Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AĞUSTOS 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
J V L J L J I U r i . kultur@cumhuriyetcom.tr 15
'Grinin gölgesinde' anımsanan karanlık dönemlere bakan bir Brezilya filmi gösterimde
Avcı yoldaş, kurban büyükelçiBir zamanlar, tıpkı bizi andı-
nrcasina yoğun bir köyden ken-
te göçün yaşandığı, parası pula
dönmüş, yoksul. aç. 'enflasyon
şampiyonu' üçüncü dünya ülke-
si Brezilya dendi mi, Glauber
Rocha. Nelson Pereira Dos San-
tos, Ruy Guerra, Carlos Diegu-
es, Paoİo Cesar Saraceni, Leon
Hirszman, vb. gibi yönetmenle-
rin Sinematek'te seyrettiğimiz.
egzotik- folklorik ögelere sırt çe-
virerek doğrudan dogruya ülke-
nin toplumsal sorunlanna el atan.
coşkulu. gerçekçi fılmleriyle ken-
dini kabul ettirmış, o görkemli Ci-
Dema Novo-Yeni Sinema akımı
akla gelirdi hemen.
1970'li yıllarda. ekonomik-
politik nedenlerle girdiği darbo-
ğazdan çıkamayıp etkisini. öne-
mini gitgide yitiren Cinema No-
vo'nun ve 1964'den başlayarak
20 yıl süresince hep asker kö-
kenli cumhurbaşkanlannın sul-
tası altında ezilen. özgürlükleri
kısıtlanan, eski Brezilya'nın üs-
tünden günümüzedek çok sular
aktı kuşkusuz.
1979'da baskı rejiminin azbu-
çuk yumuşayıp liberalleşmeye
başlamasıyla ve 1986'da muha-
lefetteki Brezilya Demokratik
Hareketi'nin seçimleri kazanma-
sıyla ufak ufak demokrasiye açı-
lan Brezilya, ABD'nin dümen
suyundagidip yabancı sermaye-
yi de destekleyip ekonomik bir
mucizeyi gerçekleştirerek geliş-
me yolunda ilerlemeler kaydet-
ti bilindiğı gibı, 1990'larda.En
son üç ay kadar önce sinemalar-
da, uluslararası festivallerden bü-
yük ödüllerle dönen 'Central Do
Brasil-Merkez IstasyonıT seyret-
miş ve sevmiştık bu ülkeden ge-
len.
Yönetmen NVaKerSalles ın al-
çakgönüllü bir yol filmi forma-
tında, ülkenin panoramik fotoğ-
rafını çekerek duygulu bir sevgi
arayışını hikaye ettiği 'Central
Do Brasil'den sonra, tatil dönü-
şü, tam donanımlı. dayanılmaz bir
Sauna merkezine dönüşmüş bul-
duğumuz tstanbul'da, hercinsten
Amerikan yapımlannın ağır bas-
tığı, çeşidi bol, yoz-yaz filmleri
arçşından tuttuk. 1996 yapıraı
bir Brezilya fi(mini seçtik yine:
'O que e isso, Companheiro?-
Merhaba Yoldaş'.
lngilizce 'Four Days in Sep-
tember' adı da yakıştınlan 'Mer-
haba Yoldaş', 1960'lann Rio De
Janeiro'sundan, eski siyah-be-
yaz habergörüntüleriyle başhyor.
Dönem, omuzu kalabalık, akh
kıt cuntacı generallerin başkan
Goulart'ı 1964'de askeri darbey-
le devirerek dikta rejimi kurduk-
lan yıllann Brezilya'sı.Temel
haklann, ifade özgürlüğünün kı-
sıtlandığı, basının sansüre tabi
tutulduğu ülkede. askeri cunta-
ya son vermek isteyenlerin kar-
şıt gösterilerine acımasızca sal-
dırarak, şiddetle cevap veriyor
kolluk güçleri. 1968'dede aske-
ri cuntaya son vermek isteyenle-
rin kanlı mümayişleri sürüp gi-
diyor.
Bu arada ülkede uygulanan
baskı ve sansüre karşı, 8 Eldm
Devrimd Hareketi adh, çoğu ele-
manı yakalanıp hapse tıkılmış, iş-
kenceden geçinlmiş bir gizli ör-
gütün saflannda mücadele et-
mek isteyen ateşli, idealist, coş-
kulu genç kahramanlannı tanıtı-
yor bize, nicedir bu filmi çeke-
bilmek için kimi şartlann yeri-
ne gelmesini beklemiş yönetmen
Bnıno Barreto.
Gerçek olaydan perdeye.»
Bu filmde anlatılanlan, 30 yıl
önceki gençliğinde, hem keskin
kalemi olan, hem de ağzı laf ya-
pan, silahtan çok fikir adamı,
gözlüklü Fernando- Paolo ola-
rak bizzat yaşayıp 1979'da yayım-
landığında çok satmış ve ses ge-
tirmış bir kitap da yazan, üstüne
üstlük daha sonra politkaya atı-
lıp parlamentoya da giren gaze-
teci-yazar Fernando Gabeiranın
'O que e isso, Companheiro?' ad-
lı kitabından beyaz perdeye uyar-
lamış Barreto, hikayede solcula-
nn tepkisini çeken kimi değişik-
likler yaparak. Sıkça toplaşıp
baskılara, sansüre karşı sesleri-
ni duyuracak eylemlere yönelen
bu gençlerden cin fikirli, toy ama
gözü kara Fernando'yla(Fedro
Cardoso), dini eğitimini yanda
bırakıp rahip çıkacakken dev-
rimci olmayı yeglemiş gergin ar-
kadaşı Cezar(Selton Mekm). ger-
çek isimlenni unutup geçmişle-
rini bütünüyle silerek örgüte gi-
rip gerilla eğitimine yollanırken
silahlı eyleme yanaşmayan yakı-
şıklı aktörarkadaşlan ArturlEdo-
uardo Moskovis), İbsen'ın 'Ruh-
lar Evi' oyununda sahneye çık-
mayı yeğliyor, teröre bulaşmak-
tansa.
tnsanlığın aya ayak bastığı ve
Rock müziğini önemli ve kalıcı
bir hale getiren Woodstock fes-
tivalinin yaşandığı 1969 yazın-
da, ülke tarihinin en büyük ban-
ka soygununu yapan örgüt, adı-
Maria, ABD elçisini karga tulumba kaçınrken...
nı duyurmak için, Paolo kod adı-
nı almış Fernando'nun önerisiy-
le ABD büyük elçisi Charles Elb-
rick'i (Alan Akla) kaçınp rehin
almaya karar veriyor, hapisteki
15 devnmci arkadaşlannın salı-
verilmesıne karşılık.
Askeri cunta ise önceleri ace-
mi, maceraperest, terörcü ama
hayallen olan, maşa gibi kulla-
nılan bu gençleri muhatap alma-
ya yanaşmasa da, sonunda ABD
elçisinın hayatı uğruna 15 tutuk-
luyu bırakmak zorunda kalacak
ama sevgilisinin ışı yüzünden
soğuyup terkettiği, gizli servis-
ten. ışkenceci bir polisin ısrarlı
takibiyle. artık çoktan 'Leopa-
rın kuynığu nu tutmuş ve bir tür-
lü bırakamayan' kahramanlan-
mızın, Maracana stadının kala-
balığinda serbest bıraktıklan bü-
yük elçiyi 4 gün süresince sak-
ladıklan evleri gizli servis tara-
fından basılacak, bizımkıler de
yakayı ele vereceklerdir final-
de. Ancak son sahnede belirtildi-
ği gibi. daha sonra başka eylem-
cilerce kaçınlan bir Alman dip-
'O que e isso,
Companheiro?-Four Days
in September' Yönetmen:
Bruno Barreto / Senaryo:
Leopoldo Serran,
Fernando Gabeiranın
kitabından / Kamera: Felix
Monti / Müzik: Stevvart
Copeland / Oyuncular:
Alan Arkin, Pedro
Cardoso, Fernanda
Torres, Claudia Abreu,
Luiz Fernando
Guimaroes, Matheus
Nachtegaele, Milton
Gonçalves, Caroline Kava,
Fernanda Montenegro,
MarcoRicca/1996
Brezilya (a Film)
Pedro Cardoso'nun oynadığı devrimci Fernando aüş taliminde.
SUNGU ÇAPAN
lomatının yaşamına karşılık on-
lar da özgürlüklerine kavuşacak-
lardır..
Bize yakın dönemde seyretti-
ğimiz bir Türk filmini fazlasıy-
la hatırlatan 'Merhaba Yoldaş',
ne yeterince sürükleyici ve heye-
canlandıncı, ne de yeterince de-
rinlikli ve sağlam olamasa da,
ilgiyle izlenen, alışılmış deyişle
eli yüzü düzgün bir 'politik thril-
ler' denemesi sonuçta.
Yansız, nesnel bir bakış
Hapiste tşkenceden. baskıdan.
şiddetten imanlan gevremış ha-
pisteki arkadaşlannı kurtarmak
gibi soylu bir amaçla eyleme kal-
kışan toy kahramanlann gerçek-
ten yaşanmış hikayesini olabil-
diğince nesnel bir yaklaşımla an-
latıyor yönetmen Barreto. Öz-
günlüğü söz götürür, naifçe ama
sonuçta kimi kalabalık sahnele-
ri iyi düzenlenmiş, görsel düze-
yi ve mizanseniyle geçernotunu
alan, iyi oynanmış ve anlatılmış
bir politik heyecan filmiyle kar-
şı karşıyayız.
Özellikle kaçınldığı gencecik
terönst-ıdealıst cellatlanna hoş-
görüyle bakan, Amerikalı, ol-
gun, yaşlı diplomatta, yıllann
Alan ArküTi ölçülü, biçıli bir us-
ta kompozisyonu çıkanyor baş-
tan sona. Ya öldürülmüş ya da
hapse tıkılmış eski arkadaşlan-
nın yerine bulup eğittiği yeni
devrimci gençlerle MR-8 örgü-
tünü yeniden canlandıran ve genç
fişek Fernando-Paulo'yla bir gö-
niil ilişkisi de yaşayan 'başca-
vuş' Andrea (kod adı Erkek Fat-
ma Maria) rolündeki Fernanda
Torres'le, silahtan, nışan almak-
tan fılan çakmasa da, örgütün
basına ilettiği tüm bildirileri ka-
leme alan, elçiyi kaçırmayı, med-
yayı kullanmayı akıl eden ve ör-
güte danışmanlık etmeye yollan-
mış biri lspanya iç savaşına ka-
tılmış bir eski tüfek, öteki yeni
kuşaktan, deneyimli bir reis olan
iki uzman-danışmandan bile afe-
rin alan, akıllı eylemci. genç dört-
göz Fernando rolündeki sempa-
tik Pedro Cardoso da sivriliyor-
lar kadroda.
Amaca varmak uğnına~
Bızim kuşağın unutamayaca-
ğı bir dönemi fon alarak gerçek
bir olaydan yola çıkıp kurma-
cayla harmanlanmış 'Merhaba
Yoldaş'da. kaçıranın ya da kaçı-
rılanın korkulan, tedirginlikleri,
zayıflıklannın inandıncı bir şe-
kilde işlendiğı söylenebılir. Ger-
çeklik kaygısını taşıyan ve nes-
nellikten pek şaşmayan yönet-
men Bruno Barreto, baskı altm-
daki bir ülkedeki gerçek birola-
ya ve kahramanlanna kamera tu-
tarken, böylesi durumlara ma-
ruz kalan kimsenin bütünüyle
kapkara ya da bembeyaz olama-
yacağının farkında, 'gri'liğe de
yeşil ışık yakıyor.
1997'de en iyi yabancı film
Oscar'ına aday gösterilmiş 5 film-
den biri olan 'Merhaba Yoldaş',
CostaGavras'ın ünlü politik fil-
mi 'Kayıp'tan etkiler içerse de,
meraklısını içine çekip fınale-
dek de bırakmayan, giderek dev-
rim sorunsalı-devrimci ahlakın-
dan çok insancıl yanlan ağır ba-
san, sıcak ve doyurucu sayılabi-
lecek bir siyasal film denemesi
sonuçta.
Diyeceğimiz o ki, içinde yer
alınıp 'saf tutulan mücadeleyi,
her halükarda zafere erişrirmek
adına nereve kadar gitmek mü-
bah?' sorusunu soran yönetmen
Bruno Barreto'nun 'Merhaba
Yoktaş'ı, merakhsınca artık ufak-
tan ufaktan ufukta beliren yeni si-
nema mevsimini açmak için iyi
bir fırsat sayılabilir.
llîoM
Yenimevsimde nelerseyredeceğpzYaz rehavetini artık yavaş yavaş geri-
de bırakarak yeni sinema mevsimine ha-
zırlanan. en büyük dışahmcı şirketleri-
mizden Özen Film'in 1999-2000 mev-
siminde sinemaseverlere sunacağı 50
filmlik ilk listede gözümüze ilk çarpan
fılmler, Italyan usta Bemardo Bertoluc-
ci'nin başrolde David Thewlis"le Than-
die Newton"u oynattığı son eseri 'Besi-
eged', aynksı Ingiliz ressam-yönetmen
PeterGreenaway'in, FeUiniustaya selam
çakan bir isim taktığı en yeni filmi '8 1/2
Women-8 1/2 Kadın", Terry Gilliam'ın
kan-şiddet kasırgası halindeki. Johnny
Depp'lı, BenkioDelToro'lu'FearandLo-
athing in Las \'egas'ı ve nicedir suskun
kalan Roman Polanski'nin yine Johnny
Depp'le çevırdiği son filmi 'Ninth Ga-
te- Dokuzuncu Kapı" oldu.
Bertolucci, Polanski ve diğerleri
Özen Film'in basın sözcüsü Nizam
Eren'in verdiği, bu 4 önemli fılme an
gösterim tarihleri de şoyle: Bertolucci'nin
'Besieged'ı29Ekim.Greenaway"in '8 1/2
Women"ı 7 Ocak ve Polanski'nin 'Ninth
Gate'i de 19 Kasım'da seyirciyle buluşa-
cak. Terry Gilliam'ın geçen yıldan sarkan
"Fear and Loathing in Las Vegas'ının gös-
terim tarihiyse henüz belirlenmiş değil. Son
çeyrek yüzyılda zaman içinde. Amerikan
pop kültüründe esaslı bir kurgubilim dö-
nemeci olagelecek 'StarW'ars' üçlemesi-
nı, tüm kahramanlan ve fantastik atmos-
feriyle günümüze ve yeni kuşaklara ulaş-
tıran, uyanık yapımcı- yönetmen George
Lucasın uzay destanını sürdüren ve şim-
diden gişe şampiyonluğuna soyunan, gü-
nümüz teknolojisinin gözalıcı cilasıyla
parlatılmış 'Star VVars: Episode 1, The
Phantom Menace-Yıldız Savaşlan: Bö-
lüml,GizHTehlike°yse 1 Ekım'de göste-
rime giriyor.
Kuşkusuz Özen Film listesinde sine-
maseverlere çekici gelecek başka film-
ler de var, örnekse bağımsız sinemacı
Tom DiCillo'nun 29 Ekim'de gösterile-
cek 'Boxof Moonüght ı. Robert Atonan'a
çıraklık ederek yolunu çizmiş yönetmen
Alan Rudolph'un zengin kadrolu. Von-
negut uyarlaması "Breakfastof Champi-
ons-Şampiyonlann KahvaKısı' ya da da-
ha gösterim tarihi kesinleşmemiş, Car-
los Saura'nın 'Goja'sı. Bu ilginç film-
leri, David Fincher'in yine Brad PHt'le
'Hurry Burh' Özen Film'in yeni rnevsim 'cka'lerinden. 'Switchback' gözâ kara bir kaol - potis hikâyesL
'Star VVars' - Efsane canlanıyor. 'Amerikan Pastası 'dnseffiği işliyor. 'Özel İlgi' - K. Sedg^ick, J. Spader.
Seven'vâri bir işbirliğine giriştiği 'Fight
Oup' (10 Arahk). VVayne VVang'ın Su-
san Sarandon'la artık büyüyüp çekici bir
genç kız olmuş Natalie Portman'ı bir
araya getirdiği '.\ny WherebutHere' (25
Şubat), Danny Boyle'un Leonardo Di-
Caprio'yla Tilda Swinton"u yönettiği
'The Beach' (10 Mart). Jonathan Kap-
lan'ın 'Brokedovvn Palace' ya da Mike
Figgis'in 'Death and The Loss of Sexual
Innocence' gibi ömeklerle uzatabiliriz. On
yıl sonra 'Cted BirKadın'ın başansmı ye-
niden yakalamak isteyen yönetmen Gary
MarshaD'ın yine JuBa Roberts'la Richard
Gere'i eşleştirdiği 'Runaway Bride-Ka-
çakGelin', RobertZemeckis'in Harrison
Ford-MicheUe Pfeiffer çiftini yönettiği
'What Lies Beneath', kameramanlıktan
yönetmenliğe terfi etmiş Chris Men-
ges'ın Nastassia Kinski'yle Daniel Aute-
ufl'ü oynattığı 'The Lost Son', Stephen
Frears'in vvestern denemesi 'Hi Lo Co-
untry'. Avustralya asıllı Gillian .\rmst-
rong'un VVmona Ryder lı 'LambsofGod'
ya da Robin Wright, Sean Penn, Meg
Ryan, Kevin Spacey gibi oyunculann
döktürdüğü 'Hurly Burtv" gibi filmlerle
uzayıp giden Özen Film'in listesinde iki
Fransız yapımı da yer alıyor: ClaudeZi-
di'nin Gerard Depardieu, Roberto Benig-
ni, Christian Clavier'yle çekriği 'Aste-
rix'le Obelix Romalılara Karşı' ve Bel-
çikalı kadın yönetmen Diane Kurj's'nin
Juliette Binoche-Benoit Vlagimel ikili-
siyle çevirdiği 'Les Enfants du Siecle-
Çağın Çocuklan'. Listedeki Türk fılm-
leriyse yönetmen Zeki Demirkubuz'un
29 Ekim'de gösterime gırecek üçüncü
eseri 'Üçüncü Sayfa". Mustafa Arbok-
lar'ın 5 Kasım'da gösterilecek 'Asansör'
ve Gani Müjde'nin halen çekimleri sü-
ren 'Kahpe Bizans'ı.
YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR.
Analyze This / Anlat Bakalım
Robert De Niro, Bilry Crystal ve Lisa Kudrow'un o^adığı,
bugün gösterime giren bu Fılmin yönetmeni Harold Ramis.
Paul Vitti (Robert De Niro). Baba'sı olarak gördüğü Manetta
tarafından, ileride mafya ailesinin başına gelmesi için sıkı bir
terbiye verilerek büyütülmüştür. Ailenin başına geçince bir
anda hayatı son derece sıkıntılı ve riskli bir hale gelir. Rakip
mafya aileleri arasında her zaman soğuk ya da sıcak bir savaş
sürmektedir. Yaşamını oğlu ve sevgilisi ile paylaşan Ben
Sobol (Billy Crystal) ise, Nevv York'lu bir ruh doktorudur.
A Civil Action / Dava
Schindler'in Listesi'nin başanlı senaristi Steve ZaiUian, bu
kez John Travolta, Robert Duvall ve Wilüam H. Macy'nin rol
aldığı 'A Civil Action-Dava'nın yönetmeni olarak çıkıyor
karşımıza Film. ülkemizde de tnkılap Yayınlanndan çıkan
aynı adlı kitabın beyazperde uyarlaması. Dava'da Jan
Schlichtmann adlı İcişisel hukuk avııkatının çevreyi zehirleyen
büyük şirketlere karşı, aldığı bütün tehditlere karşın verdiği
mücadele anlatılıyor. Filmde başlangiçta kolay gibi görünen
bir dava giderek labirente dönüşerek geniş boyutlar kazanıyor.
KEDÎ GOZU
VECDİ SAYAR
Çaresidik
"Sıcaklardan korkma gayn
Ne de kardan tipiden
Dürüldü ömür defteri •' •
Sılaya göçtün madem
Gül gibi gençler nasipsiz
Olacağı bir avuç toz
Haksızlıktan korkma gayn
Geride kaldı beyler
Unut ekmeği peyniri
Geçim derdine boşver
Sencileyin bir avuç toz
Yıldınmdan korkma gayn
Ne de yer depreminden
Unut sevinci kederi
Yeter çektiğin elden
Sevenler böyte çaresiz
Genç yaşında bir avuç toz"
("Ağıt", Vtfilliam Shakespeare / Türkçe söyle-
yen: Can YüceO
:: -- * • •
Depremi beklemeden gitti Can baba. Yaşadığım
depremler yeter dercesine... Onun acısı henüz
taptaze iken, yeni bir acı ile sarsıldı Türkiye. Bin-
lerce ölü, on binlerce yaralı, çaresizlik içinde kıv-
ranan insanlar ve halkına ekmek dağıtmaktan bi-
le aciz bir hükümet.
Bir avuç toza dönüşenlerin, trilyonlarca zarann
faturası kime çıkacak? Medyamızın dediği gibi,
"Katil müteahhitler" mi sorumlu yalnızca? Bu ruh-
satsız yapılara izin veren bürokratların, siyasal çı-
kariar adına hırsızlıklara, rüşvetlere göz yuman po-
litikacılann hiç mi suçu yok? Bu acimasız çıkar
düzeninin asıl mimarlan onlar değil mi? Hiç utan-
mıyorlar mı, bu ülkenin içine düştüğü durumdan?
Büyük bir bölümü birinci derecede deprem böl-
gesinde olan bir ülkenin, bu kadar acı deneyim-
den sonra hâlâ tam donanımlı, iyi yetişmiş kurtar-
ma ekiplerine sahip olmaması, dünyadan gelecek
yardımlan beklemekten başka çıkar yol göreme-
mesi doğal mı?
Peki, yaşanan eşgüdümsüzlüğe ve iletişimsiz-
liğe ne diyeceğiz? Felaketin ilk dakikalanndan iti-
baren kitle iletişim araçlan aracılığı ile iletişimi sağ-
layamayanlan (oysa "reytin avcılan" nasıl da etkin
biçimde kullandılar bu aracı), eşgüdüm denen kav-
rama ne denli yabancı olduğunu kanıtlayanları ge-
ne gönmezlikten mi geleceğiz?
Bir kez daha, gerçek suçlulan teşhis etmeden,
ağrtyakmaklamıyetineceğiz? "Eh, neyapalım 'ko-
ordinasyon' (eşgüdüm) ve 'komünikasyon' (ileti-
şim) yabancı sözcükler. Bir türiü bu kavramlan te-
laffiız etmeyi beceremiyoruz" deyip geçecek mi-
yiz? Gerçek suçlulan, hırsızlığı ve rüşveti onayla-
yan bu düzenin sorumlulannı sofgulamayacak mı-
yız?
Bakın, Bertott Brecht ne diyor, "Kuralla Kural
D;ş/"nın önsözünde... Sevgili Can Yücel'in güzel
Türkçesi ile...
"İyi gözlemleyin bu insanlann tutumlannı!
Yabancı gelmese de yadırgamaya bakın!
Böyle alışılmış diye yonnayın iyiye!
Kural böyle diye kurulup oturmayın!
En yalınkat, en hurda olaylara değin
Gözaltında tutun her şeyi!
Düşünün ille de böyle mi olmalı diye,
Hele sıradan bir şeyse gördüğünüz
Büsbütün üstüne vann!
Bişey oldum-bittim böyle mi olmuş,
öyle diye olağan saymayın onu!
Bu zamanda olağan şey mi olurmuş,
Bu düzenbaz düzeni, bu hesaplı çapul,
Bu ana-baba gününde!
İnsanlar insanlıktan çıkmış, üstüne kondurul-
masın bi de
Böyle gelmiş bu, böyle gider diye!"
(Can Yücel, Her Boydan Dünya Şiirinden ömek-
ler, Papirüs Yayınlan)
tskici' belgesefoıe 4. ödül
• Kültür Servisi - TRT Ankara Televizyonu Belgesel
Programlan bünyesinde hazırlanan ve halen TRT1 ve
TRT INT kanallannda yayımı süren on üç bölümlük
belgesel dizi 'Eskici', dördüncü ödülünü kazandı. 15-
18 Haziran günleri arasında Malezya'nm başkenti
Kuala Lumpur'da yapılan ve Asya Pasifık Yayın Birliği
(ABU) tarafından düzenlenen 3. Belgesel Değişim
Toplantısı'na TRT'yi temsilen katılan yapıt, on yedi
ülkenin belgeselleri arasından 'en iyi belgesel' seçildi.
Aynca Japonya, Tayland ve Moğolistan ulusal
televizyonlan belgeseli satm almak istediler. 'Eskici',
daha önce de Radyo-Televizyon Gazetecileri Derneği
En İyi Belgesel Cengiz Polatkan Ödülü'nü, 11.
Uluslararası Ankara Film Festivali En iyi Ikinci Film
Ödülü'nü ve TRT 1999 Adnan Öztrak En iyi
Televizyon Programı Ödülü'nü almıştı. Yönetmenliğini
ve yapımcıhğını Taha Feyizli'nin yaptığı belgesel dizi,
Türkiye Cumhuriyeti'nin sivil tarihini bilinmeyen
yönleriyle ele alıyor. Feyizli halen dört bölümlük 'Uzak
Bakışlı Kadmlar' ve sekiz bölümlük 'Dansın Sihirli
Tarihi' adlı belgeselleri çekiyor.
Robert Reöfopd'dan yeni bir
yönetmenlik denemesi
• Kültür Servisi-Ünlü
sinema oyuncusu ve aktör
Robert Redford. 'The
Legend of Bagger Vance'
adlı yeni bir filmi yönetmeye
hazırlanıyor. Olkenin en ünlü
golfçülerinden biriyle
karşılaşmaya hazırlanan, bu
arada siyahi bir oyuncudan
da dersler alan Junah adlı
golf oyuncusu ve savaş
kahramanının öyküsünü
anlatan fılmin başrollerinden birinde Will Smıth'ın yer
alması kesinlik kazandı. Junah rolü için ise genç
yeteneklerden Matt Damon düşünülüyor. Aslında
Junah rolünü önceleri kendisi canJandırmak isteyen
Redford, daha sonra genç bir oyuncunun rol için çok
daha uygun olacağını düşünerek fikrini değiştirmişti.
Redford daha sonra Brad Pitt'e teklif götürmüş, ancak
genç yıldız filmde oynamak istememişti. Kendisine
teklif getirilen Wîll Smith ise, fılmin dramatik
yapısından çok etkilenmiş, Redford ile çalışmayı çok
istediği için de teklifi kabul etmişti. 'Bagger Vance',
Smith'in bugüne kadar oynadığı 'Devlet Düşmanı' ve
Siyahlı Adamlar' gibi filmlerin tersine aksiyon
içermiyor. Yapımcıhğını da Redford'un üstlendiği
fılmin dağıtımı DreamWorks tarafından yapılacak.