerisin-
dekı kuruluşlann büyük bolümü-
nün Hazine'ye olan borçlarmı
ödemediği kaydediliyor. Hazi-
ne ' nin şimdiye kadar bu kuruluş-
lann toplam 5 milyar 458 milyon
dolarlık dış borcunu ödediği be-
lirtiliyor.
Hazine'nin 1992-1999 yıllan
arasında 3 milyar 481 milyon do-
larlık dış borcunu ödediği beledı-
yelerden 1999 yılı sonu itibany-
la tx^ılam 1 katrilyon 398.8 trilyon
liralık alacağı bulunduğu kayde-
dılı>or. Vadesi geçen alacaklan-
nm 782 trilyon lirasını Ankara
Büyükşehir Belediyesi ve bu be-
lediyeye bağlı ASKİ ve EGO ku-
ruluşlannm borçlan oluşturuyor.
Hazine'nin şimdiye kadar An-
kara Büyükşehir Belediyesi'nin 1
milyar 698 milyon dolarlık dış
borcunu ödediği bildirilirken, Iz-
mir Büyükşehir Belediyesi ve bağ-
lı kuruluşlarmdan 249 trilyon li-
ra, tstanbul Büyükşehir Belediye-
si'ne bağh ISKİ ve İGDAŞ'tan
toplam 179 trilyon lira, îzmit Bü-
yükşehir Belediyesi ve İZGAZ'dan
toplam 187 triryon lira vadesi geç-
miş alacağı olduğu bildiriliyor.
Borçlu belediyeler
Hazine'ye bu kapsamda borç-
lu olan belediyeler arasında Ga-
ziantep, Konya, Mersin, Antalya,
Adana büyükşehir belediyeleriy-
le, Alanya, Yozgat, Adapazan,
Menemen, Bafra, Iskendetun be-
lediyeleri de yer ahyor. Hazine'nin,
ödediği garantili dış borçlar nede-
niyle KJT'lerden olan vadesi geç-
miş alacağı ise özelleştinne kap-
sammdaki kuruluşlarla birlikte
165 trilyon liraya ulaştı. Hazi-
ne'nin bu nedenle üniversiteler-
den 24.9 trilyon lira, fonlardan 67
trilyon lira alacağı bulunuyor.
Ziraatçılar siyasileri uyararak çözüm beklediklerini söylediler
lZMİR(CumhurryetEgeBü-
rosu) - Türk çiftçisinin uygula-
nan yanlış pohtikalar sonucu if-
las noktasına geldiği bildirildi.
Yetkililerin yanlışlarda ısrar et-
meleri halinde, yabancı ülke çift-
çilerinin Türk tanm sektöriine
hâkim olacağı beürtilerek "Ya-
şadığımız süreçte yabancı çiftçi-
ler, Türk çiftçisinin topraklannı
da alma noktasına gelecekler.
Türktanmı bir darbogazdan ge-
çiyor. Bu darboğazı çıkmaz sokak
haline gerirmemek için çözüm
üretümeh'" görüşlerine yer veril-
di.
Izmir Ziraat Odalan îl Koor-
dinasyon Kurulu toplantısına ka-
tılan Izmir ve ilçelerinin ziraat
odalan başkanlan, Türk tanmı-
nm yaşanan süreci en az zarar-
la geçirmesi için, Tanm Bakan-
lığı, üniversitelerin ilgili bölüm-
leri ve ziraat odalan olarak bir
araya gelinmesi gerektiğini be-
Urttiler. Sorunlann kısa ve uzun
vadeii olarak ele alınması ge-
rektiğini vurgulayan çiftçiler,
"Çiftçiye daha fazla kaynak ge-
rekiyor. Krediler kesilir ve faiz
oranlan düşürülmezse çıkmaz
sokağa girilecektir. Ürettiğûıi sa-
tan. ancak parasını alamayan
binlerce çiftçi \ar. Çiftçinin su--
iflas noktasına geldi'
Sevgi Özel Sağlık Hizmetleri AS hisselerine gözaltı
Hisse satışında sorun çıktı
İSTANBUL(AA) - Tekstü Bankası'mn
sahibı bulunduğu 250 milyon lira nominal
değerli Sevgi Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş.
hisse senetlerinin bir bölümünün satışmda
sonm çıktı. SPK Başkanı
Prof Dr. Muhsin Mengütürk imzasıyla
Borsa'ya gönderilen açıklamada, Tekstü
Bankası'mn, elindeki 250 milyon lira
nominal değerli Sevgi Özel Sağlık
Hizmetleri hisselerinin İMKB'de satışı için
izin talep ettiği belirtildi.
Açıklamada, ileride Muzaffer Menner, Aks
Menkul Değerler A.Ş. ve banka arasında
rehne ve taahhütnamelerin içeriğine ılışkın
ortaya çıkabılecek taleplerin ve Muzaffer
Mermer'in Istanbul 5. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde Aks Menkul Değerler,
banka ve ÎMKB Takas ve Saklama Bankası
A.Ş.'ye karşı hisse senetlerinin devir ve
teslimi amacıyla açtığı davanın sonucunda,
hisse senetlerinin aynen teslüninin kabul
edilmesi halinde, İMKB'de yapılacak
satışın hukuki ve cezai tüm
sorumluluğunun bankaya ait olacağı
kaydıyla satışın uygun görüldüğü bankaya
bildirildi
ündan para kazananlara birile-
ri dur demett" görüşlennı vur-
guladılar.
Izmir Ziraat Odalan ll Koor-
dinasyon Kurulu Başkanı Reşit
Kurşun. gelir durumu azalan ve
alun gücü düşen çiftçinin tanm-
sal faaliyetlerini sürdüremez du-
ruma geldiğini belirterek "Zi-
raat Bankası 300 dekann üstün-
de tarlası olan çiftçiye kredi ver-
meyeceğini açıkladı. Böyle bir
oluşum çiftçiyi özel bankalara ve
tefecinin eline düşürecektir. Biz
çiftçinin sattığının parasını ala-
bilnıesini ve üretim için düşük
faizli kredi verilmesini sa>ıuıuyo-
nız. Söylediklerimizi de\'let yet-
kilileri uygularsa çiftçi ayağa kal-
kacaknr. Aksi Türkiye'de tan-
mınbitmesidemektir'' dedi. Kur-
şun, pamuk fiyatrmn 800 bin li-
rayı bulduğunu da söyleyerek
Tariş'in düşük ücretle aldığı pa-
muktan artış oram kadar çiftçi-
ye pay dağıtması gerektiğini vur-
guladı.
IMF'nin tanm ürünlerine yüz-
de 25'ten yukan zam yapılma-
ması yönünde görüş belirttiğini
ve hükümet yetkililennin de bu
doğnıltuda davrandıklannı beür-
ten Reşit Kurşun, "Üreticinin
kullandığı mabsemeleryüzde 100
oranında artıyor. Bu olgu gözar-
dı ediliyor" dedi.
ÇİFÇİDOSTU
SADULLAH USUMİ
Tarımda Reform'
Aldatmacası...
Türk tarımı gerçekten büyük bir bunalım içinde.
Hele geçen yıl tanm ürünlerinin maliyetinin çok al-
tında satılması, üstelik paralarının aradan 6 ay
geçmesine rağmen hâlâ ödenmemiş olması çift-
çiyi tam bir ekonomik krize soktu. Çoğunu iflas teh-
likesi ile karşı karşıya getirdi.
Bu nedenle, tanm kesimini düzlüğe çıkaracak
önlemlerin alınması kaçınılmaz hale geldi.
Nitekim, bu gerçeği gören ve zaman zaman di-
le getiren Tanm Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp ile
Sanayi Bakanı Kenan Tannkulu tarıma biraz ne-
fes aldıracak bazı girişimlerde bulundular. Bu ko-
nuda yaptıklan konuşmalar basına da yansıdı.
Ancak, IMF'nin önerileri ortalığı karıştırdı.
IMF tanma yapılan desteğin kesilmesini ve bu-
nun da bir sistem değişikliği ile sağlanmasını isti-
yordu. Aksi halde, Türkiye ile anlaşma imzalanma-
yacak, kredi de verilmeyecekti.
Bu çok açık bir tehditti...
Ne yazık ki Ecevit hükümeti bu tehdide karşı ko-
yamadı. Sistem değişikliği ile ilgili daha önceki
hükümetler döneminde başlatılan çalışmalara hız
verildi.
• • •
Tanm reformu adı aslında biraldatmaca... Zira,
biraz incelendiği zaman hazırlandığı bildirilen re-
formlar, tarımın kalkınmasına yardımcı olmaya-
cak, tam tersine çökmesine yol açacaktır.
IMF'nin bu konuda yaptığı baskıları Türk çiftçi-
sine kabul ettirmek zor olduğu için elbirliği ile bir
çözüm arandı. Tarımı yok edecek sisteme "Tanm
Reformu" adı verildi. Ve.. bugünkü sistemin de-
ğiştirileceği, yerine çiftçiyi doğrudan destekleye-
cek bir modelin getirileceği açıklandı.
Çiftçiye doğrudan yapılan desteğe hiç kimse kar-
şı çıkmaz. Ama, bugünkü sistemin kaldınlmasını
da hiç kimse izah edemez. Zira bugünkü sistemin
temel taşları KİT'ler ve KlK'lerdir. Bu kuruluşlar
hükümetlerin ters tutumlarına rağmen çiftçinin
özel sektör tarafından sömürülmesine az da olsa
engel olabilmektedir.
TARİŞ, ÇUKOBİRÜK, ANTBİRLİK, FİSKOBİR-
LİK, TRAKYABİRLİK gibi KİT'ler... TEKEL veTMO
gibi KlK'ler devre dışı bırakıldığı anda, çiftçiyi ko-
ruyacak kurum kalmayacağı için bazı özel sektör
kuruluşları tarım kesiminin iliğini kemiğini sömü-
recek, bugünkünden beter edecektir...
Ayrıca, bugünkü sistemin varlığı, çiftçinin doğ-
rudan desteklenmesine engel değildir... Hatta,
desteğin dağıtımında yardımcı olabilir.
Özel sektörtemsilcileri 25, belki de 30 yıldan be-
ri tarımsal KlT'lerin, KlK'lerin yok edilmesi için
amansız bir mücadele veriyor. Bugüne kadar bir
sonuç alamadılar. Ama, şimdi dış güçlerle işbirli-
ği yaparak amaçlanna ulaşacaklar.
• • •
Hükümet eğer çiftçiyi düşünmüş olsaydı, dış
kaynaklı önerileri dikkate almaz.. öncelikle tanm- ı
sal KfTferl ve KfK'teri güçlendirirdi. = '= ' '
Doğrudan destekteme modeli çiftçiye biraz ra-
hatlık verir ama sömürülmesini önleyemez. Örne-
ğin, hükümet herhangi bir ürüne 200 bin lira fiyat
verse bile, piyasalarda güçlü rekabet ortamı ya-
ratacak tarım satış kooperatifleri yoksa, tüccar
aynı ürünü 80 ile 100 bin lira eksiğine alabilir.
Böylece, devletin çiftçiye doğrudan yaptığı des-
tek de dolaylı olarak tüccarın kasasına akacaktır...
Eğer, tarım reformu adı verilen IMF önerileri ka-
bul edilirse sonuçta karşımıza şöyle bir tablo çı-
kacaktır:
1. Tanmda üretim daha da düşecek.
2. Ihracatımız tamamen duracak.
3. Tarım ürünleri ithal eden bir ülke haline gele-
ceğiz.
4. İç pazarlarımız yabancı ürünlerte dolup taşa-
cak.
5. Halkımız Amerikan buğdayından yapılmış ek-
mekleri yiyecek.
6. Tekstil fabrikalarımız ithal pamukla çalışacak.
7. Çayımızı Fransız şekerleri ile içeceğiz.
8. Tatlılarımızı Güney Amerika'nın kamış şeker-
leri ile yapacağız.
9. Etimiz Amerika veAlmanya'dan; sütümüz.te-
reyağımız, peynirimiz, yoğurdumuz Hollanda'dan
gelecek...
10. Kırsal alanlarda açlık, işsizlik artacak.
11. Istanbul, Ankara, Izmir, Antalya, Bursa, Ada-
na gibi büyük şehirlerimize göç hızlanacak...
12. Sigaralanmız zaten Amerikan, Ingiliz ve Fran-
sız şirketlerinden... Geriye ne kaldı ki?..
Hatalı banknotlar değiştirilecek
10 ıııil\ oıılıık
banknodarda hata
ANKARA (Ctımhuriyet
Bürosu) - Geçen yıl
tedavüle çıkanlan 10
milyon liralık
banknotlann bazılannda
hata olduğu tespit
edilirken. bunlann
değiştirilmesi için
çalışmalara başlandı.
Dolaşmıa 5 Kasırn
1999'da çıkanlan 10
milyon liralık
banknotlann
bazılannda, gerekli
güvenlik unsurlannm
bazı özel koşullarda
kaybedildiği belirlendi.
Merkez Bankası'na,
bankalar, finans
kurumlan ve emnıyet
birimlerinden ulaşan
bazı gerçek 10 milyon
liralık banknotlarda,
mor ötesi ışık altmda
kırmızı yansuna \eren
meşale desenlen rfe
Atatürk imzasının
bulunmadığı tespit
edildL
Yapılan incelemeler
sonunda söz konusu
güvenlik unsurunun.
bazı özel koşullarda
kaybedildiğinin
belirlenmesi üzerine,
Merkez Bankası
öncelikle bundan
sonra basılacak
banknotlarda söz konusu
güvenlik unsurunun
kaybolmasını önleyici
tedbirler aldı.
Dolaşımdaki hatalı
banknotlar ise
değiştirilecek.
Merkez Bankası, söz
konusu banknotlara
ilişkin bankalara
göndeTdiği yazıda,
güvenlik unsuru eksik
banknotlann ulaşması
halinde, diğer
güvenlik unsurlannın
tamam olup-olmadığımn
incelenmesini istedi.
Merkez Bankası,
yapılan inceleme
sonunda gerçekliği
belirlenen banknotlann,
değiştirilmek üzere T.C.
Merkez Bankası
şubelenne
ulaştınhnasmı, banka,
finans kurumlan ve
emniyet birimlerine
bıldırdı.