Katalog

Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç ava 4 him Vıldız ıyın Y # Genel Yayın Koordınatönr Hikmet Çetinkaya # Yazıışlen Muduni. Ibra- # Sorumlu Müdür. Fik- ret tlkiz • Haber Merkezi Müdürû: HakanKara Istıhbarat Cengiz Yıldınm O Ekonomı Öztem Yüzak • Kulrur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman # Makaleler Sami Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğıaf Erdoğan Köseoglu • Bılgı-Belge Edibe Bağra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu. llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şnkran Sooer. tbrahim Yddız, Orhan Bımalı. Mustafa Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatuık Bulvan No 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kınk, H. Zıya Blv 1352 S 23Tel.4411220, Faks.44191170AdanaTemsıkisı Çetin Yiğenoglu, tnönü Cd 119 S No 1 Katrl.Tel: 363 12 11, Faks-363 12 15 Müessese Müdürû. Üstfln Akmen # Koordınatör Ahmet Korulsan 9 Muhasebe Bülent Yener 0 Idare Hüseyin Görer 0 Satış: Fazilet Kuza MEDVA C: • Yonelım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gilbin Erduran # Koordınalör Reha Işıtman • Genel MudürYardımcısı Sevd» Çob»n Te! 514 07 53 - 51395 80-51384«^61.Faks: 5138463 ^ avımla\an \e Basan: "l enı Gun Haber \jansı. Basın \e Yayuıcılıic A Ş Türkocağı Cad 39 41 Cagaloğlu 34334 Isıanbul PK 246 - Sırtecı 34435 istanbul Tel (0,212)51205 O5t2Ohal> Faks (0,212)513 85 95 www.cnmhuriyet.com.tr 4 KASIM 2000 lmsak:5.O3 Gûneş: 6.32 Öğle: 11.55 îkindi: 14.38 Akşam: 17.04 Yatsı: 18.27 Kanadah dağcı kurtarıMı • ANTALYA(AA)- Olympos mevkiindeki Kadir'in Ağaçevleri isimli turistik tesiste Avustralyah arkadaşı Sib Parker (27) ile 3 haftadır tatil yapan Shaun Janzen (24) adlı Kanada vatandaşı turist, dün öğle saatlerinde tırmandığı Musadağı'nın 150'nci metresınde mahsur kaldı. AKUT Antalya Bölge Başkanı Yılmaz Sevgül yönetiraindeki ekip kısa sürede bölgeye ulaşarak, güvenlık önlemlerini aldı. Sevgül, zaman kaybetmemek için dağa ipsiz tırmanarak 1.5 saat süren bir çalışma sonunda Kanadah turisti halatlar yardımıyla indirmeyi başardı. tetanbul'un renkli simalam • Haber Merkezi - Iş Bankasfnca tarihi Darphane Binalan'nda düzenlenen "Bak Bir Varmış Bir Yokmuş / tmparatorluk'tan Cumhuriyet'e Istanbul- National Geographic Fotoğraflanyla" sergisi kapsammdaki söyleşılerin ılkı, bugün saat 15.00'te gerçjkleştirilecek. "Istanbul'un Renkli Simalan" adlı söyleşiye Prof. Mete Tunçay ile • arşiv ve biyografi alanlannda Türkiye'nin en önemli koleksiyonlanndan binne sahip olan Taha Toros katılacak. Tunçay ve Toros, bu söyleşide Abdiiİhak Hamit, îbn-ül Emın, Neyzen Tevfik, Florinalı Nâzım, Nakiye Hanımgibi 1930'lann Istanbul'unun ünlü simalanna ilişkin öykûleri dile getirecekler. Yeni modellerin tanıtıldığı Uluslararası Otomobil Fuan - Auto Show 2000 başladı Otomobüler görücüye çıktı• Bu yıl sekizincisi gerçekleştirilen fuar 12 Kasım'a kadar sürecek. Fuan yaklaşık 300 bin kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Ekonomi Servisi -Otomobil dünyasın- daki gelışmelerin sergilenmesinı sağla- yan, bırçok yeni modelin tanıtıldığı "Uluslaraeası Otomobil Fuan - Auto Show 2000" açıldı. Hız tutkunlan ve konfor düşkünlerinin yanı sıra yalnızca hayal kuranlann dört gözle beklediği fuara her yaştan katılımcının dikkatleri yöneldi. Istanbul Fuarcılık ve Ithal Oto- mobilleri Mümessillen Derneği'nce dü- zenlenen Auto Show'un bu yıl sekizin- cisi gerçekleştiriliyor. Geçen yıl 60 bin metrekarede 4 ayn salonda yapılan ve 242 bin kışının zıyaret ettiğı fûar, bu yıl top- lam 80 bin metrekarelik 6 ayn salon üze- rinde kuruldu. Auto Shovv 2000'i bu yıl yaklaşık 300 bin kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. 110 firma katihyor Fuann başladığı gün olan 3 Kasım'ı merakla bekleyen otomobilseverler fu- ar boyunca eğlenceli ve ilgınç gösten- ler izleme olanağı elde edecekler. Yerlı ve yabancı 110 firmanın 2001 model- lerini tanıtacağı fuar 12 Kasım'a kadar CNR Uluslararası Fuar Merkezi'nde gö- rülebilir. Fuarla ilgili bilgilere www.autos- bmcom adresınden ulaşmak mümkün. Fuara en ıddıalı katılan firmalardan bi- ri Renault oldu. Ünlü Fransız markası "Avanthne" ve "Pangeo" modellerini Doblo Panorama YerHve yabancıotomobil firmalan 2001 motîeOerinidün başlayan fuarda birçok ünlü mankenletanıüma sundu. meraklılara sunacak. Pans Motor Show'da tanıtıldıktan son- ra ılk kez Auto Show'da sergilenen "C Sportcoupe", Mercedes standının en çok ilgı çeken ürünlerinden biri. Ayrıca Mi- ka Hakktaen'ın 1998 ve 1999 yıllann- da Dünya Şampiyonluğu kazandığı "McLaren Mercedes Formula 1" aracı da fuar boyunca görülebilir. Yine ılk kez Pans Otomobil Fuan'nda sergilenen "Toyota Cetkra T- Sport", oto- matik vitesli versiyonuyla "Toyota Yaris", hafıf arazi aracı "RAV4"ün 3 kapılı ver- siyonu, Toyota standında görülebilir. Hyundai Assan, 6 yeni modeli "Atos Prime", "Yeni Elantra", "Trajet", "San- ta Fe", «Coupe" ve "XG"yi ilk kez Au- to Shovv'da sergiliyor. AlfaRomeo'nun yeni modeli "Alfa 147" tasanmında kon- for ve yeni teknolojilerin kullanımına önem verilmiş. EĞÎTÎMÎN LÎSANS DÜZEYÎNDE KALMASI İSTENlYOR Hemşirelikteeğjtâm tottşntosı e-posta : tan @ prizma. net. tr SAADET USLU ANTALYA - Yüzyılın başlannda üniversıtelerdeki konferans salonla- nnda düzenlenen kurslarla başlayan hemşirelikeğitimi,günümüz- ^__ de lisans düzeyinde olması- na karşın tarnşmalar sürüyor. Hacettepe Üniversitesi Hem- şirelik Yüksekokulu'ndan Prof. Saadet Ülker, amaçla- nnın hemşirelerin eğitimini en yüksek seviyeye getirmek ol- duğunu vurgulayarak, "Öy- ^"~~ le ki hemşire hekiınin tedavisini ge- rektiğinde uygulamama hakkuıa sa- hip ohnah" dıye konuştu. Marmara Üniversitesi Hemşire- lik Yüksekokulu tarafından düzen- lenen 1. Uluslararası, 8. Ulusal Hem- şirelik Kongresi Antalya'da gerçek- leştirildi. 5 gün süren kongrede hem- şirelerin rollerinin değiştiği vurgu- landı. Hemşırelertoplantılarda, araş- tırmacı rollerinin de kabul görmesi- ni isterken özlük haklan ve çalışma koşullannın düzeltılmesı de tartışma konulan arasında yer aldı. Hükümetin Avrupa Birliği'ne gi- • Sağlık Bakanhğrnın ve hekimlerin iyi eği- tilmiş hemşirelere karşı çıktığmı öne süren Prof. Dr. Saadet Ülker, hemşırelik meslek lıse- lerinin yeniden açılmasmın eğitimde geri adım atmak olacağına dikkat çekti. rebilmek ugruna eğitunin yüksel- tilmesini kabulettiğine dikkat çe- ken Hacettepe Üniversitesi Hemşi- relik Yüksekokulu'ndan Prof. Sa- adet Ülker, nitelikli hemşire talebi- nin olmadığını vurguladı. Ülker, sayılan 130 bini bulan sağlık gücün- den nasıl yararlanılacağının bilin- mediğini ya da bilinmek istenme- diğini belirtti. Meslek liselerine, 14-15 yaşında giren ve kendi adelösan çağı sonın- lan ile uğraşan hemşire adaylannın başkasının sağlığı ile ılgilenmesinin dogru olmadığını ifade edenProf. Ül- ^ _ ker, kalitenin yükselmesi için eğitimin lisans düzeyinde ol- ması gerektiğini söyledi. Ül- ker. "Hemşire, hekünin söy- lediği tanıj ı ve teda\iyi uygu- lamaklayukümhlAma hem- şire gerekirse uygulamama hakkuıa sahip ohnah. Sağhk ~ ^ ~ Bakanı buna karşı çıktL'He- kim emreder, sız yaparsınız' görü- şü hâknn" dıye konuştu. 1954 yılında çıkartılan Hemşire- lik Yasası'nın bırkaç yıl içinde gün- ceüiğinı yitirdiğini de vurgulayan Sa- adet Ülker, 1997 yılında hazırla- dıklan Hemşirelik ve Türk Hemşi- releri Birlıği Kanun Tasansı'nnıbir an önce Mechs'ten geçirilmesini is- tedi. islemımobil internete b yaptırmadart tum Hazır Kart kullanıcılarına acık. Dakikada sadece 4 kontore. Faturasız. sabit ucretsiz MESELA DEDÎK ERDAL ATABEK Sayım da Var Suyum da... D ir sayım da böyle AJ gectı, ama hangı su- lan köpürttüğü pek anla- şılamadı. Oysa bu sayım- da memleketin yahuz nü- fusu değil, önemli ger- çekleri de ortaya çıkar gi- bi oldu. Nüfus sayımıy- dı, ama görünen o ki nü- fus tam sayılamadı. Bu- nun yanında 'sayım kat- sayıs' gibi yeni kavram- lar da ortaya çıktı ki önemli olduğunu düşü- nüyoruz. Bakalım hangı gerçekler ortaya çıkmış oldu? Sayım günü traflkte 9 ölü. 37 yaralı verdlk... www.turkcell.com.tr/hazirtuirt Oayım günü, bildiği- O niz gibi sokağa çık- ma yasağı konulmuştu dasabahtanak- şama kadar ev- lerden çıkıla- mamıştı. Avru- pa'davedünya- nın bilumum yerlerinde garip karşılanan, du- dak ucunda gül* ' meler ile karşı- lanan bu duru- mun iki yaran beklenırdi. Biri- si, alışveriş ba- kınundan sakin bir gün olması; ikincisi de trafik kazalannın olmaması. Bi- rinciyi bilemiyoruz da ikincisi olamadı. Bizim sevgili insanlanmız, de- ğerli yurttaşlanmız, eşi menendi görülmemiş va- tandaşlanmız ne zaman sokaklara fırladılar, ne- relere gittiler, arabalan- nı nasıl sürdülerse 9 ki- şinin ölümüyle, 37 kişi- nin yaralanmasıyla so- nuçlanan trafik kazalan- nı yapmayı başardılar. Inanmak çok güç, ama doğru. Şimdi gene tra- fik canavan sayım falan dinlemedi' diye canavar efsanelerine dönülecek de ortada bizden başka kimseler yok. Demek ki artık bu arabalara ger- çekten de 'ekktronikaU' koyma zamanı geldı de geçtı. Bu 'etektronikakıl' gözleriyle görecek, ku- laklanyla duyacak, oto- matik olarak yavaşlaya- cak ya da duracak. Biz- de kaza olmamasırun baş- ka yolu yok. Bir de, bi- zim zamanında söyleyip pek kulak verilmeyen 'at veeşekehhyeti' önerimiz var. Araba kullanmayı boş arazide koşmakla ka- nstıranlarm otomobil eh- liyetlerini geri alıp 'at sürme ehfiyeti' ya da onu da beceremezse 'eşeksür- me ehKyeti' verilmesini öneriyoruz. Çünkü atlar ve eşekler, binicisi sürse de duvara toslamazlar, birbirine çarpmazlar. Ca- navara çözüm, olur bel- ki sözüm. 'Sayım katsayınız' kaç?... 75 u sayımlar ortaya bir £j de 'sayım katsayısı' çıkardı. Bakınız ne de- mek? Şimdi bizim bildi- ğimiz, herkesin 'birebir' sayıldığıdır. Bir evde üç kişi varsa, orada '3' kişi olduğu kayda geçer. Amabusayım- da öyle olma- dı. Sonra öğre- nildi ki geçen sayımlarda da pek öyle olma- mış. Kimi yer- lerde ınsanlar evlerinde otur- dular ve sayıl- madılar. Kimi yerlerde de sa- dece evlerinde oturanlar değil, mezarlıkta ya- tanlar, başka yerlerde olan- lar bile sayıl- mış. Bu 'fazla sayun'mnede- niisebelediye- lerin bütçeden daha fazla pay almak için bu hileye başvurmalan. Böylece kimi vatandaşla- nmızm 'sayun katsayısı', sayılmadıklan için sıfır olurken, kimilerininki iki ya da üç oluyor ki bunun da belki bir mantığı bu- lunur. lleride vatandaş- lann eşit olmadığı dik- kate ahnarak kimini 0.5 saymak, kimine 20 sa- yım katsayısı vermek ak- la gelebilir. Nasıl beş parmak bir olmuyorsa suadan bir va- tandaş ile büyüğümüz olan bir gururumuz nasıl bir tutulabilir? Yan so- kakta oturan Mehmet'le gururumuz Mehmet sayı- nunda eşit mi sayılsın- lar? Hiçbır yerde eşit sa- yılmıyorlar da sayımda neden bir tutulsunlar ki? Bu haksızhk değil de ne- dir? Büyüklerimizin ter- cih edip oturduklan semt- lerde onlara verilecek 500-1000 sayım katsayı- sını kim çok görebilir ki? Böylece onlann oturduk- lan belediyeler daha çok pay alırlar ki haklandır. Nasıl her zaman paylan yüksekse sayımda da öy- le olmalı. 'Eşitiiğe aykı- ndır' diyenler de düşün- meli ki bu eşitlik neden her zaman yok, herkes için yok, her yerde yok? Ne buyrulur? Koyunlar da sayılmalı, eşekler de... A dammbirikuşunuda XX. saydırmakıstemişde sayım memurlan 'öyfebfa- emiryok' diye saymamış- lar. Bunda bir eksiklik yok mu? Hadi adamınku- şunu saymak zor olabilir, sayılacak kuş var, sayıl- mayacak kuş var, anlaş- mazlık olabilir ama ko- yunlarla eşekler için hiç- bir çekince olamaz. Ne- den sayılmasınlar efen- dim? Kaç koyunumuz var, kaç eşeğimiz var biliriz de öteki sayıma kadar ön- lemlerimizi aluız. Keçileri de ihmal et- memeli. At, sığır, inek, öküz türünden ağır hay- vanlan, eşek, koyun gibi yumuşak başlılan, keçi türü dik başlılan sayıp hesaplamalı ki önümüz- deki dönemde hayvansal sorunlanmızın neler ola- cağını anlayalım. Insan- sal sorunlanmızı çöze- miyoruz, belki hayvan- larla olan konulan daha iyi anlayabiliriz. Gene de büyüklerimiz kimlerin sayılacağmı da- ha iyi bilir.