Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AĞUSTOS 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Mtftll Naâ\i Olümümin8, YûndaAn^oruzGazetemizin kurucusu Yunus Nadi'den
sonra gazetemizin yöneticisi, 1936-88 yıl-
lan arasında 53 yıllık başyazan Nadir Na-
di'yi ölümünün 8. yıhnda saygı, sevgi, öz-
lemle anıyoruz. Toplumsal ve siyasal yaşa-
mında aydınlanmacı, devrim ve demokrasi
özlemi ile özdeşleşmiş Nadir Nadi'nin bu
yılki ölüm yıldönümü, Türkiye'nin çok bü-
yük bir deprem felaketini yaşamakta oldu-
ğu günlerle çakışıyor.
NadirNadi'nin yaşamı boyunca savundu-
ğu değerlerin karşıtı güçlerin çıkar ittifakı-
nın ürünü olarak karşımıza çıkan çarpık sa-
nayileşme ve kentleşme kaçınılmaz olan
depremi, dogal afeti, binlerce insanın öldü-
ğü. yaralandığı; evlerin, fabrikalann çöktü-
gü. on binlerce insanın işsiz kaldığı, ekono-
misinin çok büyük kayıplara uğradığı insan-
lık suçu, büyük ayıbı, yıkıma dönüştürüyor.
Deprem felaketi araya girmeseydi Nadır
Nadi'yi anarken, yaşamı boyunca savaşım
verdiği aydınlanma, devrimler, demokrasi
karşıtı önemli gelişmeler üzerinde duracak-
tık. Tek geçerli ölçü kabul edilmek istenen
para uğruna yapılan kirli siyasal çıkar ittı-
faklanndan söz edecektik.
Cumhuriyet'in, gazeteye, degerlerine gö-
nülden bağlı okurlan Nadir Nadi'yi düşün-
celeri ile tanıyorlar. Yaşasaydı, başyazarlı-
ğını sürdürebilseydi, gûnümüzdeki geliş-
melere tepkilerini, yükselen değerlere. ya-
şanan kirlenmeye nasıl karşı çıkacağını bi-
liyorlar. Nadir Nadi'yi tanıyanlara, bellek-
lerini tazelemek, paylaşüklan düşünceleri-
ni beslemek, genç okurlara Nadir Nadi'yi
biraz olsun anlatabilmek üzere, Nadir Na-
di'nin kaleminden kimi alıntılarla seslenmek
istiyoruz. Nadir Nadi'yi, ödünsüz gazeteci-
yi, Atatürk'ün devrimlerinin, demokrası-
nin toplumda kök salması için adanmış bir
yaşamı, bu sayfaya sığacak kimi yazılann-
dan alıntılarla anlatmak elbette ki olası de-
ğil. Olsa olsa ölümünün 8. yılında bir öz-
lem giderme, saygı, sevgi ile anma çabası
olabilir...
• • •
1 Nisan 1936 tarihli ilk başyazısından:
Günü Gününe Yaşıyanlanmızı Düşüne-
lim
...sanayileşme hareketi memleketimizın
içinde de bir değişiklik doğuruyor. Ve artık
bugüne kadar ihmal ettiğimiz içtimai bir
mesele üzennde ciddi olarak çalışmak za-
manı gelmiştir.
tşçı meselesınden bahsetmek isriyorum.
Türkiye'de bir işçi meselesi var mıdır?
Bugün bu adamlann hayatlan ve istikbal-
leri Allah'ın inayetine bırakılmış bir halde-
dir.
Bugün çalışan, kendisini ve çoluğunu ço-
cuğunu banndırabilen bir adam, ertesi ak-
şam evine bir kilo ekmekle dönebileceğin-
den errun rnidir?
Bugün yukanda saydığım bütün rriemle-
ketlerde işçinin yannını koruyan, zamanın
icabatına uygun kanunlar var.
Bugün Fransa'da herhangi bir sebeple iş-
siz kalan bir amele açlıktan ölmek tehlike-
sine maruz değıldir. Bugün Isv içre'de bir sa-
at fabrikasında çalışan bir amele patronun
keyfıle dokuz saat, on saat iş başmda alıko-
namaz.
lngiltere'de,birkömürmadenindetoprak
altında ezilen bir madencinin çocuklan so-
kağa atılamaz.
Biz de memleketimizde işçi meselesi ile
uğraşılmasını, günü gününe yaşayanlanmı-
za bir 'yann' temin edilmesinî istiyoruz...
Yannını endişe ile düşünen adarn bugün
eksik yaşıyor sayılır.
tçimizde böyleleri o kadar çok kı..
• • •
Başyazarlığının 50. yıldönümü olan
1986'da ABSirmen'in vaptığı söyleşiden:
Masanm Başına Oturduğumda Dün Baş-
lamış Gibi Oluyorum
Söylemesi çok güç. Elli yıl olmuş ilk >a-
zım çıkalı. Bende çok garip duygular uyan-
dınyor. Geriye dönüp baktığımda öyle an-
lanm var ki yüzyıllardan beri yazıyormuşum
gibi bir his duyuyorum. Fakat bazen de, çok
defa masamın başına oturduğum zaman,
sanki dün başlamış gibi oluyorum ve büyük
bir heyecanla. zevkle kaleme sanhyorum....
...Benim elli yıllık başyazarlık hayatım-
da ana ilkelerim, daima gerçekleri öğrenme-
ye çalışmak, objektif olmak ve bunu halka
olduğu gibi anlatmak. Tabii Atatürk'e bağ-
lı kalmak. Bu benim gerçekçiliğimin ifade-
sidir. Atatürk'ün. ülkenin gidişini çok iyi gör-
düğüne, Atatürk devrimlerinin ülkemiz için
çok önemli, yararlı olduğuna inanmışımdır
hep. Bazılan, bu devrim sözcüğünden ne-
dense tedirgin oluyorlar. Bence Atatürk dev-
nmlerinin Fransız devriminden, büyük dev-
nmlerden bir farkı yoktur. Aynı paralelde-
dum. Karaköy'den geçerken bir aralık ya-
vaşladık. Tam köprüye kıvnlmak üzere iken
uzaktan bize doğru koşan bir adam görün-
dü. Sarfettiğı gayrete bakılırsa tramvayı ka-
çırmamaya karar \erdiği anlaşılıyordu.
Dönemeci arkamıza ahnca aksi gibi hız-
landık. Fakat o sırada tramvaya epeyce yak-
laşmış olan adam ûmidini kesmedi. Bilmem
neden, onun bu gayretine ben de içten bir
alaka ile bağlandım. Takımının maçını sey-
reden bir futbol meraklısı gibi:
- Ah. kazansa!
Diyordum.
Nihayet Köprü'ye yaklaştığımız zaman,
nefes nefese yetişti. Bir elile parmaklıklı
kapıyı iterek basamaklan tırmandı.
Sahanlığı pestil istifı gibi dolduran yol-
cular. biraz daha sıkıştık. Içimizde öfliyen-
ler, püfliyenler, sinirlenenleroldu. Oyorgun-
du ve soluyordu. Özür dilemek isteyen utan-
gaç bakışlannı nasıl gizleyeceğini şaşırmış
bir hali vardı. Nereden gelip nereye gittiği-
ni, kim olduğunu bilmediğim bu ben yaş-
taki adama karşı içimde kuvvetli biryaklaş-
ma ihtıyacı belirdi. Onu tanımak, onunla
konuşmak, dost olmak istiyordum.
• • •
16 Aralık 1965 tarihli Cumhuriyet'ten:
Ben Atatürkçü Değilim
Yanılmış olmak hiç bir zaman ayıp değil-
dir. Atatürk hayatta iken, onun başarmak
istediği devrim atılımlanna karşı direnen-
leri düşüncelerinden ötürü bugün kınamak
aklımızdan geçmez. Bir Rauf Orbay, bir
Kaam Karabetdr, bir MehmetAkif. bir Ha-
tide Edip toplum yapısında Atatürk'ün gı-
riştiği yenileşme çabalannı, belki ayn ayn
nedenlerle yersiz, zamansız ya da gereksiz
buluyorlardı. Bunlar düşüncelerini gizle-
memişler, dalkavukluğa sapmamışlar, bir
köşeye sinip oturmamışlar, Atatürk'e açık-
ça 'seninlehemfikir değiliz!' demişlerdir, di-
yebilmişlerdir. Bu itibarla Atatürkçü olma-
dıklannı saklamayan eski devrin muhalif-
lerini biz bugün de saygı ile anıyoruz. Hep-
si de mert, soylu, samimi insanlardı. Fikır-
leri yüzünden çok çektikleri halde, onlardan
kimi, sonralan yanıldığını kabul etmiş ve hiç
birzonınluluğu olmadığı halde. Atatürk'ün
ölümünden sonra, bunu gene mertçe itiraf-
tan çekinmemiştir.
Fakat Atatürkçülüğe açıkça karşı çıkma-
Nadir Nadi yeni çıkmış, mürekkep kokan gazeteyi okumanın keyfini çıkanrken...
dir bunlar ve amacı Türk halkını daha iyi ya-
şatmak. çağın gerçeklerinin ve gereklerinin
daha i> i kavranmasını ve ona göre davra-
nılmaSını sağlamaktır. Ne yazık ki kanım-
ca bunlann hepsi yıkıldı. Örtada kala kala
bırtek Cumhuriyet gazetesi kaldı...
...Elli yıl bir insanın yaşamında önemli bir
zamandır. Fakat ülke için pek o kadar önem-
li değildir. Bende, bir adım ileri gitmedik gi-
bi bir duygu uyanıyorsa, zaman zaman bu
belki de benim acelecıliğimdendir. lnsan
hayatta başladığı bir ışın geliştiğini, sonu-
ca erdif ini görmek ister. Toplumun ne ka-
dar mesafe aldığını göımek ister. Karamsar-
lığım belki de bundan kaynaklanıyordur...
• • •
Nadir Nadi 'nin, kendisi için özel yeri ol-
duğunu söylediği 'Sokakta Gürültü Var'
adlı kitabından bir öykü:
Cana Yakınlık
Tramvayın arka sahanlığında duruyor-
Amma nasıl yapmalı? Sıkıcı birtutukluk
gelmişti bana. Aklımdan çocukça birdüşün-
ce geçti: - Bilet alacağı zaman parası yetiş-
mese de üstüne eklemeyi teküf etsem. •
Dedim. Ve hayret! Dediğim olmaz rm?
Fakat biletçi gür sesile:
- Yirmi para eksik!
Diye bağırdığı zaman, biraz evvel ne ka-
dar yarüış düşündüğümü anladım. Etrafta ho-
murdanan sinirlı yolcularla, biryankesici ya-
kalamış kadar surat eden biletçinin gözleri
önünde ona yirmi para vermek, benim ce-
saret edeceğim bir şey değilmiş.. Yardım
teklifetmemonu gücendirebilirdi.
K.öprünün orta yerinde indi ve birimizin
eksilmesile ferahladıklanna hükmeden yol-
cular derin birer oh çektiler.
Ben, tanımadığım, bilmediğim, kendisi-
le bir kelime bile konuşmadığım bu adam-
cağızdan uzaklaşırken neden böyle en ya-
kın dostumu kaybetmiş kadar üzülüyorum?
yan, karşı çıkmadığı için de Atatürkçülük
maskesi altında sinsi sinsi Atatürkçülüğü
soysuzlaşnrmaya çaba gösteren günümüz yo-
bazfanna ne dersinız?...
Bağlılık duygusunu kıramıyorlar ya. o
halde Ata'nın adını sihirli bir kalkan gibi el-
lerine alacaklar ve bu kalkanın adına sığı-
narak adım adım hedeflerine doğru yürü-
yecekler.
Bu hedef, Türkiye'nin yönünü tersine çe-
virmekti. Ne demekmiş çağdaş uygarlık? Ne
demekmiş vicdan özgürlüğü? Ne demelaniş
fikir özgürlüğü? Biz tarihine, gelenekleri-
ne bağlı, yüzde 99 Müslüman bir millet de-
ğil mi idik? TBMM'nin açılacağı 23 Nisan
1920 günü Hacıbayram'da dua eden Atatürk
değil mi idi? Türk gençlerine damarlann-
daki asil kana güvenmesini Atatürk hatır-
latmamış mıydı? 1924 Izmir Iktisat Kong-
resi'nde yurdumuzun ancak özel sektörle kal-
kmacağmı Atatürk söylememiş miydi? Son-
radan devletçiliği (özel sermayenin yapamı-
yacağını yapmak) diye tanımlayan gene
Atatürk olmamış mıydı?
Böylece büyük kahramanın ömrü boyun-
ca nefret ettiği ve bütün gücü ile bizi kur-
tarmaya çalıştığı dogmacılıgı şimdi gerici-
ler onun adına sığınarak yeniden tam anla-
mı ile hortlattılar. Gericiler bu yolda o ka-
dar ileri gittiler ki bugün Ayasofya'nın ca-
miye çevrilmesini isterken bile gözlerimi-
zin içine baka baka (Atatürk sağ olsa o da
böyle düşünürdü!) demekte hiçbir sakınca
görmüyorlar.
Atatürk'ün yüce adını maskara olmak-
tan kurtarmak için bari biz bu adamlara kar-
şı durmasmı bilelim ve göğsümüzü gere ge-
re onlara seslenelim: Çağdaş uygarhğa sırt
çevirmek Atatürkçülükse. biz Atatürkçü de-
ğiliz. Hayatta en hakiki mürşit ilim degilse
biz Atatürkçü değiliz. Vicdan ve fikir öz-
gürlüğü doğruyu aramak, doğruya inan-
mak, inandığımızı savunmak hakkını bize
vermiyorsa biz Atatürkçü değiliz. Ulusal
bağımsızlık, başkalannın uydusu halinde
yaşamak anlamına geliyor ve halkçılık ılke-
si halkın bir mutlu azınlık elinde cennet va-
atleri ile ömrü-billah sömürülmesi sayılı-
yorsa biz Atatürkçü değiliz!
Onlara bunu söyleyelim. Bıkmadan, usan-
madan her gün söyleyelim. Atatürk'le de,
Atatürkçülükle de hiç bir ilişkileri olmadı-
ğını ispat edene dek söyleyelim.
• • • '
7 Mayıs 1969 tarihli Cumhuriyet'ten
OrsaBoca
Her şeyi yanlış anlıyoruz. Yanlış anladı-
ğımız için de uygulamalanmız ters ve sa-
kat oluyor.
Şu laiklik ilkesini ele alahm. Ne diyor
yobaz:
- Bu milletin yüzde doksan dokuzu Müs-
lümandır, geri kalan yüzde birin lafi mı olur?
Oysa, bu düşüncenin tam tersine, laiklik,
yüzde bir de olsa, binde bir de olsa vatan-
daşın dinsel inançlanna ezici çoğunluk ta-
rafmdan saygı gösterilmesini emreder. Ba-
tıda Votaüre'den beri gelişen bu temel ilke
oralarda öylesine kök salmıştır ki bugün
resmen laiİdiği kabul etmemiş ülkelerde bi-
le vicdan özgürlüğü artık tartışma konusu
olmaktan çıkmıştır..
Laiklik ilkesine paralel olarak biz demok-
rasiyi yanlış anlıyor, ters uyguluyoruz. Çı-
karcı yobaza sorunuz:
- Demokrasi çoğunluğun iradesidir diye
kestirip atacaktır. Evet, öyledir ama azınlı-
ğın temel haklanna saygılı olmak şartı ile.
Iktidar takjmı bu şartı es geçmeye heveslen-
di mi bizim demokrasi de kısa zamanda
soysuzlaşmakta, dostumuz Bülent Nuri
Esen'in deyimi ile demokrasi kısa zaman-
ta kakokrasiye dönüşmekte, bu yüzden her-
kes Mersin'e giderken biz hep tersine git-
mekteyiz.
Şu kadar yıldır demokratik bir sistemle
yönetildiğimizi iddia ediyoruz. Bu süre için-
de Batı demokrasilerinden her birinde kaç
hükümet geldi gitti.
Işte en son daha geçen yıl seçimleri ka-
zanan General De Gaulle, son referandum
umdugu sonucu vermeyince Elysee Sarayı'nı
bıraktığı gibi hiç durmaksızın köyüne çekil-
dı.
Yirmi yıldır Türkiye'de tek bir hükümetin
bir fikir uyuşmazlığı yüzünden istifa ettiği
görülmüş müdür?
Laikliği ters anladığımız, demokrasiyi de
(iktidar uğruna devrimler feda olsun) zih-
niyetiyle uyguladığımız sürece biz daha bir
havli bocalıvacaSa benzeriz.
GROUP HOTELS
ö O O kisİik açtk restoran
2 J^la-'Diart restoran
'J-'lajda ntjnra keyfi
^enoin pastu ç&siâeriiAe pastünemiz *^^^^*ı****iı^^l
r
DonJurma köşesi
yrune Ccke (ekonomih yiyecehler)
Tiira-hıımpir köşed
fieee ve jtMuJüz animasyonlan
Tianana Club tiyako mini çacuk ktdabü
r
Ûev ekran sinaizyon scdonu oyun soionu
2 tenis kortu, midi fuİml sahası, plaj vdetjaohı, masa tenisi, su sporları
ıiiri ioüi su, uiöeri Ü&VCL SU nfnTi?Ti ve
çoask havazu, su kaydırajjı
OiIaJaruı tümürub makesi hhma, halkon,
müzik yayını, mini har, tdefon vardtr.
r
Banana Oteli laüJ süresince Cumhuriyd okıırlanna her sıiah gazeîesiru armağpn ediyor.
Uidd Hanana O74OO SVantfa-Slnkhfa
TelO 242 $4 IIII Jaks: O 242 $14 II 7O
M İ L L İ P İ Y A N C O C E K İ L D İ
Büyük ikramiye dörde bölündü
A K U
(Arama Kurtarma Derneği)
Acil yardımlarınızı bekliyor.
İş Bankası Galatasaray Şubesi
738978 TL Hesabl / 364711 DOlar Hesabl Tel: 0212 224644
MÜ öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. BETÜL AYŞE ERCAN
ANKARA (AA)- Millı Piyango'nun
19 Ağustos 1999 çeki lişi yapıldı. Bü-
yük ikramiye olan 400 milyar lirayı ka-
zanan numara 367789 olarak belir-
lendi. Büyük ikramiye Ankara, tstan-
bul. Antalya ve Izmir illeri arasmda
paylaşıldı. Milli Piyango ldaresi'nden
yapılan açıklamaya göre ikramiye lis-
tesi şöyle:
400 milyar lira:
367789*
20 milyar lira:
200207
10 milyar lira:
775573
1 milyar lira:
063648 103656 479168 489017
729083
500 milyon lira:
004436" 008888 040225 137607
252305 283282 591748 621737
691196 737035
250 milyon lira:
004784* 066503 078746 099249
112199 123447 124309 125403
138840 166914 192051 195930
205599 217342 226062 279368
281556 285096 334395 337937
358179 361019 363244 410932
412785 419615 465120 488534
490682 503381 509277 519624
525720 545008 559877 606433
609186 615942 670199 676343
697001 702019 712028 716794
733299 751714 767821 768633
774315 791308
100 milyon lira:
006329 007750 031881 036567
045425 048844 080733 082891
085673 086540 087637 090126
093253 110693 119956 150930
158977 166134 171621 180467
184173 184387 189790 196609
201437 204574 206627 218925
235783 236379 237375 237608
263334 277515 279531 280166
283295 291199 295795 303546
331324 335135 340932 351152
363241 380017 384729 388313
389651 390482 398440 421074
422663 439571 462602 464692
479809 485713 488587 493763
495656 506444 528351 542485
549317 557846 561314 567825
598619 605301 607389 607578
608456 612020 622386 637229
637799 638451 638603 638908
651647 663617 677173 687668
694612 695118 695214 696713
723249 731925 736147 741619
748558 756397 761750 767879
768457 773808 792320 794845
50 milyon lira:
007229 007501 008299 010737
013154 014905 019940 020321
021284 022638 022714 025603
026039 031847 036571 039193
048462 048626 052988 053560
054453 055221 057421 059059
061241 064978 065156 066174
066175 070669 074150 074316
075401 077556 077901 078573
079073 081370 083759 093462
094269 098789 104107 108692
112700 118724 119234 120705
123352 125526 132886 143079
143805 145411 151844 153332
157841 159838 166874 167569
168725 171114 173870 176316
182844 184013 186257 189208
194757 196017 196488 198249
202406 203664 204352 205576
206401 210760 218753 218796
229096 232042 232474 236224
237321 238451 242389 245697
245716 246271 247564 248702
252462 254043 258944 259976
264687 266042 269056 269738
272650 277656 278213 281498
282537 285038 287118 290933
307070 307871 309458 309533
316394 321283 321648 323599
324497 324700 328006 335907
337753 338226 338393 338909
343842 345359 346720 349497
355366 356284 356311 358815
359143 364447 379289 382602
388169 389290 394776 399020
401528 403584 406405 410302
411639 414549 418333 419256
419627 420715 426355 427097
428822 431991 432667 435139
437632 440914 443584 444165
447913 453768 455584 459837
462069 466286 468671 476424
479174 486074 488530 493131
497059 499339 511549 511690
512779 516406 529384 544857
545550 545707 547675 556337
556713 574611 575074 580813
582415 586871 588173 597431
598155 600585 601122 604687
610529 621297 622171 626351
640014 646530 647612 651148
659044 661015 662169 663005
663669 664393 664697 666163
668439 670010 675124 675246
685545 693804 696515 697792
698344 702708 706656 706804
707070 709303 711154 711512
716685 717310 718353 726172
728264 735615 740521 747202
749872 750681 762674 762910
767224 769728 775911 778022
780405 780853 783299 787442
789854 798278
25 milyon lira (son beş rakamı):
20194*26460 27770 32459 35035
44824 52896 81237 87768 94955
10 milyon lira (son dört rakamı):
088029705221 550263877201 8852
6 milyon lira (sonfiçrakamı):
020 0*78 223 484 513 789
4 milyon lira (son iki rakamı):
11 40 4481 87
2 milyon lira (son rakamı):
2ve7
400 milyon lira (teselli):
067789 167789 267789 307789
317789 327789 337789 347789
357789 360789 361789 362789
363789 364789 365789 366789
367089 367189 367289 367389
367489 367589 367689 367709
367719 367729 367739 367749
367759 367769 367779 367780
367781 367782 367783 367784
367785 367786 367787 367788
367799 367889 367989 368789
369789 377789 387789 397789
467789 567789 667789 767789
Biricik babamız
Emekli Vali Yardımcısı
R. CUDİ KALKAN
biricik annemiz
AYSEL KALKAN
ve sevgili halamız
MÜBERRA KALKANl
Yalova depreminde kaybettik.
Acımız sonsuz. Cenazeleri 20.08.1999
Cuma günü öğle namazını müteakiben
Fatih Camii'nden kaldırılacaktır.
Oğlu MURAT KALKAN
KızıESRATÜRKYILMAZ
Damadı URAL TÜRKYILMAZ
Gelini ESİN KALKAN
DEPREM
Sevgili arkadaşımız
METİN
DEMİRBOLAT'ı
da aldı.
Sevgili kızı Elif,
Sevgili eşi Ayşe,
tüm ailesi ve
hepimizin başı sağolsun.
ARKADAŞLARI