19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS 1999 PAZAR 8 DEPREM Yerle bir olan ME-SA konutlannı yapan ailenin bireyi Yaşar Okuyan'ın deprem ekibinden çekilmesi istendi Koçal hanedanı lıer taşm altmdaLEVENTGENCELLİ YALOVA -Büyük deprem son- rası yaralannı sarmaya çalışan Ya- lova'da, 'hertaşm altuıdan' Çalış- ma ve Sosyal Güvenlık Bakanı Yaşar Okuyan'ın ailesı çıkıyor. Eskı ve yenı belediye başkanlan- nın yanı sıra kentin en lüks bina- lanyken yerle bir olan ME-SA konutlannı yapan müteahhit de Koçal ailesinden. Eskı MHP'nin İstanbul milletvekili Turan Ko- çal ıle Çalışma ve Sosyal Güven- lık Bakanı Yaşar Okuyan. ailenin mılletvekillen. Türkiye'nin sağhksız yapılaş- mav a son dönemde açılan kentle- rinın başında gelen Yaiova'daki uçan kuştan Koçal ailesinin habe- rinin oldugu öne süriilüyor. Yüzlerce ölünün çıktığı Hacı- mehmet Ovası'nı imara açmakla suçlanan, MHP sempatizanı ola- rak başladığı siyasetı bir dönem ANAP, birdönem de CHP'den be- lediye başkanlığı yaparak sürdü- ren Cengiz Koçal'ın yanı sıra 18 Nisan seçimJerinde Yaşar Oku- yan'ın desteği ile ANAP'tan aday olan. müteahhit. bugünün beledi- ye Başkanı Yakup Koçal da, 'ha- nedan' olarak adlandınlan aile- nin önemli isımleri arasında. Yalovalılar. enkazlann ve altın- da kala canlann sorumlusu olarak Koçal ailesini en önemli adres Yakup Koçal 'Yalova'nınyüzde 30'unuyeniden yapmakyız' YALOVA (Cumhuriyet) - Yalova Belediye Başkanı Yakup Koçal, depremin ardından kentteki yaşamın yavaş yavaş normale dönmeye başladığını belirterek "Türk aıiüetinin desteği fle Yalova'yı yeniden inşa «kceğiz" dedı. Koçal, yıkılmış bina enkazlannın birkaç güne kadar kaldırılacağını, 1-2 ay içinde kentteki yaşamın daha da normale döneceğini. kendisinın de önceki geceyı evinde geçırdiğini kaydetti. Enkazın kaldınlmaya başlanmasıyla yaralann sanlması yönünde çalıştüdannı anlatan Koçal. "AJtyapımız büyük hasar gördü. Yalova - mn yüzde 30'unu yeniden yapmak zorundayız" diye konuştu. Koçal, kent halkının çadır kentlere yerleşririldiğini, her türlü sağlık ihtiyaçlannın karşılandığını kaydederek, öncelikle 6 bin prefabrik konut yapmak ıçin destek istedi. Prefabrik konut için Almanya, Japonya ve bazı işadamlanndan destek geldiğini bildiren Koçal, 35-40 metrekare arasında olacak konutlann 2-3 ay içinde yapılmasmın planlandıgını söyledi. Koçal, depremde hasann en çok olduğu bölgenin yeniden imara açılması konusunda devletin ilgili makamlannın vereceği rapor doğrultusunda hareket edeceklerini belirterek şunlan söyledi: "KenrteŞaşam yavaş yavaş normate dönmeye başladı. Ben dün geceyi evimde geçirdiın. Enkazın tam olarak kakunlmasından sonra, prefabrik konutlann yapüması gerekir. Hesaplannuza göre 6 bin prefabrik konuta ihtiyaç var ve bunun için destek istryonız. Türk milletinin desteği ile kentin yfizde 30'unu >eniden inşa edeceğiz." olarak gösterirken Türk Mühendis ve Mimarlar OdalanBırliği(TMMOB) 2. Başkanı Cetal Beşiktepe. Yaşar Okuyan'ın, devlet adına yürüttüğü deprem koordinatörlüğü görevin- den aynlması gerektiğini bildirdi. Rlze'den ElmalıK köyüne... Koçal ailesinin öyküsü. Yalova'nm Rum ve Erme- ni nüfusunun yoğun oldu- ğu Elmalık köyüne Ri- ze'den gelen göçle başlı- yor. Aile reisi Rasim Efen- dfnin (Rasim Koçal), Kur- tuluş Savaşı sırasmda yö- rede önemli kahramanJık- lara imza attığı biliniyor. Rasim Koçal"ın 7 çocu- ğu bulunuyor. RASİM KOÇAL (RASİM EFENDİ): Yalova'nın işgali sıra- sında gösterdiği kahramanlıkla Istiklal Madalyası almaya hak ka- zanmış. Ölünceye kadar (1992) ailenin manevi önderliğini yap- mış. METİN KOŞAL: Cihan Ko- çal'ın üzerine titreyip okuttuğu mimar oğlu. Mimarlar Odası Ya- lova Şube Başkanı ve müteahhit. Çökmeden önce dairesi 40 miryar Korkunç deprem sonucu evini, yakınlannı kaybeden yurttaşlar şimdi devle- tin kendüerine her konudayanhmetmesi gerektiğini söylüyor. (Fotoğraf: AA) liradan satılan ME-SA konutlan- nın sahibı. Arkadaşı Safa Tüzü- nataç ile bırlıkte kurduklan şirke- te isimlennin baş harflerini alarak ME-SA aduu verdiler. Ortagı ile bırlikte yurtdışına kaçtığı öne sü- riilüyor. YAŞAR OKUYAN: Koçal aile- sinin bugünlerdeki hâkimi. Al- paslan Türkeş'in yanında yetişti. Eski MHP'de Genei Sekreter Yar- dımcılıği'na kadar yükseldı. 12 Eylül'den sonra ANAP'a omuz verdi. Depremzedeler onu, sos- yal güvenlık reformunu savundu- ğu icin yuhaladılar. TİMURUTKU:Anne ve baba- suun kültürüyle yetiştiği aktanh- yor. 'Koçal hanedanı'nın yanlış- lanna direndiği biliniyordu. Ku- zeni Metin Koçal'dan önce Mi- marlar Odası Yalova Şube Baş- kanıydı. Yalova'nın imara acımasızca açılmasına tepki koydu. Yanlışla- n aktaracağı bir toplantıya gider- ken trafik kazasında öldü. TURAN KOÇAL: Ra- sim Efendi'nin en hızlı ül- kücü oğlu. Inşaat mühen- disi. Yalova, Istanbul'abağ- lıyken 12 Eylül öncesinde MHP'den Yalova kontenja- nından milletvekili oldu. NİLGÜN DÜNDAR KOÇAL: Eski MHP Mil- letvekili olan Turan Ko- çal'ın büyük kızı. Yaio- va'daki Öncü Koleji'nin kurucu temsilcisi. Büyük hasar gören ko- leji yeni eğitim-öğretim dönemine hazırlamakla meşgul. YAKUP KOÇAL: Yıkı- lan Yalova'nın işbaşındaki belediye başkanı. Endüst- ri mühendisi. Uzun süre Yalova Ticaret Odası baş- kanlığı yapü. Müteahhit- liği de var. Yaptığı okul büyük ha- sargördü. Hacımehmet Ovası'nda- ki bazı konutlarda ortaklığı oldu- ğu öne sürüiüyor. Yaşar Okuyan tarafindan poli- tikaya hazırlandı. Okuyan'ın sö- zünden çıkmadığı biliniyor. Poli- tikaya fazla ısındığı için 18 Nisan öncesi bir ara 'antrenörü' Oku- yan'ın karşısına milletvekili ada- yı olmak istedi. Araya giren aile büyükleri belediye başkan adayı olmasını sağladılar. Yakup Ko- çal'ın gelişmesine katkı koydufu zengin mahallesinde ME-SA ko- nutlan çöktü. Hacımehmet Ova- sı'ndan binlerce ölü çıktı! "Olcuyan istifa etmeti" Koçal ailesinin Yaiova'daki iliş- kileri ve gücü hasar belirleme çalışmalanyla birlikte tartışma yarattı. Koçallar'a üye çok sayıda ünlü ismin müteahhit olarak Yalova'nın rantından yararlandığı bilinirken, milletvekili, bakan ve belediye başkanlan çıkaran ailenin, tüm ilişkıleriyle mercek altına alınması da isteniyor. TMMOB 2. Başkanı Celal Beşiktepe, Yaşar Okuyan'ın bu koşullarda deprem- le ilgili koordinatör bakan olarak görev yapamayacağını savundu. Depremin, 17 Ağustos öncesi hız- lı yapılaşmayla başladığuıı kay- deden Beşiktepe. "Geleceğimjzin yokedibnesi üstüne kurulu bu «ır- guncuçetenin kollan ahtApotgibi heryana uzaımor. YakAa'dakien- kazın altında çok önemli üişkiler yatmaktadu*. Bu ilişkilerin bütün yönleri \e ortaklanyla tespit edü- mesi bu koşuOardazor görünmek- tedir. Çünkü bölgede devlet adına koordinasyon sağlayan Çalışma ve Sosyal Ğüvenlik Bakanı Yaşar OkuyaıTın 1. dereceden yakuılan sorumlular arasındadır" diye konuştu. Bayındırlık Bakanlığı'nın 'evlerinizegirin'bildirimi sözlü yapılınca tartışmalar yaşandı Yurttaşın ıııah bürokrasiye takıldı • Yalova'da canlanm kurtaranlar şimdi de mallannın peşine düştü. Giremedikleri evlerinden uzaklaşmamak için çadırkentleri tercih etmeyen Yalovalılann öncelikli talebi çadır. Depremzedeler, kriz masasından tatmin edici yanıt alamayınca siriirleniyorlar. YALOVA (Cumhuriyet) - Deprem bölgesi yaralannı sarmaya çalışırken canlannı kurtaranlar şimdi de mallan- nı kurtarmak için 'enkaz kajdırma'ça- lışmalanndan daha agır ilerleyen bürok- rasiyle boğuşuyorlar. Bayındırlık ve Is- kân Bakanlığı'ndan gelen ekiplerin ha- sar tespit çalışmalan sürerken deprem- zedelere 'evlerinize girin' bildirimleri, yazılı belge yerine sözle aktanlınca bü- yük tartışmalar oluyor. Çok sayıda Ya- lovalı, belirlemelerin ciddiyetten uzak yapıldığını öne sürerek tespit çalışma- lannın daha sağhklı yapılmasını istiyor. Yalova Valisi NihatOzgöl, depremde şu ana kadar tespit edilen ölü sayısının 2 bin 371 olduğunu kaydetti. Kriz Yönetim Merkezi'ne gelen Ya- lovahlann öncelikli talepleri çadır ol- maya devam ediyor. Giremedikleri ev- lerinden uzaklaşmamak için çadırkent- leri tercih etmeyen depremzedeler tat- min edici yanıt alamayınca sinirleniyor- lar. Deprem bölgesindeki gönüllü psi- kologlar, şokun, yerini gerçeklerle bu- luşmaya terk ettiğini, bu nedenle sür- tüşmelerin tırmanabileceğini, devletin 'bugun git yann geT anlayışını terk ede- rek çok daha sıcak hizmet vermesi ge- rektiğini vurguluyorlar. Kent merkezinde hafta sonu nedeniy- le gönüllü trafiği yeniden hızlandı. Elektriğin işyerlerine verilmesiyle de kendi hasarlannı belirleyerek işyerle- rini açan esnafin sayısında artış oldu. Fıhncılann ekmek çıkarmaya başladı- ğı Yalova'da bazı lokantalann srcak ye- mek servisi yaptıklan da gözleniyor. Deprem bölgelerinehelikopterlertegeJenyardımlar zor du- rumda olan afetzedelere dağıtdryor. (Fotoğraf:AA) Zor koşullarda çadırda yaşamiannı sürdüren afetzedeler günler sonra sıcak yemek yemenin mutluluğunu yaşıyordu. Yalova"daki hasar belirleme çalışma- lan devam ederken deprem nedeniyle bazı isimlerin öne çıkmaya çalıştığı, reklam yapmak için her firsatı kolladık- lan öne süriilüyor Önceki akşam atv'deki Siyaset Mey- danrna katılan kuyumcu Nusret Sıın- gur bu gruba girenlere örnek olarak gösteriliyor. Sungur'un 'profesyonel çanldı politikacı" olarak tam ndığını bil- diren çevreler "'Sungur. politikacılann kente >erdiği zararlan unurup tüm so- rumluluğu teknik adamlara çıkardı. Oysa yülardır Yalova'daki duyarh tek- nikadamlarvesiviltoplum örgiitteri &jr hatnna yönetik uyanlannıyapolar. Sun- gur sol yelpazede çok dolaşd. Şimdi de firsat koüuyor" diye konuşrular. Nus- ret Sungur, Siyaset Meydanf ndaki ko- nuşmasında müteahhitleri korumuş, sorumluluğun teknik adamlarda oldu- ğunu söylemişti. Bu arada ilde salgın hastalığın söz- konusu olrnadığın] anlatan Yalova Va- lisi Nihat Özgöl, çadır sıkıntısının en aza indirildiğini söyledi. Özgöl, hava şartlan nedeniyle geçıci konutlann bir an önce kurulması gerektiğini kaydet- ti. Yunanistan Dışişleri Bakan Yardım- cısı ve Türkiye Özel Temsilcisi Afcx Rondos başkanlığındaki bir heyet dün Yalova ve Çınarcık'ta incelemelerde bulundu. Deprem felaketini 'çok kötü ve trajik' bir olay olarak nitelendiren Rondos. "Tann bunu hepimize verebi- hr-. Tann bu felaketi verdiği zaman din, dil ve ırk aynmı yapmıyor. buna bak- mıyor. Herkese verebiKr. Bu kadar bü- yük btı febketten sonra devlet bazen çok zor toparlanıyor, ama Türkiye çok ça- buk toparlandı" dedi. Yunanistan tarafindan yapılan yar- dımlar hakkında konuşan Rondos, "Ba- srt bir şey. Hepimiz insanız. Yandald komşuda bir yanguı varsa muhakkak >ardımcıofanamgerekryor, yoksasende vanarsuı" dedi. OR UŞ / Dr. EMİN GÜRSES Türkiye'de yıllardırsistemden kay- naklanan sorunların olduğu konu- sunda birçok yönetici de dahil, he- men her yazar, çizer, düşünür hem- fikirdir. Bu konudaki sorunların de- mokratik sistem içersinde zamanla çözülmesi bekleniyordu. Fakat on- yıllar boyunca birikmiş ve çözümü ertelenmiş bu sorunların artık siya- si otoritenin de kontrol edemeyece- ği kadar karmaşık bir hal aldığı, Mar- mara Bölgesi'ndeki deprem felake- tiyle görülmüştür. Deprem nedeniyle yapılan açık- lamalar, hemen hemen herkesin suç- lu aramasına ya da suçlananların savunmaya geçmesine yönelik ol- muştur. Boyutları bu derece büyük olan depremin, adaletin ve kuralla- rın işlemediği bir ülke coğrafyasın- da bu şekilde sonuçlanması şaşır- tıcı olmamalıdır. Türkiye'de hemen hemen her alanda değişik düzey- lerde genel bir kuralsızlığın yaşandı- ğı konusundaki şikâyetlerin ayyuka çıktığı bir dönem yaşandı. özaliz- min getirdiği ahlak anlayışı Türki- ye'nin içine bir Truva Atı gibi sokul- muş ve ülke kuralsızlığın tuzağına düşürülmüştür. Siyasi otorite bu ku- ralsızlığın yerleşrnesine öncülük et- miştir. Ahlaksızlığın her alanda egemen Ne Yapmalı? olma gayretine direnmeye çalışan namuslu insanlara uzaydan gelmiş varlıklar gibi bakılmaya başlanılan ülkemizde yaşanan bu felaket son- rası suçlu arama çabalarında ağaç- laria uğraşırken ormanı unutmama- mız gereklidir. Sistemin kendisini sorgulamak- tan uzak çabalar birkaç görevii ve mü- teahhiti hapse atmaktan başka bir işe yaramaz ve yenileri onlann yeri- ni alır. Türkiye'de asıl sorunun adaletin dağıtılmasında yaşandığı, diğer so- runların adaletsizliğın yarattığı du- manlı havanın ürünü olduğu unutul- mamalıdır. Siyasi otoritenin bu dep- rem sonucu yaşanan yıkım nede- niyle doğan acıları hafîfletmesi için yapacağı çalışmalan sürekli sorgu- lamak ve siyasi otoriteye görevleri- nt sürekli hatırlatmak, getecek için bir umtrt ışığı olabilir. Şimdiye kadar gö- revleri ve sorumluluklarıyla ilgili ola- rak önemli bir toplumsal sorgula- mayla karşılaşmayan siyasi otorite- nin görevlerinin en başında, bu ül- kenin insanları için adaleti sağlamak ve topluma mal ve hizmet sunumu- nu organize etmek olduğu hiç dur- madan hatırlatılmalıdır. Bu ülkede siyasi otoritenin, halkın sessizliğini memnuniyet ifadesi ola- rak algılama yönünde bir tutum ta- kındığı anlaşılmıştır. Bunu aşmanın yolu, deprem sonrası belirginleşme- ye başlayan toplumsal tepkinin ör- gütlenerek sürekliliğinin sağlanma- sı ve siyasi otoriteye görevlerini ha- tırlatarak bunun takipçisi olacağını göstermesidir. Aksi takdirde bir sü- re sonra geçmiş afetlerde de oldu- ğu gibi bu deprem çoğunluk açısın- dan acı bir anı olmaktan öte bir şey ifade etmeyecektir. Geçmişte yapılan imar aflan, za- ten gevşemiş olan adalet mekaniz- masına namuslu insanlann güveni- ni daha da sarsmıştır. Siyasi otoritenin ahlaksızlığı ken- disine şiar edinen kesimi bu tutum- ları nedeniyle namuslu insanlann merkezi otoriteden uzaklaşmasına yol açmıştır. Adalete güvenin yeni- den inşa edilmesi için gerekli çalış- malar başlatılmalı ve buna barolar gi- bi kuruluşlar, diğer sivil toplum ku- ruluşlanyla dayanışma içerisinde ön- cülük etmelidirler. Siyasi otoritenin öncülüğünde ade- ta bir yağrna alanına dönüştürülen ülkemizin, deprem sonrası dönem- de öncelikli sorunlan vardır. Bunla- nn en önemlisi, deprem bölgesinde- ki insanlann bannma sorunlannın çözülmesi ve bölgedeki altyapının gözden geçirilerek ekonominin faal hale getirilmesidir. Deprem bölgesin- deki çocukların yaşadıklan şoktan kurtulabilmelerine yardımcı olabile- cek olan eğitimin en kısa zamanda başlatılması yararlı olacaktır. Okullar bu çocuklara, yaşadıklan şokun okulun sosyal ortamının yar- dımıyla hafif atlatılması olanağını sağlayacaktır. Ayrıca bölgede yeni yerleşim yerlerinin, depremin mali- yeti göz önüne alınarak, fay hattı dı- şına taşınması düşünülmelidir. Bir süredirSakarya ilinin, Sakarya Neh- ri ile Karadeniz'in bırleştiği daha gü- venli olan alana taşınması tartışıl- maktaydı. Bunun gibi öneriler, depremin yuk- sek maliyeti göz önünde bulundu- rularak yeniden gündeme getirilme- li ve depremden en fazla etkilenebi- lecek fay hatlan üzerindeki verimli topraklar yerleşim bölgesi olmadan önce olduğu gibi tarım, orman ala- nı olarak kulianılmalıdır. Yurtiçinden ve yurtdışından gele- cek olan mali yardımlann bölgenin yeniden yapılanması için önemli bir destek sağlayacağı açıktır. Fakat özellikle Almanya'daki Türk işçileri, gönderecekleri mali yardımlann çar- çuredilebileceğinden kuşkulanıyor- lar. Bu kuşkuların giderilmesi için gelen yardımlann harcanmasını kont- rol edecek yeni bir organizasyona ge- reksinim vardır. Aynca Avrupa Yatınm Bankası'nın yapacağı artyapı alanındaki yardım- lar, bölge ekonomisinin yeniden can- landırılmasında önemli bir rol oyna- yacak şekilde kulianılmalıdır. Türki- ye'de istikrarın korunması için yapı- lacak mali yardımlarolumlu kullanı- lırsa Türkiye ekonomisine yeni bir dinamizm getirebilecektir. Örgütlü toplumsal dayanışmanın sürekli hale getirilmesi şarttır. Talep- te bulunmayan bir topluma hizmet, siyasi otoritenin lütfuna kalır. Haklı toplumsal taleplerin yerine getiril- mesini gözetecek bir mekanizma kurulamazsa gelecek felaketlerde de aynı şeyleri konuşmaya devam ederiz. SORUNLAR ÇÖZÜMSÜZ 24 bin aile çadırda yaşıyor Haber Merkezi - Depremin 11. gününde kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmalannm yanı sıra depremden etki- lenen bölgelerde sağlık hizmetlerinin verilmesi ve yer- leşime yönelik çalışmalar sürüyor. Deniz dibinde yapı- lan araştırmada, Değirmendere ve Kavaklı açıklannda da- ha önce 7 metre olarak ölçülen derinliklerin bazı nokta- larda 200 metreyi buldugu belirlendi. Araştırmalarda fay hattının deniz altında kalan kara parçasının doğu yönün- de 3 metre 65 santım kadar ileri kaydığı saptandı. Yalo- va'da, depremde evleri çöken 30 dolayında yurttaş dün Yalova Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusundabulun- du. Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Metin Fadılboğlu, yap- tığı açıklamada, ilk aşamada 15 dolayında çöken bina- nın müteahhitlerinin belirlenerek soruşturma açıldığını kaydetti. Fadıllıoğlu. "V'eB Göçer yargılansa neyle suçla- nırvecezasıneolur" şeklindeki bir soruyu da "TürkCe- za Kanunu'nun 455/2. maddesine göre yargılanır. 4fle10 >ıl arası nda hapis ve para cezasına çarpnnhr. Fakatindi- rimler nedeniyle fazla hapis yatmaz" diye yanıtladı. ölü sayısı 13 bin 479 Başbakanlık Kriz Masası tarafindan yapılan açıkla- mada, bölgede toplam 3 bin 483 adet iş makinesi ve 337 adet ambulans bulunuyor. Depremde yaşamıni yitiren- lerin sayısı dün 13 bin 479, yaralananlann sayısı ise 27 bin 164 olarak açıklandı. Başbakanlık Kriz Masası açık- lamasına göre deprem bölgelerinde yaşamiannı yitiren ve yaralananlann sayısındakı son durum şöyle: "Kocaeü: 6994 ölü, 9025 yarah; Sakarya: 2624 ölü,5084 yaralı: Yakrva: 2371 ölü,4472 yarah; İstanbul: 946ölü,4675 yaralı; Boiu: 262 ölü, 1146yaralı; Bursa: 246 ölü, 2603 ya- rah: Eskişehir: 33 ölü, 98 yaralı; Zonguldak: 3 ölü, 26 ya- rah; Tekirdağ: 35 yarah." Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi, deprem sonrasında Türk Silahlı Kuvvetleri 'nin yaptığı çalışmalar sonucunda 40 bin 646 yurttaşın enkaz altından çıkanldığuıı bildirdi. Deprem bölgesinin ulaşım ve enerji sorunlannın da çözümlendiğini açıkJayan Kriz Merkezi, depremde hasar gören bina sayısını 54 bin 295 olarak açıkladı. Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Özgün Öktem, dün gerçekleştirilen Kriz Değerlendirme ve Takip Kurulu toplantısımn açılışında depremle ilgili bir brifing verdi. Marmara depreminin 'Türkiye'de en çok ölüm ve yaralanmaya neden olan deprem' olduğunu belirten Öktem, ölü sayısını 13 bin 472, yaralı sayısını da 27 bin 164 olarak açıkladı. Türkiye'deki en büyük deprem 1939 yılında Erzincan'da meydana gelmiş ve 32 bin yurttaşın ölümüne neden olmuştu. •. ^ . 54 bin 295 bina hasarlı Depremde hasar gören 54 bin 295 binanın 15 bin 896'sının az. 16 bin 383'ünün orta ve 22 bin 16'sının da ağır hasarlı olduğunu kaydeden Öktem, bölgede kunılan çadırkentlerde 10 bin 815 depremzedenin benndığını belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın öksüz ve yetim kalan çocuklan yerleştirmek amacıyla ülke genelinde 34 bin 520 kişilik boş kapasite saptadığını anlatan Öktem, TSK'nin de 8 bin 878 yatak kapasiteli özel eğitim merkezlerini de depremzedelerin hızmetine sunabileceğini belirtti. TSK'den 64 bin 948 personelin kurtarma cahşmalanna katıldığını açıklayan Öktem, bu çalışmalar sonucunda Sakarya'da 9 bin 930, Kocaeli'nde 14 bin 328, Yalova'da 6 bin 778, tstanbul'da 8 bin 188 olmak üzere toplam 40 bin 646 yurttaşın enkaz altından çıkanldığmı söyledi. Depremde 428 TSK personelinin şehit olduğunu, 326'sının da yaralandığını kaydeden Öktem, silahlı kuvvetlerin bölgede 18 bin 207 çadırkurduğunu, hava köprüsüyle de 578 ton malzeme ve 3 bin 24 personel taşıdığını belirtti. Oktem, Milli Savunma Bakanlığı'nın Bekirdere-Doğubşla ve Arifıye-Adapazan havaalanı arazisi üzerinde prefabrik konut yapımı için çalışmalar başlattığını bildirdi. Deprem nedeniyle açılan yardım hesaplarında 22 trilyon 481 milyar lira, 2 milyon 66 bin 763 dolar ve 7 milyon 564 bin 325 mark toplandığmı açıklayan Öktem. yabancı ülkelerm ulaşnrdığı nakdi yardımlann da48.5 milyondolara ulaştığını belirtti. Kredl borçları ertelendi Başbakanlık Kriz Merkezi'nden dün yapılan yazılı açıklamada, deprem bölgesindeki yurttaşların kredi borçlannın ertelendiği beUrtildi. Borçlannı erteletmek ve yeni kredi almak isteyenlerin üç ay içinde ilgili kunımlara başvTirmalan gerektiği bildirildi. Depremde taşınmazfen zarar gören yurttaşlann Emlak Bankası'na olan borçlan da ayru uygulamayla ertelenecek. Depremin Marmara De- nizi'nde meydana getirdiği değışikliklerin saptanması için Donanma Komutanlığı'na bağlı Çubuklu Araştırma Gemisi çalışmalara başladı. Ev ve işyerlerinin denize gömüldüğü Değirmendere ve KavakJı açıklannda dalgıçlar sualtında inceteme yaptı- lar. Yapılan ilk incelemelere göre Değirmendere ve Ka- vaklı açıklannda daha önce 7 metre olarak ölçülen de- rinliklenn bazı noktalarda 200 metreyi bulduğu belirlen- di. Çalışmalann sürdüğü kaydedildi. Depremin yerle bir ettiği Bolu'nun Düzce ilçesinde depremzedeler, kurulan çadırkentlerde yaşamamücadelesi veriyor. Çadırkentler- de her gece kamp ateşı yakılıyor. Çadırlann şimdiden oturulamaz durumda olduğunu söyleyen depremzedeler, "Yaz yağmunı bile bizd perişan ederken laşın biz bu ça- dırlarda nasıl yaşanz?" diyorlar. Öte yandan, depremde evi yıkıldığı için çadırda kalan Fahri Çevik adlı depremzedeye, özel bir bankadan, mo- bilyaiçin aldığı tüketici kredisini ödemediği gerekçesiy- le protesto senedi gönderildi ve borcun ödenmesi isten- di. Şaşkına dönen depremzede. "Ben borcumu ödemiyo- rum demiyorum, bu deprem acısıyla uğraşırken böyle bir şeyin olması beni çok flzdü" diye konuştu. "Veii Cöçer fazla yatmaz" Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Metin Fadıllıoğlu, "\fe- ü Göçer yargılansa neyle suçlanır ve cezası ne olur" şek- lindeki bir soruyu "Türk Ceza Kanumı'nun 455/2. mad- desine göre yargılanır. 4 ile 10 yıl arasında hapis ve para cezasına çarponhr. Fakat indirimler nedeniyle fazla ha- pis yatmaz" diye yanıtladı. Veli Göçer gibi çok sayıda müteahhit bulunduğu, an- cak Göçer'in medyada yer alması nedeniyle "kamuoyu baskısı'' oluştuğuna dikkati çeken Fadıllıoğlu, mevcut yasalann bazen kamuoyunun tepkisine yanıt veremedi- ğini ifade etti. Bursa'nın Mudanya ilçesi Kaymakamlığı, depremde ağır hasar gören 18 metruk evin yıkılacağını bildirdı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle