Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yayuı Kurulır tlhan Selçnk
(Başkan). Orhan Erinç. Oktay
Kurtböke, Hikmel Çetinkaya,
Şükran Soner, Ibrahim Yıldız.
Orhan Bursah, M ustafa Battny,
HakanKara.
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
4 Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet
Çetinkaya • Yazıişlen Müdürü. tbrahim
Yıldız # Sorumlu Müdür Fikret Ilkiz
# Haber Merkezi Müdürü. Hakan
Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Istihbarat: Cengiz Yıldınm 0 Ekonomı: Özlem
Yüzak0Kültür Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Y ücelman 0 Makaleler Sami
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge:
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç
AnkaraTeımılcisı: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan
No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat). Faks:4195O2701zrauTemsücısi.SerdarKızık,
H. Zıya Blv. 13 52 S. 2'3 Tel 4411220. Faks: 4419117
0 Adana Temsilcisı: Çetin Yiğenoğlu, Inönu Cd. 119
S.No 1 Kat:l.Tel:363 12 11. Faks: 363 12 15
Müessese Müdürü Cjtûn A k n m 9
Koordmatör Ahmct Koruban • Muha-
sebe Büknt Yeoer • tdare Hâwyin
Gürer» Bıigı-UİL-m N«ilİn»l»Bıİgı-
sayar Sıstsn. Mariıret Çiler • Sanş.
FazüetKuza
MEDYA C: • Yönetım Kurülu
Başkanı - Genel Müdür: GûlbİB
Erduran # Koordınator Reha
Işıtman • Genel MüdürYardımeısı:
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
5139580-51384«>«l.Faks 5138463
Yatımbvuı \c Bıun: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın >e Yauncılık A Ş
Türktx:ağı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Te! (O212)512O5O5(2Ohat>
Faks. (0'212) 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 27 EYLÜL 1999 Imsak: 5.22 Güneş: 6.49 Öğle: 13.03 îkindi: 16.22 Akşam: 19.02 Yatsı: 20.23
Butgaristan'da
saç şov
YA (Reuters)-2
Uluslararası Saç Şovu
Sofya Kültür Sarayı'nda
başladı. Bulgar stilist
Tamara Mihaleva'nın
hazırladığı düğün saçı
şovun seçkin
örneklerindendi.
Meslek
yüksekokuHapı
fflasta
• ANKARA(ANKA)-
Milli Eğitim Bakanlığı ve
YÖK, mesleki-teknik
liselerden meslek
yüksekokullanna sınavsız
geçişi gerçekleştirmeye
hazırlamrken, meslek
yüksekokullannın
"öğretim üyesi, fızik-
mekân ve araç-gereç"
yönünden iflas noktasına
geldiğı belirlendi. YÖK
tarafından hazırlanan
raporda, UNESCO
standartlanna göre bir
öğretim üyesine 12
öğrencinin düştüğüne
dikkat çekilen raporda,
"Bu sayı Türkiye'de 46'dır.
Bu durum, eğitim-öğretim
kalitesini önemli ölçüde
etkilemektedir" denildi.
Açıköğretime
kayıtlar
• ANKARA(AA)-
Anadolu Oniversitesi'nin
açıköğretim programlanna
kayıtlar 4-20 Ekim
tarihleri arasında
yapılacak. Deprem
nedeniyle açıköğretim
programlannın bütünleme
sınavlannın
ertelenmesinden dolayı,
daha önce Öğrenci Seçme
ve Yerleştirme
Merkezi'nin (ÖSYM)
adaylara kayıt süresi olarak
duyurduğu 27 Eylül-4
Ekim tarihleri, 4-20 Ekim
olarak değiştirildi. 22
Ekim'den sonra mazeret
beyan ederek kayıt
yaptırmak isteyenlerin
başvurulan kabul
edilmeyecek.
Çalışan çocuklar
düsundiırüyor
• ANKARA(ANKA)-
Türkiye Işveren
Sendikalan
Konfederasyonu (TİSK) ile
Uluslararası Çalışma
Örgütü'nün (ILO) çocuk
Lşçiliğinin elimine edilmesi
amacıyla yürüttükleri
projeler sonrasında ortaya
cıkan sonuçlar ürkütüyor.
TlSK ile ILO'nun
KOBİ'lerde yaptığı birinci
sağlık taramasında. çalışan
çocuklann renk körlüğü,
işitme kaybı ile sigara
içmeye erken başlama ve
işyerlerinde gaz, toz,
duman gibi etmenlerden
dolayı üst solunum yolu
enfeksiyonu rahatsızlığına
kapıldıİdan belirlendi.
ÇB) raporlapı
• TRABZON(AA)-
Çevresel Etki
Değerlendirme (ÇED)
raporlanmn ülkemizde
sağlıklı hazırlanmadığı
bildirildi. Karadeniz
Teknık Üniversitesi (KTÜ)
Mühendislik-Mimarlık
Fakültesi lnşaat
Mühendisliği Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Mehmet
Berkün, ciddi olarak
hazırlanan ÇED
raporlanmn bir kurtancı
olabildiğini vurguladı.
Berkün, "ÇED raporlan,
ABD'de ve Avrupa
Birliği'ndeçe\Teyi,
doğayı, tesisleri ve
ekolojik dengeleri koruyan
Özellikler taşırken,
ülkemizde bunun eksikliği
yaşanıyor" dedi.
Furby yasağı
• NEWYORK(AA)-
Uçaklarda cep telefonlan,
laptop'lar, CD-player'lardan
sonra furby oyuncaklannın
da kapatılması uyansı
yapıldı. Uzmanlar. bir tür
"elektronik oyuncak" olan
furby'lerin de iniş ve kalkış
sırasında uçağın kontrol
cthazlannı etkılediğinı
belirttiler.
GEDAŞ, İzmir'de kamu zararma hacizli şirkete görev verildiğini söylüybr
w
Elektrik (lağrtnm siyasi'İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu)
- Izmir'in elektrik dağıtımı cıkmaz-
da. Enerji Bakanlığı'nın açtığı tz-
mir'in elektrik dağıtım ihalesini ka-
zanan GEDAŞ, bakanhğın SENKOM
AŞ ile anlaşma yoluna gidilmesi öne-
risine tepki gösteriyor. Dağıtımlann
SENKOM AŞ'ye siyasi amaçla ve-
rildiğini öne süren GEDAŞ, Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur
Ersümer'tn u
iki şirketin uziaşması""
yönündeki ıstemıni de "Haczedümiş
bir şirkete görev verilmesi hem Ege,
hem ülke hem de kamu yaran açısın-
dan yanhş olur" diye yorumlayarak.
dağıtım yetkisinın hukuki süreç ta-
mamlanmadan kendisine verilmesi-
ni istiyor.
izmir'in elektrik dağmm ihaleleriy-
• Enerji Bakanlığı'nın açtığı îzmir'in elektrik dağıtım ihalesini kazanan GEDAŞ,
bakanhğın SENKOM AŞ ile anlaşma yoluna gidilmesi önerisine tepki gösteriyor.
GEDAŞ, elektrik dağıtımının siyasi amaç ve hemşerilik ilişkisi ön planda
tutularak yapıldığını savunuyor.
le ilgili tarhşmalar sürüyor. Dağıtıma
talip olan ve ihaleyi kazanan GEDAŞ
ile SENKOM AŞ arasında yaşanan re-
kabetin Egehalkına zarar verebilece-
ğine dikkat çeken Enerji ve Tabii Kay-
naklar Bakanı Cumhur Ersümer, iki
şirketin uzlaşmasını istemiş, uzlaş-
ma olmadığı takdirde ise konuyla il-
gili son mahkeme kararlannı uygu-
layacaklannı söylemişti. Ersümer,
"Bu karara uymak zorunda kalaca-
ğız.Bunuuygulamakbizimaçımızdan
doğru, ama beiki Ege açBindan yan-
hş da olabilir. Bu riskleri ortadan kat-
dırnıak için şu ana kadar uzlaşma ve
birleşme isteğimizden bir sonuç ala-
madık" demişti.
Bakan'ın, mahkeme kararlannın
uygulanacağı yönündeki açıklama-
lannı olumlu karşıladıklannı belir-
ten GEDAŞ yöneticileri, "Sa>in Ba-
kanımız doğru söylemektedir. Hac-
zedflmiş, iflas etmesi muhtemel ve 360
milyon dolar devir bedeli ödemesi
mümkün oknayan birşirketegörevve-
ribnesi hem Ege hem ülke hem de ka-
mu yaran açısmdan yanhş olur" di-
ye konuştular. Elektrik dağıtımının,
siyasi amaç ve hemşerilik ilişkisi ön
planda tutularak SENKOM AŞ'ye
ikram edildığim ve bu görevlendirme-
nin de kamu yaran dikkate alınma-
dığı gerekçesiyle 1996 yılının kasım
ayında iptal edildiğini savunan GE-
DAŞ'tan yapılan açıklamada şu gö-
rüşlereyerverildi:
"İzmir ve Manisa halkının kenet-
lenmesiyle kunılan, 16 şirket ve 7 bi-
ne yakuı ortağı bir çaü altında topla-
YeıüZelanda'ıunNelsonşehrindedüzenlenen
« G i y a e b i l i r sanadar" moda gösterisinin ödül
töreni önceki gün yapıkü. 'Moda Dalgalan', "Geziler', 'lktişim Düması Keşifleri' kate-
gorilerinin buhınduğu ilginç moda gösterisinde giysiler de 'Bahk Yemi'. Haritanın Oı-
şında' gibi isimJer taşıdı. Lctr> Mac Phedran ve Clarrie Reid'in birlikte tasarladıgı 'Ses-
siz Sinema' adlı giysi. 'tletişim Dünyası Keşifleri'; VVılm van Heuekmand'ın tasarladıgı
'Haritanın Dışında' adlı giysi de 'Geziler" kategorisinde birincüik ödülünü aJdı. (Reuters)
van ve bugüne kadar 2 mflyon dolar
harcama yapan GEDAŞ, SEN-
KOM'un açtığı dava nedeniyle huku-
ki sorun ile boğuşmaktadır. Bu kap-
samda SENKOM'un hukuken geçer-
sizsayrian göreviendirmesinin iptaH içm
açügı davanuı sonucunu ve görev len-
dirmeyi beklemektedir. SENKOM'un
en büyük pav^ sahip ortaklanndan
Mehmet Sevil'in, Cıngılh Holding'e
faizve masraflar hariç 226 mflyar 266
miiyon 199 bin 880 nra borcunu öde-
yemediği için tstanbul 5. Asttye Tica-
ret Mahkemesi tarafından 9 Ekim
1998'detaşınırmallan,üçüncüşahjs-
tardakj nak ve aiacaklanna ihtiyaten
haciz konmuştur. Böyle bir şirkete tz-
mir'in elektrik dağmmını vermek ne
ölçüde mannkh ve isabetü olacaknr?"
Yöneticiler, SEN-
KOM'un 9.10.1991 tari-
hinde Bakanlar Kurulu ta-
rafindan görevlendirildik-
ten sonra ilgili yasa uya-
nnca Enerji BakanüğTndan
izin alması gerekirken,
1998 yılına kadar 5 kez
izinsiz ortaklık yapısını de-
ğiştirdiğini de öne sürerek
"SENKOM'un 1991'de
'yok hükmünde" karara gö-
re yapılan görev lendirme-
si, bizün açtığunız davanın
sonucu beklenmeden, ba-
kanlık bu göreviGE DAŞ'a
bir an önce vermeiidir. Ka-
mu vicdanuu rahatlatacak
şekilde bu işin bir an önce
sonucianduilmasuıı bekle-
mekteyiz'" dedi.
Güçbirhği Hoküng ve De-
nizli, Aydın, Muğla Elekt-
rik Dağıtım AŞ (DEMAY)
Yönetim Kurulu Başkanı
Kemal Zorlu. yaptığı açık-
lamalarda Ege ıllennin elekt-
nk dağıtım hakkının Danış-
tay'a yaptıklan tüm itiraz-
lara karşın SENKOM ve
AYDEM şirketlerine veril-
diğini. mağduriyetleri ne-
deniyle mücadelelerini hu-
kuksal zemınde sürdürecek-
lerini bildirmişti.
AKADEMİK YAŞAMDA KADINLARIN PAYI BÜYÜYOR
Kadınlar hızh flerliyor
ANKARA (ANKA) - Akademik
yaşamda kadınlann payı büyüyor.
1997-98 öğretim yılında akademik
kadronun yüzde 33'ünü kadınlar
oluştururken. 1998-99 öğretim yı-
lında bu oran yüzde 35 düzeyine
ulaştı.
1998-99 öğretim yılında. bir ön-
ceki yıla göre öğretim üyesi sayısm-
daki artış yüzde 6.6 olarak belirle-
nirken. kadınlardaki artış yüzde 9.2,
erkeklerde ise yüzde 5.2 olarak ger-
çekleşti.
ÖSYM'ninyükseköğretim istatis-
tiklerinden derlenen verilere göre
akademik yaşamda kadınlann payı
sürekli olarak artıyor. 1998-99 öğ-
retim yılı sonunda öğretim üyesi sa-
yısı 20 bin 826'sı kadın, 39 bin 3O3'ü
erkek olmak üzere 60 bin 129 ola-
rak belirlenirken, akademik yaşam-
da kadınlann payı yüzde 34.8, erkek-
lerin ise yüzde 65.2 oldu. Bir önce-
ki öğretim yılında ise kadın akade-
misyenlerin oranı yüzde 33.4, er-
keklerin ise yüzde 66.6 olarak be-
lirlendi.
Bu arada 1996-97 öğretim yılın-
da da kadın akademisyenlerin payı
Istanbul Eczacı Odası
yüzde 32.9. erkeklerin payı ise yüz-
de 67.1 olarak gerçekleşmişti. Aka-
demik yaşamda erkeklerin üstünlü-
ğu devam ederken, kadın akademis-
yenler. artış oranlannda erkekleri
geride bırakıyor.
Toplam öğretim üyesi sayısında-
ki artış bir önceki öğretim yılına gö-
re yüzde 6.6 olarak tespit edilirken,
kadın akademisyenlerin artış oranı
yüzde 9.2, erkeklerin ise yüzde 5.2
olarak gerçekleşti.
Erkekleri geçtikr
Akademik unvanlar açısından ba-
kıldığmda da kadınlann artış oranı,
erkeklerin artış oranının üzerinde
gerçekleşti. Profesör düzeyinde, ka-
dınlann artış oranı yüzde 6.9 düze-
yine çıkarken. erkekler yüzde 2.2'de
kaldı.
Erkekler yalnızca doçent düze-
yinde kadınlan geçebildi. Doçent
düzeyinde kadınlann artış oranı yüz-
de 6.2'de kahrken, erkeklerin artış
oranı yüzde 9.2 düzeyinde gerçek-
leşti.
Kadın akademisyenler en fazla
artışı öğretim görevlisi kadrosunda
gerçekleştirdi.
Yardımcı doçent düzeyinde ka-
dınlann artış oranı yüzde 7.4, er-
keklerin yüzde 2.6, öğretim görev-
lisi düzeyinde kadınlann yüzde 14.1,
erkeklerin yüzde 12.3 ve araştırma
görevlisi düzeyinde de kadınlann
artış oranı yüzde 8.6, erkeklerin de
yüzde 4.7 olarak belirlendi.
ÖSYM verilerine göre, son iki
öğretim yılında kadın ve erkek aka-
demisyenlerin unvanlara göre dağı-
lımı da şöyle:
UMMUR
TOPUM
PlOfefflf
Doçent
YntOoçent
ÖgtGâotsi
Oku&nan
Uzman
ÇfiVRTKR
EğtPtentsraası
K
190K
1574
1243
2133
2548
24»
84
8148
9
5
1967-96
E
37336
5909
2899
5422
5408
2133
1271
14277
7
10
199B-99
K E
20626
1790
1321
2380
2738
2796
932
8853
9
7
39303
6042
3166
5909
5561
2397
1245
14952
10
21
Yunanistana mektup
'Yorgo,
oğhımu
kurtan
LATtFSANSÜR
KUŞADASI - Insan tacirlerinin kan-
dırdığı HyaşındakioğluYunanistan'da
tutuklanan Kuşadalı anne Sevtap Çıkık-
ÇL Yunanıstan Dışişleri Bakanı YorgoPa-
pandreu'ya mektup yazarak Türk-Yu-
nan dostlugunun gelişa'ği birortamda hiç-
bir suçu olmayan oğlunun serbest bıra-
kılmasını istedi.
Kuşadalı iki gencin Yunanistan'ın ts-
tanköy (Kos) Adası'nda tutuklanması-
na neden olan olayın gelişimi de hayli
ilginç. Yasadışı yollardan yurtdışına
adam kaçırma suçundan sabıkalı Ne-
dim Ö n (42), ayru mahallede oturan ve
tamircilık yapan 14 yaşındaki Tolga Çı-
kıkçı ile 17 yaşındaki Serkan Düzbas-
ü'yı teknesinin anza yaptığını söyleye-
rek Bodrum'a götürdü. Anzaya bak-
mak için tekneye binen Tolga ile Ser-
kan, 36 mülteci ile karşılaşınca 'şok'
oldular. Tekneden çıkmak isteyen genç-
leri silah zoruyla tuttuğu savunulan Ne-
dim Örs, Tolga ile Serkan'dan mülteci-
leri Yunanistan'ın Istanköy Adası'na
götürmelerini istedi. Örs, Yunan kara-
sulanna yaklaşıldığı sırada, beraberin-
deki başka bir tekne ile Bodrum'a dö-
nerken iki Kuşadalı genç ve 36 mülte-
ci Istanköy açıklannda Yunan Sahil Gü-
venlik botu tarafından yakalandı.
Bir haftadır Istanköy Adası'nda tutuk-
lu bulunan Tolga ile Serkan, mahkeme-
ye çıkanlacaklan günü bekliyor.
Oğlunun kandınldığını söyleyen gö-
zü yaşlı anne Sevtap Çıkıkçı, tüm umu-
dunu Yunanistan Dışişleri Bakanı Yor-
go Papandreu'ya bağladı.
Papandreu'ya mektup yazdığını be-
lirten Çıkıkçı," Tektesellim son dönem-
de yükselen Türk-Yunan dostluğu. Yu-
nanlılar oğlum ile telefonla görüşmeme
izin verdOer. Yunanistan Dışişleri Baka-
m'na faks çektim ve bir de mektup yaz-
dım.Oğiumun kurtanlması için gereken
girişimleri yapacağma ve bana müjdeU
haber vereceğme inanıyorum" diye ko-
nuştu.
SÖYLEŞİ
T I ' C •
ATTlLÂ İLHAN
'...Hayallerim Hep Kırıldı!'
Seçim mücadelesini
çağdaş grup kazandı
İstanbul Haber Servisi
- Çağdaş Eczacılar Gru-
bu ve Idealist Eczacılar
Grubu'nun yanştığı Is-
tanbul Eczacı Odası'nın
seçimleri sonuçlandı.
Son 12 >nldır Istanbul
Eczacı Odası'nı aralıksız
olarak yöneten Çağdaş
Eczacılar. 1127 oyla ye-
niden seçildi. Idealist Ec-
zacılar Grubu ise 859 oy-
da kaldı.
İstanbul Eczacı Odası
Yönetim Kurulu adına
başkan Erkan Onsel yap-
tığı açıklamada. yeni prog-
rama, 31 yıllık tecrübe ve
bilgi birikimlerine daya-
narak başlayacaklanru be-
lirtti.
Erkan Önsel, Sağlık
Bakanlığı'nın bünyesin-
deki eczacı kadrolannı
katlayarak arttırması ge-
rektiğini ifade ederek ül-
kemizin ilaç alanında ec-
zacı sorumluluğu ve de-
netimine gereksinimi ol-
duğunu \'urguladı.
6197 sayılı yasadaki de-
ğişiklik taslaklannı Sağ-
lık Bakanlığı 'na sunduk-
lanm belirten Önsel, ec-
zacılann temel sorunlan
taslakta yapılacak deği-
şikliklere bağh olduğunu
öne sürdü.
Yasataslağı
Önsel, "Hazuiadığunız
yasatasansı taslağmın içe-
riği şu konularda değişik-
likJeröneri>wn Eczane aç-
manın nüfusa ve mesafe-
ye göre sınırlandırılması,
eczane açını ruhsatlan-
nın TEB'ce verümesi, ec-
zacı odalannuı yetkileri-
nin artdnlması, yardım-
cı eczacıhk, ecza dolapla-
ruıınkaklınlması,eczacı-
mn çahşma saatleri vegün-
lerinin düzenlenmesL, ec-
zandcrin denetimi,cezabr
ve stajlar" diye konuştu. e-posta : tan (g prizma. net. tr
Heyecanlı, o 6O'lı yıllar! İzmir gazeteciliğimi 'yok-
tayan', 68rüzgân! O tarihte, hanl hanl, neleri tar-
tışıyoaız; bir 'değişim' geçiren CHP'de, 'Kamu Eko-
nomisi' fikrini egemen kılmak için, ne yapmalı? Ba-
zı Faiban'cı solcular gibi -Cemil Sait vb. mi?- 'Halk
Sektörü' adı verilen, sınırlan ve mahiyeti belirsiz bir
kavramın, himayesine mi sığınmalı: yoksa, Yugos-
lavya'da, Komintem'den aynldıktan sonra, Josip Broz
Trto, Edvard Kardelj vb. gibi 'Marksist' yöneticile-
rin, kuramsal olarak geliştirip, pratikte gerçekleştir-
dikleri 'özyönetim modeli'n ömek mi edinmeli?
O yıllar, Inönü CHP'sinin, Ecevit CHP'sine; Ece-
vit hareketi'nin ise, 'Ortanın Solu' müphemiyetin-
den, 'Demokratik Sol' kesinliğine dönüştüğü yıllar!
özyönetim, ne anlama geliyor? Bürokratik merkezi-
yetçi Sovyet kamu yönetimi modeline karşı; Trto, üre-
timi doğrudan üreticilerin örgütleyip yönetmesi-
ni öngören, son derece halkçı ve demokratik bir
kamu yönetimi öngörüyor; öngörüyor da lâf mı
şimdi, koca koca kombinalan, böyle örgütlemiş,
tasanyı gerçeğe uygulamıştı. Sorun o derece
önemli ve güncel görünüyor ki, birkaç yıl sonra, Mi-
lojko Druloviç'in 'özyönetim' başlıklı kitabmı Türk-
çeye çevirtip yayımlıyoruz. (Bilgi Yayınevi, 1976) Öz-
gürlükçü sosyalizm adına, işin ne kadar ilginç oldu-
ğunu daha iyi anlatabilmek için kıtaba ünlü Fransız
Sosyalist lideri Michel Rocard'ın bir önsöz yazdığı-
nı belirtmek, bilmem yetmez mi?
'Demokratik Sol' deyiminin tarihi çıkış nedeni bu-
dur Kısmen 'romantik', kısmen 'duygusai', Fabian
'solculuğunu' bırakıp, Müdafaa-i Hukuk Doktri-
ni'nin laik, demokratik ve anti/emperyalist temeline
uygun bir 'özyönetim'fikrini benimsemek ve benim-
setmek! Başka türlü söylersem, yalnız yönetimi de-
ğil, üretimi -hatta sınai üretimi- halkın -yâni üre-
ticinin- denetimine vermek! Türk halkının olanca
ağıriığıyla iktidara getirdiği CHP (1973), sözde bu
'özyönetimci' CHP'dir ki, Ecevit 12 Eylül sonrasın-
da, ayn ve bağımsız bir parti olarak örgütlendiğinde;
-yakından bilen birkaç kişi hâriç- hemen herkes sol-
da 'özgürlükçü sosyalist' özyönetimci, tarhşmasız Mü-
dafaa-i Hukuk Doktrini'ne bağlı bir parti oluştuğu-
nu sanıyordu. Besbelli seçmen de, önceki deneyle-
rinden ağzı fena halde yandığı için, 'alışılmış' parti-
lerin 'sultasından' kurtulabilsin diye, son seçimlerde
Ecevif i de 'Demokratik Sol' Partisini de yürekten
destekledi ve iktidara taşıdı.
'özyönetimi' ara ki bulasın!
Degneğin öteki ucu
Aynı seçimde, birçokgözlemciyefeleğini şaşırtan
böylesine kitlesel bir seçmen desteği; Alpars-
lan Türkeş'in ölümünü müteakip iyice itibardan düş-
tü sanılan MHP'ye verildi. MHP geleneksel ve an-
ti/emperyalist 'Cedit' Türkçülüğü'nü (Gasprinskiy);
II. Dünya Savaşt'nda Berlin'in etkisiyle ırkçı/turan-
cılığa; 'Soğuk Savaş' boyunca da, VVashington'ın
etkisiyle 'Ü//aicü/üğe'dönüştürenI birsıyasal kadro-
nun partisiydi ki, ekonomide 'devletçilik' tabiatı ica-
bı, programının belkemiğıni oluşturuyordu; elbette ia-
şizan', -bir hayli 'Inönü Modeli' bürokratik- birdev-
letçilikti bu, ama, 'Millîsektör' -Ecevit takımının 'Halk
Sektörü 'gibi- onun temel taşlanndan birisi sayılıyor-
du.
Türkeş sonrasında, hele Sovyetler Birliği dağıl-
dıktan sonra, sebeb-i hikmeti antı/komunızm olarak
bilinen MHP'nin zor günler yaşayacağı, ayan beyan
görülüyordu; bence, tek bir çıkış yollan olabilirdi:
kaynağa, Cedit Hareketi'nin ve ilk Türkçüler'in
anti/emperyalist ve lâik ulusallığına dönmek! (Hâ-
lâ aynı fikirdeyim). Partinin yeni lıderı Devlet Bahçe-
li az tanınıyordu ama, yazdıklannda ve söylediklerin-
de, en azından böyle bir ümıdi besler gibiydi.
"...Bahçeli, 18 Nisan seçimleri sırasında hazır-
lanan MHP propaganda ve seçim bildirgesinde,
KTT'lerin ekonomideki vartığımn korunması ve
rehabilite edilmesi yanında, özelleştirmenin de ik-
tidara gelindiğinde 'durdurularak', altyapısının
yeniden tanzkn edileceği' görüşüne yerverdi. Ser-
mayenin tabana yayılması ilkesini öne çıkartan
MHP, bu doğruttuda olmak kaydıyla da 'blok sa-
tiş' yöntemiyle yapılan 'özelleştirmelere' karşı
olduğunu beyan etti. 'Yabancı Sermaye'ye yak-
laşım konusunda da, 'millT birtutum sergilemek-
teydi..." (Milliyet, 18 Temmuz 1999)
Türk halkı, ulusallığını sermaye faşizmine çevir-
meyecek gibi görünen bu yeni MHP'yi, partinin ta-
rihinde görülmemiş bir oy desteği ile -bildiğiniz gibi-
iktidara kadar taşıdı.
Seçmen neden oy vermijti?
Şimdi dikkat isterim.
Seçimlerden önce, kampanya boyunca bu iki par-
tiden, seçmene verilen görüntü nedir? (Soğuk Sa-
vaş) boyunca ülkeyi yanlıştan yanlışa sürüklemiş,
Cumhuriyet'in temel yapısını bozmuş, Müdafaa-i
Hukuk Doktrini'ni lâfta bırakmış iktidarlardan ve po-
litikalardan uzak olmalan, onlara uzak durmalan, bir!
Ekonomide olsun, siyasette olsun, rejimin ve ül-
kenin 'ulusallığını', yâni ulusal çıkarlannı öndetutma-
lan: bu yüzden de geçmiş iktidariann 'ecnebi'y\e or-
tak 'lumpen' bir burjuvazi adına, Cumhuriyet'in 'ka-
mu sektörünü' yağma etmesine karşı çıkmalan, iki!
Yalnız bu kadar mı, hayır ulusal cumhuriyeti, 'ecne-
bi tasallutundan' korumak maksadıyla, zamanında
TBMM'nin kurduğu Yargrtay, Danıştery, Sayıştay ve
benzeri kuruluşlann, yasalara dayanarak verdiği ka-
rarlan benimsemeleri, bu kuruluşlara arka çıkmala-
n, üç! Hele Özal'ın devr-i saltanatından itibaren, cum-
huriyet hükümetlerini 'Sistem'in bölgedeki 'şubesi'ne
dönüştüren ANAP, DYP ve CHP yönetimlerini, şid-
detle ve haklı olarak eteştirip kınamalan, dört!
Meraklısı, daha kim bilir ne sebepler bulabilir, sa-
yabilir; haklı da çıkar; gerçek o ki, gerek DSP, gerek-
se MHP, seçimde kendilerini takdim şekilleriyle, Tür-
kiye Cumhuriyeti'ni 'sivilleştirmek' bahanesiyle Mü-
dafaa-i Hukuk rayından çıkarmaya uğraşan ANAP,
DYP ve CHP'nin tam karşıtı, basbayağı 'olumlu' bir
'altematif olarak halka sunmuşlardı; seçmen de,
öbüıierinden usandığı, btktığı, onlara inandığı için, ço-
ğunluğunu esirgemedi.
Peki, onlar ne yaptılar, neler yapıyorlar? Asıl onu
konuşacağız ya, önce işin 'evveliyatını' hatırlayalım
dedik.
http^/www.prizma.nettr/AJLHAN
http^/www.bilgiyayınevi.com.tryailhan
FaksK>-212/2601988