Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 EYLÜL1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
JCJJ\.f_JIı i i i f X J . / ekonomi(g cumhuriyet.com.tr 13
ŞİRKETLERDEN
• SARAR,2000yılı
koieksiyonunu rüketicilerin
beğenisine sundu. Ana
temasuun "rahat şıkkk"
oiduğu bdirtUen kış
koteksiyonunda. özellikle
ince yünlü giysiler diickat
çekiyor.
• METRO 35. kuruluş
yıldönümünü kutladı.
Metro Grosmarket Genel
Mûdürû Hakan Ergin.
toptancı statüsünde
çalıştıklan için cirolannın
yüzde 44'ünün bakkallar
tarafindan yapıldığını
belirterek "Bakkallann
ayakta kalması bizim
ayakta kalmamız demektir.
Bakkallann
kaybetmediğine
inanıyoruz" dedi.
• HTNSA, müşteri odaklı
hizmet anlavışının bir
devamı olarak ücretsiz
Tüketici Danışma Hatû
kurdu. \Vinsa Tüketici
Danışma Hatn, ürünler
hakkında aynntılı bilgUer,
bayiler ve bölge
temsilcilikkrinin telefon
numaraian konusunda
hizmet veriyor.
• HENKEL. Türkiye'nin
ilkjelklozettemızlik
ürûnü "Dıxi Wc Jel"ı
piyasaya sürdü. Limon ve
portakal çeşitlen bulunan
ürünün yeniden dolum
kutusuyla daha uzun süre
kullanım olanagı sağladığı
bclirtildi.
• ESBANK,72.
vıkiönümünü kutiadı. 1927
yıhnda Eskişehir'de
kurulan Esbank'ın yurt
genelinde 94 şubesi
bulunuyor. "'Şube Ötesi
Bankacılık" sistemini bu yıl
hizmete sokan Esbank'ta
İnternet ve telefon île
müşterüerin işlemlerini
yapabilmesi mümJtiin.
• ECZACIBAŞI Gınşım
Pazarlama'nın Türkıye
pazanna sunduğu Jordan
diş fırçalan, 2000 yılına
farklı model ve reıikli
çeşitleriyie giriyor. Jordan
Ultraflex diş firçasının
sapında bulunan nane
kokusu, tavsiye edilen
kullanma süresi boyunca
hissedılebiliyor.
• ALCATEL, bireysel
iletişim ürünleri
kapsamında. son
kullanıcılara hizmet
vermek amacıyla Rangers
adını verdiği satış ve
promosyon ekiplerini
faaüyete geçirdi. 300 satış
noktasında hizmet veren bu
ekipler, tüketiciJerin her
türlü ihtiyacına karşı
çözümler üretiyor.
• GEDİK YATIRIM,
"www.gedik.com"
adresiyle tnternet
dünyasında müşterilerine
hizmeı vermeye başladı.
Sermaye piyasası ile
ilgilenen yatınmcılar, hisse
senedi alış, satış, özet
hesap durumu, hesap
ekstresi görebılme ve çıkış
alabilme gibi işlemieri web
sitelerinde
gerçekleştirebilecekler.
• OTIBAJVK, Harbiye ve
Caddebostan'dan sonra
Levent'te Bireysel
Bankacılık Noktası'nı açü.
Haftanın 7 günü 24 saat
bo\ unca işlem yapabilme
imkânı sağlayan bireysel
bankacılık noktasma aynca
kredi kartı ödemeleri de
yapıiabiliyor.
• ESCADA. sonbahar-kış
koleksiyonunu tuketicilerin
beğenisine sundu.
Yalınlaşan bır görünümiin
ağırlık kazandıği
koleksiyonda. trikolar ve
tek renk egemen.
UNCTAD, uluslararası ticaretteki çarpıklıklann düzeltilmesi gerektiğini vurguladı
BM'den IMF'ye cıhz c• Türkiye'nin IMF ile görüşmelere
yoğun bir şekilde hazırlandığı bu
dönemde, UNCTAD raporu,
önerilen sabit kur politikasının
cari işlemler açığını
sürdürülemez hale getirdiğine ve
rekabet yeteneğinin yok olması
gibi sonuçlar doğurduğuna
dikkat çekiyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Birleş-
miş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferan-
sı (UNCTAD), gelişmekte olan ülkelerin kur
serbestliği ya da sabit kur politikası arasında
seçim yapmak zorunda bırakıldığını. ancak bu
ülkelerin yoksullukla mücadele edip gelişmiş
ülkelerle aralanndaki gelir farkjnı kapatabil-
meleri için kur politikalannı güçlendirmeleri
gerektiğini büdirdi. Uluslararası Para Fonu'nun
(IMF)piyasalara sızdığı iddia edilen Türkiye'yle
ilgili raporunda önerilen sabit kur politikası-
nın, cari işiemler açıgının sürdürülemez hale
gelmesi ve rekabet yeteneğinin yok olması gi-
bi sonuçlar doğurduğuna dikkat çeken UNC-
TAD. gelişmekte olan ülkelerin sermaye hare-
ketlerini kontrol ederek istıkran sağlayabile-
ceğini belırtiyor.
UNCTAD'm '1999 Ticaret \e Getişme Ra-
poru'nda. gelişmekte olan ülkelerin dış kay-
nak gereksinimlerinin artışına dikkat çekilerek.
dışsatımın büyüme içindeki payının düşüşüy-
le gelişmekte olan ülkelerin geçmişe göre da-
ha büyük cari işlemler açığıyla karşı karşıya
kaldıklan kaydedildi. Gelişmekte olan ülkele-
rin yabancı sermaye ginşine duyduklan ge-
reksinim artışına karşın yabancı sermayenin bir-
kaç piyasada yoğunlaşarak birçok gelişmekte
olan ülkeyi tercıh etmediğine dikkat çekilen ra-
porda. gelişmekte olan ülkelerin net sermaye
akışlanndan aldıklan payın bu ülkelenn dış
kaynak gereksınimini karşılamaya yetmediği
belirtildi. Net sermaye akışlannın yıllık yüz-
de 6 oranında artış gösterse bile gelişmekte olan
ülkelerin gereksinıminin karşılanamayacağı
anlatılan rapordaki, yıllık yuzde 6'lık net ser-
maye akışındakı artışın, gelişmekte olan ülke-
lerin ulusal gelırinin yüzde 8"ini oluşturduğu.
oysa bu rakamın 1990'larda yüzde 5'te kaldı-
ğı verisi de dikkat çekti.
Raporda, gelişmekte olan ülkelerin geliş-
miş ülkelerle arasındaki uçurumu azaltması
Küresdkşmenin gelişmekte olaııfilkdeıtfeoluşturdıığutahjibatbilinniesinekaı^yağnıabh^ıiiyor.
ve yoksullukla mücadele edebilmesi için ge-
lişme politikalannı köklü bir biçimde yeniden
değerlendırmeleri gerektiği vurgulandı. Ra-
porda, gelişmekte olan ülkeler için şu öneri ve
saptamalar yer aldı.
• Gelişmekte olan ülkelerin uluslararası ser-
maye ve mal akıştndan kaynaklanan istikrar-
sızhk-dengesizliklerin aşılması için daha iyi kü-
resel ekonomiyle bütünleşmesi gerekiyor. Bu
da sermaye akışlannın kontrolünü sağlayan
bir politikanın getirilmesi ve yalnız dışsatımı
arttırmayacak, aynı zamanda chşahmı da azal-
tacak rekabet yeteneği olan endüstri oluşu-
muyla sağlanabilir. Ancak bu gelişmekte olan
ülkelerin elinde olan bir şey değil. Gelişmek-
te olan ülkelenn büyüme beklentilerini sınır-
landıran ya da engelleyen uluslararası ticaret
sistemi uygulamalanndaki çarpıklık ve bozuk-
luklara çözüm getirilmelidir. Bunun içingeliş-
miş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere piya-
salan daha fazla açmalan gerekiyor. Dünya
Ticaret Örgütü'nde ticaretle ilgili fıkri haklar
ve ticaretle ilgili yatınm önlemleri üzerinde
(TRJMS) yeniden başlatılacak görüşmeler, bu
alanlarda gelişmekte olan ülkeler aleyhindeki
düzenlemelere son vermelidir. Dahası, geliş-
mekte olan ülkeler lehine özel ve farklılaştı-
nlmış uygulamalar, kurallara dayalı bir ticaret
sisteminin akdi yükümJülükleri içinde yer al-
malıdır.
• Güneyde gelişmekte olan ülkelerin, kuzey
piyasalanna girmekte daha fazla işbirliği içe-
risine ginneleri gerekiyor. Güney'in, hızlı ge-
lişmeye karşın hâlâ teknolojiye ulaşma ve ser-
maye konusunda Kuzey'e ihtiyacı vardır. So-
nuçta Kuzey piyasalannın genişletılmesi ve
bunlara giriş yaşamsaJdır.
• Uluslararası finansal mimarideki reform,
özel sermaye piyasalannın kalkınma finansma-
nı sağlamada yetersizlikleri kavranmadan ger-
çekJeşemez. Gelişmekte olan ülkelerde özel sek-
törün yatınmlan kamu yatınmlannm işlevini
yerine getirememiştir. Küresel finansal mima-
risi değiştirilirken buna dikkat edilerek kamu-
nun fmansmanına daha büyük önem verilme-
lidir.
• Gelişmekte olan ülkeler kur politikalan yö-
netuninı geliştirmek zorundalar. Gelişmekte olan
ülkeler kur politikasında ya tamamen serbest
bırakma ya da sabit kur politikası uygulamak
zorunda bırakıldılar. Ama sermaye tamamen
hareket halınde oiduğu zaman bu iki uç poli-
tikadan hiçbin döviz istikrarsızlığına karşı da-
ha iyi bir koruma getiremiyor. Kur sabitleme-
si, cari işlemler açıgının sürdürülemez hale
gelmesine ve ülkenin rekabet etme yeteneğinin
yok olmasına neden oluyor. Çünkü gerçek
değer arüşına neden oluyor. Eğer bu enflasyonu
düşürmeye yönelik olarak kullanıhyorsa sorun
daha içinden çıkılmaz bir hale geliyor. Bu
durum Latin Amerika krizlerinin başlıca
nedeniydi. lkinci sorun olarak, dış fınansmanın
kjnlganlığına bağlı hisse senedi piyasalannda
dengesizliğe yol açması görünüyor. Alıcılar
döviz riskine girmek istemiyor. Sabit kur uy-
gulamasma gidilirse, bu uygulamadan vaz-
geçilmesi çok zor oluyor. Serbest sermaye
hareketliliği altında hiçbir döviz rejimi, istik-
rarb ve rekabetei oranlan garanti edemedıgi gibi
finansal ıstıkrarla da düzenli büyümeyi bir-
leştiremez. Kur politikalanndan dolayı
oluşabilecekzararlar ancak istikrarsız sermaye
akışlannın etkili ve kontrollü düzenlenmesiy-
le azaltılabilir.
• Sanayileşmiş ülkeler kendi ülkelerindeki
olgunluğa ulaşmış tanm ve yüksek teknoloji
sektörlennı korurken, bu gibi uygulamalan
gelişmekte olan ülkelerin yapmasına karşı çık-
ması haklı göstenlemez.
IMFturu
24EylüVde
başlıyor
ANKARA(AA) - Hazine'den so-
rumlu Devlet Bakanı Recep Önal
başkanlığında oluşturulan heyetin,
24 Eylül 'de ABD'yi ziyaret edece-
ği bildirildi. Devlet Bakanı Önal,
Dünya Bankası-IMF yıllık toplan-
tılanna, IMF Türkiye Guvernörü
olarak, Hazine Müsteşan Selçuk
Demiralp'ın, Dünya Bankası Tür-
kiye Guvernörü sıfatıyla toplantı-
lara katılacağı bildirildi. Merkez
Bankası Başkaru GaziErçei, toplan-
tılarda IMF Türkiye Guvernör Ve-
kili sıfatını taşıyacak.
He\etin çalışma programı
Önal başkanlığındaki heyetin ça-
lışmalannın, IMF ve Dünya Banka-
sı nın yıllık toplantılan çerçevesin-
de olacağı bildirildi. Heyetin, IMF
ve Dünya Bankası yetkilileriyle,
Türkiye ekonomisindeki bu yıl so-
nu itibanyla ekonomik hedeflerde-
kı revize rakamlan ve 2000 yılı büt-
çesine yönelik makro ekonomik
gösterge tahminleri üzerinde de gö-
rüşeceği belirtilidi.
Aynca heyet Stand-By konusun-
da görüşmeler de yapacak. IMF-
Dünya Bankası yıllık toplantılan-
nın bu yılki gündem maddesinin,
"Milenyumun (Binyıl) Arifesinde
KaJkmmaveKüresel Büyüme" ola-
cağı belirtildi.
Hükümet, 1998 yılmda 500 trilyon lira kâr eden hidroelektrik santrallann satışmda ısrar ediyor
EnerjirantçdanişbaşındaHAZALATEŞÇAK1R
Uluslararası tahkime ola-
nak sağlayacak anayasa de-
ğişikliğininardmdan. *"uy-
gulama yasa tasanlannın "
hazırhklanna geçılırken.
enerji santrallan ve dağı-
tım şebekelerine yönelik özelleştirmeler bir ay
içinde jeniden başlayacak. Termik, doğalgaz
santrallannın yanı sıra Türkiye'nin enerji ihtiya-
cının yüzde 45'ini sağlayan ve 1998 yılmda 500
trilyon lira kâr eden hıdroelektnk santrallannın
da satışa çıkanlacağı bıldıriliyor. Elektrik Mü-
hendısleri Odası (EMO) Genel Sekreteri SıdaÇiğ-
dem. ıletim ve dağıtımda yüzde 30'a varan ka-
yıplann önlenmesi, yıpranan sistemin onanlma-
sı durumunda Türkiye'nin ihtiyacından fazla
enerji üretebileceğini \urguluyor.
Uluslararası tahkımle bırlikte TBMM'ye ekim
ayında sevk edilmesi planlanan "Elektrik Ener-
jisi Piyasa Yasasryla kamuya ait tesislerin devir
• Hidroelektrik santrallannın üretim maliyetleri termik
santrallann yalnızca yüzde 3'ünü oluştururken Türkiye hidrolik
gücünün sadece yüzde 30'unu kullanabiliyor. Satılacağı öne
sürülen hidroelektrik santrallan arasında Atatürk, Keban,
Oymapınar, Altınkaya, Çatalan, Derbent gibi Türkiye için hayati
önemi olan santrallann da bulunduğu belirtiliyor.
ve satışlanna hız verilmek ısteniyor. Yetkililer,
enerji üretim maliyetleri termik santrallann yüz-
de 3'ünü oluşturan hidroelektrik santrallannın da
satış kapsamına alınmasmı, uluslararası tekelle-
re kaynak aktanmı şeklınde yorumluyorlar.
Türkiye hidrolik gücünü kuDanmıyor
Türkiye'nin enerji darboğazına gireceği gerek-
çesiyle nükleer santral yapımı dayatılmaya. sant-
rallaryerli-yabancı firmalara satılmaya çalışılır-
ken. Türkiye hidrolik gücünün sadece yüzde
30'unu kullanabiliyor. Satılacağı öne sürülen
hidroelektrik santrallan arasında Atatürk, Ke-
ban, Oymapınar, Altınkaya, Çatalan, Derbent gi-
Çevre maliyeti hesaba katıldığında temiz enerji avantajlı
Fosüyakıün maliyetiyüksek
bi Türkiye için hayati önemi
olan hidroelektrik santralla-
nnın da bulunduğu belirtili-
yor. EMO Genel Sekreteri
Çiğdem, bugün sadece Dic-
le-Fırat üzennde inşaarı sü-
ren, bir kısmı da tamamlan-
mış 13 baraj bulunduğunu
anımsatarak "Türkiye'njn enerji darboğazında
oiduğu kkJialan doğru değiL Kayıp oranı bugün
yüzde30"a vanyor. A\Tupa'da bu oran y ü/deö'yı
geçmivor. Kaçaklarla birîikte bu oran dahada ar-
tıyor. Omeğin Doğu Anadolu'da para tahsilanya-
pilamıyor. Bunlargozönünde bulundurulduğun-
da. altyapıya kaynak aktanlması, yıpranan siste-
min onanlması durumunda eldeki santrallarye-
tecektir" değerlendirmesini yapıyor.
Türkiye'nin toplam kurulu enerji gücünün
yüzde 45'inin hidrolik enerji olduğunu belirten
yetkililer, "Hklrolik santrallann maliyetiçokdü-
şük,sadeceyapım süresi uzun.Türkiye'de gerçek-
ten dedikleri gibi bir enerji sıkıntısı varsa. hidro-
liksantrallar \apiiabilir" de-
ğerlendirmesinde bulunu-
yorlar. TEAŞ'ın hidroelekt-
rik santrallanndan elde etti-
Ekonomi Senisi -Yapılan araştırmalar, nükleerener-
ji ile fosil kaynaklı yakitlardan sağlanan enerjinin, hid-
roelektrik santrallar ve yenilenebiiir enerji kaynaklan
karşısoıdaki maliyet avantajını giderek kaybettiğini or-
tayakoyuyor. Nükleerenerjinin maliyeti giderek artar-
ken fosil yakıtlar hükümetler tarafindan sağlanan bü-
tün desteldere karşın çevre maliyeti hesaba kauldığı
zaman en pahalı enerji tûrü olarak beliriyor.
Dolaylı vergıler, hükümet desteği ve fon-
lar gibi çeşitli yollarla sürekli desteklenme-
sine karşılık nükJeer enerjinin birim maliye-
ti sürekli yükselme eğiliminde. Komanoff
adlı ünlü bir enerji kuruiuşu tarafindan yapı-
lan bir araştırmaya göre, ABD'de nükleer
enerjinin toplambirimmaliyeti 1968-73 ara-
sında 3 cen^kWsaatdolayında iken rakarn gi-
derek artarak 1984-90 arasında 9 cent'i aşh.
Gelişmiş ülkelerde yapılan araştırma harcamalan
içinde en çok payı alan ve aynı zamanda en çok süb-
vanse edilen rür ise yine nükleer enerji oldu. 1979-90
yıllan arasında Uluslararası Enerji Ajansı'na üye ûlke-
ierin Ar-Ge harcamalan içinde nükleer enerji yüzde
58.98, fosil yakıtlar yüzde 15.18 ile ikinci sırayı aldı.
DünyageneÛnde nükleerenerji ve fosil yakıtlar için ki-
şi başına yapılan enerji harcaması 7.82 do-
lar. Enerji tasarruru ve yenilenebiiir enerji
için yapılan kişi başma harcama ise 1.41
dolar. Herhangi bir enerji türünün birim
maliyetine çe\re maliyetinin ddenrnesi iîe
yapılan yeni hesaplama türlerinegöre ise kö-
mür 9.82 dolar'GJ ile en pahalı yakıt duru-
munda. Ffetrol 8.47 dokr/GJ ve doğalgazda
5.6 dolar/GJ ile kömürü izleyen fosil kay-
nakJı yakitlar olarak açıklanıyor.
Tariş, Tansaş'ın hissesine talip
İZMtR (AA) - Tariş Tanm
Satış Kooperatifleri
Birliği'nin. Tansaş'ın yüzde 10 A
Grubu hissesine talip oiduğu
bildirildi. Tariş Genel Müdürü
Fatih Cenikli, Tariş in
gıdadan temizliğe kadar
pek çok kalemde tüketim
malı ürettiğini ve bunlan
Tansaş ile pazarlama
imkânı bulacaklannı ifade
ettı.
Geçen hafta îzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı Ahmet Piriştina
ile görüşme yaptıklannı ve ıhale
şartlannı öğrendiklerini
belirten Cenikli, Tansaş'ın 9
trilyon 867 milyar lira değerindekı
A Grubu yüzde 10 hissesine talip
olduklarını açıkladı.
Cenikli, yann tarihinde yapılacak
ihaleye Tariş olarak katılacaklannı
kaydetti. Yurtiçi piyasasında Tariş
ürünlerinin pazar payım
genişletmek amacında
olduklanna işaret eden
Fatih Cenikli, "Tansaş,
Izmir'de doğdu ve
Türkiye'ye yayüınavı
amaçuyor. Bunun da
adımlan atıldı. Tariş,
ürünlerini, etkin sabş
organizasyonu olan Tansaş ile
daha geniş tüketici Idtlelerine
ıdaşmak istiyoruz" diye konuştu.
Tariş lncir Birlıği Başkanı Ahmet
Fevzi Anıman ise, Tansaş'a ortak
olma fikrinin çok doğru bir karar
olduğunu, ancak kaynak ve
zamanlama konusunda ortamın
uygun olmadığına işaret etti.
Aruman, Tariş'in pazarlama
sorunu bulunduğuna işaret ederek
şunlan söyledi:
"Tariş'in üzüm, incir, pamuk gibi
ana kalemlerinde ahm
kampanyası de\am ediyor.
Kampanya sonrası ihale açıünış
olsaydı, çok daha rahat buna
kablmak mümkün olacaktı. Şu
anda şartlarımız bizi zorluyor. Bir
tarafta aldığunız ürünkrin
karşınğuu çiftçiye daha
ödememişkcn Tansaş ihalesine
kaülmak Tariş ile üreticiJeri karşı
karşıya gerjrebilir. Bu açmaz
içindeyiz."
ği elektriğin 150-200 lira gi-
bi düşük bir bedele mal ol-
duğuna dikkat çeken yetki-
liler, buna karşın TEAŞ ve
TEDAŞ'ın elektrik satarken
termik ve hidrolik santral-
lararasında fiyat farkı uygu-
lamadığım vurguluyorlar.
Termik santrallar da mali-
yetinin onda birine satılmak
istenırken, diğer ülkelerde-
ki özelleştirme uygulama-
lannın göz ardı edildiğine
dikkat çeken yetkililer. "İn-
giltere'de fiyartar yüksekli.
fşletmelerde birçok sorun
çıkö" dediler.
Türioye'nin enerji ihtiya-
cuıın büyük bir bölümünü
karşılayan bazı hidroelekrik
sanrrallannın isimleri şöy-
le: Derbent, Hirfanlı, De-
mirköprü, Atatürk, Almus,
Altınkaya, Aslantaş, Ataköy,
Kapulukaya, Gezende, Gök-
çekaya, Hasan Uğurlu, Ka-
racaören, Karakaya, Keban,
Kemer, Kesikköprü, Küıçka-
ya, Koçköprü, Köklüce,
Menzelet.
'Deprem kuDanıhyor'
Öte yandan, Enerji Bakan-
lığı'nın, enerjide yapılacak
özelleşrirmeye ilişkin "Ener-
jiden eldeedilecek 1.2 milyar
dolardeprem bölgesindekul-
lanılacaknr'' sözlerine tep-
kiler sürüyor. IMF'ye verilen
taahhütlerde enerji gelirleri-
nin dış borçlann ödenmesin-
de kullanılacağmın belirtil-
diğini anımsatan Enerji-Ya-
pı Yol-Sen Başkanı Cengiz
Faydak hükümetin özelleş-
tirmeleri halka şirin göster-
mek ıçın depremi dahi kul-
landığını savunuyor.
Hidroelektrik santrallann sabşı planlanırken enerji özeUeştiı-melerine tepki sürüyor.
Bakan 'aAktaşsuçlaması
Enerji-Yapı YolSen, CumhurErsümer 'in Aktaş 'taki
usulsüzliMeregözyumduğunu ileri sürdü
HACERGEİV1İCİ
Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu'nım
Aktaş'a 'yürütmeyi durdurma karan' ver-
mesine karşın Enerji Bakanlığrnın bugüne
kadar tepkisiz kalması, Enerji-Yapı Yol Sen
tarafindan sert bir dille eleştirildi. Sendika
Başkaru Cengiz Faydak Danıştay'm karan
gereğince Anadolu yakasındaki elektrik da-
ğıtım yetkisinin yeniden TEDAŞ'a devre-
dilmesini beklerken bakanhğın şirketle ye-
ni sözleşme yapma hazırlığı içinde oiduğu
yönünde duyumlar aldıklarını belirterek
Plansız satış tekel yarattı
Havaş'ta işler
ı kiUTŞtl
Ektmomi Senisi - Ulaştırma
Bakanlığı, havayollanndaki yer
hizmeüerüıde yaşanan tekelleş-
menin aşılması için yeni ihalele-
re hazırîanıyor. Bakanlık, ÖtB'nin. 1995 yılında yüzde
60'aa. Î998'de de yüzde 40 kamu hissesini sarüğı işa-
darru Turgay Oner'in sahibi oiduğu Havaş'm yer hiz-
metierinde tekeDeşmeyeçalıştığını savhyor. Havaş'm özel-
leştirilmesinin ardmdan alıcıya "2 yıl süreyte aynı alan-
da başka bir kamu kuruluşunun hizmet vermeyeceği ta-
ahhüdünde" bulunduklannı belirten yetkililer, "Bu sü-
re çoktan doldu. İ^adamian imriyazı başkasma vermek
istemiyoriar. Adeta mafyalaşıyorlar'" dıyorlar.
Ulaşünna Bakanlığı'nın havaalanlannda yer hizme-
rini yürüten Çelebıler ve Havaş şirketi dışında başka fir-
malara da açacağını açıklarken, yetkililer bunu "planstz
yapdan özeüeştirmeterin tekeüeşme sonucu" şekiinde
yorumluyorlar.
"Acaba Bakan Cumhur Ersümer, Aktaş'ın
gizli ortağı mKÜr? Aktaşta yıllardır yapılan
yolsuziuk, hırsızuk vesantekâriık bakanlıgın
bilgisi dahilinde mi olmaktadır?" dıye sor-
du. Faydalı, hükümet yetkililerinin yıllardır
devam eden hukuksuzluğu gidermek yerine
bu uygulamalan devam ettirecek politikalar
izlemelerini eleştirdi.
17 Ağustos 'ta yaşanan Marmara felakeri-
run ardmdan Türkiye'nin gündemı depreme
kilitlenirken Başbakanlık Teftiş Kurulu tara-
findan hakkında iki kez raporrutulan Aktaş'la
ilgili Danıştay Dava Dairelen Genel Kuru-
lu'nun yürütmeyi dur-
durma karan vermesi de
geri planda kaldı. Ancak
aradan iki haftaya yakın
süre geçmesıne karşın
Enerji Bakanlığı'nın ses-
siz bir tavır sergilemesi
eleştiri konusu oldu.
Enerji-Yapı Yol Sen Ge-
nel Başkanı Cengiz Fay-
dalı, 1991 yılmdan bu
yana Aktaş'ın, Anadolu
yakası elektrik dağıtım
bölgesinin işletme hak-
kını hukuka göre değil,
'dagbaşı kanunlarına"
görekulîandığını dilege-
tirerek yıllardır buolaya
seyirci kaian siyasileri
suçladı. Faydalı, şöyle
konuştu- "Yapılacak iş,
gerikmeden bo'lgenin iş-
lctmesinin tekrar TE-
DAŞ'adevredilmesi iken
bakanlıgın yeni sözleşme
hazıruğı içinde olduğu-
nu duyduk. Acaba Ak-
taş'taki bu yoisuzluklar,
hırsızlıklar bakanlıgın
bilgisi dahilinde mi ya-
pılmakta?"