Katalog

29 AĞUSTOS 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DEPREM .\nkara'da bir değerlendirme toplantısı yapan Türk inşaat sektörü deprem inşaatlanna hazırlanıyor 3 ayda 60 bin prefabrik komıtANKARA(AA)- Deprem bölgesindeki geçici iskân sorunu, Türk fırmalannı da harekete geçir- di. Prefabrike konut yapan fırmalar, Ankara'da bir toplanh yaparak, ne kadar sürede ne kadar konut >apabilecekleri konusunda hükûmete bilgi verdi- İer. Tepe inşaat Genel Müdürü Seiçuk Altan, dep- rem bölgesindeki 1 -1.5 yıllık geçici iskânı sağla- mak üzere, Ankara ve îstanbul'daki Türk firma- lan olarak, 3 ayda 60 bin prefabrike konut kura- bileceklerini söyledi. Altan, hafıf prefabrike konut konusunda uz- man bir kuruluş olduklannı belirterek, deprem bölgesindeki geçici iskân sorununun çözümü için Türk fırmalannm kapasitesini belirlemek üzere Ankara'da bir toplantı yaptıklannı ve sadece An- kara'daki firmalann 3 ayda 30 bin prefabrike ko- nutu kurabilecekleri konusunda hükûmete bilgi verdiklerini bildirdi. Istanbul'daki firmalann da aynı sürede 30 bin konutu kurabileceklerini kaydeden Altan, "Yeter ki yer gösterilsin" dedi. Türk firmalannın prefabrike konut konusunda uluslararası teknolojiye sahip olduğunu, kendile- rinin fırma olarak BM ve diğer uluslararası yar- dım kuruluşlannın da prefabrike ihtiyacını karşı- ladığını anlatan Altan, 25-30 metrekare büyüklü- ğünde, minimum konforu sağlayacak şekilde ıs- lak hacimleri olan bu konutlann metrekaresinin 120-130 dolara mal olduğunu söyledi. Bu binalann uzun ömürlü olduğuna, ihtiyaç bit- tiginde sökülebileceğine işaret eden Seiçuk Altan. "Kızılay'ın çadır stoklaması gibi devlet gerektiğin- de bu konudan başka yerde, ihtiyaç halinde yeni- BOİU den kurabilir. Elinde bir potansiyel ohır" dedı. Deprem nedeniyle ortaya çıkan görüntülerin uluslararası alanda Türk firmalannın imajını olumsuz etkilemesinden de endişe ettiğini belir- ten Tepe İnşaat Genel Müdürü Seiçuk Altan şöy- lekonuştu: "Kemu'bindiğimizdahkesmemenyiz. Aksayan nedir. kimden kaynaklanmaktadır diye bakıp. üikemizin getir kay nağını da haksız yere yok etmemeliyiz. Kim ne yapıyor, ona bakmak lazun, çok ciddi firmalann işini zorlaştırmamak lazım." Depremle yaşanan olumsuzlugu Türkıye'nin yeni bir şans olarak kullanabileceğine dikkat çe- ken Altan, o bölgede. bölge planlamasından baş- layarak. 'başını sokacak bir yuva' anlayişı dışın- da çağdaş kentler kurulursa, dünyaya da önemli mesajlar verilebileceğini vurguladı. Yalnız bunun için özel yetkilerle donatılmış, içinde şehir plancılannın da olduğu özel bir teş- kilata gerek olduğunu, mevcut sistem ile ihaleler yapılırsa elde edilecek sonucun bugünkünden farklı olmayacağını savunan Altan, "Akh ve btti- mi ön plana çıkardığınızda. çok ucuza, fakat insa- na yakışır kalitede işler çıkarabilir Türk firmala- n, çok önemli bir rehabUitasyon çahşması yapıla- bflir. Dünyaya da bir model ve ciddi bir taıuüm olur" dedi. Yapıda garantlye doğru Depremden sonra yapı sigortası konusunda tar- tışmalann gündeme geldiğine de dikkat çeken Tepe tnşaat Genel Müdürü Altan, yapı sigortası- nın bütün sorunlan çözecegi yönündeki görüşle- rin yanhş olduğunu vurgulayarak şunlan söyle- di: "Sadece sigorta olarak ele ahnamaz. tnşaat sektörünü içeriyor. Daha net tanımlar ve firmala- nn iç denetüni de gerekiyor. Yapı sigortası yapıl- sm bu sorunlar çözülür anlayışı yerine, Türkiye'de inşaat sektörünün işleyişine dönük altyapı bir kez daha gözden geçirilmeli. Eğer kalhe kararlannı iş- veren veriyorsa, ISO 9000"in işe katacağı bir şey yok. Sadece iyi işleyen bir sistem olur." SUTEK İnşaat SUTEK İnşaat Genel Koordinatörü Süleyman Son, Türkiye'de başta Emlak Bankası ve Emlak Konut, Toplu Konut olmak üzere, özel sektörün de toplu konut yapımı konusunda önemli bir po- tansiyeli bulunduğunu vurguladı. Depremden sonra toplu konut yapımcısı fırma olarak mevcut kapasitelerini gözden geçirip, en kısa zamanda organize olmaya çalıştıklannı an- latan Süleyman Son şöyle konuştu: "Müteahhh- ler Birtiği'nin kanaatine göre iyi finnalann yıkla 40-60 bin iyi kalitede konut yapma kapasitesi var. Finans altyapısı sağlanırsa ve dogru planlama ya- pılırsa. bu kapasiteyi rahatlıkla katlayabiliriz. Deprem bölgesinde proje konusu, hiçbir şekil- de aceleye getirilnıenıelL Hükümet de bu konunun bilincinde. Olay üzücü ama, sonuç itibanyla in- şaat sektörüne beüi bir canlılık kazandıracak. Ha- nrlık yapıyoruz, kendi altyapımızı güçlendiriyo- ruz. Bölgenin ekonomik durumu nedeniyle, üre- tip satmak bu aşanıada mümkün değiL Ancak, Dünya Bankası veya büyük uluslarara- sı kredi kuruluşlanndan proje ve fizibilite hazır- lanarak sağlanacak kredilerle konut üretimi DeprentTjedeler ügisizUkten şikâyeiçi DtLEKAKIRMAK BOLli - Depremde evini ve yakınlannı kaybe- denler biraz üzgün \e ilgısızlikten şıkâyetçi. Dep- remzedeler, "Acılı halimi/Je enkaz kaldırmaya ca- hşıyonız. Felaketi yaşayan biziz. ama buna rağmen sadece 'Bir isteginiz var mı' diye sorulması bizi üzfiyor'' diyorlar. Yardım yapmak isteyen hayırse- ver vatandaşlar ise tedirgin. Yapacaklan yardımın yerine ulaşıp ulaşmayacağı konusunda biraz te- reddütlü davranıyorlar. "Yaptlan yardımlann nereye gjttiği beffi otsun. Devlet bu konuda şeffaf olup harcamalan nereye, nasılyaphğını açıklasm" diyorlar. Bir vatandaş, bu konudaki güvensizliğinı. "Yapılan yardımlar çı- karcıçevreterin efine geçerse çarçur olur. Zaten dV şimden ornağundan artnrarak yardım yapmaya çabşiyorum. Onun da boşa gjtmesini istemem'" söz- leriyle dile getiriyor. Hükümetin deprem sonrası yaralan sarmak için vergilerde değişiklik yaparak gelir elde etmek istemesi vatandaşlann yardım yapmaktan \ azgeçmesine yol açıyor. "Rzvenne- sek bile bizden zoria ahnacak. O zaman niye yar- dım yapayım ki Zaten zomnhı olarak yapacağım yardnnum. Gonüllü vermişiz, \-ergi vermisiz fark etmeyecek" diyorlar. Enkaz altında ceset kalmadı Ilçelerde enkaz altında ceset kalmadığını belir- ten Vali Nusret Miroğlu. depremin ikinci günün- de enkaz altında sadece 3 yerde ceset kaldığmı, on- lann da çıkanldığını söyledi. Depremden sonra çadırda kalan vatandaşlar böl- geyi terk etmemeye kararlı. Depremzedeler birkaç eşya kurtarabiliriz umuduyla evlerinin yakınlann- da kalmayı tercih ediyoriar. Tüm kamu kunımla- rına ait sosyal tesisler ile yardımsever kişi ve özel kuruluşlarca banndırılmak istenen kişi ya da aile- lere ait bilgiler ilgili yerlere gönderildi. Başvuru- lann ilçe kriz merkezleri aracıliğı ile kriz merke- zine iletikceği belirtildi. Bolu'da şu anda 5 bin adet battaniye, 3 bin adet çadır. 2 bin adet yatak, muhtelif kuru gıda maddeleri, ilaç ve tıbbi malze- meler, muhtelif temizlik maddeleri, 4 adet ekska- vatör, 4 adet kompresör, 7 adet kesici. ayıncı, kı- rıcı, 10 adet kamyon. 2 adet arazöz ve 3 adet ilaç- lama aracma ihtiyaç duyulduğu belirtildi. mümkün olabüir." Toplu Konut Yapımcılan Dernegi Başkaru Üze- yir Garih de inşaat sektöründe kalitenin sağlan- ması için, vergi düzenlemelerinde olduğu gibi serbest muhasebeci mali müşavirlik sisteminin getirilmesini önerdi. Garih, deprem bölgesinde ilk aşamada prefab- rike konutlann bir çözüm olabileceğini, her biri 12-15 bin dolara 80 metrekarelik konutlar yapı- labileceğini söyledi. Deprem bölgesinde devlet tarafından yürütüle- cek inşaat çalışmalan dışında yap-satçılıgm da önlenemeyeceğini vurgulayan Garih, yeni inşaat- larda bundan önceki hatalann önlenmesi için sis- temin degiştirilmesi gerektiğini anlattı. Kentleş- mede bugüne kadar yapılmış binalann hatalannı sadece müteahhitlerde ya da belediyelerde arama- nın yanlış olduğunu kaydeden Garih şöyle de- vametti: "Hatayısistemdearamaklazım. Sistem dünyada şöyle; bina yapacak olan kişi imar izni- ni aldıktan iribaren imar ruhsatı almak için, bina- nın bir sigorta şirketine y apını hatalanna karşı 10 yıl için sigorta edilmiş olduğuna dair belge göster- mek zorunda. Bu kanıtı göstermek için de sigor- taya müracaat ediyor. Sigorta bunun için bu kişi- ye mühendis tahsis ediyor ve mühendis projeden başlamak üzere yapım asamasını kontrol ediyor. 1 ürkiye'de de bu tür kurumlar var. Mühendislik müşavirtik dernekleri var. Sigorta ettirdiğinizde, sadece depreme karşı değiL yapım hatalanna kar- şı da sigorta ediyor. Türkiye'de de bu sistemin ol- ması lazım. Sigorta şirketi ile 10 yıl için y apım ha- talanna karşı sigorta anlaşması yapmamtş olan kj- şiye ruhsat verUmemeü.'" Ramazan çadın kuran belediyeler depremzedeyi unuttu Istanbul Haber Ser- visi - Ramazan ayında lstanbul'un meydanla- nna iftar çadın kurup din üzerinden siyaset yapan birçok belediye, 50 binin üzerinde çadı- ra gereksinim duyulan deprem bölgesine sem- bolik sayıda çadır gön- derebildı. Fazilet Parti- li(FP)ÜsküdarBeledi- yesi deprem bölgesine iki çadır gönderirken Kâtibim Şenlikleri için karduğu birç'ok çadın bozmadı. Üsküdar Be- lediyesi'nin Kâtibim Şenlikleri için Üskü- dar'da kurduğu çadırlar gözleme yapan kadın- lar tarafından kullanılı- yor. Gazetemizi arayan çok sayıda yurttas bin- lerce can kaybının meydana geldiği dep- rem bölgelerinde çadı- ra gereksinme duyulur- ken, şenlik için çadır kurulmasını kınadılar. Yurttaşlar, "Bu kadar sorumsuzluk olabüir mi? tnsanlar yağmur altında çadır beklerken belediyeler ramazan için kurduklan çadıria- n neden deprem bölge- lerine göndermiyorlar" diye konuştular. Istan- bul'daki bazı belediye- ler ellerinde çadır ol- madığı halde temin et- tikleri tüm çadırlan deprem bölgelerine gönderdi. Ramazanda iftar ça- dın kuran bazı beledi- yeler ise ellerinde ol- madığı gerekçesiyle bölgeye çadır göndere- mediklerini belirttiler. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Olumsuduğun Psikolojisi mi, Sosyotojisi mi? Daha önce de bu köşede yer almıştı ama.. galiba hiçbir zaman, bu kadar "Işte şimdi tam zamanı" de- diğim bir vesile olmamıştı. Prof. Maurice Duverger şöyle diyor "Çoğulcu bir rejimde kitle iletişim araçları devlet karşısında özgürdür, ama para karşısında özgür de- ğildir. Kapitalist iletişim, normal zamanda yurttaşla- n uyutmak, galeyan halinde olduklarında da onlan kışkırtmak eğilimindedir. Oysa normalzamandayurt- taşlan uyanık tutmak, kızgınlığa kapıldığında da ya- tıştırmak gerekir." Yaşayan en büyük siyaset bilimcilerden birisi, bu sözleri sanki bugünün Türkiyesi için söylemiş. Yanlış mı söytemiş? Yoksa eksik mi söylemiş? • • • TV ekranında, Türkjye'ninjen saygın ruhbilimcile- rinden birisi olan Prof. Dr. Özcan Köknel.. Hiçbir yanlış anlamaya yer bırakmayacak kadar açık konu* şuyor - Felakete uğramış kişiye yardım etmek istiyorsa- nız, yapabileceginiz çok şey var. Ona yatacak yer bu- labilirsiniz, su verebilirsiniz, yiyecek verebilirsiniz. Al- tına serecek bir kılim verebilirsiniz. Sevgi verebilirsi- niz... Ve düşünce zincirini sürdürüyor - Ama en yapmamanız gereken şey, onun kızgın- lıgını körüklemektir. Depremle ilgili suçlular listesi çı- kanp, onun gözüne sokmaya çalışmaktır. örnek de veriyor. - Bir kaza olduğunda, ilk iş kazaya uğrayana yar- dım etmektir. Kaza niçin oldu? Sürücü hatasından mı, arabanın teknik donanım yetersizliğinden mi, ha- va koşullanndan mı, yoksa yola dökülen mıcırdan ve yetersiz işaretlemelerden mi?.. Bunlar, o anda değil, daha sonralan üzerinde durulması gereken konular- dııi Yanlış mı? Bir ünlü siyaset bilimci ile bir ünlü ruhbilimcinin ay- nı noktada buluşması, acaba bir rastlantı mı? • • • Bir kısım basında manşet: "Vergiye hayır, gönüllü yardıma evet!" Oysa alınması düşünülen vergiler, bir tür lüks ver- gisi" niteliğinde. Ne birden fazla ev sahibi olmak zo- runlu bir gereksinme, ne de özel araba ve cep tele- fonu... TVnin canlı yayınında Antatya'dan bir bayan tele- fon ediyor. Ağlamaklı: - Bugün saat 15.00'te bankaya yardım yapmak İÇİn gittim. Stnıtiı aylığımdan ayırabildiğim 10 milyon lirayı yatırmak için... Uzayan bir yardım kuyruğu bek- liyordum. O saate kadar gelen ilk kişi olduğumu öğ- renince inanamadım, yıkıldım. Vergiden vazgeçilmesinden zararlı çıkanlar kimler? Depremzedeleri Bir kısım basında büyük manşet: "Güvenmiyo- ruz!" Kime?.. Devlete, kurumlarına! Sonuç?.. tngiliz Kızılhaçı, Kızılay aracılığıyla yap- mayi düşündüğü büyük bir yardımı durduruyor. Di- şânda ve içeride sayisız kişi, yardım yapmada du- 'raksama geçiriyor. Zaran kime? Depremzedelere! Kimisi, "Deprem olmuş. TBMM niçin başka ko- nulan görûşûyor" diye kızıyor, devlet çarkının dön- mesinin herkesin yaranna olduğunu düşünmeden... Kimisi, "Her şey berbat, hükümet istifa etmeli" diye köpürüyor; böyle bir ortamda bir de hükümet buna- lımı yaratmanın, neredeyse "ihanet" olacağını aklı- na bile getirmeden... Ve kızgınlann arkasında hep aynı körük. Bir kısım basın! • • • Kazananlar "tiraj"\ar ve "izlenme oranlan" mı bil- miyorum. Ama kaybedenler hep aynı. Ve belli! Eğer kazanan satış sayılan ve izlenme oranlan ise, bundan şu anlam çıkar: Kimimiz eziyet etmekten hoşlanıyoruz, kimimiz de eziyet edilmekten! Basındaki sadistler, ızleyicilerine eziyet etmeyi se- viyor olmalılar. Izleyiciler arasındaki mazoşistler de, kanal kanal dolaşarak en karamsar görüntü ve yo- rumlan anyor olmalılar. Acaba sadistlerden ve mazoşistlerden oluşan bir toplum muyuz? Yoksa -Duverger'nin değerlendir- mesiyle- sadece kapitalizmin "evrensel" yasalanna mı uyuyoruz? Sorunun yanrtını araştınrken, kızımın hazıriamak- ta olduğu doktora tezindeki bir tümceye takıldım: "Vızyon, bugün düzeltilmek istenen olumsuzluk- lara değil, yaratılmakistenen olumlu geleceğe odak- lanmalıdır..." Ve tam o sırada radyodan bir psikoloğun sesi gel- di kulagıma: - Eski, ölmüş umudu canlandıramazsınız; ama ge- leceğe dönük yeni umutlar yeşertebilirsiniz!.. Vızyonsuz ve umutsuz birtoplumun geleceği ola- bilir mi? Deprem sonrası yaşanı gfttikçe ağırlaşıyor AHMET KUKT İZMİT - Korkunç afet sonrasmda Iz- mit'te binalan zarar görenler, açıkta kalan- lar yeni ev ararken, tzmit'in sağlam kalan bölgelerinde kira fiyatlan astronomik ra- kamlara ulaştı. Depremden zarar gören binalarda bilir- kişi incelemelerine başladıklannı bildiren Kocaeli Cumhuriyet Başsavcısı Fahri Ka- sırga, "Bilirkişi raporianna göre binanuı yapımmda imalat ya da mühendislik hata- sı varsa, soruştunna ve ardından kamu da- vası açmacihetine gkteriz" dedi. Depremin Marmara Denizi'nde meydana getirdiği de- gışikliklerin tespiti için de çalışmalara baş- landı.Dahaönce tzmit'te 50-100 milyon li- ra dolayında olan kiralar 250-300 milyon li- raya fırladı. Özellikle daha önce pek ilgi görmeyen Emlakbank'ın Yahya Kaptan Konutlan şu sıralarda çok rağbette. Ev sa- hipleri ile halen oturan kiracılan arasında da sorunlaı çıkıyor. Kimi ev sahipleri, fırsatı değerlendirerek kiralan arttırmak istiyor. Bu konuda geçici yasal önlem alınması, ev- siz kişilerin mağduriyetinin önlenmesi is- teniyor. Vagon rezllllğl Korkunç depremin ardından tzmit ve çevresinde pek çok kişi evsiz kalmıştı. Ev- leri yıkılmayanlar ise yeni bir depremden korkuyor. evlerine giremiyorlardı. Insanlann güvenli bir şekilde başlannı sokacaklan yerlere, geçici bannma yerleri- ne şiddetle ihtiyaç vardı. Kızılay ortada yoktu, çadır yoktu. Trenlerin terk ettiği de- miryolu güzergâhına, vagonlann çekilme- si fikri ortaya atıldı. Ulaştırma Bakanlığı da öneriyi benimsedi. Birkaç gün önce v agon- lar Izmit'e geldi. Ancak, şehır merkezinde terk edilmiş demiryoluna çekılen vagonlar çok eski ve alabildiğine pis. Şimdi, Ulaştırma Bakanlığı'nın yolladı- gı vagonlar, şehnn göbeğinde adetayeni bir enkaz oluşturuyor. Halk. kimsenin içine gir- mediği vagonlann temizlenmemesi halin- de geri gönderilmesini istiyor. Kocaeli Cumhunyet Başsavcısı Fahri Ka- sırga, depremden zarar gören binalarda bi- lırkişi incelemelerine başladıklannı bildir- di. Şu ana kadar 100 kadar enkaz halinde- ki binada tespıt çalışmalannın tamamlandı- ğını söyleyen Kasırga, rapor sonuçlanna göre soruştunna ve kamu davası açma yo- luna gideceklerini belirtti. Gölcük'te de enkaz kalduma çalışmala- n durduruldu. Çalışmalara. inşaatlann ya- pımında bir usulsüzlük olup olmadığının belirlenmesı amacıyla ilgili makamlar tara- fından tespit yapılması ve numune alınma- sından sonra devam edileceği kaydedildı. Bu arada 15. Kolordu Komutanlığfnı Korgeneral Hurşit Tolon'dan teslim alan Korgeneral Aydın Şen, değişen hava şartla- nnm ağırlığına rağmen, Mehmetçiğin dep- remin ilk 10 dakıkasından sonra çalışmala- nna başladığını söyledi. Şen, "15 bine ya- kın Mehmetçiğimiz, 7 sektöre aynlan dep- rem bölgesinde 24 saatesasına göreçahşma- iannı sürdürmektedir" dedı. Saraybahçede 12 bina yıfcıldı İzmit Saraybahçe ve Bekirpaşa belediye başkanlan da düzenledikleri toplantılarda bölgelerindeki deprem bilançolannı açıkla- dılar. Saraybahçe Belediye Başkanı Hik- met Erenkaya. Saraybahçe sınırlan içinde 12 binanın tamamen çöktüğünü, 183 kişi- nin hayatını kaybettiğini açıkladı. Yaralann sanlması için çalıştıklannı, belediye olarak 2 bin kişiye yemek dağıuldığını, Cumhuri- yet Mahallesi ve 42 Evler'de çadır kentler kurduklannı belirten Erenkaya. Carrefour- sa'dan çadır konusunda önemli destek bul- duklanm belirtti. Bekirpaşa Belediye Başkanı Fflcret To- ker, bölgesinde resmi rakamlara göre 126 kışinin öldüğünü, ancak bu saymın tahmi- ni olarak 300 olduğunu söyledi. Toker, iki belediye personelinin de Seymen'de öldü- ğünü, bin kişinin yaralandığını, 100 konu- tun tamamen yıkıldığını, 3 bin konutun ağır hasarlı, 5 bin konutun da hafif hasarlı oldu- ğunu bildirdi. Belediye binasının kullanıla- maz halde olduğunu, bınayı boşalttıklarmı anlatanToker. "Bekirpaşa'da üküç güniçin- de enkazlar kaknnldı. çöplertoplandı. kireç- leme ve ilaçlama yapıldı" dedı. Bekirpaşa Belediye Başkanı Toker, "Ça- lışanlanmıza 2-3 aydır maaş \eremiyoruz. Çalışanlar için bir ayUk maaştalep ettik. Ba- kan olumlu karşıladı. tşçi maaşlannı mut- laka ödemelhiz, DlerBankası'ndan deprem bölgelerindeki belediyelere verilen pay ın 3 kata çıkanlması bizi rahatlatır" diye ko- nuştu. Marmara'da çalışmalar Donanma Komutanlığı'na bağlı Çubuk- lu Araştırma Gemisi, depremin Marmara Denizi'nde meydana getirdiği değişiklik- leri belirlemek için çalışmalara başladı. Ev ve işyerlerinin denize gömüldügü Değir- mendere ve Kavaklı ilçelerinde dalgıçlar sualtındaincelemeyaptılar. tlk incelemele- re göre, Değirmendere ve Kavaklı açıkla- rında daha önce 7 metre olarak ölçülen de- rinliklerin bazı noktalarda 200 metreyi bul- duğu belirlendi. 9 Eylül Üniversitesi'ne bağlı uzmanlann Donanma Komutanlı- ğı'nın bulunduğu bölgedeki araştırmasına göre de fay hattının deniz altında kalan kara parçasını doğu istikametinde 3 metre 65 santim kadar ileri kaydırdığı tespit edildi. Cölcük'te enkaz kaldırma calısmaları bitti Yurttoşlartn normalyaşama döndürülmesine çalışıltyor GÖLCÜK (Cumhuriyet)-Depremin merkez üssü Gölcük'te yaşamm norma- le döndürülmesi için büyük uğraş veri- liyor. Enkaz kaldırma çalışmalannın durdurulduğu kentte kesin rakamlar or- taya çıkmamakla birükte 2 bin 680 kişi- nin hayatını kaybettiği, 5 bin 64 kişinin de yaralandıgj biidiriMî. Depremde, Gölcük Deniz Ossü'nde görev yapan 378 askeri personelin de yaşamını yitir- diğı açıklandı. Gölcük'te enkaz kakbrma çalışmala- n durduruldu. Çahşmalara, inşaatlann yapunında bir usulsüzlük olup olmadı- ğının belirlenmesi amacıyla ilgili ma- kamlartarafındantespityapılması ve nu- mune almmasından sonra devam edile- cefi kaydedildi. Trafiğin, (fcpremin ilk günlerine oran- la daha düzenli ve sakın işlediği ilçede halk normal hayanna geri dönmeye ça- hşıyor. Yakınlannı kaybedenler şimdi de eşyalannı kurtarmaya çalışıyor. Dep- remzedeler enkaz altında kalan değerli eşyalannınçaltnmaması için yıkılan ev- lerinin önünde nöbet bekliyorlar. CHtul bahçelerine, parklara kurulan çadırlara yerleştiriîen halk. dagıtılan sıcak yemek- leıle karmlannı doyuruyor. Battaniye. ekmek ve kuru gıda dağıtımı sırasuida ise uzun kuyruklar oluşuyor. Donanma Komutanhğı'nda da dep- rem öncesi mesai sistemine geçildi. Afet Bölgesi Komutanlığı'nın da Donanma Komutanlığı'na verilmesinin askeri per- sonelin 24 saat çahşmasma yol açtığı bildirildi. Ailelerini çadıra yerleştireme- yenlerin de aralannda bulunduğu, ya- kınlannı ve mesai arkadaşlannı kaybe- den askeri personelin bazılan, mesaiden fırsat buldukça arabalannda uyuyorlar. Enkaz alîından çıkanlan askerlerin nö- bet tuttuğu kaydedilirken, er ve erbaşla- ra yönelik psikolojik tedavi yapıldığı da belirtildi. Bu arada ilçede mcelemelerde bulu- nan Japon deprem uzmanlan, oturulabi- lir gibi görünen evlerin de yıkılması ge- rektiğini belirten bir raporu Kriz Masa- sı'na sundu. Uzmanlar, bu evlere kesin- likle girilmemesi konusundahalkı uyar- dılar.