18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM 2000 SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER FFnin hettefi MGK • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) son toplantısında alınan kararlar FP'de rahatsızlık yarattı. FP Genel Başkan Yardımcısı Veysel Candan, "MGK kararlannda dayatma yapılmaya başlandığını" savunarak "Basında çıkan kararlar doğru ise MGK'nin aldığı bu kararlar parlamentoya müdahaledir" dedi. Jandapmadan akaryakıt çetesiıte darbe ANKARA (AA)- POAŞ'ın özel yakıtını düşûk kaliteli ıthal yakıtla kanştırarak Malatya'da kamu kurum ve kuruluşlanna pazarlayan 16 kişilik çete, jandarma timlerince çökertildi. Olayla ilgili olarak gözaltına alınan 16 kişiden 5'i tutuklandı. Tutuklananlar arasında Alkışlar Petrol Ofisi'nin sahibi, sorumlu müdûrü ve 3 şoforü bulunuyor. Özürlülerden yürüme eylemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Sakatlar Demeği Trabzon Şube Başkanı özûrlü Murat Akdeniz ve Yönetim Kurulu üyesi Mithat Karakoç'un engellilerin sorunlanna dikkat çekmek amacıyla 5 Ekim'de Trabzon'dan başlattıklan 25 gûnlük yûrüyüş dün Ankara'da sona erdi. TBMM Trafik Komisyonu'nun toplantısına katılan Akdeniz, Başkan Ahmet Tan'dan trafik suçlanna verilecek cezalann bir an önce arttınlmasını istedi. Türkiye Sakatlar Dernegi Başkanı Şükrû Poyraz da, 1999yılında 16bin 650 yurttaşın trafik kazalan sonucunda sakat kaldığına işaret ederken alınan kararlann "kırpılmadan" uygulanmasını istedi. Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı Fanık Öztimur ise komisyonun çalışmalannı şükranla karşıladıklannı bildirdi. Çete üyesi eski pofis tutuklandı • tstanbul Haber Servisi - Istanbul'da bir süre önce özel harekât ve organize suçlar birimlerinde görev yapan, ancak çete elebaşısı Sedat Şahin'e bağlı faaliyet gösterdiği gerekçesiyle açığa alınan Hasan Hüseyin Karaaslan ıle birlikte îstanbul DGM'ye sevk edilen 8 kişiden 2'si tutuklandı. Cezaevlerinde • tstanbul Haber Servisi - Kartal Cezaevi'ne ziyaret için gelen avukat Yavuz Yılmaz ile Mehmet Turan'ın üzerlerinde birer cep telefonu sim kartı ele geçirildi. Bayrampaşa Ozel Tip Cezaevi'nde ise Muhammed Ismail'in aranması sırasında 8 gram afyonsakızı ile 6 gram eroin bulundu. Bayrampaşa Cezaevi'ne tutuklu ziyaretine gelen lOkişi, tstanbul Emniyet Müdiirlüğü'nce arandlkJan anlaşılınca gözaltına alındı. RTÜK Başkanı Kayış, kamu ihalelerini vasaklayan hüknıün' hileyle aşıldığını söyledi 'Medya., patronların sflahı'ANKARA (CumhuriyetBûro- su) - Radyo ye Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Nuri Kayış, medyada tekelleşmeyi eleştirirken televizyonlarda belli bir oranın üzerinde hissesi olan- lann kamu ihalelenne girişinin yasak olduğunu, ancak 'hileye başvurularak' bu hükmün aşıldı- ğını söyledi. 'Banka sahibMtha- latçı' patronlann elinde medya- nın bir silaha dönüştüğünü belir- ten Kayış, "Bu silah kimi zaman iktidaıian övdü,kimizaman teb- dide, şantaja başvurdu. Bu arada özelkrediler,teşvikler,resmi flan- • 'Banka sahibi-ithalatçı' patronlann elinde medyanın bir silaha dönüştüğünü belirten RTÜK Başkanı Nuri Kayış, "Bu silah kimi zaman iktidarlan övdü, kimi zaman tehdide, şantaja başvurdu" dedi. larbirbiriniizledi''dıye konuştu. larla köşelerine çekilmelerinin \ikler, resmi ilanlarbirbirini izle- RTUK Başkanı Nun Kayış, Ankara/Gaziosmanpaşa Rotary Kulübü'nce geçen hafta düzenle- nen 'Medya ve Etik' konulu top- lantıda yaptığı konuşmada, Türk medyasının bugün teknolojik açıdan uzay çağını yaşarken "meslek etiği bakımından orta- çağda bulunduğunu" vurguladı. 1980'li yıllarda gazeteci kökenli patronlann ekonomik zorlama- ardından, yerlennı •müteahhit banka sahibi, ithalatçu sigortacı, enerji vaünmcısı, turizmci' pat- ronlann aldığını belirten Kayış, sözlerinı şöyle sürdürdü: "Böyle olunca. medya. patro- nun devletle Uişkikrinde kullan- dığı bir silah haline geldi. Bu silah kimi zaman iktidarlan övdü, ki- mi zaman tehdide, şantaja baş- vurdu. Bu arada özel krediler,teş- di. Mesleği etiğine uygun yapma- ymca iş çığınndan çıkt, haber ile yorum birbirine kanşn; medya halktan, ülkenin gerçek sorunta- nndan uzaklaşü, bazı haberkr hiç görülmedi, bazuan çarpıüla- rakverfldi" tktidara yönelik silahın etkin olması için gazetelerin daha çok okunması, televizyonlann daha çok izlenmesi gerektiğini, bunu 6. Kongre MHP'de 'tek Uste'eğüimi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - MHP'nin 5 Kasım'da yapılacak 6. olağan kongresi öncesin- de parti içinde Merkez Karar Yürütme Kuru- lu'nda yer alma çekişme- si sürerken MHP lideri DevktBahçdi'nin «teklfe- te" çıkarma eğiliminde ol- duğu belirtildi. Parti yö- netiminin uygulamalann- dan rahatsız olan bazı mil- letvekilleri, "MHP'nindi- kensiz gûl bahçesi obnası Bteniyor'' eleştirilerini di- le getirdiler. MHP'nin 6. olağan kongresine az bir süre ka- la, parti içindeki kulisler yoğunlaşo. Kongrede par- ti tüzüğu ve programında yapılacak değişiklikler üzerinde çalışmalar sür- dürülürken Merkez Karar Kurulu ile Merkez Yürüt- me Kurulu'nun yerine ku- rulacak olan Merkez Ka- rar ve Yürütme Kuru- lu'nun üye sayısı henüz netleştirilemedi. Parti içinde yönetime girme mücadelesi yaşanırken MKYK için Bahçeli'ye tüzükdegişikliğiyle 10 ki- şilik kontenjan kullanma yetkisi verüiyor. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART m.kart(a superonline.conn.tr sağlamak amacıyla gazetelerin promosyon yanşına soyunduğu- nu anlatan Kayış, "Sayfalarm hı- şırolan kayboldu; onun yerini tencere-tava sesleri akü, deterjan kokusu, mûrekkep kokusunu basonh. Diş macunu ahnak iste- yeo bakkala değü, gazete bayüne koşturdu" diye konuştu. Televizyonlann ise daha çok izlenmenin yolunu 'sevryesizliğe prim vererek' bulduğunu belir- ten Kayış, ekranlardan evlerin içine şiddet ve müstehcenliğin püskürtüldügünü söyledi. Kayış, şöyle konuştu: "Medya patroıüan, mes- lek ilketerine degiL kendisi- ne bağfauuuı gazetecâeriast- ronomikücretlerleödüDen- dirdi ve tş öyle bir noktaya geldi ki yazariar, gazete ve tekvtzyon çanşanlan fikir- leriyle,yaratnldan ûrünler- le değiL Boğaz'da saon al- dıklan yahlarla, yaüannın güvertesinde ıstakoz yanş- nrmakla, yapnklan iş ta- kiplerivle, patronlanna ka- zandınhklan ihalelerle ko- nuşulurokhüar.'' 'Yfehim' bir tabloyla kar- şı karşıya olunduğunu be- lirten Kayış. bunlar yetmi- yormuş gibi şimdi de te- kefieşme' sorunununyaşan- dığına işaret etti. Patronla- ra bir gazetenin yetmediği- ni, birçok gazeteyi ellerin- de bulunduraıak istedikle- rini söyleyen RTÜK Baş- kanı, "Bir televizyon yetmi- yor,birçokkanahkontrol et- mek istiyorlar. 3984 sayıh kanun, bir televizyon kana- hna sahip olanm başka ka- naldaki mülkiyetini smır- landnyor.Ama kimsebuna uymujw" dedi. Kayış, bu durum karşısında yapılabi- lecekleri sıralarken medya- da etik kurallann egemen olması gerektiğini vurgula- dı. Medyadaki yozlaşma- nın engellenmesinin yolu- nun, gazetecilerin, mesle- ğin namusunu korumala- nndan geçüğını anlatan Ka- yış, tekelleşmeyi önleyecek yasalann kararlılıkla uygu- lanması, bunlar yetmiyorsa yeru yasal düzenlemelerya- pılmasını istedi. Bakan Bostancıoğlu Niğde'de açıkladı: 12 yılhk eğitim 2001 9 de MEHMET GÖKKAYA NtĞDE - Milli Eğitim Bakanı Metin Bostanaoğhı, büyük bir aksilik olmama- sı halinde 12 yılhk zorunlu eğitimin önü- müzdeki yıl uygula- maya konacağını açıkladı. Konuyla il- gili program çalışma- lannın yıl sonunda ta- mamlanacağını belir- ten Bostancıoğlu, norm kadro uygula- masının da eğitime eşitlik getirdiğini, tor- pili ortadan kaldırdı- ğmı öne sürdü. MiUi Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, dün Niğde'de çeşitli açılışlara kaüldı. 8 ders- lik, 200 öğrencili pansiyon ve 10 daireli lojmanla 1 trilyon 350 milyar liraya mal olan Niğde Fen Lisesi'nin açüış törenin- de konuşan Bostancıoğlu, yapacaklan dersliklerle ortaögretimi düzenlemede, alışmalann yıl j sonunda tamamlanacağını belirten Bostancıoğlu, norm kadro uygulamasının da torpili ortadan kaldırdığını öne sürdü. sorunlannı gidermede kararlı olduklan- nı bildirdi. Bostancıoğlu, ilköğretimde yeni derslikler yapmakla sorunun bitme- diğini, dersliklere teknolojınin gelmesi gerektiğini, ortaöğretimde de çok sayıda yeni dersliklere gereksi- nim olduğunu belirtti. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkanlması için prog- ram çalışmalannın yıl so- nunda tamamlanacağını bildiren Bostancıoğlu şöyle konuştu: -Büyük bir aksilik oJ- mazsa 12 vıllık zorunlu eğitimi getecekyıl uygula- mava koyabihr^. Ortaöğ- retimde fiziki a!t\apı konusunda çahşma- lannuz devam edhor. Bir diğer önemli noktada, eğirime katkıpayısüresi31 Ara- hk 20O0'de bitecekti. Bu sürenin uzanl- ması konusunda hazıriadığnnızkanun ta- sansını mecüsf sevk ertik Bu sürenin 10 yıl daha uzamasuu istivoruz." Kutan, milletvekillerine yemek verecek FR, yenîlikçfleri uyaracak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP'de yenilıkçilere karşı izlenecek ta- vır parti yönetiminde görüş aynlıkla- nna neden olurken, Başkanlık Diva- nı'nda bazı üyelerin disiplin mekaniz- malannın harekete geçirilmesi yönün- deki önerileri kabul görmedi. Toplantıda tansiyonun düşürül- mesi kararlaştınlır- ken. bu çerçevede Genel Başkan Recai Kutan'uı tüm mil- letvekillerinin katı- lacağı bir yemek vermesı benimsen- di. FP Grubu'nun bugün yapılacak olan toplantısında Kutan'uı yenilikçi- lere parti içi konulan basının önünde tartışmamalan konusunda uyanda bu- lunacağı da belirtildi. FP Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin ise "Partinin çizgisini bemmsemeyenlerin kendileri- Daşkanlık DrVaıf nda IJ bazı üyelerin yenilikçilere karşı disiplin mekanizmalanrıın harekete geçirilmesi yönündeki önerileri kabul görmedi. ne uygun bir siyasi hareket bulabile- ceklerini" belirterek yenilikçileri he- def alan açıklamalannı sürdürdü FP Başkanlık Divaru toplantısmda geçen hafta başlayan parti içi tartışma- lar gündeme geldi. Alı- nan bilgiye göre toplan- tıda bazı üyeler, yenilik- çi milletvekillerinin par- tiyi yıpratıcı ve küçük düşürücü açıklamalar yaptıklannı belirterek buna izin verilmemesi gerektiğini savundular. Yenilikçilere karşı disip- lin mekanizmalanmn harekete geçirilmesi yö- nündeki önerilere üyelerin büyük bö- lümü sıcak bakmadı. Kutan'm da par- tinin yetkili kurullarmda yapılan eleş- tirilere söylenecek bir şey olmadığını, ancak dışa karşı yapılan açıklamalar- dan rahatsızlık duyduğunu ifade ettiği öğrem'ldi. IRMIKIAYDIN ENGİN [email protected] Geçen hafta duyurduydum, her haf- ta elektronik posta, faks ya da bildiği- miz posta ile gelen mektuplardan bir seçki yapacağım ve saiı günleri yayım- lanan Tırmık'\ bu seçkiye ayıracağım, demiştim. Sonra geçen perşembe günü "Bir YÖK Masalı" başlıklı bir Tırmık yazdım. Anlattoğım "masal"\n gerçekte olup ol- madığına ilişkin küçük de bir anket önerdim. lyi ki "küçük" bir anket önermişim ve okurlann, özellikle öğrenci ve akade- misyen okurlann içi meğer ne kadar ya- nıkmış. Posta doldu dataştı. Bu satırlar yazılırken anket hâlâ yanıtlanmakta. Şu ana kadar bana ulaşanlardan bir seçkiyi aşağıda okuyacaksınız. Ama seçkiye geçmeden bir iki not: Birincisi: Geçen hafta uyarmadığım için, bu haftaki mesajlan yollayanlann adlannı vermeye hakkım yok. Ama bun- dan böyle bana yazan okurlann, tersini belirtmedikçe adlannı da yayımlamaya hakkım olduğunu varsayacağım. Duy- duk duyrnadık demeyin. Ikincisi: Ankete gelen yüzlerce (Du- run bir dakika, sayacağım: Evet şu ana kadar 288) yanrtta bir tane bile "hayır böyle bir olay olmamıştır" diyen yok. Herkesin ağız biriiği etmişcesine "ol- muştur"u bastınşı kanımca çok esef ve- rici. Yok mu bu ülkede koskoca YÖK'ü YOK Canım, Olur mu Hiç ? savunan bir Allah'ın kulu? Yazık, yazık... Şimdi buyrun haftanın seçkisine: • • • Merhaba, Boğaziçi Üniversitesi (...) bölümü öğ- rencisiyim. Yazınızı okuldaki panoda okudum (...) Haberi okuduğumda göz- lerime inanamadım. Böyle bir şey ger- çekten var mı? Yani emin misiniz böyle bir şey olduğuna? Yanlış anlamayın, so- rulann çalınmasına alıştık ama bu kada- n da oluyorsa eğer.(...) O zaman bizim girdiğimiz ÖSS'de de her türtü kayırma oluyordur, diye düşündük arkadaşlaria. Yanlış mı düşünmüşüz ? E.B. • • • Merhaba; Ne diyeceğimi bilemiyorum. Aslında böyle bir olay olmuştur; çünkü burası Türkiye. Ama bu kadan da fazla. Aslın- da ben de geçen yıl ÖSS'ye giren bir bu- çuk milyon kurban içerisindeydim. O anlamsız yanşta istediğimi başardım a- ma başaramayan o kadar çok arkada- şım var ve şu an o kadar kötüler ki böy- le bir olayın olduğuna inanasım gelmı- yor... Ama madem ki Türkiye'de yaşıyo- ruz(...) bize kalan tek şey Boğazıçi'nde eğitim gören soydaşımıza başanlar di- lemek herhalde. Başanlar arkadaşü! G.B. • • • Eğer sorunuz^ (Açık Radyo'nun Açık Gazetesi'nde) Omer Madra, Şerif Erol'a sormuş olsaydı, sadece "kesin- lıkle olmamıştır" cevabını alır ve "aferin" verirdi. O halde: "Kesinlikle olmamış- tır." A.M. • • • Merhaba, Ben A., istanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği III. sınıf öğrencisi- yim. Anlattığınız YÖK masalı olmuştur diyorum. Ağlayayım mı, güleyim mi bi- lemeden okudum yazıyı ve hiç de tered- düt etmeden olmuştur dedim.(...) Keş- ke hepsi masal olsa. Geteceğimi biraz olsun aydınlık görebilsem keşke. Boşu- na YÖK'e hayır denmiyor. Neye evet ki? • • • Üstad, Aslında fazla seçme hakkımız yok. Olayları sıralayıp sonra da acaba olmuş mudur diye soruyorsunuz. Peki, o za- man ciddi devlet adamı ya da görevlisi ağzıyla yazayım; Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Böyle şeylerolmaz. Y.T. ••• Sayın Engin, Ne yazık ki, belki de ne mutlu ki, ya- zınızda bahsettiğiniz, ÖSS+YÖK+ders- hane üçlüsünü geçerek üniversiteye gi- rebilmiş zatlardan biriyim! Bu ülkede, burslar öğrencilere, tanıdık olduklan için cep telefonlan faturalannı ödemelerini sağlamak amacıyla verilirken. her köşe başında rüşvet dönerken, YÖK buram buram iğrençlik kokarken, ben eminim ki bu hikâye gerçekleşmiştir... Ben eğer, Boğaziçi Üniversitesi' nde öğrenim gö- rüyor olsaydım, emin olun o şahsı bu- lurdum! Neden mi? Onun yerinde şu an, oraya girmeyi hak etmiş başka bir arka- daşımın oturması gerekiyordu da on- dan! F.P. • • • Olmaz olmaz demeyin, olmaz ol- maz... A.K. ••• Bakınız, George Orvvell, Hayvanlar Çiftliği: "Bütün hayvanlar eşittir, ama bazıla- n diğerlerinden daha eşittir..." Başka sööölicek bi şi yohtuıi (sic: yani imla ha- tası değil, bilerek öyle yazdım) J. K. • • • YÖK canım, olur mu hiç!!! V.B. POLflİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Banka Fareleri... Batmış işadamlan, medya patronlan, para bulamadıklan için banka satın alıp ne yapıyor- lar? Bankalann içlerini boşaltıyorlar!.. Peki, batmış işadamlarının, gazete patronla- nnın yaşgünlerindeki 'kuş sütü eksik' yemek- lerine kimler katılıyor? Siyaset ve devlet erki!.. Başbakan, başbakan yardımcısı, bakanlar, milletvekilleri, siyasi partilerin liderieri, genel müdürler, müsteşarlar!.. Banka kasalarına para koyamayacak kadar 'züğürt olanlar' bir ülkede 'patron sınıfına' gi- rerse, halkın parasını kendi parası sayıp o pa- ralan afiyetle yerler!.. Güngör Uras diyor ki: "Bu bankalar göz göre göre batınldt. Banka- lann sahipleri, yöneticileri bankalan batırdı. Hü- kümetler de göz yumarak batışı bir ölçüde teş- vik etti. Bankalar batınlıncaya kadar bekledi..." Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Hatay'ın Amik Ovası'na kurulması düşünülen baraj için 12 tril- yon bulamıyor ama batık 10 banka için 8 mil- yar dolan gözden çıkarabiliyor... İçi boşaltılmış bankalara aktanlacak para- yı devlet nereden alacak? Halkın cebindenL Halkın verdiği vergilerden!.. Batık bir işadamı ya da medya patronunun satın aldığı bankanın içini boşaltacağını dev- let bilmez mi? Elbet bilirl. Ama o devlet erkini elinde tutan siyasal erk, yani hükümet, bu olup bitenlere, yani soygun- culara Türkiye'de destek verir, üstelik koruyup kollari.. ••• Bu bir soygun düzenidir!.. Çünkü, batık işadamının, medya patronu- nun elinde dördüncü kuvvet vardır, canı ister- se başbakanı koltuğundan indirir, hükümet dü- şürür... Batık işadamı ve medya patronu güçlüdürL Onlann yazariarı vardır, sabah akşam toplu- ma 'etik dersi' veren!.. Türkiye'deki banka fareleri bir Avrupa ülke- sinde olsa, kasalardaki paralan kemirebilir mi? Ne gezer!.. Oradaki bankacılık sistemi batık işadamlan- nı, gırtlağına dek borca girmiş medya pat- ronlannı banka sahibi yapmaz!.. Şimdi Zekeriya Temizel, banka farelerine kapan kurdu, onlan tek tek yakalıyor!.. Işi, Türkiye gibi bir ülkede oldukça zorL O nedenle Temizel 'e kamuoyunun destek vermesi gerekir!.. Çünkü, bu bankalar ekonomide hızlı bir de- ğişim sonucu (devalüasyon ve istikrar prog- ramı) batmadı, kasalan soyuldu... Güngör Uras'ın değindiği gibi, bankalar öyle bir günde, bir ayda batmazL Bu birsüreçtir!.. Süreç içinde devletin sorumlulan olup bi- teni gözler ve uyarır... Egebank, Etibank, Bank Kapital ve diğerleri böyle bir süreçten geçmedi mi? GeçtiL Peki devletin soaımlulan, yani Merkez Ban- kası, Hazine, neden soygunu yapantan kıskıv- rak yakalamadı? Burada siyasi erkin de soyguncular kadar so- rumluluğu yok mu? Banka fareleri kasalan kemirirken siyasi erk onlan peynirie besliyordu... Hem de kaşar peyniriyleL ••• Aklıma gelmişken bir kez daha sorayım: "Hikmet Uluğbay, beylik tabancasıyla ne- den yaşamına son vermek istedi?" Acaba Hüsamettin Özkan bu konuda ne düşünüyor? Böylesine bir soygun düzeninin içinde olan- lar, sizle re hâlâ 'meslek etiği' dersi verip pat- ronlannı savunabilirler!.. Böylesine bir soygun düzeninde başbakan, başbakan yardımcıları "Banka mı soyulmuş" diyerek banka ve medya grubunun yöneticile- riyle 'batık işini' konuşmadıklannı söyleyebilir- ler!.. Peki tüm bu olup bitenler karşısında, demok- rasiyi "dörtyılda birsandık başında oy verme" sanan halkımız ne yapar? Gazetesini alıp kuponunu keser, CD, cep te- lefonu, tencere, tabak için gün sayar, ağıriığın- ca altın almak için sıraya girerL Halkım benim!.. hikmet.cetinkaya<« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyet k ı t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkaya ALACA BİR ÖFKE YEM ÇIKTI Ey benim aydınhk günleri bekleyen Türidyem!. Ey benim ölüme alkış tutan halkım!.. Ey benim şafağuı yolunu açan suskun akşamlann hüznunü yaşam biçimı sanan ınsanım'.. Ey benim özgürlukien Erbakan Hoca'nuı takkesınde arayan romantık avdmım! CuftihuriyeT Çağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 kitap kuİûECkitap (34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle