Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya>ın Yönetmenr Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinka\ a # Yazuşleri Mudürü: lbrahim
Yıldız • Sorumlu Müdür: Fikret İlkiz
9 Haber Merkezi Müdürü Hakan
Kara • Görsel Yönetmen Fikret Eser
lstıhbarat: Cengiz Yıldınm # Ekonomi. Özlem
Yüzak 0 Kültür Handan Şenköken 0 Spor:
Abdülkadir Yücelman 9 Makaleler Sami
Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı 9
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgi-Belge
Edibe Buğra 9 Yurt Haberlen. Mebmet Faraç
Yayuı Kurulu: llhın Selçuk
(Ba$kan), Ortıın Erinç, Okta)
Kurtböke. Hikmet Çetinkaya,
Şûkran Soner. tbrahim Yıkİız,
Orhan Bursah. Mustafs Balbay,
Hakan Kara.
AnkaraTemsılcisı: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan
No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks.419502791zmirTemsilcısi:SerdarKızık,
H.ZıyaBlv. 1352 5.23X61:4411220, Faks:4419117
9 AdanaTemsilcisi: Çetin Yiğcnoğlu. tnönüCd. 119
S.No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks 363 12 15
Muessese Mudürü Üstön Akmen #
Koordınaör. Ahmet Korufcan • Muha-
sebe- Bülent YciKrCldare Hnseyta
Girer» Bılp-lşlem N.il bul • Bılgı-
sav^r Sıstem Mürüvrt ÇikrOSatı;
FaziktKaza
MEDYA C: • Yönetun Kurulu
Başkaru - Genel Mûdur Gûlbin
Erduran # Koordınatör Reha
fytman • Genel MüdürYarfımcıa:
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
51395 80-513846041, Faks- 5138463
> jumla>an ve Basan: Yenı Gun Haber ^ansi. Basm \e Ya>mcılık A Ş
Tur,.ocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lstanbu! PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul
Tel (0 212)512 05 05 (20 hat)
Faks (0 212)513 85 95 \vww.cumhunyet.com.tr 19EYLUL1999 İmsak:5.13 Güneş: 6.41 Öğle: 13.05 Ikindi: 16.31 Akşam: 19.16 Yatsı: 20.38
Yapay
dalgalarla sörf
• Haber Merkezi -
ftalya'nın Floransa kentinde
düzenlenen Svvatch Sörf
Turnuvası'na katılan
yanşmacılar yapay dalgalar
üzerinde hünerlenni
sergiledıler. Floransa'nın,
Filippo Brunelleschi
tarafından yapılan ve 1436
yılında tamamlanan ünlü
Santa Maria de Fiore
Katedrali'nin önüne dev bir
havuz kuruldu. Havuzun
yapay dalgalannın boyu 4
metreyi buluyor
Bilim adamları
Antalya'da
• ANTALYA (AA) -
Antalyada. 25 ülkeden 16
konuşmacı ve 100 bılim
adamının katıldığı. 'Sağlıkta
ve Hastalıkta Serbest
Radıkaller, N'itrik Oksid ve
Antioksidanlar' konulu
uluslararası yaz okulu Royal
ResortOtd'debaşladı.
Akdeniz Üniversitesi'nden
yapılan yazılı açıklamaya
göre. Avrupa Bıyokimya ve
Moleküler Biyoloji
Federasyonu, Avrupa
Serbest Radikaller Derneği
veTLBÎTAK'ın
sponsorluğunda dün
başlayan ve 24 eylüle kadar
dcv arn edecek yaz okulunda
çeşitli ülkelerden
katılımcılann ortak
araştırma projeleri
planlaması hedefleniyor.
Meslekve
beceri fuan
• İstanbul Haber Servisi -
Meslek Ve Beceri Fuan, 25-
26 Eylül Cumartesi tarihinde
Topkapı Eresin Otel'de
düzenleniyor. Heryaşta
insanm beceri sahibi
olmasını amaçlayan fuarda
mankenlik. yabancı dil.
modelistlik, diksiyon, cılt
bakımı, stilistlik \e
muhasebe gibi alanlarda
egitım veren 100 stand yer
alacak. Atmosfer Fuarcılık
yelkilileri.. standlardaki
uzmanlann isteyenlere yol
göstereceklerini belirttiler.
Fuar 2 gün süresince 10.00-
22.00 saatleri arasında
ziyaret edilebilecek.
Bilgisiz ve eğitimsiz personel, çocuklar üzerinde olumsuz etkiler bırakabiliyor
Yuvalar giiven vermiyor• Okul öncesi eğitimin
'zorunlu eğitim'
kapsamına almması
planlanırken anne
babalar yuva seçiminde
çok zorlanıyor.
FİGENATALAY
Okul öncesi eğitim çok önemli. Bu
nedenle de okul öncesi eğitimin "zo-
nınlueğitim'' kapsamına almması için
Milli Eğitim Bakanhğı'nda çalışma-
lar yapılıyor. Ancak yuva ve anaokul-
lannın birçoğu iyi bir fiziksel mekâ-
na, eğitımli personele, sevgi dolu bir
ahnosfere ve uyaranlarla dolu bir or-
tama sahip değil. Çocuklannın okul
öncesi eğitim almasını isteyen anne ba-
balar kurum seçiminde çok zorlanıyor,
sık sık yuva değiştirmek zorunda ka-
lıyorlar.
Yapılan araştırmalara göre, iyi bir
kururnda okul öncesi eğitim alan ço-
cuklar. ilkokula başladıklarında bu
eğitimi almayanlara göre daha başa-
nlı oluyorlar.
Hedefyüzde 20
Halen 3-6 yaş döneminde okul ön-
cesi eğıtimden yararlanan çocuk ora-
nı yüzde dokuz. MEB Okul Öncesi Ge-
nel Müdürlüğü'nün 2000 yılı hedefi
ise, bu oranı yüzde 20'ye çıkarmak.
Ancak çocuk bakımı. eğitimi, psi-
kolojisi üzerine yeterli bilgi sahibi ol-
mayan eğitimsiz personel, çocukla-
nn üzerinde olumsuz etkiler bıraka-
Yanlış davranışlar yüzünden çocuklar kendine gûvenkrini yitiriyor. (Fotoğraf: HATlCE TUNCER)
biliyor. Evde çok konuşkan, sosyal
bir çocuk, yuvaya başladıktan sonra
suskunlaşabiliyor. Çocuğa yönelık
yanlış davranışlar. çocuğu yuvadan
soğutabiliyor, kendine güvenini yıtir-
mesme neden olabiliyor. Ömeğin. dört
yaşmdakı Ali'nin annesi Serap Ca-
ner, çocuğunun okul öncesi eğitim ça-
ğı geldiğinı düşünerek Ali'yi evleri-
ne yakın bir yuvaya verdi. Zaman za-
man altını ıslatan Alı. ilk günün he-
yecanından yuvada da altına kaçırdı.
Yuva yetkilileri, bunun üzerine Ali'yi
gün boyu ya$ıtlan yerine bebeklerin
yanındâ tuttular.
Buna çok öfkelenen. gururu kınlan
Ali, artık hıçbir yuvaya gıtmek iste-
miyor. Buna benzer örnekleri çoğalt-
mak mümkün.
0-3 yaş grubunda çocuğu olan ça-
lışan annelerin işi daha da zor. Be-
beklerini kreşlere bırakmak zorunda
kalan anneler. çocuklanyla yeterince
ılgilenilmediğinden, sevgi gösteril-
mediğinden yakıruyorlar.
Kimi uzmanlar da anne- babalann
çocuklannj güvenmedikleri bir yuva-
ya bırakmak yerine büyükanne ya da
bakıcıya emanet etmelerinin daha doğ-
ru olacağını belirtiyor.
Nekre dikkat edilmeli?
Epsilon Yayınevi'nce yayımlanan
Bebeğinizin İlkYdında Sizi Neter Bek-
ler adlı kitapta, anne babalann yuva
ararken nelere dikkat etmeleri gerek-
tiği şöyle sıralanıyor:
EğitUmiş ve uzman persooel: En
azmdan okul yöneticisinin erken ço-
cııkluk eğitimi konusunda eğitim al-
mış olması beklenir. Tüm personel
bebek bakımı konusunda deneyimli ol-
malıdır.
PersoDelin sağtıkh ve güvenilir Idşi-
ierden oluşması: Çocuk bakımı ko-
nusunda çalışanlann tümü tıbbi bir
incelemeden geçmiş olmalı ve tüber-
küloz testi yapılmış. olmalıdır.
Kıınunun orta büyüklükte olması:
Çok büyük bir kurumun idaresı. istis-
nalar olmakla birlikte küçük bir ku-
rumun idaresinden daha zordur. Ay-
nca ne kadar çok çocuk varsa o kadar
da cok hastalık olabilir.
Oğretmen başına dfişen çocuk sa-
yısının makul olması: Her üç bebeğe
en azmdan bir personel düşmelidir.
Eğer sayı daha azsa ağlayan bir bebek,
bir diğerinin işi bitene kadar beklemek
zorundadtr.
Çocuklann yaş gruplanna göre ay-
nlmalan: Bir yaşm altındaki bebek-
lerdaha büyük çocuklarla birarada bu-
lunmamalıdir.
Sevgidolu biraünosfer: Personel ço-
cuklara karşı sevecen ve ilgili olma-
lıdır. Çocuklara mutlu, uyanık ve te-
miz görünmelidir. (Habersiz ebeveyn
ziyaretini yasaklayan yuvalara dikkat
edin)
Uyaranlarla dolu bir atmosfer: tki
aylık bir bebek bile gerek sözel, ge-
rekse fiziksel yoğun bir iletişimin ol-
duğu, yaşına uygun oyuncaklann bu-
lunduğu uyaranlarla dolu bir ortam-
dan yararlanabilir. Çocuklar büyü-
dükçe oyuncaklar, kitaplar, müzik ve
dış ortamdan da yararlanmaya baş-
larlar.
2000 Projesi
TRTye
çağdaş <-•
arşiv -• Türkiye'nin en büyük görsel-
işitsel arşivine sahip bulunan
kurum, vizyona giren son
fılmlerden Atatürk 'ün görüntülerine
ve cumhuriyet tarihine değin her
türlü görsel materyali bilgisayar
ortamına aktaracak.
AıNKARA (AA) - Türkiye'nin en bü-
yük görsel ve işitsel arşivi, teknolojinin
son olanaklanyla bilgisayar ortamına ak-
tanhyor. Hazırlıklan devam eden 'TRT
Arşiv 2000 Projesi' ile kurum, yeni yüz-
yıla modern bir arşivle girecek. TRT Te-
levizyon Arşiv Müdürlüğü yetkililerin-
den alınan bilgilere göre, yeni proje, 2000
yılının ilk aylannda hayata geçirilecek.
Altyapı çalışmalan, TRT Kütüphane-
si'nde özel olarak aynlan bir bölümde de-
vam eden üç asamah proje, kurumun gör-^
sel ve işitsel arşivlerinin çağdaş kullanı-
ma ulaşmasmı amaçlıyor. Projenin ilk.-
aşamasında varolan arşiv materyalinde ve-
yeni yapımlarda içerik çözüml«mesi ya-
pılacak.
Projenin ikinci aşamasında, TRT arşiv-
lerindeki içeriği çok kıymetli olan Cum-
huriyet tarihi, Atatürk'ün yaşamına ait ke-
sitler, tarihi eserler gibi ses ve görüntü ma-
teryallerinden bir bölümü, yayında tek-
rar kullanıhnalan için restore edilecek.
Projenin son aşamasında, TRT arşivleri,
birkaç yıl içerisinde tamamen sayısal or-
tama aktanlacak. ~*..r. '
IŞILÖZGENTÜRK
Eylül ayı en sevdiğim aydır. Bu ayın her
günü güneşin yumuşak ışıklannın sırtımı
ısıtmasını severim, Istanbul'un birdenbire
değişen renklerinin büyüsünde dolaşmayı
severim, Büyükada'ya gidip tepede çinge-
ne palamudu yemesini severim. Sözün kı-
sası ben bu Eylül ayını pek sevenm. Do-
ğum günüm de EylüPdedır. Bundan mıdır
neden? Eylül deyınce içim titrer. bir yıl da-
ha vaşlandığımı düşünür, yaşadıklanm için
hayata teşekkür ederim. Bütün gördükleri-
me, bütün yaşadıklanma, bütün sevdikle-
rime teşekkür ederim.
Eylül, dostlanmla benim aramda bir şi-
ır ayinine dönüşür. Bu ayini keşfettiğimiz-
den beri Eylül'ü iple çekeriz. Çünkü doğum
günüm bahane. dostlanm o gün bana en sev-
dikleri şiırleri kimi el yazısı, kimi kitap ola-
rak getirir ve evin gırişindeki şiir sepetine
atarlar.
Sonra hep birlikte, gençliğimizi ve ken-
dimizi yeniden keşfederek sevdiğimiz şi-
irleri okuruz. Bütün bunlar olurken gökte
kocaman bir ay varsa, her şey büyülü bir
ayine dönüşür ve hepimizbu şür ayininden
yeni doğrnuş gibi saf ve biraz büyülü çıkıp
gideriz. tşler bir süre durur.. parasızlık, mo-
ral bozukluğu, dünyamızı sarsan doğal ve
insani felaketler bir süre durur. Sadece şi-
ir kalır.
Bu yıl Cumhuriyet Radyo'da yaptığım Al
Gözüm Seyreyle programında bu şiir ayi-
EylüVdeBirPazar
ninden söz ettim ve beni dinleyen dostla-
nmdanayın 19"unda, bir şiir kitabına uza-
nıp kendileri için bir şiir okumalannı dile-
dim. Öylesıne acılı hikâyeler ıçindeyiz kı,
bazen kendimizı öylesine çaresız hissedi-
yoruz ki, bizı ancak şiir kurtarabılır. Belki
bir söz, belki bir mısra...
Bu güzel pazar günü de sizden bir
şiir kitabını kütüphaneden çekip,
okumanızı istesem, çok şey mi
istemiş olurum? Bir büyük şi-
ir ayini oluşturahm. Bütün
yaşadıklanmız, acılanmız
ve sevinçlerimız için, hay-
di!
• • •
Ve adı Pmar olan bir kı-
zın öyküsü. Pınar'ı on
yaşlanndayken tanıdım
ben. Sevgili babası ve
biz her darbede başı be-
laya girenlerin Alp abısı
Alp Setek o günlerde Da-
vutpaşa Kışlası 'nda ya-
tıyordu. Türkiye lşçı
Partisi davasından. Pı-
nar, babasını ziyarete ge-
lirdi. Cebinde şiirler.
Sonra Pınar büyüdü.
Okullarda okudu, sos-
yolog oldu ve hep a>Tiı soruyu sordu'
"Çevremde gördüğüm toplumun dışla-
dığı insanlar için ne \apabilirinı ben? On-
lara nasıl bir yaranm dokunabilir?"
Önce "sokakçocuklarrna gitti. Onlann
Pınarablası oldu, ardından Ülker Sokak ve
orada yaşayan travestiler ve yaşam koşul-
lan üstüne bir tez yaptı ve onlann da
Pınar kardeşleri oldu. Birlikte bir
sanat atölyesi açtılar ve sokak ço-
cuğu Süleyman ilk kez kendi
yaptığı mumları satıp para
kazandı.
Geçen 13 Eylül Pazartesi
günü Pınar'ın Beşiktaş
DGM 'de mahkemesi var-
dı. Güneydoğu'daki savaş
hakkında bir tez yazarken
tutuklanmıştı. Onu otuza
yakın asker arasında elle-
ri kelepçeli önümüzden
geçirip mahkeme salonu-
na götürdüler. Alp abi.
belki de en zor günle-
rinden birini yaşıyor-
du. Önünden ge-
çen elleri kelepçe-
li sevgili kızı Pı-
nar'ın, az sonra avukathğını ya-
pacaktı.
O gün herkes için zor bir gündü. Alp abi,
Pınar'ın Davutpaşa günlerinde içerdeki ba-
bası için yazdığı şiırleri verdi bana. Herke-
sin sığındığı o sıcak yuvaya, şiire Pınar da
Alp abi de ve tanımadığımız nice insan sı-
ğınmıştı.
Sokak çocuğu Süleyman da mahkeme sa-
lonundaydı. Belli ki akşamdan kalmıştı,
yeniden başlamıştı her şeye, ama Pmar ab-
lasını unutmamıştı. Diğer çocuklar gele-
memişlerdi, çünkü kimlikleri yoktu. Sü-
leyman'rn birkimliği vardı ve elbette en zor
gününde Pınar ablasımn yanında olacaktı.
Oldu da.
Ben sessizce aynldım mahkeme salo-
nundan, Eylül 'dü ve sıcacık bir güneş var-
dı. Usulca Alp abinin verdiği şiirleri oku-
maya başladım. Pınar onlan Davutpaşa'da
tel örgüler arkasında gördüğü babası için
yazmıştı. Şöyle dıyordu:
Babama;
Sanbnayah ikiyi okJu,konuşmayata.dert-
leşmeyeti
tki yıl oldu, kolay geçmedi
fki yıl boyunca konuştum dtırdum
kendi kendime..
Alçaktı sesim, babacığun, alçakn
Yani konuştuğumu, benden başka kimse
anlamadı-.
Ama ağlamadım, hiç ağlamadını
babaağnn
ısoz50(S hodnaiLcom
En ekonomik yıkama programı
Arçdiklensadece EyKJayma
öze) kaçınlmaz fırsat.
En son teknolojiye sahip
Arçelik çamaşır ve bulaşık
makineieri şimdi,
peşinfiyatma8takstiesizin...
Sakın kagtmayın,
mükemmel temcdiği tam
cebinize uygun fiyatlaria
yaşayın! Çamaşır ve bulaşık makinelerinde peşin fiyatma 8 taksit.
H a y a t a
Es seçmenin püf noktaları.
Erkekler daha
gelenekçi
• Eş seçiminde ırk, sosyo-ekonomik düzey,
fiziksel çekicilik, etnik köken, din,
toplumsal seçimler, eğitim, aile yapısı, zekâ
düzeyi ve ömür uzunluğu gibi özellikler /
önemli rol oynuyor.
ANKARA (AA) - Eş seçiminde ırk, sosyo-ekonomik dü-
zey, fiziksel çekicilik, etnik köken, din, toplumsal tercih-
ler, eğitim düzeyi, aile yapısı, zekâ düzeyi ve ömür uzun-
luğu gibi özelliklerin benzerliği önemli rol oynuyor. Er-
kekler iyi yemek yapma, bekâret, yuva ve çocuk arzusu,
görünüş güzelliği, dini inanç benzerliğini; kadınlar ise
sosyal olma, benzer eğitim geçmişi. iyi maddi gelir ve gü-
venilir bir kişiliğe sahip olma, iyi sosyal statüsü bulunma,
öğrenim ve zekâ düzeyi yüksek olma özelliklerine önem
veriyorlar.
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Öğretim Üye-
si Doç. Dr. Hasan BacaıuYnın, Ankara ve Konya'da oku-
yan toplam 220 üniversite öğrencisi arasında yaptığı araş-
tırmaya göre eşler, birbirlerini benzer olduklan birtakım
özelliklere göre seçiyorlar. Araştırmaya katilanlann evli-
liğe verdikleri anlamlar konusundaki görüşleri şu sonuç-
lan ortaya koyuyor:
• ErkekleT, evlihğe cinsel ilişki anlamını kadınlara oran-
la daha fazla yüklüyorlar. Bu durum, Ankara ve Konya'da
okuyan öğrencilere göre farklılık arz etmiyor.
• Duygusal beraberlik olarak anlamlandırmada cinsi-
yetler arasında fark bulunmazken şehirler arasında fark bu-
lunuyor. Ankara'da okuyan kız ve erkekler, duygusal be-
raberliğe Konyalılardan daha çok önem veriyorlar.
• Evliliği, çevre baskısından kurtulma ve toplumsal bir
gereklilik olarak görmeye verilen önem açısından cinsler
ve şehirler arasında farklılık bulunmuyor.
• Evliliği ekonomik bir gereklilik olarak görmeye ve-
rilen önem açısından da cinsler arasında fark olmadığı, an-
cak Ankara'da okuyan öğrencilerin bu anlama daha faz-
la önem verdikleri görülüyor.
• Çocuk sahibi olmaya, Konya'da okuyan öğrenciler da-
ha fazla önem veriyor.
• Dini gerekliliğe ise er-
kekler kızlara, Konya'da
okuyan öğ-
renciler An- v
-
kara'daoku- '**^_
yan öğrenci-
lere oranla
daha fazla
önem veriyorlar.
• Evliliği yalnızlık-
tan kurtulma olarak
gören kızlar erkekler-
den, Ankara'da oku-
yan öğrenciler de Kon-
ya'da okuyan öğrencilerden daha fazla.
Erkekler eşlerini seçerken iyi yemek yapma, bekâret,
yuva ve çocuk arzusu, görünüş güzelliği, dini inanç ben-
zerliği; kadınlar ise sosyal olma, benzer eğitim geçmişi,
iyi maddi gelir ve güvenilir bir kişiliğe sahip olma, iyi sos-
yal statüsü veya mevkii bulunma, öğrenim ve zekâ düze-
yi yüksek olma özelliklerine önem veriyorlar. Şehirler
açısından ele alındığında, Ankara grubu sosyal olma, ben-
zer eğitim geçmişi, iyi maddi gelir, iyi sosyal statü veya
mevki, karşılıklı sevgi (aşk); Konya grubu ise bekâret, yu-
va ve çocuk arzusu ve dini inanç benzerliği özelliklerini
önemsiyor.
Öte yandan, kadmlann önemsedıği özelliklerin genel-
likle Ankara grubu, erkeklerin önemsediği özelliklerin
Konya grubu tarafından önemseniyor olması, erkeklerin
geleneksel yapı içinde daha iyi bir toplumsal yapı içinde
bulunduklan ve bundan hoşnut olduklanm, kadmlann ise
değişme ve gelişme istediklerini gösteriyor.
Erkeklerin, muhtemel eşlerinin dindar (inançlı), çocuk
isteyen ve çekici olmasını kadınlara göre daha fazla önem-
sedikleri, kadınlann ise eşlerinin zeki, kazancı iyi ve üni-
versite mezunu olmasma önem verdikleri görülüyor.
Şehirler açısından bakıldığında, Ankara grubu yaratı-
cılığı, sanatçı ruhluluğu ve kazancın iyi olmasını; buna kar-
şılık Konya grubu dindar ve evine bağlı olma, çocuk is-
teme özellikleri önemsiyor.