Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
^RALIK 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bilgin ailesi, Selanik'te yayımlanan Yeni Asır'ı Izmir'e taşıyarak Türk basın dünyasına adım atmıştı
Basında gelenekleribozdu• Atadan gazeteci olan Dinç
Bilgin, Yeni Asır'ın mirası
iizerinde Istanbul basınında
kcndisine yer edindi. 15 yılda
dev haline gelen Bilgin grubu,
Türk basınında büyük
çalkantılar yaratan ve tepki
toplayan ilklere de imza attı.
Gazete binalannı plazalara
taşıyan, basına ilk
promosyonu sokan grup aynı
zamanda bayramlarda
gazetelerin yayımlanmasına
da önayak olmuştu.
MEHMETFARAÇ
"Cefatimi ahp çdayorum_"
Bır medya ımparatorluğunu bu söz-
lerle terk eden Dinç Bügin'in basın ya-
şamına girişi, çıkışı kadar kolay olma-
mıştı. O Türkiye'nin en eski gazetesi
Yeni Asır'ın mirası ûzerinde Fstanbul
basınında kendine büyük bir yer edin-
miş, 15 yıllık bir sürede bir dev haline
gelmişti. Türk basınına promosyonu
sokan, gazete binalannı plazalara taşı-
yan Bilgin, 105 yıllık bir defteri, med-
ya-banka ilişkilerinin getirdiği yozlaş-
ma sonucu kapatmak zorunda kalmış-
tı.
Atadan gazeteci olan Bilgin ailesi, 1
Eylül 1895'te Yeni Asır'ı Selanik'te
"Asır" adıyla yayımlamıştı. Gazetenin
yayımını Abdurahman Nafiz ve Fazd
Nedb üstlenmişti. Haftada iki kez ya-
yımlanan gazete, 1908'denitibaren Ye-
ni Asır adım almıştı. Bır süre Fazıl Ne-
cib'in yeğeni Abdurahman Arif (Bil-
gin) tarafindan yönetilen gazete, 6 Ey-
lül 1924'ten itibaren Izmir'e taşınmış-
tı. Gazete 1967'de ofset baskı sistemi-
ne geçmiş, 1976'da da Dinç Bilgin ta-
rafindan alınmıştı. Gazetenin genel ya-
yın müdürlüğünü 198O'de devralan
GüngörMengi, Yeni Asır'ı tstanbul'da
da dağıtmaya başlamıştı. Ancak bu gi-
rişım başansızhkla sonuçlanmıştı.
Yeni Asır'ın Istanbul'da tutunama-
ması Dinç Bilgin'i kamçılamıştı. Cum-
huriyet, Hürriyet, Milliyet ve Günaydın
gibi köklü gazetelerin arasında yer ala-
bilmek için bir süre sonra atıhm yap-
maya karar vermişti. Ve kısa bir süre
sonifc 'Rirkjye 'nin ^itbjjyük gazeteleri
arasına girecek olan Sabah'ı, bu dö-
nemde yani 22 Nisan 1985 'ten itibaren
yayımlamaya başlamıştı. Mecidiye-
köy'deki küçük bir binada yayına baş-
layan gazeteyi, Günaydın'dan transfer
edılen Rahmi Turan ekibı şekillendir-
mişti. Ancak bu ekibin ömrü 1986'ya
kadar sürmüş, görevi, sabahı bugûnle-
re taşıyan Zafer Muthı devralmıştı.
SEKA kredlsl
Bilgin, Sabah'ın kâğıdını Yeni Asır
hesabından, SEKA'dan krediyle aldığı-
nı da açıklamışn. Gazete Istanbul ve lz-
mir'de kendi tesislerinde, Ankara ve
Adana'da ise Kemal Uzan'm matba-
alannda basılıyordu. İlk baskısı 700
bin basılmış, reklam kampanyalan ba-
şansız olmuş, 350 bin gazete iade edil-
mişti. Ama birkaç gün sonra tiraj yük-
selmeye başlamıştı.
Kimilerine göre, "borç harçla çıka-
nlan" Sabah, yayınilandığı süre bo-
yunca Türk basmında ilklere de imza
atmıştı. Gazete kısa süre sonra kaliteli
baskısı, içeriği ve yazar kadrosuyla bir
numara olmayı hedeflemişti.
Sabah başanlı ohnuştu. Zaten Bil-
gin de bu başanyı, "Sabah'ın şimdi bu-
lunduğu noktaya gekbileceğini hayal
ettim dersem biraz şişinmek gibi ohir"
diye değerlendirmişti.Sabah 12 Eylül
sonrasında, Ozal iktidannın yarattığı
ekonomik ortamda gıderek büyümüş-
tû. Medya-siyaset iüşkisi onu güçlen-
dirmişti. Kısa süre sonra dev bir med-
ya grubu haline gelmeye başlamıştı.
Bilgin, bu ilişkiyi şöyle açıklamışü:
Ya akslyon ya obllgasyon
"Bütün dünyada da öyledir. Ya aksi-
yon, ya obtigasyoıu. Yani ya yeni ortak
abvor ya da bankalara gidhorlar. Hat-
ta daha da dikine entegresyona gidip
banka sahibi oluyorlar. Mali müessese-
lerle grift iüşkilere gidiyorlar. Bu basın
özgürlüğüiçinelbettetelüikeüdir.Değil
dersekhayaldlik oiur. En azmdansahip
oMuklan, biz de dahü ilerde olacakla-
nveya Ueride knnsenin bttmediği mali
ktruluşlaıia daha başka Uişki içinde
ofayorlan.."
Sabah bu ilişkiler içinde büyürken
binyesinde yeni gazeteler, yeni dergi-
lc yayımlanıyordu. Zafer Mutlu'nun
dcyimiyle, "Sabah, yükseten değerieri
yıkalanttştL."
Sabah'ın tırmamşuıın ardmda biraz
dı Hürriyet gibi bir devle savaşması
vffdı. Kavgayı Sabah başlatmıştı. Bil-
gn bir gün Zafer Mutlu'yu çağırmış ve
"îir sütun aç w orada Hürriyet'e sa-
tşmaya başla. Sabah'ı öv, polemik ya-
nt" demişti. Bilgin'in amacı aslında
Hirriyet'i mindere çekerek onunla
lavga edecek güçte olduğunu ispatla-
mktı.
Hürriyet ile Sabah arasındaki kavga
kmi dönemlerde aile mahremiyetini
Grubun yeni yönetiminde, Park Hoküng'in yani sıra Çukurova Holding'in sahibi
Mehmet Emin Karamehmet ve MV Holding'in sahibi Murat Vargı bulunuyor.
Çukurova grubu sekiz sektörde 100'e yakuı şirketle faaliyet gösteriyor. Bünyesinde
Yapı Kredi, Pamukbank, Superordine gibi şirketler bulunan Çukurova grubu aynı zamanda Turkcell'in de büyük ortagL
Akşam ve Güneş gazetelerini Mehmet Ali Dıcak'tan saûn alarak medya dünyasına da adım atan grup, Shovv TV ve Cine
5'in de ortagL Murat Vargı ise Türidye'yi cep telefonuyla tanışnran isim olarak büiniyor. 1990'lann başında Penta Teks-
til'in sahibi olan Vargı, TurkceU projesini geiiştirerek 1994"te Çukurova grubu ile ortak oldu. Park Holding'in sahibi Tur-
gay Ciner ise Mensucat Santral, Penyelü*, Ceytay Park Tekstil Ceytaş Madencilik ve Park Enerji şirketlerinin sahibL
zorlayacak nitelikteki yayınlarla sür-
müştü. Bu kavganın kökeninde ileriki
dönemlerde kimi zaman haber, kimi
zaman promosyon, kimi zaman banka
kredisi, kimi zaman politikacılan des-
tekleme, kimi zaman ihaleler olacaktı.
Kavga Hürriyet'i alan Aydın Doğan'la
da devam etmiş, çatışmaya Milliyet ve
iki grubun diğer yayınlan da kanşmış-
Sabah, Dünyada ve Türkiye'de Sabah,
Yurtta Bugün, Sinemaç gibi yeni isim-
lerle dehnişti.
Tüm çabalara karşm Sabah ve diğer
gazetelerin bayramlarda çıkması en-
gellenememiş. diğer gazeteler de aym
yolu izlemeye başlamış ve îstanbul ba-
sınına "yerel gazete kuMrü"nü yerleş-
tiren Bilgin, Türk basınının bir gelene-
ğini daha yıkmıştı?- ' k
Bayram kavgası ıluti
Türk basınına ilkleri getiren Sabah,
basul çalışanlanna da önemli bir dar-
be vurmuştu. Sabah 11 Hazıran 1992
tarihinde verdiği haberde, artık dinı
bayramlarda da yayımlanacağıru du-
yurmuştu. Bu karar hem gazete çalı-
şanlannın hem de gazeteci örgütlerinın
tepkisıne yol açmıştı. Türkıye Gazete-
ciler Cemiyeti yargıya başvurmasına
karşm Sabah'ın bayramlarda yayun-
lanması engellenememişti. Şeker Bay-
ramı'ndan sonra aynı yıl Kurban Bay-
ramı'nda da yayunım sürdüren Sabah,
TGC 'nin yargıya başvurması ve toplat-
ma karan ahnası üzerine, yasağı Yeni
Cazetejjromosyon oldu
Sabah'uı Türk basınında tepki çeken
bır uygulaması da promosyon ohnuş-
tu. Bu promosyon da gazetelerin güve-
nilirliği ve saygınlığına büyük darbe
vurmuştu. Onun sayesinde gazete ba-
yileri züccaciye dükkânına dönmüştü.
Meydan Larousse kampanyası bunla-
nn ilkiydi. 1 milyon eve ansiklopedi
sokuhnası planlanmıştı. Ancak ansik-
lopedi kuponlan bir süre sonra Sabah,
Hürriyet ve Milliyet arasında amansız
bir kavga başlatmıştı. Hürriyet ve Sa-
bah arasında ansiklopedilerin kâğıdı,
cildi ve baskı tekniği konusunda da
kavga yaşanmış, okur kapma yanşı
olabildiğince kızışmış, basm etiği
ayaklar altına alınmıştı.
Dinç Bilgin'in gazetelerince başlau-
lan promosyon kampanyalannda an-
siklopediden sonra sıra tencere tava,
bardak çanağa gelmişti. öyle ki aym
gazeteler promosyonlu ve promosyon-
suz ounak üzere iki ayn fıyattan satıl-
maya başlanmıştı. Promosyon kavga-
sının kızıştığı 1992 yıhnda, Dinç
Bilgin ve Güngör Mengi'nin basm
kartlan "Basın mesleğijie bağdaşma-"
yan işler yapüklan
1
' gerekçesiyle ıptal
edihnışti.
Dinç Bilgin'inrakipleriyle mücade-
lesinin yani su^ siyasilerle de çeşitli
dönemlerde başlattığı kavga uzun sü-
re gündemde kalmıştı. Bilgin,
ANAP'm kurucusu Turgut Özal kadar,
Mesut Ydmaz'la anlaşamıyordu. Bu
nedenle Bilgin Grubu'nun gazetelerin-
de ve sonralan da televizyonlannda
Yılmaz ve partisi sürekli hedef ohnuş-
tu. Basın kuruluşlanna verilen krediler-
le ılgili Meclis araştırması istemiyle
ortaya atılan iddialar 1995 yıluıda kav-
gayı arttırmıştı. Bilgin Grubu, 1991 'de
ortaklaşa otomobil pazarlama şirketi
Tûrkiye'nin en »yî gaz
#BINYILI
:atv
Takvîm
$ (m
Hukukçular: Saüş yasadışı
ANKARA/tSTANBUL (Cumhu-
rtyrt)-Etibank'a el konulmasının ar-
dından bankanın sahibi olan DinçBfl-
gin'in bütün malvarhğına ihtiyati
tedbir karan konulduğu için Sabah
grubu yayuı organlannın MTM kon-
sorsiyumuna satışının yasal ohnadı-
ğı belirtildi. Bankacıhk Düzenleme
ve Denetleme Kurulu (BBDK) Baş-
kanı Zekerh'a Temizel'in yakın çev-
resine "Satnmdemekk,saûşohnaz"'
diye konuştuğu belirtilirken satışın
geçersizliği gündeme geldi.
Cumhuriyet'in değerlendirmesi-
ni aldığı BDDK ile temas halinde
olan bankacıhk hukuku uzmanlan
"BDDKaçısındandeğişenhiçbirşev
yoktur. Şu aşamada görünen durum
yahuzca ydnetim kurulu değişikliğj-
dir. Ben hisseleri doTettim, demekle
bu işin içinden çıkılmaz. tleride böy-
le bir devir düşünülmüş olabilir, an-
cakBDDK"ye getmeden böyle birşey
mümkündeğildir. Med\a Hoküng'in
bütün hisseleri her halukârda rehin-
fidir. Fon tarafindan ei konulan ku-
rumun hisseleri her hal ve şartta
kontrol aitındadır. Med>a Holding
ûzerinde de çok geniş bir tedbir var-
du-. Tedbirin dışında işlem yapılma-
sı mümkün değildir" görüşünü diie
getirdiler. Borç-alacak ilişkisi dışın-
da ihtiyati tedbir konulmuş malvar-
hğının satılmayacağını \iirgulayan
hukukçular, ancak devlet dışında
başka alacaklılar varsa yahuzca bu
alacaklan karşılığında Bilgin grubu-
nun ihtiyati tedbir konulmuş olan
malvarlığını devralabileceklerini be-
hrtiyor. Şirketin. İMKB yeni ortak-
hğa ilişkin bir açıklama yapmasına
karşıhk henüz Sermaye Piyasası Ku-
rumu'na (SPK) bildirrnemesi ise dik-
kat çekti.
Bilgin'in medya kuruluşlanndaki
hisselerini Etibank'a olan borçlannı
ödemek koşuluyla Turgay Ciner,
Mehmet Karamehmet ve Murat
Vargı ortaklığına devretmesi aslında
"marvarhğuun satüması" anlamına
geliyor. Bankasına el konulan Bil-
gin'in sahibi olduğu, ancak ûzerinde
ihtiyati tedbir karan bulunan Sabah
grubu yayuı organlannı satmasının
yasalara aykuı olduğuna dikkat çe-
kildi.
Bilgin, Sabah gazetesinin dünkü
sayısında yayımlanan veda yazısuı-
da "Bu yeni şirketler topluluğu gru-
bumuzun bankalara olan borçlan
için sağlam bir muhatap yaraür-
ken_" ifadesiyle de. Sabah grubu ga-
zeteleri, radyolar,televizyonlar,hazur
telefon kartı şirketi Atel dahil tüm
kuruiuşlannı Ciner, Karamehmet ve
Vargı'ya, "borçlarmı üstienmeleri"
koşuluyla devrettiğini açıkladı. Böy-
lece Bilgin, nakit para almamasına
karşm borçlannuı ödenmesi karşılı-
ğında tüm malvarhğımn satışını ger-
çekleştinniş oluyor.
BDDK'nin, Eübank'ael koyması-
nın ardından aldırdığı ihtiyati tedbir
karan doğrultusunda Etibank'm es-
ki sahibi Bilgin'in malvarlığma iHş-
kin hiçbir satış işleminin gerçekleş-
tirilmemesi gerekiyor. Bankalar Y&-
sası, BDDK'ninEtibank'aolanborç-
lannm ödenmesi koşuluyla ihtiyati
tedbir koydurduğu rnalvarlıklanrun
devrine izin verip vermeyeceğine
ilişkin bir düzenleme ise içermiyor.
Bilgin'in medya organlanndaki
hisselerinin tamamını devretmesinin
ardından gözler, bir kısmı Tasarnıf
Mevduatı Sigorta Fonu'ndaolan his-
selere çevrildi. Sabah Grubu'ndan
borsaya yapılan açıklamaya göre
Medya Holding AŞ, Bilgin Holding
AŞ ve Medya Sabah Holding AŞ'de
herhangi bir ortaklık ve yönetim de-
ğışıklığınin sözkonusu olmadığı bil-
dirildi. Söz konusu devir işleminden
alınacak kaynağm ise fona olan bor-
cun kapatıhnasında kullanılacağı be-
lirtiliyor. Şirketin İMKB'de işlem gö-
ren Medya Holding, Sabah Yaymcı-
lık AŞ ve Sabah Pazarlama hissele-
rinin tahtalannın kapalılık durumu-
nun ise son gelişmelerden sonra tek-
rar gözden geçirilebileceği beUrtili-
yor.
kurduğu Doğan Grubu yayınlannm da
hedefı ohnuştu.
Temlz basın
O tarihlerde basınla ilgıli iddialar ka-
muoyunu ciddi ölçüde rahatsız etmeye
başlamıştı. Sabah ve Doğan Gru-
bu'nun, bankalar, fabrikalar, pazarlama
şırketleri ve dağıtım tekelini ellerine
alması bu rahatsızlığı iyice arttmnıştı.
Reklam pastasından pay alma olayı da
bu kavganın en önemh nedeniydi. İki
grubun gazetelerinde bu ilişkilerin de
irdelendiği acunasız yayınlar başlamış-
tı. Mesut Yümaz, Sabah Grubu'na yö-
nelik açıklamalan nedeniyle "iftiracr
diye suçlanmıştı. Doğan Grubu'nu ise
Meclis'e yapüğı, "Temizbasm" çağn-
sına destek vermeye çağırmıştı. Yıl-
maz ve Sabah arasında karşılıklı dava-
lar açumış, tazminatlar ödenmişti.
Hızla büyümesi, plazada, açılan ye-
ni matbaalarda ve diğer yayınlarda 5 bi-
ni aşkuı insanın istihdam edihnesi, gır-
dilerin artması Dinç Bilgın Grubu'nu
bir süre sonra mali krize sokmuştu. Ga-
zetelerde 1993 yılmda yayunlanan bir
habere göre, halka Sabah Yaymcıhk'm
hisselerini satan gnıp, borçlulann bas-
kısı altındaydı. Aym yıl grubun
tMKB'ye bildirmek zorunda olduğu
bilançosuna göre borçlan 650 miryan
aşmıştı.
Hisselerinin ücte birinden fazlasını
elden çıkaran Sabah'a kısa bir süre son-
ra Çukurova Grubu ortak olmuş, Sa-
bah'ın yüzde 10'unu saön ahnıştı. Ca-
vit Çağlar ise Etibank'ı Sabah gazete-
siyle ortak ahnışö. Bilgin sermayeye de
kucak açmıştı.
Bilgin Grubu'nda yaşanan ekono-
mik kriz giderek büyümüştü. Hatta
1997'de vergı kaçakçılığı suçlamasıy-
la karşı karşıya kahnışlardı. atv ve Ye-
ni Asu-'a 5.5 trilyon lirahk haciz gel-
mişti. Bilgin bir taraftan büyürken di-
ğer taraftan da büyük bir borç ve mali
kriz altına girmışti.
Yeni Yüzyıl'ı çıkarmak için Mepaş'ı
kuran EroiAksoy'la Dinç Bilgin'in yol-
lan aynlmıştı. Bilgin bır süre sonra
prestij gazetesi olarak çıkardığı Yeni
Yözyıl ve Ateş gazetelerini Korkmz
Yiğit'e satmak zorunda kalmıştı. Bil-
gin'in medyadan çekilmesim bu saüş^
başlatmıştı.
Kasun ayı içındekı Kasuga operas-
yonunda sahibi olduğu Etibank'a el ko-
nuhnası ve Tasarnıf Mevduaü Sigorta
Fonu'na (TMSF) devredilmesi üzerine
krize giren ve borçlannı ödeyeceğini
açıklayan Bilgin, özellikle şenatçı ba-
sının hedefi ohnuştu.Bankalardan kul-
landığı kredilerle de gündeme gelen
Bilgin'in, kökü 105 yıl öncesine daya-
nan gazetecihk yaşamının sonuna ge-
linmışti.
15 yıl önce küçük bir binada borçla
Sabah'ı yayımlayan Bilgin, borçlar ve
kredilerle oluşturduğu imparatorluğu
önceki gün elden çıkardığını açıkladı.
Hızlı büyümenin faturasım ödeyen,
son aylarda gazetelerinden yüzlerce ki-
şiyi işten çıkaran ve maaşlan bile öde-
mekte güçlük çeken Bilgin, önce Sa-
bah Yayıncılık ve Sabah Pazarlama'nin
hisselerini de lurgayCmer'e satmıştı.
Bilgin son karannı da önceki gün
vermişti. Sabah, atv ve Yeni Binyıl'ın
bütün hisselerini, Yeni Asır, Takvim,
Fotomaç, Bu- Numara Yayıncılık, Ak-
tüel, Cosmopoh'tan, Esquire, Fastbre-
ak, Gezi, Gurme, Otohaber, Outdoor,
Para, PC Magazin, Power, Sinema,
Topsante, Kanal 6 ve Yeni TV'yi, Çu-
kurova Grubu'nun, Akşam, Güneş ga-
zeteleri ve Shovv TV'nin sahibi Meh-
met Emin Karamehmet, Turkcell 'in or-
tagı MV Holding'in sahibi Murat Var-
gtve Park Holding'in sahibi lurgay O-
ner'in ortaklaşa kurduğu MTM Haber
yatuım AŞ'ye satö. Sabah'uı hisseleri
MTM yüzde 19.57, Turgay Ciner
19.01, Etibank 15.77 ve diğerleri 45.65
olarak dağıldı. MTM Yönetim Kurulu
da şu isimlerden oluştu:
Mehmet Emin Karamehmet (baş-
kan), Turgay Ciner (Başkanvekili),
Murat Vargı, Osman Berkmen, Meh-
met Kenan Tekdal.
Sabah, Yeni Binyıl, Takvim gazete-
lerinin künyelerinde ise Murat Var-
gı'mn adı yer aldı.
Iddialara göre, MTM'nin ileride ya-
pacağı sermaye arttınmma Sabah ga-
zetesinin yüzde 15.77'sine Etibank
üzerinden sahip olan TMSF katümaya-
caktı. Bu şekilde fonun Sabah'taki his-
seleri de küçühnüş olacaktı.
Basmda yozlaşma yaratmak, sendi-
kasızlaşmayı körüklemek, gazetecili-
ğin işlevi dışına çıkmasma neden ol-
makla suçlanan Dinç Bilgin, 105 yıl-
lık bir serüvene son verirken "borç-
harç"la büyüttüğü gazete ve televiz-
yonlarmı u
emin eflere bu-aktığuu'' be-
urtmişti.
10 yıl önce Erol Simavi'ye ve Hürri-
yet'in tahtına göz diktiğini belirten
Dinç Bilgin'in sonu da farkh ohnamış-
tı. O da Simavi gibi çekip gitmişti...
"Medv-ada bir dönemin sonu"nu an-
latan son sözlen ise 15 yıl mücadele et-
tiği rakiplerinin manşetlerine yansı-
mıştı:
"CeketmiahpghtL.''
GENtŞ AÇI
HİKMETBtLA
Açıklık ve Uluoptalık
Kafalar iyice kanştı yine.
Sokaktaki yurttaş çaresiz. Başını bir o yandan
bir bu yandan gelen seslere çevirmekten insanın
boynu tutuluyor. Buna "AB Sendromu" demek
herhalde yanlış olmaz. Hani bir çete reisinin lite-
ratüre katkısı vardı, "Adamı mermi manyağı yapa-
nm" diyordu. Biz de toptan "AB manyağı" olduk.
Gün geçmiyor ki, Avrupa Birliği ile ılgili şaşırtıcı
bir haber, bir tartışma ortaya çıkmasın. Bir bakı-
yorsunuz, ülkenin ve devletin varlığını korumakla
görevli en gizli güvenlik kuruluşlanndan MlT'in ba-
şındaki iki kişi inanılması güç açıklamalaryapıyor:
"Türkiye Cumhuriyeti, analan kazanamadı. Ba-
zı anaştırmalara göre bölgedeki analann yüzde
6O'ı Türkçe bilmiyor. Analan kazanacak sistemi
kuramadık. Bu devlet analara hitap etmesini bile-
medi. Analan kazanabilseydik mesele zaten bu-
güne kalmazdı."
"Güneydoğu'da kadınlann yüzde 60'ınin Türk-
çe bilmediğini 60 yıl sonra mı ortaya çıkardınız, bu
ne büyük istihbarat başansıdır" diye kutlamaya fır-
sat kalmadan Başbakan'ın açıklaması geliyor:
"MİT, büyük bir açıklık içinde çalışıyor. Bu, Tür-
kiye 'de önemli bir aşamadır. Obakımdan anlayış-
la karşılamak ve değerlendirmek gerekiyor Sayın
MtT Müsteşan ve çalışma arkadaşlannın açıkla-
malannı."
MlT'in ve Başbakan'ın açıklamalarını duyan
yurttaşın kafasında bir fikir oluşuyor: "Demek ki,
devletimiz artık Kürtçe yayına izin vermek karann-
da." Claudia Roth'un MlT'in açıklamalannı 'ihbar1
kabul ederek "Yüzde 60'ının başka dilkonuştuğu
bir bölgeniz van\en hangi ulusal birtik-bütünlük-
ten söz ediyorsunuz?" diye sorup sormayacağı-
nı da önemsemiyor yurttaş. "Nasıl olsa yönetici-
lerimizin birbildiği vardır" diye düşünüyor, rahat-
iıyor.
Yurttaşın rahatlığı uzun sürmüyor. Hemen erte-
si gün Milli Güvenlik Kurulu'nda ele alınan bir ra-
por kafasını kanştınyor. Güvenlik birimlerince ha-
zıriandığı belirtilen rapor, MlT'in ve Başbakan'ın
görüşlerinin tam aksini savunuyor:
"Neredeyse tüm Avrupa ülkeleri, PKK mensup-
lanna genel afhariç, tüm PKK koşullannın yerine
getihlmesini, PKK koşulu tabirini kullanmadan
Tüh<iye'den istemektediher. Tüm bunlann Tûrki-
ye'nin demokratik eksikliklerinden kaynaklanan
kaçınılmaz sonuçlar olarak görülmesi, Cumhuri-
yet'in varlığını tehlikeye düşürebilecek derecede
hatalı bir değerlendirmedir."
Rapora göre PKK halen 5 bin silahlı militana sa-
hip. 112 ülkede örgütlenmiş. 7 Kürt enstitüsü kur-
muş ve yenilerini açmaya çalışıyor.
Şimdi ne olacak?
Kafalar büsbütün kanştı mı?
Kürtçe yayının serbest bırakılması, birlik ve bü-
tünlüğe aykın mı, değil mi? Gel de çık işin içinden...
MlT'e ve Başbakan'a göre Kürtçe yayın bökje
halkının kazanılması için önemli birfırsat.
"Milli Güvenlik Kurulu'na sunulan rapor"a göre
böyle istekler, bazı Avrupa ülkeleri tarafindan Tür-
kiye'ye PKK koşullannın dayatılması.
Hangisine inanacağız?
Milli Güvenlik Kurulu'na sunulan rapora göre,
PKK bir yandan 5 bin kadar silahlı militanını hazır
tutarken bir yandan da bazı ülkelerin de destegiy-
le Türkiye'ye karşı siyasal bir saldın içinde. Birçok
ülkede Örgütlenmiş, enstitüler kurmuş ve Tûrki-
ye'nin Kurtuluş Savaşı'nda yaptığı gibi uluslaşma
planları yapıyor.
MlT'e göre PKK "eylemsizlik" içinde ve bu ey-
lemsizlikten yararlanmak gerekiyor.
Hangisine inanacağız?
Bütün bunlar, ülke için tarihsel bir karann tartı-
şılarak oluşturulması anlamına mı geliyor, yoksa
iç ve dış darbeterte sarsılan yönetimin dağınıklığı,
belirsizliği, önünü görememesi mi?
Birincisi ise, yöntemi yanlış. "Açıklık" başka
şeydir, "uluortalık" başka şeydir.
Ikincisi ise, durum daha da kötü demektir.
önünü göremeyen, her an çukura düşme tehli-
kesiyle karşı karşıyadır.
hikmetb@ntv.com.tr
Yurttaşlardan tepki
Cepfoturalarında
hatalı hesaplama
Îstanbul Haber Servi-
si - Sabah Grubu gazete
ve televizyonlanmn his-
selerini satın alarak gru-
bun yönetim kunılu baş-
kanhğına gelen Mehmet
Emin Karamehmet'in
sahibi olduğu Turkcell,
kasun ayı cep telefonu
faturalannı "teknik bir
hata olduğu" gerekçe-
siyle, birkaç kat fazladan
ücretlendirdi. Yüklü
miktardaki faturalannı
aldıklannda şaşkına dö-
nen aboneler, Turkcell
aboneliğine son vere-
ceklerini belırterek tepki
gösterdiler. Turkcell yet-
kilileri ise açıklama yap-
maktan kaçmdı.
Sekiz milyar dolarlık
kişisel serveti ile Türki-
ye'nin en zengin insanı
unvanım taşıyan Meh-
met Emin Karameh-
met'in sahibi olduğu
Turkcell, cep telefonu
abonelerini çileden çı-
kardı. Konuşma ücretı-
nin yani sıra bu ücret ka-
dar sabit ücret, özel ile-
tişim vergisi ve
KDV'den oluşan tutan
ödemek zorunda bırakı-
lan Turkcell abonelen.
bu ay ellerine geçen ka-
sım ayı faturalannda
tahmm ettikleri miktann
kat kat fazlasıyla karşı-
laştılar.
Konuşma ücretinin
yani sıra bazı abonelerin
telefonlan, birbirine
yönlendirmesi ücretsiz
olan ikili hat kullanma-
lanna karşm teknik anza
sonucu 40 milyon lira
yönlendirme ücreti ile
faturalandınldı. Bu abo-
neler 20 milyon lira do-
layında vergi de ödemek
zorunda bırakıldı.
Turkcell, abonelerine
gönderdiği mesajlarla da
SMS kısa mesaj ücretle-
rinin teknik bir hata so-
nucu fazladan ücretlen-
dirildığinı bildırdi. Bır
aboneye SMS ücretinin
yanlış hesaplanması so-
nucu vergileriyle birük-
te 100 milyon liralık fa-
tura göndenldı Kasım
ayı faturası 40 milyon li-
ra olarak hesaplanan bir
abone. "Benim hattıma
en fazla 10 milyon görüş-
me ücreti gelrvor. Bu en
az 4 ay sürer, ben Turk-
cell'den zengin miyim ki
4 s\ boyunca onlann
yaptığı bir hatadan dola-
yı Çukurova Holding'i fi-
nanse edeyim?" diye
tepki gösterdi.