17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ARALIK 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Zonguldak Valisi, 1 Aralık eylemine katılanlar için suç duyurusu yapacak 3 bin memııra sonıstıırma AIİAYAROĞLU ZONGULDAK-Yurtgenelinde 1 Ara- lık'ta yapılan eylemler kapsamında Zon- juldak'ta eyleme katıJan yaklaşık 3 bin memur hakkında idari soruşturma başla- <ıldı. Eylem günü kentte "gizii skryöne- üm'' uyguladığı belirtilen Vali İsmet Me- «iıı'ın memurlar hakkında cumhunyet savcılığına suç duyurusunda bulunacağı ©ğrenildi. Metin'in daire müdürlerine **soruştunna dosyalan ve eylemci me- muıiann adlannm" en geç bir hafta için- d e elınde olmasını emrettığı ıleri sürüldü. Hükümetin 2001 yılı bütçesini ve me- rnurlara öngörûlen yüzde 10'luk zamrru protesto etmek için 1 Aralık'ta yurt ge- aelındekı eylemlerin Zonguldak bölümü *trajedi"ye dönüştü. 188 kamu emekçi- sınin gözaltına aluıdığı kentte garnizon komutanlığındaki karargâhtan telsızle emir veren ve kentte "gizh' sıkryönetim" ilan ettiği belirtilen Vali Ismet Metin'e toplumun her kesiminden tepkiler sürü- yor. Emek Platformu yöneticileri, Zon- guldak'ta 1968 yılında jandarmanın en son Kozlu maden işçilerinın eylemını bastırmada görev yaptığını, bu eylemden sonra, 1990 "büyük madenci grevi" de dahil hiçbir toplumsal harekette görev- lendirilmedığıne dikkat çekerek Metin'in tavnnı "skandaT olarak nitelediler. tşçi Partisi ll Başkanı Niyazi Işık da dün düzenlediği basın toplantısında Vali Metin'in, kömür mafyasına karşı göster- diği hoşgörü ve ilgiyi kamu emekçileri- ne göstermemesinın emek düşmanlığın- dan kaynaklandığını belirtti. Zonguldak'ı "emeğin başkenti, demokrasinin beşiği" olarak nıteleyen Işık şöyle konuştu: "Sayın vali neyi ispadamak istedi? Biz- zat emniyet gûçlerinin başmda hareket ederek iş bırakma eylemine katüacak emekçileri işten ararmakla tehdit etmiş, gözaltına aldırmışnr. Sayın VaU Turk Si- lahb Kuvvetieri'nin Zonguldak'taki ka- rargâhmdan eylemin engeDenmesini yö- netmiştir.Öyle bir hava yaratmışür Itisan- ki eylemi yapacak emekçiler değil de bu ülkenin düşmanlandır. Sayın vaii 'emeğin başkenti Zonguldak'm demokrasinin be- şiği olduğunu unutmuştur. Hassasryetin çokyüksekolduğuZonguldak'ta \aü Me- tin'in jandarmaya görev vermesi çok teb- Mketi bir gjrişinıdir.'' Öte yandan en fazla gözaltının Zon- guldak'ta yaşanması nedeniyle KESK'e bağlı kamu sendikalanmn genel merkez yöneticileri dün Karadeniz Ereğli ve Alaph'da gözaltına alındıktan sonra ser- best bırakılan emekçilerle görüştüler. Sendika yöneticileri Vali Ismet Metin'in tavnnı protesto ettiler. Memuriara suç duyurusu Bu arada eyleme katılan 3 bin memur hakkında idari soruşturma başlatan Vali Ismet Metin'in memurlann dosyalannın ve adlannın en geç bir hafta içinde elin- de olmasını emrettiği öğrenildi. Metin'in cumhuriyet başsavcılığına suç duyuru- sunda bulunacağı öne sürüldü. Anket tepkisi ANAP: MHP aynaya baksın ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - ANAP Genel Başkan Yardımcısı Selc.uk Pehlivanoğlu, affın çeşitli siyasilerin yaklaşımlarından dola- yı sosyal problem haline geldiğini ifade ederek, "Gelecek hafta, bu af mesdesinin sonuçlanacağını umu- yoruz" dedi. Partısının af tartış- malannın dışında olduğunu belir- ten Pehlivanoğlu, "Asılmutabaka- ta varması gereken MHP ve DSP'dir" dedi. MHP'nin delege düzeyinde yaptırdığı ankette ANAP'ın "mafyayla içli dıs.h par- ti" çıkmasına da tepkı gösteren Pehlivanoğlu, "MHP'H delegelere tavsiyem aynaya bakmalandır" dı- ye konuştu. Pehlivanoğlu, dün partısmm ge- nel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, af tarhşmalan ve son yaşanan ekonomik krizi değerlen- dirdi. Affa karşı olduklannı vurgu- layan Pehlivanoğlu, ancak, çeşitli bazı siyasilerin yaklaşımlarından dolayı bugün affin toplumsal so- run haline geldiğine işaret etti. Ko- alisyon ortaklanrnn, affin çıkanl- ması için uzlaştıklanna dikkat çe- ken Pehlivanoğlu, "Gelecek hafta, bu af meselesinin sonuçlanacağını umuyoruz" dıye konuştu. Ekonomıde son dönemde yaşa- nan olumsuz gelişmelere de deği- nen Pehlivanoğlu, "Telekom ve bankalannözeDeşanlrnelerininge- cikmesi, bazı bankalarda ortaya çı- kan oiayiar, llilddite ihtiyacı duyan bankalar ve bunlara bir de asılsız haberier eklenince güven bunahmı otayor" diye konuştu. Türkiye'nin uyguladığı ekonomik programın IMF ve Dünya Bankası için de bir prestij olduğunu savunan Pehliva- noğlu, gelecek hafta içinde piyasa- lann tekrar normal koşullar seviye- sine geleceğine inandığını söyledi. MHP'nin anketinde ANAP'ıhe- def alan bazı sonuçlar çıktığı anım- satıldığında da Pehlı\anoğlu, "Si- yasilerin dikkat etmesi gereken ana koşuDardan biri, çamur atmak de- ğajşyapmakbr" dedi. MHP dele- gesinin anketinin kendilerini bağ- lamayacağını söyleyen Pehliva- noğlu şu görüşleri dile getirdi: " Eğer MHP'li delegeler, çok me- rakediyoriarsa. onlara tavsiyem ay- naya bakmalandır. Aynaya bakıp da gerçeği göremiyorlarsa, sokağa çıkıp millete kendüeri hakkında ne düşündûklerini sorabilirler.'* Genel Başkan Bozlak: Güven verici politikalar üreteceğiz HADEPmerke&yöneliyor• KapatılanDEP'in eski milletvekili Sakık, artık tek politikalannın Kürt politikası olmadığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-HADEP'in4. Ola- ğan Kongresi'nin ardından partinin sol ittifak arayışlan- nı hızlandıracağı bildirildi. Kapatılan Demokrasi Parti- si'nin eski milletvekillerin- den Sım Sakık, şiddet orta- mında yanlış yapma haklan- nın bulunduğunu, bundan sonra sokağm partisi olacak- larını vurgulayarak "Artık tek politikamız Kürt politi- kası değü" dedi Tabanın şiddet politikala- nnın terk edilmesinden yana olduğuna dikkat çeken eski DEP milletvekillerinden Se- dat Yurttaş da, HADEP'in değişim isteğinde kararlı ol- duğunu, yeni yönetime des- tek vereceklerini söyledi. Politika merak konusu HADEP'in 4. Olağan Kongresi'nin ardından par- tinin bundan sonraki politi- kalan merak konusu olurken yeni dönemde partinin de- mokrasi ve banş politikala- nnın sözcüsü olacağı vurgu- landı. Kongrede Öcalan lehine atılan sloganlann belirli ba- zı gruplann tavn olduğunu, bu durumu partiye mal et- menin yanlış olacağını belir- ten HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak'ın "Geçmişte HADEP'in sol ittifak arayışını hızlandıracağı bildirildi. yanhş anlaşılmamıza neden olacak hatalanmız da olabi- ür. Derin bir muhasebatla gûven verici politikalar getiş- tireceğimizden kimse kuşku duymamalıdır" sözlerı de HADEP'in yeni dönemde özeleştiri yaparak daha mer- kezde bir politika izleyebile- ceği yorumlarına dayanak gösterildi. Kapatılan DEP'in eski milletvekillennden Sırrı Sa- kık, HADEP kongresinin çok iyi değerlendirilmesi ge- rektiğini söyledi. Sakık, partinin kendisini. eleştırerek ışe başladığını ve Türkiye'de iktidan hedefle- diğini belirterek "tşçi, me- mur, köylü bütün kesimlerin sorunlannı ele almalıyız. Biz Avrupa'daki gibi sol ittifakı örnek alarak iktidara gehnek istiyoruz. Yoksa mevcut siya- si partilerie bir çözüme ula- şüamaz" dedi. Sakık, böyle bir ortamda siyaset yapmaya çalışan partilerin "Yanlış yapmaya haklan olduğunu" kaydederek şöyle konuştu: "Biz Kûrt sorununu Tür- kiye'nin bûtûnlüğû içinde çözmeliyiz. Çünkü bu sorun Türkiye'nin sorunu. HA- DEP yalmzca bu konuda bi- raz daha duyaru. Biz Kürt sorununu bütünlük çerçeve- sinde çözebiüriz inancuu ta- şıyoruz. Zaten katıhm ortak- üğı belgesinde de (KOB) bu konuda hükümler var. Tür- kiye bu sorununu çözerse AB konusu da daha rahat çö- zûmlenebiür. Ki bu konu AB'yeginnek için değO, Tür- kiye'nin sorunu olduğu için çözülmehV Bozlak'a destek Bozlak yönetimine her tûrlü desteği vereceklerini belirten Sakık, yeni yöneti- me gelen kadronun "banş ve demokrasi mücadeksini ka- rarhhkla sürdüreceğini'' vur- guladı. Eski DEP milletve- kilerinden Sedat Yurtdaş da, HADEP 4. Olağan Kongre- si 'nin partinin Tûrkiye parti- si olma yönûnde adırn attığı- nın bir göstergesi olduğunu söyledi. Yurtdaş, "Partigeç- mişten bu yana yapamadık- laruu projeler halme getire- rek kamuoyunun karşısma çıkü. HADEP demokratik- leşmenin doğal bir parçası durumundadır. 70 yıldır kangren haline gehniş soru- nun demokratikleşme dışın- da başka bir çözüm yohı yok- tur"dedi. Yurtdaş, önümüz- deki dönemde partinin yal- mzca Kürt sorununu ön pla- na çıkartmaması gerektiğini, bu sorunun diğer konularla birlikte ele alınarak çözûl- mesi gerektiğini söyledi. Meclis, batık bankaları tarbşacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nda, FP'nin batan bankalarla ilgili olarak hükümet hakkmda verdiği gensoru önergesinın öngörüşmeleri yann yapılacak. 2001 mali yılı bütçe tasansmın genel kuruldaki görüşmeleri de gelecek hafta başlayacak. Genel kurulda batan bankalarla ilgili gensoru önergesinin öngörüşmelerinin ardından, dış politika hakkındaki genel görüşme yapılacak. Genel kurul, bu görüşmeler tamamlanıncaya dek çalışacak. Gensoru takvhni beürienecek DYP'nin ekonomik durumla ilgili olarak hükümet hakkında verdiği gensoru önergesinin görüşülme takvimi de danışma kurulu toplantısmda belirlenecek. Genel kurul, çarşamba ve perşembe günleri damşma kurulunun geçen hafta aldığı karar uyannca 13.00- 16.00, 18.00-23.00 saatleri arasmda çalışacak. Genel kurulun çarşamba ve perşembe günkü birleşimlennde TBMM îçtüzüğü'nün değiştirilmesine ilişkin önerinin göriişühnesine devam edilecek. Geçen hafta yapılan görüşmelerde, düzenlemenin 3 maddesi kabul edilmiş, başkanlık divanına sunulan e\Takın profesyonel spikerler tarafından okunmasını öngören 4. madde ise metinden çıkanlmıştı. Adalet Komisyonu'nun çarşamba günü yapacağı toplantıda da Türk Medenı Yasası (Yurttaşlar Yasası) tasansı görüşülecek. Binden fazla maddeden oluşan tasanyla ilgili görüşmelerin uzun bir sürece yayılması bekJeniyor. Hükümet, Medeni Yasa ve Türk Ceza Yasası değişiklikleri gibi reform niteliğindeki temel düzenlemeleri genel kurulda "özel oylama yöntemleriyle'' hızla yasalaştırmayı amaçlıyor. Içtüzûk değişıkliğinin tartışma yaratan maddelerinden biri, genel kurulda üçte iki çoğunlukla alınan karar sonucu özel oylama ve görüşme yöntemlerine olanak tanıyor. Adalet Komisyonu'nda perşembe günü de ceza infaz kurumlan ve tutukevleri personeli eğitim merkezleri yasa tasansı ele alınacak. Sağlık, aile, çalışma ve sosyal işler komisyonunun perşembe günkü toplantısmda da Gözlükçülük Hakkındaki Yasa'da değişiklik yapan tasan görüşülecek. IRMIKIAYDEV ENGÎN [email protected] Hafta boyunca Kıbns üstü- ne yazmışsan, Kürtçe TV tar- tışmalanna bir ucundan sen de katılmışsan, ölüm oaıçlan üs- tünde bıkmadan, ama bıktır- macasına durmuşsan elektro- nik postan da, faks mektupla- n da, üstü pullu, çoğunun üs- tü "Görülmüştür" damgalı mektupların biriktiği posta ku- tun da tıklım tıklım dolar. Ama hele Kürtçe TV bekle- sin; hele 25 yıllık Kıbns kördü- ğümü nasıl olsa daha sürecek, o da beklesin. Bu haftaki seçki, çığlıklardan örüldü. • • • "...Günlerdir yazmaktan, derdimi anlatmaktan derma- nım kalmadı. Gördüm ki ne yazsam, ne desem boş. Ku- laklar sağır, gözler kör! 45 gün oldu ne gözüme uyku, ne bo- ğazıma birlokma ekmekgeçi- Çıglık Çığhga. yor. Duymayanlara sesleniyo- rum! Çocuğunuz var mı hiç? Benim çırpınışlanm sadece bir ananın feryadı de- ğil ki. Bas bas bağınyonım. Kı- zımla beraber diğer tutuklula- n atacaklan hapishaneyi, Sin- can'ı ben de gördüm. Orayı lüks otele benzetenler, birgün değil bir ay değil, onlarca yıl hapis yatacak çocuklann nasıl bir tabuta konulmak istendiği- ni görmüyor mu? Çocuğum bugün 45 gündür aç. Günbe- gün gözümün önünde eriyor yavrum. Diyorlar ki 'Siz nasıl ana-babasınız, çocuklarınıza niye engel olmuyorsunuz, aç- lık grevini bıraksınlar diye niye ikna etmiyorsunuz?' İyi de ben neyapayım? Hangi duvara ka- famı vurayım? Ben çocuğu- mun kapatılacağı hücre dedik- leri yerleri gittim gördüm. Ço- cuğuma ne diyeyim? 'Git kı- zım orada tek başına delir, in- sansızlıktan, hareketsizlikten öl mü diyeyim?' Sen ne diyeyim? Sizlere son bir defa yalvanyorum... Gece gündüz ağlamaktan yo- ruldum. Kulak verin şu anaya, bir dinleyin! Imza: Ümraniye Hapishane- si'nde ölüm orucuna katılan Zeynep Ankan'ın annesi Fat- ma Ankan. • • • Yukandaki'mektup biranne- nindi; dışandan yazılmış. Aşa- ğıdaki mektup iseiçeriden ya- zılmış. Zarfının üstü öylesine kara- lanmış ki, hangi "mapusha- ne"den olduğu anlaşılmıyor. Galiba Ceyhan Hapishane- si'nden. Galiba Mustafa Ön- der'den. Ama yanıldıysam bu- nun bir önemi de yok. Besbel- li ki ölüme yatanlann hapisha- nelerinin birinden. Özenli birel yazısıyla, kâğıdın köşeleri süs- lenerek bir "elveda mektubu". Şiir gibi dize dize, satır satır. Belki de şiir. Geldiği günden beri masamın üstünde ve eli- mi de, gözümü de, yüreğimi de yakıyor. Okuyun: "Hoşçakalın. Hep mektuplanmızın sonu- na yazdık 'hoşçakalın'/anm/z/. Bu kez başa aldık. Çünkü bu mektubumuzu elveda diye noktalayacağız. Evet, biz gidiyoruz, siz hoş- ça kalın I Hoşça kal anam, yâ- rim. Hoşça kal kardeşim, arka- daşım I Hoşça kalın dostlan- mız, hoşça kalın geride bırak- tıklanmız I Hoşça kalın dağlar, ova/ar, sokaklar I Hoşça kal deniz ve gökyüzü I Sen de hoşça kal kâğıt kalem I Yaşam yolunun yeni ufuldanna yelken açıyoruz. Isterseniz yumun gözlerini- zi, tıkayın kulaklannızı... /Ister- seniz duyun izleyin bizi I Sey- redin hücre hücre ehyişimizi I Anlatın çocuklara masallarda, yıldızlar arasından yıldızlar gi- bi kayışımızı.../ Ama önce hoşça kalın.../ Belki son vedaya vakit kalmaz I Belki vedalaşmak dar vakit- lere sığmaz I biz gidiyoruz I Bu bizden size son veda. Elveda..." Vekiller Küba'da ne yaptı? Eski DİSK Genel Başkanı, DSP Istanbul Milletvekili Rıdvan Budak başkanlığındaki TBMM dostluk heyetinin Küba gezisi, daha çok siyasal magazin malzemeteriyle basına yansıdı. Che Guevara posterleri önünde, başta Che bereleri, elde purolaria pozlar verildi. İş bu kadaria kalsa iyi, milletvekilleri de bu ülkeye yolu düşen her turist gibi Che rüzgânna kapılmış diye geçiştirilebilirdi. Ancak özeilikle MHP'li milletvekilleri yoaımlannda biraz ileri gitti. MHP Istanbul Milletvekili Mehmet Gül, Bolivya dağlannda öldürülen Che Guevara'yı "Küba milliyetçisi" ilan ediverdi. "O Küba milliyetçisi, biz de Türk milliyetçisiyiz" dedi. Mehmet Gül, geziye gitmeden önce biraz krtap kanştırsaydı, Che Guevara'nın "milliyetçiliği!" konusunda daha dikkatli yorumlar yapardı. Yurtseverlikle milliyetçiliğin farkını öğrenir, enternasyonalizm konusunda da fikir sahibi olurdu belki. ÖDP Genel Başkanı lifuk Uras, bu yoaımlan "Küba güneşine" bağlıyor ve ekliyor: "Anlaşılan politik turizm her şeyi dejenere ediyor. Küba'nın anti-Amerikan eylemcileri ile Clinton'/ ayakta alkışlayan IMF milliyetçileri karşılaştınlamaz. Türkiye solu 6. Filo'ya karşı antiemperyalist tutum alırken kanlı pazartan yaratanlar hep Türkiye'nin sağcılan olmuştur." Bu geziyle ilgili olarak basına hiçbir ckJdi haber yansımadı. Bu milletvekilleri Küba'da hangi teması yaptı, hangi girişimde bulundu, Türkiye-Küba dostluğu için hangi adımlan attılar öğrenemedik... Apo'nun derisi... Btri politikacı, diğeri bürokrat Birine Abdullah Öcalan'dan "yararlanmak gerektiğini" söyleyen MİT Müsteşan Şenkal Atasagun'un sözleri soaıldu, diğerine cezaevlerindeki ölüm oruçlan. Yanıtlannı aynen aktarryoruz: Osman Durmuş (Sağiık Bakanı): Kullanıp da derisinden ayakkabı mı yapacaksınız? Ali Suat Ertosun (Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü): ölüm oruçlanna katılanlar, birilerince kutlanılıyor. ölenler de kendi istekleriyle ölecek değiller. Bunlar feda edilen kişiler. Çünkü son zamanlarda infaz olayı olmadı. Şimdi bunlar infaza itilen kişiler. Yani, öldürmeyip de kendi iradeleriyle ölmüş gibi yaptınlan kişiler... Rahşan Ecevit'in kader mahkûmları çıktı... Hükümet ortaklan, yaklaşık 1.5 yıllık bir aradan sonra yeniden gündeme getirdikleri af konusunda sıkıntılı. Adalet Bakanlığı bir yasa taslağı hazırladı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit bu taslağı beğenmedi. MHP de, ayn bir taslak hazırladı. Af kapsamına banka hortumculan ve Haluk Kırcı'nın girip ginmeyeceği, affın hangi yöntemle gerçekleştirileceği tartışmalanna bir türlü nokta konulamadı. Bu tartışmalar sürerken MHP Kilis Milletvekili Mehmet Nacar, ilginç bir değerlendirme yaptı. DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit'in affı ilk olarak kader mahkûmlan için gündeme getirdiğini anımsatan Nacar, ekledi: "Rahşan Hanım, bu önerisini 2 yıl önce gündeme getirmişti. Kader mahkûmu olarak tanımlanan hükümlülerin en fazla aldığı ceza 5 yıldır. Türk Ceza Yasası gereğince bu hükümlüler indirimden yararianıp en fazla 2 yıl yatıyorlar. Yani, Rahşan Hanım 'ın kader mahkûmlan çoktan cezalannı çekip çıktılar." Dayakla terbiye MHP Çankın Milletvekili Hakkj Duran, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki bütçe görüşmeleri sırasında Kültür Bakanı Istemihan Talay'a küçük bir sitemini iletti. Duran, Kültür Bakanlığı'nın "ilgisizliğinden" yakinırken yöresinin özelliğini yansrtan "yaren evleri"nin yaşatılamadığını söyledi. Duran, "yaren evleri"nin önemli bir geleneği yansıttığtnı vurgulayarak Ahilik benzeri bir sistemle "terbiye, iyi ahlak" anlayışını yerleştirme işlevinden söz etti. Ancak bazj milletvekilleri, yaren evlerinde "dayağı" semboüze eden törene gönderme yaparak Duran'a laf attı: "Tabii adam döverek terbiyeyi öğreüyorsunuz." MHP'li Duran altta kalmadı: "Adam dövmek de bir terbiye yöntemidir." Yorumsuz... TBMM Genel Kurulu'nda iktidar ve muhalefet "milletvekilleri arasmda sık sık tartışmalar yaşanır. Ancak bu tartışmalarda zaman zaman sataşma boyutunu aşıp hakarete varan ölçüde bir üslup kullanılır. Işte böyle bir tartışmayı tutanaklara yansıdığı biçimiyle yorumsuz sunuyoruz: Yakup Budak (FP Adana): önerge, maddeye nasıl dönüştü Sayın Başkan, renk mi değiştiriyor? Yusuf Kjrkpınar (MHP izmir): Saygısızlık yapma. Şükrü Ünal (FP Osmaniye): Siz saygılı olun. Yusuf Kırkpınar: Çoğunluğumuz var. Şeref Malkoç (FP Trabzon): Çoğunluğunuz var diye mi üst üste... Yusuf Kırkpınar Ayıp, ayıp. Şükrü Ünal: Sen kimi saygıya davet ediyorsun? Yusuf Kırkpınar: Konuşma lan. Şükrü Ünal: Sen konuşma lan. Yusuf Kırkpınar: Bana bak. Şükrü Ünal: Ne varkabadayı mısın sen? Yusuf Kırkpınar: Kabadayı sensin lan. Tûrey Köse, Ayşe Sayın, Sebahat Karakoyun, Emine Kaplan, Bülent Sanoğhı [email protected]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle